Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
-29 MART 1995 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Prof. Dr. Metin Kazancı, polis şeflerini 'Kendinizi hâkim-savcı yerine koymayın' diyerek uyardı:
Bırakm aıtık bu işkenceyi• Polis-Halk Işbirliği
Sempozyumu'nda konuşan
îletişim Fakültesi öğretim
üyesi Prof. Kazancı, polis
müdürlerine seslenerek,
"Insan haklan loırallanna
uyun, olaylar sırasında
sinirlenmeyin. tmzalanan
uluslararası sözleşmelere
uymak zorundayız" dedi.
EVtVGÖKTAŞ
ANKARA - Iletişim Fakültesi
öğretim üyesı Prof. Dr. Metin Ka-
zancı. -Poüs-Halk jşbirüği Sem-
pozyıunur>
nda, "Turkiye'de son
on yıklan bu yana polis işkence ya-
pıyorrau,\apmı\or mu? Bu tar-
üşıfryor. Lütfen bırakın artık bu
işkenceyi, vazgeçin bu işten. Ken-
dinizi hâkirn-sa\cı verine koyma-
yın. Siz. suçluyu sadece yakalayuı,
adalete teslim edin. Bırakın ceza-
saıu vargı versin" dedı.
Emnıyet Genel Müdüru Meh-
metAğar ve çok sayıda polis mü-
dûrûnün katıldığı sempozyumda
konuşan Kazancı, polislerin
"Suçlulan vakalayacağım "diye
insan haklan kurallannı ihmal et-
, memesi gerektiğini vr
urgularken,
polislerin olaylar sırasında soguk-
kanlı olmalannı, sinirlenmemele-
rini, takdir haklannı kullanmala-
Emniyet Cenel Müdiirü Ağar:
işkence iddialan endişe vericiANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Emniyet
Genel Müdiirü Mehmet Ağar. polisin insan
haklan konusunda eğitiminin yetersiz
olduğunu söyledi. Insan haklannın sadece
yasalarla takıp edilecek bir konu olmadığını
anımsatan Agar, "Emnivet teşkilabnın başj
olarak ciddi bir özveri ile söylüyorunı ki bu
yönde ciddi eksikiikleriıniz vardır. fakat tdafi
etme konusunda da o derece önemli gayreder
jçindeyiz" dedi. İnsan haklan ihlallerine
ılışkın görüşlerinı açıklayan Ağar, işkence
iddıalannın Türkiye'yi rahatsız ettiğinı
belırterek sanıklara kötü muamele yaptıklan
gerekçesiyle şimdiye kadar 314 personel
hakkında soruşturma açıldığını, 35 davanın
sonuçlandığını, 11 personelin suçunun sabıt
göriildüğünü. 52 personel hakkında adli
takipsizlik karan verildığini, adli ve ıdari
davalann ise devam ettiğini söyledi. Ağar.
ınsan haklan konusunda Türkiye'ye gelip
inceleme yapan Avrupah heyetlerin
hazırladığı raporlann, kaygı verici olduğunu
ifade ederken "HeyetJerin tespitierinde hakfa
yönler bulunmakla beraber, değişik
kaynaklann yanhş bilgflendirme izkri de
hissedilmektedir" dıye konuştu. Emniyet
Genel Müdürü Ağar, ınsan haklan ile ilgilı
hazırlanan ve Türkiye'nin de ımza attığı
sözleşmelerle, polisin insan haklan
çerçevesinde suç ve suçluya yaklaşımının da
yenı boyut kazandığını bildirdı. Ağar,
Türkıye'de sistemli bir kötü muamelenin
olduğunu ılen sürmenın adıl ve insaflı bir
davranış olmadığını savundu. Avrupa
İşkenceyi Önleme Komitesı ve BM
İşkenceyi Önleme Komitesi adına
Türkiye'ye gelıp insan haklan konusunda
inceleme yapan heyetlerin hazırladıklan
raporlarda haklı yönlenn olduğunu
kaydeden Ağar, "Bu raporiar bizi
endişelendimor. Fakat bu raporlarda değişik
ka> naklann yanlış bilgilendirnıe izk'ri de
hissedilmektedir" dedı. işkence ıddialannın
Türkıje"yı rahatsız ettiğini kaydeden Ağar,
"Bir sanığın yakalanması kolay iş
değildir" dedi. Gözaltında kaybolma
ıddialannın ayn bir üzüntü kaynağı
olduğunu ifade eden Ağar şöyle dedi:
"Türkiye'nin teröriin yoğun olduğu bir
ortamda. insan hakJan konusundaki
iyüeştirme gayretierini mücadele ile biriikte
vürütmesinin herhalde bir anlamı vardır.
İnsan haklan konusu, sadece bir hukuk
mesetesi değildir. İnsan haklanna ilişkin
tenkhJer. eğitim \önünden noksanuklanmız
olduğunu işaret etmiştir. Emniyet teşkilatının
başı olarak ciddi bir özveri ile söyliiyorum ki
bu yönde eksikliklerimiz \ardır, fakat tdafl
etme konusunda da o derece önemli
gayrederimiz bulunmaktadır."
nnı ve sık sık merkezi hükümet-
le temas halinde bulunnıalannı
önerdi. Emniyet müdürlenne.
suçlulann yakalanması konusun-
da mahiyetlerinde bulunanlan
tahrik etmemeleri uyansında bu-
lunan Kazancı, şunlan söyledi:
"Teknik imkânJar içinde çalışın.
Suçlunun yakaJanması iiç. beş, on
gfin, hatta daha uzun sürebilir.
Suçlulan, insan haklannı ihlal et-
me pahasına yakalarsanız bu dav-
ranışınızı tasvip etmem. Avrupa
Konseyi'nin ekseni icine girmeye
başladık. Artık her sey degişmeye
başladı. Onlara bılgi vermek zo-
rundayız. İmzaladtğımız uluslara-
rası hukuk kurallanna u> mak zo-
rundayız. Bu kural ve yasalar bi-
zbn yasalanmızdan daha iistün-
dür. Folise düşen en önemli görcv,
bu kuraOara uymasıdır. Bu neden-
le polisi yeniden reorganizasyona
tabi tutmalıvız. Sakın ola ki 'Bu
ülkede ben ne dersem o olur, sa-
dece ben konuşurum, dediğim de-
dik olur, insanlan istediğim yer-
de yürütürüm' demeyin. Bugün
polis, takdir hakkını kullanması-
nı bibnjyor."
Prof. Dr. Kazancı, Gaziosman-
paşa olaylan sırasında polisin tak-
dir hakkını kullanamadığını, onun
için de olaylann bu boyuta erişti-
ğini öne sürerek şöyle dedı: "Fo-
lis banagoreorada biönçsizcevan-
uş yapmıştır. Gaziosmanpaşa
olaylan sırasında, hükümetle ve
merke/Je istişare edilseydi bu aşa-
maya gelinmezdi. İstanbul'daki
olaylar bana göre bir sonuçtur.
Bunda herkesin hatası \ardir. A-
ma idarenin hatası daha büyük-
tür. Bana göre, polis de bu ülkenin
yönetimiyle iigili her konuda dü-
şüncesini sövlemelidir, bunu asker
de yapmabdır.
Polis: hem sevilir, hem sevilmez.
SilahİJ olan. fakat silahııu göster-
meyen polis tipi yaratılmalıdır. İn-
sanlann saygı duyacağı polis tipi
oluşturulnıabdır. koruma polisJe-
ri gibi, vurup, kınp. dövüp, insan-
lara hakaret ve tehdit ederek gö-
rev .vapan polis degiL, halkın sevgi
ve saygı besleyeceği polis imajı ya-
ratalmandır."
Koruma polisleri
Kazancı, Mehmet Ağar'a hıta-
ben şöyle dedi: "Lütfen şu koru-
ma polislerine bir düzen ve disip-
fa'n getirin. Bunlan yeniden örgiit-
leyip eğitime tabi rutun lütfen. Bu
insanlar, çok kaba ve cahiL Koru-
ma oiayı sert ve bıçkın degiL ol-
dukça yumuşak ve sıcak ounak
İnsanlara nazik davranılmah.'"
-£
12 yıl hapis yattı, yine kurtulamadıNECATtAYGIN
tZMİR - Hakkında "yurtdışı-
- na çıkma yasagı" karan olduğu
savıyla gözaltma alınan Mustafa
Dana. dört gün Izmir Adnan
Menderes Havaalanı Karako-
lu'nda tutulduktan sonra serbest
bırakıldı. Dana'nın avukatı Adil
Akyüdız, müvekkilınin Alman-
ya'ya eşinin yanına giderken Ad-
nan Menderes Havalimam'nda
uçağabindiği sıradagörevlilerta-
rafından "'tahdit" bulunduğu ge-
rekçesiyle gözaltına alındığını be-
lırterek, "tçışleri Bakanlıgı Genel
Bilgi Toplama Merkezi'nden mü-
vekkilim hakkında herhangi bir
kısrtlama karan almadığı bildiril-
di. Yetkililer hakkında tazminat
davası açacağun" dedi.
Mustafa Dana. 1978 yılında
Uşak'da TKPML-TİKKO ope-
rasyonunda gözaltına alındı. Uşak
Sulh Ceza Mahkemesi'nde
TCK'nin 141 ve 142. maddeleri-
ne muhalefetten 15 yıla kadar ha-
pis cezası istemıyle dava açıldı.
Dava dosyası Çorum Ağır Ceza
Mahkemesi'ne, oradan da görev-
sizlik karanyla Izmir Ege Ordu
Komutanlığı Sıkıyönetim 2 No'lu
Mahkemesi'ne gönderildı.
Burada yapılan yargılamada
örgüt yöneticiliğınden TCK'nin
146'1 ve TCK'nin 59. maddesıne
göre ömür boyu ağır hapis ceza-
sınaçanptınldı.
Dana, cezasını çekerken 1991
yılında çıkan şartlı af yasasından
yararlanarak tahliye oldu.
Sevinç Sinecez ile geçen yıl ev-
lendiğmi ve Almanya'da yaşama-
ya karar verdiğini belirten Musta-
fa Dana, sonrakigelişmeleri şöy-
le özetledi:
"Vaşamımı Almanya'da sür-
dürmek için pasaport çıkarma gi-
rişimlerinde bulundum, pasapor-
lumu hiçbîr engel çıkmadan al-
dım. 21 Vlart 1995 günü Alman-
ya'ya gitmek üzere Adnan Men-
deres Havalimanı'na pttinı. Uça-
ğa binecegim sırada güvenlik güç-
leri yurtdışına çıkma tahdidi ol-
duğunu gerekçe göstererek beni
gözaltına aJdılar. Avukatunın yap-
tığı girişimler sonucunda, İçişleri
Bakanlıgı Bilgi Toplama Merke-
zi'nde hakkımda herhangi bir
mahkeme karan olmadığı saptan-
dı. Yetkililer, tahdidin çok önce-
den vvriJdiğini, ancak çıkış kapı-
lanna bildirilmedigini açıklaya-
rak beni serbest bıraktüar. 4 gün
gözaltında kaldım. Avukatım,
kayholan4gtinümünhesabınıgö-
revlilerden yasal yollardan sora-
cak.
Bir Semra Özal dünya kamu-
oyunun da bildiği gibi yargılanır-
ken, yurtdışına çıkabiiiyor. Sıra-
dan bir insan 17 yıl önce hakkın-
da bir sorusturma açtlıyor, vap-
madığı bir eylemin bedelini 12 yıl
gibi ağu- bir şeküde ödüyor, ama
gerekli duyarlılık gösterilip çıkış
kapılanndan ismi siünmiyor.'"
Belgin Doruk'un cenazesine sanatçı dostian. TBMVI Başkanı Cindoruk ve kalabahk
bir halk topluluğu kaöldı. (FotoğTaf: UĞUR GÜNYÜZ)
'KüçükHanunefendi'
artikfilnüerdeyaşayacak
kültür Servisi - Türk Si-
neması'nın 'siyah-beyaz'
renkleri giderek soluyor.
'Turist Ömer' Sadri AJı-
şık'ın ardından 'Küçük Ha-
nımefendi' Belgin Doruk da
artık filmlennde sürdürecek
yaşamını.
59 yaşında kalp krizine
yenik düşerek aramızdan ay-
nlan Doruk dün Şişli Ca-
mıi'nde kılınan cenaze na-
mazından sonra Zincirliku-
yu Mezarhğı'nda toprağa
verildi. Cenazede Türk Si-
neması'nın bir dönemine
imza atan oyuncular da bir a-
raya geldi. TBMM Başkanı
Hüsamettin Cindoruk, eşı
Özdemir BirseL, Ediz Hun,
Göksel Arsov. Ekrem Bora,
Tamer Viğit, Süleyman Tu-
ran, Fatma Belgen, Tanju
Gürsu, Hülva Koçviğit, Nur
Sürer, Vecdi Sayar, Agah Öz-
güç, Aöf Yılmaz, Nuri Sesi-
güzel, Hadi Çaman. Halit
Kıvanç, Füsun DemireL Nu-
rettin Şen, Halil Ergün ve ft-
rihan Savaş gibi tanınmış
ısimlerin yanı sıra cenazeye
halkın yoğun katılırru dikkat
çekti.
Ahar, sonyolculuğuna uğurlandı
Kültür Servisi - Geçen günlerde yitırdi-
ğimizmüzikologCevad Memduh.\ltor, Mi-
mar Sinan Üniversitesi Osman Hamdi Salo-
nu'nda düzenlenen bir törenle son yolculu-
ğuna uğurlandı. 93 yaşında aramızdan ayn-
lan Türk müzik tarihınin önemli isimlerinden
AJtar için düzenlenen törene Mimar Sinan
Üniversitesı Rektörü Prof.Dr. GündüzGok-
çe, öğretim üyeleri ile opera ve bale sanatçı-
lan katıldı.
"O bizi Atatürk'e ve Atatürk'ün ideaün-
deki Cumhuriyet'ebağlayan zincirin son haj-
kalanndan biriydi" diyen Gökçe. Altar'ın
yaşamı boyunca nezaketi. görgüsü, bilgisi ve
çalışma azmi ile çevresindekilere örnek ol-
duğunu belirtti. Gökçe, Altar'ın yaşammda
bir "kreşendo' ve 'dekreşendo' olduğunu söy-
ledi. AJtar'ın cenazesi, öğle namazından son-
ra Yahya Efendi Kabristanı'nda toprağa
verildi.
MBKüyekrindenErkanh öldii
İMKB TAKAS VE SAKLAMA A.Ş. OZET BİLANÇO (1.000.- TL)
AKTIF (VARLIKLAR)
I- DONEN VARLIKLAR
A- Hazır Degerier
B- Menkui Ktymetler (Net)
C- Kısa Vûdelı Tıcan alacaklar (Net)
D- Dıger Kısa Vadelı Alacaklar (Net)
E- Stoklar (Netı
1- Stoklar
2- Verılen Sıparış Avansları
F- Dıger Donen Varlıklar
II- DURAN VARLIKLAR
A-U;un Vadelı Tıcan Alacaklar (Net)
B- Dıger uzun Vadelı alacaklar (Net)
C-Fınansal Duran Varlıklar (Net)
D- Maddı Duran Varlıklar (Net)
1 - Bınalar. Arsa ve Ara2iler
2- Makıne. Tesıs ve Cıhazlar
3- Dıger Duran Varlıklar
4- Bırıkmış Amortısmanlar (-)
5- Yapılmakta Olan Yatırımlar
5- Verılen Sıparış Avansları
E- Maddı Olmayan Duran Varlıklar (Net)
1- Maddı Olmayan Duran Varlıklar
2-Verılen Avanslar
F- Dıger Duran Varhklar
AKTIF (VAPLIKLAR) TOPLAMI
178 000
-
-
-
3.232 659
35.781.733
5.250.867
109.991
-
1.228.330
1 400.000
Carı Donem
31.12.1994
PASİF (KAYNAKLAR)
1- KISA VADEU BORÇLAR
A- Fınansal Borçlar
B- Tıcan Borçlar (Net)
C- Dıger Kısa Vadelı Borçlar
D- Alınan Sıparış Avansları
E- Borç ve Gıder Karşılıkları
il- UZUN VADELI BORÇLAR
A- Fınansal Borçlar
B- Tıcan Borçlar (Net)
C- Dıger Uzun Vadelı Borçlar
D- Alınan Sıparış Avansları
E- Borç ve Gıder Karşılıkları
III- OZSEPMAYE
A- Sermave
B- Sermave Taahhutlerı (-)
C- Emısyon Prımı
D- Yeniden Degerleme Değer Artışı
1- Duran Varlıkiarda Deger Artışı
2- Iştıraklerde Deger Artışı
E- Yedekler
1 - Yasal Yeaekler
2- Statu Yecteklerı
3- Ozel Yedekler
4- Olaganustu Yedek
F- Net Donem Kâr
G- Donem Zararı (-)
H- Geçmış v
ıllar Zararları (-)
PASİF (KAYNAKLAR) TOPLAMI
1.510.013
-
8.897.706
-
-
6.093.295
AKTIFI DUZENLEYEN NAZIM HESAPLAR
SAKLAMA MENKUL KIYMET DEPO HESABI
TAHVİL MUHAFAZA DEPO HESABI
TCMB TAHVİL DEPO HESABI
DIGER
PASİFİ DÜZENLEYEN NAZIM HESAPLAR
SAKLAMA MENKUL KIYMET DEPO MUDILERI
TAHVİL MUHAFAZA DEPO MUDİLERİ
TCMB TAHVİL DEPO MUD.'LERI
DIĞER
44 330.659
289 847.820-
6 102 993
5 968 610
178J000
4.831.494
246.648
33 873.516
2 628.330
-
-
9 053.556
52.831.336
-
66 101 726
-
-
-
-
2.357.624
60.000.000
-
45.1050.000
1 510.013
14.991.001
136.112.814
S3.286.8Ö1.776
14.905.568.800
27.200.368.708
21.173.733.000
7.211.268
63.286.881.776
14.905 568.800
27.200 368 708
21.173 733.000
7.211.268
351.259.576
" 'ı ' "V
36.748.494
368.008.070
127.986.618
2.357.624
257.663.828
388.008.070
•-
• ..W -'
32.248
-
-
419.616
2 277.281
1.272.830
7.450.350
-
53.064
809 590
Oncekı Donem
31 12 1993
10 985.707
82.130.727
2.174.098
16.209
32.248
966.154
63 548
-
-
8.874.417
862.654
-
429.270
-
1.711.649
-
5.051.620
t
;
i.
-
1.284.623
4.215.345
14.348.369
1.021.915
-
-
988.180
20.000.000
-
-
429.2^0
7.763.269
56.054.791
.061.663.467
579.007.140
197.209.941
-
285.446.386
.061.663.467
.579.007.140
197.209.941
-
285.446.386
96.305.143
9.800.619
106.105.762
19.848.337
2.010.095
84.247.330
106.105.762
Istanbul Haber Servisi -
Milli Birlik Komitesi üyesi ve
eskı milletvekili Orhan Er-
kanlı, tedavi gördüğü Floran-
ce Nightingale Hastanesi 'nde
öldü.
Kırşehir'de 1924 yılında
dünyaya gelen Erkanlı.
1944'te Kara Harp Oku-
lu'ndantank subayı, 1957 yı-
lında ise Harp Akademi-
si'nden kurmay subay olarak
mezunoldu. 27Mayıs ihnîa-
lı döneminde MBK üyesi ve
Genel Sekreteri seçilen Orhan
Erkanlı, komitenin "14'ler
Grubu" mensubu olarak 13
Kasım 1960
-
da emekli edildi.
Mexıco. Ottawa ve Atina bü-
yükelçilıklerinde göre\ yap-
h. CHP'den 1965 yılında ls-
tanbul Milletvekili olarak par-
lamentcya gıren Erkanlı, Hür-
riyet gazetesinde genel mü-
dürlük de yaptı. 71 yaşında
ölen ve 2 çocuk babası Erkan-
lı'nın cenazesi yann Levent
Camii'nde öğle namazından
sonra Zincirlikuyu Mezarlı-
gı'nda toprağa verilecek.
Nahunty bugün toprağa verüiyor
İstanbul Haber Servisi - Koç Holding
A.Ş.'nin kuruculanndan Bcrnar Natıum ön-
cekı gün yaşamını yitirdi.
Koç Holding'in yanı sıra Koç Toplulu-
ğn'nun birçok şirketinin de kuruculanndan
olan Bernar Nahum, 1911'de lstanbui'da
doğdu. Nahum, 1944'te Koç Ticaret A.Ş.'de
Vefbi Koç ile biriikte çalışmaya başladı ve
aynı grup içinde 44 yıl çeşitli görevler üst-
lendi.
1986 yılında Koç Holding'ın Yönetim Ku-
rulu Başkan Yardımcıhğı'ndan emekliye ay-
nlan Nahum'un "Koç'ta44 Yıtan" ismiyle
yayımlanmış bir kitabı da bulunuyor. 84 ya-
şında hayatını kaybeden Bernar Nahum'un
cenazesi bugün saat 12.30'da Büyük Hendek
Neve Şalom Sinagogu'nda yapılacak töre-
nin ardından toprağa verilecek.
İMKB
TAKAS VE SAKLAMA A.Ş.
ÖZET GELİR TABLOSU (1.000.- TL)
A- BRUT SATIŞLAR
B- SATIŞLARDAN INDİRIMLER (-)
C- NET SATIŞLAR
D- SATIŞLARIN MALIYETI (-)
BRUT SAT KÂPI veva ZARARI
E- FAAUYET GİDERLERI (-)
ESAS FAALIYET KÂRI veya
ZARARI
F- DİGER FAALIYETLERDEN
GELIRLER VE KÂRLAR
G- DİGER FAALIYETLERDEN
GIDERLER ve ZARARLAR (-)
H- FINANSMAN GİDERLERI (-)
FAALIYET KÂRI veya ZARARI
I- OLAGANUSTU GEURLER ve
KÂRLAR
J- OLAGANUSTU GIDERLER ve
ZARARLARI
K- ODENECEK VERGI VE DIĞER
YASAL YUKUMLULUKLER
NET DONEM KARI ve ZARARI
Cari Donem
31.12.1994
293.361 628
91.094.664
12.759
65.183
66.101.726
136.112.814
Onceki Donem
31.12.1993
93.187.^15
23.850.528
1 426 213
360 240
14.348.369
56.054.791
İMKB
TAKAS VE SAKLAMA ANONIM ŞIRKETI
1994HESAPDONEMI
BAGIMSIZ DENETÇI RAPORU
İMKB TAKAS VE SAKLAMA ANONIM ŞIRKETCnın
31 12 1994 tarıhı ıtıbarıyte duzenlenmış bılançosunu
ve bu tarıhte sona eren hesap donemıne aıt gelır
tablosunu mcelemış bulunuyoruz.
Incelememız, genel kabul gormuş muhasebe ılke
esas ve standartlarına uygun olarak yapdmış ve do-
layısıyla hesap ve ışlemlerle ılgılı olarak muhasebe
kayıtlarının kontrolu ile gerekli gorduğumuz diğer
denetleme yontem ve teknıklenni ıçerrmştır
Goruşumuze gore, söz konusu malı tablolar İMKB
TAKAS VE SAKLAMA ANONİM ŞIRKETI'nın
3112 1994 tanhındekı gerçek mali durumunu ve bu
tarıhte sona eren hesap donemıne aıt gerçek taalıyet
sonucunu, mevzuata ve Dir oncokı hesap donemı ile
tutarlı bir şekılde uygulanan genel kabul gormuş
muhasebe ılkelerıne uygun olarak dogru bir bıçımde
yansıtmaktadır
İstanbul, 12 01 1995
Bulent SOYLAN
Baş Denetçı
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KJŞLALI
Kuzey IraK'ın Altmda
NeVar?
Ecevtt'in zaman zaman çizdiği bir tablo var.
Yorumdan çok. somut olaylara dayalı birtablo. Irak-
Kuveyt anlaşmazlığından başlayıp bugünlere uzanan
bir somut gerçekler zınciri.
Ve o zincirin halkalan, bugünü anlayabilmek için bir
kez daha önem kazanıyor.
• * •
Birinci halka...
Irak ile Kuveyt arasında bazı sınır sorunlan gün-
demde. 1990'ınilkyansındalrak, "sorunun göriışme-
leryoluyla çözümü" için defalarca çağrıda bulunuyor.
ABD, bir yandan Kuveyt'i bu çağnlara aidırtş etme-
mesi için yüreklendiriyor; öte yandan Irak'a, iki ülke
arasındaki sorunun kendisini ılgilendirmediği mesajı-
nı veriyor.
Sonuç: Saddam'ın oyuna gelişi ve Körfez Sava-
şı'nda yediğı darbe...
Ikinci halka...
ABD istese, askerlerinı Bağdat'a kadar sokup Sad-
dam yönetiminı devirmesi işten bile degil. Ama bunu
yapmayıp Iraklı Kürtleri ayaklanmaya kışkırtıyor. Ame-
rika'nın desteğine güvenerek harekete geçen Kürtler
yeniliyor.
Yüzbinlercesi Türkiye'ye sığınıyor.
Sonuç: Kısıtlı olanakları ile çaresiz kalan Türkiye. Ve
"Türkiye'nin imdadına" yetişmek için (!) "Çekiç Güç"
formülünü bulan ABD.
Amerika'nın verdiği "bir koyup beş alma" aklının
reklamını numaracı cumhuriyetçilere yaptırmaktazor-
lanmayan Özal'ın bu kez "yardım çağnsı"... "Çekiç
Güç" ile Kuzey Irak'tan çekilmeye zorianan Irak dev-
leti... Boşluğu birfiili "Kürtdevleti" ile doldurmak için
gerekeni yapan Batı...
Ve boşluktan yararlanarak Türkiye'deki eylemlerini
bırkaç katına çıkarmakta gecikmeyen bir PKK.
• • •
Üçüncü halka...
Bağdat'ta Saddam ile Barzani ve Talabani bulu-
şuyorlar. Banşçı-demokratik bir çözüm uzerinde ilke
anlaşmasına vanyortar. Sarılıp öpüşüyoriar.
Sonuç: ABD'nin devreye girip Kürt Önderlere bas-
kı yapması. Demokratik çözüm programını engelle-
mesi. Ve Irak'ı bölmek için, elindeki "bahane"yi yitir-
mekten kurtulmasj... -
Dördüncü halka...
Hızla ivme kazanan PKK eylemleri karşısında Tür-
kiye, orduyu ağırlıklı bir biçimde devreye sokuyor. So-
kunca da Batılı koronun sesi yükselmekte gecikmiyor:
- Askerı çözüm yanlış, siyasal çözüm araym!
Rahmetli bir cumhurbaşkanı, zaten "Federasyonu
da tarttşabiliriz!" demeye başlamıştır bile. Onun iple-
rini çektiği bazı "kalem"\er ise döktürmektedir:
- Türkiye bir federasyon olsa... Türkiye Kürtleri ile
Irak Kürtleri birteşse... Böylece petrol bölgesi de bi-
zim de'netimimize girse fena mı olur?
Sonuç: Türkiye kendi topraklannda PKK'ye bom-
ba yağdınnca kıyameti koparan bir Batı.. ve Türki-
ye'nin Kuzey Irak'taki benzer eylemlerine göz yuman
aynı Batı...
Niçin?
"Çünkü içerideki askeri harekâta karşı çıkmakla,
Türkiye'yi 'siyasal çözüm' adı altmda bölünme süre-
cine itelemiş oluyortar; Kuzey Irak'takiaskeri harekâ-
tımıza göz yummakla da bizi kendi Ortadoğu potiti-
kalanna büsbütün bağımlı kılmış, Kuzey Irak bataklı-
ğına büsbütün batırmış oluyoriar."
Ve "şantaj" da üzerimizden hiç eksik olmuyor:
- "Çekiç Güç" uğruna sizin Kuzey Irak'a girmenize
ses çıkarmıyoruz; ayağınızı denk alın!
Eğer "Çekiç Güç", Türkiye'ye yardım için oluşturul-
du ise Batı'nın ondan vazgeçmemizden korkması
acaba niçin?
• • •
Sayın Ecevit ekliyor:
"Öfe yandan, müttefiklerimizin oyununa gelip as-
keri harekâta ağırtık vermek zorunda kalınca, Türki-
ye'nin güvenlik harcamalan alabildığine arttı; Irak'a
karşı uygulanan ekonomik ambargonun Türkiye'ye
getirdiği yüksek maliyete askeri harcamalardaki artış
da eklenince, ekonomımiz çökme noktasına geldi;
ekonomimiz çöktükçe de Batı 'dan gelen baskılarço-
ğaldı; Sevr'i diriltme hevesleri büsbütün kabardı."
Bu sözler "Plevne'ye fark atan" askeri harekâttan
çok öncesine a/t. llk uyanlar tam dört yıl önce başla-
mış; "Çekiç Güç" süreci başlarken... Son kez de ge-
çen yılın son günlerinde TBMM önünde bir kez daha
yinelenmiş.
Kimbilir daha kaç kez yinelenecek!
Kimbilir o zincire daha kaç halka eklenecek!..
Beyoglu
Emniyet müdürü
görevden alındı
tstanbul Haber Servisi-
Avukat Atilla Tanman. bir
tartışma sonucu götürüldüğü
Beyoğlu Emniyet Müdürlü-
ğü'nde dövüldüğünü öne
sürdü. Beyoğlu Emniyef Mü-
dürü Cabbar Sakarya'nın,
'duruşunu beğenmediği" için
kendisini döverek tehdit etti-
ğini belirten Tanman "Kafa-
ma vururken, bana polisin
karşısında el pençe divan
durmayı ögreteccğini söviü-
yordu"" dedi. Adli Tıp'tan 5
günlük ış göremez raporu
alan avukat Tanman, Beyoğ-
lu Cumhuriyet Savcılığı'na
başvurarak Sakarya hakkın-
da suç duyurusunda bulun-
du.
Bu sırada Sakarya görev-
den alındı ve yerine Terörle
Mücadele Şube Müdür Yar-
dımcısı Ali Osman Akar ge-
tirildi. Avııkat Atilla Tan-
man'ın anlatımma göre olay
şöyle gerçekleşti: "Tak-
sim'de iki şahısla aramızda
geçen bir tartışma sonucu o-
lay yerine gelen polis memu-
ru beni ve taraşöğım kişileri
Taksim'de bulunan poiis nok-
tasına götürdü. Orada duru-
mu açıklamak ü/f rv bekler-
ken, EmniyetArniri \e adının
Cabbar Sakan-a olduğunu
öğrendiğiın görevfi bana 'Çek
ulan elını arkadan. doğru dur
karşımda pezevenk" dedi Bu-
nun üzerine kendisini terbiye-
h konuşmaya davet ettim. Bu
sozümden sonra bu şahıs,
oradaki polislere beni dışan
çıkarmalaruıı emretti. Dtşan
çıkanldıktan sonra Cabbar
Sakarya yanıma gelerek ve
ceketimin vakasından tuta-
rak" Senin agzını burnunu kı-
ranm. Şimdı seni müdüriye-
te gönderiyorum. Orada se-
nin ıcabına bakacağım' dedi
Daha sonra diğer şaluslaria
beraber Beyoğlu Emniyet
Müdüriüğü'ne gittik."
UBA'nın haberine göre
Emniyet Müdürlüğü'nde şi-
kayetçi olduğu şahıslann ifa-
desinin alınarak serbest bıra-
kıldığını, kendisinin de neza-
rete atıldığını belirten Tan-
man, olayı şöyle anlattı:
"Nezarete atılmamın nor-
mai bir uygulama olmadığı-
nı oradaki görevlilere söyie-
dim. Kısa bir sürc sonra Sa-
karya, bulunduğum yere gir-
di "Bundan sonra polisin kar-
şısında el pençe divan dur-
mayı sana öğreteceğim' de-
dikten sonra kafama vurma-
va başladı. Sonra 'Bizim eli-
mızde yığınla serseri, gaspçı,
katil var. Senin başına onlar-
dan birini musallat ederiz.
Kimvurduya gidersın veya
birgün yolda giderken üzerin
aranabilir ve suç unsum olan
bir şey üzerinden çıkabilir.
Senin hayatını söndürecek
bir durum yaratmak bizim
için çok kolay' dedi ve dışan
çıkn."