Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
İyimserlik ve İstek: Steve Jobs’dan Bilim İnsanlarına Dersler Apple bilgisayar şirketinin kurucu ortaklarından Steve Jobs için 1999’da bir arkadaşı “Kusursuz olma arzusu neredeyse manyaklık derecesindeydi,” diyordu. Bu özellik, hiç kuşkusuz, tüm bilim insanlarının hayranlık duymalarını gerektiren bir özellik. obs’un öykünülmesi bilim insanlarının işine yarayabilecek bir başka özelliği de, Silikon Vadisi’nde birinci sınıf bir satıcı olarak bilinmesiydi. Başarılı her bilim insanı bu mesleğe gönül verenlerin iş bulmaları ve özellikle de günümüzün zorlu ekonomik koşullarında maddi destek alabilmeleri için kendilerini olabildiğince iyi pazarlamaları gerektiğini bilir. Jobs’un görüşlerini öylesine iyi pazarlaması, kısmen iyimserliğinden ve onun son derece istekli olmasından kaynaklanıyordu. Jobs sunumlarına “sıradışı”, “büyüleyici” ve “akılalmaz” gibi sözcükler serpiştirirdi. Macworld’08 bilgisayar fuarının açılışı sırasında yaptığı sunum konuşmasına kollarını iki yana açarak ve yüzünde kocaman bir gülümsemeyle, “Sizler için müthiş bir şeylerimiz var. Bugün havada bir şeyler olduğu kesin,” sözleriyle başladı. Bu hevesli tavır, Apple şirketinin günde 20,000 iPod satmasını sağladı. Jobs’un son birkaç yıldır Macworld fuarının açılışlarında yaptığı konuşmalarda ağırlıklı olarak isteklilik belirten “soluk kesici”, “devrim yaratan”, “inanılmaz”, “çekici”, “kusursuz”, “müthiş”, “harika”, “çarpıcı”, “güçlü”, “hoş” gibi sözcüklere yer verdiği görülüyor. Jobs’un sunumlardaki becerisine herkes sahip olmasa da, bu tür sözcükler bilimin pazarlanmasında takınılması gereken tavırla ilgili birtakım ipuçları sunabilir. İstek, doğal olarak, bilim derslerinde öğretilen bir şey değildir. Lisansüstü eğitim sert ve kuşkulu davranmayı gerektirir. Oysa, olumlu ve istekli insanları herkes sever; yüzdeki bir gülümseme insanların dostluk ve ait olma gibi en ilkel duygularına seslenir. Bu yüzden iyi bir satıcı için iyimserlik mesleğinin olmazsa olmaz bir parçasıdır. NASA’ya bağlı Güneş Sistemi Araştırma Bölümü Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nin başkanı Anne Kinney’in belirttiği gibi, “İşe yarar olduğuna inandığınız bir görüşünüz ya da yönteminiz varsa, o konuda iyimser olmak zorundasınız. İyimserlik en başta gelen unsurdur.” Olumsuz ifadeler her nedense insanların ruhuna çok daha fazla işliyor. Olumsuz iletiler beynimizde olumlulara kıyasla tam olarak 57 kat daha güçlü bir etki yaratıyorlar. Evlilik uzmanları evli bir çiftin her olumsuz etkileşimine karşı beşten çok olumlu etkileşim yaşaması durumunda, ilişkinin yolunda gittiğine dikkat çekiyorlar. Ancak olumlu etkileşimler azaldıkça boşanma olasılığı da artıyor. Karar ya da işe alma toplantılarında birileri birileriyle ilgili çok olumsuz bir yorum yaptığında, bu olumsuzluk beyinlerde silinmesi çok güç bir etki yaratır. Bu nedenle bu tür toplantılarda en az beşyedi üyenin katılıyor olması son derece önemlidir. Daha az üye olduğunda tek bir kişinin olumsuz görüşü karar alma sürecini bir karşı çıkış sürecine dönüştürebilir. Olumsuzluğun yarattığı bu oransız güçte etki bilim insanlarının sıklıkla dikkat etmeleri gereken insana özgü bir durumdur. Söz gelimi, bir öneri yazısı kaleme alıyor ya da akademik bir kadro için başvuruda bulunuyorsanız, gerekenden az sayıda üyesi olan bir heyeti etkilemek zorunda kalabilirsiniz. Bu da asıl görevinizin insanların gözlerini kamaştırmaktan çok, olumsuzlukları yok etmek olduğu anlamına geliyor. “Hayır”, “yararsız”, “yapma”, “ama”, “olmamalı”, “kuşku”, “olmayacak”, “sıradan”, “ilginç değil”, “kuşkulu”, “içler acısı”, “belirsiz”, “pöh” gibi olumsuz sözcükleri düşünün. Bu sözcüklerin görüntüsü bile insana itici gelir. Onları sıklıkla kullananlar olumsuz izlenimleri de beraberlerinde getirirler. Üstelik bu olumsuz etkinin silinmesi hiç de kolay olmaz. Dünyanın her köşesinden bilim insanları tarafından kullanılan o müthiş bilgisayarlar için, dahası, bilim insanları için bir başka önemli araç olan satıcılık sanatını öğrettiğin için, sana sonsuz teşekkürler, Steve Jobs. Rita Urgan, Scientific American blog / 6 Ekim 2011 OLUMSUZ SÖZCÜKLER OLUMLULUK VE GÜLÜMSEME J