26 Haziran 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 KASIM1993 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Danıstay kararı Grev ve lokavtta mülkiamir devre dışı .\NKARA (Cumhuroet Büro- su) - Grev ve lokavtlarda mülki idare amınnin önlem almasma ilışkın tüzûk iptal edildı. Danıştay Dava Daıreleri Genel Kurulu. Türk-İş"ın, sendikal hak ve öz- gürlükleri sınırladıönı ileri sürdü- ğiı tüzüğun yürürlükten kalkması yönünde karar aldı. Türk-İş. Bakanlar Kurulu'nun 1989 tarihındeki karanyla yürür- lüğe giren tüzüğün hukuka ve uluslararası sözleşmelere avkın olduğu ıddıasıyla aynı yıl Danış- tay'a'dava açtı. Grev hakkını "uyuşmazüklarm çözününde baş- «uruian ve çalışma banşını sağla- maya vöoelik bir sosval politika aracı" olarak nitelendıren Türk- İş. "polisin grevi kırmak amacıyla kuUaıtdmasuıuı" Uluslararası Ça- lışma örgütu'ne (ILO) göre sen- dikal hak ve özgürlükknn ıhlalı olduğunu savundu. Türk-lş'in. tüzüğün iptali istemiyle açtığı da- vada. grev ve lokavt dönemlerin- de mulki ıdare amirlığince hazır kuvvet oluşturulması. işyen önünde topluluk oluşmasının ya- saklanması. kışılenn üst ve eşya- lannın aranmasma ilışkın madde- lerine itıraz edüdı. Türk-lş, tü- zükte. grevın "gizliiik, sessiztik ve pasiflik içinde yapılması gereken bir hareket" olarak nıtelendınldi- ğını ve "grev zabıtası bukuku "' yaratıldığını ileri sürdü. Tüzü- ğün. 2822 sayıü Toplu İş Sözleş- mesı Gre\ ve Lokavt Kanunu- nun 50. ve Anayasa'nın I3. maddesıne avkın olduğunu ileri süren Türk-İş. tüzükte. "temel hak ve bürrivetlerin sınuiandırıl- masında demokratik toplum düze- ninin gereklerine uygun davran- mak zonınluluğunıın" dıkkate alınmadığını savundu. Tüzüğun ıptalı istemiyle Türk- İş'ın. Danıştay 10. Daıresi'ne aç- tığı davada iptal ıstemının reddı- ne karar verildi. Ancak daha sonra Dava Daireleri Genel Ku- rulu. başvuru üzenne ret karannı yeniden değerlendırdi. Bu değer- lendirme sonucunda tüzük iptal edıldi. İptal edilen. Grev ve Lokavt- larda Mülkı İdare Amırlennce Alınacak Önlemlere İlışkın Tü- zük"ün taşıdığı hükûmlerden ba- zılan şöyleydi: - Mülki idare amiri. kamu dü- zeni ve güvenhğını ılgilendıren ve konu ıle ılgılı dığer yasalann ver- diğı yetkıleri kullanır. - Grev-lokavt danışma kunıl- lan oluşturulur - Grev ve lokavt uygulaması sı- rasında ayn bir hazır kuvvet oluş- tumlut. 'Havatımın en güzel zamanını fuarda kitap imzalarken yaşıyorurrf diyen Salah Birsel gibi yazarlar da var, k imza günlerinin aşağılayıcı' olduğunu düşünen Orhan Alkaya gibi şairler de... Yazarlar iıııza günlerinitaıtışıyor TUNA ERDEM TÜYAP Kitap FuarTnın hınca hınç dolu salonlannda düzenli aralıklarla metalik bir kadın sesi çınlıyor. "Sayın" diye başlayıp onlarca isimden sonra "...stan- dında kitaplannı imzalamaya de- \am ediyor" diye biten bu anons- lar artık kıtap fuannın kaçını- lmaz "fon müziğiııe" dönüşmüş durumda. Durup dinleyen olmu- yor. Kitap imzalatmak isteyen okurlar genellikle dolaşırken rastgeldikleri imzagünü olayına '•imzalatayım bari" düşüncesiyle katıldıklannı söylüyorlar. Baa vefalı okurlar ise fuara gelmeden önce ımza günlerinin listesini çı- kanyorlar. Ancak onlar da ya- zarlann her okura aynı şeyleri yazmasından şikayetçi. Bir okur standda oturan yazan tezgâhtar sanıp kitabınınm fiyatını sordu- ğunu ıtiraf ediyor utanarak. Ki- mileri de boş boş oturan yazarlan görünce aayıp kitaplannı imza- lattıklannı söylüyorlar. Farklı görüşler İmza gunlen kuramsal olarak okurla yazan buluşturmayı amaçlıyor. Peki bu işlevini yerine getirebiliyor mu? Birçok yazar da okur da getiremediği karusında. "Hayatımuı en güzel zamanını fu- arda kitap imzalarken yaşıyo- rum" diyen Salah Birsel gıbı \ a- zarlar da var, "imza günlerinin aşağılayıcı" olduğunu düşünen Orhan Alkaya gibi şairler de. İmza günlerinin dile dökülmeyen pratik amacı ise yayınevierine bol satış yapma olanağı sağlamak Yayıne\lerinden yazarlara kadar her'kes bu işlevin yerine getırildiğı konusunda hemfıkır. Yıne de amacına ulaşsın ulaşmasın bun- dan sonra da fuar salonunda me- talik bir ses, kimlenn kitaplannı imzalamaya devam ettığinı bıze anımsatmayı sürdürecek gibi gö- rünüyor. ORHAN ALKAYA: İmza günlerinin aşağılayıcı kötü bır yönü var. Okur senı umursamı- yor. Sana gelen 30-40 okur var. ya da yazanna göre 100- 200 kişi. Ama çoğunluk seni umursa- mıyor. Şu cangılın ortasındasın. günde 50 bin kişı geçiyor, ellisi sana geliyor. Yayınan çok sevıni- yor, 50 kitüp satıldı diye. ama sen 49 bin kişi tarafından ıskalanı- yorsun. Ben okurumu görmek is- temem. tki taraf da hayal kınklığına uğrayabilir. Yazar "Benim okurum bu ımıymuş" diye düşünebilir. okur da "Bu kitap- lan bu mu yazıyormuş" diye dü- şünebilir. Ben imza günlerine karşıyım. Hayatımda bir kez imza günü yaptım. orda da sıkıntıdan bir şiir yazdım tek fay- dası bu oldu. SALAH BÎRSEL: Ben imzaya her gün geliyorum. Okurlanmla karşı karşıya olmak için. Bana o kadar güzel sözler söylüyorlar ki kendım, kendime o kadar güzel sözler bulup söyleyemezdım. Ha- yatımdan en çok memnun oldu- ğum zamanlar, kitap fuarlan- ndakı imza günleri. Hemen he- men çoğu bütün kitaplanmı aldı- klannı söylüyor. Ben de düşünü- yorum. hepsi bütün kitaplanmı almış olsalardı ben şımdiye kadar çok fazla baskı yapmış olurdum diye. Ama tabii kimisı de samımı. ÜMtT KIVANÇ: Hem ben imza gûnlerinı doğnı bulmuyo- rum hem de İletişim Yayınlan olarak imza günü düzenlemi- yoruz. İmza günlerinde bence bir sahtelik var. Birbirini tanımayan insanlar tanıyormuş gibi yapı- yorlar. Mesela adını sorup sonra da "Hüseyin kardeşe dostlukla" diye bır şey yazıp imzalamak bana çok sahte geliyor. Bır okur burada beni tanıyıp imza istese kitabın içine atP'eririm. ama ona adını sorup kadınsa "görüşmek ûzere". erkekse "dost bilmem kime mırthı yannlar" falan gibi şeyler yazmak bıraz ayıp geliyor. Okurla yazan buluşturma konu- sunda imza gününün hiçbir işlevi yok. Ancak kor.uşurlarsa buluş- muş olabılirler. onun için de söy- leşiler. tartışmalar var. Ancak bugüne kadar 30- 40 söyleşiye çağnldım ve gelenlerin çoğu be- nim herhangi bir şeyımi oku- mamıştı. O zaman da anlamı- yorum niye geliyorlar. ben orada niye vanm. ne konuşacağız şim- di? Okurla yazan buluşturma gibi çok gerekli bir şeyin meka- nizmalannı bız henüz bu- lamadık. EMtN DECER: İmza günle- rinin okurla yazar arasındaki ile- tişimi kurması yönünden çok önemli olduğuna ınanıyorum. Ancak 1980 öncesi gençler kitap- lanmda ileri sürülenleri tartışma konusu yaparlardı. Biraz önce bir öğretmen geldi. öğrencilerine kitabımla ilgili bılgi verdi ve"Ma- alesef bu dönemin gençleri 80 ön- cesi kuşağı gibi bu konulara eğil- miyoriar" dedı. Bu bence nereden nereye geldiğimizi göstermesı açısından önemli. Gençler, 80 ön- cesı daha çok konuşurdu. şimdi ben öyle bir şey göremıyorum. kitabı alıp gidiyorlar. 12 Eylül'ün uyguladığı depolitizasyonun et- kisi sanıyorum. METİN CENGlZ: İmza günü bana göre okurla yazann karşı karşıya gelmesi, ama bugün Tür- kiye'de arük bu işlevınin yıtirdi. Bu anlamda işlevinden bo- Şahılmış durumda. Okur kitabım imzalatıyor. ama tanışma fırsatı olmuyor. Oysa örneğin Fransa- da biryayınevi yılda bir kere imza günü yapar. Bizdeki gibi aynı ya- zar, bir yılda yedi. sekiz imza gü- nüne katılmaz. ARAYIS İmza günleri, v azarla okuru buluşturma işlevini > erine gerirebiiivor mu? Salah Birsel (sağ üstte), bayatının en mutlu günlerinin kitap fuariannda- ki imza günleri olduğunu söylüyor. Emin Değer ise, imza günlerinin, okuria yazar arasındaki iletişim açısından çok önemli olduğuna inanıyor. TÜYAPTA BUGÜN * Konferans: "Türkiye'de Halk Kütüp- hanelerinde Reformlar." Konuşmacı: Kül- tür Bakanlığ] Kütüphaneler Genel Müdü- rii Prof. Tülin Sağlamtunç. B Salonu. 14.00. * Panel: •'Günümüzde Çocuk Yayıncılı- ğının Durumu, Önündeki Engeller."' Yö- neten: Faruk Şüyün. Katılanlar: Aygören Dirim, Turan Ilgaz. Ahmet Tevfik Küflü, B Salonu, 15.30. * "Türkiye'de Çocuk Edebiyatının So- nmlan" Yöneten: Necdet Sakaoğlu. Kaü- lanlar: Sakin Öner, Yücel Feyzioğlu. Gün- düz Berker. Ayşen Oy, Oya Adalı. Ayla Çı- naroğlu. A Salonu. 17.00. * Sbyleşi: "Dün ve Bugün Edebiyatımız- da İstanbul Kahveleri." Yöneten: Deniz Kavukçuoğlu. Katılanlar: Salah Birsel. DemirOzlü, Cezmi Ersöz. B salonu. 17.00. * "ÇocukJara Masallar." Yazar Yücel Feyzioğlu, "Keloğlan Almanya'da" adlı kitaplannı çocuklar için okuyacak. Saat 11.30, A salonu. * Kemalettm Tuğcu'ya tÜYAP Şükrari Plaketi verilecek. Saat 16.30. B salonu. * İmza Günü: Gülten Dayıoğlu. Çocuk Vakfı Yayınlan Standı. 14.00. * Muazzez Menemencioğlu. İsmet Kemal Karadayı, Ömer Nıda. Gerçek Sanat Ya- yınlan Standı. * Ali Balkız, Atilla Dorsay. Buket Uzu- ner. Emin Karaca. Enver Atılgan, Eray Canberk. Mehmct Başaran. Melisa Gürpı- nar, Nursen Karaş, Osman Şahin. Öner Yağa, Vedat Günyol, Ziya Mısırlı. Türkı- ye Yazarlar Sendikası Standı, A Salonu. TOKTAMIS ATES Atatürk'ü Anmak Tam 55 yıl olmuş Mustafa Kemal aramızdan ayrılalı. Elimin altında rakam yok, ama sanıyorum, şu anda Tür- kiye'de yaşayan 58 milyon insandan en az 40 milyonu, Mustafa Kemal gözlerini yumduktan sonra doğmuştur. O'nun yaşadığı dönemi net bir biçimde anımsayabilen- lerin sayısı da 3-5 milyonu geçmez. Peki o halde nedir Mustafa Kemal'i bu denli guçlü kı- lan? Neden bunca hararetli karşıtları var? Neden bunca yürekten savunucuları var? Mustafa Kemal'in bu mane- vi gücü nereden geliyor? Erbakan Hoca bile Anıtkabir yollarını aşındırmaya başladığına göre demek ki bu toplumda "Atatürk'e rağ- men" bir şeyler yapmak hala mümkün değil. Hele "ikti- dara oynamak" hayal bile edilemiyor. Çoğu zaman, "Ordu kurduğu laik cumhuriyete sahip çıkıyor ' gibisinden bir açıklama getiriliyor. Peki, bizim "akl-ı evvellerin" savlarına göre bu kadar yanlış bir "resmi tarihe" ordu neden sahip çıkıyor? Devletin üni- formalı görevlilerinin hiç mi aklı yok? Aziz Nesin bu top- lumda yaşayanların % 60'ının enayi olduğunu söylüyor, ama kimbilir kimleri kastediyor. 20. yüzyilda haritalar defalarca alt üst oldu. Ama Tür- kiye Cumhurıyeti'nin haritası değışmedi. Nedir bu hari- tayı böylesine sağlam ve değişmez kılan? Mustafa Kemal, Anadolu'ya geçerek boynunda idam fermanıyla Kurtuluş Savaşı'nı örgütlemeseydi, İstanbul sosyetesinin gözbebeği olurdu. Hem ünlü hem yakışıklı bir paşa. Hatta Izmir kurtarıldıktan sonra, "Tamam efen- diler, buraya kadar" deyip Meclis'i dağıtsaydı, Istanbul'- daki itibarı ve rahatı Ankara'dan çok daha fazla olurdu. Mustafa Kemal kendini kurtarırdı, ama Türkiye'yi mo- dem dünyaya kim taşırdı acaba? Mazlum milletlerin umutları ne olurdu? Fransa'ya karşı bağımsızlık muca- delesi yürüten gençCezayirli, cüzdanında kimin resmini taşırdı? Sınıflar üstü devrim modeli gerçeğin ta kendisi değil mi? Emperyalizmin sultası altında ınleyen eski sömür- geler, 2. Dünya Savaşı sonrasında bağımsızlık kavgası- na girdiklerinde, kimi örnek aldıklannı sanıyorsunuz? Türkiye sınırları içinde yaşayan kırk türlü insanı "ulus"yapan şey nedir? Kimileri dalga geçmeyi sürdür- sün. Nasıl kene gibi yapışmışız bu topraklara. Bizim olan, "bu cehennem, bu cennet"\ vatan yapan ne? islam dünyasının önemli bir bölümü hala ortaçağ ka- ranlığında. Bir kısmında da son on yılda "boyalar kazı- nınca" altında ne olduğu görüldü. Nasıl oluyor da TC dünya üzerinde, hem halkının büyük çoğunluğu Müslü- man hem de laik tek ülke olarak yaşayabiliyor? Türkiye'de fert başına düşen ulusal gelir payı 2000 do- ların biraz üzerinde. özel koşulları olan Hindistan hariç, bu rakamın 5000 doların altında olduğu hiçbir ülkede öz- gürlükçü demokrasi yok. Türkiye (aksak-topal da olsa) bunu nasıl başarıyor? Nedir bunun sırrı? Son derece bağnaz Müslüman bir arkadaşım vardı. Gençliğimizde süreklı Atatürk konusunu tartışırdık. Ata- türk'ü, Türkiye'yi İslam dünyasından uzaklaştırmakla suçlardı. "Ümmet fikrini yıktı" derdi. Üç yıl önce hacca gitti. Kendi anlattı, dönüşte yere kapanıp vatan toprağını öpmüş. Hala namazında nıyazında. Ama artık Atatürk konusunu tartışmıyoruz. Doğrusu ben de üzerine gitmi- yorum. Acaba bizim hacı otobüslerimize bile bayrağımı- Arkaa 15. Sayfoda O'nun yeni E-200'ünü siz şekillendirin, yıldızınız "size özel" olsun. D Çelik Jantlar n Deri Döşeme D Elektrik Isıtıcılı Koltuk D Sun Roof • Ortopedik Koltuk Z\ Hafızalı Ön Koltuk E Alarm Sistemi Z Otomatik Şanzıman .îü Far Silecekleri O'nun yeni E-200'ü de sizin konfor ve güvenliğiniz için üretildi. O'nun yalnızca "size özel" olması, başkalarına benzememesi için O'nu dilediğinizce şekillendirebilirsiniz. O'nun yetkili shovvroom'larından birine gelın. O'nu ve tüm ekstralannı yakından görün. Yıldızınız yalnızca "size özel" olsun. O'nu Mercedes-Benz Türk A.Ş. Ana ve Yetkili Bayilerinden alın, risk değil güven taşjyın. ANABAYtLER • AOANA Akdeniz Motorlu AraçlarTıc ve San AŞ (0-322)346 25 00 • AVKARA \nkara Motorlu Araçlar Tic. ve San A.Ş (0-312) 341 21 26- Koluman Motortu AraçlarTıc ve San. A.Ş (0-312) 446 23 50 (10 hat) • AJVTALYA HaStal>a Motorlu VasıtaidrTıc ve San. A.Ş (0-242) 340 08 82 • BOLU llasmpr Mııtorlu Vasıtdlar Iıc veSan A Ş/Mzce 10-374) 514 76 10 • BURSA Bursa Mmorlu Araçlar Tit ve San A.Ş. (0-224) 257 08 73 • DENİZÜ Abalıoğlu Otomobilcihk Tıc ve San. A Ş (0-258)264 29 15 • EDİRNE Trakya Motorlu Araçlar Tıc. ve San AŞ (0 284)212 15 88 • ERZURUM llaskaya Motortu Vasıtalar Tıc veSan AŞ fO-442) 327 12 01 ESKİŞEHİR Hases Motortu Vasıtalar Tıc ve San. A Ş (0-222) 236 02 87 • GAZİANTEP Koluman Motorlu Araçlar Tic ve San. AŞ. (0-342) 321 18 33 • İSTANBUL Has Otomotiv Tic. ve San A.Ş. (0-212) 272 97 50 • Mengerler Tk. T.A.Ş (0-2 i 2ı 274 45 87 • tZMİK Ege.-ner Otomotiv Tic ve San A Ş (0-232) 421 08 49 • İZMİT İstanbul Motorlu Araçlar Tıc. ve San. A Ş (0-262) 371 32 57 • KAVSERİ Merkay Motorlu Vasıtalar Tıc. ve San. AŞ. (0-352) 320 26 36 • KONYA Merfcon Orta Anadolu Motorlu Araçlar Tic ve San AŞ (0-332) 248 23 81 • MERSİN Koluman Motorlu Araçlar Ttc ve San A Ş (0-324) 233 99 13 • SAMSUN Karadeni? Motorlu Araçlar Iıc ve San. \^ 10-362) 256 05 54 • SÎVAS Sivas Motoıiu Araçlar Tic ve San. A Ş (0-346) 226 17 87- TRABZON Hassoy Motoriu Vasıtalar Tıc. ve San. A.Ş. (0-462) 321 13 67 • YETtiJj BAYİLER • ADrYAMAN Yaman OtDmobilcilik (0-416) 216 35 88 • AKSARAY Gâkgözler TK A.Ş (0-382) 213 77 95 • ANKARA \ktıf Oto (0 312) 310 49 20 • Abka 1 325 46 96 • ÖniırMerOto (0-324) 325 36 14 • laşelı Otomotlv/Mut (0-324) 774 21 32 • NİĞDE Ida A Ş (0-388) 213 65 66 • SAMSUN Durukan Oto (0-362) 431 05 11 • ŞANUURFA Teberier Otomotiv (0-414) 314 00 56 • TOKAT Erbaa Otomotrv (0-356) 715 47 46 • TTJNCELİ Fenış Ltd (0-428) 212 15 00 • VAN Vangölü AŞ (0-432) 216 04 55
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle