Katalog

13 HAZİRAN 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/13 SSK emeklisine uyarı • ANKARA (ANKA) — Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan aylık alan dul ve yetimlere 15 hazirandan itibaren Iş Bankası yerine Ziraat Bankası şubelerinde ödeme yapılacak. Dul ve yetimlerin aylık ödeme yeri Ziraat Bankası olarak değiştirilirken Ziraat Bankası'nda ortaya çıkacak yoğunluk dikkate alınarak yaşlıhk aylıklannın bir kısmının Ziraat yerine Vakıflar, Emlak ve Halk Bankaları'na ödenmesi de karara bağlandı. Petkim hissesi 2500 lira • ANKARA (AA) — Petkim hisse senetlerinin birim fiyatı 2 bin 500 yüz lira olarak belırlendi. Satışlar, 18 haziran pazartesi günü tş Bankası'nın Türkiye ve Avrupa'daki bütttn şubelerinden yapılacak. KOl'den yapılan açıklamaya göre, 18-29 Haziran 1990 tarihleri arasında, Türkiye tş Bankası'nın yurtiçinde elektronik hizmet veren şubeleri ile Avrupa'da havale gönderebilecek tum şube ve temsilciliklerinde satışa sunulacak Petkim 'hisseleri 2 bin 500 liradan satılacak. Deniz ticaret hukuku • Ekonomi Servisi — Aybay Hukuk Araştırmaları Vakfı tarafından düzenlenen Deniz Ticaret Hukuku Sempozyumu dün yapıldı. Ağırhklı olarak deniz hukukunda sınırlı sorumluluk ilkesi konusunun irdelendiği sempozyumda, Tony Rooth İrigiliz hukukundan, Kerim ÂtameT Alman hukukundan, Gündüz Aybay da Türk hukukundan örnekler sundular. Kozmetikte atüım • Ekonomi Servisi — Türkiye'de ürettiği Calgon, Kosla, Calgonit ve Lovela ürünleri ile tanınan, çokuluslu Benckiser, Astor/Lancaster grubunu satın aldı. SANAYİCİLERİN GÜNEYDOĞU YA BAKISI Önce devlet sonra bizEgeli işadamları ve sanayiciler, GAP yöresinde yaptıkları geziden sonra Güneydoğu bölgesini değerlendirdiler. "Önce devlet, sonra özel sektör" görüşünde birleşen sanayiciler, "Burayayatırım için henüzerken. Önce altyapılar bitmeli, sermaye birikimi sağlanmalıdır" dedi. BARIŞ KUDAR DtY ARBAKIR/ŞAN LIURFA — Ege Bölgesı Sanayi Odası, Iz- mir Ticaret Odası ve Ege Bolgesi thracatçılar Birlikleri uyelerinden oluşan bir grup, 4 gün süreyle GAP yöresini gezdiler. Gezi son- rası bir değerlendirme yapan sa- nayici ve işadamlan ozellikle "ön- ce devlet" görüşünde birleştiler. İşadamları "Yörede sulu ziraat başltr başlamaz ticaret de başla- yacak" derken sanayiciler "Yaü- nm için henıiz çok erken. Önce beili altyapılar bitmeli, sermaye birikimi saglanmalıdır" diye ko- nuştular. Türkiye'nin ve dünyanın sayılı projelerinden olan Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) kapsamı içinde bazı barajlan gezen ve DSİ yetkililerinden bilgi alan sanayici ve isadamlan, "Projenin şu ya da bu partinin projesi değil, milletin projesi olması" gerektiği uzerin- de de durdular. Heyete başkanlık yapan Ege Ihracatçılar Birliği Başkanlar Kurulu Başkanı ve EB- SO Başkanvekili Muslafa Öz- man, projenin tüm ülke halkına iyi tanıtılması gerektiğini kayde- derek "Sahip çıkılmalı. Gördiik ki kilometrelerce dümdiiz bir aian. Yeşil yok. Tabiat buralara bir şey vermemiş. Batının tabii koşullan buraya gctirildiginde çok şeyin degişecegini görecegiz" dedi. Özman, proje içinde ener- jinin ilk sırayı aldığını anımsata- rak "Sulanacak 1.7 milyon hek- tariık alan devreye girdiğinde, 20-30 yıl da geçse, Ege gibi bir Güneydoğu görebiliriz" diye ko- nuştu. Özman sözlerini şöyle sür- durdü: "Pek tabii ki burada da büyiik sorunlar var. Zaman içinde bud- lar giderilebilir. Halkın az, araa birinci btfdigi şey larım. Öncelikie de tanm başlayacağına gore egi- limle birlikte burada bir sermaye birikimi oluşacaktır. Bunun ar- dından da sanayi gelir. Şu an sa- nayi kurmak yöre halkı için im- kânsu. Finansmam bunu karşıla- yamaz." Özman, yatınm konu- sundaki bir soruya da şu karşılı- ğı verdi: "Şu anda çok erken. Ziraatın başlaması lazım. Kişiyi ziraata it- mek lazım. Oradaki halka bilfiil patron oldugunu kabul ettirmeli- yiz. 3 fabrika kurup onları çalış- ormamak lazım. Böylesi geniş dü- şünürsek buralara hizmetler git- memiş, kultiir, sosyal açıdan çok geri. PKK olayına gelince bir olay var, ama dışandan tahrik edildi- gi belli. Sanayici kâr için bir yere gider, aiN burası için böylesi bir şey soz konusu değil. Gelmek için erken. Bunun için seslenmek ge- rek: Tüm meslek teşekkülleri, sa- nayiciler, üniversiteler, uzerinize düşen görevi yerine getiriniz." Geziye katılan işadamlanyla sık sık göruşen lzmir Ticaret Odası Başkanı Halit Şaıiak da geziyi ve GAP'ı şöyle değerlendirdi: "GAP çok amaçlı bir proje. 1988 fiyatlanyla 7.6 trilyon yatı- nm hacmi bulunmaktadır. Bunun 4.4 trilyonu sulamaya, 3.2 trilyo- nu enerjiye harcanmış olacak. Bu paraiann geüreceği ticari hareket- lilik 1.8 tnilyon heklarlık alanda sulu tanmı geliştirecektir. Enerji projeleri bittiginde yılda 1.1 tril- yon liralık değer katacakur. Boyle olunca sulu ziraatla birlikte tica- rel adımlan, isadamlan önce ge- lecektir." T U K E T I C I G O Z U Y L E MAN'a sahip çıkan yokEStN SUNGUR 1987 yıhnın mart ayında çıka- nlan ve yürurlükte kaldığı 2 yıl süresince yalnızca Ercan grubuna ait Man Motor ve Man AŞ'ye uy- gulanan şırket kurtarma yasası fî- yaskoya uğradı. Gecen yıl söz ko- nusu yasa kapsamında şirketlere ortak olan bankalar, uygulama- nın birinci yılında Uzerlerine dü- şen yükümlülükleri yerine getir- memeye başladı. Ortak olan ban- kaların yükümlülüklerini yerine getiımemesi söz konusu iki şırket- te çalışan 135 personelin haziran ayında ücretlerini alamamalarına yol açtı. Ercan grubuna ait Man AŞ ve Man Motor, bankalara olan 250 milyar liralık anapara ve faiz bor- cunu ödeyemez duruma gelince kurtarma yasası kapsamına alııı- dı. Şirketlerden alacaklı olan 19 bankadan 15'i ve 2 fınans kuru- mundan biri ortak olmayı kabul ederken kurtarma operasyonuna katılmayan Pamukbank, Yapı Kredi, Etibank ve Holantse Bank ile Al Baraka, alacaklannın, 3 yıu ödemesiz 5 yıl süreyle ertelenme- sine' rıza gösterdiler. Kurtarma operasyonuna katılan bankalar ve Faisal Finans Kurumu 14.12.1989 tarihinde genel kurul toplantısı yaparak domriuş durumdaki ala- caklarını şirketlerin sermayeleri- ne ilave ettiler. Aynı toplantıda veni vönetim kurulu oluşturula- MAN'ın sermaye dağılımı Ortaktar T.lş Bankası A.Ş. T.Vatafiar Bankası Ercan Grubu Şekerbank T.A.Ş. T.Sınai Kal. Bank. Arap Tûrk Bank A.Ş Tûrk Ticaret Bankası itttısat Bankası T.A.Ş T.Garanti Bank A.Ş T.Dış Ticaret Bankası T.Emtak Bank. A Ş. Egeöank A.Ş. Faeaı Rnans Kurumu T.Haik Bankası AŞ. Şm. Yat.Kredı Bank. TC Ziraat Bankası Esbank Kğer T t p l a n MANA.S. Sarmye P»yıH 18.22 24.78 19.28 9.89 — 6.50 6.17 5.97 3.35 1.55 1.48 0.70 0.61 046 0.27 O.OS — 0.72 1M.M MANMttor Sennaye PayıH 40.07 _ 17.12 30.97 1.59 1.98 _ _ _ 539 2.38 1M.M njpioni Sermaye Sennaye Payı Bin TL 62 921.710 47.974.885 49.150.125 19.159.060 21380.400 12579.165 13.040.975 12.926.920 6 491360 3.011.610 2.859.545 1.360.000 1 171.735 893.255 520.150 96.335 3.718.950 3 371.385 2t2.8O7.SSS Payı *k 23.96 18.27 18.72 7.30 8.13 4.79 4.97 4.92 2.47 1.15 1.09 0.52 0.45 0.34 0.20 0.03 141 128 1M.M rak vönetim kurulu başkanlığım en büyük ortak sıfatıyla Vakıflar Bankası'nın, başkanvekilliğini ise ikinci ortak tş Bankası'nın üstlen- mesine karar verildi. Daha sonra yapılan yönetim kurulu toplantı- sı nda da Man şirketlerinin genel mdürlüğüne profesyonel yönetici olan Tonc Kovan atandı. Kovan, Yönetim Kurulu'nun yaklaşık 2 yıldır kapalı olan Man Motor ve Man AŞ fabrikalarını yeniden çalıştırmak için tedbir alınmasını istemesi üzerine 3 Ni- san 1990 tarihinde yapılan toplan- tıya, 70 milyarlık sermaye arttırı- mı önerisiyle geldi. Genel Müdür Kovan'ın, 1993 yılına kadar bü- tun borçlan kapatmak garantsıyle getirdiği sermaye arttınmı öneri- si ortaklar tarafından kabul edil- di. Ancak kararın alınmasının üzerinden 2 ay gectiği halde hiç- bir banka sermaye arttınmına ya- naşmadı. Man şirketjerindeki durumla il- gili olarak, adının açıklanmama- sı şartıyla bilgi veren bir yetkili, sermaye arttırımı karanmn alın- masından sonra ortak bankalar- la temasa geçtiklerini, ancak ser- maye payı duşük bankalardan olumsuz yanıt aldıklannı söyledi. Yetkili bu aşamadan sonraki ge- lişmeleri şöyle özetledi. "Küçiik sermayedarlann arttı- rıma kaülmayı reddetmelerinden sonra en büyük ortak tş ve Yakıf- lar'a başvurduk. Arttınmın tama- mını karşılamalannı istedik. İş Bankası bu oneriye sıcak baktı, ancak Vakıflar Bankası bu kadar para veremeycegini söyledi. Ne y apacağımızı biz de şaşırdık. Eğer bu yasanın amacı şirketleri çalı- şır duruma gelirmekse ortaklann şirket kararianna uyması gerekir. Bunu hatıriaUnca bize (bu işe za- ten zorla girdik) diyorlar. Man fabrikalannın kapatıldıgı 1988 so- nundan bu yana çalışanlanmıa 2000 kişiden 135 kişiye düşurüp onlann ücretlerini fabrikaların malzemelerini satarak ya da ufak çapta uretim yaparak bir biçim- de ödedik. Ancak haziran başın- da ödeyecek tek kuruş para kal- madı. Ortaklara bunu da ilettik. çalışanlar ücret alamadı dedik. 'Yapabileceğimiz bir şey yok' di- ye yanıt verdiler. Sorunumuz nasıl çözülecek, bilmiyoruz." MERAL TAMER Balıkları öldürentermostat"Bir lokantaya, işyerindeki bir dostunuzu zi- yarete ya da bir ev gezmesine gittiginizde birden köşede duran akvaryum gözunüze çarpar. "Ba- lıkları seyretmek insanı dinlendiriyor" gibi bir his gelir ieimize. Bir akvaryuma sahip olmayı plan- larsınız >e bu planınızı da yaşama geçirirsiniz. Veni balıklardı. bitkilerdi, yemlerdi derken ak- varyum, yaşamanızın vazgeçilemez bir parçası ha- line gelir. Eve gelir gelmez akvaryumun başına gidersiniz. Balıklannızla ilgilenirsiniz. Artık bir tutku. bir bagımlıhk başlamışür. Başlangıçta pek de fark etmediğiniz kü- çük harcaraalar, giderek size pahalıya mal olan bir meraka, bir zevke dönüşür. Balıklara isim koyar- sınız. Yerlisi vardır, ithal olanı vardır. Yolunuza bir akvaryumcu çıksa. merakla hemen içeriye dalarsınız. Akvaryum konusunda bilgi sahibi olursûnuz. Dinlenmiş su kullanacaksınız, sabun- dan uzak duracaksınız. 10 günde bir suyunu de- ğiştireceksiniz. Hava komprasorunüz, ısıtıcı- nız olacak. Su ısısı 26 derecede tutulacak... Balıklar konusunda da her gecen gün bilgi- leriniz artar. Doğuran balıklar. yumurtlayan balıklar, kavgacı balık- lar, öpüşen balıklar. kuynık yiyen balıklar ve mantar.beyaz leke, kuy- ruk çürümesi gibi balık hastalıklan... Bir ak^mustü yorgun-argın işten donerken ak- varyumcuya uğrar, yeraini (canlı) alırsınız. Eve geldiğinizde bir bakarsınız ki tum balıklannız öl- müş. Su ısısı 60 derece. Karşılaştığınız tam bir kalliam. Şok... Kendini boşlukta hissetme ve göz yaşlan... O kıpır kıpır hareket eden, o süzülen rengâ- renk babklannız, o yavrnlayacak balıklannız hep- si ölmüş. Neden? Nedeni tennostatiı ıst- tıcının bozulması. Has marka, TSE kaJite bel- geli, adresi telefonu bel- li. Üreticiyle irtibat ku- rarsınız. Firmanın yetki- 11si Nadir Bey, "Getirin değiştirelim. Zaten onla- ^ ^ rın kondansatörlerini ^ - ^ . ^ s ^ ^ ^ yanlış takmışız. Yeni \\ T ^ ~ kondonsatörlerin sipari- şini verdik. Gelecek. Şimdi piyasadakileri toplamaya çalışıyoruz" der. Şimdi akvaryumdaki balıklanmın katliamımn sorumlusu kim? Ekono- mik zaran kim karşıla- yacak? Nasıl oluyor da TSE kalite bdgeb bir ısı- bcı hayvanlan oldürecek ölçude bozuluveriyor? Kondansalörler neden yanlış takılıyor? (Arkaa 19. Sayfada) Velilerle kooperatif okulu Okurumuz Beyhan Uzun'un gecen hafta bu kö- şede yayımlanan ve özel okullann yüksek oranlı zammına karşılık velileri boykota çağıran mek- tubu uzerine Marmara Üniversitesi'nden Prof. Osman Altuğ bizi arayarak yabancı dilde eğitim sorununun "kooperatifcUikle" çözülebileceği öne- rişini getirdi. Prof. Altuğ şöyle diyor: "Ülkemizin güncel sorunlarından biri olan ya- bancı dilde egitim sorunu kooperatifleşme yoluy- la çözümlenebilir. Öğrenci velileri "Yabancı Dil- de Eğitim ve Öğretim Kooperatifi" kurabilirler. Bu kooperatif, okul binasını kiralar, satın alır ya da inşa eder. Araç ve gereçlerini, okul yönetici- lerini ve oğretim elemanlarını temin eder, okulu 6i işletir. özel okul ücretlerinin bu denli yüksek ol- duğu bir ortamda belki de veliler 2 yıllık ücretle çocuklarına 5-6 yıllık eğitim sağlayabilirler. Çocukları ilkokul 1, 2, ve 3. sınıfında okuvan veliler, şimdi eğitim - öğretim kooperatifi kurar- larsa, 2 yıl sonra çocukları bu kooperatif okul- larında okuyabilir. Bu arada konularına uzman öğrenci velileri, bu kooperatif okullannda ken- di çocuklarına ders vermekten özel zevk duya- caklardır. Kooperatif okullannın başanlı olmalan halin- de ortaya çıkacak rekabet ortamında özel okul- ların da fiyatlarım geri çekmek zorunda kaima- lan beklenebilir:' AEG'ye de bu yakışır" 20 Aralık 1989 gunu bu köşede Gazıantepli okurumuz Sabriye Güler'in bir mektubunu ya- yımlamıştık. Okurumuz Profilo Holding'in ma- yıs I989'da yurt çapında açtığı AEG kampanya- sına katılarak bir bulaşık makinesi sahibi olmak istemiş, ne var ki 3 taksidi yatırdıktan sonra ba- yii el değiştirince Sabriye Hanım bulaşık maki- nesine kavuşamamış, birkaç ay uğraştıktan son- ra zar-zor ödediği taksitleri geri alabilmişti. Bi- ze yazdığı mektupta ise "AEGSnin aynı şartlar- da bir bulaşık makinesini kendisine teslim etmesi geregJnin" altını çizmiş ve "AEG'ye yakışır mı?" diye sormuştu. Sabriye Güler'den 6 ay sonra bir mektup da- ha aldık. Mektubuna bu kez "AEG'ye de bu yakışır" di- ye başlayan okurumuz, gazetedeki yayınımızın ar- dından Profilo Holding Başkan Yardımcısı Or- ban tyiler'in kendisini aradığını ve aynı şartlar- da yani 4 taksit peşin, geri kalan 6 taksit malı teslim aldıktan sonra ödenmek suretiyle bir bu- laşık makinesini satın almak Uzere sözleşme yap- tıklannı bildirdi. Geçen ay makinesini teslim al- dığını yazan Sabriye Güler, mektubunun sonun- da "Makinemi kuUanıyoram ve çok mennuram" diyor. Bodrum Turgutreis'ten sonra: AK İKİNCİ DEVRE-MÜLK TATİL KÖYÜ ANTALYA BELEK'TE KURULUYOR!.. Odık ^Ş Budnrnı Tuıguums'tekı Devre Mulk Taul Kovunu Odak ılkelen doğrultusumb yonetıyor Odak. vaşatmanın varatmak kadar onemlı olduguna ınandığı »;ırKİır kı uııllerım Odak a gevıren 1000 > aşkın aıle gelecek lauü ûzlemlc beklfyı)f Yazlık evinı ozluyor Odak İlkeleriBir devre-mülk tatil köyü bakın nasıl okıcak? • Bir kere evleri yörenın geleneksel yapı ozellıklerine sahıp olacak. • Butün pencereler doğal güzellığı eşit oranıia paylaşacjk • Toz, toprak kciyden i(,eriye giremeyecek • Ara yollar ve onak kullanım alanları hem dayanıklı, hem göz alıcı malzemeyle kaplanacak. • Bah(,eler yemyeşil yaşayacak • Balkonlardan (,ı«,ekler sarkacak • Odalar, banyolar, mutfaklar. çiniler, fayanslar pınl pınl olacak. • Kapılar, pencereler, kilıtlcr. dolaplar. rezervuarlar. tluşlar musluklar, elektrik duğmeleri z<ırlamadan (.alışacak • Çarşaflar, pikeler, yastık kılıfları mısler kokacak • Soğuk su, sıcak su kesintıye uğrama>'acak • Marketinde, cezveden gazete>'e, sampuandan fotoğraf filmine, meyveden, sebzeden sute kadar, ne aranırsabulunacak. • Devre sahıplerinin evlerine geliş ve gıdişleri, bir anlamda çarkın dönüsu hir an c^lsun aksatılmayacak • Tatil koyunun muhtan yanı yöneticisi ve ıhtıyar hcyetı yani yardımoları, herkesten once kalkacak, herkes evlerine <,ekildikten sonra yaıacak • Butun hizmetler ve sunulan nlanaklar devTe mulk sahıplerine "evime geldim" dedirtecek mükemmellikte olacak. Belek, Antalya-Side kıyı şeridinde, çam ormanlanyla kaplı bir yöre... Tarihi zenginlikle doğal güzellik, içiçe! Belek'te devreler 30'ar gün (2x15 gün) olacak. Mimari tasarımda Antalya yöresinin eski Türk evlerini örnek aldık. Belek Tatil Köyümüz, çatılı, kiremitli, serin, sevimli evlerden oluşacak. Odak Belek, yüzme havuzu, spor alanı, çocuk parkı, barı, marketiyle, Odak standartlarında bir tatil beldesi oluşturacak. Arazimiz kendi mülkümüz. Hedefımiz 1991 yazından itibaren evlerini devre sahiplerine teslim etmek... Vakit geçirmeden gelin... Evinizi, devrenizi öncelikie seçin... Bir devre-mülk satın almak, bir yazlık eve, ; her yıl, tatil süresince i sahip olmaktır. INSAAT VE TURİZM YATIRIMLARI TİCARET AŞ. ŞAKIRKESEBİR CAnNo32BALMUi*cuPlAZA2 KAT.4 8117IKI BALMiMa'''IsrrANBiiLTEL 1722860(6HAT) FXKS 1748634 l!§1 31 l! 1 I! 1! NAl