Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 12 HAZİRAN 1996 ÇARŞAMBA
12 DIZIYAZI
Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen / Bir Üniversite, Bir Yaşam
O/T/Y/y/O Buyazı dızısınde
*^ *J 1~ * *-'y sıradışı bir yaşamın
öyküsıınü ımslerıyle ve çıkışlanyla
bulucaksınız. Anadolu Universitesı 'nın
kuruluşundan kısa süre sonra bu
iinıversitenin rektörliiğüne seçilen
Prof Dr Yılmaz Büyükerşen, göreı de
kaldığı yıllar boyunca Anadolu
Ünı\ ersıtesi 'nı y alnızca Anadolu da
bir üniversite olmaktan çıkarıp, hemen
her şeyiyle Batı ölçütlenne ulaşmış bir
kıınıma dönüşîürdü. Başlangıçta bir.
ıkı bınadan ve çorak bir araziden
olıışan Anadolu Universitesı, bugiin
Eskışehır'de, hep "düşlerinelayık
olmayı başarmış" bir insamn \e onıın
çevresınde künıelenenlenn
çabalarıyla, yenn eşil ağaçların
arasından bir uygarlık anıtı gıbı
y iikseln or. Bu hızmetlen bıından ıkı
yıl kadar önce "görevden alma"
kararıyla ödüllendıren(') Yılmaz
Büyükerşen 'm y asamı. a\ nı zamanda
hep Eskışehır ı'le Anadolu 'nun tarıhsel
ve kültürel değerlenyle ve bu
değerlere duyıtlan sarsılmaz bir
ınançla özdeşlesmiş bir öyküdür.
Bu oyküy ü okuyanlar karşılannda
Tiirk eğıtım \e kültür tarıhmin yakın
bir kesıdinm panoramasım da
bulacaklar
Ahmet Cemal
Anadolu Üniversitesi'nin doğuşuAHMET CEMAL
-1-
-Sayın Büyükerşen bize yaşamınızla
ilgili çeşitli kesitierden söz eder misiniz?
- Yaşamım. Ikıncı Dun>a Savaşı
sonlanndakı çocukluk. onaokul ve
lısedekı ergınlık ıle yuksek oğretımdekı
gençlık çağlanmı kapsar Bu uç çağ
dahıl. bugune dek tum çağlarımı
Eskışehır'de yaşadım \e yaşamaya
de\am edıyorum Kaderbenı
Eskışehır e bağlamış gorunuyor
Çocukluk yıllarımdan aklımda kalan,
ha\acı >ehn olan Eskışehır'de akşamlan
gokyuzunu tarayan ışıldaklar.
karartmalar. ıdare ve gaz lambalan,
sobalı evımızın lek luksu olan Phılltps
marka radyodan babamın harbe aıt
haberlen dınleyışı. çayı şeker yenne
kuru uzumle tatlandırmamız, fınnlardan
kame ıle alınan ekmekler. boş şışelenn
etrafına dolanan sıcımlenn yakılarak su
bardağı yapılışı. teneke kutudan onune
takılmış el tenerı merceğı ıle ıcat
ettığımız sınema makınasına el
aynasıyla guneş ışığı aktanp. fılm
parçalarını duvara aksettırerek
kendımıze meşgalelı oyunlar
bulu^umuz
Kisaca. yokluk yıllan çocuklanndan
bırıydım \oklukla mucadelede bız
çocuklann da pay ımıza duşenı
yaptığımızı hatırlıyorum şımdı
Babalarımız boş şışelerın etrafına
doladıkları isportolu sıcımlerı yakarak
kestıklerı şışelerden su bardaklan vapar.
bızlere de onların kenarlarını. ıçı su dolu
leğenlerde. bıleğıtaşı ıle perdahlamak
duşerdı Bızeoyun gıbı gelırdı
Çanıurdan bılyalar. tellerden bukerek
kendımıze gore arabalar yapardık
Bezlerden yapılınış toplar soğut
dallanndan yaptığımız dudukler
oyuncaklarınıız. kavrulmuş leblebı
unundan yapılmış yalancı çıkolatalar
gıdamızdı Hastalandığımızda ıçıne
kının atılmiş ıspırto ıle vucudumuz
ov ulur ya da kının yutturarak ateşımızı
duşururlerdı Sıtmava yakalandığımızda
bıleğımıze bir de okunmuş ıp
bağlarlardı
Cüzel sanatlar ve
sahne tutkusu
Annemın sıyah Vıctorıa boya ıle
boyadığı kaput bezınden (Âmenkan
bezı denırdı) dıktığı onlukle ılkokula
ba^ladığım gunku >evıncımı hıç
unutamıyorum Inkılap tlkokulu
ev ınıızın karşisinda ıdı Adına uygıın
oğretmenlerı \ardı \atan. mıllet ve
Atatürk sevgımızı onlara borçluyuz
Oğretmenımız bir genç kızdı Beş yıl
boyunca hercumartesı bızı Halkevı'ne
goturur. tıyatro. sergı ızletır. konser
dınletırdı Pazar gunlerı de ev ınde
gonullu olarak kımımıze mandolın
çalmavı oğretır kımımıze de resım
yaptırırdı Ben mandolın alacak
durumumuz olmadığı ıçm resım
derslerıne devam ederdım
Halke\ f ndekı mezunıyet
musameresınde ressam rolunde ıdım
Monolog soylemış ve çocukluk aşkım
ıle kazaska oynamıştım Guzel sanatlara
ve sahneye tutkunluğum sanırım o
yıllarda yureğıme duştu
Bıtışık kom^umuz tuleta^çı ıdı Yaz
aylannda. bazı gunler e\ ın alt katında
padışah başı pıpo ve ağızlık yapan
ustaları seyreder. verdıklen taşlan onlar
gıbı yontmaya çalışır. Ibış ıle Memış
kuklalan yapardım
Uç ev otemızde ıse Hamıdıye Koy
Enstıtusu nun ırtıbat burosu vardı Hafta
sonlan Koy Enstıtusu'nun bir omek
tulum gıyınmış oğrencılen otobuslenyle
Hamıdıye'den ^ehre gezmeye gelırlerdı
Akşamlan ıse. donuş ıçın buronun
onunde toplanırlar. hareket saatıne kadar
sokakta akerdeon \e mandolınlennı
çalar. ^arkılar soylerlerdı Onlan merak
ve ılgı ıle ızlerdım Daha sonra. Vılayet
bınası olarak yapıldığı halde. Ataturİc'un
lise olarak kuİlanılmasını emretîığı ve
Vasfi Mahir Kocatıirk'un de mudurluk
yaptığı bınada Eskı^ehır Ataturk
Lisesfnde orta ve lıse vıllarım başladı
Kıremıt tabnkalarında çırak ışçı.
pazarlarda ı^portacı. muhallebıcılerde
garson \e matbaalarda murettıplıkle
oğrencılığı bir arada goturmeye
çalı^tığım vıllardıro yıllar Lısede
arkadaşlanmla çıkard'ığım "Gıdıklama"
ısımlı duvar gazetesıne müdüriın
karıkaturunu çızdığım ıçın ılk kez
dısıplın cezası almam, daha sonra
Eskışehır'de "Çimdik" adıyla
çıkardığımız basılı mızah gazetesı
yuzunden başımın belaya gırmesı. toplu
basın mahkemelenne çıktığım yıllar.
son sınıfta kurduğumuz okul
radyosunda spıkerlık yaparken.
mudurun bana okuldan kaçanlann
• idealist öğretmenlerin
verdiği eğitim, Halkevi gibi
ocakların yarattığı ortam,
Köy Enstitüleri gibi başarılı
örnekler, öğrenmeye ve
yaratıcılığa karşı sürekli bir
merak, yönetim
kademelerine geldiğimde
hep benim bilinçaltımdan
dışa vurdu diyebılirım.
Çocukluk ve gençlikte
duyduğum özlemleri, hep
şimdiki çocuklar ve gençler
içın gerçekleştirip, kalıcı
şekılde onlara sunmak ıçın
çabaladım. Kurduğum her
müessese, yaptığım her
tesıs, meydana getirdığim
her ortam ve etkınlığın
kaynağı, yaşamım boyunca
süregelen, özledığim Türkiye
hayallerimin birer parçasıdır.
ısımlennı okutmasi yaızunden o
ogrencılerden yedığım da>ak şımdı
anılarımı susluyor Lısede kurduğumuz
amator tıyatro. edebıyat gunlerınde
okuduğum şıırler \e munazaralardakı
konuşmalarım da hatıralanmın en canlı
orneklerı olarak hâlâ aklımda
\ uksekoğretım vıllanm \se Oğrencı
Derneğı'nı kurmakla başlayıp. Turk
Devnm Ocakları Eskışehır Şubesı
Başkanlıgfna seçılışım. 350 ogrencıyı
toplayarak kanlanmızı satıp.
Eskışehır"ın ılk repertuvartıyatrosunu
kuruşumuzla. koy meydanlannda tıvatro
ovnayışımızla. Dunya Gazetesı ve Kım
Dergısf nde profesvonel gazetecılık.
mızah dergılennde kankatunstlık.
Turkıye Gazetecıler Sendıkası
Federasyonu Yonetım Kurulu uyelığı ve
212Sayılı Kanunuçıkarışımızla.
mıtınglerle ve gençlık aşklanyla. kısaca
delı dolu tutkular ve ıdealler peşınde
geçtı
- Akademik ve yönrticiKk yaşamınızda
\aptığınız işler adeta çocukluk \e gençlik
vıllannızın izlerini taşıVbr gibi sanki Bu
düşüncemiz doğru mu?
- Bunu. zaman zaman ben de sızın gıbı
duşundum Doğru olduğunu rahatlıkla
sovleyebılınm Yokluklara karşın.
idealist öğretmenlerin bıze verdığı
egıtım. Halkevi gıbı ocaklann yarattığı
ortam. Koy Enstıtulen gıbı başanlı
örnekler. öğrenmeye ve yaratıcılığa
karşı sureklı bir merak, yonetım
kademelerine geldiğimde hep benım
bilinçaltımdan dışa vurdu dıye bılınm
Yılmaz Büyükerşen'in yaşamı, Eskişehir ve Anadolu Üniversitesi ile
özdeşleşmış bir öykü.
Çocukluk ve gençlikte duvduğum
ozlemlerı hep şımdıkı çocuklar \e
gençler ıçın gerçekleştınp. kalıcı şekılde
onlara sunmak ıçın çabaladım
(Curduğum her muessese. yaptığım her
tesıs meydana getirdığim her ortam ve
etkınlığın kavnağı. ya^amımboyunca
süregelen. ozledıgım Turlctye
hayallerimin bırer parçasıdır
- Eskişehir'de ilk vükseköğretim
kurumunun ve bir üniversitenin
kurulnıası llkri nasıl gf rçekleşti? Bu
fikrin fıli/Jendiöi \ ıllarda Türkivc'nın
koşullan nasıldı?
- Eskışehır'de ılk yuksekoğretım
kurumu 1958 vılında "AkşamNuksek
Tıcaret Okulu" olarak kuruldu O > ıl
ben. Ankara Hukuk Fakultesi'nın bırıncı
sınıfoğrencısı ıdım 1957 yılında Guzel
Sanatlar \kademi!>ı Mımarlık
Bölumu'nu kazandığım halde. aılemın
malı guçsuzluğu nedenıyle. btanbul'da
okuvamavacağım ıçın. devam
mecburıvetı olmayan Ankara Hukuk
Fakultesı'ne kaydolup. Eskışehır de bir
yandan Dunya Gazetesı'nın
muhabırlığını yapıyor, bir yandan da
bulduğum ders notları ıle kıtaplara
çalışıyor \e takultenın yıl sonu sına\ ları
ıçm \nkara\a gıdıp gehvordum
Yaşamımı deği?tiren telefon
Bir gun gazetemın yazı 1:5leri
mudurlennden Sami Karaören teletbnla
benı arayarak. Ebkışehırde kuruluş
kanunu çıkanlmadan bır "Akşam
V üksek Tıcaret Okulu" açıldığını okula
mudur olarak atanan Doç Dr Orhan
Oğuz'la goru:>up hazırlayacağım haberı
gondermem talımatını verdı
O gun bu telefon talımatının benım
yaşam çızgımı değıştıreceğını nereden
bılebılırdım kı Çunku. duvarına okul
tabelası asılan. Iş ve Işçı Bulma
Kurumu'na aıt ışçı yatakhanesınden
ıbaret bınaya gıttığımde ogrencı kaydı
başlamı^tı Okul Mııduru Orhan Oğuz.
soracagım her soruyu cevaplandırmak
ıçın bir şart öne surdü Ankara
Hukuk'tan kaydımı alıp, ya^adığım
şehırde açılan bu okula kavdımı
yaptırdıktan sonra ancak ^rularıma
ce\ap verecektı Gazetecılıkte venlen
gorevı başannak ıçın. gerekırse çığ
tav uk bıle yenırdı Çaresız denılenı
yaptım Ikı gun sonra benım adım
okulun ılk oğrencisı olarak kayıt
kutuklerınde. kuruluş kanunu çıkmadan
Bakanlık Mucıbı ıle kurulan vuksekokul
Anadolu Üniversitesi Heykel Atölyesi'nde çalışan öğrenciler.
haben ıse Dunya'nın bırıncı sayfasında
yer almıştı Haber. sıyası bir skandal
bombası gıbı patlamıştı Bu bombanın
sonucu. y üksek tıcaret okullarının
"İktisadi \e Tıeari İlimler \kademisT
halıne getırılnıelerıne ılı^kın kanun
tasarısı. alelacele TBMM'ye
sevkedılmıstı
Üniversite - akademi kavgası
1962 yılında mezun olur olmaz.
•\kademfde Malıye Kursusu asıstanlığı
ıle akademik hayatım başladı 7334
Sayılı kanun akademılere üniversite
statusu vermiştı. ama unnersıtelere
tanınan pekçok ımkânı esırgemıştı
Ayrıca. bu kuruluşlarda üniversite
ogretım uyelen ders verdığı, doktora.
doçentlık ve profesorluk jurılerıne
gırdıklen halde. başta lstanbul ve
Ankara unıversıtelen olmak uzere hepsı
akademılere tepeden bakıyor, onları
ıkıncı sinıfkurulus.lar olarak goriip,
unıversite çatısı altında fakulteler olarak
toplanmalan teklıflerıne karşı çıkan
tutucu bırtavır sergılıyorlardı Ote
yandan. unıversıtelere ahnmayan
oğrencılerın sayısı gıderek artıyordu
Unıversıteler ıse, artan talep karşısında
açılan ozel yuksekokullann
kapatılmasını da ıstıyorlardı Bu durum.
eğıtım tarıhımızın unlu "Akademi-
üniversite kavgasını" başlattı O tarıhte
unıversıtelerın sıyası ıktıdar uzenndekı
etkısı çok fazla ıdı Parlamento
unıversıtelerle teo> duşmek ıstemıyor ve
sorun bir turlu çozume
kavuşturulamıyordu Ankara'da
surdurulen kavgayı Akademiler
cephesınde on planda goturenler
rahmetlıOrd Prof Dr NihatSayar,
Prof Dr Orhan Oğuz ıle yanlannda o
tanhte yenı doçent olmuş ıkı ateşlı genç,
ben ve Onur Kumbaracıbaşı
yurutuyorduk 1969 yılında. Prof Dr
Orhan Oğuz, kavganın TBMM'de
yapılması ıçın Akademı
Başkanlığf ndan ayrılarak seçımlere
gırdı ve Eskışehır Mıllervekılı seçılerek
Mıllı Eğıtım Bakanı oldu 1973 yılında
da dığer mılletvekılı arkadaşlan ıle
bırlıkte Eskışehır'de "Anadolu
C'niversitesi*' kurulması hakkındakı
kanun teklıfını meclısten geçırmeye
muvaffak oldu Ayrıca bir başka kanunla
da Eskışehır'de bir de DMMA
kurulmasını sağladı
Fakat. çıkanlan kanun, yıne
unıversıtelenn muhalefetı yuzunden,
Eskışehır'dekı akademılerı Anadolu
Universitesı çatısı dışında bırakıyor.
Hacettepe Universitesı patronajında yenı
bir unıversıtenın kuruluşunu tarıf
edıyordu Bukanuna dayanılarak
alelacele Eskışehır'de Hacettepe'ye
bağlı bir tıp fakultesı kuruldu Ancak
fakulte Ankara 'da. hastanesı ıse
Eskışehır'de ıdı Kavga bıtmemıştı 1976
vıhnda ben profesor olarak Eskışehır
İTlA'ya. Prof Onur Kumbaracıbaşı da
Ankara tTİA'ya ba^kan seçıldık ve
Guzel Sanatlar Akademisı ıle DMM
Akademılerı başkanlarını da yanımıza
alarak kavgayı TBBM nın yanı sıra
Anayasa Mahkemesf ne kadar goturduk
Anayasa Mahkemesi kararı
Anayasa Mahkemesi. akademılerle
unıversıteler arasında gerek bıhmsel.
gerek fbnksıyonel ve gerekse statu
ıtıbanvle fark olmadığına karar verdı
Bu kararla unıversıteler yenılmıştı ama
meclis uzenndekı etkı ve baskılan hâlâ
devam edıyor ve yuksekoğretım
kurumlarının tek çatı'altında
toplanmasını sağlayacak yasal
duzenlemelere bir turlü ıcazet
vermıyorlardı
Bu durum 1982 yılına kadar sürdü 1982
yılında tum yuksekoğretım bir ş,emsıye
altında toplanınca. Anadolu
Universitesı. evvelce Hacettepe'ye bağlı
Tıp Fakultesı ıle akademılenn
olu^turduğu yenı bir üniversite ve yenı
bıryapı olarak ortava çıktı
O gunlerde. bir akşam Gemlık'e bağlı
Karacaalı Koyu'nde televızyondakı
haberlerden Anadolu Unıversıtesı'ne
rektor olarak atandığımı duydum Artık
benım ıçın Turkıye'ye ornek olacak yenı
bir oluşumun çetın ama zev klı
mucadelesı başlıyordu
SÜRECEK
ÇALIŞANLARIN SORULARI SORUNLARl/YILMAZ ŞİPAL
Bağ-Kur sigortam emekK olmaya engel olur mu?
SORL : 1969 vüında ilk kez siggrtalıçakşınava başladım. Vaklaşık 5 vıl 5 av
çalıştıktan sonra a\ nidım \e askere gittini. 2>ıl(720gün)askerlik vaptıni.
\skerlik suremi Sigortava borçlandım \e borcumu odedim.
1982\o kadar aralıklı olarak sigortalı çabşrım. 1982 vılında kendi işy-
erimi açtım ve Bağ-Kur'a da kavdımı vaptırmadım. 1994 yılında isver-
inıi kapattım \e \ergi kavdımı sildirdim.
19% y ılı sonunda 25 yıllık sigortalılık suresi içinde 5500 gün prim ode-
miş bir sigortalı olarak emeklilik başvurusunda bulundum. Benden
\ergı kavdımm bulunup bulunmadıçı soruldu. Ben de 1982 ile 1994 yd-
lan arasında \ergi kaydımın olduğunu,ancak Bag-K.ursıgortalısı olmam
gerektiği \e bu nedenle Sosyal Sigortalar Kurumu'nca a>ük bağlana-
mavacağı bildirildi.
Sigortadakı 25yıllık sürem ve 5500 olan gün sayım enıekli olmama veter-
lidir sanıvordum. Bağ-Kur sigortamı buieştirmek istemiyorum. So-
nım:
Bağ-Kur sigortam emekli olmama engel olur mu?
(H.G.)
}A \IT: ^eyth sos\al gu\enlıkkurumlannapnm vekesenekodeyenler-
den bir tek kurumdakı çalı^ması o kurumdan emekli olmava vetıvorsa dığer
kuı uınlarda geçen çalı^ma sureleı ının de goz onune alınnıasi zorunlu mudur'
Yasa ve yonetmelıkte boyle birzorunluluktan ^oz edılmemıstır \argitay 'ın
bu konuda goruşu ıse, bir kımsenın. bir sosval guvenlık kurumundakı
çalışması o kurumdan emekli olmaya yeterlı ıse \e ba^ka kurumlarda da
çalı^mlan \arsa dığer kurum çalışmalarını bırleştırıp bırle^tırmemesi
isteğıne bırakılması gerektiği vonundedır
(*) "Davacı (..) 15.1994 tarihinden itibaren vaşlılık a>lığı bağlandığınu
yaşlıbk ayhğı bağlanırken sadece Sosval Sigortalar Kurumu'ndakı hızmet-
İerinin ve prim odeme gun sav ılannın nazara alındığını, kendisının de bunu
ıstediğini, tanm iş koluna aıt Bağ-Kur suresinin goz onunde rutulmadığını.
hilahare Sosyal Sigortalar Kurumu'nun >aşlılık av Itğını, Tanm Bağ-Kur sig-
ortalı oluşunu sebep gostererek iptal etriğinı ve odediği >aşlılık aylıklannı
12.1.1995 tarihli van ile istediğini. halbuki prim odeme gun sayısı \e vaş du-
rumunu ve Sosyal Sigortalar Kunınıu'ndaki sigortalılık suıvsine gore. keıı-
disine >aşlılık av lığı bağlandığını, Tanm Bağ-Kur sigortabuğı ile birieştirme
istemediğini belirterek kurum kararının iptaline karar \erilmesini istemiştir.
Dosya ıçeriğıne gore, davacının Sosyal Sigortalar Kurumu'na tabi sigortalılık
başlangKinın 1969. sigorta prim «ideme gün sayısı 4^95 olduğu, 1^.5.1938
doğumlu bulunduğu. 1.5.1994 tarihinden itibaren munhasıran Sosyal Sigor-
talar Kurumu'ndakı hizmet suresi ve prim ödemesi \e vaş durumuna gore
506 sayılı yasanın 60/A-b maddcsi uyannca yaşlılık ay lığı bağlandığı anlaşıl-
maktadır. Sosyal Sigortalar Kurumu ile davacı arasında bu konuda uyuşma-
zlık voktur. l vıışmazlık. davalı Sosyal Sigortalar Kurumunun davacının
1. 1.1985 tarihinden itibaren Tanm Bağ-Kur uyesi olduğunu ve hizmetlerinın
2829 sav ılı yasaya gore birleştirilmesini ve y aşlılık av lığının 2829 sav ılı kanuna
gore bağlanması gerektiğıni ilerisurmesine ılişkindir. 2829sayüı SosyalGuven-
lik Kurumlanna Tabi Olarak Geçen Hizmetlerinin Bırleşnrilmesi Hakkın-
daki Kanun, değişık Sosyal Guvenlik \asalanna tabi geçen hizmetlerin bir-
leşririlmesi halinde soz konusu olur. uygulama alanı bulur. Başka anlatımla.
bu vasanın uygulanması ise bir sosyal guvenlik kurumunda \aşlılık aylıgı
bağlanmasına yeterlı hizmet suresi bulunmadığı ve diğer sosyal guvenlik ku-
rumlanndaki hızmetlerden de yararlanma zarureti olduğu hallerde söz
konusudur. Davacı açıkça. sadece Sosyal Sigortalar Kurumu'ndaki hi/met-
lenne gore kendısıne yaşlılık aylığı bağlanmasını istemış, başlangıçta Sosyal
SigortaUr Kurumu da bu isteği uygun bularak \aşlılık aylığı bağlamıştır.
Davacı, Tanm Bağ-Kur sigortaulıkta geçen surenin nazara alınmasını iste-
miştir. Dav acuiın hizmet bırleştirilmesi halinde mağdur olacağı açıktır. Zira.
Tanm Bağ-Kur Vasası'na gore bağlanacak yaşhlık aylığı son derece düşuk-
rur. Da>acınınTanm Bağ-Kur sigortalı hızmetinden \azgecerek sadece Sosyal
Sigortalar Kurumu'ndaki hizmetlerine gore yaşhlık aylığı bağlanmasını is-
temekte, hem hukuki yaran hem de tercih rakkı vardır.(_.)"
(\.ırgıtav Onuncıı Hukuk Daıresı. 10 10 1996Tarıh, 1995
7
651 Esas ve
1995 Ssî^2 kjrarı
(*) kaynak ^aıgıtay kararları Dergısı Mart 1996 sayfa 399
POLİTİKA VE OTESİ
MEHMED KEMAL
Telefon Kablosu...
Abdülhamit'ın duşmesınden sonra surgundekıler
dondu Neyzen Tevfik de Mısır'dan geldı. Istanbul'da
ışsız, guçsuz başıboş gezıyordu Musa Kâzım Efen-
dı, Neyzen'ın bu halını gorunce, elınden tutmuş,
"Senı Talat Paşa'ya gotureyım" demış "Sen de
eskı surgunlerdensın Ittıhatçılardan senın ıçın de bir
gorev ısteyelım "
Talat Paşa, Ittıhatçıların ılerı gelenlerındendır Elın-
den tutar, Talat Paşa'ya goturur.
Paşa'nın huzuruna çıkarlar
Musa Kâzım Efendı, Neyzen'ı anlatır
Şaırdır, heccavdır(taşlamacı). Abdulhamrt baskısın-
dan Mısır'a kaçmıştır Yıllarca kalmıştır Şoyledır, boy-
ledır
Talat Paşa dınler, sorar
"Oğrenımınız nedır?"
Neyzen, Talat Paşa'nın dıplomasız olduğunu bildı-
ğınden,
"Sızınle bir ayar" der
Musa Kâzım Hoca, donakalır
Huzurdan çıkarlar
Hoca yolda, "Sen ne yaptın" der "Hıç Paşa'ya
boyle denır mı?"
Neyzen hot be hotçudur
"Yalan mı soyleyecektık1
"
Talat Paşa ıçın ortaokul mezunudur derier Oysa
bunun doğrusunu ben, eskı Ittıhatçılardan Mustafa
Nermi'den dınlemıştım Şoyle anlatmıştı
O zamanlar Selanık'te Yuksek Hukuk Mektebı var- •
dır Sonra kapanmıştır Kapanmadan once Talat Bey
bu okulu bıtırmış, herkes bılmez
Neyzen de bılmıyor
M Nermı Bey'le ben (Mavı Başlıklı) Yenı lstanbul
gazetesınde çalıştık Nermı Bey başyazardı O zaman
anlatmıştı
"Şımdı ben bunlan yazsam, Nermı kendını ve ar-
kadaşlannı ovuyor, derier. Yazmıyorum "
Adnan Menderes, Nermı Bey'ın yazı.arını pek se-
vermış Menderes, Nermı Bey'ı gormek ısıtyor dıye
haber verdıler Nermı Bey'ı Ankara'da 0 zamanın gör-
kemlı otellerınden olan Ankara Palas'ta konuk ettık.
Şurdan, burdan Ittıhatçılardan soz ettıler Oğle yeme-
ğını bırlıkte yedıler
Dost oldular
Bunlar, 27 Mayıs'tan bırkaç ay once oluyor. Bellı kı
Adnan Bey çevresındekılerden sıkılmış, yenı bırçev-
re arıyor.
Buluşmalanndan bırınde, Adnan Bey,
"Birısteğınız varmı" dıye sordu. Nermi Bey:
"Ben Çamlıca'da oturuyorum, telefonum yok, bir
telefon nca edeceğım "
Adı mı olur
Hemen telefonu bağladılar
27 Mayıs sonrası yolsuzluklar aranıyor Nermı
Bey'ın yolsuzluğu da ortaya çıktı Uskudar'dan Çam-
lıca'ya bılmem kaç kılometre telefon kablosu
Soruşturmayı yapan subaya benı tanık gostermış
Telefon oykusunu anlatmamı soylemış Tanık olarak
dınlendım Işın doğrusunu anlattım, telefon hıkâyesı
tamamlandı.
Nermı Bey'le sonra Hurrıyet gazetesınde beraber
çalıştık. Yukarıda kıtaplık dıye bir oda vardı Muzaf-
fer Gökmen, daha kıtaphğa el atmamıştı Orada Ner-
mı Bey, Ali ihsan, Server Iskit, Hayri Alpar bırlıkte
çalışırdık Soz açıldı mı Nermı Bey telefon kablosu oy-
kusunu anlatırdı, gulerdık Nermı Bey bu odada Al-
manca-Türkçe sozluk hazırlardı
Ha, şunu da soyleyeyım: ittıhatçılar da günü gelın-
ce kullanmak ıçın Latın alfabesı hazırlatırmış. Latın
harflennın kokenı Ittıhatçılara dayanıyor
Nermı Bey'ı, İttıhatçılar daha ortada bir şey yokken
Parıs'e gondermışler Vesıkayla ekmek dağıtımını oğ-
rensın dıye. Nermı Bey, Yahya Kemal'ın de gıden oğ-
rencıler arasında olduğunu soylerdı Savaşı yıtırecek-
lerını bılıyorlarmış..
B U L M A C A .SED4T \ İŞAYA\
1 2 3 4SOLD.\NS\ĞA:
1/Çarpmalannet-
kısını azaltmak
ıçın. denız taşıtla-
nnın yanlarına ko-
nan lastık. halat. 3
mantargıbıyastık
2/ Asya'dakı göçe-
be halkların kul-
landığı. kalın ke-
çedenyapılmışda-
ıre bıçımınde ça-
dır \lgılanan
nesnelerın temel 8
nıtelığı 3/Bonve g
gorgüsuz kımse
Olumsuzluk belırten bir
onek 4/ Oğe Bir gıda
maddesı 5/ islamlıktan
önce Kâbe"de duran uç put-
tan bın Çol bolgelerınde 3
bazı çukurlann tabanını 4
kaplayan tuzlu vekıllı top-
rak 67 Kale hendegı Kar
fırtınası 7/ Şışınîmış tu-
lumlar uzenne kurulan bir 7
tur sal "Doldur ey sakı Q
bu cem bezmmde bir gun - Q
--bıter"(Şarkı) 8/Yıye- M
cekambarı Eskı Mısır'daguneş tannsı 9/BırgunahıTan-
n"ya bağı^latmak umuduyla venlen sadaka ya da tutulan
oruç
YUKARIDAN AŞ4ĞIYA:
1/ Kundak çocuklarının avucunda bınken kır II Kenar su-
su Karagoz oy ununda kullanılan kamış duduk 3/ Tekel-
cı kapıtalızme ozgu ^ırketler bırlığı Dokutelı 4/Zafer
Kuma^la astar arasına konularak gıy sının dık durmasını sağ-
layan kolalı bez 5/Şıddetlı ka^ıntı ve kuçuk kabanılarlabe-
lırgın derı alertısı 6/Bırmey\e Bir haber ajansmın sım-
gesı Bırnota 7/Ender seyrek Bir ay adı 8/Duvarlan,
yontulmamış ağaç govdelennın ya da kerestelenn ust üste
oturtulmasıyla oluşturulmuş ev Yığıt 9/ Gozlen gor-
meyen Suudı Arabıstan'ın para bınmı
T.C.
DİYARBAKIR 3. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESPNDEN
EsasNo 1995 560
Davacı Azıze Karcı tarafından davalı Mustafa kar-
cı aleyhıne açılan boşanma-nafaka davasının yapılan
arakaran uyannca
Davalı Mustafa Karcı adınaduruşma gunu hav 1 teb-
lıgat çıkanlmış, çıkanlan teblıgatta davalının adresın-
de tanınmadığı ve aynldığı bıldınlmış mahkememı-
ze teblıgat bıla teblığ ıade edılmış. yapılan zabıta araş-
tırmasında teblıgata yararlı adresının tespıt edılmedı-
ğı anlaşıldığından.
Adı geçen davalı Mustafa Karcı 18 6 1996 gunu
mahkememızdeduruşmayagelmesı.gelmedığı takdır-
de duruşmaya devam olunarak karar verıleceğı teblı-
gat yerıne geçerlı olmak uzere ılan olunur ^ 5 1996
Basın 89534