26 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26MART1993CUMA 14 DIZIYAZI N u r c u l u ğ u n Başkaldıran Kolu Aczmendiler AYDMENGIN 'Demokrasi dinsizliktir9 "Demokrasi insanlann kendi kendilerini idare etme hevesi, ilahi kanunlar kabul etmiş etmemiş hiç hesaba katmadan kanun çıkarma hevesi. Kurmuşlar demokrasiyi yapmışlar birAnayasa...Nasıl ki bir kanun geldi doğru Anayasa Mahkemesi'ne. Uygun mu değil mi?" - Bir başka soru daha. Çeşitli tarikatlar- da Türkive'nin bir "Dar-ül harp" >a da bir "Dar-ül İslam" mı olduğuna ilişkin göriiş birliği yok. Aralarında çok ciddi tartışma- lar var. Hatta ayrılıklara kadar \ aran tartı- şmalar. Siz ne diyorsunuz bu konuda. Türkive bir Dar-ül harp midir? Sanınm siz- ce herhalde bir Dar-ül İslam değil. Şeyh Hacı Müslim - Bilakıs. Sızın şu en son dedığiniz şıkkı. "değıl" dediğinızi tas- vip ediyoruz biz. - Nasıl yam? Enteresan. Şeyh Hacı Müslim - Enteresan tabii ya. Bak, şimdi. mesela Dar-ül harp diyen. dar-ül harbi kabul ettirse ne yapacak? Ben size söyliyeyim. Faizı rahat yıyecek. Işkembeyi kolay dolduracak. Gragos'la beraber aşık alacak. Dar-ül İslam dıyen neyi temin etmeye çalışıyor? Bak, bu me- sele ihtilaflı bir mesele. Şimdi Türkiye'nin dar-ül harp olması halinde bırçok ahkâm değişir. Mesela "Dar-ül harp'tir" divenle- re ben soruyorum: Kaç kat elbisen var? - Diyeiim dört kat. Şeyh Hacı Müslim - Birden fazlasının cezası vardır. Mesela evinde kaç öğün yc- mek yiyorsun? Kaç çeşit yemek yiyorsun? Eğer çok iktisatlı bir vaziyetin dışında ise cezası vardır. Hans'la Hasan ya da Gragos -Yani İslam akidesine uvgun vaşıyor mu- sun, yaşamıyor musun diye soracaksınız?.. Şeyh Hacı Müslim - Şımdı dar-ül İslamı. dar-ül harbi bir tarafa bırakmalı da... Yapılaçak-şe> ler var. Yani mesela bir in- sanın İslami yaşamasına ne engel var? "Dar-ül Harptir Türkiye" diyen adamın evine gitsen aynen Gragos'un evi gibidir... - Siz demin de kullandınız bu Gragos sö- zünü. Ne demek bu? Şeyh Hacı Müslim - Gragos bızım bur- da Harput'ta bir zamanlar vanJı ya... Yani Gragos. Ermeni ismidir. Mısal yani. İstersen Hans diyeiim... Evet. Dar-ül harptir diycnin cvindcydik ya. Hans'la Hasan'ın evleri arasında bir fark >oktur. Şöyle tavandan bir kesit yapsak.. Eyi de- ğil mi? Biraz da teknik tabir kuLınalım. evet bir kesit alsan. tavanlan kaldırsan İstanbul evlerinin. Hans"la Hasan"ın. Çorç'lan Mehmet'- ın. Jak'la bilmem neyin evleri ara- sında büyük farklılıklar görmez- sin. Eğer belli ala- metler. ne bileyim Besmele-i Şerif fllan asılıysa. yani birinin evinden haçını kaldır. ötekinden Besmele-i Şerifi kaldır. fark yoktur. Hepsi aynı standar- da girmiş. Yani ku- ru kuru kadana- lar... Yahu Müslü- man olmaya kim engel? Evinde Müs- lüman olana kim engel oluyor? Kansına adam gıbi çarşaf giydirse. peçe taktırsa kim kendi- sine. ne diyebilir? Mümkün mü? Bunlar bedava erkeklik yapmak ıstiyorlar. - Sizi yoruyor muyum, sabrmızı kötüye mi kullanıyorum bilemiyonım ama, bir soru daha... Şeyh Hacı Müslim - Reca ederim. ne de- mek. Bu> ur sor hele. Ben saate namaz için baktım. Yanlış anlama. - Tamam. Şimdi: Demokrasi! Burava kadar olan konuşmalarımızdan çıkardığım I- rıyla, siz demokrasiye de karştsınız. .jeyh Hacı Müslim - Demokrasi dinsiz- lık. Mecburen karşıyız. - Bu son cümleniz... "Demokrasi dinsiz- lik" dediniz. Bunu anlamadım. Şeyh Hacı Müslim - Şimdi dinsizlik ne- dir. din nedir? Dindarlık nedir. dinsizlik nedir? Şimdi mesela bir adam "Kur'an-ı Azimüşşan'ın bir harfini değıştirmek ttzım" derse o adam İslam dmmttençikar. - Çünkü Kur'an bir nas'hr. bir dogmadır. Değişmez. Aczmendiler meydan okuyor. Uğur Mumcu'nun cenazc töreninde "Kahrolsun şeriat" diye bağıranlara karşı Aczmendiler yığınsal bir protesto gösterisine kalkıştılar. Ancak polis onları Ankara'nın girişinde engelledi. Şeyh Hacı Müslim - Nas'tır. Değişmez. Pekala. dindarlık nedir? Mücmelen. mu- fassalan. - Efendim? Şeyh Hacı Müslim - Mücmelen. mufas- salan. Yani: Bildiğimiz. bilmediğimiz. Al- lah'ın murad-ı ilahisi nevse bız hepsıne inanınz. Böv ley se adam. bu adamın ımanı laş gibi. Hıç dcliğı yok. Demokrasiye gel- dık bak şimdi. Demokrasi. beşerin (in- sanın) kcndi kendisini... Yani laiklikten türeme. insanlann kendi kendilerini idare etme hevesi. Parlamentoda. ilahi kanunlar kabul ctmiş etmemiş hiç hesaba katma- dan. kanun çıkarma hevesi. Efendim. işte kendi kendilerini seçmek. Seçilmek. Vesa- ire gibi. Şimdi İslam dininde bir kanun çı- kanlacaksa. bir kanun tatbik edilecekse. bu kanun ilahi kanunlara aykın olamaz. •Yani şer-ü şenfın temel kaidelerine aykın olamaz. Ancak o lemel kaidelerin anlaşıl- masına yardımcı olabilir. Bugün de öle de- ğil mı zaten? Yani kurmuşlar demokrasi- yi. yapmışiar bir Anayasa... Devrik cümle kullanalım lazlar gibi Evet. yazmışlar bir Anayasa. E. ondan sonra. Nasıl kı bir ka- nun geldi. bakıyorsun doğru Anayasa Mahkemesi'ne. Bu Anayasa'ya uygun mu. değil mi? - Evet. Sizin itirazınız neresine bunun? Şeyh Hacı Müslim - Hah. işte biz de öy- leyiz. Bız de diyoruz ki, ilahi nizamda ka- nun olur; kanun çıkanlır: içtihad vardır. İçtıhad kapısı kapanmamıştır. İnsanın, günlük ihtiyaçlanna göre kapısı açık. Biz onu kapatmıyoruz. Haaaa. fakat temel kanunlara aykın olmaması lazım. - Peki. demokrasi buna niye engel? Hakimiyet kayıtsız, şartsız Şeyh Hacı Müslim - Demokrasi diy.or ki hakimiyet kayıtsız şartsız... -.... mületindir. Şeyh Hacı Müslim - Estağfurullah. - Âma öyle div or. Şeyh Haçı Müslim - Heee. biliyorum. Ben söylememek için sizi mecbur etüm. - Haa anladım. Günah bana yazıldı yani. (Gülüşüyoruz). Şeyh Hacı Müslim - Estağfurullaf, es- tağfurullah. Şimdi bir gün dışan çıkmasa insan. karnı şiştıği için sancılanıvor. Bir gün yemek yemese karnı açhktan sancıla- nıyor. Sonra bu adam kalkıyor Allah'ın tahtına oturuyor. Allah insanı Şeytan'a maskara etmesin. - Peki demokrasinin, bu anlamda, insan- lann kendi koydukları katıunlarla kendile- rini yönetmeye kalktıkları. burada bal gibi Kuran hükümleri ile uvuşmayan. ona zıtla- şan vasalann varolduğu kanısındasınız. Dolayısıyla demokrasiye temelden karşjsı- nız. Şeyh Hacı Müslim - Aynen. - Peki. Bu ülkede Müslüman olmavanlar > ar. Ya da Müslüman anne babadan dünya- >a gelip dindar olmavanlar, dinsiz olanlar \ ar. Kimileri de dinsiz de değil. tümüyle Al- lah'a inanmıyor. Ya da bir. Sizin dev işinizle söyleyeyim, bir semavi dine. İseti. Mıtsevi örneğin, yani Müslüman değil. Peki bun- ların, dinsizin, Tanntanımazın ya da Huis- tiyanın. Musa dinine bağlı kişilerin > aşadığı bir Türkiye'de. şeriat gecerli olursa, bun- lann durumu ne olacak? Şeyh Hacı Müslim - Şimdi şeriat ma- kable şamıl (gen>e. geçmiş zamana doğru işleyen) kanun vaz etmez. Yani Türkiye'- de bir fetret devresi yaşanmışür. 70 sene.. Dur bakayım. 73 sene oldu değil mi? Yani fetrat dev resi demek. kanşıklık devresi de- mek. Şimdi şer-ı şerif. şeriat yani. Allahın inayetiyle bu memlekette tatbik edilmeye başlandığı anda. ben tabıi bilemiyorum. o günün zatı (kişisi) ne yapar. yapacağı şey şudur: İslamda zulüm yoktur. Makabline şamil olmaz. Yani iki sene önce çıkanlmış şapka kitabından dolayı. üç sene sonra İstiklal Mahkemesi'nde İskilıpli Atıf Ho- ca'yı ipe çekmezler. Şeriat kanunu adildir. Şeriat kanunu adildir. adil. Der ki. herkes nüfus cÜ7danına hali nevse yazdırsın. On- dan sonra umumı asayışe dokunmadığı müddetçe neye inanıyorsa. istediğini hür yaşar. Şimdiki gibi şaklabanlığa lüzum kalmaz yani. Şahane serbestsin - Yani siz bayağı geniş bir özgürlük mü öngörüyorsumız? Şeyh Hacı Müslim - Ne demek hürriyet? Hareketi meşruasında (yasal eylemlerin- de) şahane serbest olmak demektir şeriat- taki hürriyeı. Şimdi bakın.. siz herhalde şoförlüğü yaparsınız da pilotluğu bilmez- siniz. - Yok hayır. Bilmem. Onu beceremem. Şeyh Hacı Müslim - Şımdı irafikte insa- nın kendisinde olan hürriyet yan hürriyet- tir. Y'ansı da karşıdan gelen arabanın şo- föründe. Onun hakkı. Kendi şeridınin dışındakı hürriyete hürriyet demezler. "Ben hür değil miyim bu yolun üzerinde, Türk vatandaşı değil miyim 0 " Haaa sen kendi şeridınde hürsün. Şimdi İslamiyet Vıerkese... Hangi dinden? Diyeiim ki adam Hıristiyan. Dinsiz mi? Dinsiz. İyi. Şu mu? Şu. Ateşperest mi? Ateşperest. Tamam, nüfus cüzdanına yazmışsın. Şimdi sen kendi şendine gir; başkasının kazasına se- bep olmamak şartıyla şahane serbestsin. Anladm? - Anladım. SÜRECEK HABERLERIN DEVAMI Yiııeölü elegeçirildiler Notiar tstanbul Haber Servisi - İs- tanbul Bahçelievler'de önceki gece düzenlenen operasyonda Devrimci Sol örgütü içindeki muhalif kanadın üyesi oldukla- n belirtilen cezaevi firarisi İbra- him Yalçuı Arıkan, Avni Turan ile aynı gruptan. kod adının Os- man olduğu belirlenen Recai Dinçer olduğu öne sürülen bir kişi öldürüldü. 5 saat süren vc İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir tarafından yö- netilen operasyonda 3 polis memuru da hafıf şekilde yara- landı. İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir, TRT'ye yaptığı açıklamada, 155 Polis İmdat te- lefonuna yapılan bir ihbar üze- rine operasyonun gerçekleşüril- diğini belirterek, "İbrahim Yalçın Ankan ve arkadaşlan- nın sözkonusu adresteki eve girdikleri yolundaki bir ihbar üzerine, Terörle Mücadele Şu- besi'ne bağlı polisler verilen adrese gitmiştir. İçeri girdikleri sırada açılan ateş sonucu 3 polis kollanndan hafıf şekilde yara- lanmış, sonrasmda da bina ku- şatılarak operasyon başlatıl- mışür" dedi. Görgü tanığı semt sakinlerin- den edinilen bilgilere göre, ilk çauşmanın sokakta çıktığı ve evde devam ettiği öğrenildi. Edinilen bilgilere göre. istanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'ne bağlı polis- ler, bir süredir izlcdikleri mili- tanlan önceki gece 21.30 sırala- nnda Bahçelievler Parkı'nda kıstırdüar. Izlendiklerini anla- yan mılıtanlarla polisler arasın- da çıkan kısa süreli çatışmada Selim Kostik (34). Ali Osman Akar (35) ve Hüseyin Doğru (31) adh polisler hafif şekilde > aralandı. Militanlar ise parkın 100 metre kadar ılensindeki Deli Hüseyin Paşa Caddesi Radyum Sokak 25 numaralı Yalçın Apaıtmanf nın giriş ka- tındaki dâireye girdiler. Bina kuşatıldı _ Militanlar. Hamza ve Meral Ülkü çiftine ait daireye girdik- ten sonra bina polisler tarafın- dan ku^atma altına alındı. Bu sırada polis telsizinden. gaz bombalan, uzun namlulu silah- lar ve yardımcı kuvvetler isten- diği duyuldu. İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir'in operasyonu düzenleyen polisle- re telsizle, "Bu iş bitecek. İlk önce teslim ol çağnsında bulu- nun. Silahlannı atsınlar, mutla- ka alacaksınız. İnsanlara zarar gelmesin" şeklinde talimat ver- diği duyuldu. Kuşatma altına alınan bina- da oturanlar. daha önceki ope- rasyonlarda hiç yapılmazken, bu kez dışanya çıkanldıktan sonra operasyon başlaüldı. Bu sırada 10 yıldırevinsahibi oldu- ğu öğrenilen ve kömürcülük yaptığı belirtilen Hamza Ülkü'- nün evden çıktığı görüldü. Po- lisler tarafından gözaltına ab- nan Hamza Ülkü verdiği ifade- de, "Eve gelenlerden ibrahim Yalçın Ankan 12 yılhk bse ar- kadaşımdır. Birkaç gün önce yolda karşılaştım ve ev adresı- mi verdim. Bu gece de (önceki gece) eve ilkönce o geldi. Kısa bir süre sonra da tanımadığım 2 kişi daha geldi. Sonra da çatış- ma çıktı" dedıği öğrenildi. Kısa süre sonra olay yerine gelen çok sayıda çelik yelekli özel harekât timleri binayı ku- şaürken, Terörle Mücadele Şubesi'ne bağlı polisler ve çevik kuvvet polisleriyle, mınuka po- lisleri tarafından da çatışmanın olduğu sokağın giriş çıkışlan kesildi. Bu arada militanlann sığındıklan Hamza Ülkü'nün evinde, kansı Meral Ülkü ve 11 yaşlanndaki çocuklan Mehmet Ülkü'nün de bulunduğu öğre- nildi. Ev sanldıktan kısa bir süre sonra olay yerine gelen İs- tanbul Emniyet Müdürü Nec- det Menzir, evde bulunanlara teslim olmalan yönünde çağn- da bulundu. Bu çağnlardan kısa süre son- ra da yoğun şekilde silah sesleri duyuldu. Çaüşma başlayınca evde bulunan kadın ve çocuğun da dışanya çıkanldığı öğrenildi. Evde buîunanJar çıktıktan son- ra da polisler eve tüfek bomba- lan ile ateş edip el bombası attı- lar. Evin camlan da polisler tarafından taş aülarak kınldı. Saat 22.00 sıralannda başlayan çaüşma kısa aralıklarla 01.00'a kadar devam etti. Silah sesleri- nin 35 dakika kadar kesümesi üzerine operasyonun sona erdi- ği düşünüldü. Bu arada içerde- kilerin süre ıstediği şeklinde bazı bilgilergeıdı. ancak gazete- ciler operasyon bölgesinden Ölenler Dursun Karataş'a muhalif İstanbul Haber Servisi - Bah- çelievler de düzenlenen operas- yonda öldürülen ve kimlikleri belirlenen İbrahim Yalçın An- kan ve Avni Turan'ın Devrimci Sol örgütü içınde Dursun Kara- taş'a darbe ginşiminde bulunan Bedri Yagan grubundan oldu- ğu öğrenildi. 13 Eylül 1992 gü- nü Dursun Karataş'ın b'derliği- ne karşı çıkan cezaevi firararile- ri Bedri Yağan. İbrahim Bingöl ve Aslan Şener Yddınm darbe girişiminde bulunmuşlardı. Üç ay örgütü yöneten Yağan ve ar- kadaşlan daha sonra etkisiz hale getirilmişlerdi. Bedri Ya- ğan, 6 Mart günü İstanbul Kar- tal'da düzenlenen operasyonda 4 arkadaşıyla birlikte öldürül- müştü. 12 Eylül'den sonra İzmir Sıkı- yönetım Askeri Mahkemesi'n- de yarglanan İbrahim Yalçın Ankan TCK'nın 146/1. mad- desi uyannca idam cezasına çarptınlmıştı. Ankan 3 Ocak 1991 günü Gaziantep Cezaevi'n- den Devrimci Sol örgütü üyesi olduğu ileri sürülçn Ahmet Fa- zıi Ercument özdemir ile birlik- te fırar etmişti. Özdemir, 17 Nisan 1992 günü İstanbul'da düzenlenen ve Dursun Kara- taş'ın eşi Sabahat Karataş'ın da öldürüldüğü operasyonda öl- dürülmüştü. Ankanın, Dev- rimci Sol Ege Bölgesi Kır Geril- lası Komutanı olduğu ileri sürüldü. Avni Turan da 7 Eyjül 1982 günü tutuklanmış ve İstanbul S-l." inetim Komutanlıği'nda görübn Devrimci Sol davasın- da yargılanmıştı. Hakkında en az 20 yıl hapis cezası istenen Tu- ran, 1985 yılında mahkeme ta- rafından tahliye edilmişti. Tu- ran'ın örgütün Karadeniz Bölgesi Kır Gerillası Komutan Yardımcısı olduğu ileri sürül- dü. Operasyonda öldürülen 3. kişinin kimliği konusunda res- mi bir açıklama yapılmadı. Ancak bu kişinin İstanbul Sıkı- yönetim Mahkemesi'nde görü- len Devrimci Sol ana davasın- dan yargılanıp hüküm giyen Recai Dinçer olduğu öne sürül- dü. 1990 yılında tahliye-olan Recai Dinçer, daha sonra Ka- radeniz'deki kır birlikleri ope- rasyonlannda yakalandıktan sonra tekrar serbest bırakılmış- tı. çok uzakta olduklan için bu doğrulatılamadı. Daha sonra bomba sesleriyle birlikte yeni- den yoğun silah sesleri duyul- maya başlandı. Yaklaşık 1 saat daha devam eden çaüşma gece yansı 02.45 sıralannda sona er- di. Çaüşma sırasında kuşatılan evin çevresinden mehter marşı söylendiği duyuldu. Evde bulunan militanlann polislerin ateşine karşılık bom- ba atüklan ve yoğun şekilde ateş ettikleri söylenmesine kar- şın evin önündeki araçlardan sadece birisinde bir kaç kurşun izi olduğu görüldü. Oysa eve daha yakın duran araçlarda ise herhangi bir hasar olmadığı gö- rüldü. Olay yerine gelen Bakırköy Nöbetçi Savası incelemelerde bulunduktan sonra. sabah 06.00 sıralannda gazeteciler içeri almarak fotoğraf çekmele- rine izin verildi. Gazetecilerin sadece, cesetlerin bulunduğu banyoya ginnelerine izin veril- di. Evin duvarlannın ve zemini- nin atılan bombalar ve kurşun- lar nedeniyledelik deşik olduğu gözlenirken. cesetlerin 3'ünün de banyoda olduğu ve yanlann- da ise bir tane Kalaşnikof mar- ka tüfek ve 2 tane 14'lü tabanca ve şarjörler bulunduğu görül- dü. Daha sonra evde el bomba- lan ve roketatar olduğu açık- landı. Semt sakinleri ne diyor? Operasyonun olduğu bölge- de yaşayanlar, ilk olarak park- tan silah sesleri geldiğini, birkaç kişinin koşarak binaya girdiği- ni, daha sonra apartmarun sa- nldığını söyledi. Apartmanın kapıcısı ise gece uyurken. 22.00 sıralannda silah sesleriyle uyandığını ve polislere sesle- nerek dışan çıküğını anlattı. Kapıcı, operasyon yapılan evin sahibi Hamza Ülkü ve ailesini 12 yıldır tanıdığını, kendi halin- de insanlar olduğunu söyledi. Operasyonla ılgili Emniyet Müdürlüğü'nden hiçbir açıkla- ma yapılmazken, Hamza Ülkü, eşi Meral Ülkü ve kayınpederi Mehmet Ali Yalçın'ın Terörle Mücadele Şubesi'nde oldukla- n, evin de dün öğleden sonra Ülkü ailesınin yakınlanna tes- lim edildiği öğrenildi. Kömür ticareti yapan Hamza Ülkü'- nün de Bahçelievler CHP ilçe örgütü kongre üyesi olduğu bil- dirildi. Mehter marşı veslogan eşHğindeçatışma 22.00: Evdekilerle polis arasında çaüşma başladı. Gazeteciler olay yerinin 100- 200 metre uzağında tutuldular. 23.00: Tabanca ve tüfek seslerine. bomba sesleri eklendi. Bu arada İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir ve Siyasi Şube Müdürü Reşat Altay, içeridekilere teslim ol çağnlannı yinelediler. Aynı zamanda çatışma da devam etti. Bu sırada binanın kuşatıldığı yerden mehter marşı duyulmaya başlandı. 01.00: Çaüşma durdu. Gazetecilere çauşmanın durması, içeridekilerin teslim ol çağnlara karşılık olarak beli bir zaman istendiği doğrultusunda bilgi verildi. Ancak daha sonraki dakikalarda birgelişme olmadı. 01.35: Çatışma tekrar başladı. İçeriye atılan bombalardan yangın çıktığı öğrenildi. Ancak yangının, içeridekilerin "dökümanlan yakması sonucu çıküğı" açıklandı. Bunun üzerine. İGDAŞ aranarak bir ekip çağnldı. Evin doğalgaz bağlantısının kesilmesi istendi. Aynca olay yerine, yangının büyüme tehlikesine karşı. itfaiye çağnldı. 02.00: Eve 20'den fazla el bombasının yanında. tüfek bombalan, kapı veduvar yıkmakta kullanılan bombalar ve gözyaşartıcı bombalar atıldığı belirtildi.Bu sırada "Ellerini başının üstüne koy, Türk polisine, Türk adaletine teslim ol" çağnlan yapıldığı duyuldu. Bu çağnlara karşın. evdekilerin "Yaşasın Devrimci Sol", "Devrimci Sol savaşçılan teslim olmaz" diye^slogan atüklan duyuldu. Daha sonra. "Türk polisine, Türk savcısına, Türk basını önünde tesü'm olun. Sizlere kesinlikle birşey yapılmayacak" çağnsı yapıldı. Bu çağn üzerine gazeteciler olay yerine savanın da gelmiş olabileceği yorumunu yapülar. Ancak basın mensuplan savcıyı göremediler. Çağnlann yapıldığı sırada duyulan silah seslerinin evin içinden mi yoksa dışandan mı geldiği anlaşılamadı. 02.45: Silah sesleri sustu. Çev rede toplanan vatandaşlar arasındaki bir grup polisler lehine slogan atarak gösteri yapü. Bir ara İstiklal Marşı söylendi ve bazı polisler aynı grup tarafından omuzlara alındı. Çaüşma sonrasmda zemin katta bulunan evin demir parmaklıklan dahil her tarafinın kurşurdarladelik deşik edildiği görüldü. Çatışma sırasında çevrede biriken kalabalıktan bazı kişilerin içkili olduklan ve küfürlü sloganlar atüklan gözlendi. Olay bitiminde apartmanın önüne gitmek isteyen muhabirlere de engel olmaya çalışan bazı kişiler. "Basın hep yalan yazıyor. Çarpıtıyorsunuz, öncelik Türk halkınındır" şeklinde konuştular. Polislere tezahüratta bulunanJardan baalannın eleriyle ülkücülerin '"bozkurt" işaretini yapüklan ve binadan çıkan pob'sleri omuzlanna aldıklan görüldü. 06.00: Basın mensuplan sırayla eve abndı. Evin banyosundaki cesetlerin yanında 1 kalaşnikof ve 2 tane 14'lü tabanca bulunduğu görüldü. Polisler gazetecilere."Aman cesetlere dokunmayın. Bubi tuzağı var patlayabilir" dediler. Ancak gazetecilerden önce içeri giren savcının bubi tuzağı şüphesine karşın nasıl inceleme yapabildıği öğrenilemedi. Isıııet Sezgiıı: Polis yargısız infaz yapmaz MALATY A/TL NCELİ- (Cumhuriyet) - İçışleri Bakanı lsmet Sezgin, İstanbul'da yapı- lan 3 kişinin öldürülmesiyle ilgili operasyonu değerlendirir- ken. "Yargısız infaz diyorlar. polis neden vargısız infaz yap- sın?" dedi.' Sezgin. PKK'ya "teslim ol" çağnsını yineledi. Güneydoğu gezisini sürdü- ren Sezgin dün Malatya ve Tunceb'de halka hitap etti. Ba- kan gazetecilerin İstanbul Bah- çelievler'deki operasyonla ilgili sorulannı yanıtlarken, "Şimdi yine yargısız infaz diyecekler, polis neden yargısız infaz yap- sın? Sabaha kadar çatışma sür- dü, yargısız infaz olsa, sabaha kadar neden beklesinler? Poli- sin amacı, onlan sağ yakalayıp, konuşturmak" diye konuştu. Sezgin, ölü ele geçirilen örgüt üyelerinden ikisinin kimliğıaın belirlendiğini. birinin kimliği- nin belirlenmeye çalışıldığını söyledi Sezgin, ölü ele geçirilen mibtanlann İbrahim Ankan, Avni Turan ve kimliği henüz belirlenmeyen Osman kod adb bir kişi olduğunu söyledi. Öidü- rülen mib'tanlardan birinin eski Başbakan Nihat Erim'in öldü- rübnesi olayına kanştığı yö- nünde biigjler bulunduğunun sorulması üzerine Sezgin, "He- nüz beüi değil, araştınhyor" karşıhğını verdi. Sezgin, hücre evde silah ve patlayıcı madde bulunup bulunmadığı yolunda- ki bir soruya, "Var tabii, fazla miktarda" yanıtını verdi. PKK'ya çağrı İçişleri Bakanı İsmet Sezgin. terörün Türkiye gündeminden kısa bir sürede tamamen siline- ceğini söyledi. Sezgin. dün Ma- latya ve Tunceli'de halka hitap ederken, PKK'ya "teslim ol" çağnsını yineledi. PKK'nın 1992de güç ve prestij kaybına uğradığını belir- ten Sezgin, silah bırakma ka- rarlannın da bu gerekçeye dayandığıru söyledi. PKK mili- tanlannın teslim olmalannı ve pişmanlık yasasından yararlan- malannı isteyen Sezgin. "Gel- sinler, Türk adaletinin sarsmaz terazisinde tartılsınlar. Yeniden TC'nin olumlu vatandaşı ola- rak yaşasınlar" dedi. Sezgin dün. Elaağ'da daha önce öidü- rülen İnsan Haklan Şubesi Baş- kanı Avukat Metin Can ile Dr, Hasan Kaya'nın yakınlan ile özel bir görüşme yapü. Görüş- meye basın mensuplan da dahil olmak üzere hiçkimse ahnma- dı. Ektazminat İçişleri Bakanı Sezgin, Urfa'- da yaptığı konuşmada. terörle mücadele ve istihbarat birimle- rine ödenen ek tazminat hakkı- nın tüm polislere ödeneceğini bildirdi. Bu konuyla ilgili tasan calışmalannın sürdüğünü açık- layan Sezgin, yenı açılan polis okullanyla birlikte polis sayısı- nın 150 bine ulaşmasının amaç- landığını ifade etti. Öğretmenin • Baştarafi 1. Sayfada öğretmenlik mesleğinin en son tercih edilen meslek durumuna düştüğünü belirterek, "öğret- menlerin ağır yaşam şartlan ve pahalılık karşısında ikinci hatta üçüncü iş bulmak zorunda kal- dığını tespit ettik. Bir çok öğret- menin, işportacılık yapüğını, pazarda bmon, maydanoz sat- üğını gördük. Oğretmenler her açıdan toplum içindeki iübarla- nnı kaybetmiş" dedi. Öğret- menlere tanınan sosyal ve eko- nomik haklann, kendi düzeyle- rindeki bir çok devlet çabşanın- dan az olduğunu ve bu nedenle öğretmenlere toplumda "ikinci sınıf' gözüyle bakıldığinı ifade eden Durmaz, tüm bu sorunla- nn çözümü için çok detaylı bir çalışma yaptıklannı söyledi. Durmaz, komisyonun 74 ilde, vali başkanbğında kurulan ko- misyonlann raporlannı ve 5 bine yakın mektupla. öğret- menlerin sorunlannı araşürdı- ğını belirterek, "Öğretmen sendikalanyla konuyu tartışük. Bugünkü durumun nedenlerini araşürdık" diye konuştu. Komisyonun yasa değişikliği önerileriyle birlikte TBMM Başkanbğı'na sunduğu rapor- da, yapılması istenen değjşik- liklerden bazılan şöyle: -Öğreünenin 12 ayhk çahş- masına 3 ay yıpranma tazmina- ü verilecek. Öğretmenin bir yıl- bk çalışma süresi, emekliliğine 15 ay olarak sayılacak. Öğret- menlerin 25 yıl yerine 20 yılda emekli olması sağlanacak. -Öğretmenlerin, çağdaş bir eğitim verebilmesinde yardımcı olacak, bütün mesleki ve aktüel yayınlan izleyebilmeleri için dökümantasyon merkezi kuru- lacak. Bölge ve illerde kurula- cak müdürlüklerle okullara, bütün yayınlar ulaştınlacak. —öğretmenlerin, okuyan ço- cuklannın ücretsiz olarak dev- let yurtlanndan yararlanmalan sağlanacak. -Öğretmenlere, sosyal ve ekonomik haklannı koruyabil- meleri için toplusözleşme hakb sendıka ve konfederasyon kur- ma hakkı verilecek. —Oğretmenler arasında mes- leki dayanışmayı sağlaması amaayla, Öğreünenler Odası ve ekonomik konularda yar- dımlaşmayı sağlamak amaayla Oğretmenler Yardımlaşma Kurumu kurulmasına imkân tanınacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle