Catalog

HABERLER 3 4 Aralık 2020 Cuma Sessiz dünyanın insanları gülümsemeye devam ediyor İşitme engelli anne ve babası için işaret dili öğrenen üniversite öğrencisi Deniz Serin: Fırsatım olsa, dünya üzerinde 3 milyon işitme engelliye işaret dili öğretirim. Urla ilçesinde işitme engelli annesi Özlem ve babası Tarık Serin’le yaşayan üniversite öğrencisi Deniz Serin, onların hem kulağı hem dili oluyor. Küçük yaşta öğrendiği işaret dili sayesinde anne ve babasına günlük işlerinde yardımcı olan, dışarıda onlara tercümanlık yapan Serin, ailesi için gurur kaynağı oldu. Herkese işaret dili Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Tarih Bölümü’nü kazanan ancak okullar uzaktan eğitime geçtiği için ailesinin yanında kalmaya devam eden Serin, bu yıl bir hayalini daha gerçekleştirdi. Ailesinden ilham alarak, işitme engelliler için birçok farkındalık projesinde yer alan Serin, işaret dili eğitmenliği belgesi aldı. Küçüklüğünden beri işaret dili eğitmeni olmanın hayalini kurduğunu anlatan Serin, “Ailem nedeniyle eğitmen olmayı çok istiyordum. Şimdi iki grupla çalışıyorum. Onlara bir şeyler öğretmek benim için bir zevk. Dünya üzerinde 3 milyon işitme engelli var. Bana kalsa yeryüzündeki herkese işaret dili öğretirim. Kadına şiddetle, çocuklarla, engellilerle, hayvanlarla ilgili çok fazla sosyal sorumluluk projesi hayata geçirdim. Ama en fazlası işaret diliyle ilgili oldu. Etrafımda kimi görsem, bir kelime, iki kelime Deniz Serin işaret dili öğretiyorum. Koronavirüs salgını ülkemizde ilk yayılmaya başladığı zaman Milli Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk, ‘Artık okullarımıza işaret dili eğitimi de koyacağız’ demişti. Gerçekten oturup ağladım. Her sene hedeflerimi gerçekleştirebilmek için basamak oluşturuyorum. Basamakları her çıktığımda ailem daha fazla gurur duydu. Ve bu gururla ben daha çok şey yapmaya çalıştım” dedi. Çevirmen olma hayali Hayallerini anlatırken gözyaşlarına hâkim olamayan Serin, “Hedeflerimde hâlâ çok fazla sosyal sorumluluk projesi var. Yaşım arttıkça bunları teker teker hayata geçirmek istiyorum. Fakat tek başıma yapamayacağım iki üç projem var. Bunlar için yardım istiyorum. Milli Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk ve Haluk Levent’le bire bir tanışmak istiyorum. Onlara projelerimi yüz yüze anlatmak istiyorum. Umudumu asla kaybetmiyorum. Annem öğretmenlik yapmamı çok istiyordu. Babam ise televizyon kanallarındaki işaret dili çevirmenlerinden olmamı istiyor. Anneminkini yaptım, sıra babamın hayalinde. Dünya Engelliler Günü’nde, kendi dünyamıza davet etmek istiyoruz. Sessiz dünyanın insanları bu dünyadaki sizler için gülümsemeye devam ediyor” diye konuştu. Kısıtlamalar yetersiz radikal önlemler şart cEGE İzmir Tabip Odası Başkanı Opr. Dr. Lütfi Çamlı kentteki koronavirüs vakalarının artışı ve alınan tedbirlerle ilgili açıklamalarda bulundu. Kentteki vaka artışının hızla devam ettiğinin altını çizen Çamlı, “Tüm Türkiye’de olduğu gibi İstanbul’da ve İzmir’de ciddi bir vaka artışı var. Bundan 4 ay önce günlük vaka sayıları 200250 iken, şu anda 4 bin 5005 bin vaka sayıları var. Bu artış tabii ki yapılan test sayılarıyla da ilintili ama ciddi bir vaka sayısının arttığı kesin. İkincisi vaka artışlarından ekim ayının ikinci haftasında başlayan ama yaşanan deprem felaketi ile birlikte çok daha belirginleşen süreç gözlemdik” dedi. Tam kapatılma şart Çamlı, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Burada tabi ki radikal tedbirlerin alınması gerektiğini tüm sivil toplum kuruluşları söyledi ama alınan son kararlar yeterli görülmemektedir. Çünkü toplumsal hareketliliği yavaşlatmak yeterli değil. Tam kapanma sağlamıyor. Sadece restoranlar, kafeler, eğlence merkezlerinde bir kapanma var. Onlarda bile AVM’ler tam kapanmış değil. Hal böyleyken, toplumsal hareketlilik devam ederken bu pandemi ile mücadele edebilmek çok da yeterli gelmeyecek. Hayati önem taşıyan sektörler dışında, özellikle acil işkolları dışında kalanların kapatılması veya yavaşlatılması gerekiyor. Burada sosyoekonomik acıdan kırılgan kesimlerin, özelliklere, yaşlıların, engellilerin, mültecilerin korunması gerektiğini talep etmiştik. Alınan tedbirler bunları karşılayacak nitelikte değil. Tabii ki bir takım katkıları olacaksa da bu düzeye gelmiş bir pademiyi durduracak veya yavaşlatacak nitelikte olmadığını düşünüyorum.” İrem Öztekin ‘Denizkızı’ engellere bir bir kulaç atıyor İzmir’de yaşayan 19 yaşındaki down sendromlu İrem Öztekin, yüzme alanında 100’ü aşkın madalyanın ve iki “Gençler Dünya Rekoru”nun sahibi. Engellere bir bir kulaç atan “denizkızı” İrem, bu yıl Ege Üniversitesi Antrenörlük Eğitimi Bölümü’nü de kazanarak başarısına başarı kattı. Gaziantep’te doğan İrem Öztekin’e doğumundan “mozaik down sendromu” teşhisi konuldu. Zihinsel ve bedensel gelişiminin desteklenmesi amacıyla 2 yaşından itibaren özel eğitim rehabilitasyon merkezine devam etti. Öztekin ailesi, 2012 yılında İzmir’e göç edince İrem’i yüzme sporuna yönlendirdi. Yüzme eğitimlerine başladığında yeteneği ve başarısı fark edilen Öztekin, kısa sürede yüzmeyi öğrenerek lisanslı sporcu oldu ve yüzme yarışmalarına katılmaya başladı. Ana branşı olan kelebek stilde ve diğer stillerde yarışmalara katılan İrem Öztekin, pek çok madalya aldı ve ardından da Özel Sporcular Yüzme Milli Takımı’na seçildi. 2017’de Fransa’da düzenlenen Down Sendromlular 4. Avrupa Açık Yaş Yüzme Şampiyonası’nda 50 metre kelebek stilde ve 100 metre kelebek stilde iki “Gençler Dünya Rekoru’nun sahibi olan İrem, aynı yarışmada ve 2018’de Kosova’da düzenlenen Uluslararası Down Sendromlular Açık Yaş Yüzme Şampiyonası’nda 5’er madalya kazandı. 2019’da İtalya’da düzenlenen Down Sendromlular 5. Avrupa Açık Yüzme Şampiyonası’nda “Mozaik Down Sendromlu Kızlar” kategorisinde 3 Avrupa ikinciliği, 3 de Avrupa üçüncülüğü elde eden Öztekin’in 110 madalyası bulunuyor. Başarılarına başarı ekleyen İrem Öztekin, Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi’nin 20202021 eğitim öğretim yılı özel yetenek sınavlarını da başarı ile geçerek Antrenörlük Eğitimi Bölümü öğrencisi oldu. Öztekin, “Yüzmeyi çok seviyorum. 100’ün üzerine madalyam var. Bu madalyaları artıracağım. Aynı zamanda bu sene Ege Üniversitesi’ni kazandım. Uzaktan eğitim alıyorum” diye konuştu. Köy Enstitüleri ruhu yaşıyor İzmirli eğitim gönüllüleri, Kiraz ilçesine bağlı Cevizli köyünde öğrenim gören 300 öğrenciye umut olacak eğitim seferberliği başlattı. Yeni Kuşak Köy Enstitülüleri Derneği (YKKED) İzmir Şubesi Başkanı Özgün Utku, eğitime erişimi kısıtlı olan öğrenciler için 25 Aralık’ta Cevizli köyünde bir kütüphane kuracaklarını söyleyerek, “Tamamen gönüllü bir oluşumla yola çıktık. Bağışlayacağımız kitapların yarısını topladık, hedefimiz 4 bin kitap göndermek. Bu projeyi genişleterek çevredeki diğer alanlara da yaymayı ve seferberliğimizi genişletmeyi planlıyoruz. Bir köprü kurduk, devamı gelecek” diye konuştu. Teknoloji çağında olmamıza rağmen birçok dağ köyünün halen internet ile tanışmadığını vurgulayan Utku, köy okulunun da internete kavuşturulacağını söyledi. İzmir Kitap Gönüllüleri üyesi Mesut Tim ise bugüne kadar 43 kütüphane kurduklarını hatırlatarak, “Projemiz için özel bir isim düşündük. Adını, “Atatürk Çocukları Mevlüt Kaplan Kütüphanesi” yapacağız. Mevlüt Kaplan, köy enstitülerinin eski mezunlarından ve içlerinde en yaşlı olanlardan biri. Bu projeyi paydaşımız olan Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği ile birlikte hayata geçireceğiz. Diğer bir yanda Kaplan’ın kitapları başta olmak üzere, çok sayıda çocuk kitapları yayımlayan Özgür Yayınları da eserleriyle bize destek verecek. Bu sayede Mevlüt Kaplan’ın adını da yaşatıp gelecek nesillere anlatmış olacağız” ifadesini kullandı. Elektriğini üreten otogar cEGE Bodrum’a Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından kazandırılan ve henüz açılışı yapılmayan Bodrum Otogarı’nın güneş panellerinden oluşan çatısı devreye alınarak enerji üretmeye başladı. 40 bin TL katkı 640 kWh güce sahip olan ve Türkiye’nin yapıya entegre en büyük kurulumu olan sistem iki ay içerisinde 96 bin 306 kWh elektrik üretti ve belediye bütçesine 40 bin TL katkı sağladı. Kurulan sistemle Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin güneş panellerinden elde ettiği kurulu gücü 1087 kWh’e çıktı. Osman Gürün Güneşlenme süresi bakımından Türkiye’nin en şanslı illerinden biri olan Muğla’da Büyükşehir Belediyesi sırasıyla Menteşe ilçesi mezbahası 105 kWh, Menteşe Şehirlerarası otogarı çatısı 290.4 kWh, Bodrum Konacık hizmet binası 52.4 kwh ve son olarak Bodrum Terminal 640 kWh olmak üzere toplam 1087 kWh kurulu güce sahip. Yaklaşık 1000 hanenin yıllık elektrik tüketimine eşdeğer enerji üretecek tesisler belediye bütçesine de yaklaşık 1 milyon TL ekonomik kazanç sağlıyor. Hayvan sevgisini aşılamak istiyoruz cEGE Balçova Belediyesi, bünyesindeki geçici hayvan bakımevine yeni kedi ve köpek kulübeleri konulurken, ameliyathanede ise sahipsiz hayvanlarının aşılama, tedavi, kısırlaştırma ve işaretleme işlemleri yapılarak, alındıkları ortama bırakılma işlemleri devam ediyor. Veteriner İşleri Müdürlüğü’ne alınan mobil ultrason cihazıyla da klinik hizmetlerin kalitesi artırılmış oldu. Doğadaki her canlının yaşam hakkına saygılı olduklarını ifade eden Balçova Belediye Başkanı Fatma Çalkaya, “2020 yılı Kasım ayına kadar 3 bin civarında sahipsiz hayvanın tedavisini, bin civarında can dostumuzun ise kısırlaştırmasını yapıp sisteme kaydettik. Ayrıca müdürlüğümüz ile hayvansever vatandaşlarımız ve hayvan dostu sivil toplum örgütleri arasında da çok iyi bir diyalog var. Çocuklarımıza da hayvan sevgisi aşılamak için çalışmalar yapıyoruz. Bunun için ilçemizin üç ayrı noktasına Pati Park yaptık. Bu parkların sayısını artıracağız” dedi.