19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyetfmtiyaz Sahibi: Bcrin Nadi Genel Yayın Yönetmeni: Orhan Erinç 9 Genel Yayın Koordinatörü: Hikmet Çetinkaya # Yazıişleri Müdürlen: IbrahimYıldız (Sorumlu). DinçTavanç # Haber Merkezı Müdüni: Hakan fcara # Görscl Yönetmen: Fikret Eser # DÜ, Haberler Ecgun Balcı • lstıhbarat Yalçın Çakır • Ekonomı Bülent Kı/anlık • Radyo-TV: Uygar Kremektar # Kültur Handan Şenköken 9 Spor Abdülkadir Yücelman • Yurt Haberler: Mehmet Saraç # Makalcler: Sami Karaören 0 Çevın: Snfettin Turhan # Düzeltme: Abdullah Yazıcı • Yayın Kunılu İlhan Selçt-k (Başkan). Orhan Erinç, Okta> Kurtböke. Ö/gen Acar. Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, Ergun Balcı, Dinç Ta>anç, lbrahim Yıldız,. Orhan Bursalı, Mustafa Balbay. Ankara Tcmsdusı Mustafa Balbay 9 Habcr Müdürü- Dogan Akın Ataturk Bulvarı No 125. Kat 4. BAanlıklar-Ankara Tcl: 4l95Ü20(7hat(.Tclcks 42344.1 aks 4195027 •IzmırTcnr.ılciM. SerdarKiflk.II ZıyaBK 1352 S 2 3 Tcl 441 l220Tclcks 52359. Faks 4419117 • Âdana TemMİcısı Çetin Yiğenoglu, Inönü Cd 119S. No:l Kat I, Tel 3522550. Telek.s: 62155. Faks 3522570 9 Muessese Muduru. Erol Erkut 9 Koordınatör: Ahmet Kortılsan 9 Muhaşcbc Bülent Vener 9 Iclarc Hüteyin Gürer 9 Işletme Önder Çelik 9 Uılgı- l>lem Nail lnal 9 Bılgısayar Sislem Mürüvet Çiler 9 Reklam: Reha Ijıtman YtMmtatımc Hasan: > e n ı G u n Hdber Aj.u M. H.WII \c Ydyı.it.ılık A S Türkoc»gı cad 3¥ 41 Cagaloglu 34334 Isl Pk ü-k, Ktanbul T d (0 2121 512 05 05 (20 hjı) Tdck» 22246. hak> (II 21 2) 51 < »5 < 9EYLÜL1994 tmsak: 5.02 Güneş'6.3I Öğle 13 06 tkındi: 16 42 Akşam: 19.32 Yatsı. 20.54 Mahkeme, Yves Montand'ı kız babası yaptı • PARİS (AA) - Fransa'nın başkenti Paris'te bir mahJceme, 1991 yılındaölen ünlü şarkja ve aİctör Yves Montand aleyhine açılan babalık davasında, 18 yaşuıdaki Aurore Drossart'ın aktörün kızı olduğuna karar verdi. Yetkililer, 70 yaşında ölen ünlü aktörün, Aurore Drossart'ın babası olup olmadığının öğrenilmesi amacıyla kan testi yaptırmayı defalarca reddettiğini söylediler. Aynı yetkililer, kan testinin gerçekJeştirilmemesi nedeniyle mahkemenin, davada sunulan diğer kanıtlara dayanarak karar aldığını kaydettiler. Drossart'ın annesi aktris Anne Drossart ise Le Parisien gazetesine verdiği demeçte, "KJZI için, babasının kim olduğunu bilmemesinin son derece önemli olduğunu ve bu işi para için yapmadıklannı" söyledi. Orford Türkiye'de • Kültür Servisi - Yaklaşık beş yüzyıldır 50 ülkede etkinliğini şürdüren Oxford Yayıncılık, İstanbul temsilciliğini açtı. Oxford Üniversitesi'ne bağlı bir vakıf olan "Oxford University Press"in Türkiye Genel Direktörlüğü'nü ise, Emrah Özpirinççi üstlendi. On yıldan beri Türk okuruna ulaşan Oxford Yayıncıbk, bundan böyle, bazı kıtaplann basımını da İstanbul Temsilcıliği aracıbğıyla yapacak. Shogun'un yazarı öldü • NEWYORK(AA)-En çok satan kitaplar listesinde bulunan "Shogun" kitabının yazan James Clavell'ın öldüğü bildirildi. Yazar Clavell'inyayınçısı Dell/ Deacorte Press'in sözcüsü Claudia Riemer, kanser hastası olan Clavell'ın, Isviçre'nin Vevey kasabasındaki evinde öldüğünübelirtti. Shogun'dan başka "Tai-Pan" ve "Noble House" kitaplannı da yazan ClaveU, "The Fly" ve ' T o Sir VVith Love" isminde başanlı fılm senaryolannı da yazmıştı.Clavell69 yaşındaydı. Rock piyanisti Hopkins öldü • NASHVILLE(AA)- ABD'li ünlü rock piyanisti Nicky Hopkins, tedavi edildiği Nashville'deki Saint Thomas Hastanesi'nde öldü. 50 yaşında ölen Hopkins, Rolling Stones, Beatles ve Jefferson Airplane gibi çok ünlü gruplarla çahşmıştı. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'den "Dünya Okuma-Yazma GüniTnde anlamlı mesaj ilarışL, okıuııayazmasağlayacak' • Okuma ve yazmanın temel insan haklanndan olduğunu belirten Süleyman Demirel, "Bu büyük sorunun çözülmesi için evrensel düzeyde bir işbirliğine gereksinim vardır. Bu yöndeki çabalar aynı zamanda dünya banşına da katkıda bulunacaktır " dedi. Öğrencinin basarısız dersleri yeniden görüsülecek 'ŞartsızKurul' geleneği bozulmadı ANKARA (Cumhuriyet Burosu) - Milli Eğitim Bakanlığı, bu yıl da "şartsız kurul''' geleneğinden ödün vermedi. Ortaöğretim kurumlannda beklemeli, sorumlu ve dışandan bitirmeli öğrencilerle klasik sisteme göre öğrenim veren lise öğrencilerine "şartsızkurul" hakkı tanındı. Milli Eğitim Bakanlığı; ders geçme ve kredi sisteminin üçüncü yılına gjrmesiyle şartsız kurul uygulaması kalkarken, 1993-1994 öğretim yılına özgü olmak koşuluyla, bütünlemesınavlannda başansız olan beklemeb, sorumlu ve dışandan bitirme sınavlanna giren öğrencilerle birlikte klasik sisteme göre öğrenim veren lise öğrencilerinin durumlannın sınıf öğretmenler kurulunda yeniden görüşülmesini kararlaşürdı. Kurullarda, öğrencilerde yıl sonu başan ortamalannın en az " 5 " olması ve başansız olduklan derslerin bütünleme sınavlannda en az "2" almalan koşulu aranmayacak. Bakan Nevzat Ayaz imzasıyla yayımlanan genelgeye göre "şartsız kurul" koşullan şöyle:"- Ortaöğretim kunımlarını okul dışından bitirme sınavlanna girenlerin durumları sınıf sınıf olarak değil, bürün sınıflar topluca ele alınarak görüşülecek. Öğrencilerin alt sınıflardan sorumlu olduklan dersler de görüşülebilecek. - Öğrenciler ya başansız olduklan bürün derslerden başanlı sayılacaklar, > a başartsızlıklan tek derse düriişülecek, ya da durumlarında hiçbir değişiklik yapılmayacakTöğrencilerin başansız olduklan ders sa\ ısını azaltma > oluna gidilmeyecek. - Birden fazla dersten sına\ a giren öğrencilerin durumlarında değişiklik yaprimayacak. Yalnızca, bir dersten sınava girmeyen öğrencilerin durumları değerlendirilirken, sınava girmediği dersi değerlendirmeye aJınmayacak. - Hazırlık sınıflarında başansızlığı bulunan öğrencilerin durumları görüşülmeyecek. - Yurtiçi ve yurtdışında herhangi bir yükseköğretim kunımuna ginneye hâk kazanan öğrenciler yönetmelikte belirtilen özel derslerden de kurul kararı ile geçebilecekler. - Okul dışından bitirme sınavlanna girenlerdcn başansızlığı tek derse düşürülenler tek ders sınav ına alınacaklar." Demirel: "Eğitim sorununun Nevzat Ayaz, hedefuı okuma- çözülebilmesi için evrensel dü- yazma oranını yüzde 100'e zeyde işbirliği gerekli." ulaştırmak olduğunu söylüyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cum- hurbaşkanı Süleyman Demirel, dünya nüfu- sunun çok önemli bir kısmının okuma-yaz- ma bilmediğine dikkat çekerek evrensel düzeyde yapılacak işbirliğiyle bu sorunun çö- zümünün dünya banşına katkı sağlayacağını bildirdi. Başbakan Tansu pller, "BUgi çağın- da uyum sağlayabilecek insan bilgili olmak zorunda" dedı. MilL Eğitım Bakanı Nevzat Ayaz da özellikle azgelişmiş ve geh'şmekte olan ülkelerde okuma-yazma bilmeyen nüfu- sun oldukça fazla olduğunu bildirdi. Cumhurbaşkanı Demirel, Dünya Okuma- Yazma Günü dolayısıyla yayımladığı mesaj- da. sosyal ve kültürel kalkınmanın, bireylerin ülkelerinde ve dünyadaki bilimsel, sanatsal ve teknolojik gelişmeleri izleyebilecek yeterli- liğe bağb bulunduğunu, bunun da ancak ge- lişmiş ve çağdaş bir eğiümle mümkün oldu- ğunu söyledi. Demirel, şöyle dedi: "Eğitim, aynı zamanda, insanın yapma, üretme. düşünme gibi potansivellerini geliştir- mek bakunından zorunlu olduğu için çağımız- da temel insan haklanndan biri olarak tanın- mıştır. Bumınla birlikte, bugün, dün> a nüfusu- nun çok önemli bir kısmı bu haktan mahnım- dur ve okuma-yazma dahi bilmemektedir. Bu büyük sorunun çözülmesi için evrensel düzeyde bir işbirliğine gereksinim vardır. Bu yöndeki çabalar aynı zamanda dünya banşına da kat- kıda bulunacaktır." Başbakan Tansu Çiller günümüzde top- lumlann olağanüstü bir gayretle bilgi çağını yaşama ve geliştirme gayreti içersinde olduk- lannı belirterek, bilgi çağına uyum sağlayabi- lecek insanın bilgili olmak zorunda olduğunu söyledi. Başbakan Çiller yayımladığı mesaj- da, devamb olarak artan, çoğalan bilgiyi öğ- renmek, teknolojide gelişmeleri sürekli ola- rak eğitim mekanizmalan ile topluma aktar- manın. bilgili, tecrübeli bireylerin yetişüril- mesı ile sağlanacağını kaydetti. Milli Eğitim Bakanı Nevzat Avaz da dünya genelinde 1 milyardan fazla okuma-yazma bilmeyen yetişkin olduğunu belirtti. Tür- kiye'de okuma yazma oranının yüzde 90"- lann üstüne çıktığını vurgula>an Ayaz, he- deflerinin bu oranı yüzde 100'lere ulaştırmak olduğunu söyledi. "Hiç şüphesiz okur-yazar- lık oranı ile bir ülkenin çağdaşlaşma ve kalkın- ma düzeyi arasında belirleyici bir ilişki vardır" diye devam eden Bakan Ayaz. okuma-yazma bılmeven tek kışi kalmayıncaya kadar bu mücadeleyi sürdürmeye İcararlı olduklannı kaydetü. Okuma-yazma bilmeyen vatandaşlan halk eğitim merkezlerine başvurmaya çağıran A> az. bu konuda şöy le dedi: "Bu kurumlarımız günün her saatinde, gece gündüz halkımıza hizmet verecektir. Bu ba- kımdan, kaç kişi olursa olsun, nerede bulunur- sa bulunsun, tüm okuma-yazma biüneyen ye- tişkinlerimjzi halk eğitim merkezlerine başvur- maya, okuma-yazma öğrenmeye çağınyor. Dünya Okuma-Yazma Günü'nü kutluyorum" Eğitimde 129 ülke arasında 52. sıradayız • UNESCO verilerine göre, dünya üzerindeki yetişkin nüfusun üçte birinden fazlası; yaşam standartlannı yükseltebilecek, toplumsal ve kültürel değişimi biçimlendirmelerine ve ayak uydurmalanna yardımcı olabilecek yazıh bilgi, beceri ve teknolojiye ulaşma olanaklanndan yoksun. öğrenci velileri, ancak okul müdünmün onayını aldıktan sonra kayıt yaptırabiliyorlar. (Fotoğraf: KAAN SAĞANAK) Velinin korkulurüyası: Bağıştstanbul Haber Servisi- tlk ve orta dere- ceb okullar ile üniversitelerde yaklaşık 2 miJyon öğrencinin ilk kayıt telaşı devam ediyor. Üniversite harçlanna yapılan zam- mın yüzde 190'dan yüzde 50'ye indirilmesi, üniversite öğrencilerine rahat bir nefes al- dınrken ilk ve orta dereceli okullarda kayıt sırasında abnan bağışlar, anne ve babala- nn korkulu rüyası oteıayı sürdüriiyor. 1994-1995 öğretim yıbnda okula ilk adı- mını atacak olan 1 milyon 654 bin öğrenci- nin yükünü önceki yıllarda olduğu gibi bu sene de büyük kentlerçekiyor. Kayıtlar Is- tanbul'da 9, tzmir'de 12, Ankara'da ise 2 eylülde sona erecek. Kayıtlar sırasında okullann önündeki kuyruklar, bu yoğun- •Kimi okullarda tek bir bağış miktan geçerliyken kimilerinde ise 'Ne kadar kopanrsak kârdır' mantığı hüküm sürüyor. Kimi 'insafir okullar ise bağışlan taksitlendiriyor. luğu açık bir şekilde gözler önüne seriyor. istanbul Milb Eğitim Müdürü Naci Akay'ın kayıtlar sırasında kesinlikle para alınmayacağı şeklindeki açıklamalanna rağmen birçok okulda kayıt yaptırmak için öncelikle koruma derneklerine uğramak gerekiyor. Daha sonra bağış kağıdıyla bir- likte gidibnesi jereken yer ise okul müdü- rünün odası. Oğrenci velileri, ancak okul müdürünün onayıru aldıktan sonra kayıt yaptırabibyorlar. Kimi okullarda tek bir bağış miktan geçerliyken kimilerinde ise 'Ne kadar kopanrsak kardır' mantığı hü- küm sürüyor. Kimi insafiV okullar ise ba- ğışlan taksitlendiriyor. Velilerin ve öğrencilerin sorunlan kayıt yaptırdıktan sonra da bitmiyor. Devlet okullannda 84 kişilik sınıflarda. tıklım tık- lım üniversite amfılerinde kimi zaman elektriksiz, susuz ve yakıtsız ders görme çi- lesi yeniden başbyor. \SUMAN ABACIOĞLU İZMİR - "Söz uçar yazı ka- lır" diyor atalanmız. İ.O. 4 bin yıllannda yazının ortaya çıkı- şıyla uygarbğın başlangıcının özdeşleştiribnesi, dünyadaki en eski iletişim araçlanndan biri olan okuma-yazmanın önemini vurguluyor. En eski yazıb me- tınlerin İ.S. 75O'ye tarihlenen Orhun Yazıtlan'na kadar gide- bildiği Türk toplumunda ise, arayı ka- patma bakımı- ndan. okuma- yazmanın ya da geniş an- lamıyla okuma abşkanlığmın yaygınlaşması çok daha önemb oluyor. Uygarbğın başlangıcı ile yazıb belgeler özdeş tutulu- yor. çünkü uy- garbk ancak yazıb hale geldiği zaman kaba olabiliyor. Dünya uluslan, yak- laşık 40 yıl önce İnsan Haİclan Evrensel Beyannamesi ile 'eği- tim hakkının herkes için gecerli' olduğunu kabul ettiler. Öysa UNESCO'nun 1990 yılı rapor- lanna göre, dünyada en az 60 milyonu kız olmak üzere 100 milyonu aşkın çocuk, ilk öğre- timden yoksun durumda. Yıne 900 milyonu aşkın yetişkin (bunlann üçte ikisi kadın) oku- ma-yazma bilmemekte ve iş- levsel cehalet, gerek sanayileş- miş gerekse gelişmekte olan bü- rün ülkelerde önemli bir sorun olarak ortaya çıkmakta' Yalnızca okuma-yazma bil- mek de sorunu çözmüyor. UNESCO verilerine göre, dün- ya üzerindeki yetişkin nüfusun üçte birinden fazlası; yaşam standartlannı yükseltebilecek, toplumsal ve kültürel değişimi Ülke TÜRKİYE İTALYA YUNANİSTAN MISIR İRAN ABD CE2AYİR yıllıliııLtiı TtaŞMRKnM okuf-yazaroram Kadm 71 96 89 34 43 99 46 Ertek 90 98 96 63 65 99 70 Ortaöirenime kaydoMta oranı Ka 39 78 94 71 44 99 53 Ertek 63 78 99 91 62 98 61 Kaynak - UNESCO raporları (1990) biçimlendirmelerine ve ayak uydurmalanna yardımcı olabi- lecek yazıb bilgi, beceri ve tek- nolojiye ulaşma olanaklann- dan yoksun. 100 milyonu aşkın çocuk ve sayısız yetişkin, temel eğitim programlannı tamamla- yamamakta, milyonlarcası da temel bilgi ve beceriden yoksun olarak mezun olmakta. UNES- CO'nufl, 129 ülke ile 'eğitim du- rumu' bakımından yaptığı sıra- lamada. Türkiye 52. sırayı alı- yor. Okuma-yazma oranı. 1990 yılına göre erİceklerde yüzde 90, kadınlarda yüzde 71 oranında. DEÜ Buca Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü öğ- retim üyelerinden Doç. Dr. Mualla Llusavaş. şu bilgileri ve- riyor: "1928'de okuma-yazma ve Latin alfabenin yaygmlastırd- ması amacıyla MiUet MektepJe- ri kuruldu. Bu, daha sonra hal- kevleri çalışmalanyla bûieşiyor. Bu etkinlik, dünyanın en ge- niş kapsamlı zorunlu eğitim çaltşması ola- rak kabul edili- yor uluslararası alanda. Latin alfabesinin zo- runlu tutularak geniş kapsamlı ve sistemli bir şekilde gelişti- rümesi, başka hiçbir ülkede göriiunemiş. Yalnızca bir yılda 20 biri tane kurs açılmtş ve 1 milyon kişi kaydedilmiş bu kurslara. Özel- likle kırsal kesimde açdıyor ve bunlardan yalıuzca yansma dip- loma verilmiş, yani hak edenlere diploma verilmiş. Türkiye'de okuma-yazma seferberiikleri bu tarihten sonra 1969, 1973 ve 1981 yıllannda \apdiyor. Bütün bu okuma-yazma seferberlikle- rinde okuma-yazma öğrenen ye- tişkin sayısı vedi milyona ya- knı." Tıp, yeni virüsler ve ilaca dirençli bakterilerle mücadelesinde fazla yol alamadı Mikroplar rahatça aramızda dolaşıyor Çeviri Servisi - İnsanoğlu mikroplara karşı açtığı savaşı kazandığını sanarken, son yıl- larda mikroplann yol açüğı hastabklarda görülen hızb ar- üş, bu konuda fazla bir ilerleme kaydedilmediğini gösteriyor. Time dergisinin son sayısın- da çıkan bir yazıya göre yeni vi- rüsler ve ilaca dirençli bakte- riler dünyayı tehdit ediyor. Bu mikroplar her yerde ve her za- man karşımıza çıkıyor: Trende, köşedeki lokantada, arka bah- çedeki bitkilerde... Ve herkes taşıyıcı olabiliyor: Otobüste va- nıbaşımızda öksüren adam, sı- nıfta sıra arkadaşımız ve hatta aşkından ölüp bittiğiniz sevgili. Nereye gidersek gidelim, ne ya- parsak yapabm bu yaratıklar peşimizi bırakmıyor. Bakteriler ve virüslerden oluşan mikros- kopik zararblar tüm organlan- mıa tehdit ediyor. Pek çoğu za- rarsız ve baş edilebilen türden olan mikroplann bazısı ise aa- masız bir katil gibi girdiği her yeri mahvediyor. Son yıllarda ortaya çıkan AIDS gibi yeni hastalıklann yanı sıra eski hastalıklann yeni- den hortlaması. tehbkenin yanı başımızda olduğunu gösteri- yor. Tüberküloz gibi kökü ka- zındığı sanılan pek çok hastalık antibiyotiklere karşı bağışıkbk kazanınca, yeniden saldınya geçti. Savaş, yoksulluk, nüfus artışı ve pisliğin zemin hazırla- dığı kolera, dizanteri ve malar- ya gibi hastabklar, gelişmekte olan ülkelerde daha etkili olu- vor. Ancak mikroplar sınır ta- nımıyor. Modern tıbbın her gün yeni bir çözüm üretmesine karşın, ölümcül hastalıklann kökü kazınamıyor. Dünyada hafta geçmiyor ki bir salgın hastalık ortabğı kınpgeçirmesin. Birkaç örnekle bu salgınlann boyut- lannı gözler önüne sermek mümkün. Rusya'da 850 kişinin kolera olması ve hastabğın daha büyük bir kitleye yayı- HASTALIK NEDENİ YILLIKÖLÖ SAYISI Bakteri«!yorir«S 4.300.000 Bokteri veyavirös 3.200.000 TSbeckütoz Sonhk dtepotif B) Sıtmo Kızomık Tetanoz AIDS Soğramo Bdderi Vırös Proiozofl Vırih Bokteri VırOs Sdrteri 3.000.000 1.000.000- 2.000.000'a kadar 1.000.000 880.000 600.000 550.000 360.000 Koyngk Dunyg Soğlık Teskıhtı lması olasıbğı yetkilileri korku- tuyor. Diğer taraftan Ameri- ka'da Yale Üniversitesi labora- tuvannda incelenmekte olan ölümcül bir virüsün kaza sonu- cu araştırmacıya bulaşmasıyla 80 kişi gözetim altına alındı. Sa- bia adı v erilen bu virüsün insan- dan ınsana zor geçmesi ışin tek sevindinci yönü. İngiltere'de 'Katil Virüs' adıyla anılan et yi- yen bir virüs ülke çapında pa- nik yaratmaya yetti. Amerika"- da 16 yaşındaki Vietnamlı göç- men bir çocukta verem görü- lünce. çocuğun gittiği okulda verem taraması yapıldı ve 400 çocukta verem mıkrobu bulun- du. Yine Amerika'da Ohio eva- letinde bir yıl içinde 352 çocuk- ta boğmaca görüldü. Uzmanlar bu çocuklann hastabğa karşı aşılı olduklannı belirterek. has- tabğın yayılma olasılığından kaygı duyuyorlar. Bir kuşak önce çocuk felci. suçiçeği. sıtma, diften. boğma- ca ve tetanoza karşı gelıştirilen aşılar. bu hastalıklann denetim altına alındığını \ezamanla kö- künün kazınacağını müjdeli- yordu. Diğer taraftan 2. Dünya Savaşı'ndan sonra kullanıma giren antibiyotikler, tüberkü- loz. frengi. zatürree ve menenjit gıbı öldürücü hastalıklan erken tanı konulduğu takdirde sıra- dan hastalıklar konumuna sok- muştu. 1960"lardan sonra tıbbi araştırmalar kanser ve kalp hastalıklan gibi ölümcül hasta- lıklar üzerinde yoğunlaşmaya başlamıştı. AIDS hastabğının ortaya çı- kmasıyla bu hastalıklann pa- pucu dama atıldı. Yüzbinlerce AIDS'ü gencin yaşamını yitir- mesiyle tıbbi araştırmalar zo- runlu olarak AIDS'e yol açan HIV üzerine kaydı. Ne var ki, hastalığın kanmaşık yapısı çö- züm üretimini güçleştiriyor. Di- ğer taraftan antibiyotiklere karşı direnç gebştiren hastalık- lar da tehlikeli boyutlara ula- şınca. bıyokimyacılar mikrop- lar? karşı açılan savaşta geri adım atmak zorunda kaldılar. Bilim adamlan bu arada Af- rika ve Güney Amerika kökenli yeni kuşak virüsleri şimdilik de- netim altında tuttuklannı iddia ediyorlar. Ancak çok hassas dengelenn söz konusu olduğu bu sistemde beklenilmeyen bir etkenin devreye girmesiyle mik- roplar tüm dünyayı istila edebi- lir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle