05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

c 23 EYLÜL 2011 CUMA EGE 3 Ş MD TEDAV ZAMANI! ASUMAN ABACIOĞLU Kıyılardaki tatil yerleri, okullar açıldığından beri tenhalaşmaya başlamışlardı zaten; son yağmurlarla birlikte terk edilmiş kasabaların görüntüsüne büründüler. Turistik işletmelerin birçoğu kapılarına kilit vururlar bugünlerde. Bir tek belediyelerin çay bahçeleri ve yerel lokantalar açıktır sonbahar kış sezonunda. Onlar da güneşli hafta sonlarında şehirlerden günübirlik gelen yerli turistlerle iş yaparlar. Gürültü patırtı, kalabalık, cümbüş, sokak düğünleri, araba bolluğu, gece pazarları bitti artık; kıyı kasabaları sakin, dingin kendi gerçek sesine ve görüntüsüne kavuştu; şimdi ıssız sokaklarında turizm mevsiminin kalabalığında görünmez olan yörenin kendi halkı yavaş yavaş ortaya çıkmaya başlar. Son yağmurla birlikte ağaçların sararıp kuruyan yaprakları döküldü. Şimdi sokaklara sonbaharın rengini veriyorlar. Artık kıyılar, yazın yaralarını sarmaya başlayabilir... Yazlıkçılar evlerine döndüler; buzdolaplarının fişini çektiler, bavullarını topladılar, perdeleri çektiler, elektriği suyu ana vanasından kapadılar ve sokakları kedi köpeklere terk ederek gittiler. Son yağmurla ağaçların sararıp kuruyan yaprakları döküldüler; süpüren olmadığı için her yerde uçuşuyorlar; sokaklara sonbaharın rengini veriyorlar. Deniz, terk edip gidenlere nispet yaparcasına en durgun ve çekici haliyle son bir kez daha yüzmeye davet ediyor sanki. Eylül, buralarda denizin en güzel olduğu mevsimdir. Kentlere geri dönme telaşı yüzünden tatilciler pek bilmezler. Cafeler, barlar, restoranlar sandalyelerini ve masalarını toplayıp kaldırdılar bile. Oteller ve pansiyonlar belki kasım ayındaki Kurban Bayramı’nda iş yapabilme umuduyla bir süre daha dayanabilirler. Sonra bir dahaki yaz sezonuna kadar deniz, güneş ve kumdan başka bir şey satmıyorlarsa kapatacaklar. İşte her şey bu kadar; topu topu iki ay. Kıyıları ve koyları dolduran, yeşili yok ederek betonlaştıran, tarım arazisi, zeytinlik, çamlık, ormanlık yer bırakmayan bütün yazlık evler, bahçeli evler, siteler, apartmanlar, çok yıldızlı az yıldızlı oteller, tatil köyleri, pansiyonlar; hepsi hepsi iki ay dolup sonra boşalıyorlar; bütün yıl boyunca bomboş kalacaklar. Belki bir iki büyük otel kongreler ya da diğer toplantılar için kullanılacak. Bütün kavga, bu iki aylık turizm sezonundan pay alabilmek için. Bu yüzden SİT alanlarını otel yapımına açmak istiyorlar; koskoca bir yıl boş kalacak oteller yapmak için ormanları yok ediyorlar. Sonra nasıl olsa herkes gidiyor. SADELEŞM Ş KIYILAR... Çeşme’ye hafta sonları kahvaltı etmeye İz mirliler gidecek bundan sonra. Sadece kumrucular iş yapacaklar bir de kahvaltıcılar. Kimse farkında değil; yazlık ev ve otellerin betonuna tümüyle yenik düşmedilerse eğer, sahil kasabalarının en güzel zamanı şimdi başlıyor. Kalabalıktan, gürültüden, kafeterya ve dondurmacı cümbüşünden sıyrılmış olan sadeleşmiş kıyılar, denizi en güzel haliyle sunuyorlar. Tarihi doku, tüm güzelliğiyle ortaya çıkıyor; arabaların işgalinden kurtulan sokaklar rahatça çevrede dolaşma şansı veriyor. Şimdi kıyılar, aşırı kalabalıktan ve hor kullanılmaktan kirlenen, zarar gören yerlerini onarmaya; yaralarını sarmaya başlayabilirler Bir dahaki sezonun hücumuna kadar doğa hala yapabiliyorken kendini yenileyebilir. Yaz bitti; şimdi herkes için dinlenme zamanıdır. Yaşama tutunma sevinci ZM R (Cumhuriyet Ege Bürosu) “Hayata Hoşgeldin Bebek Şenliği”nin ikincisi, Gündoğdu Alanı'nda gerçekleştirildi. Konak Belediyesi ve Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi YenidoğanPrematüre Kliniği tarafından düzenlenen şenlikte konuşan Pediatrik Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Nurettin Ünal, her yıl 4 binden fazla bebeğin yaşama tutunmasını sağladıklarını söyledi. Ünal, “YenidoğanPrematüre ve yenidoğan yoğun bakım ünitelerinde uzun ve zorlu bir dönem geçirdikten sonra sağlıkla ailelerine kavuşan bebeklerimiz için Konak Belediyesi öncülüğünde 2. Hayata Hoşgeldin Bebek Şenliği'ni mutlulukla gerçekleştiriyoruz. Yaşadığımız sevinç tablosu aynı zorlu dönemi geçiren ve bebeklerini kucaklarına almak için sabırsızlanan ailelerimize de moral kaynağı oluyor” dedi. Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan da, “Bu mucizeyi gerçekleştiren hastane ekibimizi kutlamamız ve onlara sahip çıkmamız gerektiğini düşünerek bu etkinliği destekliyoruz” diye konuştu. LD N ŞGE L Ğ HO ŞEN EK BEB EGE ÜN VERS TES PROGRAMI Yaşlılar için doktora... İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)Ege Üniversitesi (EÜ) Sağlık Bilimleri Enstitüsü “Yaşlı Sağlığı Doktora Programı” için hazırlık başlattı. EÜ Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz; “EXPO 2020’nin konusu sağlık temalı hayatın güzellikleridir. Biz de doktora programlarımız doğrultusunda bu alanlarda somut çıktılar almak taraftarıyız” dedi. EÜ Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fehmi Akçiçek de, “Bu program sadece tıp ve hemşirelikle ilgili olmasın istedik. Programa üniversitenin mezunlarından tıp ve hemşirelik dışından da başvurular olabilecektir. Yaşlı sağlığıyla ilgilenen herkes gerekli şartlar sağlandıktan sonra programa katılabilecektir. Böylece bakım ve huzur evlerinde, belediyelerde, sosyal hizmetler çocuk esirgeme kurumlarında yaşlılara hizmet eden doktoralı bilimsel düşünceye aşina insanların sayısının artmasını öngörüyoruz” diye konuştu. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear