21 Eylül 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE tKİ 26 Şubat 1965 BİR YENİ •••• •••» NERHALE Ayrılıklar bizi güçsüz düşürür. Farklılıklar içinde de olsa, aynı hedefe yürüyenlerin birleşmesi millî dâvalarunız için kuvvet ve kazanç, ileriye doğr u bir merhale olacaktır. ::: r. Baada Hk tkl ;«ıııında özetle ju düşuncelerl b*lırtml»ti: Dttnya nttfura 2.0M rUında « mlJyar» olafacaktır. tnsanhk, gereken çalıjmayı fösterirse dünjfa 8 mil rarı rahatça besliyebilir. Amerika. Avnıp» ve Sovr e tler Birliğinin tarımı 2 000 nlmda kendl lnunlarına !ari»»iyl« yet««kür. A» gef mi * « ülkelerln donunn isc lenUz belll detildir. Kızamık ağıdı Görülmemiş kalkınma, nurlu ufuklar, her malıallede bir milyoner, Amerikan yardımı, büyük lâflar, küçük lâflar. itişmeler kakışmalar, vatan uğruna şair kovalamalar, yazarlan zındana, romancıları tabutluklara .. O şair vatan haini, bu şair solcu, şu hikâyeci tehlikeli .. Doçentlere Relepçe . 141 142 .. Müesses nizam... Tıkıcılar, yapıcüar Maksatlılar, maksatsızlar... Malumlar, elmalumlar .. Muteberler, itibarsızlar .. Ve iki gfindür, üç gündür gazetelerde okuduğumuz Erzurumda yüzlerce çocuğun kızamıktan kırüması. Erzurumun koylerinde doktorsuzluktan, ilâçsızlıktan, yolsuzluktan yavrular kırılır. Biz bunu bugün ajans haberi olarak okuyoruz. Utanarak okuyoruz. Oysa şair, bunu 1950 yılında yazmış. Hele son şiirleriyle dillere destan Ceyhun Atuf Kansu'nun bundan on beş yü önce yazdığı «Kızamık Ağıdı» nı olduğu gibi sunuyorum. Buna katüacak tek kelime yoktur. On beş yıl önce «Kızamık Ağıdı» nı yazan şaire ve şairlere kötü gözle bakanlara on beş yıl sonra bir bu şiiri, bir de gazetelerdeki haberleri yanyana koyup okumalarını öğütleriz. Şündi söz Ceyhun Atuf'un: Ben, gamlı, donuk kış güneşi, Çıplak dallarda, sessiz dinlenıyordum, Koyleri, yolları, dağı taşı Isıtıyor, avutuyordum. Bir köy gördüm ta uzakUn, Dağlar ardında kalmış bilmezsinlz Kar örtmüş, göremezsiniz karanlıktan Yalnızlıktan üşür, üşür de çaresiz. Ben gördüm bu köyü, damlarının altında, Çocukları kızamık döküyor, Gözleri göğüsleri, yüzleri, ah bırakılmış tarla, Gelıncikler arasından öyle masum bakıyor. Habersiz hepsi kızamıktan ve ölümden, Kirli yüzlerinde açan ölümden habersiz, Ve, düşmüş bir gül oluyorlar birden, Bebekler ölüveriyor, ölümden habersis. Alilerin kızı Emıneyi gördüm, ÖldU .. Yusufların Kadir öldü, emmisinin Durdu öldü, tkindiye doğru evlerine vardım, Gördüm Döne öldü, Ali öldü, Dudu öldü. Bir bir saydım, yirmi üç çocuk, Ah, Güllü Gülü Gülizar öldü, Gördü kış güneşi, gamlı ve donuk, Daldı oğlanlar, çiçekti kızlar. öldü. Gamlı turkümle tepeden aşağı bıraktım, Bıraktım kendimi düşesiye ölesiye, Bu acıdan sonra. nasıl doğacaktım, Nasıl dönecektim aynı köye? tniyor ve kar altında örtüyordum, Bu çocuklan, bu habersiz çocuklan, Görmediniz anlatamam, ürperiyorum, Bir şey demek için açılmıştı dudaklan. Ah, ben bir gün tepelerden tepelerden, Varıp önünüze, önünüze dıkilip duracağım, Aydınlardan, hekimlerden, öğretmenlerden, Bir gün soracağım, bu çocuklan soracağım. O çaresiz, o yalnız. o karanlık günde, Siz neredeydiniz diveceğim, neredeydiniz? Ben, perişan, utanmış . bu köyiin üstunde, Kahrolurken siz beyciğim neredeydiniz? Ben, bir günde yirml Uç küçük ölünün, Gomüldüğünü gördüm bu köyde kızamıktan, Ya siz ne gördünüz, söyleyin. söyleyin; Bır şey söyleyin, bir şey söyleyin uzaktan. Ah ben gamh kış güneşi. aydınlıgın Bütün suçlannı kalbimde taşırım. Görerek ah. görerek, bilerek bir ^ığın, Karanlık gündüziin üstünde yaşarım. Her mevsim dolanıp geldiğimde bu köye, Gücük ayda, kar örtülü bu ovada, Utancımdan, hıncımdan yaş dökerek böyle, Gamlı ve perişan, asılı duracağım havada. tkindiye doğru bırakıp kendimi Bu küçük mezarlann üstüne, Bilmiyeceksiniz, perişan, çaresiz haliml Gül diyeceğim gül dereceğim gül üstüne, Yol kıyısında yirmi üç çocuğun mezan. Ah, diyeceğim, ah dökeceğim yol üstüne. y çevıren: İSMAİL. CEM İRFAN BARAN Adalet Bakanı ent hükümetin programına esas teşkil edecek »na prensipleri ve konuları kapsıyan protokol; mernleket kaderine münhasıran sahip olduklarım sanan bazı çevrelerde şaşkınlık yaratmısa benzemektedir. Frotokolda, mernleket meselelerinin ileri bir görüş ve anlayışla tesbit ve kabul edümesi; beklenilmiyen blr "olay gibi karşılanmıştır.. Bunun için de, demokratik düzenin tabiî icaplanndan olan hükiimet değişikliğini görülmemiş bir felâket sanan ve yayanlar; saşkınlıklannı gizlemek için bu kere şüpbe ve güvensizlik göstermektedirler. Protokolda, demokratik düzenin korunması «arureti, Atatürk ilkelerinin ve 27 Mayıs ihtilâlinin Anayasa ve devlet düzenimizin temelini teşkil ettiği hususlan apaçık ifade edilmiştir. Partizanlık yasaklanmış, keyfî tdareye karşı kanun idartsi, plânlı, karma ekonomi, yolsuıluklarla müeadele, enerjik ve şahsiyctli dış politika esaslan kabul edilmiştir. Sosyal devlet ve sosyal adalet amaç olarak gösterihniş; idarî reform, reorganicasyon, toprak reformu gibi konular süratle halli (ereken temel sorumlar sayılmıştır. ::: •••• •••• •••• •«•• Y cağı aleviendirUeceğine; aynı milletin çocukları olarak bir yeni Umide sevgi duyulamıyorsa; hiç değilse sükunetle gözetliyebilmelidir. Türkiyede fikir hürriyeti hepimizin mânevi zenginliğidir. Fikir hürriyeti demokratik düzen içinde düşünülebüir. Demokratik düzene karşı sallanan baltalar, bu baltalara gayret veren teşvikler; hürriyct ve nizamı paramparça ederse; çökecek karanlık herkes için, hepitnic için zulmet olacaktır. • •••• MESELE, AZ GELİŞMİŞ ULKELERIN KALKINMASI in tanmınm ortak mulkiyete geçişi. Sovyetler Birlığinden çok değişık olmuştur. Sovyet tanmı ortak mülkiyete geçtikten sonraki ilk beş yılda üretim düşmüş, çiftçilerin yeni sisteme alışmalan hayli güç olmuştu. Çin'de ise bunun tam aksl meydftna geldi. Çın köylüleri tarımın ortak mülkiyete geçmesini sevinçle karşıladılar ve yeni sistemın başarısı için var güçleriyle çalıştılar. Toprağın ortak mülkiyete geçrnesinden önceki yıllarda en yüksek mahsul 140 milyon tonu aşmazken, 1955 te 175, 1958 de 250 rrnl yon ton mahsul alındı. Çin tanmının durumu, komşusu Hindistanla yapılacak bir karşılaştırmada daha iyi anlaşıhyor: Çinde tanm için «facia» olarak kabul edilen ve doğal şartlann son derece kötü olduğu 1960 yılında fert başma düşen buğday Uretimi 300 kiloya inmişti. Hindistanda ıse en iyi yıllarda bile Uretim 200 kıloyu aşmıyor. Ç n: :::: •*• ::: Ihtiyath olmalıyız elki denecektir ki (bu hükümlerin tatbiki nasıl olacaktır? Protokolu imza eden partilerin samüniyetlerine inanmıyoruz.) Her şeyden evvel, Türk milletinin büyük ekseriyetinin buna inanmakta olduğunu unutmamalmz. İnanmıyanlara şunu söylemek Isterim: Tarih, milletlerin karşılaştıkları hüsranlann genel büânçosudur da denebilir. Bundaki gerçegi hatırlıyarak ihtiyatlı olmabyız. Bugfln Türkiyede, bütün partilerimiz, sosyal ve hukukt temellere dayanan devleti gerçekleştirmek hedefini güden Anayasamızın gücünü ilân ediyorlarsa; sosyal adaleti, sosyal güvenliği, millî dış politikayla beraber millî kalkınmayı kabul ediyorlarsa bu da bir zaferdir, bir merhaledir. Herkesin aynı platforma girişi, aynı konularda birleşişi, ileriye doğru bir adımdır. Koalisyon protokolu, bu gelişmeyi vesikalandırmaktadır. Bu platformda; şüphesiz mevcut nüans farklariyle hareket noktasında ve hedefte birleştikten sonra; ileriye doğru işte, hizmette, miicadrlede yarısa katılmıyanlar bulunabilir. Onları, Türk milletine karşı taahhütlerini öne sürerek harekete geçirmek, direnenleri kenara ve gerive itmek: elbette ki vatanperverlerin ve idealistlerin hem hakkı, hem sörevidir. Bu görevi başarı ile yürutecek genç ve kültürlü nesiller. teşkilâtlanmış sosyal gruplar. güçlenmiş fikir akımları vardır. Eğer inanışlarımmn, düşüncelerimizin volu istikametinde bize yaklaşan adımlar ve bakışlar varsa, uzatılan elleri itmek niye? B •«•a • ••• :::: «••• •••• Karamsar sayıldık S iyasi bayatunızda biz, bu prensipleri, daha da geniş ve ileri merhaleler de benimsedik, öne sürdük .. Bir şey daha yaptık: Türkiye gerçekleriyle beraber devletimize ait olanları da bütün acılığı ve çıplaklığıyla dile getirdik. Karamsar sayıldık. Oysaki, memleketin dertleri, milletin ıstırapları bilinmedikçe veya politik endişelerle bunlar gizlendikçe derde deva bulunamıyacağı kanaatindeydik . Dış politikada. rejim meselelerinde, ekono.mik, sosyal ve kültürel konularda en radikal görüşleri ortaya koyan mensubu bulunduğum C.K.M.P. yi; her nedense bazı çevreler, en gerici parti göstermekte ısrar etmişlerdir. Dış politikada, en cesur ve millî menfaatlere HTgnn görüşleri herkesten önce savunan C.KJV1.P. dahi Amerikan emperyalizminin, dolartn uşaklan, gericüerin kuyrukları olarak gösterildikten sonra; diğer koalisyon ortaklarımız için söylenenlere hlç aaşmamak gerekecektir. !••• Netice Bunlan Curohuriyet'in aydın okurlan için bilhassa belirtiyorum. Diyorum ki, memleket ve millet için halll zorunlu dâvaları. mademki en geride, karşıda saydıklarımız dahi kabul etmişlerdlr, benimsemişlerdir. Şu halde şüphe, endişe ve fizüntü niye? BilâkK ilerici, Atatürkçii, devrimci cephe bu gelişmelerden mesut olmalıdır. Buz dağlannın arkasında, yabancı elçilere hükümetler deTİrtip, vatan satılıyor fcryatlariyle bir husumet o H ürriyet ve refah içinde mutlu bir millet ve âdil bir düzen kurma ç^basinda çalısanların, çalışacaklann çoğalmasından korkrnıyalım.' Ayrılıklar bizi güçsüz düşürür. Farklılıklar içtnde de olsa: aynı hedefe yürüyenlerin birleşmesi: millî dâvalarımız için kuvvet ve kazanç, hiç değilse, ileriye doğru bir yeni merhale olacaktır... KEMNEDYROUND DÜNYA ÇAPINDA BİR TICARET MÜZAKERESİ ennedy Round adını taşıyan milletlerarası müzakereler geçen yılın nıayıs ayında Cenevre'de baslamıştı. Ana fikri ortaya atan müteveffa Başkan John F. K. Kennedy'nin ismi ile anılan ve müzakerelerin çetin bir boks maçını andıracağı tahmini « e boyle orijinal bir şekilde adlandınlan bn dev teşebbüs memleketimizde maalesef önemi talspetinde yankı uyandırmamış ve hattâ ekseri »ydınlarımızın bile gözünden kaçmıştır. Kennedy Round gayesi peşinen belirli milletlerarası bir anlaşmanın akdini ön görmektedir. Maksat, milletlerarası mal mübadelelerini geliştirmek ve böylece dünya capında daha lyi bir iş bölümü ve daha yüksek bir refah seviyesi sağlanak Içln bütün gümrük târifelerinde 'İ5* nlspettnde tndlrim sağlamaktadır. Amerikan iş eevrelerlnden yetişen ve her halde Birleşik AmerikaBin tstiklâl Savaşmın ciimrük târifeleri ile itgill blr anlaşmazlık yüzünden başladığını hatırlayan Başkan Kennedy, çok realist bir görüşle. müstakbel Birleşik Avrupa'nın nüvesinl teşkil eden Ortak Pazaraı ekonomik yönden gitgide artan tehllkell durumuna karşılık yapıcı bir uzlaşma formii10 ortaya koymaya muvaffak olmuştur. Ne Birleşik Amerikanın ve ne de Avrupamn kendl varlıklan ve egemenliklerinden fedakârlık yapmayı kabul etmiyeceklerini düşünen Başkan Kennedy'nin teklifi, Avrupa ve Amerika arasmda. diger dünya memleketlerinin de batılacaeı. eşit lartlar içinde kurulacak bir ortaklıktan ibarettir. Şn mnhakkak ki Avrupa ve Amerika atasıuda bütün gümrük setlerini ve diğer ticarî engelieri yok eden bir Ortak Pazar kurulmasından söz edilemezdL Zira, Avrupa memleketleri endüstrilerini Atlantlk Okyanusunun ötesindeki dev teşebbüsle 19 karşı korumaya devam etmek azminde oldukl a n gibi Birleşik Amerikadaki sanayl müesseselerl de Avrupanın daha düşük işd ücretleri muvacehesmde eşit şartlarl» mücadele edemiyeceklerinl Btüdıik bulunuyorlardı. K esasen bir talunt bntiyazlar tanımakta olan) Ortak Pazar memleketleri daha ziyade bu memleketlerin ihracat şartlannm islâhmı ileri sürmüşler ve neticede herkes gümrük târifelerinde yan yanya indirim yapılması earelerini aramak prensipinde birleşmekle beraber sarih tekliflerin ve indirimlerden belirli sebeplerle istisna edilecek mal lara ait listelerin 10 eylül tarihine kadar hazırlanarak konferansa sunulması üzerinde mutabık kalınmıştır. ÇeşitH görüşlerin ışığı altmda yapılan hazırlıklar geçen yılın son aylannda tamamlanmış, bu arada Ortak Pazar memleketleri de 16 kasmı tarihinde Brüksel'de müşterek bir anlaşmaya varmışlardır. Bu arada İstisna listelerinin incelenme sine ocak ayında Cenevrede başlanmıştır. Konftransa katılan bütün memleketlerin temsilcileri getirdiklerl listelerde yer alan mallann Kennedy Round gümrük indiriminden şu veya bu şekitde istisna edilmesi sebepleri hakkmda bilgi vermişler ve bunu mütaakıp müzakerelerin diğer önemli bir safhasmı teşkil eden İstisna listelerinin karşılaştınlmast ile ilgili ealışmalara geçilmiştir. *••• • ••• • ••• •••• Başarı sağlanırsa T Bir konferans ennedy'nin teklifini resmen ortaya koyahilme»1 ve diğer dünya memleketleriyle müzakerelere girişcbilmesi icin her şeyden evvel gereken yetkileri alması icap ediyordu. Çetin bir kampanyayi mütaakıp «Trade Expansion Act (Ticareti Geliştirme Kanunu) ile konsrreden lüzumlu yetkileri alan Başkanın dâveti Uzerine. 5 yıllık bir süre içinde gümrük târifeler'ınin tedricen yan yanya indirilmesi teklifini tartışmak maksadı ile. feçen 4 mayıs tarihinde Cenevrede milletlerarası büyük bir konferans toplandı. G.A.T.T. (Dünya Ticaret Organizasyonu) üyesi T» memleketin temsilcilerinin katıldığı bu konfelansta dâvanın azameti ve herkesi memnun bırakacak bir neticeye varılmasmın zorluğu daha ilk fftnlerde seziliyordu. Bunun böyle olacağından ve aımanların cahşmalarma bir hayli vaktin ayrılmasının gerekeceginden esasen kimse de şüphe etmemekte idi. Bidayette miizakereler ana prensipUr hakkmda karşılıklı fikir teatilerine inhisar etmlş, Birleşik Amerika az Belişmis memleketlerin Oıracatını tcşvik gayesiyle sumrük duvarlannı in4irmekten bahsederken (Afrikalı şerik üyelerlne ütün bu görüşmelerin daha aylarca süreceği ve sınai mâmullerin yanında tarun mahsâlleri üzerinde de mutabakat tesisi gerekeceği anlaşılmaktadır. Her şey iyi gitttği tekdirde gümrük indirimlerinin 196* yılının ilk aylannda katileşme si beklenmektedir. Söıü geçen Urihlerde Ortak Pazar ve E.F.T.A. memleketlerinin üyelerarası gümrükleri tamamen kaldrnlmış ve harice karşı müşterek gümrük târifeleri nygulamaya başlamış olmaları da kuvvetle muhtemeldir. Bn takdirde sözü geçen ekonomik bloklara dahll memleketler arasmda her türlü mal mübadelesi tam »erbestiye kavuşmuş ve diğer memleketlerle İhracat veya ithalât yoluyla mübadele edilen mallar ucuzlamış olacaktır. Herkesin ümlt ettlü gibi, Kennedy Round başan ile neticelendüi takdirde bütün dünyada tthal mallannda meydana gelecek ucuzlamanm istihlâki kamcılayacağı ve dolayısiyle istihsali ve memleketlerarası mal mübadelesini gelistirerek umumî refah seviyesinin yükselmesine hâdim olacağı muhakkaktır. Nispeten yakm bir zamanda «erçekleşmesi beklenen Kennedy Round anlaşmasını memleketlmiz yönünden mütalâa edersek ihracatımızın bundan bir hayll faydalanacağı ve bir (akım ithâl mallarının ucuzlaması ile teessüs ede<ek iç piyasa fiat seviyelerinin her halde müstehlikin lehine tecelli edeceği açıktır. Bunun diğer bir neticesi de artacak rekabet karşısında mllli sanayiimizin hem kalitesinl yükseltmek ve hem de maliyetlerini düşürebilmek İçin daha rasyonel çalısmaya mecbur kalacağı hususudur ki gün kayhetmeden bu yolda sistematik gayretler sarfına koyulmamız blzinı lçta çok âcil v* hayatt bir » '•ııretti''. K ğın özel ve ortak mülkiyetina gi bölgelerde sisteml bozmuş, dayanan iki sistemin arasındakı ancak, savas bıter bitmez bu farktan Ueri gelmediğini görübölgelerin köylüleri koUektiI yoruz. Bu fark, Amerikada ikçıftlıkleri yeniden va istekle kur limin ve toprağın tanma son de muşlardır. rece elverişll olmasuıdan, SovBu üç Ulkemn dışında kalanyeüerde ise çoklukla elverişli ların durumuna gelince: Batı Av o'.mamasından ileri gelmektedir. rupadaki başarüı tarımın kollekMeselâ mısır üretimi için gerek tif bir sisteme yönelmesı bekleli yağmur ve ısı derecesi Amerinemez. Doğu Avrupada ise kolkanın yansmda mevcutken, aylektif sistem yer yer basanlı, ba nı şartlar Sovyetlerin çok küçük zı ulkelerde sınırh, bazılannda bir bölümünde, Hazer denizinin pek basanlı olmayan bir şekilbatısmdaki yanmadada vardır. de uygulanmaktadır. Ancak, bu ulkelerin de 2.000 yılına kadar Amerikan, Çın ve Sovyet tanÇin tanmının daha başlangıçbuyük bir değişim geçirmelerı mını ınceledikten sonra, toprsta ulaştıgı başarının bazı sebepbeklenemez. ğın ozel mulkiyetine ve ortak leri var: Çin'in yöneticileri yirmi Batı ile Doğunun arasındakı yıllık Sovyet tecrubesini göz ö mülkıyetine dayanan ıkl sistemin de çok başarüı olduğunu gorüyarışın buyük mücadele alanı Az nünde tutarak ayni hatalara duş yoruz. Bu üç ülkenin tarımı bır Gehşmiş ülkelerdır. Yarışın gamemişlerdır. Sonra, toprağın orbirlerinin ve başkalarının topralibini de, bir anlamda, bu Ulketak mülkiyete geçmesinden önğına göz dikmelerine mahal verler tayin edeceklerdir. 2 000 yıceki donemde Çin büyük bir iç dirtmeyecek kadar kuvvetlidir. lında yaşayacak insanlann 2.5 harb geçirdiğinden, köylüler yeTanmdaki bu gerçek, Uç devin milyarı günümüzün Az gelişmişni idareyi ve devlet otoritesini barış içinde birlikte yaşayabilelerinin insanı olacaktır ki, bu raseve seve kabul ettiler. ceklerinl göstermektedir. Ancak, kama Lâtin Amerika ülkeleri daTıUardan beri halkl açlıktan Sovyetler ve Çin kendi sistemlehi 1 değildir. kınlan bir tilkenin tanmmda elrini başka ülkelere zorla kabul Az gelışmiş ulkelerin en önem de edilen bu başarımn en büyük ettirmeye çalışmamalıdırlar. Ayli problemi olan gıda meselesi sebelM, insan kaynagından en iyi nı görev Amerikaya da dtJçmek ni hallediş şekilleri, 2.000 jnlmbır ""şekilcii faydalanilmaiıdır. tedir. Amerika, kollektif tanmı da dünya tarımına hangi sisteToprağın ort*k mülkiyete geçuygulayan ülkelere karışmanjalımin hâkim olacağını gbsteıecek mesindlrî *hî«S Çhf fefcyrüsunün dır. Insanlan başarılı bir şekiltır. büyuk bir bölümü gizli işsizdl. de uyguladıkları stetemlerden TARIN: Kullanılan araçların Ukelliğl tse vazgeçirmek çok güçtür. NiteA* ırelişmişler kalktnabilir çalışanlann verimini sırurhyorkim Hitler, Rusyada istila ettimi ve çalışma durumu du. Yeni sistemin uygulanmasından sonra tarırndaki 100 milyon kadar gızll işsizden vararlanıldı Küçük özel işletmeler kollekt« çiîtlikler halinde birleştirilirMermım Operatör Abmet Nurettın Beyle Makbule Hanunken fazla nüfustan çalışma ordulan meydana getirildi. 100 mil florUrlU efendinin oğlu, Düyunü Umumiye mektupçusu merhum Esat 0ı$ etterıni kuv*ettemfınr yon İnsan, çeşitli sulama işleAğı; kakolınaı |ıdent an mocunu Beyle. Fehime Hanımefendinin damadı, Melek Nurelginin sev" ^ fluorid rinde, baraj ve yol yapımında gili eşi, Semiha Barlonun sevgili kardeşi, rahmetli Hilmi Naili kullanılarak ekonominin ait yaBarlonun kayınbiraderi, Servet ve Cüneyt Hasman, Refhan pısı kunıldu. Yeni çiftliklerde el Ö â n c ı h k : 5221/2274 ve Tevfik Bilol ve çocuklarının dayıları: merhum Nasuhi Bayarabası ve küçuk motorler gibi dar; Fahrinisa Yunt; Alâettin; Medıha, Nurinisa Baydar ve çoaraçların kullanılmaya başlancuklarının enişteleri; Rifat; Saadet, Yümniye ve Hicran'ın rnası veriml arttırdı. dayızadeleri, Rukiye'nin muhterem büyüğü Çin tarımının geçırdiği büyük Cenevre Başkonsolosluğunu tedvire memur Elçi değişiklik sırasında, batıya geŞirketimizin İstanbul'daki Umum Müdürlük merkezinde, J len bazı haberlerin asılsız olduğu Satış Dairesinde istihdam edilmek üzere aşağıdaki evsafı haiz jf anlaşılmıştır. özellikle Çan Kaybir eleman imtihanla alınacaktır. 1 Şek'in büyüterek gönderdiğı bu 1. İngilizce ve Türkçe lisanlanna bihakkın vâkıf olmak, ğ Cene\Tede 18 şubat 1965 tarihinde Hakkın rahmetine kavuşhaberlerde köylülerin yeni siste2. İngüizceden Türkçeye, Türkçeden İngilizceye tercüme § muş tur me karşı geldiklen, ailelerin par Cenazesi İstanbula getirilerek 27 çubat 1965 cumartesi yapabilmek, s çalandığı, erkeklerle kadınlann ayrı yatakhanelerde yatmak zogiinü öğle namazj Fatih Camiinde kılındıktan sonra Edimekapı 3. Her iki lisanda ticarî muhaberat yapabilmek, g runda kaldıklan v s. belirtilmekŞehitliğine defnolunacaktır. 4. Askerliğini bitirmiş olmak, = teydi. Yeni sistem şehirlerde ya5. 25 40 yaşlan arasında bulunmak, [| şayanların arasında bazı güçlükCumhuriyet 2276 = lerle karşılaşmışsa da, yöneticiTaliplerin 26 şubat 1965 cuma günü saat 1 3 3 da. Büyük § ler köj'lerde çok dikkatle haredere caddesi No. 75 Mecidiyeköy (Subay Evleri karşısı) adresig ket ederek önemli bır güçlüğün ne müracaatlan rica olunur. 1 doğmasını önlemişlerdir. GOODYEAK LÂSTİKLERİ T. A. Ş. 1 Taksim ile Harbiye arasında Cumhuriyet caddesinde Hilton Oteli karşısında deniz gören 7 odah çok güzel bir kat acele İlâncılık: 5286/2284 satılıktır. Kalorifer, çıkış, iniş asansör, sıcaksu, Amerikan tipi rahat büyük mutfak, renkli lüks banyo aynca hizmetçi banyosunu ihtiva eden bu kat hiç kullanılmamı» olarak boa tesDış minctenni sertlejtirir Dı$ etlennı kunetlendırır Çin 2.000 yılında halkmı beslim edilir. t|ıl kokulıııoı gıterır leyebilecek mi? Günümüzün Çin'Müracaat: ORHAN DİNÇEL NişanUşı Rumeli ead. 2628/2 ınde nülus her yü °o 2 artmakTet: 47 44 74 ta, her yü 12 milyon insan Çin'in nüfusuna eklenmektedir. Ve Çin, İ l â n c ı h k : 5221/2275 C u m r m r i y e t 2263 diğer Asya ülkelerinin aksine, doğumu kontrol «ltına almak 4••••••••»•••»••»•••»•»•»••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• için herhangt bir programı uy• gulamamaktadır .. Çin'in yöneticileri bu konuda sadece kadınlara fazla çocuk yaparlarsa kenTlkvej «sraiındaıı merhum di vücutlannı yıpratacaklannı Abdurrahlm B«yln oglu, Mlr'at • söylemekte, ve ülkelerinin çok Vardarman'ın eji, Ferdl ve Ferlt • daha kalabalık bir nüfusu besVardarman'ın babaları, Nermln liyeceğine inanmaktadırlar. v« Betaıa'nın kayınbabaları. Flgen'm dedesi. SUlcynum Aydutın Satış tarihi ve Saati Çin'in sanayileşmesi son yüSarn MahalU • C1 N S 1 yeğenl, Meılyet Erakman, Saadet lardakl hızla devam ederse, Ba1 inci satış saat 2 nci satıs. Onlüıü'nün enistelerl • tı Avrupada olduğu gıbı bunun TİKVEŞLİ 4/3/1965 2/3/1965 10. • Tclefon nntralı Y« 33 adet ahl Aamalı Mescit Piremecl sokak sonucunda doğumlarm azalacaNUSRET VARDARMAN « zesi No. 39 ğı muhakkaktır. öte yandan övefat etmi$tlr. Cenazeai 26 Şubat 2/3/1965 4/3/1965 14İstiklâl Cad. Siva» İs Hanı No. X 1959 model Pleymut »teyşin lümlerin daha da azalacağını 1965 cuma günü 8ğle namaıın3/50 göz önunde tutarak, 2.000 e ka• vagon 4 kapıh dan aonra Şljll Camiinden kal3/3/1965 5/3/1965 10. dar Çin nüfusunun °b 1,5 oranın Beyoğlu Vergi Öairesi J M adet S280 b«»lık Meledja dırılarak Ztnclrllkuyu aırt m«da artacağım ve 2.000 yılında zarhktaki aUe kabrine defnedlle• marka akordion Çin'de 1,5 milyar insanm yaşa cektir. Tanrı rahmet eyleıln. 5/3/1965 3/3/1965 14. Meşrutiyet Caddesi No. 35/6 } 1. adet antika kafa heykelli oy(Merhumun vasiyetl lcabl çelenk yacağını zannediyoruz. Çin tan • ma islemeli yanlan camekânlı gönderilmemesl.) mı 1,5 milyar insanı besleyebileX İngiliz mah maun büfe cek güçtedir. Hektar başına yıl ••'••••••••••• 14 10 3/1965 • 1. «det motoru dıştan 1.60 M Taksim Bfflumı sokak No 23/1 8/3/1965 da 5 ton kadar tahıl veren sulanrznş topraklann büyüklüğü. X Uk yerlil torna daha 2.000 yılma varmadan 120 9/3/1965 10. 11/3/1965 • • Muhtelif «det yağ filitresi En Tarlabası caddesi No 72 milyon hektan bulacaktır. Diğer • jektör memesl ve Debriyaj basGenç yasında vefatı Ue bld topraklar ortalama olarak hek kısı »onsuz acı içinde bırakan, kıytar başına 2 ton üretmektedir 9/3/1965 14. Cumhuriyet Cad. Geçit sokak 11/3/1965 metli aile reislmiz Muhtelif büro esyası Dolayısiyle, Çin'in tarım üretiNo. 9 FARUK ÖZAY'ın mi 2.000 yılmda 800 milyon tona 10 • Muhtelif büro esyan Beyoğlu İmam sokak No 5/2 23/3/1965 25'3/1965 cenaze merasimlne ljtirak eden, ulasacaktır. Sulamanın yam sıra çelenk gonderen, bizzat gelerek, 23/3/1965 14. X 1 adet pedal baskı makinası Asmalı Mescit Minare sokak 25/3/1965 • kimyevl gübre tüketiminin de telefon, telgraf ve mektupla tazigittikçe artması, bu ülkenin çok • AJman malı v« muhtelif büro No. 1315 yetlerini bildiren akraba ve dortrahat blr şekilde ve bugünkün4 esyası larımıza ve yakın al&kasvnı esirden de daha iyi şartlarla 1,5 mil • 290 adet büyük Rozalin marka 8/3/1965 10. 10'3/1965 • gemiyen IBM Şır!.etine teşekküryar insanı besleyeceğini göster ler ederiz. 4 plâstik masa çakmağı ve 50. m Beyoğlu Anadolu Sok. No. 4/1 • mektedîr. EŞİ Te KIZI j yünlü kadm kumaaı Insan gücü yatırımı VEFAT ipana ELEMAN ARANIYOR 1 HASAN NURELGIN SATILIK ŞAHANE KAT 2000 yıunda Çin tarımı VEFAT SATIŞ 1LANI İstanbul Defterdarliğından: TEŞEKKÜR İki sistemin karşılaştırılması 2.000 yılında Amerikan çtftçı si 80, Sovyet çiftçısı 25 kişiye yetecek miktarda tahıl Uretecek demiştik. Bu larkın sebebini ln BÜLENT BÜKTAŞ Yukarıda cins Te evsafı ile satış mahalli ve satış günleri ile satış saatleri belirtilen eşvaların Üftnclllk: S331 2267 • • » • • • • • • • • • • 4 vergi borTindan dolayı 6183 sayıb âmme alacaklannın tahsil usulü hakkındaki hükümlenne tev••••••••••• • • fikan ve peşin para ile satümalanna lüzum görülmüş olup vesilen bedel tesbit olur.an değerin % 75 * t Dikkat Kelepir inden aşağı olduğu veya hiç alıcı bulunmadığı takdirde ikinci satışının ayni mahalde yapılaca • • • SuHanhamavnda acelc satıhk ğı fazla maİMinat slmak istivpnlprir Rpvogîu Versi Dairesi MürlürliiŞîipp n'iracaatlan 'lân olunur • • • MAĞAZA • • Tel: 22 18 7« 4 • • • • • • • • • » • • • • • • • • • •• • Cunıhurıjet 23» • •••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••^•••••» <. (Basuı 2659,2271)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle