Katalog

24 MART1993 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Çarpık ekonomi kiıletiyor OECD raporunda Türkiye'de çevrenin ekonomideki çarpıklığın kurbanı olduğu vurgulanıyor • Türkiye'nin isteği üzerine hazırlanan raporda nüfus artış hızı, göç hareketi, alt yapı eksiklikleri, İconut ve yeşil alan yetersizliği, ödemeler dengesindeki bozukluklar, dış borçlar, işsizlik, KITler, enerji ihtiyacının çevreyi kirletici faaliyetleri arttırdığına dikkat çekildi. TUNCAYÖZKAN ANKARA - OECD'nin Tür- kiye'nin isteği üzerine hazırladığı "fûrkiye'de çevre politikalan" konulu rapor.Türk ekonomısin- dekı çarpıklık ve kötü durumun çevre kaynaklannı olumsuz etki- lediğini belirledi. Nüfus artış hıa, göç hareketi, alt yapı eksiklikleri. konut ve yeşil alan yetersizliği, ödemeler dengesindeki bozuk- luklar, dış borçlar, işsizlik. KİT- ler, enerji ihtiyacı ve doğal kay- naklan kullanım vollannın ve çok yüksek tutulan ıktisadı büyü- me oranının çevreyi kirletıa faali- yetleri arttırdığına dikkat çekildi. OECD'nin raporunda ekono- mik tahlillere yer verildi. Tür- kiye'de ülke koşullanna özgü çe\re politikalannın, bölgeler arası koordinasyona ağırlık vere- rek ve farklılıklan dikkate alarak uygulanmasının yararlı olacağı belirtilen raporda. Türk ekono- misinin çevresel eleştırisi yapıldı. Altyapı. ulaşım, konut, yeşil alan , elektnk, su. kanalızasyon sorunlannın giderek arttığı vur- GÜNEŞ GÜRSELER Geçen ay yine konuyla doğrudan ilgile- nenlerin dışında pek kimsenin ilgisini çek- meyen bir önemli rapor yayınlandı. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma teşkilatı (OECD) daha önce tsveç, Japonya, Yeni Zeianda, Yunanistan, Yugoslavya ve Fin- landiya için >apttğı çevre politikalanna ilişkin incelemenin vedincisini Türkiye için yaptı. Raponın Türkiye için yaptığı en önemli tespit, Tür- kiye'ye özgün olarak belirlen- mesi gereken çevre politi- kasının. Türkiye'nin geniş coğrafv ası v e iklim özellikleri- nin gösterdiği farklılıklar dik- kate alınarak hazııianması gereğidir. Gerçekten de ülkemizin coğrafya ve iklim özelliklerinin gösterdiği önemli farklılıklar doğal kaynaklar ve çevre koşullannda büyük bir çeşitlilik ya- ratmaktadır. Çevre politikasında bu çeşitliliklerin gözönünde tutulması ve bölgeler arasında- ki büyük farklılıklara göre bu politika- ların uyarlanması gerekir. Türkiye için bir diğer önemli tespit de; "Türkiye oldukça merkezi bir devlettir ve hükümet ekonominin bütün yönleri ile il- gilidir. Bu merkezüeşme, büyük ölçüde ekonomik büyümeyi teşvik etmek ve eko- nomik altyapıvı sağlamak için tasar- lanmış ise de kendi içinde sürdürüiebilir kalkmmayı temin etmek için yeterli değil- dir." Raponın doğnı olarak ortaya koyduğu yaklaşım; Türkiye'nin "çevre ile kalkı- nmayı bağdaştırma problemi ile karşı karşıya olan hızlı ve dinamik bir değişme Çevre üe kalkmmayı bağdaşürabikneüyiz sûrecinde" bulunduğudur. Türkiye bu sö- reci yönetmek. hızlandırmak ve ktsaltmak zorundadu*. Bunun > öntenıi de "sürdürüie- bilir kalkınma"dır. Raponın önerdikleri ise; 1. Devletin, sürdürüiebilir kalkınma stratejisinin bir parçası olarak birtakun kesin çevre politikası ilkelerini ve somut çevre politikası bedeflerini resmen kabul ve ilan etmesi, 2. Bakanlar Kurulu'ndan başlayarak devletin bütün seviyelerinde eşgüdüm ve uyıımun sağlanarak sürdürüiebilir kalkı- nma hedeflerine ulaşmada rüm kamu ku- ruluşlarınuı etkin ve verimli çalışmasımn sağlanması. 3. Uygulanan fînans usullerine, hü- kümetin yeterli fon bulma azmine ve eko- nominin fon üretme kabiliyetine bağlı ola- rak kamu ve özel sektördeki çevre yatırı- mlanmn fınansmanı. OECD Türkiye Çevre Ra- poru eğer yeterince ilgi çeker ve tartışmaya açılabilirse üze- rinde en çok tartışılması gere- ken bölümleri >ukarıda özet- lemeye çalıştıklanmızdır. Yani' '•sürdürülebiür kalkı- nma" ilkesinin bütün yönle- riyle ülkemizde uygulanabil- me ortamını yaratmak, genel pob'tika, örgütlenme ve fınansman. Raponın genel yaklaşımmın doğru ol- duğu kamsındayun. Tabii böv le bir raporda Türkiye'nüı ve diğer günev ülkelerinin içinde bulunduğu çevre sorunlarında kuzey ülkelerinin payının itirafı beklenilemezdi. ancak ge- lişmiş ülkelerin şimdi bütün dünva için böyle politika arayışı içinde olmâlan da ümitlenme sebebi savılabilir. gulanan raporda ekonominin bellı başb göstergelerinin çevresel etkileri şövle değerlendirildi: ^-BnyÜBie: Türkiye'de çok yüksek bir ıktisadı büyüme oranı söz konusu. Ekonominin bütün sektörlennde görülen bu yüksek büyüme oranı sonuçta ticaret, ta- nm, ulaştırma ve enerji üretimi ve kullanımında kirletici faaliyetle- rin artmasına yolaçıyor. Denge- siz bir büyüme yaşanıyor. >Dif barçlar: ödemeler dengesinin bozulması ve dış borç- lar tüketim mallan ithalatının muazzam bir artış göstermesi so- nucu artmış ödemeler dengesi gi- derek bozulmaya başlamıştır.Dış ticaret açığı ve giderek artan dış borçlar çevre yatınmlan için uluslararası sermaye piyasasın- dan ilave fon bulunmasını engel- leyen önemli faktörlerdir. • İşsizllk: Yüksek işsizlik, düşük ıstihdam. çevre politikala- nru etkilemektedir. Çevre politi- kalannı kullanarak, kaynaklan daha fazla zorlamadan ıstihdam yaratılabilirse de eski fabrikala- nn kapatılması hassas bölgelerde işsizliğe yolaçabileceğinden, bu fabrikalann kirlenmeye yolaç- masına karşın çevre gerekçesiyle kapatılması mümkün dcğdldır. • KİT'Ier: Devlet teşebbüsleri çevre açısından önemli güçlükler arzetmektedir. Bu teşebbüslerin çoğu eski, venmsiz ve çevreyi kir- letici niteliktedir. Belediyeler, is- tıhdama bağlı nedenlerle merkezi ıdare tarafından korunan bu te- sebbûslerin çevre önlemlerine uymamasmı sağlamakta güçlük- le karşılaşmaktadır. • Enerfi: Eğılımler enerji kullanımında yoğunluk ve israf oranlannın arttığını göstermek- tedir. Enerji kullanımı verimsiz- dir. Türkiye'nin üretim için kul- landığı enerji miktan bütün OECD ülkelennden daha fazla- dır. 1970-1988 yıllan arasında enerji gereksinim oranı Türkiye'- de yüzde 61 düzeyinde artarken aynı dönemde OECD ortalama- smda yüzde 24.6 birdüşüş kayde- dilmiştir. Türkiye'nin enerji ge- reksinimınin yansına yakını yüz- de 44'ü ithalatla karşıla'ndı- ğından ve yakın gelecekıe bu ge- reksinimin hızla büyümesi bek- lendiğinden enerji tasarrufu sağ- layacak politıkaknn uygulan- ması ve daha iyi uyarlanmış tek- nolojilerin kullamlması zorunlu görülmektedir. Böylece çevreye büyük yarar sağlanmış olacaktır. Türkiye'nin ormanlan yakacak odun için aşın derecede kullanıl- maktadır. • Araç sayısı: Son 20 yılda araç sayısmdaki arıış arabalar için yüzde 1000, kamyonlar için yüzde 300 olmak üzere diğer OECD ülkelerinden çok daha fazladır. Bunlara karşın yine de , İspanya'da her bin kişiye düşen yolcu taşıu sayısı 29. Almanya'da 49 iken Türkiye'de bu sayı yüzde 3'tür ve nisbeten azdır. izmir Çakmura suç duyurusu • İzmir Barosu Belediye Başkanı Yüksel Çakmur'u Konak Galleria y apımı nedeniyle davacılan yıpratmak ve mahkemeleri etki altına almaya çalışmakla suçladı. Baro, İzmir Cumhuriyet Başsavctlığf na Çakmur hakkında suç duyurusunda bulundu. İZMıR (Cumhuriyet Ege Bü- rosu)-Izmir Barosu Ânakent Be- lediye Başkanı Yüksel Çakmur hakkında Konak Gallena \ apı- mı yüzünden davacı kişilen ger- çek dışı beyanlarla yıprattığı, mahkemeleri etki altına almaya çabaladığı bilirkişileri ve yargıç- lan düzeyşiz bir üslup ile suçladı- ğı savıyla İzmir Cumhuriyet Baş- savcılığına suç duyurusunda bu- lundu. İzmir Barosu Başkanı Volkan Alposkay, dün düzenlediğj basın toplantısında Yüksel Çakmur hakkında Cumhuriyet Başsavcı- jığına yaptıklan suç duyurusuyla ilgili bilgi verdi. Alposkay Galle- ria yapımı ile ilgili izmir 3. İdare Mahkemesi'nin yüriitmeyi dur- durma karan verdiğini anımsata- rak. başladığı konuşmasında Çakmur'u Galleria yapımı konu- sunda uyardıklannı söyledı. Al- poskay. Çakmur'un projeye kar- şı çıkanlan bulunduğu makamla bağdaşmayan bir üslup içinde suçladığıru belirterek. "her fırsat- ta baromuzu, arkadaşlanmıa, meslek odalannı suçlamış belli odaklardan beslenen çağdaşlaş- mayı durdurma lobisi diye nite- lendirmıştir Bu yanlış bir tutum- dur" dedi. İzmir 3. İdare Mahkemesi'nin verdıği yürütmenin durdurulma- sına ilişkin karannın 60 gün için- de u\gulanmasının yasa gereği olduğunu söyleyen Baro Başkanı Volkan Alposkay. Yüksel Çak- mur'un doğacak zararlarda kişi- sel kusurunun bulunduğunu ve yargı kararlannı en kısa zaman- da yerine getirerek Galleria in- şaatinın durdurulması gerektiğı- ni sövledi. İngiliz sanatçı Emma Thompson, James Ivory 'nin dokuz dalda Oscar'a aday gösterilen filmi "Hovvard's End"deki rolüyle İngiliz Film Akademisi'nin en iyi kadın oyuncu ödüKinü aldı. IngiKzlerin 'en iyVkadau Emmakültur Servisi - İngiliz oyuncu Ejnma Thompson gecen pazar günü venlen Oscar'ın İngiliz versıyonu "BAFrA"da (The Bntish Academy of Film and Television Awards) en iyi kadın oyuncu ödülünü aldı. James Ivory'nin dokuz dalda Oscar'a aday göstenlen fılmi "Howard's End"deki rolüyle ödüle de- ğer görülen Thompson, daha önce de aynı filmdeki rolüyle Hollywood'un Altın Küre ve İngiltere'de yayımlanan Eve- ning Standard gazetesinin verdiği ödüileri kazanmıştı. Lnlü İngiliz vazar E. \I. Forster'm aynı adb romanından uyarlanan filmdeki rolüyle "en iyi kadın oyuncu" dalında Oscar'a da aday olan Thompson'ın törende oldukça heya- canlı olduğu gözlemlendi: "Şimdi bu kadar heyecanlıyım. Os- car töreninde ne kadar heyecanlı olacağımı düşünemi>orum bile". Ünlü oyuncu Anthony Hopkins'in de muhteşem bir oyunculuk çıkardığı 'Hovvard'-s End'de. toplumsal smıflann kesin çizgilerle aynldığı 19. vüzyıl İngilteresi'nde, farklı taba- kalardan üç ailenin birbirleriyle ılişkileri konu ediliyor. 29 martta açıklanacak Oscar ödüileri için öncü nıtelık taşıyan BAFTA ödüileri Londra'daki Grosvenor House Otel'de yapılan bir törenle sahiplerini buldu. Törende Thompson'ın kocası Kenneth Branagh da sınemaya katkısın- dan dolayı özel başan ödülüne değer görüldü. Oscar adaylan ile büyük ölçüde çakışan BAFTA'da. Ame- rikalı oyuncu Robert Dovrney Jr. Sir Richard Attcnboroug'- nun .sessizsinemanın yıldızlanndan Chariie Chaplnı'ın ha- yatını aktaran filmdeki rolüyle en iyi erkek ovuncu ödûlünü aldı. Downey, bu fılmde çizdiği olağanüstü Chaplin kompo- zisv onuyla Öscar'a da aday göstenldi. Küçükler satranç sınavında • TSYDlokalinde yapılan"İstanbul satranç şöleni"ne21 ilkokul, 34 ortaokul ve 30 liseye dahil 300 öğrenci katıldı. İsviçre sistemine göre yapılan satranç şöleninin sponsörü Oyak Sigorta. Satranç rüzgannda öğrendler masa başında, büyükkr ise salon dışında ter döktüler. ERCANTÜRCAN Minik öğrencilerin ilk sınav yanş- ması... İstanbul'daki satranç rüzgân- nda öğrenciler ilk sınavla tanıştılar. TSYD lokalinde yapılan kolej, Ana- dolu liseleri \e üniversite sınavlan once- sı öğrencilerin ilk sınav yanşmda veliler ile öğrenciler heyecandan yumak oluş- turdular. Satranç rüzgannda öğrenciler masa başında, büyükler ise salon dışında ter döktüler. "İstanbul satranç şöleni"ne 21 ilkokul, 34 ortaokul ve 30 liseye dahil 300 öğrenci katıldı. Üç ayn kategon üzerinden İsviç- re sistemine göre yapılan satranç şöleni- nin sponsörlüğünü Oyak Sigorta üstien- di. FIDE satranç hakemi Sertaç Dalkı- ran'ın organize ettiği müsabakalar, 9 tur üzerinden oynandı ve şu sonuçlar elde edildi: îlkokullan 1 - Çapa, 2- Birkan Yetkin, 3- Turhan ve Mediha Tansel, Ortaokullar: 1- İstanbul Lisesi, 2- G. Saray Lisesi, 3- G.Saray Lisesi (Orta- köy bölümü), Liseler: 1- Deniz, 2- Ro- bert. 3- Beşiktaş Anadolu. Satranç turnuvasına ilkokuldan katı- lan minik müsabıklar. turnuvanın ilgi odaklanydı. Yüzyd Iştl İlkokulu ikinci sınıf öğrencisi. E.Mora sevincıni şöyle açıkhyordu: "Satrancı ağabeyimden öğrendim. 4 yıldır satranç oy- nuyorum. Rakibimi mat edince dün- yalar benim oldu." Türkiye üçüncüsü olarak satranç şölenine katılan Nurettin Teksan İlko- kulu'nun üçüncü sınıf öğrencisi Lisya Saylak kendinden yaşça büyük erkek öğrenciler karşısında elde ettiği başan- sını annesine borçlu olduğunu belirte- rek "Satranca birinci sınıfta annemin önerisi ile başladım. Satrana çok sevi- yor hatta geceleri onunla uyuyorum. En son oyunumu mat ederek bitirdi- ğim için çok memnunum " şeklinde konuşup tebrikleri kabul ediyordu. Özel Moda Lisesi'nden Doğan Er- bakan ise başansını eski Türkiye şam- piyonu olan babası Erdoğan Erba- kan'a borçlu olduğunu söyledi. Do- ğan Erbakan. " Bundan sonraki tur- nuvalarda da şampiyon olacağım" dedi. Boğaziçi 8. sınıf öğrencilerinden Burçin Aydoğdu ise turnuvada üç gali- bıyet bir beraberlık elde ederken kendi kategorisinde çok başanlıydı. Oğretmen üniversitesi önerildi • TBMM Oğretmen Sorunlanyla ilgili Araştırma Komisyonu, Türkiye'de milli eğitimin ihtiyaa olan sayı ve kalitede oğretmen yetiştirilemediği gerekçesiyle. teknik öğretmen liseleri ve öğretmen üniversitesi kurulması için Meclis'e öneri sundu. OSftTAN1 AYDOGAn yj ;n ı ;; •'• ANKARA - TBMM Öğret- men Sorunlanyla ilgili Araştı- rma Komisyonu, mevcut okul- larda milli eğitimin ihtiyaa olan sayı ve kalitede öğretmen yetiş- tirilemediğini belirledi. Komis- yon, Meclis'e, teknik öğretmen liseleri ve öğretmen üniversitesi kurulması ve yasalarda değişik- lik yapılması için öneri sundu. Oğretmen sorunlanyla ilgili araştırma komisyonu başkanı DYP Afyon Milletvekili Baki Durmaz. öğretmen liseleri ve üniversitesi kurulması taslağını ve değişiklik yapılması gereken yasalar üzerindeki çalışma- lannı tamamladıklannı bildir- di. Yapılan araştırmalar sonu- cunda mevcut sistemle > ürütü- len eğitimin, milli eğitim için ge- rekli kaliteli eleman yetiştir- mekte yetersiz kaldığının orta- ya çıktığını belirten Durmaz. "Bunun YÖK bünyesinde ola- mayacağı görüşüne vardık. Bağımsız bir öğretmen yetiştir- me üniversıtesinin modelini yapmaya çahştık. Türk milli egitimimin ihtiyacı olan öğret- menlerin daha temelden, branş- laşarak yetiştirilmesı ve her öğ- retmenin fakülte mezunu ol- ması lazım" dedi. Öğretmen liseleri Komisyonun. 9 a>lık çalı- şmalan sonucu önerisi ve proje- sini hazırladığı öğretmen liseleri ve "üniversitesi modelinde, 8 yıllık temel eğitimden sonra öğ- retmenlik mesleğini terdh eden öğrencilerin. her branşa göre açılacak olan teknik ve normal eğitimli öğretmen liselerine alı- nacağını söyleyen Durmaz, uzun dönemde Türkiye'nin ih- tiyacı olan öğretmen sayısının da belirleneceğini bildirdi. Pro- jeye göre. 4 yılhk eğitımde öğ- renciye branşı ve öğretmenlik mesleği konusunda eğitim veri- lecek. Öğretmenlik nosyonunu ka- zanan öğrenciler, kurulması planlanan öğretmenlik fakülte- lerine artınlmış puanla öncelik- le alınacak. Örneğin. kimya öğ- retmenlik lisesi mezunu bir öğ- renci kimya öğretmenliği fakül- tesine artınlmış puanla girecek. Mevcut eğitim fakültelerinden farklı yapıya sahip olacak fa- kültelere, normal liselerden me- zun olan öğrenciler de alınacak. Ancak bu öğrenciler, bir yıl bo- y unca yabancı dil ve öğretmen- lik mesieğine ilişkin derslerden hazırlık dönemi okuyacaklar. Projelerin gerçekleşmesi için gerekli yasa değişikliği tasan- lannı hazırladıklannı ifade eden Baki Durmaz, yasal deği- şiklikler yapıldıktan sonra öğ- retmen fakültelerini tek bir çatı altında toplamayı amaçladı- klarını söyledi. Çalıntı oto kaza yaptı: 2 ölü • İSTANBUL (AA)-Tuzla'da meydanagelen trafik kazasında. çalıntı otomobilin durağa girerek çarptığı iki kişi öldü. bir kişi de ağır yaralandı. Sürücüsü belirlenemeyen 34 TV 294plakalıotomobil,0-l'denŞifa Mahallesi'negirişte, Atatürk Caddesi üzerinde bir otobüs durağında bekleyen yayalara çarptı. Kazada, Yeter Çiçek(40) ile YunusKayaadlı 8 yaşındaki çocuk ölürken. annesi Emine Kaya (31)da ağır yaralanarak Kartal Deviet Hastanesf nde tedavi altına alındı. Polis yetkilileri. otomobilin Pendik'ten çalındığının belirlendığini kaydederek arabada olduğu belırlenen Mustafa Çamurlu'nun yakalandığını. ötekı sanığın \ akalanması için çalışmalann sürdürüldüğünü söylediler. Astsubayın cesedi • BL RSA(A,4>-Bursa'nın Uluabat Gölü'ndeavlanırken yaklaşık biray önce kaybolan Astsubay Ulaştırma Başçavuş Hayrettin Bahar'ın (46)cesedi bulundu. Jandarma yetkılilerinden alınan bilgiye göre Astsubay Bahar'ın cesedi. gölde aramalan sürdüren akrabalan tarafından bulunarak Askeri Hastane Morgu'na kaldmldı. Cenazenin yapılacak otopsiden sonra memleketi olan Amasya'nın Gümüşhacı köyünegönderileceği bildirildi. Arkadaşı Mustafa Can ile 14 şubatta Uluabat Gölü'ndeavlanmaya çıkan Başçavuş Hayrettin Bahar'ın sandallan batmış, içındekıler ise boğularak ölmüşlerdi. İstanbul1 da orman yangını • İSTANBUL(AA)-İstanburun Bc\kozılçesındeıkıayn \crdeveŞıleılçesındc orman vangınLınçıktı.Gecegeç saatlcrdesöndürülcn \angınlarda 3 bin 950dönüm fundalık ve ormanalanıyandı. BcykozÇubuklıı Elmalı KövüTepctarlave Rıva İkinci Koy mcvkılerinde fundalık alanlardadünsaat 15.00 sıralannda çıkan yangınlar. saat 22.30 sıralannda kontrol allına alınarak söndürüldü. Bc>kozTepctarla mc\kiindeki yangında yaklaşık bin dönümlük fundalık alanının. Riva İkinci Ko> mcvkıındekıözel birarazıdcçıkan \agındada 150 dönümlük orman alanının hasargördüğükaydedildi. Riva'dakıvangınınsıgaraızmarılindcnçıktığıbelırlenırken olayla ilgili bir kişi gözaltma alındı. Şılc'dc de yınc gündüz saatlenndeçıkan\e400dönümüçamlık olmak üzere\aklaşık2 bin SOOdonüm ormanlık alanın zarar görmesine neden olan yangın. saat 23.00 sıralannda söndürüldü Tabelalar kaldınlacak • ANKARA (AA) - Ankara'da görsel kırliliğı ortadan kaldırmak ve kente estetik bir boyut kazandırmak amaayla başlatılan" Yeni Tabela Yönetmelıği" uygulamasının başanyla sürdürüldüğü bildirildi. Uygulama ile Kızılay \e Sıhhiye çevresindeki sokaklann tabela işgalinden büyük ölçüde kurtanldığı, yaya geçişlerineengel olan askılı tabelalann kaldınlarak sokaklara yenı bir görünüm kazandınldığı ' belirlildi. Kentin öteki bölgelennde yaygınlaştınlarak sürdürülecek olan yenı Tabela Yönetmeliği uygulaması ile büyükşehirmücaviralanlan içinde tıcari amaçlı reklam malzemesi kullanılacak alanlar belirleniyor. Yönetmelikle, görsel kirlilik yaratan tabelalann yenıden düzenlenmesi sağlanırken kente estetik bir boyut kazandınlması amaçlaruyor. Samandıra'ya temiz su • İSTANBUL (AA)-Samandıra Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Samandıra'yı en kısa sürede temız ıçme suyuna k^vuşturmakiçinçalıştıklannısövledi. BaşkanSekmen, şimdiye kadar 25 kilometrelik içme suyu borusunun tamamlandığını, 35 kilometre uzunluğundaki ikinci kısmın yerleştirilmeçalışmalannada başlandığını söyledi. Göreve geldiklerindeİSKİ'yemüracaatettiklerinıvekendilerine 1994 yılında temiz su verilebileceğini öğrendiklerini söyleyen Ş k S d ' k l l d ^ y ğ y .Şçkmen, ('[S^npajıdiia'nın^usuz kalmasınajajZi olmadu^. Bu , yuzden belırli yerlerdekûyular âçtık ve burâlardâh'çıkan ferniz sulaninsanlanmızaulaştınyoruz. Şimdiye kadar 5 * ' 'mahallemizden 3'ü döşediğîmif borularla temiz su)^ kavuştu. 1994 yılına kadar tüm Samandıra temiz suya kavuşacak" dıye konuştu. Çuval cinayeti aydmlandı • İSTANBUL (AA) - Gebze'de çuval içensinde cesedi bulunan Cürol Akçakaya adlı kişınin katil zanlısı yakalandı. İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre. Gebze Dilovası'nda geçen yıl ağustos ayında başından tabancayla vurulduktan sonra bir çuvala konan Akçakaya'nın, eroinman Mehmet Zeki Öztürk (26) tarafından öldürüldüğü belirlendi. Sanık. kaldığı Kadıkö>'deki evinde polis tarafından yakalandı. Samatya'nın çehresi değişecek • İSTANBUL (AA) - Fatıh Belediye Başkanı Yusuf Günaydın, Samatya'yı tarihsel kimlığine kav uşturmak için 18 milyar liralık bir harcama yapacaklannı belirtti. Günaydın, yaptığı yazılı açıklamada. Samatya'nın Marmara sahilinde 2 bin 600 yıllık bir geçmişe sahip güzide bir bölge olduğunu belirterek. semtin tarihi kimliğine ka\Tişabilmesi için İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nindesteğiyleburayal8milyarlıkbiryatınmda bulunacaklannıkaydetti. l Köylere ders kitabı • İZMİR (AA) - İzmir Kıtap ve Kırtası> eciler Odası, geçen yıl basılan ders kitaplannı ücretsiz olarak çevre köylere dağıtacak. Oda başkanı AJi Galip Ilgazlı "Öğretmenler, öğrencilerden 1993 baskısı ders kıtaplannı afmalannı isteyınce geçen yıl basılan kitaplarelimizde kaldı. Bu kitaplan çevremizdeki köylere göndererek değerlendireceğiz" dedi. Ilgazlı kitaplann köylere gönderilmesinde Konak Beledi> esi'nin de kendilenne yardım olacağıru belirtti. İzmir'de 1600 kırtasiyecinin bulunduğuna işaret eden Ilgazlı "Her kitapçıda geçen yıldan kalan 20 kitap olsa 32 bin kitabın dağıtımı söz konusudur' dedi. Küçük Selen'e destek • Haber Merkezi - Kronik ITP (trombosıt düşüklüğü) tanısı ile tedavıye alınan Selen'e Türbank Çocuk Tiyatrosu ve Bakırköylüler Derneği sahip çıktı. Her cumartesi ve pazar günü A tak öy Galleria'da ücretsiz oy nanan çocuk oy ununda sanatçılann dolaştırdığı kumbaralara küçükler coşku ile harçlıklanm atıyorlar. EVREN'im (KARAYEL) Sensiz, ama seninle dopdolu ve her geçen gün artan özleminle bir yılı geride bıraktık. Yokluğuna dayanmak o kadar zor ki. ABLOŞ'un EMEL TÜRKAY ve ENİŞTEN EVREN ABLA'ımz hep bizimle birliktesin. Bırakıp gittiğin "HoranüTn Ayfer Karayel, Kurt-Neslihan, Uğur-Naciye, Ekrem-Özlem, Zeyno, Ayşe, Aytek, Ertek, Efe, Ece Evren Türkay'lar