Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
ŞUBAT 2004 / SAYI932 ]an Atalay üç yaşındaydı 1 Şubat 1979'da Abdi pekçi öldürüldüğünde, Berivan Tapan'ın doğmasına se daha bir yıl vardı. îkisi de aynı kentte, benzer apılardaki ailelerde, ama ayrı okullarda, ayrı evrelerde büyüdüler. Büyürken kendi tarihlerini de ıluşturdular. Bu tarihin içinde Abdi îpekçi de vardı, »ndan önce ve sonra öldürülen gazeteciler, endikacılar, öğretim üyeleri, öğrenciler, işçiler de... ierivan Tapan Istanbul Bilgi Üniversitesi Siyaset iilimi mezunu. Gazetecilik yapmak istiyor. Can Atalay >e îstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu ve >n aylık avukat. Tapan ve Atalay bugünkü yaşlarıyla Vbdi Ipekçi'ye, düne ve yaşanılanlara baktılar: Abdi İpekçi'siz büyüdüler terat jünçıkan BERİVAN TAPAN (Gazeteci adayı) Sizin tanıdığınız Abdi I pekçi kinı? Mıllıyet yazan, genel yayın yönetmeni. Editörlük alanında sağlam ve takipedilenbirgazetecı.OzamanınMilliyet'iıleşimdıkıAydınDoğan'ınMilhyet'inin çok farklı algılandığını bıliyorum. Gazetecilik camiasında bir duayen olduğunu biliyorum. Sanırım, bilgi yanşması da ilk olarak onun döneminde düzenlenmiş... Abdi Îpekçi ismini ilk ne zaman duydunuz? Bızim evde.kendimi bildim bileli Cumhuriyet oku Berivan Tapan: "Ağca tabii kl kurban olarak gösterilemez, ama 12 Eylül rejlminin kullandığı Insanlardan blriydi. Bu cinayetln bfr bağlantısının da devlet olduğu herkes tarafından blllnen ve söylenen bir şey. Belki de daha çok ses getirmesl açısından o seçlldi..." nur. Ailemin de politikbiryapısı vardı ve Abdi Îpekçi hakkında da konuşuluyordu. Îpekçi davasında sizi en çok ne etkiledi? Bilinçlidüşünmeyebaşladığımda neden öldürüldügünü merak ettim. Sadece düşünceleri yüzünden öldürüldüğünü öğrenince bunu mantığıma kabul ettirmekte zorlandığımı hatırlıyorum. Eğitiminiz süresince Abdi tpekçi bilgi ya da yorunı olarak karşınıza çıktı mı? Hayır.okuldatartışılanbirkonudeğildı Türkiye'nin yakın tarihinde yaşanılanlar ne zaman ilginizi çekmeye başladı? Sanınm ortaokulda ilgilenmeye başladım. Önceleri sadece bir meraktı. Sonra, üniversitede siyaset bi limini seçmeme neden oldu, ama derslerde, örneğin Türk Devrim Tarihi'nde, 12 Eylül dönemi anlatılırken ne Abdi tpekçi, ne o dönemde ülkesınden aynlmakzorundakalaninsanlarnedeişkenceleranlatıldı... Sizce Abdi Îpekçi neden öldiirüldü? Bu konuda bildiklenmiz gazete ya da televizyonlardanbizeulaşanlarlasınırlıydı. Bunun dışında bir araştırmayapmadım, ama davanın sonuçlanmadığını, Ağca'nın pişmanlık dolu sözlerini bıliyorum. Ağca tabii kı kurban olarak gösterilemez, ama 12 Eylül rejiminin kullandığı insanlardanbiriydi. Bucinayetin bir bağlantısının da devlet olduğu herkes tarafından bilinen ve söylenen bir şey. Belki de daha çok ses getirmesi açısından o seçildi. Nasıl söyleyeyim, bu ülkede, halkın çıkarlannı koruyan insanlar, ne devlet ne de diğer güçler tarafından hiçbir zaman desteklenmedi. Bucinayetler "Derin devlet" tanımınaanlamını yükleyen olaylardı. Yakın tarihtenaklınızdaneleryeretti? Uğur Mumcu'nun ve Metin Göktepe'nın öldürülmesinden de etkilenmiştim. Elbette bir de 12 Eylül döneminin fişekledıği yükselen bir Türk milliyetçiliği ve onun yükselttiği Kürt milliyetçiliği ile PKK sorunundandaetkılendim. Sizin için Türkiye'nin tarihinde en önemli dönem hangisi? 80 dönemi ve öncesi çok önemli. 12 Eylül'ün sizin kişisel tarihinizdeklpayı ne? Bu dönemi düşündüğümde aklıma 1984 filminden karelergelıyor. lnsanlarınhangı kitabı okuyacağının bileseçildiği,birilerininkaybolduğu,sayısızişkencelerle dolu bir dönem ve bence sağ ve sol taraflann anlaştığı tek nokta, bu dönemin iki taraftarafından da benimsenmemesi. 12 Eylül olmasaydı diye düşünmek ne kadardoğrubilmiyorum ama yaşadığımızortam daha özgürlükçü olurdu, her şey daha iyiye giderdi gibi gelıyor. Üniversitelerözerkyapısınakavuşurdu,sendikalaşmanın ve toplumsal örgütlenmenin önü daha daaçılırdı. Bu cümlcnizden devamla, bugün yaşadıklarınızı nasıl tanımlıyorsunuz? 12 Eylül, bız gençliğin yozlaşmasına neden oldu. Apolitik olmanın daha güvenlı yaşamanın temeli sayılmasını sağladı. Kuşağınıza ilişkin tablonuz çok karanlık... Bugün, Abdi lpekçf yi, Uğur Mumcu'yu bilmeyen birgençlik olduğunu söyleyebilirim. 70'li yılların insanlarını anlıyor musunuz? Yetmişli yıllar çok uzak değıl, herkesın anne ve babası, en azından benim annem babam, sağsol kutuplaşmasından çıkmış insanlar. O yüzden çok uzak değil. Tabii ki anne ve babalanmız o dönemdeki politik görüşlerinden daha uzaktalar şimdi, eskinin solculan şimdinin sosyal demokratları. Ama eskinin sağcıları da öyle. Birçok şey karıştı bu dönemde, öyle bir kutuplaşma kalmadı. "B iz o dönemleri gördük" diyen bir kuşağın çocuklanyız, bu yüzden daha cıci büyütüldük. Yakın tarihe baktığınızda, "Keşke, şu zaman di liminde olsaydım" dediğiniz bir tarih var mı? 68 dönemi bana çok cazip gelıyor. En azından her şeyin çok daha canlı, coşkulu, enerjik bir havada geçtiğini düşünüyorum. Bir özgürlük havası var o dönemde ve öğrenmeye, bilgiye aç insanlar konuşuyorfar, tartışıyorlar, bir beyin fırtınası var. Siyaset bilimi okudıınu/, ama gazeteci olmayı düşünüyorsunuz. Abdi İpekçi, sizin düşüncelerinizdeki gazeteci kimliği ile ne kadar uyumlu? Gazetecilik söz konusu olduğunda, ikı örnek gösteriliyor bize, biri evrensel basın ilkelerıne uymasıyla Abdi îpekçi, diğeri araştırmacılığı ile Uğur Mumcu. Basında uyulması gereken etık değerlerle insan olmayı ihlaletmeyendeğerlerzatenörtüşüyor. Bıryandayaralı biri var, biryanda dakameranız. Hangisıne önce sanlırsınız? Bu işte sizi önce insan ya da gazeteci yapar. Abdi İpekçi davası da diğerleri gibi sonuçsuz kaldı. Toplumsal vicdan rahatlatılmadı. Sizin de bunun bedeli ödediğiniz düşünüyor musunuz? Dolaylı da olsa beni ve benim kuşağımı etkilediğine inanıyorum. Buolayların her biri birzincirinhalkası. Halkalar şu an kopuk, bu yüzden de zincin tutup çekemiyorsunuz. Her şey bulanık. Ne devletın anlamı net benim kafamda,ne hükümetin, ne de polısin. Siyaset bilimi okudunuz, sizce Türkiye'de bir siyaset terbiyesi var mı? Terbiyesiz bir siyaSet var. Eskiden bir parti kültürü vardı, ailelerde babanın oy verdiği partiye çocuk da verirdi,amabudeğişti.Bu, artıkpartilerinkendilerinebile inanmadıkları bir sürece gırmiş olmalarından kaynaklanıyorbelki de. Artık moda partiler, popüler partiler diyebileceğimiz bir dönem var. Eskinin CHP'si enerjisini, popülerliğini kaybetti, gençlerin de geçmişe göre daha az oy kullandığını düşünüyorum. lleride Genç Parti ve türevlerinin çıkacağına inanıyorum. Fotoğraf: Kaan Sağanak Bence ülkede sol güç kaybetmeye başladıktan sonra 12 Eylül olabildi. Yılmaz Erdoğan Vızontele Tuuba ile ilgili birröportajında," 12 Eylül öncesi kötüydü, 12 Eylül sonrası ise çok, çok, çok, çok kötüydü" diyor. Bence Abdi tpekçi kim? MilliyetGazetesi Genel Yayın Yönetmeni, o dönem de böyle anlatılabilir... Sizce,bu "çok,çok,çokkötü"nün en kötiisü ne? için çok önemli ve yazdıklanyla katillerinı rahatsız Çanakkale Savaşı'na yedek subay harbı derler ve eden bir köşe yazan. memleketin ihtiyaç duyduğu eğıtımli kişilerın bu saMehmetAHAğca? Papa suikastını çok net hatırlıyorum. Bu suikastı ya vaşta öldüğünü söylerlerya, bence 12 Mart ve 12 Eylül de yedek subay harbı gibi ülkenin ihtiyaç duyduğu ınpan ekibin Abdi İpekçi cınayetini de işlediklerinı biliyorum. Bunlan en çok da Uğur Mumcu'nun yazdıkla sanlan tırpanla biçti. Bugüne kadar da o olgunlukta bir kuşakyetişmedi. rından öğrendim. Bir olaylar topluluğu vardı, Abdi Abdi tpekçi'ninöldürülmesi davası, Türkiye'nin tpekçi cinayeti de bunun içinde önemli bir olaydı. Evin dışında nerelerde karşınıza çıktı Abdi tpek bir hukuk devleti olup olmadığı üzerine düşünülen bir dava oldu, bu sizi bir hukukçu olarak nasıl yönçi ismi? lendirdi? Ne olduğunu bilmıyorum, ama ortaokulda edebiyat Mehmet Ağar Güldal Mumcu 'ya "Bir duvar var, altöğretmenimin Abdi tpekçi ile ilgili bir şey anlattığını taki bir tuğlayı çekerseniz, o duvar yıkılır" diyor. anımsıyorum... Abdi İpekçi cinayetinin Türkiye'nin siyasi yaşa Ipekçi'yi vuran gidip Papa'yı da vuruyor, sıradan, adli bir vaka olmadığı açılc. Davanın herkesin adalet anlayımındaki yerini nasıl tanımlıyorsunuz? Türkiye'nin yakın siyasi tarihindeki en önemli olay şını tatmin edecek bir şekilde çözümlenmediğini bililardan bir tanesini seç deseniz, bence 12 Eylül 'dür. Kah yoruz, yani tuğlayı çekmiş ve duvan yıkmış değilız. ramanmaraş, Çorum olaylannın Abdi İpekçi, Kemal Oradan kalan bakiye hukuksuzluk bugün de pek çok şeTürkler cinayetlerinin, Bahçelievler ve Piyangotepe kilde devam ediyor. Uyum yasalan da buna çözüm olkatliamlarının ve daha nicelerinin son noktası bu tarih' muyor. Çünkü denetlenemeyen güç odaklan var ve hutir. Birebir yaşamış olmasam da bu tarihin benim haya kuku, mevzuatı bunlaryorumluyor ve uyguluyor. Bu, öğrenciliğimde de, uygulamaya adım attığımda da kartımda da önemli bir yeri olduğunu düşünüyorum. şılaştığım birmesele. Nedirbuyer? ŞERAFETTİN CAN ATALAY (10 aylık Avukat) Kendimden değil de, yaşananlardan örnek vereyim. Kahramanmaraş katliamını yapanlar, katliamın hemen arkasındanMecliskürsüsündekatildiyetammlanıyor, Bu harita içinde Abdi İpekçi davasının önemi ne? tpekçi, "soF'aaitbir isim değildi, dahaçok gazeteci dürenler şunu söy lemeye çalışıyordu, "Bizim karşımızda olman gerekmiyor, bizim yaptığımız şeylere tepki göstermen de yeterli. Sen kim olursan ol, bizim üniversitelerde, şurada burada yürüttüğümüz terör kampanyamıza ilişkin sesıni kısmıyorsan bız de bunu yapanz". Benim anladığım kadanyla, ortada olanı bile susturacaklanna ilişkin bir gösteriydi. Bu cinayetin bile kamunun adalet duygusunu tatmin etmeyi bırakın, hıç sonuçlandınlmaması bugüne hiç de iyi bir miras bırakmadı. Bu kötü miras hem bir genç hem de hukukçu olarak sizi nasıl etkiliyor? Şu an süren birçok yargılamada da aynı duvar karşımızaçıkıyor. Örneğin Birtan Altınbaş'ın işkencede öldürülmesınden yargılanan polisler, görev yerleri belli olmasına rağmen bulunamıyor. Bu, uygulayıcılann kolluk kuvveti ya da başka herhangi bir kamu görevlisınin daha sert, daha fütursuz olmasına yol açıyor, ki bence bu çok önemli, çünkü bir yaptınmının olmadığı nı görüyor ve "Ben istediğimi yapanm, kimse de bir şey diyemez" diye düşünüyor. Abdi İpekçi ve diğer cinayetlerde adalet talebi ailelerin sorumluluğıında kaldı, ne toplum, ne nıedya sahip çıktı ki,oysa bunun olabilirliğinedairörnekler var, Latin ülkelerinde otuz yıldır toplumun iktidarları siyasi takibi söz konusu... Kendi deneyimlerimden de biliyorum ki insanlar geçmişi çabuk unutuyorlar, taleplerle kendileri arasında bir bağlantı göremiyorsa cıddi zorluk yaşıyorlar. 1990'ların başında MHP'ye katillertopluluğu diyebakılıyordu, bırkaç sene içinde bu değişti, çünkügüncelle geçmi ş arasındaki bağ koptu. Kemal Türkler duruş lelerdahi tehditedildi. Arkanızdasizi destekleyenbir güç yoksa, direnmek, karşı koymak çok güçtür sanınm. Aileniz de yakın tarihin tanığı. Onların bu tarihi sahiplenme biçimine dair eleştirileriniz var mı? Ailem, toplumsal anlamda üzerlenne düşeni yapmaya çalışmış, mücadele etmışler. Benim hayatımda da onlan bu tercihlerinden dolayı yaşadıkları zorluklann yansımalan olmuştur şüphesız. Ama kendimi bildim bileli onlarla gururduyuyorum. Şerafettin Can Atalay: "Abdl İpekçi cinayetinin kamunun adelet duygusunu tatmin etmeyi bırakın hiç sonuçlandırılmaması bugüne hiç de iyi bir miras bırakmadı. Şu an süren birçok yargılamada da aynı duvar karşımıza çıkıyor..."