23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

18 MART 2012 / SAYI 1356 9 Zorbalığa “dur” deyin... Dünyadaki çocukların sadece yüzde 2.4’ü tüm ortamlarda yasal olarak fiziksel cezadan korunuyor. SELÇUK EREZ Son 30 gün içinde okul çağlarındaki çocukların yüzde 20 ile 60 arasında değişen bir bölümü, sözel veya fiziksel sataşmaya maruz kaldı. Gorbaçev’i dinlemeli! Gorbaçev, geçenlerde 80 yaşına bastı. Gorbaçev, 1986’da “nükleersiz bir dünya” gerektiğini açıklayarak ABD ile nükleer silah yarışmasını durduran andlaşmaları imzalamış olan SSCB lideridir. ABD’nin Kissinger’in Realpolitik, yani dünyanın etki alanlarına bölünmesi programını uyguladığı bir evrede Gorbaçev, her ülkenin kendi geleceğini saptama hakkı olduğunu açıklayarak Doğu Avrupa ülkeleri üzerindeki Sovyet baskısına son vermişti. Gorbaçev, demokrasinin gerekliliğini, ülkesinde ve Demirperde ülkelerinde her fırsatta dillendirerek, baskıcı rejimlerde yaşayan halkı ve bu baskıları sürdüren yöneticileri aydınlatmaya çalışmıştı. Mesela, 26 Mayıs 1987’de Bükreş’te bir meydanda kalabalığa, Romanya’nın diktatörü Çavuşesku’dan sonra seslendiğinde, Çavuşesku’nun söylediklerinden çok farklı şeyler söylemiş, “Her şeyin iyi gittiği yalanını sürdürmemeli, pembe tablolar çizmemeliyiz... Yönetim kadrolarına, namuslu, ilkeli kimseleri getirmeliyiz... Bu kimseler komünist olmasalar bile öyle yapmalıyız” demişti... Gorbaçev, aynı zamanda Kremlin’de oturduğu koltuğu, yerini alacak lideri saptamadan, yerinde daha uzun süre kalabilmek için binlerce önlem almadan bırakıp gitmiş olan ilk Sovyet lideridir. Gorbaçev’den sonra Rusya, onun dilediği gibi saydam, demokratik, halkın rejimi serbestçe eleştirebileceği, baştaki güce muhalefet edebileceği bir ülkeye mi dönüşmüştür? Hayır! Rusya’da bugün lidere, mutlakiyetçi bir Çar düzeyinde güç ve yetki sağlayan, demokratik olmayan bir anayasa ve baskıcı bir düzen yürürlüktedir. Muhalefet etmek tehlikelidir: Geçmiş yıllarda hükümeti eleştiren çok sayıda gazeteci evlerinin önünde ölü bulunmuştur. Gorbaçev bu ortamda Putin’i ve rejimini eleştirmekte, ona, muhalefete karşı baskıcı değil saygılı davranmasını, onlara kulak vermesini, hile karışan seçimleri yenilemesini önermektedir. Nükleer yayılmaya hayır demiş, sulhu, insanların kendi geleceklerini saptayabilme haklarını savunmuş olan bu liderin 80’inci yaşını kutlar, yaşadığı ülkedeki baskıcı rejime rağmen etliye, sütlüye karışmayı, demokrasi isteğini açıklamayı sürdürmesini derin saygı ile karşılar ve demokrasisi yarım yamalak bütün ülkelerin insanlarına örnek olmasını dileriz. www.selcukerez.com selcukerez@gmail.com A Doğuş’ta Bilim Olimpiyatları Doğuş Bilim Olimpiyatları’nda, İstanbul’daki 58 ilköğretim okulundan 488 öğrenci bir araya gelerek, fen ve matematik bilgilerini ortaya koyacak. Olimpiyatların ikinci aşama sınavı, 31 Mart'ta yapılacak. Kazananlar ise 28 Nisan’da, Gözaçan Kültür ve Sanat Merkezi’nin ev sahipliğini yapacağı ödül töreninde açıklanacak. Tüm medeni ülkelerin kendi kültürlerini temsil ettiği bir çocuk dans grubu vardır. İzmir'de Natalie Ulutaş'ın kurduğu Kökler de Türkiye'nin kültür mozaiğini büyük bir başarıyla yansıtıyor. Çocuklar “Kökler”ini dansla tanıtıyor Çocukluğu farklı kültürlerin yaşadığı bir ortamda geçmiş Natalie Ulutaş’ın. Letonya doğumlu, bale eğitimine de orada başlamış henüz dört yaşındayken. Ardından Gürcistan’a geçmiş ve orada tamamlamış eğitimini. Bolşoy’da, Saint Petersburg’da sahne almış. Nuriyev’le çalışma şansı yakalamış. Sahne hayatı bir gösteri sırasında geçirdiği kaza nedeniyle son bulmuş. Ama hayata küsmemiş Natalie Ulutaş, bu kez hukuk fakültesine girmiş, yaşamına avukat olarak devam etmiş. Ta ki bir Türk’le evlenip İzmir’e yerleşinceye kadar. “Barış içinde kardeşçe yaşayan farklı kültürdeki insanlarla büyüdüm” diyor. O nedenle dünyanın en çok ihtiyacı olan toplumsal barışa dikkat çekmek istemiş, Kökler çocuk dans grubu projesi de böyle doğmuş. İzmir’de Soyer Kültür Sanat Fabrikası Sanat Koordinatörü, aynı zamanda bale eğitmeni ve dans okulu yöneticisi Ulutaş, çocuk dans grubunun proje ve içeriğini 2006 yılında oluşturmuş: “Biz Mustafa Erdoğan’ın Kıvılcım’ından da eskiyiz, çok daha önce yola çıktık. Fakat maddi yetersizlikler sonucu ancak yerel medyada yer alabildik.” 2008 yılında hayata geçmiş Kökler. “Türkiye’de var olan etnik kültürlerin unutulan, gizli saklı kalmış kültür mozaiğinin renklerini çocuklar ile barışı vurgulayarak anlatmak istedik” diyor Ulutaş. Hâlâ maddi sıkıntı çekiyor Kökler fakat özveri ve inançla sürdürüyor çalışmalarını. Grupta 814 yaş aralığında 30 çocuk bulunuyor. Onların 25’ininse yetiştirme yurtlarından olduğunu söylüyor Ulutaş, “Biz bu projeye bir anlamda sosyal sorumluluk olarak da bakıyoruz. Hem yetiştirme yurtlarına dikkat çekiyoruz hem de oradaki çocukların topluma kazandırılmalarına katkıda bulunmaya çalışıyoruz. O çocuklar da kendi kültürlerini, müziklerini, danslarını tanırken özgüvenlerini kazanıyor, yaratıcılıklarını geliştiriyorlar” diyor. Kökler, Anadolu toprakları üzerinde yaşayan milletleri dil, ırk, din farkı gözetmeksizin yansıtıyor danslarında. Dansın evrensel dilini kullanarak Türk, Yunan, Ermeni, Gürcü, Süryani, Kürt, Çerkez, Balkan gibi kültürlerin renklerini sergiliyor. Şu ana dek Uluslararası Balkan Festivali 2011 Jüri Özel Ödülü, 2011 Wafa Shining Uluslararası Festival Jüri Onur Ödülü, Ocak 2012 Winter Fairytale’de ikincilik ödülü sahibi Kökler’in bundan sonra da uluslar arası gösterilerle var olan kültürel bağları, benzerlikleri tekrar hatırlatarak Türk kültür mozaiğinin tanıtımına katkıda bulunmaya devam edeceğini anlatıyor Ulutaş. Üstelik gruptaki çocukların ileride dansla ilişkilerini sürdürmeleri için de projelerinin hazır olduğunu söylüyor. Onlar yetişkin gruba geçtiklerinde bu kez çocuk grubu yenilenecek, “Bu bir sirkülasyon” diyor Ulutaş, “Gruptaki çocuklar üstün yetenekli seçilmiş dansçılar. Üstelik eğitimleri devam ettiği sürece dansın yanı sıra şan dersleri, bazı müzik enstrümanlarının eğitimi ve sanat tarihi de öğreniyorlar.” Dansçı seçmelerinin büyük bir titizlikle yapıldığı Kökler’le irtibat kurmak isterseniz koklercocukdans@hotmail.com mail adresinden ulaşabilirsiniz. Sanal kareler Okul şiddeti özendirmemeli kran zorbalığı konusunda ne yazık ki çok bilgili değiliz. Bildiğimiz, duyduğumuz, ''okulda şiddet''in arttığı! Ama ne yazık ki, okullarımızın çoğu, özellikle de küçük, sessiz, zayıf çocuklar için güvenli değil. Zorbalığın ne olduğunu bile tam olarak bilmiyoruz. Oysa biz çok iyi bilmeliyiz ki, çocuklarımıza anlatalım, onları uyaralım, yol gösterelim. Zorbalık, yalnızca fiziksel şiddet değil. Lakap takmak, küçük düşürmek, dedikodu yapmak, dışlamak, oyuna almamak, dalga geçmek de zorbalık ve okuldaki öğretmenler ve yöneticiler, çocukları zorbalığın her türünden korumak zorundalar. Çocuklarınıza okul ararken, “şiddete sıfır tolerans” gösterildiğini sık sık duyabilirsiniz ama bunun gerçekten uygulanıp uygulanmadığını mutlaka FİGEN öğrenin. Üstelik bir okulun ''şiddete sıfır tolerans'' politikası ATALAY olması da yeterli değil. ABD ve Kanada'da bunun yeterli olmadığı görüldükten sonra aileler ve çocuklara yönelik rehberlik programı uygulanmış. Bu çalışmalar sonucunda, bu ülkelerdeki akran zorbalığı sayısında düşüş yaşanmış. Okulun çocuğunuz için gerçekten “güvenli” olup olmaması, emin olun tabletli eğitimden, SBS başarılarından, yabancı öğretmenlerden, yüzme havuzlarından, yabancı okullarla yapılan anlaşmalardan, vb. çok daha önemli. Bu nedenle de nelerin zorbalık olduğunu, zorbalıkla karşılaştığında neler yapması gerektiğini çocuğunuza iyice anlatın. Onu pasif değil, aktif tanık olması için cesaretlendirin. Çünkü bir araştırmaya göre, zorbalık olaylarının yüzde 85’i Zorbalık nelere yol açıyor? Düşük ya da zayıf benlik saygısı Kendine güvensizlik Diğerlerine güvenme ve sevme becerisinden yoksun olma Şiddet davranışlarının öğrenilmesi Öfke ve intikam duyguları Pasif ya da içe kapanma davranışları, Kaygı Korku Depresyon Uyku ve yeme bozuklukları Okul sorunları ve başarısızlık Madde bağımlılığı Evden ya da okuldan kaçma Kendini suçlama / değersiz görme Fiziksel, ruhsal ve duygusal gelişimde gecikmeler İlişkilerin bozulması başkaları tarafından görülüyor ve tanık olan çocuklar müdahale ederse, bu olayların yarıdan çoğu 10 dakikada bitiyor! Bir zorbalığa tanık olan çocuk, kendini tehlikeye atmadan bağırabilir, yardım çağırabilir, koşarak en yakın yetişkini bulup olay yerine gitmesini sağlayabilir. figenatalay@yahoo.com Z orbalığa uğrayan öğrenciler, çoğunlukla, bu konuda öğretmenlerinin bir şey yapacağına güvenmedikleri için başlarına geleni anlatmamayı seçiyor. Şiddete uygun tepkiyi vermemek, okulları, istemeden de olsa zorbalığı destekler pozisyona getirebilir. Burada en büyük iş, sınıf öğretmenine düşüyor. Öğretmen, öğretim yılının başında zorbalığı çok iyi tarif etmeli, karşılaşılması halinde yapılması gerekenleri iyi anlatmalı ve sınıf içinde yapacağı anketlerle, öğrencilerin zorbalığa uğrayıp uğramadığını, zorbalığın türlerini ve yaygınlığını ortaya çıkarmalı. Misafir şair DİLSİZ Dilsiz bir oyuncak şimdi günlerimiz KÖTÜLÜK Defterini düremediğin kötülükle Sokak sokak gezemezsin aydınlığı ALLI PULLU Çok ucuza elden çıkardığın yaşam Allı pullu geri dönemez artık Mehmet Kıyat Fırsat..Fırsat.. Sınırlı miktarda tarihi fırsat satılıktır. Bir barda badigardlık yapıyorum, maaşım iyi.. Darp gelirliyim hani! İbrahim Ormancı İleri Demokrat Yürü Ooolum AŞ Petşop Misafir çizer: Orhan Önal Lav Sitori senin konuşmaman kara gözlerinin kapanması bibi... Mehmet Tuncer Sahibinin Sesi Off the record Cumhuriyet gazetesinin parasız pazar ekidir / Yerel süreli yayın / cumdergi@cumhuriyet.com.tr / twitter.com/cumdergi Sevmek bir başkasının hayatını yaşamaktır. C M Y B C MY B İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız Yayın Yönetmeni: Ayşe Yıldırım Görsel Yönetmen: Aynur Çolak Sorumlu Müdür: Miyase İlknur Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2 34381 Şişli / İstanbul (0212) 343 72 74 (20 hat) Reklam Genel Müdürü: Özlem Ayden Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya Rezervasyon Yönetmeni: Onur Tunalı (0212) 251 98 74 / 75 (0212) 343 72 74 (554555) Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Kadına şiddeti engellemek için hazırlanan taslakta etkili düzenlemeler ayıklanmış.. Dayak taslaktan çıkmadır!.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear