26 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 MART1993 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA KULTUR 11 Herşeye rağmen 'ölümsüz tiyatro' tüm ülkeye yayılacak, tiyatro basan ve yakan zihniyetin hortlamasma izin verilmeyecek Tiyatro, kitleyi uyandnır9 biliııçleııdirir Schel! ve Düprenmatt •Küitür Seryisi - Ünlü oyuncu Maximilian ScheU, Friedrich Dürrenmatt'ın tanınmış yapıtı "Adalet"'ı sinemaya uyarhyor. Çalışmalannı Zürırftekı Grand Hotel'de sürdüren sanatçı, birkaç yıl önce ölen yazar Dürrenmatt'la olan dostluğundan söz ederek bunun yaşamjnda önemli bir ayncalık olduğunu söyledi. "Adalef'in sinema için "biçilmiş kaftan" olduğunu belirten Schell. filmin. dünya film piyasasında yankılar uyandıracağı görûşünde. Yusuf Islam müziğe dönmöyor • LONDRA(AA)- İngiltere'dekı Müslümanlann önde gelen lideri. eski p>op müzık şarkıcısı Yusuf İsiam (Cat Stevens), yenıden müzik dünyasına döneceği söylentilerinin, Türkıye'de yayimlanan birtelevızyon programındaki "çeviri hatasından" kavnaklandığını açıkladı. Söylenti nedeniyleçok uzüldüğünü belirten İslam şunlan söyledi: "Hz. Muhammed'in hayat hikayesinı dilegetiren 'Siret'i seslendırdim. Stüdyoda aylardırbununla uğraşıyorum. Siret'te kesinlikle müzik ya da herhangi birenstrüman kullamlmadı. Bensadece, Hz. Muhammed'in hayatını ve Kur"an-ı Kenm'den ayetlerokudum." İki Kadın' yayımlandı • Küitür Senisi -18 yaştnda kansere yakalanan ve - hastalığı yenerek hayatta kalmayı başaran Diane Beate Hellmann'ın kendi yaşamından yola çıkarak yazdığı "İkı Kadın- Zwei Frauen", Ajans Yayınlan'ndan çıktı. Almany a'da oldukça ilgı gören vedaha sonra Carl Scfaenkei tarafından sinemaya aktanlan "İki Kadın" çok farklı karakterdeki iki kadının dostluğunu konu ediyor. Azkitap okuyoruz • LONDRA (AA) - Her yıl basılanortalama6201 kitapla Türkıye"nin. en az kilapokunan ülkeler arasındaycraldığıaçıklandı. Dünya genelindepazar araşlırmalan yapan . 'Euromonitor' şırketi tarafından yayımlanan raporda, 1991 yılında kitap ıçin kişi basına en fazla para harcayan ülkcolarak 73 dolarla(693bınlira) Almanya gösterilırken. Türkiye bıı konuda sıralamaya dahi eiremedi. Raporda 1991 yıîında gerçcklcştirilen araştırmalar sonucu ABD'nin 8 mılyar dolar(7.6trilyon lıra) değerinde bir kitap okuma pounsıyelınesahip olduğu açıklamrken. bu sayının İngi tere'nın üç, Fransa ve jtaha'nın toplamından ıse iki kat daha fazla olduğu belirtıldi. A/lınsur, St. Pctersburg'da • Kltür Servisi - Orkestra şefi "em Mansur Rusya"nın ünlıKjro\ Opera Balesi'ni; Doızetti'nin "Lucıa Di LaTermoor" ve Verdi'nin "II "ravatore"adlı yap.lannın temsilinde yönttı Londra'da yaşayan Ce:r Mansur, Oxford Şehir Oristrasfnın devamlı şefüanı yürütüvor. Cem Mssur. buvıl21. Uloiararası İstanbul Küllür ve Snat Festıvaii'ne Bükreş Fil xmoni Orkestrası ve Lcvdra Pro Musica Korosu ılc -lülıyor. DİKMEN GÜRÜN L ÇARER Araştırmacı Kenncth Mac Gowan "Ölümsüz tiyatro tapınaklann yanıbaşında doğmuştur" derken din ve tiyatro arasındaki ılişkıvi de vur- gular Birbınni çeken ve iten bir ıç içeliktir bu Ilkel toplumlardan. Mısır'dan. Hitit'ten, Ba- bil'den Yunan'a. Hindıstan'dan Uzak Doğu'- ya dek ritüellerdır. tannsal güçlerdir tıyatro- nun temel öğelen. "Ama tannlann güçlü olduğu kadar onlan kontrolü altında tutan diizen (nomos) de güç- liidür ve bızlere ıyı ile kötü arasındaki ayınmı yaptıran ışte bu düzendir." Mısır'da olduğu gıbı Yunan'da da tiyatronun eğitsel bir ışlevi olduğu gerçektir,tıpkr'Mahabharata"ve"Ra- mayana"dan çıkartılacak yönetsel dersler bu- lunduğu gıbi. "Didaskalos"'un görevi insanlan bilgilendirmek, aydınlatmaktır." Tapınaklann yanıbaşında doğan "ölümsüz tiyatro" giderek insan yaşamını sorgulayan, sistemi eleştiren bir yapıya bürünecek ve tarihsel süreç içinde ka- ranlık ideolojileri ürküten bir güç olarak yerini alacaktır. Hıristiyanlığın güçlenmesiyle tiyatro sa- natının bastınlma güdüleri aynı döneme rast- lar. M.S. 220'de Kuzey Afrikalı teolog Tertulh- an "De Spectalus" adh yapıtında tiyatronun zararlanru sıralar ve onu lanetler. Yıne M.S. 398'de Kartaca Konseyi tiyatroya gidenleri aforoz etme karan alır. flginçtır, "barbar" ola- rak tarihe geçen Ostrogot Kralı Theodonc, ti- yatronun politik açıdan gerekliliğini savuna- rak bu sanatı maddı yönden destekler ve ıstila ettiği Batı Roma tmparatorluğu'nda Pompey Tiyatrosu'nu onanr. M.S. 692'de Doğu Roma İmparatoruğu sınırlan ıçınde Trullan Konseyi karanyla tiyatro gösterileri yasaklamr Tapı- naklann yanıbaşında doğan ölümsüz tiyatro, giderek güçlenen ve tiyatro sanatıru karşılan- nda bir engel ola- rak gören dın adamlannın boy hedefıdır artık. Çünkü bu insan- lar. tiyatronun toplumu değiştir- me gücünden korkmaktadırlar... Karanlık bir çağa atılan adımlardır bunlar. Ne ironikür kı tiyat- ronun 9. yüzyıl sonlannda yeniden canlanışı kihse eliyle olmuştur! Benediktine Manas- tırlan'nda düzenlenen ayinlerdeki sahneieme- ler zaten hiç ölmemış olan tiyatronun bu kez kihse ehyle yaşama geçişinin örneklendir. Tanh boyunca dinin şu ya da bu şekilde ti- yatro sanaonın karşısma dikilmesı ya da orta çağlarda olduğu gibi onu tamamen kendi tutu- cu ölçütleri içinde yoğurmay a çalışması, kendi- ne tutsak etmesi dikkat çekicidır. 600 yıla yakm bir süre kılisenin araa olmuştur tiyatro. 14. yüzyılda yeni bir dönemın doğum sanalan ıse 16. yüzyılda Avrupa'da bir fırtınagibi esmiş ve "ölümsüz tiyatro" bir kez daha evreni kucak- lamıştır gericilerin, tutuculann karşısına çıkarttığı engellere takılmaksızın... '"Kral Lou- ıs gözlennm onünde alevden bir cüppenin dalgalandığmı gördü ve bu cüppenin içindeki insan. Paris Başpiskopusu'ydu... Tartuffe'ün temsilınin hemen yasaklanması için ısrarla sıkıştınyordu Kralı. Kutsal-Vaftiz Tarikatı tek •Tiyatro, particilerin îşi değildir. Tiyatro sanattır ve sanatı sa- natçıiar yönetir. Öyle keyfi tiyatro salonu kapatılamaz. Keyfi ti- yatro kapatma bir ortaçağ zihniyetidir ve bizlere,hepimize düşen görev,bu zihniyetin meydanlarda at koşturmasını engellemektir. şey söylüyordu: "Çok tehlikefiydi Moliere..." 1664, 1993... Bugün hala yaşıyor Mohere ve TartuiTe. Daha da yaşayacak. Ama, Paris Baş- piskoposu'nun adı neydi? Geçen günlerde Bahçelievler Belediye Baş- kanı RP'li Muzaffer Doğan önce 'Rrfat Dgaz Küitür EvTnin adını •'Necip Fazıl Küitür EvT' olarak değiştıriyor, sonra bir televnzyon prog- ramında "Laiklik bu ülkenin tepesinde Da- mokles'in kılıcı gıbi sallanmaktadır" vecizesinı yumurtluyor ve ardmdan da gazetelere beya- nat venyordu: "Şenatçıyım ve bundan gurur duyuyorum." Bu da yetmiyor, Bay Muzaffer Doğan, muzaffer bir savaşçı edasıyla "Artık meydan bizim, bütün meydanlar da bize kala- cak" buyuruyordu... Kanımız bu kadar mı dondu ki bu kişiyi böylesine fütursuz konuştu- rabiliyoruz? "Sen Rıfat llgaz kımdır bibr rru- sin? Şıırlennı, öykülerini, romanlannı okudun mu? Oyunlannj izledin mi? En önemlisi de bunlan anladın mıT' diye sorulsa acaba ne yanıt verir Doğan? Vereceği yarut temsil ettiği tutucu güçlerin ay- nası olacaktır kuş- kusuz. 20. yüzyıl sonlan Türkiyesı'- nde düşündürücü bir gerçek! Şeriatçı olması Bay Do- ğan'a Rıfat llgaz Küitür Evı'nın adıyla oynama hakkım vermez. Aynı boyutlarda ürkütücü bir başka tezgah da Güngören'de Aziz N'esin Sah- nesi çevresinde dönmekte. Bakırköy Belediye Tiyatrolan Genel Sanat Yönetmeru Zeliha Berksoy ve arkadaşlan, o sahneyi yoktan var ettiler. Oraya yıllanru verdiler. Şimdilerde de bunca emeğin semeresini alıyorlar. Anz Nesin Sahnesi her seansta dolu oynuyor. Güngören Belediyesi ise bu tiyatroyu kapatmak emelleri peşinde. Neden? Sanki başka yer kalmamış gibi orası RP'lilerin meclis salonuna dönüş- türülecekmiş, çünkü RP'li belediye meclis üye- lerinin toplanacaklan bir mekan yokmuş! Hadı caram siz de... Tiyatro. particilerin işi değildir Tiyatro sa- nattır ve sanatı sanatçılar yönetir. Öyle keyfi ti- yatro salonu kapaülmaz. Güngören ve Bahçe- lievler belediye başkanlan merak edip biraz ta- nh kanştırsalar sanata ad koymak onurunun .da sanatcılarla bağlı olduğunu çok yakından görebilirler. Keyfi tiyatro kapatma bir ortaçağ zıhniyetıdır ve bızlere. hepımize düşen görev, bu zihniyetin meydanlarda at koşturmasını en- gellemektır. Azız Nesin Sahnesi'nin kapatılma gınşimle- rine seyırcı kalamayız. Devlet Tıyatrolan'nın yanı sıra Şehir Tiyatrolan. özel tiyatrolar. Aziz Nesin Sahnesf ne turneler düzenlemeli, çeşitli etkinliklerle semt halkının zaten ilgi gösterdiği, benimsediği bu sahnemizı parti politikasına alet olmaktan kurtarmalıdır. Aziz Nesm Sah- nesi fanatızmin ayak oyunlanna getinlmemeli, bunun ıçın gerekli önlemler alınmalıdır. Bugün Dünya Tiyatrolar Günü... İnanıyo- rum ki her şeye rağmen "ölümsüz tiyatro" sü- reç içinde tüm ülkeye yayılacak, kentlerde, semtlerde. ılçelerde tiyatro salonlan açılacak, köy meydanlannda tiyatrolar oynanacak, ül- kenin her ıltnden tiyatrolar fışkıracak ve 1964'- te tiyatro basan, 1986'da tiyatro yakan zihniye- tin hortlamasına izin verilmeyecektir. "Ben tiyatronun. kitleyi uyandırmakta, bi- lınçiendırmekte okuldan daha etkın olacağına inanıyorum." (Muhsin E>tuğnıl. 29 Kasım 1975, Cumhunyet) Bugün Dünya Tiyatrolar Günü, bu akşam perdeler ücretsiz açılıyor; Tiyatroya, yaşama hoşgeldiniz! ınla ffpiY^oın ÖTtıimnesidir tiyatroKüitür Servisi - Dünya Tiyat- rolar Günü tüm Türkiye'de çeşitli etkinliklerle kutlanacak. 32 yıldır kutlanan tiyatrolar günü do- layısıyla tüm tiyatrolar bugün oyunîannı ücretsiz sahneleyecek- le'r. Tiyatro sanatının önem ve saygmlığıru dünya kanıuoyuna duyurmak amaayla düzenlenen bu özel gün. merkezı Paris'te bu- lunan Uluslararası Tiyatro Ensti- tüsn'nün (ITT) girişimiyle 1962 yılmdan ıtibaren kutîanmaya başlandı. Istanbul'da, daha önceki yıl- larda olduğu gjbı bu yıl da, tiyat- ro gösterilerinden önce, gün do- layısıyla hazuianan biJdiri oku- nacak, çeşitli panel ve söyleşıler düzenlenecek aynca bir sokağa geçen yıl yitırdiğimiz Vasfi Rıza Zobu'nun adı verilırken tstnail DümbiiHü Ödülü de sahibini bu- lacak. îsmail Dümbüllü Ödülü İstanbul Devlet ve Şeiıir Tiyat- rolan'nda bugün, saat 15.00'tekı göstenler ücretü akşam göstenle- n ise ücretsiz olarak sergılenecek Özel tiyatrolar da bugün oyun- lannj ücretsiz sunacaklar Dost- lar Tiyatrosu, Nikolai Gogol'ün "Bir Delinin Hatıra Defteri" adh oyununu 28 yıl aradan sonra bu- günden ıtibaren dört hafta bo- yunca sergılemeye başhyor. Kumpanya da bugün, Kerem Kurdoğlu'nun yazıp yönetüğı "Fayton Soruşturması" adh oyu- nu Yavuzer Çetinkaya'nın arusı- na oynayacak. İsmail Dümbüllü Ödülü bu yıl, 1992-93 tiyatro sezonundaki ba- şana nedeniyle. istanbul Şehir Tiyatrolan sanatçısı Feridun Ka- rakaya'ya verilecek. Bugün MSM'de düzenlenecek törende Karakaya ödülünü, geçen yıhn ödül sahibi Levent Kırca'dan alacak. Etkinhk saat 12.00'de başlayacak, ödül töreninden önce MSM tiyatro bölümü öğ- rencikri bir oyun sergileyecekler. Geçen yıl yitirdiğimiz tiyatro sa- natçısı Vasfi Rıza Zobu'nun ya- şadığı apartmanm duvanna, "Türk Tiyatrosunun büyük üs- tadı Vasfi Rıza Zobu bu evde yaşamıştır" yazıh bir plaket asıla- cak. Plaket. Tanhi Topkapı Li- ons Kulübü Derneği tarafından, bugün 11.00'de gerçekleştirilecek bir törenle asılacak. Bahara Merhaba Şenügi Bugünun bır başka etkinüğı de Pendik Belediyesi De Amatör Ti- yatrolar Çevresi'nın (ATÇ) bir- Uktedüzenlediği "Bahara Merha- ba ŞentiğP. Bu yıl dördüncüsü gerçekleştırilen ve 11 'nisana dek sürecek şenliğe yaklaşık 25 ama- tör tiyatro grubu katılacak. Şen- lik, Pendik Belediyesi Atatürk Küitür Evi'nde yapılacak. "Bahara Merhaba Şenliği", 14.00'te yapılacak şenUk yürü- yüşü ıle başlayacak. Yıbnaz Onay'ın 16.00'daki açılış konuş- masından sonra tiyatro bildirisi okunacak. Daha soora ıse tstan- bul Sahnesi "Yavuzer'den Yadi- gar". Genç Çağdaş Oyuncular "Kuğunun Şarkısı" adh oyunlan sunacak. Aynı gün, Kadir Yal- vaç "Pitekantropus Erektus", Gülcan Bayar "Şikagolu Kadı- nlann Türküsü", Sevtap Akbel de "Sen Köleüğe Cîidemezsin" adh tek kişilik gösterilerini sergi- leyecekler. Gnıp Dinmeyen ve Grup Keops da müzik dinletıle- riyle şenliğe katılacaklar. 11.Tiyatro Haftası Izmir Devlet Tiyatrosu, 27 Mart Dünya Tiyatro Günü'nde Konak ve Karşıyaka Sahnesi'- nde oynanan oyunlan ücretsiz olarak sahneleyecek. Bunun yanısıra, Dokuz Eylül Ürriverâte- si Gfizel Sanatlar Fakültesi ve Ko- nak Belediyesi de düzenledikleri çeşitli etkinliklerle Tiyatro Haf- tası'nı kutlayacakJar. Dokuz Eylül Ünfversites Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne ve Gö- rüntü Sanatlan Bölümü'nce dü- zenlenen 11.Tiyatro Haftası, 29 Mart-4 Nısan tarihleri arasında kutlanacak. Konak Belediyesi de 27 Mart-4 Nisan tarihleri araa- nda 5.Amatör Tiyatro Şentiği dü- zenledi. Konak Belediyesi Küitür Sanat Merkezi'nde gerçekleşti- rilecek şenlik, 27 Mart'ta saat 20. 00'de Konak Belediye Tiyatro- su'nun sahneleyeceği Nazun Hik- met'in yazdığı ve Ayhan Tann- ver'in yönettiği "İnek adh oyun- la başlayacak. Öte yandan Muğla Belediyesi Şdıir Tiyatrosu, 27 Mart Dünya Günü'nde Azız Nesin'in '"Sen Gara Değilsin" adh oyununu üc- retsiz olarak sahneleyecek. Antalya DevletTiyatrosu, Dev- let Tiyatrolan'nın sekizinci mer- kezi olarak bugün, "'Sersem Ko- carun Kumaz Kansı" adh oyu- nun prömiyeriyle perdelerini aça- cak. Devlet Tiyatrolan'nın 22'nci yerieşik sahnesi olacak olan An- talya Devlet Tiyatrosu'nun açılışı bir şenlik çerçevesinde gerçekle- şecek. 31 marta dek sürecek şen- lik boyunca, modem dans göste- risi, şiir akşamı. pantomim ve müzik dinletileri sunulacak. Diyarbakır Devlet Tiyatrosu da bugünden itıbaren 3 nisana dek "Dünya Tiyatrolar Günü Kutlama Haftası EtkinJikieri" düzenleyecek. Bugün Tiyatro Afişleri ve Ti- yatro Fotoğraflan sergjsi açıla- cak, Doç. Dr. Murat Tuncay da "Eski Tiyatrocular Eski Anek- dotlar'" konulu bir konferans ve- recek. Bugün aynca, Diyarbakır Devlet Tiyatrosu 1. Kısa Oyun Yazım Yanşması'nda "Terzi .' u Gn Ovanla bınna olan Turgay Nar, "Acıklı Ömrümü- zün Kuklaiı Güldürüsü" adh oyunla ikinci olan Funda Sa\- man, "Çöpte Adam Var" adh oyunuyla üçüncü olan Gülcan Zebek'e ödülleri verilecek. Etkinükler Doç. Dr. Yusuf Eradam'm "Tiyatroya Karşı Medya" konferansı, Kaan Ko- dar'ın gitar dinletısi. Dr. Orhan Asena'nın söyleşisi. sinema gos- terisi ile de\'am olecek. Sevda Şener: Tiyatro bir ikilemler sanatidır Kültiir Servisi- 27 Mart Dünya Tıvatro Günü bildirisini bu yıl n İ (Milletlerarası Tiyatro Ensti- tüsü) Türkıye Merkez Heyeti üyesı Prof.Dr. Se>da Şener hazı- rladı. Merkezı Paris'te bulunan ve 1948 yıbnda kurulan Milletle- rarası Tiyatro Enstitüsü'nün (ITI) girişimiyle 1962'den bu yana her yıhn 27 martında bu enstitüye üye ülkelerde kutlanan Dünya Tiyatro Günü'nde, sah- nelerden okunmak üzere, dünya- ca tanınmış sanat ve tiyatro adamlannca bir metin hazırlanı- yor. uluslararası nitelikteki bu metin bütün tiyatrolarda okunu- yordu. 1977 yılında Stockholm'- de toplanan ITI kongresı, Dünya Tiyatro Günü'nde okunması ge- lenek hale gehnış olan bu bildi- rilerin her ülkenin kendi sanat ve tiyatro adamlannca kaleme alm- masmı uygun görrnûştü. 1978- yılının 27 martında ilk kez ulusal düzeyde yayımlanan bildıriyi Vlubsin Ertuğrul kaleme almıştı. Son ulusal bildinyi de geçen yıl Turan Oflazoğlu hazırlamıştı. Bu gece tum tıyatrolarda oku- nacak Prof.Dr.Sevda Şener'in ulusal bildirisi şöyle: "Tiyatroyu hem hayata ben- zedığı ipn, hem benzemedıği için Nevıyoruz. Gerçek olanla düş olanın arasında kaldığımız için, şaka ile ciddiyı yanyana gördü- ğümüz için, doğru ile yalanı bir- birine kanştırdığımız için seviyo- ruz. Çünkü tiyatro hem hayatın ta kendi, hem de sanatcının kur- macasıdır. Tiyatroda gerçeklerle yüzleşir, zorluklara katlanmasını öğreni- riz. Ama aynı zamanda onlara kafa tutmayı. onlan değiştirmeyi de. Tıpkı hayatta yaptığımız gjbi. Tiyatro bır serüvendır. Orada sınırİan aşmanın çoşkusunu ya- şar. olaylan yeniden biçimleriz. Bu bize tarifsiz bir özgürlük duy- gusu verir. Gene tiyatroda zorun- luklara tutsak olmanın acısını ta- dar, hüzünleniriz. Bır bakanz bihnezlikler içinde sitip gitmişiz, bir bakanz ölüme bile tepeden bakma bilgeliğine enşmişız. Sırasında düşlerimiz düşüncemıze kanat takar. sırası- nda aklımız yolumuzu aydınlatır. Tiyatro bir ikilemler sanatıdır. Hayatm ikilemlerini sergilerken, kendi ıkilemini de ortaya koyar; oyun- gerçek ikilemini. Tiyatro- da gerçeği oyunla bozma oyunu oynanır. Ta ki gerçeklerin oyu- numuzu bozduğunu farkedince- ye kadar. Tiyatroda oyunla ger- çek örtüşür. Hayat nerede biter, oyun nerede başlar bilinmez olur. Ne var ki, bu bir karmaşa değil, bir çoğuUuktur. Tıpkı hayatm kendi gibi. Tiyatroya hoşgeldiniz. Burada akı karadan ayırmayı öğreneceğiz. Neyin eylem, neyin çalım olduğunu anlayacağız. Dü- şüncemiz çelik çomak oynaya- cak. Kendimızi oyun kişilerine bölüp çoğaltacağız. Biraz aktlh biraz çılgın, biraz erişkin biraz çocuk, biraz olgun biraz toy oJ- duğumuzu göreceğiz. Kendimizi tanıyacağız. Çevremizi de. Ufkumuz genışleyecek, duy- guljınmız keskınleşecek, beğe- nımiz incelecek. Yaşamdan daha çok tat alacağız. Daha akılh, daha duyarlı. daha yaratıa oldu- ğumuzu hissedeceğız.Gelişrnenin gururunu da yaşıyacagız, içimiz- dekı çocuğu keşfetmenin sevinci- ni de." Çağdaş tiyatromuz perişan, umut amatör tiyatronun canlanmasında Küitür Servisi- Can Y ücel'in 27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü için yazdığı 'A- matörTiyatrolar Çevresi' başhklı bildirisi şöyle: "Memleketimiz bir tiyatro memlekeri- dir. Attın yine diyeceksiniz ama, kazın ayağı öyle değil. Ben, T.C. tiyatrosumüuı değil, antik tiyatrodan söz edi>orum. Ege'yi, Akdeniz'i kuşatan, Bergama'sıy- la, Efes'iyle. Perge'siyle, Aspendos'uyla ve aralanna serpisen yüzlerce anfiteatny- la menueketimize şan veren Yunan, Roma, Helknistik tiyatroiardan bahse- diyonım. Bu belki altyapı bile değil, dedi- ğim bir yeraln tiyatrosudur. Yoksa ben de çağdaş tiyatromuzun altyapı perişanlığın- dan habersiz değilim elbet, nitelikçe ve m- ceükçe en gözde örneği de. kurulaiı beri repertuvannı irfaiye oyuniarına adayan Atatürk Kültür Merkezi(A.K.M). İnsansal altapıya gelince, o da bir peri- şanlık. Ola ola iki tiyatro okulu var. Sev- gili Müjdat Gezen'in büyük özveriyte kur- duğu ve uğnına hapisleri göze aldığı okulu saymasak...Kaldı ki, bu resmi okullardan yetişenler, herhalde okulların tabiarından olacak, ergec sanatçı- memur kılığına gi- riyorlar. Öte yanda, skeçler ufalaomış, ti- yatro tasiaklan. Tiyatromuzu altyapıca, üstyapıca kur- taracak kaynak amatör tivatrolardır. Eski halkevlerini, hala diri okul riyatro- larımızı, eski sokak tiyatrolaruntzı hatt- rlarsak bu kaynağın değerini abart- madığun anlaşılacaktır. Bu kaynaklar- dan yetişmiş hatırı say ılır sanatçılar tiyat- romuzun yüzakıdır. Amatör tiyatrolar sade oyuncu, yönet- men. dekoratör, tiyatro teknisyeni yetiş- tirmekle kalmayacak, aynı zamanda yer yer yeni seyirci kitlelerin ortaya çıkması- na yardımcı olacaktır. Hele alabfldiğine büyüyen. o oranda da ulaşımı güçleşen kenderimiz de yerel ahali icinden çıkacak semt tiyatrolan, tiyatrodan soğumuş kit- lelere yeni köprüler yapındıracaktır. Aklı varsa. Kültür Bakanlığı eh'ndeki kıt ödeneği adı büyük kendi küçük tiyat- rolar arasında çarçur edeceğine, amatör tiyatro canlanışına bel bağlamabdır. Şimdiye kadar amatör tiyarrolara eme- ği geçmiş, oradan yetişmiş eski sanat er- babını olduğu kadar, bugün de dataya canla başla hizmet eden sanatçılanmızı bugün de sevgiyle kucaklanz.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle