Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 SPOR GÜNDEMİ 7 KASIM 2008 CUMA Sevinç, Hüzün ve Kırgınlıklar... NÜVİT TOKDEMİR Kimileri sevinç içinde gülümsüyorlardı... Gözlerinde bu gülümseyişten doğan mutluluk rüzgarları esiyordu fırtına misali. "Ne mutlu bize bugünleri gördük" diyesi olanların doğal ya da yapmacık olup olmadıklarını anlamak (!) güçtü sanki... Öyle ya, Cumhuriyet'le yaşıt, 85 yıllık bir çınar ilk tesisine kavuşuyordu... Bu bilinci taşımak, o bilinçle yaşamak önemliydi kuruluş tarihleriyle önemli olduğu kadar, gençliğe taşımakla da bir sorumluluk yüklüyordu yöneticilerine. Nitekim, bu kimliğe sahip Altınordu'nun bugünkü başkanı Bülent Erdik, kürsüye çıkıp da, "Tarihimizi bilmek kadar ileriki nesillere taşımakta bize öncülük edenlere teşekkürü bir borç biliyor, yönetimim, sporcularım ve camiam adına teşekkür ediyorum" dediğinde, alandaki gerçek Altınorduluların gözlerinin buğulandığını hissettik. Bu bir sevinç rüzgarı; 85 yıllık bir kulübün kendine ait arazide olmasa da kurduğu ilk kendi tesisinin sevinciydi... Ya sonra? Bir hüzün kapladı içimizi... Konuştukça, konuşuldukça gerçeklerin su yüzüne vurduğu anlarda insanın içini kaplayan bir karaltı gibi, hüzün!.. Çevreye baktıkça Altınordulu arayan gözler, üçbeş yönetici; üçbeş taraftarla karşılaşınca, "Bugün kimin günü?", "Burada olması gerekenler nerede?" diye ister istemez sorgular oldu. Düşünün oturacak bir kulüp binası bile olmayan kulübe sahipsiniz; futbolcularınız, sonradan yaptırdığınız antrenman alanından çıkıp, duşlarını 500 metre ötedeki konaklama yerinde alıyor. Ve siz bugün "çağdaş tesislerin açılışını yapıyoruz" dediğinizde hiçbiri yanınızda yok. Teknik direktörünüz "işim var" deyip gitmiş. Bugünkü yönetiminizden 45 kişi alanda, eskiler belki daha çoğunlukta. Altyapınız, sosyal gücünüz olacak taraftarınız ortada yok. Peki siz bu açılışı kimin için yaptığınızı söyleyebilir misiniz? Hani nerede sosyal gücünüzü çoğaltacak çalışma ortamı? Kaldı ki böyle günde başaramıyorsanız hiç başaramazsınız. Başarılı bir yönetim, orada altyapısını anlı şanlı formalarıyla dizer; A takımı teknik direktörüyle görülür, geçmişten bugüne o formayı ıslatmış olanları toplar ve gövde gösterisi yapardı. Bu işin hüzün yanıdır. Ve gerçektir. Kimsenin de kırılmaması gereken içten sözlerdir... Kırılganlıkları Konak Belediye Başkanı Muzaffer Tunçağ iki tümcede özetlerken, dedi ki: "Sevgili başkanların ve yöneticilerin unuttukları ama bizim asla unutmayacağımız Sayın Ahmet Piriştina'nın bu tesislerin başlangıcındaki katkısı çok büyüktür. Ayrıca aralık ayı içinde açacağımız yine köklü Altınordu kulübümüzün Namazgah'taki kulüp binasının onarımındaki katkılarımızı da anımsatmak isterim..." Bu iş salt böyle değil elbet. Diğer kırılganlıklar da var. Gençlik ve Spor İl Müdürü Sabri Sadıklar'ın, İl Özel İdaresi'nin katkıları unutulur mu? Suni çimle yapılmış sahalarda kimlerin katkısı var? İşletmek için İZVAK'la yapılan sözleşme her şeyi siler mi? Bu soruları yöneltmek herkesin hakkı. Yönetimdeki bazı isimlerin (kaldı ki onlar 'Altınordu için yaptık' diyor) söylemeseler de, katılımcı olmamalarını kırgınlıklarına, bu tesislere olan emeklerinin unutulmasına bağlıyorum ben... Aslında sevinçle, büyük mutluluklarla bitmesi gereken bir gün, ne yazık ki salt İZVAK'ın 'onur günü' gibi tamamlandı. Sevinçleri anladım ama hüzünleri ve kırgınlıkları aynı günde yaşamamalıydı Altınordu... n.tokdemir@hotmail.com Sadıklar’dan destek çağrısı İzmir Gençlik ve Spor Müdürü Sabri Sadıklar, 'Yıllardır özlediğimiz bir tabloyla karşı karşıyayız' diye konuştu. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu)İzmir Gençlik ve Spor Müdürü Sabri Sadıklar, kentteki futbol takımlarının bulundukları liglerde şimdiye kadar sergiledikleri başarılı performansın sevindirici olduğunu ve bu takımların daha fazla desteklenmesi gerektiğini söyledi. Sadıklar yaptığı açıklamada, Bank Asya 1. Lig'deki Altay ve Karşıyaka'nın yanı sıra, 2. Lig 2. Grup'taki Bucaspor, Altınordu, 3. Lig'deki İzmirspor, Göztepe, Menemen Belediye ve Torbalıspor'un ayrım gözetmeksizin desteklenmesi gerektiğini kaydetti. Takım ve renk ayrımı yapmaksızın müdürlük olarak her türlü olanağı sağlamaya çalıştıklarını anlatan Sadıklar, şunları söyledi: “Biz Gençlik ve Spor Müdürlüğü olarak tesislerimizi tüm takımlarımıza eşit koşullarda açık tutuyoruz. Onların bu sezon gösterdiği yüksek performans bizleri de sevindiriyor. Yıllardır özlediğimiz bir tabloyla karşı karşıyayız. Güzel İzmir'in bu yıl Süper Lig'e bir değil de iki takımla yükselmesi bizleri daha da mutlu edecek. Onları maçlarında yalnız bırakmamaya özen gösteriyoruz. Bizler gibi tüm İzmir'in de aynı desteği göstermesi beklenen başarıyı getirecekİzmir takımlarının bu sezon futboldaki başarı grafiği yüksek seyrediyor. İl Gençlik ve Spor Müdürü, kentin futbol takımlarının ayrım gözetilmeden desteklenmesini istedi tir.” Sadıklar, spor tesislerinin yapımı kadar kullanılmasının da önem taşıdığına dikkat çekerek, şunları kaydetti: “Yüzlerce spor tesisi inşa edebilirsiniz ancak o tesislerin kapısından içeri bir kişi bile girmiyorsa yaptığınız iş suya yazı yazmaktan başka bir şey değildir. Bugün İzmir'deki tesis sayısı 236'ya yükseldi, sporcu sayımız 73 bin dolayında. Bu sayı futbol ve okul sporları ile birlikte 200 bini bulmaktadır. Üstelik spor yatırımlarımız her gün artıyor. İzmir'de sporun her branşına eşit destek veriliyorsa, ulusal ve uluslararası organizasyonlar ile kentin spor kültürü yükseliyorsa, biz o zaman görevimizi tam anlamıyla yaptığımıza inanırız. Suya yön vererek, olimpiyat yolunda yürüyüşümüze devam edeceğiz.” Öte yandan, İl Gençlik ve Spor İzmir Müdürlüğü'nün kentteki spor tesisleri ve faaliyetlerine ilişkin kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla hazırlattığı ''İzmir ve Spor'' dergisi yayımlandı. C M Y B C MY B