Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
RÖPORTAJ Ey makine söyle benden akıllı mısın? Baştarafı 1. Sayfada lektaşlarından farklı kılan goruşu, insanı makınaya bağımlı kılmasıdır Mlnsky'ye göre, "duşunuyoruz, çunku bız gellşmiş makınelerız.' Bu ana fıkır belırlendıkten sonra Guy Sorman yazısına şoyle bır dıpnot duşmuş "Minsky'nln haklı olup ofmadığını bilemıyorum, ancak eskı bır Avrupalı olarak, sadece duşunen bır makine olmayı da kabul edemiyorum." CONNECTION, duayanın en hızlı bılgısayarı Ancak dıştan bakılınca hıç de öyle gıbı görunmuyor Bu makine, kenarı 2 metre uzunluğunda bır kup şeklınde Sıyahımsı renkte bu dev kutunun ıçınde bın parlak noktanın sıze goz kırptığını seçebıiıyorsunuz Marvın'e gore bu parlak noktalar, makıneye daha az soyut bır hava vermek amacıyla sadece dekoratıf bır gorev uslenıyorlar Connectıon'un ıç organları sade dış gorunumune kıyasla haylı şaşırtıcı Mlnsky ıle bırlıkte ıçını açıp bakıyoruz Kara kutu hemen hemen boş gıbı içındekı 64 bın mıcroprocesseur pek az bır yer kaplıyor Bostondakı Massachusetts Instıtute of Technology'de, Mınsky'nın laboratuvarında duran bu makine, Mınsky'nın, ç o ğu gecelerını soluk ekranları başında geçı ren bıraz şaşkın bıraz da hırpanı öğrencılerı ve araştırmacıların urunu Bu dışı ve erkekler henuz 30'una varmamışlar Mınsky bu çağı "dehanın henuz baskı altına girmedlği bir dönem" olarak tanımlıyor Marvın Mınsky makınelerden şöyle söz edıyor ' Bır makine, ınsanlartarafından yapıldığında onlara akıllı dedırtecek ışlerı başardığı zaman akıllıdır Connection'a gelınce, ınanın, onun da ruhsal durumu var Onu tum yeteneklerıyle kullanamıyoruz, çunku çok guçlu1 Kendısıne uygun bır program hazırlanmasını beklerken butun Amerıkan gazetelerını okuyor ve bunları belleğıne kaydedıyor" Mınsky'nın makınesı ıle ılgılı duşuncelerınde hıçbır alaycı fade yok, çunku onun yapay da olsa, en azından ınsanınkıyle karşılaştırılabılecek bır zekâya sahıp olduğuna ınanıyor 'Zaten," dıye soze devam edıyor, "bır ınsan Connectıon'un zekâ duzeyıne erışebılseydı o zaman dâhı olurdu Eğer bız Connectıon'un bızden daha az akıllı olduğunu onceden kabul edıyorsak, bu da makınelerı ve onların yapabıldıklerını kuçumsedığımızden ılerı gelmektedır Şunu da kabul etmek gerek Evet, makınelerın fızık kapasıtelerı sınırlıdır Pek lyı göremezler, ınsanları tanımakta guçluk çekerler ve çocukların ne dedıklerını tam anlayamazlar Konuşurlar, ama şöyle boyle Kendılerıne doğrudan hıtap edıldığı takdırde 10 bın kelımeye kadar anlayabılırlen Burada unutulan nokta makınelerın henuz on beş yaşlarını doldurmadıklarıdır Oysa ınsan mıiyonlarca yıllık bır evrımın sonucudur" Mınsky makınelerın en sonunda kelımelerın anlamlarını çıkartacaklarına kuşkusuz ınanıyor ve 'Bu da belkı bır ya da ıkı kuşak sonra gerçekleşır" dıyor Şımdıden tarıhını belırleyemeyeceğımız bır gelecekte akıllı makıneler kendılennden daha az akıllı ınsanlar tarafından kullanılabılır hale gelecekler Ona sadece ondan ne bekledığımızı soylemek yeterlı olacak O zaman makine, kendı dılını kul lanan bır uzmanın yardımına ıhtıyaç duymadan kendısıne sunulan basıt verılerden hareket ederek kendı kendını programlaya bılecek > Marvın Mınsky ve Guy Sorman röporta/ sırasında Akıllı makınelerın fizlk ve duyumsal yeteneklerının sınırlı olduğu bır gerçek, ancak onların zihinsel yetenekleri ıçın aynı şeyı soylemek doğru olmaz Onlar pek çok alanda ınsana ustunluk sağlıyorlar Klasık ölçut olarak satranç oyununu ornek alırsak, robotların altı hamleyı onceden hesaplayarak hemen hemen yenilmez olduklarım göruruz Teorıde, tahmın edılebılen tum satranç oyunlarını hafızasına yerleştırebılecek bır robot yapmak mumkundur "Ancak duşunun kı," dıyor Mınsky, "yapılabılecek hamle sayısı o kadar yuksektir kı, ışık hızıyla çalışan bır robotun belleğındekı tum olanakları tuketmesı ıçın, beş milyar yıla ıhtıyacı vardır Bu ornekten de anlaşılacağı gıbı, robotların ımkânlarını sınırlamak şarttır" Ayrıca maklnelerin tutkuları da olduğunu belırtmeden geçemeyız Kımı zaman uzmanların bıle nedenını açıklayamadıkları şekılde çıldırdıklarına ya da anlaşılmaz metınler ortaya çıkardıklarına tanık oluruz Insanlarda "ruhsal sarsont sarsırrtı" olarak adlandıracağımız durum, acaba makınelerde teknık bır arıza şeklınde mı ortaya çıkıyor? Bugun bılım adamları bu soruya kesın bır yanıt veremıyorlar Mınsky makınelerın sadece kendılenne verılen programa ıtaat ettıklerı ınancını da yanlış buluyor "Bence uzmanlar şu konuda yanılıyorlar Akıllı makıneler kendı özel programlarını yazmak ıçın programlanmışlardır Çunku ınsanlar bu karmaşık makınelerı anlamıyor ve tutkuları olabıleceğıne ınanmıyorlar" dıyor Mınsky Pekı oyloyse bu maklneler bir istek, irade belirtebilırler m i ' Mınsky bu konuda kuşkulu Stanley Kubrick'ın unlu fılmı "Uzay 2001 "ın kahramanı robot Al, Marvın Mınsky tarafından yaratılmış Ancak robotu kötu fıkırlere yönelten Kubrıck olmuş Mınsky'ye gore bugunku aşamada robotların ne lyı ne de kötu nıyetlen olması mumkun değıl1 Makıneler gerçekten akıllı mıdır yoksa oyle mı görunuyorlar? Mınsky bu soruya evrımsel bır yanıt verıyor "Maklneler henuz llk çağlarını yaşıyorlar. Gelişmelerı ancak boceklerinkıyle kıyaslanabılir. Surekll olarak da gelışeceklerdır." Öyleyse, şımdılık akıllı gıbı görunen bu makıneler, sonunda gerçekten akıllı olacaklar mı? Mınsky'nın değerlen Satranç örneği Henüz 15 yaşında dırmesıne gore, bırıkı kuşak sonra makınelerın Insan beyniyle kıyaslanabilir bır duruma gelmesı kaçınılmaz Ancak bu demek değıldır kı, tek bır makine beynın ışını görebılecek Hıçbır makine tek başına ınsan beynının yerını tutamaz Muhtemelen kendı aralarında ayarlanmış bırçok makine, beynın tum faalıyetlerıne eşıt bır çalışma ortaya koyacaktır Bu sonuç, tıpkısı olmamakla bırlıkte, ınsanın mıiyonlarca yıllık evrımıne karşılık, bırkaç on yılda gerçekleşen bır makine evrımıyle karşılaştırılabılır Kımbılır yuzyıl sonra makıneler ne hal alacak? Makine evrımının kaçınılmaz bır sonucu da, ınsanın yapacağı gıderek azalması ve sonunda yok olmasıdır Bır yandan makıneler gelışırken, ote yandan da ınsanların kendılenne yenı meşgulıyetler bulmalarını oneren Mınsky, sözlerıne şöyle devam edıyor "Ikıyuz yıl önce ınsanlar zamanlarının yuzde 95'ını yıyecek aramakla geçırıyorlardı Bugun bu ış ıçın yuzde 5 yeterlıdır Işte televızyon, makınelerın yarattığı boşluğu doldurmak ıçın tam zamanında ortaya çıkmıştır Bugun sıradan bır Amerıkalı gunun beş saatını TV karşısında geçırıyor Ancak boş zaman sorununun ortadan kalkması ıçın ılerde bu sureyı ıkı ıle çarpmak gerekecektır Bu konuya sıyaset karışmadıkça. akıllı makınelerın evrımını engellemek ımkânsız " Mınsky, makınelerın gelışımını hem korku hem de umutla ızlıyor Korkuyor, çunku bır gun dinci guçler ya da karsıt flklrler, genetık araştırmalarında olduğu gıbı, bilgilşlem alanına da mudahale edeblllrier ve makıneler mistık ya da ld«olo|ik güçlerin etkısıyle yok edılebılırler Mınsky'nın dığer bır endışesı de, bllginlerin tukenmesi! Bu duşuncesını de şu gerçeğe dayandırıyor 'Öğrencılenmın çoğunluğu Asya kökenll, yanı Japonya'dan, Çın'den, Kore'den gelmış göçmenler Yarısı da Musevı kökenlı Bu da Orta Avrupa ve Amerika'dan eskisi kadar bilgin çıkmadığını gosterıyor" gu ve düşünceye gerek duymadan, kendı başına basıt bır şey gerçekleştırebılen bilesenlerin toplamından oluşuyor Bu bıleşenler arasında bağlantı kurulduğunda, beyın bır toplum halıne gelıyor Bu toplumun içındekı ılışkıler duşunceyı meydana getırır Sonuç olarak beyin, dll ve fikir ureten bır makınedır Bence bır gun gelecek ve ınsan aletlerın yardımıyla beynın ıçıne bakarak, ıçındekı kımyasal maddeler ve elektrık akımlarının bıleşımıyle oluşan duşuncelerın dolaşımını seyredebılecek Gerçekte zekâ olarak adlandırılan ve ölçulebılen bır şey mevcut değıldır Zekâ, ıçınde yaşadığmız kultur ortamına göre değer kazanan, çok farklı fonkoiyonların toplamından ıbarettır Mınksy, bu duşuncesıyle, zekâ uzerıne uretılmış tum teorılerı altust edıyor Mınsky'ye gore duşuncenın ortaya çıkması ıçın ılahı kıvılcıma ıhtıyaç yoktur Makınebeyın bunun ıçın yeterlıdır Madde ile duşunce arasında da bir karşıtlık yoktur, çunku henuz keşfedılmemış yasalara uygun olarak duşunceyı ureten maddedır Mınsky'nın evı ıse, laboratuvarından bıraz uzakta eski kitaplar, biblolar, yolculuk hatırası eşyalar, plastik oyuncaklar, bez bebekler, yazılı kâgıtlar ve ozellıkle her tur ve her boyda muzık aletının yer aldığı bır bıt pazarına benzıyor Tum bu dağınıklığın ıçınde gözler bır bılgısayar ararken, salonun ortasında kuyruklu bir plyano butun haşmetıyle kurulmuş sahıbını beklıyor Marvın Mınsky makınelerle yarıştırdığı beynını, sadece bu pıyanonun ıskemlesınde, klasık muzık çalarak ve beste yaparak dınlendırdığını ıtıraf edıyor D Isı yerine daha fazla ışık E lektrık lambası yıllar önce gelıştırılmış olmasına karşın, uzerınde yapılan çalışmalar hâlâ suruyor, çunku bıldığımız lambalar enerjının ancak % 5'ını ışığa çevırebılıyorlar Oysa tabakalama yontemı sayesınde lambalann etkı derecesı arttırabılınıyor Halojen lambalar, klasık lambalara oranla neredeyse 2 katı (30 vvatl) bır ışık verım gucune sahıpler Lambanın beslendığı elektrık gucu ıle verımı arasındakı ılışkı, rasyonalıtesının bır gostergesı Halojen lambalar enerjının % 90'ını ısıya çevırıyorlar Bu durum, sadece ekonomık olarak olumsuz olmakla kalmıyor, ısıdan etkılenen maddelere, vıtrınlerde sergılenmelen ve ışıkla aydınlatılmaları gerektığınde, zarar da verıyor Halojen lambalar, elektrık lambaları gıbı çevırdıklerı ısıyı etrafa yayıyorlar, çunku ıçlerındekı tel ısındığı ıçın ışık saçıyor ve telın ısısı da saçılan ışığın gucu ıle doğallıkla doğru orantılı oluyor Tel ne kadar sıcak olursa, ışık da o kadar guçlu oluyor Ancak tel ıçın kullanılan metalın erıme derecesı ısınmaya bır sınır koyuyor Bu nedenle lamba telı yapolarak volfram goruluyor mak ıçın kullanılabılecek en uygun madde Bugünküler böcek düzeyinde İlahi kıvılcıma gerek yok 30 yıl boyunca akıllı makıneler ureten Marvın Mınsky.sonunda zekanın ne olduğunu anladığına ınanıyor "Benim maklnelerlm Insanda zeka olarak adlandırdığımız olguyu uretiyorlarsa, bu aslında beynin de bir makine olduğunu gosterir Bu karmaşık makine uzun bır evrimin sonucudur." Minsky'ye göre insan beynı, her bırı duy Lambanın etkı derecesının arttırılması ıse, ısıyayılmasının ktsıtlanması ıle sağlanıyor Yenı perspektıfler lambanın cam balonunun ozel olarak labakalanması ıle gelıştırılıyor Bu tabakalar, helezonun uzerıne ınfrarotışınlarını yansıtırken, uretılen ışığı geçırıyor Laboratuvarlarda yapılan araştırmalarda, bu şekılde gelıştırılen lambalarda % 40'a varan verım artışları olmuş D (n.ı)