29 Mart 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Kinıi bedenler artık sevişmek istenıiyor. Frcud gibi dü'jünnıeyenlcr için sevişmek, yemck ycmek ya da soluk alnıak gibi yaşaımal önemdc değil. Cinsellik, yaşamamıza yardımcı oiur: Ruhsal bir ihtiyaçtır diyorlar... liymişim izlenimine kapılıyorum, sanki kendi bedenimle ve ötekinin bedeniyle diyalog yollarını yitirmiş gibiyim. Sonuç; kendimi tüm buluşmalara kapatıyor. Kısır bir döngüde hissediyorum kendimi: Dahafazlamerhaba, dahafazla korku, daha çekilmez yaşam..." Butürperhizciler, 'cinselliğin pişmanları'... Kafalannı sert kayaya çarpıyorlar, hayalleri yıkılıyor ve yeniden acı çekmeyi reddediyorlar. "Eğer duygularını seksten başka bir şeyle, sözlerle, jestlerle, okşamalarla dışavurmayı bilirlerse, bir biçimde dengeye kavuşabilirler" diyor cinselbilimciCatherine Solano "Aynı biçimde bu kullanılmayan yaşam dürtüsü işe, spora, çocuklara yöneltilebilir." Her ne kadar bu yoksunluk inciticiyse de, bazıları perhize bir terapi olarak, bedenin suskunluk zamanı olarak, kendi kendilerinin konumunu saptamak adına başvuruyorlar. Chantal Borubigot yazdığı kitapta arzunun ötesine geçişini anlatıyor: "Bedenim af dileniyor. Artık yaşamımda, yatağımdaerkek istemiyorum. Sevişmemek normal değil ama kendi kendime daha yakın yaşamak istiyorsam, sevişmeye son vermek zorunlu." 38 yaşında.On yıldır eline erkek eli değmemiş. "Benim seçtiğim perhiz, bir nevroz ya da seks korkusunun belirtisi değil. Ferahlık ve mutluluk veren bir cinselliği yaşadım geçmişte. Ama bir Fotoğraf: Gülnaz Çolak ("Anadolu Türkiye'nin Aileleri" kitabından) tuz, kırk yaşlarındalar. Dengeli, bağımsızlar, başkalanndan daha az cazibeli değiller. Ama artık sevişmiyorlar. Cinselliğin her yerde var olduğu, bir "haz despotluğunun" hüküm sürdüğü günümüz toplumunda, seks olmadan yaşanabilir mi? Bu duruma ister korunmak için katlansınlar, ister kendilerini yeniden tanımlayabilmekiçin, perhizciler norm dışı olduklarına inanıyorlar. Romanlann, filmlerin, dergi içeriklerinin orgazm buyruklarına kulaklarını tıkıyorlar. "Beni duygusal engelli olarak görmelerinden yoruldum" diyor Af dilenen sekiz yıldır erkeksiz yaşayan 35 yaşındakikadın: "Normal olduğuma inanmaları için yeterince ev ödevi yaptım önceden." Seks olmadan yaşamak normal mi peki? Freud için, cinsel yoksunluk yaşanmaması gerekli bir şeydi: "Cinsel dürtüleri, onları doyurmak dışındakiyollarla zaptetmeye çalışmak, insanın tüm gücünün üstündedir. Yalnızcabir azınlıkbununüstesındengelebılir.odadonemdonem. Duyulara karşısavaşım.kullanılabilirenerjinin tümünü tüketir." Acı veren bir boşanmanın ardından beş yıldır perhizdeolan 39yaşındakiT. gülümsüyor bu alıntıya. "Bu bir savaşımdan çok, sancılı bir zihin sel uğraş. Cinsel birleşmeden yoksunum. Azar azar, tek başına doyum arıusu da siliniyor. Bir boşluk duygusuyla yaşıyorum." 32 yaşındaki C. de, acı veren yaşantılar sonucunda seksi yadsımayayönelmiş. "Birerkekhoşuma gittiğinde bedensel bir engelsabah, yanımda yatan adama baktım. Geçmişimin, hayatımın, ruhumun mahremiyetini tanımayan biriyle, bedenimin mahremiyetini paylaştığımıfarkettim. Yakarşıma ilk çıkana her şevimi vereceğim ya da hiç dedim ve onu bıraktım. Onyıldanberi.hiç!" "Bedenim erkekihtiyacındaydı ama kalbim bir aşk arzuluyordu" diyor "Seks yoksunluğu değildi duyduğum acı. Beni saracak kollar için can atıyordum, gir çık için değil. Yoksunluk belirtilerim, şefkat yoksunluğu belirtileriydi." Ya erkeklerr* Tabii, kadınların erkeklerden daha az dürtüye sahip olduğunu duşünme eğilimindeyizdir. "Kadınlarseksolmadan yaşayınca daha az sıkıntı duyarlar, çünkiı duygulanımlarını iletmek için dahageniş bir palete sahiptirler" diyor C. Solano "Önlar çocuklarıyla daha fiziksel bir ilişki içinde. Erkekler için seks, şefkatlerini iletmenin ayrıcalıklı bir yoludur, yoksunluğu dolayısıyla kendilerini çıplak hissedebilirler." J.M. 42 yaşında, mesleği dolayısıyla taşraya göç etmiş. Kısa sürede bu küçük kentte birisiyle tanışmasının çok zor olduğunu anlamış. "Ansızınbastıran cinsel dürtülerim var. Mastürbasyona sığınıyorum. Ama fahişelere gidecek kadar seks eksikliği hissetmiyorum... Önemli olan, ne yapmak istediğimi bilmek ve hayat içinde sekse vermek istediğim yer." Sevişmek için değil ama içinde seksin doğal bir yere sahip olacağı bir ilişki yaratmak için ötekini beklemek: Cinsel iştah yitimi çoğu kez duygusal boşluğa yol açar. "Cinsel arzu yokluğu, çoğu kez sevgi bağlarının yokluğuna işaret eder." diyor J D Nasio "Cinsellik, bedenimizin ya da ötekinin bedeniyle temasın bize verdiği hazdır. İster tek başına olsun, ister heteroseksüel ya da homoseksüel, cinsellik herkese gereklidir. Kimi cinselliğe az gereksinim duyar, kimi çok ve kimi ondan az haz alır. kimi çok..." Artık daha çok çift cinsel ilişkiye girmeksizin yaşıyor. Birincil olarak libidolarını doyurmayı değil, yakınlığı, aile boyutunu, güvenliği önde tutııyorlar. Bir çiftten çok, birekipoluşturuyorlar. SEVİŞMEK ÎHTİYAÇ MI? Sevişmek, yemek yemek ya da soluk almak gibi yaşamsal önemde değildir. Cinsellik, yaşamamıza yardımcı olur: Ruhsal bir ihtiyaçtır ama fizyolojik ihtiyaç değildir. Bedenin yerini ihmal etmeksizin, eksiksiz bir 'ben'i dikkatle koruyup geliştirmek gerekir. Bu yoksunluk durumları süreğenleştikgittikçe, kendi kendime karşı olan bu arzu da söndü." Bu uyuşmadan sakınmak için, spor, dans, masaja kucak açılır. Bunlar insanın bedeniyle temasını sürdürmesine, onu unutmamaya, onu hâlâ sevmeye olanak sağlar. "Cinsel yoksunluk psikosomatik belirtilere yol açabilir" diye açıklıyor psikolog JeanMichel Fitremann "Fiziksel olarak hastalık, işlevsiz kalan organları tutar, kadınlarda rahim gibi. Psikolojik olarak; huzursuzluk, titizlik.kuşkuculukgeliştirir birey ve bu ötekiyle buluşmayı daha da zor hale getirir." Beden yoksunluk sırasında tamamen çözülmeyeceğinden, gü çe, bedenle kafanın birbirinden kopması tehlikesine açık olur kişi. Bilinçaltı, yoksunluğa bağlı acılara karşı korunursa da, önlem alınmazsa beden ağır ağır kendini uyuşturur. "Başlangıçta.birerkek gereksinimi duyduğum için, mastürbasyonyapıyordum" diyor. Bu anlık ve kolay bir doyumdu. Ama nü geldiğinde yeniden sevişmek daha kolay olacaktır. "Sekse dönüş bir tanışmayla, aşk sayesinde yeniden gerçekleşebilir" diyebağlıyor J. D. Nasio "Bu 'Uyuyan Güzel' öyküsüdür, aşkın lütfuyla yeniden hayata dönülür..." • Psychologies'den EMREÇAĞATAY
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle