Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
2 12 Haziran 2020 Cuma HABERLER Bilgi kirliliğini bilim BODRUM kurulu önleyebilir Prof. Dr. Hasan Sözbilir: Deprem konusunda halkı bilgilendirmek için oluşturulacak bilim kurulunda yerbilimciler, jeo?zik, jeoloji mühendisleri, arkeolog ve tarihçiler olmalı c Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, deprem öncesi ve Mehmet sonrası eylem planlarının İnmez yeniden gözden geçirilmesi için Sağlık Bakanlığı bünyesinde kurulan “Bilim Kurulu” gibi “Doğal Afet Bilim Kurulu” oluşturulması gerektiğini söyledi. İnsanların kafası karışıyor Türkiye’de her deprem sonrası sosyal medya ve televizyonlarda herkesin açıklama yaparak, vatandaşın kafasının karıştırıldığını ifade eden Sözbilir, “Deprem sonrası televizyonlarda ve sosyal medyada ilgisiz paylaşımlar, bilimsel olmayan yorumlar yapılıyor. Bu konu insanların kafasını karıştırıyor. Biri depreme artçı derken, diğeri daha büyük deprem olacağını söylüyor. Unvanı olan alakasız kişilerin bu farklı açıklamaları güvensizlik yaratıyor” diye konuştu. Az zararla atlatılır Dünya’da olduğu gibi Türkiye’de de “Doğal Afet Bilim Kurulu” kurulması gerektiğini belirten Prof. Dr. Hasan Sözbilir, “Dünya’nın birçok ülkesinde “Doğal Afet Bilim Kurulu” var. Uzman bilim adamları toplanıyor ve görüş bildiriyor. Devlette bilim insanlarının görüşlerine göre, deprem öncesi ve sonrası çalışmalar yapıyor, insanları bilgilendiriyor. Türkiye’de aynı Bilim Kurulu olmalı. Sağlık Bakanlığı tarafından kurulan ‘Bilim Kurulu’ başarılı oldu ve halkın gözünde güven kazandıysa, deprem uzmanlarından oluşturulacak Bilim Kurulu’da başarılı olur. Cumhurbaşkanlığı himayesinde bu kurul acilen kurulmalı. Zaten devlet bizim verilerimizi alıp, kullanıyor. Kurul üyeleri ile bu veriler tartışılır, konuşulur ve devletin yapması gerektiği çalışmalar önerilir. Vatandaş ise bu çalışmaları ve açıklamaları dikkate alırsa, deprem en az zararla atlatılmış olur” dedi. Hasan Sözbilir, Deprem Bilim Kurulu’nda yer bilimciler, jeofizik, jeoloji mühendisleri, arkeolog ve tarihçilerin olması gerektiğini belirtti. deprem fırtınası yaşanabilir İZMİR’de dün yaşanan 3.8 kilometre uzunluğundaki Dağkızılca büyüklüğündeki depremle ilgili fayının etkisinde gerçekleştiğini değerlendirme yapan Dokuz Eylül görüyoruz. Bu fay aslında büyük Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ölçekli bir fay. 6.5 büyüklüğüne kadar ve Uygulama deprem üretme Merkez (DAUM) potansiyeline Müdürü Prof. Dr. sahip. Ama şu Hasan Sözbilir, anda 3.8 aynı fayın 6.5 büyüklüğünde bir büyüklüğünde bir depremle kendini deprem üretme gösterdi. O fayın potansiyeline sahip olduğunu söyleyerek Hasan Sözbilir kayma hızı, hareket mekanizması yaşanabilecek deprem fırtınasına karşı diğer faylara göre daha yavaş. Bu uyarılarda bulundu. Prof. Dr. Hasan fayın çevresinde birçok fay var. Tuzla, Sözbilir, depremin Torbalı’nın İzmir, Seferihisar, Gülbahce fayı var. kuzeybatısında gerçekleştiğini Bu küçük ölçekli depremler diğer söyleyerek, “Bu depremin 40 faylara da sıçrayabilir” diye konuştu. Yaşlılar huzur içinde yaşayacak Fethiye’de yapılacak 100 Yaş Evi’nde , teknoloji ve dinlenme odaları, resim, ahşap, boyama, mozaik gibi hobi çalışmalarının yapılacağı atölyeler yer alacak. Muğla Büyükşehir Belediyesi, 2018 yılında Menteşe ilçesinde hizmete açtığı Nilüfer Caner 100 Yaş Evi’nden sonra bu kez de Fethiye ilçesinde hazırlıklarını tamamladığı 100 Yaş Evi’ni hizmete açacak. Yaşlı vatandaşların sosyal hayata daha aktif katılımının sağlanması ve üretkenliğinin devam ettirilmesi olan proje kapsamında oluşturulan evdeki hizmetlerden 60 yaş ve üzeri vatandaşlar faydalanacak. Evin içerisinde sohbet, televizyon, okuma, oyun, dinlenme ve teknoloji odasının yanı sıra resim, ahşap, boyama, mozaik gibi hobi çalışmalarının yapılabileceği atölyeler de bulunuyor. Hafta içi her gün hizmet verecek olan 100 Yaş Evi’nde üyelerin belirli günlerde şeker ve tansiyon ölçümleri de yapılacak. Diğer ilçelerde açılacak Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, “Yaşlılarımız sadece kendi yaşıtlarıyla değil bu tesisimizde her yaştan vatandaşımızla birlikte olacak, paylaşacak, orada dede torun, nine torun, baba oğul ilişkisi kuracak. Onlardan hikâyeler dinleyecekler ve bu hikâyeler toplumsal hafızaya kaydedilmiş olacak. Muğlamızda yaşlılarımız mutlu, ömürleri uzun ve herkesin yüzü gülüyor. Çünkü Muğla özgürlükler kenti. Herkes istediği gibi yaşayabiliyor. İstediği gibi düşünebiliyor, istediği gibi konuşabiliyor, giysisi kendine has olabiliyor. Kimse bu durumlarda kötü davranmıyor, sadece farklılık olarak görüyor ve kimse kimsenin özel hayat ve alanına müdahale etmiyor. Bu büyük bir zenginlik. 100 Yaş Evi bu düşündüğümüz şekilde eski yaşanmışlıkla yeni yaşamın arasında bir köprü. Bize çok şeyler veren ve her şeyimizi borçlu olduğumuz yaşlılarımızı burada yine huzur içinde, geleceğe başka hedeflerle yürüyen toplumun bireyleri olarak yaşatmayı amaçlıyoruz. Diğer ilçelerimizden de bu hizmet için talep geldi ve güzel Fethiyemizde 100 Yaş Evi’mizin Muğla’daki ikinci şubesini açıyoruz” dedi. 350 dönümlük arazide buğday hasadı 2011 yılında Seferihisar’ın Gödence köyünde bulunan bir avuç Karakılçık buğdayının hasadı başladı. Tamamen doğal Karakılçık buğdayından elde edilen un ile Turgut ve Ulamış köylerinde yaşayan kadınların taş fırınlarda yaptığı ekmekler, Seferihisar Belediyesi tarafından işletilen bakkallarda tüketici ile buluşuyor. Belediyeye ait eticaret sitelerinde en çok satılan ürünlerden biri olan “Ata Ekmeği”nin unu olan Karakılçık Buğdayının hasadı ilk olarak Turgut köyündeki belediyeye ait altmış dönümlük tarlada başladı, toplamda çiftçilerin ürettiği 350 dönüm buğday hasat edilerek ekmek ve un olarak tüketici ile buluşacak. Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin, “Alım Garantili Buğday” projesiyle kaybolmak üzere olan tohumu şu an bu yıl 350 dönüm tarlada üretiyoruz. Bu proje ile belediye olarak devletin buğday için açıkladığı taban fiyatını baz alarak, açıklanan fiyatın üç mislini köylümüze veriyoruz. Bu şekilde köylümüz daha çok kazanacak ve bu sayede daha çok üretecek. Seferihisar Belediyesi olarak bu doğrultuda çalışmalarımıza devam ediyoruz, her zaman üreticimizin yanındayız” diye konuştu. İsmail Yetişkin cEGE cEGE cEGE AAAAAhhhhhmmmmmeeeeettttt AAAAArrrrraaaaasssss Kaçak ve imara aykırı yapıya denetim Bodrum Belediye Başkanı Ahmet Aras, kaçak ve imara aykırı yapılara izin vermeyeceklerini açıkladı. Başkan Aras ve yapı kontrol ekipleri, inşaat faaliyetlerini tamamlayarak iskân aşamasına gelen ve belediyeye yapı kullanma izin belgesi başvurusunda bulunan şantiyeleri tek tek dolaşarak incelemelerde bulundu. Kaçak ve imara aykırı yapılaşmaya karşı başlattıkları mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceklerini belirten Aras, “Her mahallede, havadan, denizden ve karadan denetimlerimizi gerçekleştirmeye devam ediyoruz. İmara aykırı, doğal güzelliklerimizi bozan, kaçak ve izinsiz her tür yapıya, hangi aşamada olursa olsun müdahale konusunda kararlıyız. İmar iznini almış, bitme noktasına gelmiş ve iskân için belediyemize müracaatta bulunan projeleri yerinde kontrol ediyoruz. Kentimizi gelecek nesillere en güzel haliyle bırakacağız” dedi. Kordonboyu’nda sosyal mesafe yok Koronavirüs salgınıyla mücadele kapsamında uzmanlar, vatandaşları sosyal mesafe kuralına uymaları ve maske takmaları konusunda uyarmasına rağmen İzmir’de yine bildik görüntüler oluştu. 25 dereceyi aşan hava sıcaklığını fırsat bilen İzmirliler, akşamüstü saatlerinden itibaren Kordonboyu’na akın etti. Çimlerde oturanların sosyal mesafe kuralına uymadığı gözlenirken, sahil kenarında da durum değişmedi. Balık tutmak için bölgeye akın eden İzmirliler, kural tanımaksızın oltalarını denize salladı. Sosyal mesafe kuralına uyulmayan Kordonboyu’nda, birçok vatandaşın da maske takmadığı görüldü. 5 ayda 47 kişi hayatını kaybetti İzmir ölümlü kazada yine birinci Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Eğitim ve Araştırma Dairesi Başkanlığı, 2020 OcakMayıs ayı dönemine dair kaza bilançosunu kamuoyu ile paylaştı. Geçen mayıs ayında ülke genelinde meydana gelen 19 bin 380 trafik kazasında 11 bin 513 kişi yaralandı, 128 kişi hayatını kaybetti. Yılın ilk 5 aylık döneminde ise ülke genelinde 126 bin 824 trafik kazası yaşandı. Bu kazalarda 72 bin 449 kişi yaralanırken 671 kişi hayatını kaybetti. Resmi verilere göre, geçen 2020’nin ilk 5 aylık döneminde İzmir’de 47, İstanbul’da 30, Ankara’da 28, Bursa’da 18 kişi trafik kazalarında hayatını kaybetti. 2019 yılında ise İzmir’de 130 kişi hayatını kaybetmişti. İzmir geçen yıl ençok ölümlü kazanın yaşandığı il olarak istatistiklere geçmişti.