05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

GENETİKBİLİM EmbPiyon araştırmalamna yasak Döllenmeden sonra oluşan embriyon üzerindeki bilimsel araştırmalara sınırlama: 20 günlükten büyük embriyonlara dokunulmayacak. umurtanın döllenmesiyle başlayan ve minik bir insanın dünyaya gelmesiyle sona eren dokuz aylık yolculuk, biyolojik bir mucize olma niteliğini korumaya devam ediyor. Yumurta ve spermin birleştiği anda, o eski ve en karmaşık dans başlar. O ana kadar durgun olan mikroskobik küre önce ikiye, sonra dörde, daha sonra da sekize bölünür. Çok kısa bir süre sonra her hücre, bu canlı kürede önceden saptanmış olan hedefine doğru yol alır. Kimisi kürenin merkezine doğru ilerler ve burada bağırsak oluşumunu başlatır. Kimisi yüzeyde toplanıp beynin oluşmasını sağlar. Bir şekilde her hücre nereye gideceğini bilir; kalp, kemik ve ciğer gibi son şeklini alıp organik yapıyı tamamlar. Amerikalı bilim adamları 14 yıl boyunca bu muhteşem oluşumu izledikten sonra, daha fazla bilgi edinebilmek amacıyla kürtajla alınan cenin dokusunu ve embriyonu inceleme gereği duydular. Ancak gerek Ronald Reagan, gerekse George Bush döneminde yasal engelemelerle karşılaştılar. Geçen yıl Başkan Clinton kendinden önceki yönetimlerin koyduğu yasakları kaldırarak, Ulusal Sağlık Kurumu'ndan (NIH) bir komisyon oluşturmasını ve bu komisyonun araştırmaları yönlendirecek kuralları saptamasını istedi. Şubat ayından beri çalışmalarını sürdüren NIH, Clinton yönetiminin bu en tartışmalı politikasını biçimlendirmeye çalışıyor. NIH bünyesinde oluşturulan araştırma komisyonunun, önerilerini en erken gelecek ay açıklaması bekleniyor. Ancak, Science dergisinde çıkan bir yazıya göre (Ağustos 94) komisyonun şu ana kadar aldığı kesin olmayan kararlar bile tepki yaratmaya yetiyor. Eski yönetimlerin döneminde etkin olan bu "Yaşam Için" adıyla anılan gruplar, komisyonun aldığı ve alacağı tüm kararlara karşı çıkma ilkesini benimsemiş bulunuyor; çünkü bu grup embriyon üzerinde çalışmaları baştan beri onaylamıyor. Araştırma komisyonu öncelikle devletten parasal destek bekliyor. özellikle kısırlık tedavisi ile uğraşan kliniklerden toplanan "artık" embriyonların üzerinde çalışmaların sürdürülmesine sıcak bakıyor. Tüp bebek işleminde pek çok yumurta döllenir, ancak hepsi annenin rahmine yerleştirilmez. Işte bu kullanılmayan embriyonlar çoğu zaman atılır. Pek çok ülkede bu fazla embriyonların araştırmalarda kullanılmasına izin veriliyor. ABD'de ise daha ileriye gidiliyor ve bilim adamlarına embriyon yaratma ve kullanılan embriyonlan yok etme hakkının verilmesi isteniyor. Başka bir deyişle, kadın ve erkeğin üreme amacı gütmeden yumurta ve sperm bağışında bulunmasına olanak tanınması isteniyor. Y Bilim adamları bu araştırmaların sonucunda kısırlık tedavisinden yaşlılık olgusuna dek bir dizi soruna çözüm getirilebileceğini ileri sürüyor. Ayrıca bugün hiçbir kurala bağlı olmadan yürütülen kısırlık tedavisinin bundan böyle bir düzene kavuşacağı da belirtiliyor. Ne var ki embriyonlar üzerinde yapılan çalışmalar, kürtaja ilışkin ortaya atılan tartışmaları yeniden gündeme getiriyor: "Yaşam ve insan hakları ne zaman başlar?" Tıp etiği konusunda önde gelen isimlerden biri olan James Nelson şunlarısöylüyor: "Embriyonun pek çok tanımı var. Embriyonun bir insandan ayırt edilmemesi Yaşlılığa çare mi? NIH araştırma komisyonunda beıümsenen iHceler: Onaylanan uygulamalar 1) Tüp bebek uygulamasında kullanılmayan embriyonların üzerinde 14. güne kadar çalışma, 2) Salt araştırma amacıyla kısıtlı miktarlarda tüpte embriyon geliştirme ,3) Embriyondan hücre çıkartılması işleminin, embriyon anneye yerleştirilmeden önce yapılması. gerektiğini iddia edenlerin yanı sıra, yalnızca bir doku kümesi olduğunu söyleyenler de var." "Yaşam Için" grupları bu arada boş durmuyor. NIH'ın çıkaracağı tasarının resmiyet kazanmasını beklemeden tasarıda yer alması beklenen önerilere karşı şimdiden bir muhalefet oluşturmaya bakıyor. Kaliforniya eyaleti Cumhuriyetçi milletvekili Robert Dornan'ın yönetiminde 32 Kongre üyesi NIH Başkanı Dr. Harold Varmus'a gönderdiği protesto mektubunda şöyle diyor: "Yaptığınız Frankeştayn'a öykünmekten başka bir şey değil. Embriyonlan yok etmekle insan kıyımı arasında bir fark göromiyonım." NIH araştırma komisyonu, embriyon çalışmalarına katı kurallar getirmeyi planlıyor. örneğin, embriyonun 14 günden fazla gelişmesine izin verilmeyecek. 20. günde beynin ve omuriliğin oluşumuna yol açan gelişmeler tamamlandığından, 20. günden sonra hiçbir koşulda embriyon çalışmaları devam etmeyecek. Komisyonun, insan embriyonunu yarmayı başarıp birbirinin kopyası ınsanlar yaratmaya yönelik "kloning" çalışmalarına da izin verrneyecegine kesin gözüyle bakılıyor. Ayrıca yetişkin bir insanın benzerinin üretilmesine olanak tanıyan bir başka yöntemin geliştirilmesi çalışmalarına da izin verilmeyecek. Bu yöntemle, kopyalanacak insanın bir hücresinden alınan genetik bilgiler, döllenmiş yumurtaya yerleştiriliyor. Diğer taraftan NIH komisyonu, araştırmaların yaratıcı yönlerini de öne çıkarmaya çalışıyor. örneğin, bilim adamları döllenmiş hayvan yumurtalarının döllenmiş gibi gelişmesi için birtakım yollar deniyor. Ancak sperm DNA'sına sahip olamayan bu yalancı embriyonlar şimdilik ölüme mahkumlar. Uzmanlar, insan yumurtasının da döllenmeden özel yöntemlerle gelişmesini sağlayarak, embriyon hücre yapısını incelemeyi amaçlıyorlar. Embriyon üzerinde yapılacak çalışmalar en fazla kısırlık sorunu olan çift/ere yarayacak. Ayrıca kanser çalışmalarına ışık tutacak. Hızla bölünen embriyon hücrelerinin hareketi, durmadan çoğalan kanser hücrelerine benziyor. New York'ta bulunan Mount Sinai Tıp Merkezi araştırmacılarından Dr. Maria Bustillo konuya ilişkin şöyle konuşuyor: "Normal olarak bölünen bir hücrede ne olup bittiğini anlarsak, anormal olarak bölünen bir hücrenin de gizini çözebiliriz." Şimdilik embriyon çalışmalannın nereye varacağı bilinmiyor. Ayrıca çalışmalar başlamadan, ortaya çıkabilecek ahlaksal sorunlara ilişkin bir tahminde bulunmak zor. Ancak kesin olan şu ki, bugün bir avuç bilim adamı ve politikacıyı ilgilendiren konu, yakında dünya kamuoyunun tartışacağı bir konu haline gelecek. tos Çeviren: Reyhan Oksay/ 25 Ağus1994 En çok yarar kısırlara Katı kurallar 1) Kadının veya erkeğin onayını almadan, araştırmalarda kullanmak üzere yumurta ve spermlerine el koymak, 2) Embriyonların cinsiyetini isteğe göre belirlemek, 3) İnsan embriyonlarını hayvanlara yerleştirmek, 4) Normal insan özelliklerini zorlayarak tuhaf yaratıklar üretmek. Onaylanmayan uygulamalar: 3907
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear