26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Bilimsel nesnelliği sanatta aramalı mı? Bilimin içinden bakarken sanatsal sezginin önemine, sanatın içinden bakarken de bilimin aslında derin şiirselHk taşıyan kesinliklerine karşılıkiı soygılı kalmalı.... Erhan Karaesmen Ressam, yon S ayın Prof Şengör'un Büım ve Teknık'te zevkle ızlenen ' zumrutna me 'lerınden bırınde (23 Mayıs 1998) sanat yapıtının dpgerlendırümesınde nesnellıgın geçerlı olup olmamasına degınümıştı Şengor Hoca'nın bu ılgınç konuyu tatlı ve çekıcı uslubuyla dıle getı rışı, aslında meraklılarınca bılınegelen bazı saptamaları toplu olarak gozden geçırtme vesüesı yarattı Okurkrının anldmlı bır bolumunu uzman aydın1 ldrm oluşturdugu bılınen Cumhunyet Büım Teknık"ının sutunları bu turden bır kuçuk ırdelemenın yayımlanmasına yakın ve yatkın gozukuyoı Büım adamınm ve sanatçının kısmen bırbırıne benzeşen, yer yer de ayrılan beyın sureçlerı uzerıne sanat tarıh ve felsefesı, norolojı büım metodolojısı bakış açı laıından çeşıtlı bıçımlerde yaklaşüageldı ' Sanat büım ılışkılerı benzerhklerı ve bonzersızlıklerı' uzerme bu degışık perspektıflerden hareketle getırüen tanımlar ve açüdamalar arasında farklüıklar goruldu Ancak, bır yandan da büım ve sanat arasındakı bır temel yakınlığa hep dıkkat çeküdı Beynın grı maddesını en ust duzeyde çalıştıran bu üa alanda da ınsanoglu fızıksel gerçeklerı doganm kurallarını, sonra gıderek toplumun kurallarını net anlaşılabılır ve karşüaştuüabüır belırlemelerle anlamaya çalışır Heı üa sureçte de bollı olayları sezgıyı ve aklı kulanarak anlamadakı tavır kesınlıgı dolayısıyla bellı bır yakınlrk ve benzerlık soz konusudur Ama, bu ' okyları anlama" arayışından sonuca ulaşüması surecınde ıse farklüıklar kendı nı gosterır tucu ve çevre düzenleyidsi ünlü sanatçımız Sellm Turan, benzeniz bir kUltüre ve olağaniistü blr zekâya sahlptl... "Consilience" Konunun çerçevesını oluşturmak uzere daha oncekı bdzı yayınlarımda seı pıştırümış anlatım mantıgını ayrıntısıyla anımsdmayd çdlışırken ehme son derece ügmç bır yabancı dokuman duştu Norobıyolojının Amerıkan büım dunyasında yaygın saygınlığa sahıp buyuk uzrnanı Prof Edvvard O. Wilsonın Nısan 1998 de satışa çıkıp üa aydd uçuncu baskıya uldşrnış nefıs yapıtı "Consilience" Son yıllarda büım ve teknolojının çeşıtlı dalları arasındakı yontem ve sureç ben zerlıgı ve paralellıgını ekonomık bılımlerı de ışe katarak yakalama ve dçıklamaya çalışan yayınlar çogalmış bulunuyor 'Santa Fe' ustun akü raslaşımlarının da yureklendırdıgı bu yenı tur lıteraturde ge nış okuyucuya ulaşabüme arayışmdakı metınlerde yer yer hafif vulgarızasyon serpıntüerınp raslanabüıyor Oysa Prof Wilson m yapıtı sadeleştırıp oze ındırge rneye ya da kolay anlaşüır bır anlatım ıçın zorlanrnaya yeltenmeyen ve kendı alanına çok egemen bır bilimsel uslupla kaleme alınmış Ornegın dın, teolojı, metafızü< alanlarınddkı büımsel rasyonellü< ek südıgını kesın ve odunsuz bır düle anlatıyor Konumuzla ügüı onemlı ozellıgı ıse kıtabın en genış yer kaplayan bolumunun sanatsal urun verme yontem ınırı büımsel yaratı sürecıyle karşıldştırılmasına aynl mış oluşu Beynın gerçekten en ust du /eyde zorldndıgı her üa uretım, hem de ortaya yepyenı bır şey koyarak uretım surecınde de sezgı ve aklın karşılıkiı dengeleşmesı bızım yukarıda ozetlemeye çalıştıgımızdan daha kap samlı ola rak ve buyuk yetkınlıkle arüatüıyor Bu yapıtı çok taze okumuş ve hatta hâlâ yer yer karıştırıyor olm aktan aldıgım hazla da dınlememış bır ınsana sız Stravinsky'yı, Ravel ı Bartok u ve hele Boulez ı Lizetti'yı ük bır üa dınleyışte sevdırtemezsınız Ama, hıç kuşku duyulmasın, Beethoven ın 7 Senfonısı'nı de sevdıremezsınız aslında spekulatıf yonlerı bulunan bu konuda bır şeyler yazmak ıçımden geldı Şımdı bu noktddd kendı naçızane duşuncelerıme bıraz yer vermek ısiıyorum Çağdaş görsel sanatlar Çagdaş gorsel sanaüaıda da ben zerı bır kopuklugun ve kesıntınm yakınması sıkça yapılır Son cıddı resımını empresyonızmde sona erdıgını PicaııoBraque ıkıhsıyle ışın suyunun çüonaya başlddıgını hele KandinskyKleeMondrian. üe fıgur de yok olunca artık oıtada hıçbır şey kalmadığını duşunup bunun lıterarurunu yapanlara da raslanmıştır Oysa Giotto'dan ornegın guçlu çagdaş bır Turk ressamı Kemal Özsoy'a kadar resımsel arüatımın toplumsal gelışmeler üe de yakından baglantüı ve süa aküla ortulu bır devınmesı olmuştur Boylece de gıdecektır Gorsel sanatlardan konuşmuşken doga büımlerıne ozgu ızafüüc yaklaşımını tasarlarken Einstein'ın sarfettığı benzersız beyın enerjısmın bır benzerının, o donemm bır on yü oncesınde gorsel dort boyutluluk araştırması sırasmda Cezanne tarafınddn da sarfedümış oldugu büın mebdır Ama bu üa enerjı kaynagı ben zerlık de gosterse dışavuruluşunda bey nın bellı bolgelerındekı benzer hucreler seferber edümış de olsa sonunda bıraz farklıca ıkı aklın urunu ortaya çıkmaktadır Bu, galıba kdçırulmdzdır Ayrıcd, harü<a bır şeydır de Peki ya diğerleri? Şengor Hoca nın adı geçen yazısında degınümış bulunan, çok seslı batı muzıgındekı fractal 'lık ozellıgı ve bunun bellı bır donemde kesmtıye ugramışlıgı aslındd ılgınç bır gozlemdır Ancak, büımteknolojı dümde aşına oldugumuz parçasallüc butunsellık karşılıkiı etküeşımı ve bırbırını tamamlayıcüıgı turu kavramlardan hareketle ya da buna benzer dayanaklarla sanatsal yaratı surecı uzerıne çok sayıda degışü< dçıklama getırüebüır Bunlaıın bellı bır bolumu entelektuel spekulasyonlar nıtelıgı sergüeme durumundadıı Çunku sanatsal yaratıda da kesınlüde akıl vardır Bellı bır karşüaştırıldbüme nesnellıgı endışesı mevcuttur Ancak, bu akıl hafıfçe "başkd bır akü' dır Bununla baglantüı nesnellüc de 'bırazcüc değışık bır nesnelhk"tır Beethoven'ın son Kuartetlerının (ozellıkle Grosse Fuge un) berızersız bır duyumsatma butunsellıgı taşıdıgı kesındır Ancak daha sonrakı donemlerde Schubert ın "VVınteı Reıse"smdcn başla yarak Brahms senfomlerden ve Wagner Rıng dortlcmesmden geçerek ve Beethovendan yuzyü kadar sonra bestelerımış Sacre du Prıntemps"da, Bartok'un Kuartetlerınde (ve senfonık uıurüennde) ve ?0 Yuzyü ortdldiınddkı Wozzieck'desalt fractallık babş açısmdan büe bır kesıntı bulundugunu soyleyebılmek hıç kolay degıldu: Daha yakın tarıhlerın muzıgıne yakınlık duyup duyamamak büım aklı nesnelcüıgının bır urunu olmdktan zıyade yeterınce ve sabırh bır tekrarcüüda dınle meye vakıt bulunamamasının sonucudur Hayatında hıç çok seslı cıddı mıızık bır "düşünce yoğunlaşması ve akh işin içine sokma etkinliği" kendını qostenr Ve yıne her ıkı alanda da akla dayalı metodolojılprın yanı sıra bır şeylen bır dururnu sezgıyle yakalama yolundan geçılır Sezgı, ddırıa "sanatçı1 denen kışı de adına "büım adamı' denen kışıye oranla bclkı daha yaygın ve sıstematık olarak başvurulan bır onemlı dayanaktır Ama büımsel duşun butunlugunun bır parçasını da yıne se/,qı oluştuı uı Boylece Paris'teki sergi Beş yü once Paııs'te Grand Pala ıs'nın goıkemlı salorüaıında açılmış bulunan kapsamlı ve çok ıyı hazırlanmış bır sergı "Bilim ve Sanat" adını taşıyordu Dort ay boyunca yogun bır uluslarardsı ıl gıyle ızlenen, kapüarında kuyrukların oluştugu bu sergıde ve bununla ılgılı elımde bulunan katalogların son varüan noktasında büım ve sanatın bırbırlerıne yakın gıbı gozuken ama şımdılık henuz tumuyle bagddştırılamamış yontem ve sureçlerının spektakuler bır ügı alanı ol duguna ışaret eciıhyordu Ozetle denıyor CONSILIENCE Edward O. Wilson Edward O. Wllson ve kitabı Consılıence 589/18
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear