Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
H H H T f f l W H M H H H ISUİIllliSUİudfl ^^^^ Hasta liderlerin yönetimi ye tehlikeleri S özgelimi, bir doktorsunuz. Hastanızı muayene ediyorsunuz. Hastanızın kan basıncı sürekli yükseklerde seyrediyor. Damar sertliğine işaret eden laboratuvar bulguları var. Bu arada, zihinsel işlevlerin yerine getirilmesinde bazı aksamalar dikkatinizi çekiyor. Hastanın eşi, bazı unutkanlıklar ve tanıma güçlüklerinden söz ediyor. Hastanız "eskisi gibi değil" kısacası. Karar verirken zorlanıyor, gereklı bilgilerı öğrenemiyor, zaman zaman saplantılarla ya da yanlış inançlarla tutturmaları yüzünden çevresiyle sürtüşüyor. Son derece klasik bir tablo. Psikiyatri ve nöroloji kliniklerinde sıkça karşılaşılan bir durum. Yapacağınız şey genellikle iş ve özel hayat konusunda bazı yeni düzenlemeler önermek, beyin işlevlerinin daha fazla bozulmasını önleyici ilaç, diyet benzeri tıbbı yardımda bulunmak... Ama gelin görün ki, bu hasta "sokaktakl adam" değil. Ben diyeyim bir holding sahlbi, siz deyin bir devlet başkanı... Onemli karar mekanizmalarının başında ve başka insanların, topluluk ve kurumların kaderleri hakkında söz sahibi bir kişi. 0 zaman ne yapacaksınız? UIMTEKNIK Prof. Fatma Esin u yıl haziran ayı sonlarında, yayın | organlarında "Güneş'te büyük bir kpatlamaoldu", "Güneş'teki patla'ma büyük bir fırtınaya neden olacak" ya da "Radyo ve televizyon yayınları susabilir" şeklinde yayımlanan haberler az da olsa, endişe yarattı. önümüzdeki yıllarda, patlama sözcüğü ile ifade edilen bu tür olayların çok daha sık meydana gelmesi beklenmekte. Bu olayın Dünyamız'a bazı etkileri vardır; ancak bu etkiler insanların hissedebilecekleri ya da sağlıklarına zarar verecek nitelikte degildir. C U M A R T E S İ P A R A S I Z EKİ SAYI: 8 48 EKİM 1 9 8 8 Avnıpa, Anadolu ve Ortaooğu da ilk tanrıların izinde Ozona zararsız yeni maddeler aranıyor Pslkoterapi nasıl kunımlaşır? Eğitim fakültelerinin geleceği Sakın ateş etmeyln! Güneş'teki parlamalar yaşamı etkiler mi? Yıldızımızdaki parlamalar yeryüzünde "fırtınalara" yol açar mı? Radyo yayınlarını ne ölçüde etkiler? Güneş'teki parlamalar nedir? Bir Işyeri veya holding yöneticisi, bir başbakan veya devlet başkanı aibi ülke yöneticisi hastaysa işbaşında kalmalımıdır? Hastalığı alacağı kararları nasıl etkiler? Hltler, Von Hindenburg'la ilk görüşmesinde bu şemayı ustaca kullanıp, 75 dakikalık görüşmenin 60 dakikasını kendi konuşmalarıyla dolduruyordu. Devlet başkanının, herhalde sadece sağlık nedenlerine bağlanamayacak yetersizliği, Hitler'in iktidarı ele geçirmesinde önemli bir rol oynamıştı. Işin ilginci, on yıl kadar sonra Hitler de beyin işleyişini etkileyebilecek birtakım hastalıklara yakalanacaktı. 1941'de par';lnson hastalığı belırgin biçimde ortaya çıktı. Son yıllarda elde edilen bazı bilgiler, Hitler'in o yıllarda kişilik yapısı ve davranış üzerinde bozucu etkiler gösteren epileptik bir rahatsızlığa tutulduğunu düşündürüyor. Yürümesi, oturup kalkması, hareketleri parkinson hastalığı nedeniyle iyice bozulan Hitler'e hayatının son dört yılında, bir kısmı ilk kez onun üstünde denenen 75 çeşit ilaç verilmişti. Bu ilaçların bir bölümünü oluşturan merkezi sinir sistemi uyarıcıları (amfetamin, kokain, belladonna) hem bağımlılık oluşturdular hem de varlığı tahmin edilen epileptik rahatsızlığı şiddetlendirdileı. Pek çok kışi Hitler'in "dell" olduğunu öne sürer, antisosyal özelliklerini tek tek sayar. Ama Hitler'in hayat çizgisine bakıldığında bu çok kolay bir açıklama gibi gözüküyor. Kişilik bozukluğunu ortaya çıkaran temel etkenin, giderek şiddetlenen bir rahatsızlık ve rasgele kullanılan ilaçlar olması çok daha muhtemel. Yankı Yazgan Bi Patlama nedlr? Önce olayın belirtilmesinde kullanılan sözcük üzerinde durmak gerekir. Olayın Batı dillerindekı karşılığı Erüptlon", ingilizcesi ise "Flaro"dir. Ikincinin çevirisi ise birdenbire parlamadır. Diğer taraftan olay, Güneş yüzeyini kuşatan kromosfer (çeviren tabaka) tabakasında bir bölgede par laklığın olağanüstü artması, sonra yavaş yavaş azalarak, en geç 12 saat içinde tekrar olağan parlakhğına gelmesi şeklinde tarif edilebilir. Bu tarıfe göre, kanımca olay bir yanardağ patlamasına benzetilerek "Erüption" sözcüğü ile belirtilmiştir. Flare sözcüğü ise olayın tarifine daha iyi uymaktadır. Bu nedenle bugün bu olayın Türkçe bilimsel karşılığı olarak "parlama" sözcüğü kullanılmaktadır. Fakat bu olay meydana gelirken, o bölgede büyük bir enerjinin açığa çıkması doğaldır. Ayrıca, doğrudan doğruya gözlenmemekle beraber, bu parlaklık artışı sırasında, bölgeden uzaya madde fırlatıldığı da anlaşılmıştır. Bu nedenle "patlama" sözcüğü yanlış sayılmasa bile, adı geçen olay için bilimsel sözcük parlamadır. Bu olayın her zaman meydana gelebilecek olağan niteliğini açıklamadan önce Güneş yüzeyinde ve yüzeyi kuşatan tabaDevamı 2. Sayfada Almanya'nın kadersizliği ml? Nazi Almanyası öncesindeki VVeimar Cumhuriyeti'nin devlet başkanı Von Hlndenburg r Dünya Savaşı'nın kahramanlarından birisiydi. Kahraman mareşal, savaş sonrasında Almanya'da kurulan cumhuriyetin başına geçtiğinde, uzun ömrünün fiziksel yapısında oluş<ı.rduğu izler de göze çarpmaya başladı. O kadar ki, devlet başkanı kendi bakanlarının simalarını hatırlamakta güçlük çekiyor; halk arasında yayılan komik hikâyelerde, imzalanacak bir belge diye yanlışlıkla kendi sandviç kutusunu imzaladığı söylenıyordu. Von Hindenburg, artık aksayan zıhninin açıklarını çok göstermemek için bütün resmi görüşmelerinde belirli bir şemanın dışına pek çıkmıyordu. "Nasılsınız?" "Kaç yaşındasınız?" "Hangi olayda görev yapmıştınız?" gibi sorularla durumu idare ediyordu. Roosevelt ve Churchill de... İkinci Dünya Savaşı'nın diğer cephesinin liderlerinden Franklln O. Roosevelt, TRT'de yayımlanan dizi filmle Türkiye kamuoyunun, hayatı hakkında epey şey bildiği ABD devlet başkanlarından birisi. 1944'te Ouebec'te Almanya'nın savaş sonrası kaderi hakkında Churchill 'le görüşürken kan basıncı kontrol edilmekte güçlük çekiliyordu. Anlaşma imzalandığında, Roosevelt titreyen elleriyle bir bardak suyu devirdi; sonra gözlerini boşluğa dikerek uzun bir süre öylece kalakaldı. ABO Dışişleri Bakanlığı anlaşma metnine isyan halindeydi. Amerikan çıkarlarından bir sürü Dcvamı 2. Sayfada