28 Eylül 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

SORUN Y A N I T L A Y A L I M B İ Li M YAY IN THERN H PUMPKHI Zımbabve 'li çıftçı Jeo Kennedy kendi yetıştırdığı 160 kıloluk dev kabağ kaldırmayçahşıyor Toprak geç ısınıyor veya baharda çok rutubetli ise tohumlar tüplere (saksı veya naylon torba v.s) ekılebilir. Bitkiler 45 yapraklı olduktan sonra tarladaki yerlerıne topraklı olarak dıkılırler Bu sistem yetiştiricilikte tohumlar, dikim tarihinden 45 hafta önce tüplere ekılmelidir. Kabak tohumları, normal şartlarda 810 gün sonra çimlenirler. Bitkiler 34 yapraklı olduğu zaman ilk çapası yapılır Bu çapalama esnasında bitkiler seyreltilir, her ocakta 1 veya 2 bıtkı bırakılır. Bal ve helvacıkabakları yayılıcı ve sürüngen yapılı bir sebze türü oldukları için, bitkiler fazla büyumeden 1 veya 2 çapa daha yapılır. Ayrıca bu bitkiler yüzlek köklü oldukları ıçın derın çapa yapılmamalıdır. Sulama, ılk meyveler görülünceye kadar hava şartlarına bağlı olarak çok seyrek yapılmalı. ilk meyveler görüldükten sonra bitkinin durumuna göre ve hava şartlarına bağlı olarak sulama sayısı arttırılmalı. Kabak yetıştırıcılığınde olumlu sonuç almak için ilk şart, kalltftll tohumluk kullanmaktır. Bunun yanında en iyi yetiştirme tekniklerinin uygulanması, hastahk ve zararlılara karşı mücadelenın yapılması ve münavebeye dikkat edilmesı gereklidir. Münavebede kabak ekılecek tarlada, dört yıl süre ıle aynı familyaya aıt sebze türlerınden herhangi birı (kavunkarpuz, hıyar, kabak) ekılmemiş olmalıdır Kabaklar mantari hastalıklara çok hassas oldukları ıçın, muntazam aralıklarla fungusitler ile ayrıca gerektığınde zararlılara karşı da ınsektısıtler ıle ilaçlanmalıdır. Kabaklar çeşitli karakterlerıne göre değişik şekillerde sınıflandırılmaktadır. Bilımsel olarak ak kabak ve kara kabak şeklinde bir sınıflandırma yoktur Ülkemızde halk arasında kışlık kabaklardan kabuk rengi grıbeyaz olan çeşitlere "ak kabak" koyu yeşıl renkli kabak çeşitlerine de "kara kabak" denilmektedır. Bakım Kavakçılık Araştırma Enststüsü Dergisi Ü Balkabağı nasılekilir? Istanbul'dan yazan bir oKurumuzun sorusunu Yalova Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştırma Enstitüsu'nden Güngör Şlmşek yanıtlıyor: Balkabağı (cucurbıta moshata) ve kestane helvaeıkabağı (cucurbıta maxima) iri kışlık kabak turleridır. Çeşitli şekillerde değerlendırilen bu kabaklar, ülkemızde genelde tatlı yapımında kullanılır. Bu nedenle değışık bir tür olmasına karşın halk arasında kestane (helvacı) kabaklarına da balkabağı denilir ve latlı yapımında kullanılmak üzere daha çok kestane (helvacı) kabağı uretılir. Başarıh bir yetıştiricilik için; ılık, 120140 gün kadar devam eden, güneşli ve don olayının olmadığı bir devre gereklidir. Çok sıcak hava şartlarından hoşlanmadığı gibi, bol yağış ve aşırı rutubetlı ortamlarda da mantari hastalıklara çabuk yakalandığı için yetıştiricilik başarıh olmamakta. Kabaklar, drenajı iyi olan çeşitli topraklarda yetiştirilebilır. Ancak organik maddelerce zengin, geçirgen, su tutma kapasıtesi iyi, tınlı topraklar en elverışli topraklardır Asıtlı topraklara çok hassastırlar. pH'sı nötr'e yakın toprakları tercih ederler Yağmur yağdıktan veya sulama yapıldıktan sonra, suyun toprak yüzeyinde uzun süre kaldığı, drenajı zayıf topraklarda yetiştirıcılık yapılmamalı. duruma getırılir. En uygun gübreleme toprak analizi sonucuna göre yapılan gübrelemedır. Ancak genel anlamda dekara; 34 ton çiftlik gübresi, 40 kg superfosfat, 20 kg potasyum sülfat ve 20 kg amonyum sülfat verılmelı Çiftlik gubresı, fosforlu ve potaslı gübrenin tamamı ıle azotlu gübrenın yarısı son toprak hazırlığında, azotlu gübrenin diğer yarısı ise bitkiler meyve bağladıktan sonra verilir. Ocak usulü ekimde ayrıca her ocağa 23 kürek çiftlik gubresı ve 50100 gr. kompoze gübre verilebilir. Yetıştiricilik susuz şartlarda genelde düz satıhlar üzerinde, sulu şartlarda ıse masuralar (kabarık yastık veya sırtlar) üzerinde yapılır ve sulama karık sıstemıyle gerçekleştırilir. Bu usul, kabak bitkisinin yaprak ve meyvelerinın ıslanmasını engelleyerek bitkilerin daha sajlıklı büyümesine yardımcı olur. Bal ve kestanekabaklarında üretim; genel olarak tarlaya doğrudan tohum ekılerek yapılmakta. Bunun yanında bazı bölgelerimızde, çok az da olsa (yaz kabaklarında olduğu gibi) yastıklarda yetiştirılen tuplu fıdelerın tarlaya dıkılmesı şeklinde de gerçekleştırilmekte. Toprak özelliğı dıkkate alınarak bıtkıler arasında: sıra arası 2.50350 m sıra üzeri 2.002.50 m mesafe verılmeli. Doğrudan tarlaya ekim, çizgi ve ocak olmak üzere ıkı usulde yapılmakta. Ülkemızde daha çok ocak usulü yetıştiricilik yaygındır. Çizgi usulü; genelde büyük işletmelerde uygulanır. Sıra arası mesafesıne göre 56 cm derınlıkte açılan çizgilere arkadan gelen ışçi vasıtasıyla murıtazam aralıklarla tohumlar bırakılır ve çizgiler kapatılır. Ayrıca sebze mıbzerlerıyle de bu ekim yapılabllir. Ocak usulü yetiştirıcılıkte; verılecek sıra arası ve sıra üzerı mesafelerine göre 3050 cm çapında 1525 cm derınlığınde çukurlar açılır. Bu çukurlara gübreli toprak doldurulur ve her ocağa 45 tohum ekilerek kapatılır. Tohum ekimi Tohum ekımı, ılkbahar donları sona erdikten ve toprak yeterince ışındıktan (en az 11*12°C) sonra yapılmalı. Ülkemizde bölgelere göre en uygun ekım zamanı, martmayıs ayları arasındadır. Kabak yetiştirilecek topraklar, ekim tarihinden çok önce hazırlanmalıdır Sonbaharda derin sürüm yapılır. İlkbaharda fazla derın olmayan ikinci bir sürüm yapıldıktan sonra diskaro ve tırmık çekilerek toprak ekime hazır 21114 OkurumuzKenan Kuruova'nın sorusu soyle: "1974'ten beri sinir ve ruh hastası olarak tedavi görüyorum. Son sekız yıldır anafranıl tedavisi alıyorum. 1988'te üç ay boyunca Parlodel kullandım. Eşim hamile kalınca Parlodel'i kestim, şiddetli bir depresyona girdim, anafranil dört katına çıktı, bir süre sonra empotansbaşladı. Bir ay önce gribeyakalandım, sorunum geçtı. Acaba grip anafronilin yan etkileıini yok edebılır mi? Eğer öyleyse anafronilin yan etkılerinden kurtulabılmek için grip olmaktan başka çarem var mı?" Okurumuzun sorusunu Marmara Ünlversitesi Tlp Faküttesl Pslklyatri Anablllm Dalı'ndan Prof. Dr. Esat Gökiepe yanıtlıyor: "Kullandığınız ilacın yan etkısı olarak sözünü ettığıniz belırtıler prtaya çıkabıliyor, ancak bunların ilacı kesildiğinde veya dozu arttırıldığında ortadan kalkması bekienir. Sizde bu boyle olmamış. Bu nedenle ilaçla ilişkisinin kesın olmadığı düşünülür. Sıze yararlı olan ilacın yerini alabilecek bir yeni ılaç çok. kısa bir süre önce piyasaya sürüldü. Griple ilgili olan deneyiminız için bir neden sonuç ilişkisi kurabilmek güç. Birtesadüf olarak düşünülebilir." Sinir ilaçlarının etkileri lkemızde ormancılık kesiminde araştırma yapan iki enstitüden biri olan ve merkezi İzmit'te bulunan "Kavak ve Hızlı Gelişen Orman Ağaçları Araştırma Enstltüsü"nün gerek yurtiçinde ve gerekse yurtdışında çalışmaları bilinmekte, ürettiği çoğu uygulamalı araştırmalar ormancılık pratiğine yönelik olup tüm Türkiye'de uygulanan kavakçılık çalışmalarına yardımcı olmaktadır. Türkiye ormanlarının güncel yapısı, ülkenın odun gereksinimini karşılayamayacak durumdadır. Odun üretiminin arttırılması için yeni seçeneklerin aranması zorunludur. Uzun yılların affedilemez eksiklikleri ve yanlışları sonucunda oluşan odun hammaddesi açığının kapanması için doğal ormanlarda yeni amenajman yöntemleri uygulamak ve hızlı gelişen orman ağacı türlerı ile geniş ölçüde endüstriyel ağaçlamalar yapmak, ilk akla gelen seçeneklerdendir. Sadece orman içi kaynakların odun üretiminin arttırılmasında yetersiz olması nedeniyle orman dışı kaynaklardan da yararlanılması zorunludur. 1015 yıl gıbı kısa sürelerde büyük boyutlarda odun elde etmek, kavak ağaçlandırmalarıyla olanaklıdır. Orman dışı alanlarda kavakçılık yapılmakla hem ormanlanmız üzerinde var olan (kaçak kesim v.s.) olumsuz baskılar azalacak hem de taban arazilerin yanında marjinal alanlar da (Akarsu kenarları, yol kenarları v.s) odun üretimine ayrılmış olacaktır. Ülkemizde yaklaşık 120.000 hektar kavaklık alanı bulunmakta, yılda ortalama 3 milyon metreküp kavak odunu uretilmektedir. Oysa ülkemizde var olan yaklaşık 20 milyon hektartık doğal ormanlardan ise sadece yılda ancak 78 milyon metreküp kereste üretilmektedir. Başlangıçta kavak yetiştiriciliği konusunda araştırmalar yapmak amacıyla 1963 yılında kurulan Kavakçılık Araştırma Enstitüsü daha sonraları hızla gelişen orman ağaçları üzerinde de araştırmalar yapmaya başlamıştır. Enstitü yönetimi ve uzmanları tarafından yılda iki kez yayımlanan Enstitü dergislnde "Kavakçılık ve Hızlı Gellşen Orman Ağaçları" hakkında bilimsel makaleler yer almaktadır. Dergiyi edinmek isteyenler "Kavakçılık Araştırma Enstitüsü", 41001 KOCAELİ, adresine başvurabilirler. 1989 / 2 Dr. Metin Sarıbaş
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear