Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet NİLGÜL Esra Açıkgöz Sayfa 16 BURHAN ÖÇAL Ali Deniz Uslu Sayfa 16 BAKIMLI, ŞIK, RENKLİ... ERKEK MODASI Fatma Ovacık Sayfa 14 Aklı hâlâ 'Kuğu Gölü'nde... Berat Günçıkan Fotoğraf: Uğur Demir teşle koltuk kolay kolay bir araya gelmez, ama bu kez durum farklı. Ateş gibi bir kadın, Meriç Sümen, bugün itibarıyla yedi günlük bir "bürokrat". Istanbul Devlet Opera ve Balesi'nin müdür ve sanat yönetmeni şimdi o. Aklının bütün köşelerinde " Ah keşke dans edebilsem" cümlesini dolaştırıp, önüne uzatılan evrakları imzalıyor. Koltukla hayatın ilişkisini çoktan kurmuş, "Bu bir görev. Verilir de, alınır da" diyor. Bu, iyiye işaret, çünkü anlaşdan pek yerleşesi yok. Bunu zamana bırakıp baleden konuşuyoruz. Yanıtlarda da göreceksiniz ya, baleyi bir tutkuya çevirip, kendi A coşkusuyla kendıni yoran bir balerin o. Yine de bu adanmışhk halinden pek pişman görünmüyor. Iskaladıklan elbette var, ama kimin hayatında yok ki? En son ne zaman sahneye çıktınız? Yedi yıl önce "Aiîfe" ile çıktım. Bir dans dramaydı, koreografisini Beyhan Murphy yapmıştı. Tarzımın çok dışındaydı, zaten çok da fazla dans etmedim, ama çok hoştu, çünkü ilk defa çıplak ayakla sahneye çıkmıştım. Evde de dans ediyor musunuz? Hep oynarım. Burada oturduğumu zannetmeyin, ben burada da oynuyorum... Bu hep oynama hali, günlük yaşamınıza nasıl yansıyor? Hareketliliğimle zaman zaman evdekileri rahatsız ettiğimin farkındayun. Bana normal geliyor ama izleyenler yoruluyor... Düşünürken de bu kadar hızlı mısınız? Evet, bu hız hep var. Bale eğitimine sekiz yaşımda başladım. Bana verilen öğütlerde, beyinle bedeni aynı süratte çalıştırmak vardı. Çünkü sahnede olaylar saliselerde değişiyor. Sahnenin ayağınızın altında lurılıp yok olması, orkestranın yanlış biryerde başlaması, ritim bozukluğu, partnerin aniden hastalanması, bacağınıza kramp girmesi, kopçaların kopup sırtınızı seyirciye dönememeniz... Komik örnekler veriyorum, ama bu hayatta da böyle, tüm bunları kamufle edip oyunu sürdürmeniz gerekiyor. •Disiplin dediğimiz şey, bu mu? Ben bunu bilmiyorum, tümüyle Allah vergisi. Mesela küçükleri de çalıştırdım, aralarından biri tak diye ortaya çıkıyor, ve... Bunun üzerine kafa yordunuz mu, "neden o" diye? Genetik olmadığını biliyorum. Burçlarla da ilgüiyim, ikizler burcuyum, önsezi, hissediş... Belki bunlar etkilidir. Olayları algdayıp değiştirebilirsin. Yanlışı çabuk telafi etmek lazım, çünkü vaktin yok. Bu benim hayatım da da böyle. Yemek yaparken de böyle. Çok küçük yaşta böyle yaşamayı öğrendim. Baleye başlandığınızda çok acı var, gövde çok zorlanıyor, nasıl tahammül ettiniz? Evet, acı çok yüksekti, ama ben hissetmedim. Belki çok tez canlı olduğum için öğretilen hareketleri anında yapmak istiyordum. Yapamadığım zaman hocamın bana öyle bir bakışı vardı ki, sen bunu nasıl öğrenemedin, diyen, işte benim acım oydu. Vücudum da ağrıdı, ama bu çok güzeldi. Ayağım çok kanadı dans ederken, ama o kanı görüp de dans etmek, müthiş bir şey... Devamı 4 say/ada ARMAĞANLI BULMACA | DİJİTAL DÜNYA | SATRANÇ | BRİÇ | ANKET DEFTERİ | MODA | MEKÂN | DEKORASYON | SOFRA Mültecilik cesaret ister Yarın, Dünya Mülteciler Günü. Bu yılın teması "Cesaret". Dünyada 17 milyon, Türkiye'de 5 bin mülteci var... GüIAtmaca Sayfa 9 Yine olsa yine atlarım Sebahattin Sarısu'ya göre yaptığı olağan, sıradan bir iş. Oysa balkondan aşağı uçmayı deneyen oğlunu kurtarmak için kendini 4. kattan attı. Ege, tek oğlu... Esra Açıkgöz Sayfa 7 Sahnelenen beden Beden gitgide sosyal bir sermayeye dönüşerek herkesi potansiyel bir oyuncu yapıyor. Arayış ve kimlikler çoğalıyor... özlem Altunok Sayfa 8 4