Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11 TEMMUZ 1990 HABERLER CUMHURÎYET/U
inönü ve Demirel nikâh şahidi
• ANKARA (AA) — SHP Genel Başkanı Erdal İnönü
ve DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, ANKA Ajansı
istihbarat şefı Veli özdemir ile Nesrin (Görgü)
özdemir'in nikâh şahitliklerini yaptılar. Ankara
Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın'ın kıydığı
nikâhta, Erdal tnönü gelinin, Süleyman Demirel de
damadm nikâh şahidi oldu. İnönü ve Demirel, nikâhtan
sonra gelin ve damatla hatıra fotoğrafı çektirdiler.
Ifargıtay'da seçim
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Yargıtay'da,
emeklilik ve görev süresinin sona ermesi nedeniyle
boşalan 1. Başkanvekilliği ile 4 daire başkanlığı için dün
seçim yapıldı. Yargıtay Genel Kurulu'nda yapılan seçimler
sonrasında, 1. Başkanvekilli|i'ne Mehmet Uygun yeniden
seçildi. 7. Ceza Dairesi BaşkanlığYna Müfıt Utku ile 8.
Hukuk Dairesi Başkanhğı'na Şükrü Özdemir de yeniden
seçilirken, 4. Ceza Dairesi Başkanhğı'na 6. Ceza Dairesi
Üyesi Doç. Dr. Sami Selçuk, 15. Hukuk Dairesi
Başkanhğı'na da aynı daire üyesi Müjdat Altay seçildiler.
Sandalcı beraat etti
• İsUnbu] Haber S«rvisi — Dernekler Yasası'na aykın
olarak basın toplantısı duzenleyip, rapor dağıttığı
gerekçesiyle Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığı'nca hakkında
dava açılan İHD Istanbul Şube Başkanı Emil Galip
Sandalcı dünkü duruşmada beraat etti. İHD İstanbul
Şubesi Başkanı Emil Galip Sandalcı'nın, tutuklu ve
hukümlülerin sağlık koşuÜarım içeren bir raporu basına
açıklaması üzerine Beyoğlu Cumhuriyet Savcıhğı,
Dernekler Yasası'nın 44/1 ve 2. maddelerine aykın
davranıldığı gerekçesiyle dava açmışü.
Som ve Akad'dan Taşar'a dava
• ANKARA (ANKA) — Kemal Horzum'la Uişkisi
'duğuna dair haberleri yazan gazetecilere "namussuz",
.rkek değil" diyen Devlet Bakanı Mustafa Taşar
hakkında 100 milyon liralık manevi tazminat davası
açıldı. Güneş gazetesi muhabirleri Deniz Som ve Nurcan
Akad, Taşar-Horzum ilişkilerini aniatan bir dizi
haberden sonra kendileri için basın toplantısında "Eğer
bunları yapan kadınsa namussuzlukla, erkekse de erkek
olmamakla itham ediyorum" diyen Devlet Bakanı
Mustafa Taşar aleyhine 100 milyon liralık manevi
tazminat davası açtılar. Taşar'dan 50"şer milyon lira
isteyen Som ve Akad dava dilekçilerini avukatları Şahin
Mengü aracıhğıyla Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk
Mahkemesi'ne verdiler.
DGM yargıcı azarladı
• tstanbol Haber Servisi — 1 Mayıs 1990'da
üzerlerinde molotof kokteyli ile yakalandıkları ileri
sürülen ve yasadışı TKP-ML TİKKO silahh örgütüne üye
oldukları iddiasıyla tutuklu bulunan 15 ve 16
yaşlanndaki iki sanığın yargılanmalarına dün İstanbul 1
numaralı DGM'de devam edildi. Y.S. ve İ.Ç. adlı
sanıklar, polisteki ifadelerinin işkence ile ahndığını
beürtirken, savunmaları sırasında da ilginç sahneler
yaşandı. İ.Ç.'nin savunmasmda kullandığı faşist, şoven
gibi keümeler üzerine müdahale eden mahkeme başkanı
Osman Şen, "Bunu içeriden biri sana yazıp vermiş. Sen
daha dünkü çocuksun. Ne anlarsın bunlardan" dedi. Her
iki sanık için yapılan tahliye istekleri reddedildi ve
dosyadaki eksiklerin tamarnianması için duruşma ileri bir
tarihe ertelendi.
Ozal'a küfreden Demirel
• DENİZLİ (Camburiyet) — Hayat pahahlığından dert
yanan Ahmet Demirel adlı işçi, santral garajda otobus
beklerken cumhurbaşkanı Turgut özal'a yüksek sesle
küfür edince yakalanarak gozaltına alındı. Edinilen
sşiye göre, Demirel, memleketi Bitlis'e gitmek için
büsün hareket saatini beklerken büfelerden yiyecek
aJmak istedi. Ancak fiyatları çok pahalı bulunca birden
sûıirlenerek bağırmaya başladı. Bu sırada "Bu pahahhk
senin eserin" diyerek Cumhurbaşkanı Özal'a hakaret ve
küfür yağdırdı. Hemen olay yerine gelen polis Demirel'i
yakalayarak gozaltına aldı.
Horzum davasına yeni heyet
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — İşadamı Kemal
Horzum'u yargılayıp 12.5 yıl ağır hapis cezasına
çarptıran Ankara 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Başkanı
Ekrem Çelenk ile üye Ulkü Güngör'ün bu görevlerinden
çekilme istemi, dosyayı inceleyen Kınkkale Ağır Ceza
Mahkemesi'nce kabul edildi. Bu iki yargıcm yerine
Horzum'un davasına bakmak üzere Ankara 4. Ağır Ceza
Mahkemesı Başkanı İsmet Kürümoğlu ile aynı mahkeme
üyesi Ali Rıza Yılmaz atandılar.
\azı Lşleri Müdürü'ne ceza
• İstanbul Haber Servisi — Yeni Çözüm Dergisi Yazı
Jşleri Müdürü Erdoğan Yaşar Kopan halkı düşmanlığa
teşvik ettiği gerekçesiyle bir yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Bu ceza 3 milyon lira paraya çevrildi. İstanbul 1 nolu
DGM'de yapılan duruşmada Yeni Çözüm Dergisi'nin
eylül 1989 tarihli 27. sayısında yer alan "Dersimler-
Halepçeler, Cudiler Kürt halkının gerçeğini yok
edemeyecektir" başlıkL yazıda "halkı ırk ve bölge
farklılığını gözetmek suretiyle kin ve düşmanlığı açıkça
tahrik ettiği" ileri sürüldü. TCK'nın 312. maddesi
gereğince 1 yıl hapsi istenen Kopan'ın cezası 3 milyon
lira para cezasına çevrildi.
Silivri Festivali yann baglıyor
tstanbul Haber Servisi — Silivri Belediyesi'nin
«-azenlediği "Silivri Yoğurt Festivali, Sanat ve Kültür
Şenlikleri" bu yıl 12-15 temmuz tarihleri arasında
yapüacak. Silivri Belediye Başkanı Selami Değirmenci,
dün Sultanahmet'teki Yeşil Ev'de bir basın toplantısı
düzenleyerek, festival ve ilçe soruniarı hakkında basın
mensuplarına bilgi verdi. Silivri Yoğurt Festivali, Kültür
ve Sanat Şenlikleri'nin sanat ve kültür işleri sorumlusu
Ressamlar Derneği Başkanı Nazan öke ile festival
boyunca konserler verecek olan sanatçılann katıldığı
basın toplantısında belediye başkanı Selami Değirmenci
çıkış noktalannın "Hem Silivri sakinlerine, hem de yaz
aylarında ilçeye tatil için gelen vatandaşlara güzel saatler
geçirtmek ve Silivri ilçesini kültür ve sanat yönunden
canh tutmak olduğunu söyledi. (Fotoğraf: Muharrem Aydın)
Demokrat Merkez Parti GenelBaşkanı Dalan, Suudi Arabistan'ı savunanları eleştirdi
Din devleti knrmak îstiyorlartç Politika Servisi — Yüzlerce
Türk hacı adayının ölümüyle so-
nuçlanan "tünd faciasında" Su-
udi Arabistan lehine beyanatlar-
da bulunan, "yumuşak tutum"
gösteren zihniyetin, "Törkiye'de
din devleti kurmaya" çalıştığını
ileri süren Demokrat Merkez Parti
Genel Başkanı Bedrettin Dalan,
"Partimizin ana amacı zaten ner-
şeyi belirgin olan bu zihniyetin
Turkiye'nin başından ahnmasına
yöneJiktir" dedi.
Tünel faciasıyla ilgili olarak
Cumhuriyet'in sorulannı yanıtla-
yan Demokrat Merkez Parti Ge-
nel Başkanı Bedrettin Dalan, hü-
kümetin hac konusundaki tutu-
munun sadece faciayla ilgili değil
başından itibaren yanlış olduğu-
nu vurguladı. Hükümetin hac ola-
yını Diyanet Vakfı kanalıyla, bir
yere para kazandırmak amacıyla
rekabetten yoksun bir şekılde ger-
çekleştirdiğim vurgulayan Dalan,
"Bu vakfın paralannı kim kulla-
nırj Hangi vakıf kullanır?" soru-
Dln devleti Suudi Arabistan
lehine, âdeta avukatıymışçasına
beyanlar veren zihniyet ve
arîcadaşlan benim de partiden
ayrılmamda en temel etkendir.
Bunlar Rabıta Ül İslam'dan tutun
Türkiye'nin aşırı sağcılarına kadar
herkesi organize ederek Türkiye'de
din devleti kurmaya çalışan
zihniyetin temsilcileridirler.
lannın cevabını sonuna kadar
araştıracaklannı belirtti. Devlet
eliyle kayırmacılık yapılmasının
ANAP'ın kurulus amacına da ay-
kın olduğunun altmı ısrarla çizen
Dalan şunlan söyledi: "Hac sade-
ce Suudi Arabtstanı ilgilendinni-
yor. Bütun dunya İslam ülkderi-
ni ilgilendiriyor. Eğer bac konu-
su, tek basına Suudi Arabistan'ın
organize edemeyecegi bir duruma
gelmisse bütiia dnnya Müslüman
ulkeleri oturup bu organizasyonu
beraberce gerçekleştirmeleri la-
zım. Bu konuda isin sakası yok
"can pazan." Suudi Arabistan le-
hine, âdeta avukatıymışçasına be-
yanlar veren zihniyet ve arkadaş-
lanna gelince, -ki bu benim de
partiden aynlmamda en temel
etkendir- bunlar Rabıta Ül Isiam1
dan tutun, Türkiye'nin aşın sag-
cılanna kadar berkesi organize
ederek Turkiye'de din devleti kur-
maya çalışan zihniyetin lemsilci-
leridir. Otomatik olarak olaya
karşı rahat işaret göstermeieri son
derece dogal. Benim bu zihniyete
eleştirim bile yok. Bağınp çağır-
maya da gerek yok. Partimizin
ana amaclanndan birisi de bu zih-
niyetin Türkiye'nin başından aiın-
ması hadisesidir."
Türkiye'de din devleti kurmaya
çalışan zihniyetin hacılann para-
sına bile göz dikip iç etmeye ça-
hstıklantnn artık hUindiğini ifade
eden Dalan, "Bir kere daha orta-
ya çıktt, goriiyorsunuz olay bir din
meselesi, maddi olaya alet edili-
yor. Dini siyasete alet edip maddi
ve siyasi çıkar sağlama yoluna gi-
diliyor. İste bizim parti olarak ka-
bullenemediğuniz sey de bu. Yok-
sa gerçekten dindara, gerçekten
dine karşı oimak mümkün mü?"
Bedrettin Dalan faciayla ilgili
olarak bundan böyle vapılması ge-
rekenlerin açık olduğunu, ancak
bu zihniyetten tavır beklemenin
yanhş olduğunu vurgulayarak söz-
İerini şöyle sürdürdü:
"Fadaya sebep oUnlar utansın-
lar diyelim, başka ne diyebiliriz
ki? Hakkını arama)<
anlar utansın-
lar. Olay öyle bir boyuta gelmiş-
ür ki hacdann boş gelen koitugu-
na bile Suudi Arabistan devleti 1
milyon lira istemeye kalkıms. Bu,
keiimenio tam anlamıyla başıbos-
luktur. Yani kendi kendine hacca
gitmişler, artık bunun devleti var,
devlettn onlann her türlü hakla-
nna uluslararası kurallar içinde
kesinkes sahip çıkması lazım. Ora-
ya gidip Suudi Arabistan ekono-
misine para kazandmrkca haoia-
runız iyi de basına bit feteket
digi raman mı köti otayor?
çözüm yoiu açık. Smmik Arafek»
tan*da bir insaa kaza yaaana \am
parası' deailen bir uygâlanuı «nr-
dır. Oraya gideo hacıbnnua S«-
udi Arabistan hükümetJ koruya-
manustır. tnmale sebep olmustur.
Bu, Suudi Arabistan devietinin
kabakatJdir. Buna karşılık Suudi
Arabistan devietinin hacdara ke-
sinkes kan parası vennesi lazın-
dır.
Ba ülkede kan parası uygula-
ması yasaldır. Orada kan parası
ödemeyip trafik kazasında adam
çigneyeni zindanda çünitürler.
Netke itibanyla bu zihniyetten bir
tavır beklemek vanhsbr. Bu ne-
denle ölen haa adaylannın yakın-
lanna baş sagMıgı dileyip, sabır te-
menni ediyorum."
ILAHİYATÇILARDAN 'HACIVALlLER'EELEŞTİRT
Hediye hac ohnaz^olaypoütik
Prof. Hüseyin Cahit Vurtavdın "Devlet eliyle hac olur mu?"
Doc. Dr. Ahmet Yılmaz "Bu din devletinde olacak bir iş, devlet
çarkı bölünüyor, yarın Suudi Arabistan iki temsilci gönderdiğinde bu
valiler onlann altına araba verecek."
MUSTAFA BALBAY
ANKARA — Suudi Arabistan
Içişleri Bakanhğı'nın davetiyle
hacca giden 10 ilin valisine ilahi-
yatcılar teplci gösterdi. "Hediye
hac olamayacağını" belirten ila-
hiyatçılar, "Bu, politik bir olay.
Devlet çarkını bölen ve Türkiye'-
nin gelecegine ambargo koyan bir
tutum" diye konuştular. Valiler
hakkında "görevi kötiiye kmllan-
mak"tan suç duyurusunda bulu-
nulabıleceği belirtiliyor.
Tunceli Valisi Atiila Osman
Çelebiloglu, Artvin Valisi Aslan
Yıldırım, Diyarbakır Valisi
Cengiz Bulut, Kars Valisi
Hasan Pakir, Bingöl Valisi
Mustafa Demirer, Malatya
Valisi Oguz Kaan Köksal, Afyon
Valisi Ali Sakallı, Gaziantep Va-
lisi Hüsnü Tuglu, Hakkari Valisi
Şahabettin Harput, Erzincan Va-
lisi Metin tlyas Aksoy söz konu-
su daveti kabul ederek hacca git-
mişlerdi.
Konuya ilişkin göriişlenni aldı-
ğımız ilahiyatçılar, böyle bir uy-
gulamanın ancak din devletinde
olabileceğini ifade ettiler. Prof.
Dr. Neşet Çagatay, olayı "Nere-
den bakarsaruz bakın çamur" dı
ye yorumladı ve şunlan söyledi
"Devlet görevini bırakıp davet-
le hacca gidilmez. Bunu kim
onayhyor? Ejer kutsal bir is yap-
maksa valilik görevi daha kutsal-
dır. Sayın Diyarbakır Valisi'nin
behrttigi gibi valiler istedikleri ye-
re gidemezler. Dekanken ben de
davet edilmiştim, ancak kabul et-
medim."
Dokuz Eylül Üniversitesi eski
öğretira üyesi Doç. Dr. Ahmet
Yılmaz, Suudi Arabistan'ın, hac
konusu sanki kendi tekeUndeymiş
gibi bir tutum içinde olduğunu
söyledi. Doç. Dr. Yılmaz, "Bu
olay Türkiye'nin gelecegine am-
bargo koymaktır. Valiler bata et-
miştir. Hediye bac olmaz. Kendi-
ne ait olmayan parayla hacca git-
mek zaten haramdır. Suudi Ara-
bistan kendi propagandasını yap-
mak için böyle bir davet düzenli-
yor. Bir anlamda haca da kulhuı-
mıs oluyorlar." diye konuştu.
Doç. Yılmaz, bu valilerin Suu-
di Arabistan'a da "bagımlı" ol-
mak durumunda kalacağını belir-
terek şöyle devam etti:
"Yann Suudi Arabistan iki va-
azını gönderip davet ettiği illerin
valisinden yardım isterse ne ola-
cakbr? Valiler o kişilerin altına
araba verecek, yardımcı olacak-
ür. Ben bu daveti aynı zamanda
Suudi Arabistan yönetiminin
Türldye Cumhuriyeti'ne aldıgı bir
tavır olarak degerlendiriyoruın.
tdari görevdeki bir kisinin bu sı-
fatını kullanarak hacca gitmesi
ancak din devletinde olur. Bu du-
nım devlet çarkını da bötecektir."
Ankara Üniversitesi llahiyat
Fakultesi öğretim üyelerinden
Prof. Hüseyin Cahit Yurtaydın
da "Devlet eliyle hac olur mu, ta-
bii bu tartısma konusu. Ancak bu
konuda ben kendimi yetkin
görmüyorum" dedi. Fakulte De-
kanı Prof. Necati Öner ise kendi-
sinın felsefeci olduğunu belirterek
"Konu siyasi, bu konuda göriis
belirtemeyeceğim" diye konuştu.
Eski müftu-gazeteci yazar Tu-
ran Dursun, davetin bütün boyut-
lan bir yana siyasi yönünün çok
önemli olduğunu belirterek, şun-
lan söyledi:
"Anadolu'da insanlar öküzü-
nii, tarlasını satarak hacca gidi-
yor, valiler sadece bu konumlannı
kullanarak davetle hacı oluyor.
Bu nafDe hacdır. Ana olayın asıl
yönu, en büyük mülki erkân olan
valinin görevini kotüye kullanrna-
sıdır. Ben Cumhuriyet Savası ol-
sam. TCK'mn 240. maddesme da-
yanarak soruşturma açanm. Va-
ttler bir erki temsil ediyorlar. San-
ki bir tslam cumhuriyetindeymi-
şiz gibi resmi bir sıfatla hacca gi-
diyorlar."
DAVETLt CrrTt — İstanbul Emniyet Müdürü Ardah da Arabistan Içişleri Bakanının davetiyle hac farizesini Umamladıgını söyledi.
SHP VE DYP 'HAC FACİASEVIN GÖRÜŞÜLMESt^ İÇİN YETERLİ tMZAYI TOPLUYOR
Muhalefetten Meclisi toplama girişimi
DYP 56 imzalı başvuruyu TBMM Başkanlığı'na verdi.
SHP de, eksik imzaları tamamlayacağını açıkladı.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) —
SHP ve DYP, TBMM Genel Kurulu'nun
hac faciasını göruşmek üzere olağanüstü
toplanması için ayrı ayn girişimde bulun-
du. DYP grubu, TBMM Başkanhğı'nın ge-
nel kurulu resen toplantıya çağırma iste-
mini içeren 56 imzab başvurusunu başkan-
hğa sundu. Genel kurulun ola-Janüstü top-
lanabilmesi için 90 imzalı başvuruda bu-
lunulması gerekiyor. SHP Grup Başkan-
vekili Hasan Febmi Güneş, TBMM Baş-
kanhğı'nın DYP başvurusuna, olumlu ya-
nıt vermemesi durumunda başvurudaki
imzaları tamamlayacaklarını bildirdi.
TBMM'de grubu bulunan iki siyasi par-
tinin yöneticileri arasında önceki gece ya-
pılan temaslardan dün sabah somut sonuç
ahnamayuıca DYP, Meclis'in olağanüstü
toplantıya çağrılması için başvuru yazısı
hazırladı. Başvuruyu dün sabah imzalayan
DYP Genel Başkanı SüJeyman Demirel,
olağanüstü çağn için partisine mensup mil-
letvekillerinin imzalannın yeterli olmaya-
cağına işaret ederek, isteme diğer partile-
rin de katılacağını umduğunu bildirdi. De-
mirel, çağnnın TBMM Başkanı'nca yapıl-
ması gerektiğini kaydetti ve "Hacda mil-
letimiz 600 ferdini kaybetmiştir. Bunu hiç
kimse geciştiremez. TBMM mutlaka lop-
lanmah ve bu meseleyi görüsmelidir.
TBMM bunu konuşmazsa neyi
konuşacaktır" dedi.
SHP Genel Başkanı Erdal İnönü de De-
mirePin bu açıklamalarından sonra konu-
nun TBMM'de görüşülebilmesi için önce-
likle hükümetin üzerine düşeni \-apmasi ge-
rektiğini bildirdi. İnönü, DYP'nin kampan-
yasına katılıp katılmayacaklarının sorul-
ması üzerine de şunlan söyledi:
"Biz zaten girişimde bulunuyoruz. Ko-
nuyla ilgili toplantının TBMM'de bir an
önce j^pılmasını istivoruz. Dogru Yol Par-
tisi de kendi acısından yapıyor. çok güzel.
Beraber imzalar yeterli sayıyı bulacakbr de-
mek. Çeşitli yollar önerildi. dün yapbgım
konuşmada hükümetin bunu doğnıdan
doğnıya yapmasını istedim, çunkü o en ça-
buk olur. O olmayacaksa, tabii yol, herke-
sin imza toplayarak bunu yapmasıdır. Onu
da ne biz tek başımıza yapacağız, ne Dog-
ru Yol Partisi tek basına yapacak. Ama im-
zalar bir arayn gelirse bu iş olur."
İnönü'nün bu açıklamasından yaklaşık
bir saat sonra bir basın toplantısı düzen-
leyen DYP Grup Başkanvekilleri Köksal
Toptan ve Vefa Tanır, partilerinin TBMM
Başkanı'nın Meclis'i 18 temmuz çarşamba
günü resen toplantıya çağırması istemini
içeren başvuruyu başkanlığa ilettiler.
DYP Grup Başkanvekili Köksal Toptan
basın toplantısında, TBMM'yi olağanüs-
tü toplantıya çağırmak için 56 imza top-
ladıklannı, ancak bunu 90'a tamamlama-
dan önce başkanın kendiliğinden bir çağ-
n vapması için öneride bulunduklannı söy-
ledi. Yeterli imzayı bulmak için SHP yö-
neticileri ile bir temas kuramadıklannı, an-
cak eksik imzalann bu partiye mensup mil-
letvekilleri tarafından tamamlanacağından
emin olduklannı beürten Toptan, konunun
önemini dikkate alarak vakit kaybetmemek
için Meclis Başkanı'na doğnıdan çağn öne-
risi götürduklerini söyledi.
DYP Grup Başkanvekili Köksal Toptan^
dan hemen sonra bir basın toplantısı dü-
zenleyen SHP Grup Başkanvekillerinden
Hasan Fehmi Güneş ise, Meclis Başkanve-
kili Halim Aras aracılığı ile hükümetin
TBMM'yi toplantıya çağırıp çağırmayacağı
yolunda bir ön yoklama yaptıklarını, an-
cak olumsuz yanıt aldıklarmı söyledi.
DYP'nin başvurusundan da haberdar ol-
duklannı, bunun sonucunu beklediklerini
belirten Güneş, bu çağnya da olumsuz ya-
nıt gelmesi halinde DYP'nin önergesinde-
ki eksik imzaları tamamlayarak
TBMM'nin olağanüstü toplantıya çağrıl-
masını sağlayacaklarını söyledi. Güneş,
DYP'nin başvurusunda belirtilen 18 tem-
muz tarihinin kendileri için de uygun ol-
duğunu söyledi.
TBMM Grup Başkanvekili Halim Aras
1
ın DYP'nin başvumsu konusundaki açık-
lamasını bugün yapması bekleniyor.
DUNYA BANKASI
MîIH Egitiırfe
90.2 milyon
dolarlık kredi
ANKARA (ANKA) — llk ve
ortaöğretimde yönetim acısından
verimliliği arttırmayı ve bu düzey-
deki öğretimde öğretmen eğitimi-
nin kalitesini geliştırmeyi amaçla-
yan "Milli Eğiümi Gelistinne
Projesi" için Dunya Bankası'ndan
90.2 milyon ddaılık kredi sağlan-
dı.
Bakanlar Kurulu'nca onaylana-
rak Resmi Gazete'de yayımlanan
kredi anlaşmasına göre proje "Ök
ve Ortaögretim", "Öğretmen
Egitimi" ve "Egitim Sisteminin
Yönetimi" başlıkh bölümden olu-
şuyor.
MiUi Eğitimi Geliştirme proje-
si için sağlanan 90.2 milyon do-
larlık kredinin 45.7 milyon dolar-
lık bölümü Milli Eğitim Bakanlf-
ğı'nca 8.3 milyon dolârlık bölümü
de YÖK tarafından olmak üzere
toplarn 54 milyon dolârlık bölü-
mü teçhizat ve materyaller satın
almak üzere kullanılacak.
MATBAA İÇİN HEDEF
3 MİLYARSS Kararnamesi uygulandı. İçişleri Bakanlığı Dergimizin yayınını
süresiz olarakdurdurdu. 2000eDoğru susmayacak. Basını, muhalefet
partilerini, sendikaları, yazarları, aydınlan, okuyuculanmızı ve tûm
demokratik güçleri mücadeleye çağmyoruz. Eyleme geçelim.
MATBAA KAMPANYASI İÇİN YURTİq HESAP
Mehmet Sabuncu 36058-9 Nolu Postaçeki hesabı
YURTDIŞI HESAP NO:
Dilber Tütüncübaşı, Postgirokonto 5547 30-609
Postgiroamt: Frankfurt am Main Bankleitzahl: 500 100 60
İstanbul Büro Telefon : 513 83 52 - 513 83 53 • 513 96 78
Ankara Büro Telefon : 229 42 80 - 229 83 80
Frankfurt Büro Telefon : 739 12 92
Diyarbakır Büro Telefon : 33610
SuudiArabistarv
Hacıları biz
öldürmedik,
bu kaderdir
Devlet Bakanı Çiçek,
Suudi hükümetinin
kaybolanlar için 1600
riyal almaktan
vazgeçtiğini söyledi.
TüA hacılar ölü sayısının
açıkjananın çok üzerinde
olduğunu söylediler.
Haber Merkezi — Suudi Ara-
bistan'ın Ankara Büyükelçisi
Abdülaziz Muhyeddin Hoca,
hacda meydana gelen faciada ül-
kesinin ihmali olduğu yolunda-
ki iddialan kabul etmediğini be-
lirterek, "Bu bir kaderdir. On-
lan biz öldürmedik" dedi.
Hac faciası üzerine tatilini ya-
nda keserek Türkiye'ye dün dö-
nen Suudi Arabistan'ın Ankara
Büyükelçisi Abdülaziz Muhyed-
din Hoca, "faciaya ihmalin yol
ac&gj" iddialannın doğru ohna-
dığını savundu. Faciayı "kader,
alın yazısı" olarak nitelendiren
buyükelçi, "Tündde havalandır-
raa, ışıklandırma mevcut, elek-
trik kesintisi olmadı, her şey
çalısıyor" dedi.
Buyükelçi, "Hanlann tünele
giris çıkışlan kontrol altında
mı>dı" şeklindeki soruya, "Kim-
se hacılan kontrol edemez. Her-
kes aynı yere aynı zamanda gi-
der. Her ülke görevlileri, kendi
haalanndan sonımlu. Başlann-
da kendi görevlileri var" karşı-
lığını verdi. Türkiye'nin tazminat
hakkının doğup doğmadığına
ilişkin soruyu ise Suudi Buyü-
kelçi, "Bu bir kaderdir. Onlan
biz öldürmedik" diye yanıtladı.
Bu arada, Suudi Arabistan
hükümetinin "kayıp kişilerin
buhmap Türkiye'ye gönderilme-
si sırasında yapüacak masraf
karsılıgı" olarak kayıp haa ba-
şına aldığı 1600 riyalden vazgeç-
tiği bildirildi.
Devlet Bakanı Cemil Çiçek,
ölen Türk hacılarından kimlik-
leri belirlenenlerin sayısının ha-
len 331 olarak kendilerine iletil-
diğini, bugüne kadar karayolu
ile 6 bin hacının Türkiye'ye dö-
nüş yaptığmı söyledi. Çiçek, sı-
nır kapılannda kayıplar için pa-
ra alınmaması için mutabık kal-
dıklannı da behrterek şöyle dedi:
"Anlaşmaya göre, buyükelçi-
ligimizin kendilerine >un vemte-
si kaydıyla, kişi basına 1600 ri-
yal istemeyecekler. Bu parayı is-
temeierinin nedeni de kayıp ki-
şiyi bulup Türkiye'ye göndermek
için yapılacak masraf karsılığı-
dır. Dün, hukumette de karar
alındı. Büyükelçiliklere dunım
bildirilmiştir. Özel şirketlerden
de şimdiye kadar 1600 riyal alın-
dığı yolunda bize bir şikâyet gei-
memiştir."
Ardah: "Rabıta'dan
teklif almadım"
İstanbul Emniyet Müdürü
Hamdi Ardah, hac seyahati için
Rabıta'dan herhangi bir teklif al-
madığını söyledi.
Hamdi Ardalı, dün yaptığı
basın açıklamasında, bir gazete-
nin dünkü sayısında yer alan ve
kendisi tarafından söylendiği id-
dia edilen, "Rabıta'mn teklifini
reddettim" Başlıkh haberin özü-
nün, gerçeği yansıtmadığım be-
lirterek, "Ben, Rabıta'dan bir
teklif almadıgıma göre, reddet-
mem de söz konusu degildir"
dedi.
Bu arada, hac için Suudi Ara-
bistan'a giden vaülerden son üçü
de yurda döndü. Dün, Atatürk
Havalimanı'na gelen Erzincan
Valisi Metin Aksoy, Kars Valisi
Hasan Bakır ve Tunceli Valisi
Atiila Osman Çelebioğlu basın
mensuplarıyla goruşturülmedi-
ler. Hacca giden 10 validen 7'si
önceki gün Türkiye'ye dönmüş-
lerdi. Bu arada, hac farizasmı
yerine getirerek yurda dönen ha-
cılar, 2 temmuzda meydana ge-
len facianın şokunu hâlâ üzer-
lerinden atamadıklannı söyledi-
ler. Hacılar, ölü sayısının açık-
lanan resmi rakamın çok üzerin-
de olduğunu öne sürdüler.
Endonezya Hac Dayanışma
Birliği, Suudi Arabistan'dan
1400'den fazla hacının diümüne
yol açan tünd faciasını sonıştur-
masını istedi.