Catalog

c MAYIS AR AMBA EGE SPOR GÜNDEMİ NÜVİT TOKDEMİR [email protected] Cehennemin en sıcak yeri hazır! eni taslakla birlikte yetkilerin tek elde toplanacağını belirten Prof. Dr. Semih Çelenk, ‘Devletin tiyatrosu, opera, bale ve senfonisindeki sıkıntıları ve yapılması gerekenleri hep söyledik. Önerilere hep kulak tıkadılar. Şimdi ise karşımızda, despotik bir biçimde kendi istediğini yapmaya çalışan bir politik zihniyet görüyoruz’ dedi. OĞUZ YILDIZ “Türkiye’deki Sanat Kurumlarının Oluşumu ve İşleyişi” başlıklı yasa taslağına, sanatçılardan ve akademik çevrelerden tepkiler sürüyor. Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Güzel Sanatlar Fakültesi (GSF) Sahne Sanatları Bölümü’nden Prof. Dr. Semih Çelenk, “Ödenekli sanat kurumlarının yapısının değiştirilmesi olarak sunulan proje aslında bu sanat kurumlarının dolaylı olarak ve zaman içinde lağvedilmesidir. Hükümet kaynaklı tasarıda, basına sızdığı kadarıyla gördüğümüz şey, bunların tamamen cahilce bilgiler üzerine kurulu olmasıdır. Bu konuda tarafsız kalan ya da gizliden gizliye iktidarın tasarısını destekleyen aydınlara ve sanatçılara şunu demek gerekiyor, cehennemin en sıcak yerleri kriz anlarında tarafsız kalanlar için ayrılmıştır” dedi. Çelenk, “Dünya, bütün bu kör taassuba, bu kör taassubla müttefik olan küresel kapitalizme karşı var olduğundan beri savaşıyor ve uzun vadede hep galip geliyor. Bu kör taassubun ve küresel kapitalizmin hayal ettiği, bilimsiz ve sanatsız bir dünyaysa eğer, hayal ettikleri muassır bir taş devri ya da yeni bir ortaçağdır. Onlara mübarek olsun, müstahaktırlar, ancak bizim buna razı olmamız beklenmesin” diye konuştu. Çelenk şunları söyledi: “Devlet Tiyatroları, OperaBale ve Senfoni'nin işleyişindeki sıkıntıları ve yapılması gereken revizyonları hep söyleyegeldik. Bütün bunlara kulak tıkayan ve despotik bir biçimde kendi istediğini yapmaya çalışan bir politik zihniyet görüyoruz. Tehlike şurada, bu despotik anlayışın ardında hem politik bir güç hem de küresel kapitalizmin sanatı ve kültürü fuzuli olarak gören ideolojisi yatıyor. Bu bakımdan bu fikrin hem liberal cenahta hem de dinci muhafazakar kitlede desteği büyük görünüyor.” Neymiş?.. Futbolda sezon İzmir açısından kimilerinin başarısı, kimilerinin de beklentilerine yanıt alamadığı bir biçimde tamamlandı... Yüzü gülenler, mutlulukla tatil yörelerinin yolunu tuttu; sıkıntı yaşayanlar yeni bir umut kapısı aralayabilmek için bekleme sürecine girdi... Kulüpler, genel kurul hazırlığı, yeni dönemde yapılacaklar listelerriyle yoğrulurken, "her telden çalanlar" ve işi "laf ebeliğiyle" çözme uğraşında olanlar da bu evrede boş durmuyorlar!.. Her gün kulüplere yeni başkan adayı ve yönetim biçimleri yaratanlar; yeni sezon kadrosu belirleyenler; aslı olmadığı halde kulüp alışverişinden söz edenler!.. Ne ararsanız var, İzmir futbol piyasasında! Neler oluyor peki? ??? Efendim Göztepe 2. Lig'e düştü ya... Beklenen değişimler durmaksızın gerçekleşiyor. Önce Göztepe AŞ Başkanı İmam Altınbaş, "kendisine ve kulübe yapılan saygısızlığı görmezden gelemeyeceğini" belirterek çekildi. Ardından vekili Sabri Sadıklar, "kalbim Göztepe'de kaldı" diyerek istifasını verdi. Başkanlığı bundan böyle kardeş Hüseyin Altınbaş yürütecek, yeni sezon hazırlıklarını, futbolcu transferlerini de kendisinin yapacağı gelen haberler arasında... Göztepe'de sözleşmesi biten ve yabancı kontenjanına takılan 7 oyuncu ile yolların ayrılması söz konusu. Sözleşmesi biten 20 futbolcu ile görüşürken de büyük olasılıkla "feda" istenecek! Yani, kalan kalır, isteyen de gider! İlginçtir lig bittiğinden bugüne teknik direktörlüğe, daha yöneticiler bile belirlenmeden yerel basın Özgür Zengin üzerinde ısrarla duruyor! Bu işte bir hayır var ya! Göreceğiz! Anlayacağınız yaşanan sıkıntılar Göztepe'yi ekonomik anlamda küçülmeye götürüyor!.. ??? Karşıyaka için de genel kurul öncesi başkan ve yönetici arayışında herkes!.. Bir gün Mutlu Altuğ; bir başka gün Fatih Diniz deniliyor! Sonra bir bakıyorsunuz, Onursal Başkan Selçuk Yaşar'ı rahatsızlığı nedeniyle muayeneye giden Dr. Bülent Zeren'in adı anılıyor! Ve Zeren'in adın duyan Altuğ ile Diniz, "İlkeli bir yönetim oluşturursa biz de kendisiyle çalışırız" açıklamaları yapıyorlar!.. Dr. Bülent Zeren, KSK'nin iç dinamiklerini çok iyi bildiği için, söylemlere temkinli yaklaşıyor; işin bir oldu bittiye getirilmemsi gerektiğini vurgulayarak, kulübün gelirgider dengesizliğinden, borç yükünden, sponsor sıkıntıların söz ediyor. Yani son derece titiz ve dikkatli! Kimbilir belki de o büyük borç sıkıntısının altına girmeyi bir çekince olarak görüyordur belkide!.. Başkan Cihan Büyükoral, konuşulanları bir köşeden izlemekle yetiniyor! Çok aday ismi ortaya çıkmasından, konuşulmasından hoşnut da olabilir! Ancak o da biliyor ki en büyük gerçek eğer çok büyük sürpriz bir gelişme olmazsa yeni isimlerle göreve devam etmesi istenecek!.. Bu evrede işi gerenler, dedikodu düzeyini yükseltenler çıkacaktır elbet!.. Karşıyaka'nın olmazsa olmazı da gerginlikler, tartışmalar değil midir? ??? Önemli bir sınav vererek ligi tamamlayan Bucaspor'da Mehmet Bektur yönetimi, hem kendileri, hem de teknik direktör Sait Karafırtınalar için yeni sezonda "devam" kararı almış!.. Hedef 34 takviye ile şampiyonluğa oynayacak bir Bucaspor yaratmakmış!.. Anlaşılan o ki, borç yükü ötelenmeye çalışılacak! Gelişmelere göre herşey akışına bırakılacak! Ama Bucaspor'un da ekonomik bağlamda küçülme yönünde adımlar atacağı gerçeği açık ve net biçimde ortada!.. ??? Altay'ı uzunca bir süredir sıkıntılar basıyor! Bir yanda "yönetim gitsin" diyen yandaş grubu ve onlara karşı direnen başkan Ömer Hızlıok ve arkadaşları!.. Diğer yanda ise alacakları nedeniyle TFF'ye başvuran futbolcu sayısının artması!.. Kulüp çalışanlarının alacakları da ayrı bir sorun! "Ne olacak bu Altay'ın hali?" diye sorulacak olursa... Onu kimse bilmiyor! Sorunsuz bir tek Altınordu görünüyor İzmir futbolunda. Onları da, 3. Lig'e yeni çıkan Balçova Belediyespor'u devralma işine karıştırdılar! Neymiş? Kulüp alacaklarmış! Yok böyle bir şey!.. Y TAŞ DEVRİ... Suyu halka ücretsiz götürün Eski Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven, ‘Su hayattır satılamaz’ diye konuştu İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) 10 metrekübe kadar olan sudan ücret almadığı için yargılanan eski Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven, tüm belediye başkanlarına suyu halka ücretsiz götürmeleri çağrısında bulundu. Karabağlar Belediyesi'nce Bahçelievler parkında düzenlenen söyleşide konuşan Özgüven, “Tüm belediyeler suyu halka bedava götürmelidir. Su hayattır, satılamaz” dedi. Yargı süreci sonrasında yeniden İzmir’de olmaktan çok mutlu olduğunu belirten Özgüven, şunları söyledi: “Yasa, ‘belediyeler ürettikleri mal ve hizmeti yüzde 10 kar ile satabilir’ diyor. İyi de biz suyu üretmiyoruz ki, bu zaten halkın. Su yaşam hakkı, hava gibi. Ayrıca 10 metreküpe kadar suyu ücretsiz yapmak, kamuyu kara geçirmek, kaynakların daha dikkatli kullanılmasını sağlıyor. Halkımız bu uygulama ile suyu daha dikkatli kullanıyor, tasarruflu kullanıyor.” Özgüven, yaşadığı yargı süreciyle ilgili de “Dünyanın dört bir yanından destek geldi, bana ve arkadaşlarıma destek veren herkese teşekkür ediyorum. Bundan sonra da hayatı daha çok paylaşarak, mücadelemizi sürdüreceğiz. Yeryüzünde görmediğimiz bir şekilde ihaleye fesat karıştırdık. Kamu zararı yok, zimmet yok, rüşvet yok, ama ihaleye fesat karıştırdık. Toplam 8 yıl ceza veriyorlardı. Biz bu savaşları, mücadeleleri hapislerde yatmak için mi verdik? Arkadaşlarımız büyük çaba gösterdi, bu mücadele bitmedi, bundan sonra da bitmeyecek, sürecek. Çünkü biz suç işlemedik, dolayısıyla affı da kabul etmiyorum. Dava süreci devam ediyor, önümüzdeki günlerde yeniden mahkememiz var” diye konuştu. Karabağlar Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm de kendilerinin Özgüven'i örnek aldıklarını belirterek, “Ancak ben onun kadar cesur olamadım. O suyu bedava yaptı, ben sadece parklarımızı yer altı suyuyla sulamaya çalışıyorum. Bize örnek olan ağabeyimizi yeniden aramızda görmekten çok mutluyuz” dedi. Sıtkı Kürüm, Osman Özgüven'in kendilerine örnek olduğunu söyledi. MÜZELERİ GÖRDÜLER... arşıyaka Kent Konseyi Çocuk Meclisi, geçen hafta kutlanan Müzeler Haftası nedeniyle çocukları Karşıyaka Belediyesi müzelerini gezdirdi. Etkinlikte Karşıyaka Emine Lahur Orta Okulu öğrencileri yer aldı. Gezi, Bilim Müzesi’nde başladı. Burada yer çekimi başta olmak üzere doğa olaylarının meydana geliş şekillerini, uygulamalı gören öğrenciler, daha sonra Hamza Rüstem Fotoğraf Müzesi’ne geçti. Fotoğrafın doğuşundan günümüze kadar evrelerini ve fotoğraf makinelerini inceleyen öğrenciler Tay Park’a da uğradı. Parkta evcil hayvanları seven, ata binen öğrenciler daha sonra Latife Hanım Köşkü’nü gezdi. Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın son günlerini geçirdiği evde o günkü ortamı inceleyen öğrenciler balmumu heykellere yoğun ilgi gösterdi. Öğrenciler daha sonra Zübeyde Hanım'ın mezarını ziyaret etti. Çocuklar son olarak Bostanlı Açıkhava Müzesi’ni gezdi. Çocuk Meclisi Başkanı Nuray Sönmez, “İlk kez bir müzeyi ziyaret eden öğrenciler için çok olumlu bir gün yaşandı. Benzeri etkinliklerimizi sürdüreceğiz” dedi. KIZLARIN KUPA SEVİNCİ K uğla’da gerçekleştirilen final grup maçlarında 5’te 5 yapan Altay Konak Belediyesporlu kızlar, son karşılaşmanın ardından kupa sevinci yaşadı. Uzun bir maratonun ardından birinci lige yükselmenin keyfini çıkaran siyah beyazlı ekip oyuncuları sahada mutluluk tablosu çizdi. Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan, kadın futbol, erkek ve kadın hentbol, erkek voleybol ve kadın basketboldaki beşli başarının kalıcı olması için İzmirlilerin de kulüplerine sahip çıkması gerektiğini belirtti. M C MY B