Katalog

SAYFA CUMHURİYET 9 EYLUL 1995 CUMARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER 9 Eylül 1922: İzmir Coşkusu Bır Kurtuluş Savaşı'nın sonunda ulaştığımız Izmır, bır son değıldır Iş orada bıtmemıştır Ulkemı ışıldatan "Ataturk Devnmı çağının başlangıcı"dır o guzel kentımız Ora>a her yolum düştüğünde bu yuzden coşku duyanm SADİYE AKJMEmeUı Yazın Oğretmem E vlul sonbahann başlangı- cı olduğu ıçın mı nedır ço- ğu ınsana uzunç \enr Nlehmet Rauf da, bu adı verdığı guzel romanında e\ lulün bu ozeüığı uzenn- de uzun uzun durmuştur Ben ıse eylul başlavıncahep İzmir ı duşunurum çun- ku KurtuluşSavaşımızınnoktalandığı İz- mir'in kurtuluş gunu bu av ıçındedır 9 Eylül 1922. O kurtuluş gununun coşkun sevıncı ıçmde Izmır'e gıren Başkomutan Muşır (Mareşal) Gazi Mustafa Kemai bır kez daha buyur gozumde, gonlumde 26 Ağustos şafağında Kocatepe'den başla- yan ~Bü>ukfaarruz*'un 30 Ağustos gu- nu utkuyla sonuçlanisinın ardından o Başkomutan *Ordular,ilkhedefiniz\k- deniz'dir. llen!'"bu\rugunu vermı^tı Bu buyruğu alan "Mehmetçik"*ler yelce escrek selce akarak <\f\on'dan batıva doğru \ururken dağ taş ınlemıştı a\ak sesknnden tnanılmaz bır akıştı bu Ovlesıne ına- nılmazdı kı, yayılmacı (emperyalıst) devletlenn Anadolumuza salıverdıklen duşman. aşılamaz ınancıyla vaptiğı gû- cune çok guvendıgı korunaklann (ıstıh- kâmlann) bu akışa davanamavıp yıkılı- \ermesı karşisinda nereye kaçacagını şa- şırmıştı Oşaşkınlıkvekorku ıçındegeç- tıği \ erlen v akıp v ıkarak kaçıv ordu ^\k- denız e doğru İzmir de bekleyen gemı- lenne bır an once kendısını atabılmek ıçın Bır destan \azılıvordu Anadolu'da Homeros'un destanından yuzyıllar son- ra Mehmetçıklerın kanlanyla. canlany- la yazdıklan bır destandı bu' 19 Mayıs 1919 sabahı Samsun'a çıkan o gok goz- (u gun yuzlu Mustafa Kemal Paşa nın başlattığı bır benzersız destan1 Yokluk- lar, yoksunluklar olanaksızlıklar ıçınde- kı bır ulusun her turlu varlığı. sayı ve tek- nık ustunluğu olanakları olan saldırgan- lara karşı nasıl yığıtçe. mertçe savaştığı- nın de^tanıvdı Kurtuluş Sa\aşımızın destanı Onun buyuk kahramanı Gazı Mustafa Kemal Ataturk, kurtardığı Izmır'ı Bel- kahv e doruğundan gorunce "Bu guzel şehre bır şev olsav dı çok uzu- lurdum" devışıyle \alnız Izmır'ı değıl onun da ıçınde bulunduğu tum \ urdunu nasıl vurekten se\dığını dıle getırmek- teydı kuşkusuz O bu buyuk sevgı\le ateşe atılmıştı, o ateşın alevlerı ıçınden yığıtçe sıynlarak İzmir e ka\uştu Izmır. kurtuluş destanımızın son dıze- sı değıldır Akdenız'ıordulanna "ilkhe- def" olarak gosteren Başkomutan "Bu zafer, bize bır ımkân bahşedhor. Bız bu imkânı, memkketımızın, mılleti- mizinrefahı.geleceğı içın kullanacağı/" dıyerek sonrakı gunlerde vapılacak bu- yûk ışlenn muştusunu \erı>ordu Gazı Mustafa Kemal'ın Izmır'dekı gunlennden de alınacak dersler \ardır Konuk edıleceğı e\ ın merdı\ enlenne se- nlmış duşman bavrağını gorıınce "Bır ulusun bayrağının çiğnenemeveceğını. duşman kralının \aptığı \ anlışı \ ıneleme- mek gerektiğnıi" soylemesı kendıyolu- na kurban edılmesını engelleyemedığı koyunun kesılışını gormemek ıçın başı- nı obur yana çevırmesı unutulamaz or- neklerdır Verdığı notaıle vaMlmacı devletlenn Izmır Lımanı nı doldurmuş bulunan 64 parça gemısının 24 saat ıçınde sulanmız- dan hem de kıyılarımızı selamlayarak gıtmesını sağlavan kararlı yureklı dav- ranışı bovlece ulkemızı duşmanlardan temızlevısı O"nun o Izmır gunlerınde, \ aşanan ola\ lardandır Izmır ınkurtuluşuvurdumuzunkurtu- luşudur boylece Bu kurtuluşun ardın- dan tum dunyav ı $aşırtan yenı başanlar Cumhuriyet Lozansonra da devrunlerin aydınlığı gelır ulkemızı yüzyıllar suren karanlıktan kurtaran. hepsı bırbınnı ta- mamlavan devrımler Halkımızın uvgar bır ulus olarak yaşamasını sağlayacak de\ nmlen O buvuk Başkomutan eşgıyımını lunıtormasını) uzennden çıkarmış hal- kının arasına katılıp ona, her gun ayn bır yenılığın coşkusunuyaşatıyordu A.ğus- tos sonlarında bır gun kalkıp Kastamo- nu va gıdıvor halkına elındekını goste- rerek "Buna, şapka denir. Bunun dınle. mıllhetle ılgisi yoktur. medenıyetle Ugisı vardır. Şimdi ben bunu. başıma ghıyo- rum, sız de giyiniz!*" dıvordu O na. vu- rekten ınanmış halkı da bulup buluştura- rak ba^larına bırer şapka geçınyorlardı Bununla kalmıvordu O Kastamo- nu'dakı, lneboludakı konuşmalannda uygar ınsan olmak ıçın uygarca gıyın- mek gerektığını bunda, çekınecek bır y an olmadığını ulusuna anlattıktan son- ra 25 Aralık 1925 yasası ıle ulkemızde uvgarca gıvım zorunluluğu belırtılerek fes, kalpak ve benzerı başlıklann gıyıl- mesı yasaklanıvordu Şımdı sokaklan- mızda renk renk takkeler ve cuppelerle kara yüreklerını sergıleyerek ulkemızı karanlığa çekmeye çalışanlar karşısında yasalan uygulama gorevındekıler, daha ne beklıyorlar dıye duşunuyor ınsan, ıçı yanarak' Durup dınlenmek bılmıyordu kı. o devrimcı kahraman. 1928 \ğustosu ge- celennın bınnde gıttığı Saravburnu Par- kı nda halkının arasına karışıyor sonra da onlara yaa devrimi nın gereklılığını açıklayan konuşmasını vapıyordu Hal- kı buna ınandırdıktan sonra da vazı dev- rımını Buvuk VJıllet Meclısı'nde yasa- laştınvordu Bunlar Ataturkavdınlığın- da kav uştuğumuz venılıklerden yalnızca bırkaç ornek Bır Kurtuluş Savaşının sonunda ulaş- tığımız Izmır bır son değıldır Iş orada bıtmemıştır Ulkemı ışıldatan "Ataturk Devrani çağının başlangıcrdır o guzel kentımız Orava her volum duştuğunde bu vuzden coşku duvanm Başöğretmen SIRAÇ AYDIN TAŞBAŞ 7 Eylül 1995 Perşembe gunu \efat etmıştır Yakınlan. dostlan \e oğrencılerıne başsağlığı dılerız HALİS TAŞBAŞ TASHİH Tokat 2 lcra Müdıırlugu nden venlen 40108 basın no lu gaynmenkulun a^ık arttırma ılanının dosya nu- marası 1994 1 2 ^ olması gerekırken sehven 1994 1234 olarak yavınlaşmıştır Duzeltmz ihtıyaçtan Koşuyolu, Kalp Hastanesı yakınında 1 yıl sonra teslım, manzaralı kooperatıf daıresı 1.800.000.000 TL. Tel./İş: 227 38 36 Ev: 227 46 22 ARADABIR MEHMET ŞAKİR ÖRS Ulusal Bağımsızlık Düşüncesi Eylul ayının ılk gunlerı Ege de kurtuluş gunlendır 30 Ağustos 1922'den 9 Eylul 1922'ye uzanan gunlerde halkımız emperyalızme ve onun saldırgan guçlerıne karşı kazandığı utkunun sevıncını duymuştu Bugun- ler coşkuyla kutlanır Ege'de O gunden bu yana çok şey değışmış olsa da ulusal kurtuluşun geleneğı ya- şatılmaya çalışılır Guzel izmir ın kurtuluş gunu 9 Ey- lul, bu utkunun taçlandığı gundur Ancak yıllar geçtıkçe kurtuluş gunlerı genç kuşak- ı lardan kopmaktadır Bu nedenle kurtuluş şenlıklerı- ne yenı bır anlam ve ıçerık kazandırılması gerektığı- j nı duşunuyoruz Ege'nın bu guzel ve anlamlı gunle- , rının artık 'barış ve ulusal bağımsızlık gunlerı' olarak j kutlanmasını onerıyoruz Ege ınsanı ve ulkemız yurttaşı, bağımsızlığına oz- gurluğune duşkundur Bunu Ulusal Kurtuluş Savaş- larının ateşlerı ıçınde kanıtlamıştır Aynı zamanda hal- kımız barışçıdır da Yaşamına, toprağına degerle- rıne bır tatsızhk kotuluk gelmedıkçe çatışmayı sev- mez Bu durumu en lyı yıne Ege ınsanında goruruz Ikı halk ıçın acılı yıllardır 1920 lı yıllar Çunku ıkı hal- kın bırbırıne duşmesınden çıkarlan olanlar kın ve duş- manlık tohumları serpmışlerdır Ege'ye O yıllara ka- dar Ege'de bır arada dostça yaşayan ınsanlar em- peryalıst guçlerın kışkırtmalanyla bırbırienne duşmuş- lerdır Ve kana bulanmıştır Batı Anadolu Ama aradan uzun yıllar geçmesıne karşın Ege'nın bırçok ılçesınde kasabasında hâlâ ortak sozcukler, deyımler kullanılır Tıpkı Atına'nın bırçok mahallesın- de Turkçe sozcukler konuşulduğu gıbı Pek çok or- tak yonlerı olan ıkı halkın çocukları Ege Denızı nı ıkı kıyı, ıkı halk arasında bır banş koprusu olarak gorur- ler Artık gunumuzde ulusal bağımsızlık ve barış kav- ramları bırbırlerıyle çatışan değıl, bırbınnı butunleyen kavramlar konumuna gelmıştır 9 Ey'ul un 73 yıldonumunde hem ulusal bağımsız- lığa hem de barış duşuncesme bırlıkte sahıp çıkılma- sının doğru olacağını duşunuyoruz Geçmışte yurt- larına saldıranlara en lyı yanıtı verenler ulusal bağım- sızlıklanna sahıp çıkanlar bugun de tum guçlenyle barışa sahıp çıkmalıdır Bu 9 Eylul'un bır başka onemlı yanı da cumhurıye- tımızın kurucusu, ulkemızın en eskı ve en buyuk par- tılerınden Cumhurıyet Halk Partısı nın son derece onemlı bır kurultayıyla çakışmış olmasıdır Ulkemızde emekten, demokrasıden yana olan ve bu ıddıayla yol çıkanlar, çağdaşlığı, laıklıgı ulusal ba- ğımsızlığı ve barışı savunan bır seçeneğı bır toplum- sal donuşum projesını halkımıza sunmalıdırlar Boylesı bır proje aydınlanmadan emekten, ılencı gelışmeden yana olmalıdır Demokrası ve ulusal ba- ğımsızlık duşuncesme tıtızlıkle sahıp çıkmalıdır Bu gerçekleştığı olçude halkımızın bu proıeyı hayata ge- çıren sıyasal hareketlere ve polıtıkacılara ılgısı ve gu- venı artacaktır Son zamanlarda kımı çevrelerde ulusal bağımsız- lık kavramına dudak bukulmekte, modası geçmış bır kavram olarak gorulmektedır Elbette bunun yanlış ol- duğunu duşunuyoruz Ulusal bağımsızlık sol duşun- cenın temehdır Ulusal bağımsızlık kavramıyla solun evrensel ılkelerını barış demokrası ve humanızmı bır- leştırıo butunleştırebılenler bır potada erıtebılenler temsıl ettıklerı sıyasal hareketlerı de başarıya gotu- rebılırler 9 Eylul'un 73 yıldonumunde ulusal bağım- sızlık barış, demokrası duşuncesme her zamankın- den daha sıkı sanlmamız gerektığıne ınanıyoruz Vurun abalıya! 900'lu hatlarda cınsel doyumsuzluğu gıdıklamayı çok seven, bol heyecanlı. bol kanallı ozel televızyonculuğumuzun yenı ve özel ze\k alanı SSK. hastanelendır _ ^ _ Dr.ALPERAKÇAM T encere tabak masa ortusu dağıtan. ülkenın onemlı sorunlan karşısın- dakıvırtan aldığı teşvık vereklam kayırmalanna gore yon tutan "ta- rafsız'"( T ) baMnımızm, kanlı canlı dızılerde şıddetı. pembe dızılerde geçkın kızlara yonehk romantık duygulan. 900'lu hatlarda cınsel doyumsuzluğu gıdıklama- yı çok seven bol heyecanlı bol kanallı ozel te- levızyonculuğumuzun yenı ve ozel zevk alanı SSK hastaneİen dır "Vanlış tedavTler, kuyruk- lar bağıran, çagıran. ağlamaya ozendınlen kala- balıklar ve gaddar SSK hekımlen. hemşırelerı hademelen' Okuyucu. ızleyıcı kazanma amacıy- la ınsancıl duygulann kullanımı savunma hakkı venlmeyen, her fırsatta saldınlan gunah keçısı yapılan hekımler, hastaneler Sankı bu ulkede mantar gıbı gecekondu gıbı her koşe başında tu- reyıveren özel "hastane"lerde hıçbırtıp rezaletı yaşanmamaktadır, sankı kuçücuk operasyonlara, tedav ılere kesılen onlarca mılyonluk faturalar do- ğal haktır gereksız testler, mıncıklamalarla cep- lenn ve cüzdanlann dıbıne uzanma çabası çok ge- reklıdır sankı unıversıte ve devlet hastanelenne sevklı gelmış SSK kaynaklı hastamn reçetesıne ^Klima" yazılması turlü çeşıtlı numaralarla ku- rumun sağmal ıneğe benzetılmesı sağlık hızme- tının bır parçasıdır Her fırsatta ne denlı sorumlu ne denlı ozgur ve halktan vana vavın vaptıklannı yınelemekten usanmavan medvadabırtek kışı çıkıpda sorma- maktadır nedırbu SSK hastanelenndekı kalaba- lıklann nedenı, nedır bu SSS hekımlennın bo- ğuntusu yokluğu yoksunluğu dıve \e ulkemız SSK hastanelennde bu ülkev ı v onetenlere bu ul- keve sahıp çıktığını one suren medyanın gozu onunde kor gozune parmak gıbı batması gereken utanç vencı bırtabloyaşanmaktadır Yetersız, es- kımış çağdaşdonanımdan yoksun eksıkperso- nelle çalışmak zorunda bırakılmış SSK hastane- lenne her gun bınlerce hasta akın etmekte bılınç- sız kalabalıklar kcndı kafasına koyduğu bır uz- man hekıme muayene olmak ıstedığı tılmı çek- tınp kendı karar verdığı bır araştırmavı yaptırıp yıne kendı ıstedığı ılaçlan reçeteye yazdırmak ıçın hekımle, personelle dıdışmekte ve "Benim paramla çalışıyorsun" 1 dıye bağınp çağırmakta- dır Dunyada en sıradan ınsanın bıle oğrendığı bır gerçeğı, ulkeyı yonetenler \e sorumlu medya- mız bılmezden görmezden gelmektedır Hasta- lık durumunda ılk başvuru ven hastane değıl ış- yen hekımı yerel semt hekımı olmalıdır ve sağ- lık hızmetının temelı ınsanlan hasta olmaktan koruması gereken "koruvucu hekimlik hizme- ticiır Ulkemızde ıse sağlık denınce hemen akla gelen hastane dır Koruy ucu hekimlik propagan- da amaçlı aşılama ve taramalardan ote duşunul- memekte hastanın ılk başvuru yen olması gere- ken, sağaltımda ıvedılığı, hastanelerde yığılma- yı onleyecek bınncı basamak denen ışyen ve ye- rel hekimlik uygulaması vasak savma nıtelığın- deelealınmaktadır Cebınde sağlık karnesı elın- de v ızıte kâğıdı olan herkese kanserden baş ağ- nsina ışten kaytaımadan konu komşuya ılaç al- maya kadar her turlu nedenle hastanelere doluş- magereğı doğmaktadır Vebu ınsanlarmedyata- rafından. sendıkalar tarafından, hatta sağlık ku- ruluşlannın merkezdekı yonetıcılen tarafından hastaneye hekıme karşı kotuöny argılarlakoşul- ' landınlmakta. hastalar barut fıçısı gıbı patlaya- cak yer aramaktadırlar SSK'ye bağlı sağlık kuruluşlan, ulke genelın- de sağlığa ay nlan paydan çok az bır kısımını kul- lanarak yırmı mılyonun ustunde bır kıtleye hız- met sunmaktadır Unıversıtelerve Sağlık Bakan- lığı'na bağlı kuruluşlarla karşılaştınldığında per- sonel ve parasal guç açısından zayıf, ış açısından daha yogun olduğu tum resmı venlerde açıkça belgelenmektedır Ve bugun taşra hastaneİen da- hıl bırçok ağır operasyonun başanyla yapıldığı, mortalıte ve komplıkasyonlar açısından da so- nuçlann yuz güldurucü olduğu SSK hastanelen- ne saldınnın asıl nedenı ulkeyı kanservırusu gı- bı sarmış "özelleştirme hastaltğı"na yer hazırla- maktır \ ırmı yılı aşan hızmetıne karşın her gun yuz hastayı muayene etmek, gecelı gunduzlu sa- yısız operasyona yetışmek zorunda kalıp hasta- nesındekı şoförden daha duşuk bır ucretle odul- lendmlen SSK hekımının elını opmesı gereken- ler utanmazca saldırı kampanyaları kışkırtmak- tadırlar Bırçok açıklamanın yennı tutacak bırolay ı ak- tararak yazımı bıtıreceğım Mayıs 1995 te Bur- sa'da trafık kazası geçıren bır SSK emeklısı uç ayn yerde onemlı kırıklar, yaygın kanama ve olumcul tehlıke ıle kaldınldığı Bursa SSK has- tanesınde bır hafta yakın takıp ve tedav ı ıle ya- şama donmuş, bır hafta sonra kuruma aıt ambu- lanslaKarabuk'tekıevıne kadargetınlmıştır Ay- nı kazada kuçuk sıynklar nedenıyle çevredekı bır ozel hastaneye kaldırılan ıkı çocuk ıçın çekı- len bırkaç rontgen ve yapılan kuçuk pansuman ıçın 32 mılyon ahnmış hasta çocuklar kazanın şokundan sonra ıkıncı bır şok vaşamış. kendıle- nnı kapının onunde bulmuşlardır Bırvaşamuc- retsız ve gereken en ıyı sekılde emeklı sıgortalı- ya sunulmuş, kazayı basıt sıynklarla atlatanlar ozel hastane tarafından 32 mılyonluk fatura ıle odullendrnlmışlerdır' <\nlavana sıvrısınek saz TARTIŞMA Sayın CHP kurultay delegelerine en eskı bır askerı öğretmen oldugum haldeMGK paşaları tarafından veto edılmış SODEP kuruculanndan bırıvım SODEP donemınde tanı^tığım ve çeşıtlı fırsatlarla buluştugum vetolu ya da vetosuz kurucu dostlanmı sevgı ve savgılanmla anıyor ve o ıdealıst özvenlı ve heyecanlı ınsanlar nerelere kayboldu dıve merak edıvorum SODEP SHP olmadan once çeşıtlı ıhtısas komısyonlannda görev almış ve bızlere onerılen Halkla llışkıler nöbetlen ıçın sık sık partı merkezmde bulunmuştum Sağlık eöıtım ve ışçı sorunlan gıbı komısyonlarda da gerçekten bılgı ve hevecanlı uzman kıjılerle bırlıkte çalıştım Çalışmalarımız ılk SODEP kurultavına kadar devam etti O gunlerde buro memurlan sekreterler ve masraflı ışler konusunda onemlı sorunlarımız olduğu ıçın komısyon raporlannı da kendımız daktılo ederdık Nıtekım 63 sayfalık sağlık komibvonu raporunu şahsen ve hevecanla daktılo etmeve de ben gonullu olmuştum Çahşmalanm ılk SODEP kurultavına kadar devam ettı Kurultav oncesı toplantılann yapılatağı salonu hazırlamak ıçın oluşturulan kurucular grubuna katıldım Ancak sa\ ın kurultav delegelen \nkara'ya geldığı gunde ben spor salonunda tek başıma kaldım Onemsemedım ve delege kulıslenne katıhnasam da partılı dostlarım benı de hatırlar dıye du^unmu^tüm Partı merkez adavları açıklandığı zaman benı nezaketen dısıpiın kurulu adayı gosterdıklennı oğrendım Ben de adaylıktan çekılerek evıme dondum Ancak uzüimedığımı söyleyemem Nıtekım, kurultay ardından oluşturan komısyonlann hıçbınne davet edılmedım Fakat çok ılgınç gelışmeler oldu Yenı komısyonlar kurulmuş ve sağlık komısyonunda bulunmadığım ıçın benım katkılanmın da bulunduğu şahsen daktılo ettığım komısyon raporunun altından benım ısmım sılınmı^tı Daha sonra benım adımın sılınmesını ıstevenın kım oldugunu ogrendığımde sadece acı acı gulumsedım SODEP donemınde bır başka maceram daha var 1985vılında kendı çabalanmla Avrupa Konseyı'ne gıderek Oç av süre ıle "Parlamento prosedurleri nı ınceledını Fransa va gıderken Savın E İnonu den aldığım bır tanıtma mektubunu konsev ın en guçlu polıtık grubu olan So:>vali;.t Grup Başkanlığı'na ulaştırıp onların SODEP ıle ılışkıler kurmasına vardımcı olmuştum Ulkeme doner donmez de konseyde topladığım dokumanlar ıle 'Gençlik \e Demokrasi" kıtabımı yazdım Katılımcı gençlik orgutlerını temel alan bukıtabı, SODEP kuruculanndan bır dostum kendı matbaasında bastırdı SHP donemınde partı merkezıne hedıye edılen kıtaplar kayboldu %e partımız gençlik sorunlan konusunda hemen hemen hıçbır olumlu atılımı gerçekleştırenıedı Avrupa Konseyı'nde edındığım bılgılerle partı ıç tuzuğu çalı^malan sırasında vararlı olacağını duşunerek hazırladığım 32 savfalık rapor da kayboldu ve kullanılmadı Ovsa partımızın merkez yapısı ve ışlevlerı konusunda çok onemlı uvgulamalan oneren bır rapordu Benı çok üzen bır olav ı da 1991 seçımlen oncesınde vaşadım Savın E İnonu nun onerdığı ve kurultay delegelerine kuçuk bır kıtapçık olarak sunulması du^unulen ana konulardan bın 'Partimizın Gençlik Sorunlaruıa Bakışı' raporunu hazırlamı^tım Meslek geçmışı nedenı ıle yıllarca genç ınsanlarla bırlıkte olmuş bır kışı olarak konuyu çok onemsedığımden bu konudakı değerlı ka>nakları ve raporları da ınceleyerek hazırladığım bu rapor, okuyan tum dostlanm tarafından beğenıldığı halde Partı Meclısı'nın onayına sunulmadı Genel sekreter yardımcılanndan ıkısı bır arava gelmış vebuna kendılerı karar vermışlerdı En acıklısı dabu genel sekreter vardımcılannın DYP- SHP koalüvonu kurulur kurulmaz çok ıtıbarlı devlet gorevlenne atanmasıdır Keşke bu ınsanlan vakından tanısavdınız Savın delegeler, sizlen uyarmak ıstedığım bır konu \ar CHP merkez orgutünu seçerken çok tıtız davranmanızı onerıyorum Gunlerce surecek kulıslerde, sıze beçtırmeve çalı^acaklan ınsanlan ıvı değerlendınn Oylannızı en sağlam ve guvenılır ınsanlara vermenız ıçınde bulunduğumuz bu kntık donemde partımızın geleceğı açısından çok onemlı Seçtıklennız gerçekten sosyal demokrat, bılgılı deneyımlı ınsancıl, özvenlı ve ıdealıst ınsanlar olmah Dılenm bu kurultav butunleşmıi} bır CHP ıçın kavgasız, gurûltübüz ve başanlı bır kurultay olur Tatsız tartışmalardan kaçınarak düzeylı soyleşıler ıle sosyal demokrat tabanın ozlemle bekledığı başanyı sağlamak sızlenn elınde Gerçekten tarıhı bır kurultay ı gerçekleştırmenız ıçın en ıyı dılek ve temennılerımı sunanm Necmettin Erkan Uzmanlık tüzüğü ve çocuk ürolojisi tartışması •^^r1 - y azı vazmak ^ ^ F karanlıkta ^ ^ ^ durgun suya ^ T taşatmaya I benzer Su JL- v uzey ıne çarptığında çıkardığı çuk sesını duymayı bekîersınız çoğu kez Işte 27 Hazıran 1995tanhmde Cumhunvet te yayımlanan l zmanlık Tuzuğu ve Çocuk l rolojisı başlıklı vazının ardından da öyle oldu Değışık tarıhlerde çıkan Oç vazıvla ses getırdı Ele^tınlerı vanıtlamadan önce ozellıkle uzunca bır süre başka yazılann çıkmasını bekledım Lzennde çok durulması gereken ve tum hekım toplumunu yakından ılgılendıren uzmanlık tuzugune dolay lı da olsa değınen veva katkıda bulunan bır yazıya rastladım Prof Dr ŞefıkGüney ve Prof Dr ŞevketTektaş ımzasını taşıyan vazı Izmır *\taturk Dev let Hastanesı nden gondenlmış (Eğitım Hastanelenrun Konumu; 11 \gustos 1995 Cumhunyet) Uzmanlık eğıtımı \eren Sağlık BakanhğıveSSK hastanelennın araç gereç ve donanım yetersizlıgıne değınen tümcelerden rahatsız olan ıkı Prof Dr arkadaşımın aşın duvarlılıklarını pek anlayamadım ^ncak yenı kurulan tıp fakültelerındekı anabılım dalı başkanı vardımcı doventlerı kuçumberken Izmır çevTesındekı bu tur tıp fakultelerınden bınnde oğretım uvesı olarak gorev almak gıbı bır düşuncelerı olmuş mudur acaba' Aynca gelışmı> ulkelerde eğitım veren hastanelenn çoğu bır unıversıte hastanesıne bağlıdır Bızde olduğu gıbı başıbozuk çalışmazlar Aslında uzerınde durmak ıstedığım ıkıncı nokta çocuk urolojısı konusunda Dr ŞerefEtker'ın Çocuk Ûrolojısi v« Çocuk Cerrahisı başlığıyla 11 Ağustos 1995 te çıkan yazısıdır Çok beğendığım bır devışle soze gırmek ıstıvorum "Çıraklığım vapmadığınız ışın sakın ustalığına soyunmayın" derler L îkemızde çocuk cerrahlannın çocuğunun urolojı eğıtımı ne yazık kı tıp fakultesınde okurken oğrendıklen bılgıvle sınırlıdır Bu anabılım dalında çalışan arkadaşlanm neden çocuk kalp damar cerrahisı, çocuk ortopedık kusurlan çocuk gorme bozuklukları v e çocuk kulak bunın boğazı hastalıklanyla uğraşmazlar da cocuk urolojısıne yatkındırlar anlayabılmış degılım Aslında çocuk cerrahısının uğraş alanı, erıskındekı genel cerrahı konularıyla aynıdır Urolojıye olan yakınlıgı ıse anatomık bır ıkı bölgedekı komşuluktan oteye gıtmez Orneğın çocuk cerrahisı odvolojıve ne denlı yabancıvsa urodınamıve de ov lesıne uzaktır Bu gerçeğı kabullenmek gerekır Yoksa yuzyılın başında geçerlı olan umumı cerrah tanımı gıbı bır umumı çocuk cerrahı karmaşası varatılır kı, bunun onarımı daha da zor olur Gerçekten çocuk urolojısı bılım daltnda eğıtılebıhrler Yok^a ben de yapanm olur dıye bır duşunce yalnız karagözlulukle açıklanabılır kanısındavım Prof. Dr. Mustafa Öz>urt Uludağ Unıversıtesı Tıp Fakultesı Oğretım Uyesı PENCERE Dön Baba Dönelim... Bır varmış, bır yokmuş Deve tellal, pıre pehlıvan ıken, ben annemın beşı- ğını tıngır tıngır sallar ıken solcu çokmuş Solcu solcuya sormuş - Necısın sen? - Muratçıyım - Sen necısın? - Baykalcıyım - Sen necısın? - inonucuyum. - Sen necısın? - Ben mı7 Ben "Yenı Dunya Duzenfncfen yana, sermayecıye ram alıntenne duşman solcuyum - Sen necısın? - Kemalıstım - Kemahstten solcu olur mu? Senı demokrası duşmanı çağdışı dınozor1 - Sen necısın? - Ecevıtçıyım - Sen necısın? - Ortanın solu, sosyal demokrat ve demokratık soldan hangısını seçeceğını bılemeyen solcuyum - Sen necısm? - Halkçıyım - Yaaaa, demek kı populıstsın, geçtı Bor'un paza- n, senın haberın yok - Sen necısın'' - Mıllıyetçıyım' - Senı gıdı ırkçı, faşıst, Kurt duşmanı' - Sen necısın7 - Devletçıyım - Ohoooo1 Solcu olmak ıçın artık ozel sektorcu olmak gerektığını bılmıyor musun9 - Sen necısın7 - Cumhurıyetçıyım - Bınncı cumhunyetçı mı, ıkıncicumhuriyetçımı? - Sen necısın7 - Laıkım - Bak hele* Hıç laık kışı olurmu7 Olsa olsa dev- let laık olur Sen laıkperestsın, Allahsızsın, peygam- bersızsın, dınsız ımansızsın - Sen necısın7 . - Devrımcıyım - Bak hele 1 Utanmıyor musun devrımcıyım de- meye 1 Devrımcılık solculukla bağdaşır mı 7 Solcu olmak ıçın muhafazakâr, ozel sektorcu "Yenı Dun- ya Duzenı' nden yana, ozelleştırmecı, enflasyoncu, zengınlerı seven, fakırlerı sevmeyen, alınterını dışla- yan, Ataturk'e duşman, Uçuncu Dunya'ya lanet yağdıran, laıklığe karşıt, tarıkat hocalanyla al takke ver kulah, Said-i Nursi'ye hayran, Amerıkanofıl, pı- yasayı tanrı bılen planlamaya sırt çevıren, toplumun bütun tutuculanyla ışbırhğı yapan kışı olmak gereki - Sen necısın 7 - Vallahı necı olacağımı şaşırdım!. Don don do- nelım, hacılara gıdelım • Fıkır karmaşasında kımlığını yrtıren solcu, sağını solunu çoktan şaşırmış Pekı, ne yapmalı 7 CHP Kurultayı nda Baykal'ı seçmelı 1 - Neden 7 Çunku 1970'lerın CHPsınde Ecevit Genel Baş- kan, Baykal da Ecevıt'e karşı hızıp başkanıydı Ara- dan yırmı yıl geçtıkten sonra Ecevit bır partının ba- şında, Baykal bır partının başında, yıne çekışırter, Turkıye nın solu da 2000 yılına bu çekışmeyle gırer işçı sınıfı ıktidarının yılmaz savaşçısı Son Genel Başkanımız CENAN BIÇAKÇPyı yitırdik. Mücadelesı mücadelemize ışık tutacaktır. SDP'LİLER 255570 No lu ehlıvetımı. Tabıbler Odası ndan aldığım doktor kımlığımı Karamursel Devlet Hastanesı nden aldığım doktor kımlığımı Karamursel Emlak Bankası bankamatık kartımı kaybettım YIKSELWCEL PETROL-İŞ TÜRKİYE PETROL KİMYA LASTİKtŞÇİLERİ SENDİKASI GENEL BAŞKANLIĞPNDAN Sendıkamız 22 Olağan Genel Kurulu 2821 savılı ka- nun ve anatuzuğumuz hukumlen uyannca. Mtunızade Kuşbakışi sokak \ o 25 Lskudar (stanbul'da bulunna genel merkezbınamızda 29-30 Eylul ve 1 Ekım 1995 Cu- ma Cumartesı ve Pazar gunlerı saat 09 00da başlamak uzere aşağıdakı gundem gereğınce yapılacaktır Çoğunluk sağîanamadığı takdırde ıkıncı toplantı 6-7- 8 Ekım 199S Cuma Cumartesı ve Pazar gunlen aynı yer, aynı gundem gereğınce çoğunluk aranmaksızın yapıla- caktır Durum sayın delegelere ve ılgılılere ılanen duyurulur PETROL-İS Merkez Y onetım Kurulu GUNDEM 1 - Yoklama, 3- Dıvan seçımı ve »aygı duruşu 4- Konuklann tanıtımı ve konuşmalan, 5- Komısvonlann seçımı a) Hesap Tetkık Komısyonu b) Tahmını Butçe Komisvonu c) Tuzük Tadıl Komısyonu 6- Çalişma Raporunun Okunması ve Muzakeresı, 7- Malı Raporun Okunması ve Muzakeresı a) Hesap Raporu b) Merkez Denetım Kurulu Raporu, c) Hesap Tetkık Komısvonu Raporu d) Tahmını Butçe Komısvonu Raporu 8- Merkez Dısıpiın Kurulu Raporunun Okunması ve Muzakaresi, 9- Tuzuk Tadıl Komısyonu Raporunun Okunması ve Muzakeresı 10- Kurullann Aklanması (ıbraı), 11- Seçımler, a) Merkez > önetım Kurulu Seçımı, b) Merkez Denetım Kurulu Seçımı, c) Merkez Dısıpiın Kurulu Seçımı, d) Ust Kurul Delegelen Seçımı, 12- Kapanış Basın 40871