Catalog

c 4 EGE 25 TEMMUZ 2011 PAZARTES Gazetemiz emekçilerinden Tayyar Eraslan adına düzenlenen 'ahde vefa gecesi' solun renklerini aynı çatı altında buluşturdu ‘Devrimci’ye saygı geçidi HAKAN D R K Ege ekimizin sayfalarından ve yazılarından da anlaşılacağı gibi cuma akşamı Karşıyaka'daydık, “Devrimci Tayyar'a ahde vefa gecesi”nde. İzmir'i Sevenler Platformu Başkanı Sancar Maruflu öncülük etmiş, beraberinde birkaç dernekle birlikte “insanlar yaşarken anılmalı” düşüncesini yaşama geçirmişti. İzmir'in önde gelen pek çok yüzü oradaydı. İsimlerini saysan yer yetmez, birkaçını söylesen diğerlerine haksızlık olur. Ertesi gün, geceye ilişkin “Beni bayağı şişirdiler” dese de, buluşmanın özeti Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven'in sözlerinde saklıydı: “Bu toplantıda komünistler var, sosyalistler var, sosyal demokratlar var. Tayyar Abi, yine yaptı yapacağını ve solun tüm renklerini bir araya getirdi.” Gecenin katılımcıları, Eraslan'la ilgili anılarını konuklarla paylaştı. Hatta kimileri onun için “hüner” dahi gösterdi. Böylece özellikleri de bir bir ortaya çıkmış oldu. Tayyar Eraslan; Cumhuriyet emekçisi, devrimci, Atatürkçü, Karşıyakalı, yaşamı ve yaşatmayı seven biri. Bu özelliklere daha niceleri eklenir, ama onun “martısevmez” olduğunu pek kimse bilmez. Oysa 23 Mart 2007'deki Cumhuriyet Ege'de paylaşmıştım: “Tuzla'da, yedek subaylık eğitimi alırken fark ettim, martılara ilişkin duygularımı. Belki de kıskanıyordum onları. Ama onlar da az değildi hani, 'Bak biz özgürüz, uçuyoruz, ama sen o tel örgülerin dışına çıkamazsın' der gibiydi bağırtıları. Özgürlüğüme küfür ediyorlarmış gibi gelirdi, attıkları çığlıklar. İzmir'de 'martısevmez' birine hiç rastlamadım desem yeridir, ta ki Tayyar Eraslan'la karşılaşana kadar. Meğer o da kızarmış içten içe. Paylaştık düşüncelerimizi. Ben alay edişlerini anımsardım, o 'hazırcı' olmalarından yakınırdı: 'Beleşçi bunlar, beleşçi! Hep hazıra konuyorlar. Ama karabataklar öyle mi?.. Emekçi onlar. Ekmeklerini kendileri kazanıyorlar. Bir balık yakalamak için dalıp dalıp çıkıyorlar. Karınlarını alınteriyle doyuruyorlar.' Boşuna dememişler ona 'Devrimci Tayyar' diye. Yüzyılların paradoksunu, iki cümleye o sığdırmayacak da, kim sığdıracak?” Martılara karşı karabatakları savunarak sürdürüyor yaşamını Devrimci Tayyar. Bu bile başlı başına, neden yaşama saygı ödülüyle onurlandırıldığını anlatmaya yetiyor. Sağlıkçıların şoför mücadelesi ZM R (Cumhuriyet Ege Bürosu) Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) zmir Şube Başkanı Veli Atanur, yasal olmayan emirlerle acil tıp teknisyenlerinin 112 acil ambulanslarında sürücülük yapmaya zorlandığını söyledi. Atanur, “Yasal olmayan emirlerle çalışanlar, hastalar, çevre tehlikeye atılıyor. Uyarılarımıza karşın sonuç alamadık. Sağlık l Müdürü Mehmet Özkan ve 112'den sorumlu müdür yardımcısı Turan Sofuoğlu hakkında suç duyurusunda bulunup, yasal olmayan emirle ilgili yürütmenin durdurulması için il bölge idare mahkemesine başvuruda bulunduk” dedi. Özkan ve Sofuoğlu hakkındaki suç duyurusuna karşılık zmir Valiliği'nce soruşturmaya izin verilmediğini kaydeden Atanur, valiliğin tavrının yasal olmayan emri uygulayanları korumak olduğunu bildirdi. Atanur, “Valiliğin verdiği kararı çalışanların ve halkımızın sağlığını tehdit eden bir yaklaşım olarak ele alıyoruz. Soruşturmaya izin verilmesi için yasal itiraz haklarımızı bir üst mahkemeye taşıyoruz” diye konuştu. ‘Aciller poliklinik değil’ H CRAN ÖZDAMAR İzmir İl Sağlık Müdürü Mehmet Özkan'ın Urla Devlet Hastanesi acil servisinde 3 hekime 300'ün üzerinde hasta düşmesini “yeterli” bulmasına meslek örgütleri, “Acil servislerin poliklinik ortamı gibi değerlendirilmesi doğru değildir” yanıtını verdi. Geçtiğimiz günlerde yapılan İzmir İl Koordinasyon Kurulu toplantısında Urla Kaymakamı Şeyhmus Günaydın,Urla Devlet Hastanesi acil servisinde çalışan 3 hekimin 300 ‘ N TEL K EKS K’ hastaya baktığını, kurumda en az 9 hekimin cil servislerde her gegörev yapması gerektiğiçen gün yoğunluğun ni söyledi. Hekimlerin arttığına dikkat çeken özveriyle çalıştığını, anÖzer, şunları söyledi: cak 300 vakayla karşıla“Acil servislere trafik kaşıldığında tıbbi hata yazası da gelebilir, ateşlenpılmasının olasımiş bir çocuk hasta da. Acil sağlık hizlığının arttığımetleri ihmal nı kaydeden edilmiş duGünaydın, rumdadır. yaz dönemi Toplum sağlığı öncesinde merkezlerinde çalışan gerekli hekimlerimiz, geçici görevlendirmelerle planlamaların yazlık bölgelere göndeyapılmasını isteriliyor. Burada görev alan di. Günaydın'ın istemine meslektaşlarımız acil sağkarşılık Özkan da, her lık hizmeti konusunda bilyıl yazlık yörelere ilişkin giye sahip değil. Acil sağdüzenleme yapıldığını, lık hizmetleri kursları açıyoruz. İl sağlık müdürlüUrla’da sorun olmadığını savundu. Özkan, “300 ğünün gerçekleştirmesi gerekirken bu kursları biz hastanın acile başvurduveriyoruz. Bakanlık, hava ğu yerde 3 doktor ziyaambülansı gibi konuları desiyle yeterlidir” dedi. parlatırken, gerçek konuİzmir Tabip Odası lar göz ardı ediliyor. Bugün yoğun bakımlarda Yönetim Kurulu yer olmadığı için hastalaBaşkanı Prof. Dr. Erdener Özer, acil sağlık rımız açıkta kalıyor. Hekim ve hasta rakamlahizmetlerinin poliklinik rına bakarak değerlendirhizmetleriyle karşılaştımede bulunmak gerçekleri yansıtmıyor. Önemli rılması gerektiğini belirolan nitelikli sağlık hizterek, metidir.” “Meslektaşlarımız, acil servislerde çok zor şartlar altında çalışıyor. Yurttaşlarımız, katkı payı ödememek için acil servislere başvuruyor. Servisler de donanım bakımından yeterli değil. Acil servislere harcanması gereken paralar, hava ambülanslarına harcanıyor. Hava ambülanslarına hiç havalanmadığı zamanlarda bile 3 bin dolar ödeniyor. Oysa ki bu paralar acil servislerin iyileştirilmesine harcansa çok daha kaliteli ve hızlı hizmet verilir” dedi. A C M Y B C MY B