27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

c EGE MART CUMA İlçenin dinamiklerince birlikte hazırlanan metin, ‘talanı durdurun’ istemiyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na gönderildi Karaburun’un isyanı ortak zellikle balık çiftliklerinin yarımada üzerinde giderek artan baskısına dikkat çekilen metinde, 'Önceliğimiz organik tarım ve çevre odaklı turizmdir. Bölgede balık çiftliği gibi kirletici, habitatı bozucu, kısa vadeli yatırımlara izin verilmesi yanlıştır' denildi. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Karaburun'da yurttaşlar ve sivil toplum örgütleri, yörelerinde ardı ardına kurulmak istenen balık çiftliklerine karşı ayaklandı. Hazırladıkları ortak metni Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na göndererek, “Doğa talanını artık durdurun” dediler. Son olarak ilçeye bağlı Küçükbahçe Köyü kıyısında, Egemarin şirketi tarafından kurulmak istenen yıllık 2 bin 500 ton kapasiteli balık çiftliğine ÇED raporu verilmesi için son hazırlıkların yapıldığının öğrenildiğine dikkat çekilen metinde, “Sürecin son aşamasında bakanlığın, halkın karşı çıkışına rağmen bir kez daha bu ÇED raporuna da olumlu karar vereceğinden büyük endişe duymaktayız” denildi. SÖZLEŞMESİ Karaburun Yarımadası’nın, hükümet tarafından Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edileceğinin açıklandığının anımsatıldığı metinde, şu görüşlere yer verildi: “Karaburun Yarımadası’nda Ağustos 2012 itibarıyle, 45 firma olumlu ÇED raporu/ÇED gerekli değil kararıyla, yıllık toplam 43 bin 740 ton kapasiteli su ürünleri üretim tesisi kurma izni almıştır. Bu durum, yarımada denizleri ve kıyılarına karşı işlenen bir seri cinayettir. Karaburun Yarımadası kıyıları ulusal karar ve uluslararası sözleşmeler ( Bern ve Barcelona) kapsamında koruma altında olan Akdeniz Foku (Monachus monachus) üreme ve yaşam alanıdır. Yarımadadaki mevcut balık çiftlikleri ile Akdeniz Foklarının yaşam alanları iç içedir. Balık çiftlikleri, koruma sorumluluğu/yükümlülüğün de olduğumuz Akdeniz Fokları için ciddi bir tehdit oluşturmaktadır. Deniz çayırları ve içinde barınan türler, aşırı kirlilik ve oksijensiz kalan ortam nedeniyle zarar görmekte, türler ve habitatlar yok olmaktadır. Karaburun Yarımadası'nın kalkınmadaki önceliği, organik tarım ve çevre odaklı turizmdir. Bölgede balık çiftliği gibi kirletici, habitatı bozucu, kıyıdaki yaşamı doğrudan etkileyen kısa vadeli yatırımlara izin verilmesi öz olarak yanlıştır.” Ö E Ğ E C E L GE YATIRIM Süt Kuzusu göçü önledi İ zmir Büyükşehir Belediyesi’nin yürüttüğü Süt Kuzusu Projesi'nin, Türkiye’de yerel yönetimler tarafından uygulanan “en büyük sosyal sorumluluk çalışması” olduğunu söyleyen Tire Süt Kooperatifi Başkanı Eskiyörük, “Büyükşehirin alımlarından bir hafta sonra süt fiyatları değişti. Üretim de üçe katlandı. Eğer bu proje uygulanmasıydı, köyden kente göç daha da artardı” dedi. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yıllarca ilköğretim okullarındaki öğrencilere içirdiği sağlıklı sütler, 2012 yılı Eylül ayından itibaren ‘Süt Kuzusu’ projesi adı altında, bu kez 80 bin hanede yaşayan 05 yaş aralığındaki miniklere dağıtılmaya başlandı. Bu projenin önemli bir ayağı olan Tire Süt Kooperatifi, üreticilerden aldığı sütleri miniklerin sofrasına gelinceye kadar pek çok laboratuvar testinden geçiriyor. Kooperatif Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Eskiyörük, belediyenin alımları sayesinde marka haline geldiklerini kaydetti. KORUMA skiyörük, “Okul sütünden sonra başlatılan süt kuzusu uygulaması tüm çocuklarımız için ama özellikle süt alma gücü olmayan, yeterince beslenemeyen çocuklar için çok önemli. Bu proje, hem çocuklarımızın geleceği hem de üreticiyi destekleme açısından çok önemli” dedi. Okul sütü projesinin başladığı ilk günlerde sütünü bile satamayan üreticinin gelirinde gözle görülen bir gelişme olduğunu vurgulayan Eksiyörük, şunları söyledi: “Proje başladıktan sonra, bir hafta içinde süt fiyatları değişti. O günden bu yana da, bölgemizde süt üretimi üçe katlandı ve tarımda önemli bir sektör haline geldi. Üretici, yerinde üretmeye ve yaşamaya devam ediyor. Eğer bu proje uygulanmasıydı, hem üretimin hem de üreticini devamlılığı sağlanamazdı ve köyden kente göç daha da artardı. Bunun sosyal boyutu da bu açıdan çok önemli. Umarım ülkemizde tüm kentler bu projeyi örnek alırlar. İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne 2 bin üretici adına teşekkür ediyorum.” E C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear