24 Nisan 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 9 EYLÜL 1995 CUMARTESİ 12 DIZI YAZI Curnhuriyet 'in okullararası şiir ve kompozisyon yarışması Derleyen: Erol Toy Desenler: Semih Poroy y i : ! ' i. Barış Üstüne Güzellemeler Barış Ağlamasın Bu yıl ben bütün çiçeklerden daha erken açiım Ve daha geç soldum Bütün kış yağan bendım dağlara Bendim o kasılan şehvet dolu beyaz Sahillere çarpan o güçlü dalgalar benim çığlıklanmdı Benim kahkahalanmdı onlar Aslında bendim Akdeniz'i okyanuslara bağlayan Akşam üzerleri sevgililerin kızıl güneşi de bendim Ve bütün çiçekler benim kokumu almışlardı bütün çocuklann yüzü benim yüzümün tıpkısı Bilmezsiniz ben şelalelerden hep bu umutiarımla akanm Ben. Banş Tanrıçasi, Güneşi, Nehri, Çölü, Ruhu. Umudu... Umutlanma her ağlayışım Bir savaş kopanrdı ülkelerin birinde Benden de bir parçamı alırdı Ya güneşim, ya nehrim, ya umudum, - çocuklanm. Onlar bana, ben onlara ağlardım Bir tane daha, bir tane daha... Ben bu yıl çok ağladım... BAŞAK DEMtR (Şiir Mansiyon) Bornova Anadolu Lisesı - Izmir) Barışa Doğru Sen, uzat bana ellerini yavrum, Yeryüzü en güzel sabahını yaşarken Açsın en güzel zakkumlan Yanaklartnda. Sen, uzat bana ellerini yavrum. Banşı, mutluluğu, Sevmeyı ögütleyecek ellerim. Ne güzel bir kağnı türküsü Tutmuş yokuşlannı tepelerin. Yorgun öküzleriyle yaşıyor bir köylü Gelip-geçişini güneşin Bulut gölgesince, yaz sıcağında. Uzat bana ellerini yavrum, Utansın karanlığından tüm çizgiler Bozulduğunu görelim kötü şekillerin, Birlikte yaşayalım banşı iCöyde, kentte ve tüm sokaklannda evrenin Haydi! Uzat ellerini yavrum, Dünyanın bütün yaşanan. barışlanna doğru... BORA ÖZBAYBURTLU (Şiir Mansiyon) Özel Mahmut Celal Fen Lısesi - Antalva • • Onemsiz Renkler Ben, ne beyaz, ne sarı ne de siyah ırktan olmak ıstiyorum sadece insan olmak istiyorum, sadece bu. Omuz omuza yaşamak istiyorum, acıyla tatlıyı.Çünkü dünyanın bir ucunda, bir zenci direnirken dişıyle tırnağıyla ben onun dişi tırnağı oluyorum burada yarasını yüreğimde duyuyorum tüm acısıyla. Ya da şu küçücük yuvarlağın bir başka köşesinde, Japoya'da örneğın san ırktan bırdostum sevınirken tüm kalbiyle ben hissediyorum yüreğimın hafıflediğıni mutluluğum ona erişıyor sonra beraber sevinıyoruz. beraberce... Ya da duyarsız bir beyaz kendıni her şeyin efendisi sandığında boyunu aşan umarsızlığıyla katlettiğinde umutlan öfke selıyle lanetleyebiliyorum onu ve katledilenlerın yerine sevince bulanmış yeni umutlar yaratabiliyorum gönlümde. Çünkü ben ne beyaz, ne siyah ne de san ırktanım ben yüreğinin bir yanı san, bir yanı siyah bir yanı da beyaz olan bir insanım sadece sadece bu. ÖZGÜR BAL (Şiir Mansiyon) Burdur Anadolu Öûretmen Lısesi Bir Şans Daha... Sabah... Güneş henüz doğmuş. Saat 06.30... Günaydın demeli yeni güne. Evimden çıkıp okula gidiyorum. Koridorlarda, sınıflarda ge- çen koskocaman bir yedi saat... Gelip geçici sevinçler, küçük avuntular, önemsenmeyecek üzüntüler... Dersler, sınavlar. aşklar... Tek kelimeyle gençlik. Biran durdursam zamanı, bir gece ya- tıp da uyanmasam sabah 06.30'da... Dondura- bilsem her şeyi ve herkesi, şöyle bir dönüp baksam hayatıma. Yaşadığım her anda, her hareketimde, her düşüncemde, onun, onların izi var. Ama yeterince taşıyabiliyor muyum bu zorunluluğu? Her sabah evden çıkarken beynime bırkur- şun yemekten korkarak yaşamak istemiyo- rum. Kendi ülkemde bir yaban olmak. sahip ol- duğum değerler için harekete uğramak istemi- yorum. Kendi dilimi konuşmak. kendi ülkemde ne- fes almak ve eğer bir suç işlersem kendi ka- nunlanmla yargılanmak istiyorum. Zıncirle- rin gölgesinde yaşamaktan bahsetmiyorum. Parmaklıklann ardında da özgür olabılir in- san. Kendi vatanındaysa eğer... Oysa *dışan- da' olup özgür düşünemeyen. üretemeyen çok insan var. Ben onlardan biri değılim ve olma- yacağım... Olmayacağız... Onlar henüz bilmiyorlardı savaşın. barışın anlamını. Biri onlara bağırdı azarladı onları. Neden? Isimleri, tenlennin rengi farklı diye mi? Korkuyla yaşadılar, kendilerine bile itiraf edemedıler ne denli mutsuz olduklarını. On- lar... İşte onlar 'dışarda'. ama esirdiler. Uçsuz bucaksız bir çölün ortasmda yapayal- nızdılar. Tüm bunlara rağmen yenilmediler, geleceği değiştirmek için isyan ettiler. çarpış- tılar, öldüler. Kimimn adı Mustafa'ydı, kimininki Kemal, Mehmet... Yalnızca bir araya gelip tek yûrek oldular. Kendi yaşadıklarını bize yaşatmamak için... Savaşlann içinde büyüdüler. Babalan, ağa- beyleri, hocalan itti. Hiçbiri geri dönmedi. Hastalandılar, doktor bulamadılar. Toprağa döndüler yüzlerini, bilemediler nasıl ekilir, ürün alınır ondan. Sevdiler, düğünler kurdu- lar, yıkıldı hayalleri birbir. Okuyamadılar, ya- şayamadılar doya doya. "Biz sürgün vere- mesek de tohumlar ekelim Anadolu'nun yarınlarına" dediler. Saat altı buçuğu geçmiş. Geç kaldım. Şim- di sokağa çıkacağım. Benim sokağıma... Yü- rüyeceğim huzurla, banş içinde. Ailemi evde bulacağım geri döndüğümde. Hastalanırsam iyileştireceklerbeni. Özgür olacağım, düşüne- ceğim, üreteceğim. İnsan olduğumun farkına varacağım. Yeşerteceğim o tohumları. Ben gençliğim. Sürüp giden savaşlar görü- yorum yaşadığım dünyada. Öldürülen Ner- minler görüyorum. Çocuklukları, umutlan el- lerinden alınanların haberlerini okuyorum her gün gazetede. Bense güvendeyim. kendime saygı duyu- yorum ve neleri başarabileceğimi biliyorum. Umutlanm. bcklcntılerim, hayallcrim var. Yet- miş iki yılı ardıma alıp yürüyorum karabasan- lann içine. Taa içimde hissediyorum özgürlü- ğü... Birazdan ders zili çalacak ve bir gün daha geçecek hayatımdan. Bir dcvinim içinde ben kabuğutndan sıynlıpdışarı çıkmahyım. Bana emanet edilen bu hazineyi geleceğe taşımalı- yım. Özgürlüğümü, banşı, huzuru, güveni ken- di kendime duyduğum inancı... Onlar için cumhuriyeti hayatları pahasına kuranlar için başarmalıyız. Nefes aldığımız her anı borçlu- yuz onlara. Bırçoklarının gelecek için umutlan yok: bi- zımse bir şansımız daha var. Bizi saran şu yüksek duvarları yıkmak için ve sadece yurduma değil tüm dünyaya banşı yaymak için... Teşekkürler CUMHURİYET. Söz veriyoruz, bıze emanet ettiğin meşale hiç sönmeyecek. BURCU L'ÇARAY (Başan Ödülö) Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesi - Istanbul Bir Güvercin Salıveriıı Gökyüzüne Bırgüvercindim; Beyaz bulutları bir uçtan taşıyan. Çocuk çığlıklarıydım, gökyüzünde çınlayan. Sonra ne oldu? Kim vurdu beni? Kım çekıverdı kara perdeleri gökyüzüne Oysa ben kenetlenmiş ellerdekı sevınç. Parıldayan gözlerdeki umut değil miydim? Kim ayırdı ellerimi? O soğuk o acı bakışlan Kim yerleştirdi yüzünüze. Yalvarınm bir güvercin salıverin gökyüzüne. Ve şimdi siz her gece bir çığlık duyarsınız uzaklarda, Tıtreyen eller. tıtreyen bir yürek duyarsınız her gece Ve benim türküm çalınır kulağınıza Her gece feryatlarla uyanırsınız deli kâbuslannızdan. Bir duadan diğerine uçuşurken umutlar, Geçit kalmaz bir düşten diğenne. Korkarsınız! Bir güvercin salıverin gökyüzüne. Bir zamanlar kır çiçekleri vardı ellerimde. Şimdi ise kanavan gülleri kokluyorum. Uzaklarda bir yerlerde ellerimde kanayıp Soğuk tenlere bulaşan... Ne olur! Bedenler bölünmeden Bir namlunun ucunda tükenmeden önce vaşam Bir el verin, bir güvercin salıverin gökyüzüne. Dudağımda bir tebessüm bir ucundan umutlarınız tutunmuş, Orada tellenn gensinde göz pınarlarından Son çırpınışlarını akıtan insanlar gördüm llk ve son çığlığım. Oyuncağı sandığı bombanın Kara sesınde duyan çocuklar gördüm. Bir düşler tarlası değil istediğim. Başı dık, güneşe bakan bir tek çiçek yeter. Ne olur çok geç olmadan Bir el venn. bir güvercin salıverin gökyüzüne. t .. • » *. NİL DEMİRCEPKEN (Şiir Mansiyon) Özd Çamlaraltı Lisesi - tzmir Barış İstiyorum Ben yaşamak istiyorum Kuşlar uçmak ıstiyor. göklerde özgürce. Balıklaryüzmek istıyor. derınlikte delice. Yılanlar u>umak istıyor. serınlikte sessizce. Ben gülmek, eğlenmek istiyorum sevgıyle. Ben yaşamak istiyorum ışte. Biz insanlar savaştınız da ne oldu? Ne geçti elınıze' 1 Sinsı dedıniz yılanları sürdünüz. Uçtu dıye kuşların kanadını kırdınız. Güzel dive gullenn yaprağını yoldunuz, Yeşıl dıye ormanda ağaçlan söktünüz, Sonuçta ne geçti elinize. ,; .-.-•KSVP „-,) Siz insanlar savaştınız da ne oldu? Ne geçti elınıze? Yetmedı mı dünyayı böldüğünüz? Yetmedı mı kardeşınızı vurduğunuz? Yetmedı mı kana kan döktüğünüz? Yetmedi mı ey insanoğlu. yetmedi mi... Bir bak etrafına şöyle. Her şey ısyan edıyor sıze, Ben isyan edıyorum sıze, Dünya ısyan ediyor size, nıye? Yeter ey insanoğlu. yeter ışte. Bıktım sevgıyı rüyamda görmekten. Bıktım her gün banşı düşlemekten. Bıktım sevgısız. kuru büyümekten. Biz insanız. anlaym artık. İhtıyacımız var sevgiye ve barışa. ? Yeter ey insanoğlu, yeter işte. Ne istiyorsunuz siz bırbınnızden, Ne istiyorsunuz siz bızden, Ne istiyorsunuz siz dünyadan, Ne kadar zevk alıvorsunuz vurmaktan. Ne arıyor bu sılahlar ellerinizde. Ne arıyor bu kın kalbınızde. Ne kadar zev k alıvorsunuz öldürmekten, Yeter ey insanoğlu. yeter işte. O kadar nutuklar çektiniz bırbirinize. Hep barış üstüne. Ama yine vurdunuz. öldürdünüz Dinimız. dılimiz. ırkımız farklı dıye. Yetmedı mi ev insanoğlu. Ben yaşamak istiyorum Siz ne kadar savaşsanız da Ne kadar kan döküp çarpışsanız da Dünyayı her gün harcasanızda Ben yaşamak için doğdum Yaşamak istiyorum işte Her zaman ve herkes gıbı. Isyan edıyorum savaşa. savaşanlara. Çok değil. sadece ama sadece. Benim için. benim gıbı çocuklar içm, Doğadaki canlılar için, En önemlısi yaşavan her şey için Banş istiyorum dünyaya. Sadece banş istiyorum. ZEKİ YAZICI (Şiir Mansiyon) Ardeşen Tevfik lleri Teknik Lisesi - Rize BİTTİ POLİTİKA VE ÖTESİ MEHMED KEMAL Çok Ateşler Yanıyor... Teşvikiye Camisı'nın avlusunda sanki Hıfzı Oğuz Bekata'nın değil de CHP'nın (SHP'nin de) ölüsü kaldırılıyordu. Konuşulanlar da Hıfzı Oğuz değil ku- rultaydı. Kım genel başkan olacaktı, Baykal mı, Ka- rayalçın mı, Mümtaz Soysal mı? Dahası her baş- kanlıkta görünen Zülfü Livaneli mi? Ismet Paşa'nın CHP'sı kalmıştı kımlere? CHR tarihinde çok bolünmüş, birçok yeni partiye yol açılmıştı. Şöyle kabaca sıralayacak olursak; Te- rakkiperver Cumhuriyet Fırkası, Serbest Fırka, De- mokrat Parti.. 12 Eylyl'den sonra parçadan bütüne doğru bölünme olmuştu. Halkçı Parti, SODEP, SHP gibi. Bu kurultay gerçekten CHP'nin batması olabilir. İki parti birleşmıyor da, bir tereke paylaşılıyor gibi. Parti gücünü yıtirmiş, hükümet payandası ile ayak- ta durmak ıstiyor. Başbakan yardımcısı bir de Bay- kal olur, ondan sonra kime kalır? Parti başkanı olunca, ardından başbakan yardım- cılığı gelıyor, kurulan hükümette bakan atamaları yapılıyor. Bir örnek Ismail Cem dostumuz bakanlık sıralamasında hevesını aldı. Baykal partının başına gelirse Cem hevesını lyıce pekiştirmiş olur. Kültür bakanı olarak Güneydoğu'ya eğlence ve şölen gö- türme gibi.. Hikmet Çetin, bütün beklentılere karşın ıstenile- ni veremedi. Belki yeniden bir Dışişleri Bakanlığı'nı koltuklayarak "bab-ı hükümef'ien çekilır. Zaten ınö- nü rezerv tutulmuyor mu? Göstergelere bakıyoruz, parti genel başkanlığı ve başbakan yardımcılığı ıbresi Deniz Baykal ı göste- riyor. Ibrenın endeksi aylardır buna ayarlanmış de- ğil miydi? Şimdi düğmeye basınca ayar kendıni gös- terecekti. Böyle olunca Karayalçın'dan, Soysal'dan, Hikmet Çetin'den geleceklerin ya da gidenlerın ne farkı var? Parti küçüle küçüle bugünkü kıvamına gelmiştir. Partiye sadakat koalısyon hukümetındekı bakanlık sevdasından geçiyor. sıra buna göre Ercan Kara- kaş böyle gelip, böyle gıtmedı mi? Sezen Aksu'nun derleme turküsünü bir de bu anlamda söylersek ne yıtirirız. (Bu da gelir, bu da geçer ağlama.). Mümtaz Soysal adaylıktan vazgeçınce solda (kendi sollarında) bekleşenler, "Hocam bunu bıze yapmayacaktın, gözümüzü yollara baktırmayacak- tın" dıye şaşırmayacaklardı. Zülfü Livaneli burada ortaya çıktı. Ismet Paşa'nın "ortanın solu" nerele- re geliyordu? Zülfü Livaneli'nın solu!.. Konu soldan açıldı ya bu da bir soldur, iki soldur, üç soldur... Mumlar bir mumdur, iki mumdur, üç mumdur diye yanmıyor mu? "Çok ışaretler belırdı gelmeden." Süleyman Çelebi Mevlüt'te öyle der. Denız Bay- kal'ın da bundan önce gelmek ıstemesinde çok ala- metler belırmışti ama. sonuç alınamamıştı. Bunca deneyden sonra (bu dördüncü mü oluyor?) bir so- nuç alınmalı, Baykal partının başına gelmeliydi. Ide- olojik bir ayrım bulunmadığı, kavganın parti genel başkanlığı ve kabınede yer almak olduğu bilindik- ten sonra bunca gürültüye ne oluyor? Milyona varan ışçı kitlesinin sokağa döküldüğü, merr^irun sendıkal haklan için yürüdüğü, türlü ke- simlerîn kaynaştığı. hatta sağlık personeli olan dok- torların bileyürüyuşegeçtiği. Guneydoğu'da bir sa- vaşın verildiğı, özelleştirme adı altında bir talanın kol gezdiği bir ülkede sosyal demokratların seyirci kaldığı gözlenirse her şey bir ayrıntıdır. Güneydoğu'nun bölünme planları yapılırken, ül- kenin bölünmesi de tasarlanıyor. Güdümlü kaç dev- let kurulması düşlenmışseonun tasarımları konuşu- luyor. Deniz Baykal bunları bıliyordur. Bellı tepeler- de nice ateşler yanıyor!.. Bu ateşı Baykal yakacak! Doğrulama: Şaır dostum Şinasi Özdenoğlu, herkes bilir ki Gümüşhanelıdır. Gene bılirız, yıllarca Ankara millet- vekilliğı yaptı. Yanlış anlaşılmasın! BULMACA SEDAT YAŞAYAM SOLDAN SAG4: 1/Havanın. içinde bulunduğu cısını- lerin ağırlığı üze- nne yaptığı hafıf- letıci etkıyı göste- 3 ren ve havası bo- şaltılabılen bir fa- nus içinde terazısi bulunan fızık ay- gıtı 2/ Kövdekı 6 ışlenn elbırliğıyle bıtırılmesı... Arap abecesınde bir harf. 3/ Namlusu eğmeçlı. bir tür uzunsa\aşbi(,ağı.4/ Kımya- da basıt şekerlere verılen ad... Marangozlukta tahta üzerıne boydan boya açılan kanal. 5/ Camdan vapılmış bü>ük bira bardağı... Fas'ın başkentı. 6/ Küçiik mağara. llkel benlık... Vücutta bın- kenazotlumadde 7/Damar- lı \e \arı sa>dam bir taş. 8/ III. Selim'ın şıırlennde kul- landığı mahlas. Bir cenel türü 9/ Eskı dılde derınlık... Bir ı^letmenın anı çöküşü. V UKAR1DAN AŞAĞIYA: 1/ Organ dokulanndakı kımyasal olaylan ınceleyen kim- ya kolu. 2/ Kadın savaşçı... Lütesyum elementınin sitngc- sı. 3/ Kabul etmeverek geri çevırme... Elektnk dırenç bı- nmi.4/ Taşyadamadençıkanlanyer.. Dogma. 5/Topatıl- dığında kundagın gen tepmesi. 6/ Maksim Gorki'nın bir romanı.. Dar, uzun vehafifbıryanşkayığı. 7/Dolmu> > a- pan büvük at arabası. 8/ Matematıkte kullanılan sabıt bir sayı... Kent... Lzaklık ışaretı. 9/ Kuzu sesi... Asma. kavun. karpuz gibi bitkılenn surgünü ya da dalı. BORNOVA SULH HUKUK MAHKEMESİ Sayı 1995490 Davacı MustafaÇıraktarafındandavalılarlncıser Kül- tür ve Sadık Kazım aleyhlenne ıkame olunan ortaklığın gıderılmesı davasınm yapılan açık yargılaması sırasında Davacı. dava dilekçesınde özetle. fzmır. ılı. Bornova ilçesı, Kazım Dırık Vlahallesı. 54 ada, 141 parsel sa> 111 iki katlı ev ve arsası vasfındakı taşınmazdakı paydaşlı- gınsatışyoluılegıdenlmesınekararverilmesıni ıstemış- tır. Davalılardan İncıser Kültür'e dava dilekçesı teblığ edı- lememış. yaptınlan araştırmalara ragmen adresi saptana- mamış. mahkememızce dava dılekçesinın ılanen teblığı- ne karar verilmiştır. Adı geçen davalı Incıcer Kültür'ün duruşmanın atılı bulunduğu 4.10.1995 giınü saat 11 00"de mahkememız- ce hazır bulunma^ı veya kendisını bir \ekılle temsıl ei- tirmesi, aksı takdırde yargılamanın yokluğunda yürutö- leceeı dava dilekçesı yerine kaını olmak uzere ılan olu- nur 29 8 1995 Basın: 40849
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle