26 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 27ŞUBAT1993 CUMARTESf HABERLER Koalisyonda sendika sıkıntısı •ANKARA (ANKA)- Memur sendikalannın açılamaması. koalisyonda sıkmtılara neden olurken SHPGrupBaşkanvckili Ercan Karakaşmemur sendikalannın kapatılmasına ilişkin genelgenin danıştay tarafından iptal edilmesine karşın hala uygulanmasını eleştirdi. Ercan Karakaş İçişleri Bakanı Ismet Sezgin'ın yannlaması istemiyle TBMM Başkanlığma verdiği soru önergesinde şu sorulan sordu: "Sendikal özgürlüğc ve demokratikleşmeye ters düşen İçişleri bakanlığı genelgesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Yayımladıınız genelgenin iptalini ve hükümet ile TBMM'nin kabul ettiği 151 sayılı İLO sözleşmesine karşın ıptal edilen genelge doğrultusunda işlem yapan görevliler hakkında nasıl bir işlem yaptınız?Tüm Maliyc Sen'in kuruluşuna nezaman izin verilecek?" İmam Hatip'e fen bölümü • ANKARA (ANKA)- Büyük Birlik Patısi Gcnel Başkan Yardıması Kahramanmaraş Millctvekili Recep Kms, imam hatip liselerinde fen bölümü açılmasını ve buralardan mczun olan öğrencilenn harp okullanna alınmasını istedi. Recep Kıns.TBMM'dedüzenlediği basın toptantısında imam hatip lisesi mezunlannın normal liselerin edebiyaı bölümünü bitirmiş ayıldığına işarct ederek imam hatip liselerinde fen bölümü açılmasının "imam hatip lisesi mezunlan harp okullanna girsin mi girmesin mi tartışmasını kendiliğinden halledeceğini" öne sürdü. Solunbirliği •ANKARA (ANKA)- MülkiyelilerBirliği tarafından düzenlenecek olan "Sosyal Demokratlann Birliği"' konulu panel, 28 şubat pazar günü Ankara Üniversitesi Siyasil Bilgiler Fakültesi'nde yapılacak. Gazeteci BakiOzilhan'ın yöneteceği panele SHP Grup Başkanvekili Aydın Gü ven Gürkan, CHP Genel aşkan Yardıması İsmail Cem ve Siyaset Bilimci Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı katılacak. Panel saat 13.00'le başlayacak. İnsan Hakları Bakanlığı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-TBMM gündemınde olmasına karşın, bir ayı aşlcın süredir çıkanlamayan Insan Haklan Bakanlıgı kuruluşyasasının Genel Kunıl'dan geçebilmesi için yol aranıyor. SHP grup başkan vekillerinden Aydın Güven Gürkan bakanlığın KHK ile kurulmasına sıcak bakmadığını vurgulayarak, "Sayın Başbakan'dan rica edeceğim. Kabineüyelerinin eksiksiz olarak gelip kendi sevkettikleri bu yasayı çıkarmakta bize yardımcı olmalannı isteyeceğim" dedi. İnsan Haklan Bakanlığı kurulmasına baa DYP'li milletvekjllerinin karşı olması ve bu tasannın görûşüldüğü oturumlara katılmaması.iktidar ortaklan arasında sıkıntı yarattı ANAP heyeti •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Güneydoğu'da incelemelerde bulunan ANAP heyeti. Devleun. PKK-Hizbullah dengesi yönünde çok tehlikeli bir girdaba girdiğini bildirdi. Olağanüstü halin güvenlik açısından sağladığı hiçbir yarar olmadığmı saptadıklannı belirten heyet üyeleri. Güneydoğu halkının korku tedirginlik ve ümitsizlik içinde olduğunu bildirdiler. Güneydoğu'da incelemelerde bulunan heyet üyeleri dün düzenledikJeri basın toplantısında gözJemlerini anlattılar. SHPHazine'yeZ milyon kapürtiı •ANKARA (ANKA)- Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) 1 milyon 955 bin 983 lirasını Hazine'ye kaptırdı. Anayasa Mahkemesi, SHP'nin J 986 yılı kasım hesabına ilişkin mali denetimini tamamladı. Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi karanna göre SHP'nin bu yıla ilişkin i) örgütü gefirlerinden 368 bin 983 liralık kısmı Siyasi Partiler Yasası'na aykın olarak elde edildi. îsmet Sezgin, olağanüstü hali uzatmanın ihtiyaçtan kaynaklandığını söyledi: PKK'ıunhedefiayaklaıımaGÖKSEL POLAT ANKARA - İçişlen Bakanıİsmet Sez- gin. olağanüstü hal uygulamasının 4 ay uzalılması isteminin gerekçelerini açık- larken, PKK'nın. Nevruz'da bir halk ayaklanması planladığını ve örgütün bu amaçla büyük çapta silah sağladığını bildirdi. Bölgede olağanüstü durumun devam elliğini kaydedcn Sezgin. özcl- likle Baıman ve Dıyarbakır'da cınayel- ler işleyen Hızbullah'ın da "ivme" ka- zandığını belırterek."Bu nedenle. olağa- nüstü hal uygulamasının 4 ay daha uzatılmasını isiedik" dedi. Olağanüstü hal uygulamasının kaldı- nlmasıyla doğacak yönetim boşluğunu gidermek amacıyla hazırlanan ve "güç- lü il" sistemini öngören İl İdaresi Ya- sası'nda değışiklik yapan tasannın Meclis'te kabul edilmesiyle, olağanüstu hal uygulamasma son vcrilcceğini kay- deden Sezgin, sorulanmıza şu yanıllan verdı: - 4 ay önce Meclis'te yaptığınız konuş- mada, 'Belki de son kez uzatma isteği ile karşımzdayız' demiştiniz. Ancak, şimdj oiağanüstü hai 4 ay daha uzatılıyor. SEZGİN - Hafızam benı yanıltmı- yorsa, İl İdaresi Kanunu'nu değiştire- bildığımLz takdirde. olağanüstü halege- rek kalmaz. Bız güçlendirilmiş il siste- miyle, güçlendirilmiş valilerle bunu çö- zeriz' dcdim ve tasanyı hazırladık. Baş- bakanlığa sunduk, göriişmesini de yaptık. alt komilede de görüşlük. Sanı- yorum, bu ay içerisinde veya mart ba- şında Meclis'e sevkedeceğiz ve bu yasa- yı çıkardıkıan sonra tahmin ediyorum, olağanüstü hale gerck kalmayacaktır. Şimdi olağanüstü halin dcvamının bir gereği var. Bir ihtiyaçtan doğuyor. Yanı bugün hala olağanüstü durum devam ediyor. Halen PKK, bir tehdit unsuru olma- ya devam ediyor ve maalesef PKK'ya • İçişleri Bakanı İsmet Sezgin, PKK nın baharda ayaklanma başlatmak için büyük çapta silah sağladığını söyledi. Sezgin, özellikle Batman ve Diyarbakır'da cinayetler işleyen Hızbullah'ın da "ivme" kazandığını belirterek,"Bu nedenle, olağanüstü hal uygulamasının 4 ay daha uzatılmasını istediİc" dedi. karşı örgüt olarak ortaya çikan Hizbul- lah örgütlenmesinin bir ivme kazandığı görülüyor. Kuzey Irak'la, güvenlik güç- lerimizin yaptığı bir fcvkalade opcras- yona rağmen dahi devlel boşJuğundan. otorite boşluğundan kaynaklanan net olmayan bir durum var. - PKK'nun baharda bir ayaklanma başlakacağına ilişkin söylentiler var. SEZGİN - PKK'nın; bannmasına, eğitim merkezlcrine çok büyük darbe indirilmesınc, çok sayıda eieman ve malzeme kaybına uğratılmasına. şchir merkezlerinde çok başanlı operasyon- larla eylemlerinın engellcnmesine rağ- mcn. bölgcdc ycniden bir güç olduğunu, bitmediğini. varolduğunu kanıtlamak ve halkı ayaklandıracağını ümit cdcn bir görüş ile Nevruz'da yenıdcn bir ha- rekete gınşeceği, bu nedenle de büyük silah tcdarikıne gitliğini görüyoruz. Olağanüstü hal orada aynen devam ct- mektedir. Kuzey Irak'taki beslcnme. bannma. lojistik vs. imkanlannı yitirmcsinden sonra, Türkiye içinde bireysel cylemler yapmayı planlıyor, yapıyor. Bu nedenle de, baharda Türkiye'deki iç odaklarının da temizlenmesi çalı- şmalanna hız vcrilıyor vc bu nedenle olağanüstü halin bir dört ay daha uzalı- lması nı isliyoruz. - Bu son uzatma olabilir mi? SEZGİN - Bılemem. Eğer yasayı çı- kanrsak, buna gcrek kalmaz. Çıkara- mazsak devam eder. Yasanın mullaka çıkması lazını. - Baharda bölgede ne tür geiişmeler olabilir? SEZGİN - Baharda temizlik harekatı başanyla sonuçlanır. Bitmese bile, beli kınlır. - Hizbullah'a vönelik bir operasyon da yapılacak mı? " SEZGİN - Hizbullah'a da tabii. Sa- dece PKK dcğil. Onlarda terör örgütü. İNSAN HAKLARIBAKANLIĞI Tarüşmalı tasanya çözümaranıyor ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - TBM M gündeminde ol- masına karşın, bir ayı aşkın sü- redir çıkanlamayan İnsan Haklan Bakanlığı kuruluş ya- sasının Genel Kunıl'dan geçe- bilmesi için yol aranıyor. SHP grup başkan vekillerinden Ay- dın Gmen Gürkan bakanlığın KHK ılc kurulmasına sıcak bakmadığını vurgulayarak, "'Sayın Başbakan'dan rıca ede- ceğim. Kabme üyelerinin eksiksiz olarak gelip kendi sev- kettikleri bu yasayı çıkarmak- ta bize yardımcı olmalannı is- teyeceğim ' dedi. İnsan Haklan Bakanlığı ku- rulmasına bazı DYP'li millel- vckillerinin karşı olması ve bu tasannın görûşüldüğü otu- rumlara katılmaması, iklidar ortaklan arasında sıkıntı ya- rattı. Bir ayı aşkın sürede en- gellemeler ve DYP'li milletve- killerinin katılmaması yüzün- dcn bu tasannın ancak iki maddesi görüşülebildi. Tıkan- ma üzerine, ara yere) seçimlcri ertelcyen yasa ile by-pass yasa- lan araya girdi ve iki günde bu yasalarçıkanldı. İnsan haklanndan sorumlu Devlel Bakanı Mehmet Kahra- man. "Bu bcnim kişisel soru- num değii. Yasayı çıkarmak Meclis'in, ıktıdar gruplannın işi" dedi. SHP grup başkan ve- killerinden Gürkan da Mcclis'i bu yasanın tıkamadığını vur- gulayarak şunlan söyledi: Bu yasa çıkacak. Bcn Başbakan DemireTden rica edeceğim. Kcndi scvkcıtikleri bu yasayı çıkarmakta bize yardımcı ol- malannı isteyeceğim." ANAP heyeti, Günüydoğu izlenimlerini açıkladı DevletANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Güneydoğu'da incele- melerde bulunan ANAP heye- ti, Devletin, PKK-Hizbullah dengesi yönünde çok tehlikeli bir girdaba girdiğini bildirdi. Olağanüstü halin güvenlik açı- sından sağladığı hiçbir yarar ol- madığını saptadıklannı belirten heyet üyeleri. Güneydoğu halkının korku tedirginlik ve ümitsizlik içinde olduğunu bil- dirdiler. ANAP Grup Başkanvekili C'lkü Gökalp Güney ve Trab- zon Milletvekili Eyüp Aşık baş- kanlığında bir hafta sürcylc Güneydoğu'da incelemelerde bulunan heyet üyeleri dün dü- zenledikleri basın toplantısında gözlemlerini anlattılar Güncy, Eyüp Aşık, Yaşar Eryıhnaz, Hasan Çakır. Şerif Bedirhanoğ- lu, Edip Safter Gaydalı ve Yu- suf Pamuk'tan oluşan hcyclin Eyüp Aşık Gcnel Başkan Mesut Ytunaz'ın lalimatı ile Diyarbakır, Siirt. Şı- rnak, Mardin, Baıman ve Sil- van'da gezi ve incelemelerde bulunduğunu söyledi. Hcyelin, bölgede demokraük kitk ör- gütleri, vatandaşlar ve görevli- lerlc görüştüğünü vc gcniş çaplı bir incelemc gerçekleştirdiklcri- içindenı anlatan Güncy, heyetin ince- lcmelcri ile ilgili bir rapor haar- layacağını bildirdi. Son 15 ayda bölgede can güvenliğinin iyice azaldığını ileri süren Eyüp Aşık ise, son bir yılda bölgede ölümle sonuçlanan 600 faili vneçhul olay mcydana gcldiğini bildirdi. Vatandaşın, PKK-Hizbullah ve güvenlik güçlcri arasında ezil- diğini ifade eden Aşık, lOO'den fazla köyün boşalüldığını. bu köylcrden bazılannın yakıldığını söyledi. Aşık, "Hükümet veya devlel, PKK-Hizbullah dengesi yönündeçok tehlikeli bir girdaba gjrmiştir. Devlel, ilerdc altından kalkamayacağı bir rahatlık için- dedir" dıye konuştu. Bölgede partizanlığın da büyük boyutlar- da yaşandığmı anlatan Aşık, kadrolann parayla salıldığını, hatta bölgede kadro borsası ve çcşitli kadrolar için rayiç bcdeller oluştuğunu iddia ettı. AVRUPA'DAN EDİP EMİL ÖYMEN "Geriye İade" Türkçemiz artık çok yetersiz. Öyle böyle değil. Çok çok yetersiz. Artık, kendini bu dille ifade edebilmek bir hü- r>er. Edemeyenlerdeçaresini buluyorlar: Kırmançazani bir dil üreterek. Boş yere ahkam kesmeye gerek yok. Televizyonlardan rastgele kapılmış örnekler: Canlı ya- yırnlandığını övünerek ilan eden bir televizyon progra- mında sunucu, "Uğur Mumcu'yu öldürmek, onun savun- duğu fikirleri yok etmeye ne yazık ki yetmeyecek" diyor. "Ne yazık ki" bölümü, bütün cümlenin anlamına ters. El- ' bette onun da amacı bu değil, ama yayın canlı ya, olacak o kadar. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu'ndan söz edilirken, "Ata- türk'ün bir nutkunu Türkçeye çevirerek..." denilmişti. Ve bir TRT haber bülteninde de "Mebusan-ı Meclis..." Hem de iki kez üst üste. "Gerçekleştirmek" de fırtına sözcüklerden. öyle ki "öldürme olayını gerçekleştiren" bile denilebiliyor. Bir yüksek yetkili, "Bir o'ay değildir... Bir hadise de değildir" diyor. Her şey, "olay" sözcüğü ile karşılanır halegelmişken, bunun hem şimdiki hemeskibiçimlerini bir arada kullanmak pratik. Aynı ikililik, kadınlara yöne- lik bir programda ve bir televizyon yorumu sırasında "saydam ve şeffaf" denildiği sırada da var. "Seçenek alternatifleri" denildiği zaman da... "Hoşgörü ile tolere edilmesi gerekir" denildiğinde de... Ve hatta, "Kendi otokontrolümüze bıraktılar" denil- diğinde de. Bir TV haber programında, bir büyükşehrin su sorunundan söz edilirken su şöyle tanımlanıyor: "En gereksinim duyduğumuz ihtiyaç." Ve bir başka büyük- şehre ilişkin projelerden söz edilirken, amaç şu: "Yan- na yeniden nostalji kazandırmak istiyoruz." Ve bir inci daha: Türkiye'ye kaçırılan bazı tablolar, ia- de edilecek. Bir törende, yüksek bir politikacı, "geriye iadesi" diyor. "Geriye iade" sık rastlanan birörnek. "Mesleki kariyer" de öyle... Aynı şekilde, özel bir tele- vizyonun tanınm programında "Hür ve özgür" olduğu vurgulanıyor. Bir gencimiz bir yabancı okula kabul edilmiş. Tanıtım şöyle: "llk kez bir Türkün girme başarısını gösterdiği okula giren..." Bir dansöz anlatıyor: "Kökenden eğiti- mim vardı..." Bir büyük televizyon sunucusu: "Yaşlıların çevrelerin- deetraf oluşur." Çok daha büyük ve bıyık buran televizyon "kişiliği" şöyle mırıldanıyor "Sen yurtdışında temsil edilmişsin- dir." Aynı programdan bir inci de şu: "Yurtdışından dışa- rıya danscı gidecekse..." Orta boy bir televizyon haber programında, yeni açı- lan bir parti hakkında soru: "Artısı ne bu partinin?" Sözcü düzeyinde bir yüksek politikacı, "Anayasamı- zındizaynı" diyor. Daha da yükseği, "Noflyzonesiyase- ti" dedikten sonra "Türk Hava Kuvvetleri'ne mensup uçaklar" da denilebilir... Politikacılardan biri, "bunalım ya da çatışma" dururken, "conflict" diyebiliyor... Yayık gülüşlü bir başka televizyon "kişiliği" ile, soh- bete davet ettiği sanatçı arasındaki konuşmada sanatçı, işlerini çekip çevirecek bir "ajanı olmadığmı" söyleyin- ce, "kişilik" hemen düzeltiyor: "Yani Türkçesi, agentde- mek istiyorsunuz." ıstanbul'da lüks bir otelde bir yemek haftası düzenlen- miş. Asçıbaşı kameraya yemekleri tanıtıyor, tanıtıyor, ondan sonra kolunu şöyle bir açarak, "Ve bunlar da the otherçeşitlerimiz" diyor. The other" yani "diğer" anla- mına. Tûrkçe yetersiz, hatta çok çok yetersiz ya, işte başka çare yok. Hakkında kapatma istemiyle dava açılan HEP'te, 1 martta alınacak sözlü savunmalardan sonra geriye sayım başlayacak HEP'ikapatmadavasındadönümnoktasANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- HEP'in kapatılması davasında dönüm noktasına geliniyor. 1 martta Ana>asa Mahkemesi sözlü savunmaları alacak ve karar için geri sayım başla\acak. Şu anda Meclis'de 16 millervekili> le temsil edilen H EP'in kapatılıp, kapatılmayacağı önümüzdeki günlerde belli olacak. HEP kurulduğundan bu yana, siyasi çevrelerce sık sık tartışma konusu yapıldı. PKK ile organik bağı olduğu söylendi. MİT raporu olduğu ileri süriilen belgelerde, partiyi bizzat istihbarat birimlerinin kurdurduğu haberleri \ aratıldı. Parti, hem dışından hem de içinden eleştirildi. Son olarak, partiden istifa eden iki milletvekili, Alınak ve Demir, HEP'i düzen partisi olmakla sucladı. Adı etrafında bunca tartışmalar yaratılan HEP, hangi süreçlerden geçerek bugüne geidi? Partinin kısa >e tartışmalı tarihi şöyle başladı. HEP için "start" SHP'li millenekilleri Mahmut Alınak, Adnan Ekmen, Kenan Sönmez, Ahmet Türk, Mehmet Ali Eren, İbrahim Aksoy >e İsmail Hakkı Önal'ın. 1989 yılı eylül ayında Paris'te yapılan Kürt konferansma katıltnasıvla başladı. Milervekillcrinin partiden inn almadan konferansa katılmalan sorunlara yol actı. Bir sure sonra söz konusu milervekillerinin "ihraç edilmeleri" tartışması gundeme geldi. SHP içindeki, "İhraç antidemokrarikdir. Millervekilleri partide kalmalı", u Parti disiplinine aykın davrandılar ihraç edilmeliler" tarttsmalan, 7 millervekilinin 7 Ha/iran 1989 yılı kasım aymda partiden ihraç edilmesiyle somıçlandı. İhraçtan tam bir yıl sonra 7 Haziran 1990 tarihinde ise SHP'den ihraçedilenler, ihraçlara tepki olarak istifa eden Fehmi Işıklar, Cüneyt Canver ve Arif Sağ'ın da katılımıy la HEP'İ kurdu. Başlangıcta bu gunıpia birlikte harcket ederek SH P'den istifa eden Aydm Güven Gûrkan'm HEP içinde yer almaması üzerine, partinin Genel Başkanlığma Fehmi Istklar «2 0Ekiml991 seçimleri ise HEP için bird ömim noktası oldu. Seçim öncesindeHEP ileS HPittifakkararıverdi.SHPGüneydoğuA nadolu'da HEP'in seçtiği adaylaria s eçimleregirdi.SeçimlersonundaSHPm illetvekili olarak TBMM'yegiren21 H EP'li, bir süre SHP içinde polirika yaptı a ma bu ittifak da çok sürmedi. İlk sorun, P arlamento'nun açıldığı gün, Diyarbakırm illetvekilleri Leyla Zana ile Hatip Dide'nin K ürtçe yemin etmeleriyle ortaya çıktı. Daha s onrakisüreçteyaşanançelişkiler nedeniyle, 1 992 ocak ayında Leyla Zana ve Hatip Dicle' *SHP'desıkıntı yaratmamak" gerekçesiyle i stifaettiler.31 Mart 1992'del4millenek'ilid aha istifa yolunu seçti. Aralannda Fehmi I şıklar,MahmutAlınak >eMahmut U yanık'm da bulunduğu 6 milletvekili ise, S HP'de poliü'ka y apmay ı tercih etti. Bir süreS HP'nin TBMM Grup Başkanveklliğini yapan Mahmut Alınak da Muhmut L yanık ile birlikte SHP'den ayrıldı. SHP'den istifa eden millervekillerinin HKP'c geçebilmesini sağlamak için 27 Haziran 1992 tarihinde Mahmut Almak'm genel başkanlığında ÖZEP (Özgürlük ve Eşitlik Partisi) adıy la bir hülle partisi kunıldu. 2 Temmuz 1992'de de H EP'in kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde dava açrfdı. 4Temmuz 1992 günü ÖZEP, HEP'e katrima kararı aldı. HEPin 25-26ocak 1992 tarihinde yapılan kurultayında genel başkanlığa Feridun Yazar secildi. Î9eylül 1992 günü yapılan kurultayda ise, Ahmet Türk genel başkanığa getirildi. Bölgede izlenen polirika ve partinin kapatılmasına karşı izlenecek yol konusundaki görüş ay rılıkları nedeniyle 19 Şubat 1993 günü de Şırnak Milletvekili Mahmut Alınak ile Muş Millervekili Muzaffer Demir, "düzen partisi'' suclamasıy la partilerinden istifa etti. HEP'in kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi'nde açılan dava sürüyor. Yazdı savunma verildi. 1 mart günü de sözlü savunmalar yapılacak. HEP üst yönetüni sonuna kadar partide kalarak direnme karan aldı. Böylece bazı miUetvekillerinin milletvekilliğinin düşmesi ve siyasal haklarının sınırlannıası göze aİınmış oldu. HEP'in millervekilleri ve seçildikleri iUer şöyle: Mahmut KılınçfAdıyaman), Nizamettin Toğuç (Batman)3edat Yurttaş (Diyarbakır), Hatip Diclc (Diyarbakır), Leyla Zana (diyarbakır), Mahmut L'yaıuk (Diyarbakır), Remzi Kartal (Van), Sırn Sakık (Muş), Mehmet Emin Sever (Muş), - Ahmet Türk (Mardin), Mehmet Sincar (Mardin), Ali Yiğit (Mardin), Zübeyir Aydar (Siirt), Naif Güneş (Siirt), Orhan Doğan (Şırnak), Selim Sadak (Şırnak) HEP Genel Başkanı Ahmet Türk, partilerinin kapatılması durumunda, çok tehlikeli bir aynşmanın başlayacağını ileri sürdü: 'Parlamentoda yeriııizyok9 denıışolacaklar TÜREY KÖSE ANKARA - HEP Genel Baş- kanı Ahmet Türk, partilerinin kapatılması durumunda, "Böl- ge insanına, parti kurma, parti- lerden medet umma, TC parla- mentosunda yeriniz yok, anla- yışı çıkabilir. Bu. çok lehlikeli bir aynşmayı getirir" dedi. Türk, "HEP kapatılırsa, Türki- ye' de bir siyasi partinin kapan- masına tepki duyan çcşitli ke- simleri biraraya gctirerek, du- rum değerlendirmesi yapacak- lannı, bir arayış içinde olacak- lannı" açıkladı. Anayasa Mahkemesi'nde HEP'in kapatılması islemiyle açılan dava ile birlikte, partinin kapatılmasının sonuçlan, ka- patılma durumunda nasıl bir yol izleneceği de lartışılmaya başlandı. HEP Genel Başkanı Ahmet Türk, bu geJişmclerle il- gili olarak Cumhuriyet'in soru- lannı yanıtladı. - HEP ne amaçla kuruldu, ne- reden nereye geldi? Bu süreci özetler misiniz? TÜRK - Bir bölgede insanlar var, baskı altında, kendi kim- liklerini ifade etmc hakkına sa- hip değil. HEP, böylc bir anla- yışfa ortaya çıktı. Çıkarken, önüne sadece bir Kürl sorunu, Kürl partisi ve programı koy- madı. Ama, varolan bir sorunu irdeleme, varolan bir sorunu Türkiye ve dünya kamuoyuna laşıma gibi bir sorumlulukla da karşı karşıyaydı. Biz bunu ya- parken, Türkiye'deki demok- ratlara, aydınlara, sosyalisllere, yani özgür bir ortamın yaratıl- masını işleyen herkese çağn yaptık. Böyle yola çıktık. HEP bugün varolan sorunlara eğil- me gibi bir sorumlulukla da karşı karşıya. Bunu yaparken, ister istemez bazı suçlamalarla karşı karşıya geldik. Demokra- tik çalışmalanmızı engellcmek için Kürt partisi, bölücü parüsi anlayışını bilinçli olarak geliş- tinmeye çalışlılar. Olumsuzluk- lar karşısında susmak, görevini yapmamaktır. Duygulan fren- lenmiş insanlann zaman zaman parti kurultaylannda. toplantı- lannda belki de amacını aşan sloganlan da parti salonlanna yansıyor. Bu, doğal. Ben, 4. dö- nem mıllelvckiliyim. Biz, CH P'deçalıştığımızdada "halk- lara özgürlük" sloganı atılırdı. Ama, hiçbir parli hakkında da böylc bir dava açılmadı. - Sadece Kürt partisi olarak anılmaktan şikayetçi olduğunu- zu söylüyorsunuz. Bunun yanısı- ra PKK'ya karşı tavnnız da tar- tışılıyor. PKK'yı mahkum etme^ diğiniz, bu konuda net bir açıkla- mayapamadığınız söyleniyor... TÜRK- Ortada bir Kürl so- • Türk, "HEP kapatılır- sa, Türkiye' de bir siyasi partinin kapanmasına tepki duyan çeşitli ke- simleri biraraya getire- rek, durum değerlendir- mesi yapacaklannı, bir arayış içinde olacaklan- nı" açıkladı. • Bölgede bugün bir PKK gerçeği olduğunu söyleyen Türk, "PKK'- nın dayandığı muhak- kak bir taban vardır. Biz de, o bölgedeki insanla- nn iradesiyle geldik. Müşterekliğimizaynı ta- bandan beslendiğimiz içindir, bu gerçektir. runu var. Bu sorunlan ben gün- deme getirdiğim için, Kürl par- tisi damgasını yiyorum. Kürt partisi de kurulmalıdır, kurula- bilmelidir. Ama biz, Türkiye'de Kürl sorunun cözümünün, sa- dece Kürtlerin görevi olmadığı inancındayız. Bunu, Türkiye'- de her demokralın, her aydının sorunu olarak gördüğümüz için, partiyi bir Kürt partisi ola- rak algılamıyoruz. görmck istc- miyoruz. Kürt sorununun, in- sanlann eşit, özgür yaşamaları- nı islcyen herkesin sorunu ol- duğunu inanıyoruz. Bunun için, 'Kürt partisi değiliz' diyo- ruz. Bugün bölgede PKK gerçeği var. PKK'nın dayandığı mu- hakkak bir taban vardır. O böl- gedeki insanlar vardır. Bizdc, o bölgedeki insanlann iradesiyle geldik. Müşlerekliğimiz aynı taban- dan beslendiğimiz içindir, bu gerçektir. Bu taban, bugün öz- gür dcğilsc, baskı altındaysa, zaman zaman benim söylc- mimle, PKK'nın söylemi arası- nda benzerlik olması, organik bir bağın olduğunu göslermez. Haksızlıklan dile getirdiğim za- man, PKK ile özdeşleştirilmek isteniyorum. Televizyonda, ha- berlerde 'Derik ilçesi Dumanlı köyünde 9 PKK'li öldürülmüş' diyor. Biz araşunyoruz, ölenler bir hanım, kocası, yakınlan köylüler. Bunu söyleyince, PKK'yla özdeşleştiriliyorum. - PKK'yı samimiyetle eleştir- mediğiniz, eylemlerini mahkum etmediğiniz eleştiriterira nasıl karşılıyorsunuz? TÜRK - Ben onu eleşurme gibi bir sorumluJukla karşı kar- şıya değilim. Bugün bir organi- zasyon varsa, bir devlet varsa, devlel 60 milyon insanın özgür vc cşit yaşama ortamını yaral- mıyorsa ve birileri bunu kulla- narak bir mücadele içine giri- yorsa bu olumsuzluklan kaldı- racak olan devlet ve devletin kurumlandır. Siz o insanlara birincı sınf valandaş muamelesi yaparsanız o insanlar niyc dağa çıksın, yaşamını tehlikeye sok- sun. Belirlcyici olan devletin politikasıdır. - Anayasa Mahkemesi'nde partinizin kapatılması istemiyle açıian dava sürüyor. HEP kapa- tılırsa, bunun ne tür sonucian olur? TÜRK - Parti kapatılırsa, Türkiye'deki Kürl insana veya Türkiye'de Kürt sorunun varlı- ğını ortaya koyanlara, demok- ratik alan kapatılmış olur. Bi- zim çalışmamızı engelleyecek- ler, niye parti kuralım, partiler- den medet umalım sorusu gün- deme gelecek. Milletvekilleri düşlü, yollar tıkandı diyelim, çok zor günleri yaşıyor bölge, tek dayanaklan parlamentoda bazı insanlann haksızlıklan za- man zaman dile gctirme imka- nı. Bu yol kapanırsa, biranlayı- şı, bölge insanını tamamen dı- şlama anlayışını getirir. Artık bizdm TC parlamentosunda ye- rimiz yok gibi bir anlayış ge/i- şcbilir ki, bu, çok tehlikeli bir anlayıştır, bir aynşmayı getirir. - Parti kapatılırsa ne yapa- caksımz? Bazı kadrolannı çeke- cektiniz, sonra sonuna kadar partide kalma karan almdu TÜRK - Bu yolun kullanıl- ması konusunda ısrarlı olaca- ğız, zorlayacağız. Ancak, bize karşı sürdürülen uygulamalar, açılım yaratmak istediğimiz her anlayışımız karşısında tıkama gibi bir yaklaşım çıkıyor karşı- mıza. Böyle bir anlayışla geli- nirse, süreç içinde yapabilecek bir şcy kalmadığını zaten ka- bullcnmek zorunda kalıyorsu- nuz. Ama biz, bu alanı zorla- manın zorunluluğunu biliyo- ruz. Millelvekillerimizin istifası bir şeyi değiştirmez.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle