26 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
I MART1993SALJ CUMHURIYET SAYFA HABERLER MfD'literDGM'de yargianacak • ORDt(AA)-İnsan Haklan Derneei Ordu ŞJubesi \ö'neticiieri, yerel gazetelerde çıkan açıkJamalanndâ, bölücülük yaptıklaniddiasıyla Devlet GSüvenlik Mahlemesi'nde yanplanacaklaı. İHD yöneticileri hakkında. bazı yerel gazetelerde yer alan açıklamalannda, Terörle VI ücadele Yasası 'na muhalefet ettikieri ve bölücülük propagandalan yaptıklan iddiasıyla. Kayseri Devlet Giivenlik Mtahkemesı'nde dava açıldı. Kayseri Devlet Güvenlik Mahkemesı Başsavası Fevzi Elmas'ın hazırladığı iddıanameye göre IHD Başkanı Av. Metanet Öztürk ile yöneticiler Av. Seydi Ahmet Eribol. Atilla Cebi, I.Hakkı Katıraoğlu. H.Avni Kalafat, Bahattin KJIIÇ ve Ömer Yavuz, bölücülük suçundan yargılanacaklar. DYP-libaşkanın öldöpülmesi • BURŞA(AA)-DYP Bursa İl İkinci Başkanı Yusu/Ziya Gündüz'ün öldüriilmesı olayıyla ılgili olarak İstanbul'da gözlem altına alınanlarla yüzleştirmeden sonuç elde edilemediği bildiriidi. Yetkilıler. cınayet tanığı taksi şoförü Önder Zararsız ile Yusuf Ziya Gündüz'ün işyerindeki bir tanığın, geçen gün İstanbul'a götürülerek, gözlem altında tutulan şüphelilerle yüzleştirildiğini, ancak birsonuç alınamadığım söy lediler. Eşkâli bebrlenen katilin yakalanması için operasyonlann devam etüğini bebrten yetkilıler, "Eldekı ipuçlan titizlikle değerlendiriliyor. Katilin kimliğini saptamaya çahşıyonız. Operasyonlar tamamlandıktan sonra açıklama yapılacak" dediler. Bakana soru dnergesi • ANKARA (Cıunhuriyet Bürosu) - SHP Adıyaman Milletvekili Cela! Kürkoğlu, TBMM Genel Kurulu'nda geçtiğimiz hafta tartışılan Ozel Harp Dairesi'nin hangi yasaya dayanarak kurulduğunun açıklanmasını istedi. Milli Savunma Bakanı Nevzat Ayaz'ın cevaplandırması istemiyle TBMM Başkanlığı'na bir soru önergesi sunan Kürkoğlu. Bakan Ayaz'ın, "Özel Harp Dairesi Genelkurmay BaşkanlığYna bağlı yasal ve açık bir askeri birliğimizdir" sÖzlerini hatırlatarak. "Bu birliğin kuruluşu hangi yasaya ve yasa maddelerine dayanmaktadır? ÖHD açık bir askeri birlik ıse ben bir milletvekili olarak ve Milli Savunma Komisyonu üyesi olarak bu birlikte ınceleme yapabilir miyim?" dedi. ANAPtanÇilter'e Hattatsorusu • ANKARA (ANK A) - ANAPAydın Milletvekili Yüksel Yalova, Hattaflara 'yanm kalmış tunzm yatınmlan' fon kaynağından ne kadar kredi verildiğini sordu. ANAP Aydın Milletvekili Yalova, Devlet Bakanı Tansu Çiller taraftndan yanıtlanınası istemiyle Türkiye Büyük Millet Başkanbğı'na verdiği yazıJı soru önergesinde. Bakanlar Kurulu karanyla yürürlüğe konulan teşvik'paketındeyer alan 'yanm kalmış turizm yaünmian", kredisinden yararlanabilecek durumda olankaçyatınm bulunduğunun açıklanmasını istedi. Krediden yararlanmak ıçin kaçfirmaıunbaşvurduğunu ve hangilerine olumlu yanıt verildiğini soran Yüksel Yalova, teşvik paketinde bu yatınmlar için ne kadar kaynak aynldığınm açıklanmasını da istedi. Fehmi Koru'ya mahkumiyet • ANKARA (AA) - Zaman gazetesi yazan Fehmi Kortı, biryaasında Kültür Bakanhğı Yayınlar Dairesi Başkanı Avla Kutlu'ya hakaret ettiği gerekçesiyle 6 jy bapis ile 3 milyar lira ağır [>ara cezasına çarptınldı. \yla Kutlu'nun geçen yıl K.ültür Bakanlığı Yayınlar Dairesi Başkanbğı görevine ıtandığı sırada Zaman ;azetesi yazan Fehmi Coru'nun 'Taha Kavanç' ıdıyla yazdığı yaalar üzerine Cutlu, Fehmi Koru ile azetenin sorumlu yazı işleri iiüdürü Servet Engin le> hıne hakaret davası çnuştı. ISAHAR KURULTA YIBUGÜN ÜĞÜ GençCHPyeyenigörünüm ANKARA (Cumhuri- jyet Bürosu) - CHP Bahar Ikurultayı bugiin toplanı- lyor. Kunıltayın yann lyapılacak seçimlerde oluşturulacak 60 kişilik PM'de 15-20 kişinin değiştirilerek, bu yeıiere Deniz Bavkal'ın partive hizip partisi görüntüsü vermemek için bir dönem dinlendirdiği arkadaşlannın seeilmesi bekleniyor. CHP Bahar kuraita) ı, bugün Atatürk Spor Salonu'nda toplanacak. Kumltaya örgütlenmenin tamamlandığı 70 ilden 970 delege katılacak. CHP Bayburt, Çankırı ve Mardin'de örgiitlenemedi. Solda bütünleşme komitesini oluşturan Erol Tuncer ve arkadaşları da toplu hal- de kunıltavı izlevecekler. Kurultavın ilk gününde, bazı tüzük değişikJikleri ger- çekleştirilecek. Örgütlenmede tetncl biri- rnin sandık bölgesi olması, parti içi tüm seçimlerde çarşaf liste kullanüması, ilçe- lertten genel merkeze dek başkan yar- duncılıklan getirilmesi. il veiJçe yönetim- lerinin yapdanmalarının büyütülmesine vönelik tüzük değişiklikleri kurultavın onayına sunulacak. Aynca 9 eylül kuıîıl- tayında oluşturulan GYK yerine yeniden PM oluşturulması modeline döniiiecek. 60 kişilik bir PM ile bunlann arasından 20 kişilik bir MVK oluştunıJacak. Kuruitay ın ıkınci günü seçimJer yapıla- cak. Seçimlerde çarşaf liste kullanılacak. 70 il başkanı bu listeyi hazırlıyor. Bu lis- tede Deniz Baykal'ın "partive bir hizip partisi görüntüsü vermemek için dinlen- dirdiği arkadaşlannın" aJınacağı, bunun dışında önemli ölçüde eski yöneticilerin yerlerini konıyacağı bildiriidi. 60 kişilik PM listesinde 15-20 yeni isme yer verile- bileceği ve bunlar arasında Atila Sav, Erol Çe»ikçe. Haluk Özdalga, Erdoğan Yetenç, Birgen Keleş, Enis Tütüncü, Fu- at Atalay, Cumhur Keskin ve Halil Ak- yüz'iin yer alabileceği bildiriidi. BavkaPın eski yandaşları, yeniden yö- netûnde kendilerine etkin yer ararkcn. Ertuğrul Günay'ın genel sekreterliğinin de kesin olmadığını. kararı PM'nin vere- ceğini, Erol Çevikçe ya da İsmail Cem'in de genel sekreter seçilebileceğini söyledi- ler. ' Aynı kaynaklar avrıca. "Bu yönetün beklenen başarıyı gösteremedi. Baykal'a karşı olan kişiler, el üstünde tutulacak degil. Ydlardır Baykal'ın yanında müca- dele edenler hak ettikieri yerlere gelirler" görüşünü savundular. Bu görüşe karşı olanlar ise, "Denü Bey partinin hizip partisi olmaması imajına cok önem vcri- ) O r - Bu nedenle bir zamanlar SHP içinde karşısında olan kişileri çekinmeden yöne- time aldı. Yeniden yandaşlarını yanına topluyor imajının yaygınlaşmasını iste- mez. ErtuğnıJ Giinay, genel sekreterliği- ni tartışnıasız korur" dediler. Oün 4 saate yakın süren CHP il baş- kanları toplantısında PM aday listesini hazırlamak için üç büyük kentin il baş- kanları ile bölge temsiİcisi il başkanlan- nın yer aldığı 11 kişilik bir komisyon oluştunıldu. Komisyon listeye son şeklini bu gece verecek. CHP'nin Kadın Kurultayı, ilk kadm Divan Başkanı'nın başkanlığında dün gerçekleştirildi Kurultay,kadın1ıaldaıııuistediANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP). kadın kurultayi, •'Dün- ya Kadınlar Günü"nde toplan- dı. Bugün yapılacak büyük ku- rultay öncesi CHP kadın kurul- tayında. Türkiye ve dünyada. kadınlara karşı yapdan ay- nmcılığın sona erdirilmesi is- tendı. Bosna Hersek'Ii kadınla- nn dramına dünyanın seyırci kalmamasını isteyen kadınlar, bu konuda kamuoyu oluşturul- ması için CHP olarak çalışma- lannı sürdüreceklerini bildirdi- ler. Ankara Hilton Oteli'ndeki kurultayın açılışına çok sayıda- ki kadın delegenin yanısıra. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal. Genel Sekreter Ertuğ- rul Günay. Grup Başkanvekili L'luç Gürkan. Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Fehmi Gü- neş, partıliler ile çok sayıda da- vetli katıldı. Açış konuşmasını, divan başkanlığına seçilen CHP Yönetim Kurulu Üyesi Ayla Baykal'ın yapüğı kurulta- vın "süpriz konuklan" ise Fis- kobirlik'in grevdeki kadın işçı- lerioldu. Genel Başkan Deniz Bay- kal'ın konuşması sırasında sa- lona giren kadın işçileri Baykal. grevlerinı yürekten destekledik- . • . : - .'.i AYi Dünya Kadınlar Günü'nde toplanan CHP Kadm Kurultayı Bosna-Hersek dramına dünyanın sey irci kalmamasını istediler.(AA) lerini belirterek, "Çıkışta konu- şabm" diye karşıladı. Ancak. Baykal. Bosna-Her- sek'ten gelen bir grubu karşıla- mak üzere çıkınca, işçilerle gö- rüşemedi. Baykal'ın konuşmasının ardından. CHP Kadın Kurul- tayı'nın oluşturulduğu komis- yon tarafından hazırlanan ka- rar tasansı. delegelerin bilgisine sunuldu. CHP tüzük ve prog- ramına abnması istemiyle bu- günkü kurultaya sunulacak olan karar tasansında özetle şu talepler yer aldı: Siyasi parriler yasası ve siyasi parti tüzüklerinde kadın örgüt- lenmesi olanaklannı sağlayıcı hükümlere yer verilmeli. TBMM'de İnsan Haklan Komisyonu gücünde ve statü- sünde bir Kadın Komisyonu oluşturulmah. İşsizlik sigortası uygulama- snda önceük kadınlara >erilmelL Gınşımcı kadınlara düşük faizli kredi sağlanmalı. Doğum ve emzirme izin süre- leri uzatümalı. KJZ çocuklannın ortaokul ye lise yerine Kuran kurslanyla. İmam Hatip liselerini tercih et- melenni önlemek için laik ve çağdaş eğiüm veren yatılı bölge okullannın açılması ve yoksul kız öğrencılere daha fazla burs \crilmesi sağianmah. Doğum öncesi hamileükdöne- minden başlayarak, çocuk bir yaşına gelene kadar kadın ve ço- cuklar parasız sağlık kontrolün- den geçirilmeli. Kadınlar için yılda bir kez ji- nekolojik muayene yapılmalı. Kadınlann aile içi şjddcte ma- ru/ kalmasını önleyici sosyal tedbirler aunmalı. Kadınlann yasalar karşısın- da eşit haklara sahip bireyler olarak yer almasını sağlayacak değişiklikler gerçekleşiiilmelL.- Berna Yılmaz, eşinin çocuğunu doğumundan 4gün sonra ğördüğünü söyledi Bavaıı Yılmaz,Bay Yılmaz^ınişindenyakındı • 8 Mart Dünya Kadın- lar Günü nedeniyle ANAP İl Örgütü'nce dü- zenlenen toplantıda ko- nuşan Berna Yılmaz. si- yasetçi eşi olmanın zor- luklannı anlattı. İç Politika Senisi - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'm eşi Berna Yümaz. siyasetçi eşi olarak zorluklar yaşadığını be- lirtti. Berna Yılmaz. eşinin yüklen- diği siyasi sorumluluk nedeni ile uykusuz geceler geçirdikleri- ni, bir türlü gerçekleşmeyen se- yahat planlan kurduİclannı, Mesut Yılmaz'ın ikinci çocuk- lannı doğumun dört gün sonra görebildiğini söyledi. 8 Mart Dünya Kadınlar Gü- nü nedeniyle ANAP İstanbul İl Örgütü'nün düzenlediği bir toplantıda konuşan Berna Yıl- maz, siyasetçi bir eşle birlikte yaşamanın zorluklan anlattı. Konuşmasını yazıb bir metin- den okuyan Berna Yılmaz, 8 Mart'ın, "Dünya tarihinde ka- dınlann direnişini ve hak müca- delesini simgeleyen bir tarih ol- Berna Yümaz. ilk kez bir toplantıva katılarak konuştu. duğunu" beb'rtu. Kadınlar Gü- nü'nün geçmişte olduğu gibi "protesto günü" olmadığını vurgulayan Berna Yıbnaz, 8 Mart'ta "Günümüz gerçeğini kavrayan ve geleceğe yön veren kadm gücünün" tanınması ge- rektiğini bebrtti. Yılmaz, "Ka- dın gücünün katkısı olmadan geleceğin başanlanna ulaşmak mümkün değildir" dedi. Yılmaz, siyasetçi eşi olarak. kadınlann her alanda geniş haklara ve saygın bir statüye eriştiği günümüzde bu gücü toplum açısından en yararlı bi- çimde kullanmanın çabası için- de olduğunu kaydetti. Berna Yılmaz. daha sonra sıyasetçı- nin yaşadığı zorluklan anlattı: "Dlkesinin sorumluluğunu üstlenen bir siyasetçinin her sa- ati. hatta her dakikası son de- rece zahmetb ve mesuliyetli bir hayatın gerçeklerini yansıür. Bu siyasetçinin eşi olmak bana da aynı zahmet ve mesuliyeti yüklemektedır. Kabul edersiniz ki. siyasetçi de bir insandır. Onunda hayatta bazı değerleri, iddialan ve zaaflan vardır. Onun da sıkılıp öfkelendiği günleri, uykusuz geceleri olur." Siyasetçinin olaylan serin- kanlı karşılamak, heyecana kapılmamak. davranışlannda duygusalbğa yer vermemek zo- runda olduğunu sözlerine ekle- yen Yılmaz. böyle acımasız bir ortamda da hayatındaki insani değerleri korumasının son de- recegüç olduğunu vurguladı. ToplanUda. Melike Hasefe, Sevgi Gönül, Prof. Dr. Oya Ba- şak. Hülya Erçin. Zuhal Yor- gancıoğlu. Hasene llgaz. İlana Dizdar. Leman Sam ile Havva Kalkan da bırer konuşma yapa- rak anılannı anlattılar. Sayıştay Denetçinin makalesine ceza ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Sayıştay'ın uzman de- netçilerinden Atilla İnan, ga- zetemizde yayımlanan maka- lesinden dolayı yurtdışınday- ken kınama cezasına çarptınl- dı. Cezayı veren kurulun baş- kanı Fahri Vıfanaz'ın ıse. Ana- yasa Mahkemesi'nın Süley- man Aslan ile ilgili karannda, Aslan lehine demeçler vermesi eleştirildi. Sayıştay yönetiminin. uz- man dene'tci Inan'la ilgili ince- lemeyi yaparken, memur di- sipbn yönetmebği hükümleri- nm tersine, İnan'ı "sanık" yeri- ne koyması ve 6 Ağustos 1992 tarihinde gazetemızde yayım- lanan makalesinin de suç un- suru olarak kabul edilmesı, Sayıştay içinde tepki ile karşı- landı. Sayıştay yönetiminin "tek yanh" uygulamalanndan biri olarak kabul edilen kına- ma cezasını veren Yıbnaz'ın, Anayasa Mahkemesı ile ilgili verdiği demeçler ise bir başka tepki konusu oldu. Sefa Giray ve Cengiz Altınkaya'nın yargılanmalanna Anayasa Mahkemesi'nde başlanıyor ANAP'lıbakanlaryannYüceDivan'daANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Genel Kurulu'nun, otoyol iha- lelerinde görevlerini kötüye kullanarak devleti 10.5 trilyon lira zarara soktukla- n gerekçesiyle Yüce Divan"a sevkettiği ANAP döneminin Baymdırbk ve İskân Bakanlan Safa Giray ve Cengiz Altın- kaya'nın yargılanmalanna yann başla- nıyor. Anayasa Mahkemesi'nde. yann saat 09.30'da başlayacak olan duruşmada. ilk olarak sanık bakanlann kimlik tespi- ti yapılacak. Daha sonra Ceza Muhake- meleri Usulü Kanunu (CMUK) hükümlerine göre, sanık bakanlann suçlandıklan TBMM Otoyol İhalelerini So- ruşturma Komisyonu raporu ile TBMM Genel Kurulu'nun karan okunacak. Bu işlemlerin tamamlan- masının ardından Giray ve Altınkaya'nın sorgulanna geçi- lecek. Anayasa Mahkemesi. Yüce Divan sıfatıyla son olarak rüşvet almaya aracıhk etmek ve görevıni kötüye kullanmak suç- lanndan Devlet eski Bakanı İsmail Özdağlar'ı yargılamıştı. 14 şubat 1986 tarihinde açıkla- nan Özdağlar karanndan tam 7 yıl sonra, bu kez iki ANAP'lı eski bakanı yargılayacak. •Anayasa Mahkemesi'nde, yann saat 09.30'da başlayacak olan duruşmada, ilk olarak sanık bakanların kimlik tespiti yapı- lacak. Daha sonra, sanık bakanlann suçlandıklan TBMM Oto- yol İhalelerini Soruşturma Komisyonu raporu ile TBMM Genel Kurulu'nun karan okunacak. SHP milletvekillerinin, 30ekim 1989 tarihinde yayımlanan 89/14657 sayılı fi- yat farkı kararnamesi ile otoyol yapım- lannı üstlenen firmalara fazla ve haksız ödeme yapılmasına neden olduklan sa- vıyla, kararda imzası bulunan bakanlar hakkında Mecb's araştırması açıbnasına ilişkin önergesi ile kurulan TBMM Oto- yol İhalelenni Araştırma Komisyonu. ANAP'lı 23 bakan hakkında Yüce Di- van sıfatıyla Anayasa Mahkemesi'nde dava açılmasını istemişti. Raporda. ka- YüceDivan'ınyargüadığıbakanlar Mehmet BaydurfTicaret Bakanı): 1960 ihti- lalinden sonra Ticaret Bakanlığı yapan Mehmet Baydur, TBMM karanyla " görevi savsakla- mak" savıyla 17 Haziran 1%5'teyargılandı ve beraat etti. Hilmi İşgüzar (Sosyal Güvenlik Bakanı): MGK karanyla, rüşvet almak, rüşvet vermek, rüşvet verilmesine yardımcı olmak ve görevi kö- tüye kullanmak savıyla yargılanan İşgüzar , 2 yıl 8 ay hapis ve 800 lira para cezasına çarptınMı. Karar tarihi, 13 Nisan 1982. Tuncay Mataracı (Gümriik ve Tekel Ba- kanı): MGK karanyla rüşvet almak, rüşvet ver- mek ve görevi kötüye kullanmaktan yargılandı. Mataracı, 36 yıl ağır hapis ve 787 milyon 386 bin 166 bin lira para cezası aldı. Karar tarihi, 16 Mart 1982 Şerafettin EIçi (Bayındırhk Bakanı): MGK karanyla, görevi kötü\e kullanmak , rüşvet al- mak ve rüşvet vermek suçundan yargılanan EIçi, 1 yıl 2 ay hapis. 2 bin 33 lira para cezasına çarptırıldı. Karar tarihi, 12 Nisan 1983. Selahattin Kılıç (Bayındırlık Bakanı): MGK karanyla, görevi kötüye kullanmak, rüşvet al- mak ve rüşvet vermek suçundan yargılanan Kdıç, beraat etti. Karar tarihi, 9 Mart 1983. İsmail Özdağlar (Devlet Bakanı): 12 eylül as- keri doneminden sonra, sivîl dönemde yargıla- nan tek bakan. Özdağlar, 2 yıl hapis ve 30 bin lira para cezasına çarptırıldı. rarnamede imzalan bulunmayan eski Başbakan Yddırım Akbulut ile eski Ba- jındırbk ve İskân Bakanı Hüsamettin Örüç hakkında dava açılmasını gerekti- recek bir sorumluluklan bulunmadığı görüşüne yer verildi. TBMM Genel Kurulu'nda, Soruş- turma Komisyonu raporunun oylan- ması sonucunda, Bayındırlık ve İskân Bakanlan Safa Giray ile Cengiz Altın- kaya'nın Yüce Divan'a sevki karar- laştınbrken, dığer bakanlar suçsuz bu- lundu. Safa Giray ıse, TBMM'de yaptığı konuşmada, bugüne kadar önemli projelerde çahştığmı ve hiç böyle bir suçla- mayla karşılaşmadığını belirte- rek. " Bu durum beni yaralıyor. Ben görevimi ihmal etmem. yanbş yapmam. Meclis tanhine bunu yazdırmayın, benim bir muhitim var, beni tanırlar" de- mişti. Cengiz Altınkaya da. vic- dan huzuru içinde olduğunu ifade etü. Anayasa Mahkemesi'nde, yann saat 09.30'da başlayacak olan duruşmada, 11 üye ile bir- likte Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın da üç kişilik bir heyetle hazır bulunacağı bildi- riidi. POLÎTIKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Bir Baskının Ardından... Dışarıda kar yağıyordu. Televizyonun düğmesine bastım, haberleri izlemeye başladım. "İstanbul'da hücre evine baskın 5 ölü..." Pazar sabahı gazetelerin birinci sayfasında yer almış- tı Istanbul'daki Dev-Sol operasyonu. Polis, Kartal'da Dev-Sol liderlerinden Bedri Yağan ve dört kişiyi öldür- müştü. Televizyon baskın sırasında kurtulan üç yaşındaki Özgür ile on aylık Sabahat'ın Darülaceze'ye teslim edi- lişlerini verdi. Sabahat şaşkın şaşkın bakıyordu kamera- ya. Özgür ise ağlıyordu: "Annemi isterim..." Bir dramdı bu... Tüylerim diken diken oldu. Içimi tarif- siz bir sıkıntı doldurdu. Kalktım pencereye doğru yürüdüm. Buğulu camdan dışarıda yağan karı seyrettim. Otomobillerin üzeri be- yaz bir örtüyle kaplanmıştı. Cadde bomboştu... Terör ister sağdan gelsin, ister soldan karşıyım. In- sanların birbirini öldürmesi çağdışılıktır. Devlet terörü- ne de karşı olduk hep. Dedik ki: "Devletin görevi suçluyu yakalamaktır, adalete teslim etmektir. Öldürmek değildir..." Gazete haberlerini okuyorum. Kartal'daki baskın sıra- sında evde bulunanların çatışmaya girip girmediklerini kendi yöntemlerimle saptamaya çalışıyorum. Milliyet'in haberi dikkatimi çekti... Isterseniz haberi bir kez daha birlikte okuyalım: "Polis yetkililerinden alınan bilgiye göre, terörle mü- cadele şubesi ekipleri tarafından takip edilen bir örgüt militanı Üsküdar'da ele geçirildi. Militanın yapılan sor- gulaması ile daha önceden elde edilen bilgiler birleştiri- lerek, Kartal'daki örgut evi belirlendi. Önceki gece 21. 30'da Kartal Esentepe Havza Sokak 'ta SerdarkentSitesi A-2 Blok Deniz Apartmanı 12 numarada bulunan örgüt evini saran Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, sitelerin çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı. Daha sonra, ya- kaladıkları militana zili çaldırarak kapıyı açt/rmayı ba- şardılar. Zili çalan kişiyi kapı göz deliğinden görünce tereddüt etmeden kapıyı açan militanlar, karşılarına polis çıkınca şaşkına döndüler. Çok kısa süren çatışmada hücre evin- de bulunan beş militan öldürüldü. Çatışma sırasında evin arka odasında bulunan on aylık Sabahat Kasap ile on yaşındaki Özgür Kasap yara almadan kurtuldu." Televizyonda Kartal Esentepe Havza Sokak'ta bulu- nan Serdarkent Sitesi'ndeki Deniz Apartmanı'nm 12 no- lu dairesinin kapısını bir gece önce izlemiştim. Kapı kı- rılmamıştı. Yani kapı sapasağlamdı. O zaman büyük olasılıkla Milliyet'in haberi bir gerçeği yansıtıyordu. Üsküdar'da yakalanan bir Dev-Sol milita- nını yanına alan polijs, Bedri Yağan'm bulunduğu daire- ye gidiyor. Milliyet'in yazdığı gibi yakalanan kişi kapı zi- lini çalıyor. Içeridekiler kapı gözünden bakıp zili çalan kişiyi tanıdıkları için kuşkulanmıyorlar. Polis bu havada giriyor içeriye. O anda içeride üç ka- dın, iki erkek ve iki çocuk var... Gazetelerde yayımlanan fotoğraflardan ve televiz- yondan edindiğimiz izlenime göre beş kişi salonda otu- '•( jşimdişoyle İ>fr soru geiiyor ister istemez aklımıza: , ' Böyle bir baskını beklemeyen beş kişi-silahlarıria sâ- rılıp ateş edebilirler mi?" Bu soruya yanıt aramaya çalışıyoruz iki gündür... Nevşehir ve Bayrampaşa cezaevlerindeki toplu kaçış olaylarından sonra gazeteler neler yazmışlardı? Şöyle: "Polis yakalıyor, gardiyanlar kaçınyor..." Bir polis müdürünün sözlerini anımsıyoruz hemen: "Biz canileri öldürmeden yakalıyoruz. Ama cezaev/e- ri yol geçen hanına döndü..." Dışarıda kar yağıyor. Caddeler bomboş. Içimde bir hüzün yumağı. Terör nereden gelirse gelsin, toplum karşı çıkmalı... Öldürülen polisler, askerler, mezralarda kurşuna dizi- len köylüler. Yargısız infazlarda ölen terörist olsa bile yaşama hakkı olduğuna inandığırnız genç insanlar. Toplum olarak susmamalıyız. Ayağa kalkmalıyız. Üzerimizdeki ölü toprağını atmalıyız. Demokrasinin birinci koşulu budur. Çağdaş toplumlarda polis son ana kadar bekler. Suç- luyu öldürmez. Onu canlı yakalamak için çaba harcar. Amerika'da Davidiyen tarikatı üyelerinin hâlâ çiftlikte- kadın ve erkek müridleriyle birlikte direnmelerine kar- şın FBI içeriye girmiyor. Oysa ilk günkü çatışmada dört polis iki tarikat üyesi ölmüştü... Kartal'daki baskın ve beş kişinin ölümü. Gazete ha- berlerinden ve televizyonlardan izlediğimiz kadarıyla bu baskın bize kimi çağrışımları beraberinde getirdi. Kafamızdaki sorular bir türlü bitmiyordu... "Evdekiler tanıdık kişiyi görünce kapıyı açtılar. Bu sı- rada polis içeriye girdi. Acaba içeridekiler ellerinde si- lahlarla mı oturuyorlardı salonda?" Bu soruya bir eski polis müdürü yanıt verdi: "Hiç sanmıyorum. Çünkü teröristler böyle bir baskını beklemiyorlardı..." Sustum... DYP, anayasa paketini genişlettiANK4RA (Cumhuriyet Bü- rosu) - DYP. TBMM Başkan- lığı'na sunacağı anayasa deği- şikbğine ilişkin öneri paketini genişletti. Başbakan Süleyman Demirel. DYP Grup Başkan- vekilleri Güneş Müftüoğlu ve Bekir Sami Daçe ile birlikte, partisinin anayasa değişikliği önerilerine son şeklini verdi. Yaklaşık 90 maddelik DYP paketinde, Cumhurbaşkanı'- nın yetkilerinin parlamenter sisteme uygun birdüzeyeçekıl- mesi, çalışma yaşamının, Ulus- lararası Çalışma Örgütü'nün ilkelerini "ölçüt" olarak içeren tek maddeyle düzenlenmesi ve sendikalar dahil bütün mesleki kuruluşlan üzerindeki siyaset yasağının kaldınlması önerili- yor. Güneş Müftüoğlu, pakette. seçim sistemine ilişkin bir öne- riye "şu anda" yer verilmediği- ni. ancak "dar bölge çoğunluk sisteminin" islikrar sağlayıa özelliği açısından "prensipleri- ne uyduğunu" söyledi Demirel. dün Başbakanlık Konutunda DYP Grup Baş- nin anayasa değişikbği önerile- rine son şeklini verdi. Müftü- oğlu görüşmeden sonra, Cumhuriyet'in sorulannı ya- nalarken, daha kolay gerçek- leştirilebileceği gerekçesiyle, önce yaklaşık 15 maddelik bir paket hazırlamayı düşündük- İerini. ancak "diğer partilerin geniş çaplı değişiklik önerileri ortaya koyması ve toplumdaki beklentileri tatmin etmek ama- cıyla" geniş kapsamlı bir paket hazırladıklannı söyledi. Önerilerinin "50 ile 90 mad- de arasında olabileceğini" be- lirten Müftüoğlu, değişik- lik önerileri konusunda, şu bilgileri verdi: "Örneğin, anayasada çalış- ma hayatını düzenleyen 6 madde var. 6 madde yerine, tek madde düşünüyoruz. "Ça- ıışma hay'atı, Uluslararası Ça- lışma Orgütü'nün anayasa, sözleşme ve tavsiye kararlan doğrultusunda kanunla dü- zenlenir' şeklinde tek madde. Bunun yanında YÖK'ün dü- zenlenmesi var. YÖK'ün daha kanvekilleri Müftüoğlu ve demokratik bir yapıya kavuş- Daçe'yi kabul ederek, partisi- turulmasını öneriyoruz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle