29 Haziran 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

BİLİM ARAŞTIRMALARI İslam dünyasında bilimin yükselisi İslam kültüründe bilimin gerileyişi, katı sofuluğun ortaya çıkışıyla başladı. Siyasal ve ekonomik çöküntü, hoşgörüyü de beraberinde götürdü ve bilim darbe yedi. Ömer Kuleli Müslümanlar "meraksız toplum" olarak bilinir. Geçmişte bilimsel ilerlemeyi engelleyenler bugün de toplumda etkilidir. İslam bunları aşmak zorundadır I slami bir bilim olabilir mi? Pervez Hoodbhoy bu soruya kesinlikle "Hayır, fiziksel dünyanın Islami bir bilimi olamaz ve böyle bir şey yaratma girişimleri de boşa harcanan çabalardır" diye yanıt veriyor, dinin amacının bilimsel gerçekleri belirlemek olmadığını yineliyor. Son yıllarda köktendincılerin büyük para destekleri ile oluşturulan bir Islami Bilim yaratma akımının sonuçsuz kalacağına inanan yazar kesin somut bir varlığa sahip olan bilimle karşılaştırıldığında Islami Bilim diye bir şeyin olamayacağını belirtmektedir. Deyim yerindeyse bu moda akıma ayak uyeduranların ne denli yüceltirlerse yuceltsinl«r bir ahlaki ve dinsel ilkeler demetini belirlemesinin sıfırdan yeni bir bilim yaratmak için yeterli olmadığına inanmaktadır. Zaten Islami bilimin tüm Müslümanlarca kabul görecek bir tanımı hiçbir zaman olmamıştır ve halen de yoktur. Yazarın bu bağlamda sorduğu "Marksist bir bilim olabilir mi?" ya da "Ya Üçüncü Dünya Bilimi?" sorularına getirdiği açıklamalar, verdiği örnekler de (Stalin döneminin ünlü Sovyet biyoloğu Lisenko'nun "Sosyalist Bıyoloji" şarlatanlığı gibi) gelip bilimin evrenselliğine dayanıyor. Bilim dünyanın her yanında ortak bir değerler dizgesidir, ayrılmalar onun sonuçlarının kullanılmasında ortaya çıkmaktadır Bunun günümüzdeki yansıması da Japonya'da optik tekniğinin, ABD'de uçak teknolojisinin, Fransa'da hızlı tren teknolojisinin vb. gelişmesı olarak görulmektedir. Bilim adamlarının inançlarının da çalıştıkları konuları etkilemediğini, böyle olmasının da doğal olduğunu bildiren yazarın verdiği örnek de ilginç: 1979'da Nobel Fizik Ödülü'nü paylaşan Abdüsselam Müslüman, VVeinberg de koyu bir ateist idi. Inançları onların aynı sonuçlara aynı zamanda varmalarını engellemedı ömer Hayyam'ın matematikçl ve gökbilimci yönünü çokları bilmez, ama Rubaiyatın edebiyat dünyasında büyük yeri var, oradaki şaraba ilişkin methiyelere katı bir dindar gözüyle bakmaya kalkarsak onu da gavur saymak gerekecek. Beş yüz yıl boyunca İslam dünyasında bilimin ateşini yanık tutanlann başında Kindi, Ibni Sina, ömer Hayyam, Ibn Haytam ve Ibni Haldun'u sayabiliriz. Ne var ki yaşıtları ve karşıtları bu bilim adamlannı "doğru çızgıden sapmış" olarak nitelemekte hiç gecikmemişlerdir. Onları saray çevrelerindeki göreceli hoşgörü ve koruma ortamında bile rahat bırakmayanlar, hatta tehlikelere atanlar, yanı başlarındaki köktendincilerdi. Bu bilginlerin uğraşları saray çerçevesinin pek de dışına çıkamamıştır Buna yazılı yapıtların azhğını da eklersek bilgilerinin de üst tabakadan aşağılara yayıldığı söylenemez Kısacası bilimin Altın Çağ'da bile Müslüman toplumunca kabul edildiği doğru değildır. Köktendincilik bilime karşı İslam kültüründe bilimin gerileyişi, laik uğraşları giderek daha da güçleştiren, katı bir sofuluğun ortaya çıkışıyla aynı döneme rastlamaktadır İslam dünyası siyasal ve ekonomik çöküntülere uğradıkça sarayın korumasında yaşatılan laik nitelikli uğraş" lardan biri olan bilim de büyük darbe yemiştir. Genellikle işler kötüye giderken hoşgörüyü de birlikte götürür, bu dönemlerde bağnazlığın sesi artar, onların sesi yükselirken bilim adamlarının, şairlerin, müzikçilerin, feylesofların sesi kesilir Insanlık tarihinde sürekli doğrulanan ve ne yazık ki durdurulamayan bir çevrimdir bu. Şu günlerde Türkıye dahil o denli çok ülkede bu olguyu gözlemlemek olası ki. İslam ulkelerınde Altın Çağ 14. yy'da bıttiği zaman geriye bilimden de (azla bir şey kalmamıştı. O zamandan bu yana, Muslüman kültürü, bir zamanlar görkemli ve yeni olan bir şeyin, ınatla yaşamını sürdürmesinden ibaretkalmıştır. İslam dünyasıneda Mu'tezilecilik (çizgi ötesinde olan) diye bilinen, onemli adlarını yukarıda andığımız, bilim adamlarının öncülüğünü yaptıkları çalışmalar bugün dahi Muslüman reformcuların görüşlerini etkilemektedir. Cebriye köktenciliğine karşı tepki gösteren Mu'tezilecilik inançla aklı bağdaştırmayı amaçlıyordu. Karşısındakiler ise Peygamber'den kaynaklanmayan hiçbir bilgiye inanmıyor, bundan başka her şeyin yararsız olduğuna inanıyordu, ilime inanıp İslam'da bilimin yükselisi Tarihçilerin Ortaçağ'ı "KaranlıkÇağ" diye de tanımlamaları fazlaca taraflıdır, çünkü aynı çağda İslam dünyası hiç de karanlık değildi. 7501100 yılları arasında İslam dünyasında çoğu Arap olmayan bilim adamları yaşıtları Musevi ve Hıristiyanlarla birlikte göreceli hoşgörülü ortamlarda bılime onemli katkılarda bulunuyorlardı. Bilimsel görüşlerini geçmiş Yunan yapıtlarından Çinliler'in tekniklerine uzanan geniş bir bilgi kaynağından oluşturan bu Muslüman bilim adamlarının başarılarını kesinlikle dinsel inançlarından aldığı söylenemez. Ibn Haytam'ın mercekleri kuşkusuz onun gökyuzüne merakının bir sonucuydu. birçoğunu kendi kullanımlarına sunmuşbilime inanmıyurlardı. lardır. Bugünkü terminoloji ile akılcı olarak taAncak kitap basmak, meydan saatleri nımlanabilecek olan Mu'tezilecileri Gazali kurmak gibi şeyleri bir türilü benimsemetam bir bozguna uğrattı. "Bilimi bastırarak mektedirler. Kutsal kitaplarının basıldıkköktenciliği kurtarmış olan" Gazali keskin ları takdirde kutsal metin olmaktan çıkazekası ve sadeliği ile İslam kültürünü caklarına inanmaktadırlar." Grek düşüncesinin dış müdahalesinden Meğer zamanın değerini bilmediğimide kurtarmak için çok çalışmıştır. örneğin zi ve okumakla başımızın hoş olmadığını Aristo felsefesini İslam dunyasına aktar430 yıl önce keşfetmiş yabancılar! dıkları için Ibni Sina ve Farabi gibileri Biz faydacı toplumuz, bir şey bizim "imansızlar" olarak ilan etmiştir. Matemaiçin ya hemen faydalıdır ya da biz onu biltiğin yararlı şeyler de içerebileceği fikrini mesek de olurl Ondan yararlanıp bir başreddederek onu kınamıştır, bu bilim dalıka şey nasılsa yapılmaz ki... Kuramsal ve na ilişkin görüşü özetle şöyle: "Matematibilimsel bilgiler bılindığı gibi insanların ğin hiçbir sonucu dinle ilişkili değildir. Anakıllarına özgürlük, cak o birçok eşitlik gibi pek de tehlikeye yol açfaydalı olmayan makla ve genel(hatta zararlı denede imansızlığın bilecek) şeyleri genedenini oluşturtirirler. Eh, bu da maktadır. Geoeskiden sultanlara, metri ve aritmeşimdilerde de kraltik dini inanç lara ve diktatörlere açısından zararlı pek yaramıyor. En fikirler ıçermese iyisi insanların mede yine de kişinin raklı olmamaları. bunlann aracılığı Meraklı adam olile tehlikeli doktmazsa bilim de olrinlere kapılacamaz, diktatör de rağından korkuyohat eder ruz." Şu günlerde İsGünümüzde lam ülkelerinden de yakın çevrekaç tanesinde demizde, ünlü polimokrası var? Kaç tikacılarımız aratanesi Hanedan'la sında bu korkuyu yönetiliyor? Kaç tapaylaşanlar ne ne Muslüman Dikçok var değil mi? tatör iş başında? Köy Enstitülerini Hiç duşündünüz kapatanlar onlar Ibni Sina: Ben sapkınsam,dünyada tek bir muslüman mü? değıl mi? YÖK'ü yok diımktlr, dlyordu. Eğitimin de biliicat ederek üniversitelerimızde bilim yami üretmekte çok önemi var. Yukarıdaki pılmasını engelleyenler onlar değil m'u bölümde geleneksel İslam eğitimi ile çağcıl eğitimin bir karşılaştırması yapılBilimsel Devrim İslam'da mıştı. Günümüzdeki durumu bir kez daha Neden Olmadı? özetle rsek. * Kur'anla ilgisi olmayan konular çocuklara öğretilemeyecek kadar laiktir. Bilimsel devrimlerin neden İslam top* Ezbere dayalı öğrenim ve otoriterlik lumlarında Oluşmadığını ırdelediğimizde geleneksel öğrenimin kaçınılmaz ürünlepekçok neden çıkıyor karşımıza Geçmişridir ve tümüyle yeniliğe kapalıdır. te, en parlak günlerinde bile, Muslüman ' Incinmişlık, gurur, meydan okuma ve toplumlarda bilimsel ilerlemeyi aksatan tutuculuktan oluşan bir bilişim (bizim bugüçler bugün de etkilidirler. Müslümanlar ralarda buna Türklslam Sentezi deniyor) pek çokları tarafından genel tutum olarak Müslümanları çağdaş eğitimi reddetme"meraksız bir toplum" olarak nitelendiriliye itmiştir. yor. Işte size 1560 tarihli bir mektup, Kutsal Roma Imparatorluğu'nun Istanbul sefiri Gelecek için düşünceler Ghiselin de Busbecq yazıyor: "Hiçbir ulus başkalarına aitfaydalı icatBatı'nın üstünlüğüne bağımlı olmanın ları benimsemekte onlar (Osmanlılar) kabir karşı tepkiler zincirini başlattığı bugüdar isteksiz davranmamaktadır, büyük ve nün İslam dünyasında bilimin ve insan küçük gülleleri ve bizim icatlarımızın daha onurunun yeniden yeşermesi isteniyorsa 3136
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear