24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

4 10 MART 2013 / SAYI 1407 Birilerine yardım edebilecek kadar şanslıyım Hindistan’daki genelevlerde çalıştırılan kızların yaşının ne kadar küçük olduğunu öğrendiğinde bu konuda bir şeyler yapması gerektiğine karar vermiş Yolanthe Cabau. 2008’de bir arkadaşıyla birlikte Bir Kızı Özgürleştirin Vakfı’nı kurmuş. Hindistan, Tayland gibi ülkelerde çocukları fahişe olarak çalıştıranların karşısına dikiliyor. Bugün çok sayıda kız onun bu çabası sayesinde kendisine yeni bir gelecek inşa ediyor. YOLANTHE CABAU Wesley de vakfın elçisi Çocuk istismarı Türkiye’de de önemli bir problem. Özellikle on ya da on bir yaşlarında zorla evlendirilen çok sayıda çocuk gelin var. Gelmeden önce bu durum hakkında bilginiz var mıydı? Türkiye’de herhangi bir çalışma yapmayı düşünüyor musunuz? Çocuk istismarı, dünyanın her yerinde yaşanan bir problem. Her ne kadar dünyanın her yerindeki çocuklara yardımcı olmak istesem de, bu mümkün değil ne yazık ki. Tam da bu yüzden belli bir probleme odaklanıp onun üzerinde çalışmayı seçtik. Tabii ki buradaki çocuklara da her yerdekiler gibi yardım etmek isteriz ama organizasyonumuz henüz o kadar büyük değil. Bir yerden çalışmaya başlamalı ve çok çalışmalıyız. Umuyorum ki bir gün her yere yardım eli uzatacak kadar güçlü oluruz. Wesley Sneijder, sizinle tanışmadan önce çocuk istismarı hakkında ne kadar bilgi sahibiydi? Evet, vakfım hakkında her şeyi biliyordu ve yaptığımız şeyi çok takdir ediyordu. O sıralarda herhangi bir organizasyonda aktif değildi ve bana yapabileceği her yardımı teklif etti, ben de bunun oldukça tatlı bir jest olduğunu düşündüm. Artık o da Bir Kızı Özgürleştirin’in bir elçisi. Birlikte bir fark yaratmak ve adaletsizliğin önüne geçmek için çalışıyoruz. l Yolanthe Sneijder vakfın sahip çıktığı çocuklarla bolca zaman geçiriyor. Baştarafı 1. Sayfada Bu çocuklara yardım etmek için neler yapıyorsunuz? Yolanthe Cabau: Demin bahsettiğim yerel organizasyonlarla ve polisle birlikte DENİZ genelevlerde fahişe ÜLKÜTEKİN olarak çalışan kızları özgürleştirmek ve onların bakımını sağlamak için çabalıyoruz. Çabalarımız sonunda çok sayıda kız şu anda kendilerine yeni bir gelecek inşa edebilecek durumdalar. Dediğiniz gibi çocuk istismarı dünya çapında bir problem. Peki, dünya çapında bu konudaki hassasiyeti nasıl değerlendiriyorsunuz? Maalesef çocuk istismarı çok büyük bir problem. İnsanların bu konuda duyarlı olması daha birçok kızı özgürleştirmemiz için bize faydalı olur. Bunun, üzerinde konuşması bile oldukça zor bir konu olduğunu biliyorum, ama yine de konuşmamız gerekiyor. Kişisel olarak istismara uğrayan kızlara yardım etmeniz için sizi motive eden şey nedir? Çocuklar her zaman kalbimin bir köşesine dokunmuştur. Bence çocuklar fazlasıyla saf ve masum. Onların masumiyetini kullanmak isteyen insanlar olduğunu bilmek de kalbimi kırıyor. Tanrı, dünyada, çok sayıda yerde neler olup bittiğini görmemi sağladı ve görmemiş gibi davranamam. Ailem, işim ve aşkımla kutsandım, bu yüzden karşılığında dünyaya bir şeyler vermeliyim. Çocuklar asla taciz edilmemeli. Çok yüksek bir adalet duyarlılığım var. İşte bu yüzden çocukları fahişe olarak çalıştıranların karşısında dikiliyorum. İlk olarak bu durumun farkına vardığım günü hatırlıyorum. Hindistan’daki genelevlerde yaşanan gizemi ve çalıştırılan kızların ne kadar küçük yaşta olduğunu öğrendiğimde bu konuda bir şeyler yapmam gerektiğini biliyordum. Dünya üzerinde sizin gibi çok sayıda ünlü isim farklı yardım kuruluşuyla çalışıyor. Ancak çocuk tacizi gibi hassas ve tabu olarak görülen konularda bir şey yapanların sayısı oldukça az. Bunun sebebi de büyük ihtimalle, böylesi bir konuyla birlikte anıldıklarında imajlarının zedeleneceğini düşünmeleri. Peki siz böylesi bir konu hakkında çalışmak için gereken cesareti nasıl edindiniz? Ben bunu cesaret olarak adlandırmıyorum. Eğer tüm insanlar bu kızların ne durumda olduğunu görebilse, yüzde yüz hepsi yardım etmek için bir şey yapardı. Ancak herkes bunu yapabilecek durumda değil. İnsanların kendilerine özgü büyük, küçük problemleri ve zor hayatları var. Bense birilerine yardım edebilecek kadar şanslı bir konumdayım. Yine de cesaret hakkında bir şey söylememem gerekirse, ortaklarımızdan birinin bir kızı kurtardığını gördüğümde bu beni çok mutlu ediyor ve bana öbür kızlara özgürlüğünü vermek için savaşma gücü veriyor. l denizulk@gmail.com Yolanthe ve Wesley Sneijder Buraya Galatasaray için geldik Türkiye’ye geleceğiniz kesinleştiğinde Türk basını hakkınızda oldukça kapsamlı yazılar yazmıştı. Bunların çoğu ününüz, işiniz ve yaşam tarzınız hakkındaydı. Çok azı çocuklar için yaptıklarınızın farkındaydı. Bu sizi rahatsız etti mi? Hayır, etmedi. 16 yaşımdan beri oyunculuk yapıyorum ve bu mesleğin getirdikleri hakkında her şeyi biliyorum. Etrafta benim hakkımda konuşan çok sayıda insan olduğunun farkındayım. Bazen yazılanlar doğru olmasa bile kırıcı olabiliyor. Ancak yıllar geçtikçe daha dayanıklı hale geldim. Yaşadıklarımı olumlu ve gerçekçi yönden değerlendirmeye çalışıyorum. Beni bir tek Tanrı yargılayabilir. İyi bir insan olduğum ve kalbimin sesini dinlediğimde diğerleri ne düşünürse düşünsün, mutlu bir hayat yaşayabileceğimi biliyorum. Eşinizin transferi oldukça uzun sürdü. Bu süreç sizi nasıl etkiledi? Tüm o transfer hikâyesi Wesley’le ilgiliydi ve kariyeri için en iyi olan neyse onu seçti. Kendim için değil kocamın en iyi yapabileceği şeyi yapabilmesi için uğraştım. Galatasaray’da fikir birliğine vardık ve çok mutlu oldu. Ve tüm bu olan bitenin sonunda hayatımın aşkı mutluysa, ben de mutluyum demektir. Eğer insanlar Bir Kızı Özgürleştirin hakkında konuşmak isterse her zaman konuşurum, çünkü birlikte dünyada büyük bir değişiklik yapabiliriz. Wesley’le birlikte İstanbul’a indiğimizde basının ilk sorduğu şeyin bu olmamasını anlayabiliyorum. Buraya gelmemizin sebebi Galatasaray’dı ve bu yüzden onu tüm kalbimle destekliyorum. l B SELÇUK EREZ En büyük tehlike u yıl şubat ayında meteorun biri, saatte 40.000 mil hızla ilerleyerek Urallar’ı geçip Çelyabinsk üzerinde, Hiroşima ve Nagazaki’ye atılmış atom bombasından fazla enerjiyi açığa çıkararak patladı: Bu patlama sonunda 1500 kişi yaralandı, 4300 bina hasar gördü. Rus uzay gözleme uzmanları bu koskoca meteoru, gelip buzlu araziye düşünceye kadar göremediler. Demek ki her an böyle bir göktaşı, gözleyenleri atlatarak uzayın derinliklerinden gelip atmosferimize girebilir ve gidip olmadık yerlere çarpabilir. 1947’de yüz bin kiloluk bir meteroit, Rusya’da SikhoteAlin Dağı’na düşmüştü. 1908’de yine Rusyanın Tunguzka bölgesine çok büyük bir meteor düşmüş, geniş ormanlık bir araziyi yok etmişti. Öyleyse uyarmamız gerekir: Muhterem Başbakanım, Memleketimiz Rusya’dan uzakta değildir. Göktaşlarının çarptığı o bölgelere yakınlığımız, çok dikkatli olmamızı gerektirir: Her an göğün bilmem kaçıncı katından gelip 2B arazilerini ya da ülkemizin ormanı gür, yaylaları yeşil, akarsuları berrak ya da tarihi kentlerle dolu yerlerini biz henüz su bastırıp baraj yapmadan, hidroelektrik santralları ile doldurmadan, bizden önce davranarak dümdüz etmesine meydan vermemelisiniz. Muhterem Başbakanım, Biz, sadece uzayın karanlıklarından gelebilecek manda kadar, dağ kadar ya da Suriye kadar göktaşlarının, kurdelesini kesmiş olduğunuz o muazzam eserlere çarpmasından değil, bütün felaketlerin ötesinde başka bir şeyden de korkmaktayız: Böyle bir cisim çarptığında, dünyamız ikiye bölünür de biz, kendimizi Maazallah, sizin kalacağınız bölümde değil de bu çarpmayla oluşacak ikinci bölümde karizmanızdan uzakta bulursak ne yaparız? Böyle bir felakete uğradığımızda artık çılgın projeleri kim tasarlar, en büyük kentlerimizin meydanlarını kim öyle deşer? Biz neyin ucube, neyin mübarek olduğunu artık nasıl bilebiliriz? Kaç çocuk doğurmamız gerektiğini kimden öğreniriz? Sonra biber gazı bağımlılığımız ne olur? Artık birbirimize mi sıkmaya başlarız bu gazı? Bütün bu olası felaketleri dikkate alıp NATO’ya yeniden başvurmanızı, birkaç düzine Patriot bataryası daha istemenizi ve bunların meteorları, asteroidleri vurabileceğimiz tepelere, dağlara yerleştirilmesini sağlayacağınızı umuyoruz. l www.selcukerez.com İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız Yayın Yönetmeni: Miyase İlknur Görsel Yönetmen: Aynur Çolak Sorumlu Müdür: Aykut Küçükkaya Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2 34381 Şişli / İstanbul (0212) 343 72 74 (20 hat) Reklam Genel Müdürü: Özlem Ayden Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Körükçü Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya Reklam Müdürü: Beste Paydaş Ertan Rezervasyon Yönetmeni: Onur Tunalı (0212) 251 98 74/75 (0212) 343 72 74 (554555) Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt / İstanbul Cumhuriyet gazetesinin parasız pazar ekidir / Yerel süreli yayın cumdergi@cumhuriyet.com.tr C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear