19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyetİmtiyaz sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Koordınatörü: Hikmet Çetinkaya • öeneî Yayın Danışmanı: Orhan Erinç • Yazıışleri 'Müdürleri: İbrahim Vıldız, DinçTayanç(Sorumlu), •Habor Merkezi Mii- dürü' Hakan Kara Dış Haberlcr: Ergun Balcı • Ekonomi: Bülent Kızanlık • İstıhbarat: Yalçın Çakır • Yurt Haberleri: Mehmet Saraç • Makaleler: Sami Karaören • Spor: Abdülkadir Yücelman • Düzeltme: Abduliah Yazıcı Ankara Temsılcısı: Mustafa Balba> •Haber Müduru Doğan Akın AtatürkBul- \anNo:125, Kat. 4, Bakanlıklar-Ankarj Tel 4195020 (7 Hat). Telev 42344. Fax: (4)4195027 •İzmir Temsılcisı Serdar Kızık, H Zı\a Blv. 1352 S.2 3 Tel:44l 1220 Telex: 52359, Fax. 44191 P • Adana Temsılcısı. Çetin Yiğenoğiu İnönu Cd. 119 S. No: 1 Kat: 1. Tel: 3522550-3522601-3522492. Telev 62155. Fav 3522570 Muessesc Müduru- Erol Erkut • Koordına- tör: Ahmet Koruisan • Muhasebe Bülent Ye- ner •İdarc. Hüse>in Gürer • lşletme önder Çelik •Bılgı-Işlem Nailtnal •BılasavarSis- tem: ıVfürihet Çiler •Reklam Refıa Işıtman Va>ımlavan>eBas»n:YenıGun Haber Ajansı. Basınve Ya\ıncılık A Ş Tûrkoca'ğCad.39.tlCağaloğiu343?4İst PK 246IslanbulTci (0 3l2)5l2O<O5ı:Oh.ıi)Tcle\ 12246. (I) 212)511>>5'?5 7TEMMUZ1994 Imsak: 3.34 Güneş: 5.32 öğle: 13.14 İkindi: 17 13 Akşam: 20.45 Yalsı: 22.34 Klassis Otel 5 yaşında • İstanbul Haber Servisi - Silivri'de. 1989yılındahizmete giren Klassis Otel, 5. kuruluş yılını kutluyor. Kongre rurizmine ağırlık veren Klassis Otel'de gazino, disko ve gece klübünün dışında golf, tenis, buz pateni sahalan, bilardo salonu, güzellik ve sağlık merkezleri bulunuyor. Bugüne kadar Turgut Özal, SüJeyrnan Demirel, Tansu Çiller, Rauf Denktaş ve Izzetbegoviç gibi devlet büyüklerini ağırlayan Klassis Otel aynca, Gilbert Becaud, Enrico Masias, Jeane Manson ve Sacha Distel gibi dünyaca ünlü sanatçılann konserlerine sahne oldu. Basın Özgürlüğü Ödülü • İstanbul Haber Servisi- Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin düzenlediği, "Basın Özgürlüğü Ödülü" yanşmasına katılmak isteyen adaylann son başvuru tarihi) ] temmuz olarak açıklandı. Yanşmada, 1 Haziran 1993 ile 31 Mayıs 1994 tarihleri arasmda yayımlanrnış eserler değerlendirilecek. Ödül için kişi ve kuruluşlann kendi başvurulannın yanı sıra, yayın kuruluşlannın sorumlu müdürleri. TRT yetkilileri ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) yönetiminin önerdiği çalışmalar da dikkate alınacaJc. Çalışmalan gösteren belge ve yayınlar, en geç 11 temmuz günü saat 15.00'e kadar TGC'ye teslim edilecek. 2000 yıHıklahit bulundu • AMAS YA (AA) - Amasya'nın Merzifon ilçesinde, MS1. yüzyıla ait, 3 arkotelli kabartma heykel lahit bulundu. Ahnan bilgiye göre, Merzifon ilçesinin AJctarla köyünde evinin temelini kazan Mehmet Kılıç. çalışmalan sırasında tarihi biresere rastlayınca, durumu Amasya Müze Müdürlüğü'nebildirdi. Amasya Müze Müdürü Ahmet Yücel. devam ettirilen kazılarda, 1. yüzyıla ait oldugu belirlenen, 3 akrotelli kabartma lahit ortaya çıkanldığmı belirtti. Güriiltü, rahsal dengeyi bozuyor •KONYA (AA) - Gürültünün, kandaki kolestrolü yükselttiği, fiziki ve ruhi dengeyi bozarak, sinir krizlerine yoj açtığı bildirildi. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Fuat Yöndemli, "Bilimsel araştırmalann sonuçlanna göre, gürültülü yerlerde çahşan kişilerde konuşma bozukluğu görülmektedir. Güriiltü kirliliği de insan sağlığı açısından en az hava kirliliği kadar önem taşımaktadır." dedi. Antalya'ya tanıtmı • ANTALYA (AA) - Turizmde bölgesel tanıtıma geçilmesi ve Türkiye'deki turisük yörelerin, Kanarya Adalan için yapıîdığı gibi, ülkeden bağımsız, ayn ayn tanıtılması gerekü'ği belirtildi. Akdeniz Seyahat Acenteleri Birliği (AKSAD) Başkanı Gaye Doğanoğlu, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin ülke bazmda tanıtılinasının, şimdiye kadar Türk turizmine fazla bir şey kazandırmadığı görüşünü savunarak, Avrupa pazannda bölgesel imajlar vermek gerektiğini söyledi. Bölgesel tanıtımın daha yararlı olduğunu ve dünyada bunun çok başanlı örneklerinin bulunduğunu ifade eden Doğanoğlu, "Örneğin, bir Kanarya Adalan ve Tenerife, dünyada çok tanınan tatil belgeleridir. Ancak pek çok kişi, bu adalann İspanya'ya bağlı olduğunu bilmez" dedi. Başbakan Çiller, nükleer santral çabşmalan konusunda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'na direktifverdi Akkuyu'dan geri dönüşyok!BÜLENT SARIOĞLU ANKARA - Başbakan Tansu Çil- ter'in talimatı üzerine, Enerji ve Ta- bii Kaynaklar Bakankğı'run, nükle- er santral çalışmalanna hız verdiği bildirildi. Akkuyu'da kurulması planlanan Türkiye'nin ilk nükleer santralırun daruşmanını belirlemek amacıyla açılan ihalede teklifler alındı. Teklifleri değerlendiren Türkiye Elektrik Kurumu (TEK), danışman şirketi seçtikten sonra şartnameyi hazırlayarak santralın kuruluş iha- lesini yapacak. Enerji ve Tabii Kay- naklar Bakanlığı Müsteşan Ahmet Gökçen. önümüzdeki dönemde meydana çıkabilecek enerji dar- boğazının aşılabilmesi için. güvenli teknolojilerden oluşan nükleer sant- ral kurulmasının zorunlu olduğunu belirtti. Gökçen, Türkiye'nin, Er- menistan'da geri teknolojiyle kuru- lan ve sınıra 50 kilometre uzakta bu- lunan nükleer santrahn riskini "za- ten taşıdığını" kaydetti. Başbakan Çiller'in, Enerji Ba- kanlığı'na. 2000'li yıllarda girilmesi olası bir enerji darboğazmın önlen- mesi için Türkiye'nin ilk nükleer santralıyla ilgib çalışmalara hız ka- zandınlması talimatını verdiği öğre- nildi. TEK'in, Akkuyu Nükleer Santrah'nın kuruluşunda danı- şmanlık yapacak firma için yaptığı ihalede, teklif verme süresi doldu. Teklifleri değerlendiren kurum, danışman şirketi seçtikten sonra şartnameyi hazırlayarak santralın kuruluşunda görev yapacak firmayı belirleyecek. Türkiyeriskaltında Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba- R'nerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Müsteşan Ahmet Gökçen, önümüzdeki dönemde meydana çıkabilecek enerji darboğazmın aşılabilmesi için, güvenli teknolojilerden oluşan nükleer santral kurulmasının zorunlu olduğunu belirtti. Akkuyu Nükleer Santralı'nda danışmanlık yapacak firmayı belirlemek amacıylaaçılan ihalede teklif değerlendirilme aşamasına gelindi. kanlığı Müsteşan Ahmet Gökçen, Cumhuriyet'in konuya ilişkin soru- lannı yanıtlarken, önümüzdeki dö- nemde enerji darboğaana ginlme- mesi için bütün kaynaklann kul- lanılması gerektiğini kaydetti. Av- rupa'daki enerji üretiminin ortala- ma yüzde 25'inin nükleer santrala dayandığını belirten Gökçen, bu oranın Fransa'da yüzde 75 olduğu- nu. Amerika'da ise toplam 119 nük- leer santral bulunduğunu anımsatü. Gökçen, Ermenistan'ın içinde Tür- kiye sınınnın 50 kilometre uzağında bir nükleer santral bulunduğuna dikkat çekerek, "Biz yapmasak da o tehlike içindeyiz. Komşularınıızın be- men bepsinde nükleer santral var. Üstelik Ermenistan'dakinin teknolo- jisi gayet kötü ve eski. Bizden ne ka- dar uzakta, denizin öbür tarafında olatı Rusya'daki kaza bile Türkiye'yi etkiledi" dedi. Gökçen, nükleer santralın sadece enerji ihtiyacını karşılama amacını taşımadığını. birçok ülkede kullanı- lan teknolojinın Türkiye'de öğrenil- mesi açısından da yararlı olacağını savunarak şu bilgileri verdi: "Nükleer santral teknolojisi çok ileri bir teknolojidir. Her şeyde oldu- ğu gibi bunda da riziko var, ancak dünyanın erismiş oldugu bu teknolo- jik düzeyde rizikosu en az olan sant- rallardan birisidir. Rusya'daki Çer- nobil Santralı'nda olan müessif hadi- se, dikkatleri haklı olarak oraya çek- mişti. Ama, Rusya'nın teknolojisi ile diğer Batı teknolojisinde emnivet bakımından çok fark var. Bu işte emniyet çok önemlidir. Bu teknoJojiyi Türkiye'ye getirmekte fayda var. Olaya sadece elektrik üre- timi açısından bakmak da eksik ola- bilir." Kömür, doğalgaz ve hidrolik yöntemlere dayalı elektrik üretimi modellerine de hız verileceğini bildi- ren Ahmet Gökçen. Türkiye'nin şu anda düşük düzeyde elektnk kul- lanımıyla yetindiğini, ancak çeşitli gelişmelerin ardından bu enerji oranını arttırmanın ve tüm enerji kaynaklanndan yararlanmanın kaçınılmaz olduğunu vurguladı. Gökçen, Akkuyu Santrah'nın nasıl bir ekonomik modelle kurulacağına ilişkin çalışmalara. şartnamenin hazırlanmasından sonra kesinlik kazandınlacağını, santrabn kredi veya ortakhkla kurulabileceğini kaydetti. SEÇİME DOĞRU BEYKOZ MANZARALARI Parti bayraklankaçak inşaatlan süslüyor • Boğaziçi SİT alanında kalan Beykoz, son yıllann en 'bereketli' yağma cenneti olarak seçimlere doğru, kalan doğasını da yitirmek üzere. 10 temmuzda sandığa yansıyacak 'yerel demokrasi'nin nabzı, artık 'şantiyelerde' atıyor. OKTAYEKİNCİ Yakm geçmişe dek Boğariçi'nın en sakin ve k uzak' köyleri arasında sayılan Beykoz, 1980'lerden sonra hızlanan kaçak yapılaşmanın he- men tüm ilçeye egemen olması so- nucunda, bugün artık dev bir 'şanti- ye kent' görünümünde. Bir zaman- lann yeşillikler içerisindeki ahşap evlerden oluşan mimari kimliği, ye- rini hızla çıplak tuğla duvarlı yoğun bir 'betonarme dokuya' bırakmış. Ünlü 'Beykoz paçasını' pişiren o küçük ve sevimli çarşı lokantalan- nın yerinde ise hanl hanl inşaat mal- zemesi satan 'nalbur' dükkanlan bulunuyor. Aslında Beykoz gibi imar haklan kısıtir ve çevresi 'ormanlarla' kaplı bir SÎT bölgesinde, ilçe merkezinde- ki çarşının çok sayıda inşaat malze- mesi dükkanıyla dolması. imar yasağmın ne ölçüde işlediğini göste- ren en açık kanıtlardan biri olsa ge- rek. Özellikle 27 Mart yerel seçimle- rinde yaşanan 'yağma özgürlüğü', Boğaziçi'nin güzellikleriyle kucak- laşan Beykoz ve çevresini en bere- ketli 'rant cenneti' haline getirdi. Hele seçimlerin iptalinden bu yana geçen şu kısa 'yönetim boşluğu' dö- neminde ise kaçak inşaat furyası yamaçlardan aşağılara inip, herke- sin gözü önündeki ana cadde kenar- iarına dek el attı. Örneğin Kanlıca'da. İETT dura- ğının hemen arkasında, bir zaman- lar Şazlık sinema bahçesi' oldugu söylenen ve daha birkaç ay öncesine dek 'otopark' olarak kullanılan Imara yasaklannuş' arsada, bugün altında bir dizi mağazalan bulunan 'caddeye ve denize nazır' büyük bir betonarme yapı bulunuyor. Benzer şekilde Küçüksu çayınnın arka yamaçlannda. Çubuklu'nun ve Paşabahçe'nin en işlek caddelerin- de, Kavactk sırtlannda, Dolaybağı tepelerinde ve Beykoz'u çevreleyen hemen tüm yerleşmelerde, yine imara yasak' arsalarda artık üç dört katlı apartmanlar, özel villalar ve hatta işhanlan yükseliyor. Üstelik. Boğaziçi İmar Müdürlüğü'nün onca 'sıkı denetimine' ve Büyükşehir Bele- diyesi helikopterlerinin de 'havadan' yağdırdığı onca 'uyarı bildirilerine' karşın... Şimdi. beledıye seçimlerine yine birkaç gün kala. hemen tüm parüler amansız bir 'bayrak asma' yanşma girmiş durumdalar. Özellikle gece- nin geç saatlennde karanlığın sessiz- üğini iki 'hummalı faaliyet' bozuyor. Binncisi. kamyonetlerin arkasına dayadıklan merdivenlerle direklere tırmanıp bulabildikleri son kalan boşluklara da naylon bayraklan asan *partili gruplann' telaşb sesleri. İkincisi ise yeni seçilecek başkan 'otoritesini göstermeden', kaçak in- şaatlannı tamamlamak isteyenlere kum, çakıl ve çimento taşıyan kam- yonlann kulak tırmalayan gürültü- İeri. Aslına bakılırsa. daha doğnısu adaylann 'vaatierine' bakılırsa, yağ- macılann böylesi bir 'gece mesaisi- ne' fazladan para ödemelerine de pek gerek yok gibi görünüyor. Çünkü hemen tüm adaylar^ tıpkı 27 Man'tan önce yine tüm Istan- bul'da yaşandığı gibi 'bugüne kadar yapılan kaçak inşaatlara dokunma- yacaklarını' ikide bir vurguluyorlar. Örneğin ANAP adayı Ali Zengin, ilçedeki hemen tüm evlere dağitılan secim broşüriinde. 'Hazine veya va- kıf ara/ilerindeki yapı sahipjerine tapu dağıtacağını' duyururken imar- lı arsalan olan Beykozlulara da şu vaatte bulunuyor: "Kanunen yüzde 15 olan yapılaşma hakkmın, yüzde 25'ler se>iyesi ve üstüne çıkması sağ- lanacaktır." Benzer şekilde başta Refah Partisi olmak üzere. DYP ve DSP'nin de Beykoz'daki 'seçim stratejisT ağır- lıkb olarak 'vatandaşm imar ve inşa- at hakkını gözetmek' üzerinde yo- ğunlaşmış durumda. Oysa Beykoz'- daki amansız kaçak yapılaşma, bütün İstanbul halkının 'ortak hak- kı' olarak korunması gereken doğal ve tarihsel zengjnlikleri ortadan kal- dınyor. Yani 'seçim siyaseti' Bey- koz'un güzelliklerini yaşatmak yeri- ne, onu hızla yok etmek ve bir an önce 'paraya çevirmek' isteyenlere ve onlann oylanna dayanıyor. 10 temmuz pazar günü daha deği- şik bir programınız yoksa Beykoz'a gelin ve o> kullanan vatandaşlann giysilerine şöyle birgöz atın. 'İnşaat- tan geldikleri' her hallerinden belli olan kimi Beykozlulann, oylannı ne denli kararlı ve 'bilinçli' olarak ver- diklerini, yüzlerindeki 'huzur dolu' ifadelerden hemen görebilirsiniz. Bu seçimlerde elbette ki adaylar- dan biri 'kazannuş' olacak. Ama Beykoz, belki de kalan tüm güzelli- ğini •kaybetmek' üzere. Rusya'davaftizÇeviri Servisi- Bu suratını asmış bebek, vaftiz amacıyla bile olsa yıkanmaktan pek de hoşnut olmadığını açıkça belli ediyor. Rusya'nın Ryazan kenrindeki birOrtodoks kilisesinde gerçekleştirilen >aftiz törerunde, kutsal suyla yıkanan minik Rus, başına gelenlere katianmaktan başka elinden bir şey gebnediğini anlamış gibi bekliyor. Kimse kendisine papazın kollarını mı yoksa anne kucağını mı tercih edeceğini sormuyor. Geçici Başkan Hasan Basri Aksoy 'un iddiası: Görevden alınan RP'li Başkan, 56milyarharcadı İstanbul Haber Servisi - Fatıh'in geçicı Belediye Başkaru Dr. Hasan Basri Aksoy, seçimlerin iptaü nedeniyle görevden alınan RP'li Belediye Başkanı Mehmet An" Şahin'in 1.5 aylık göre\ süresi nde, belediyenin kasasından 56 milyar lira para harcadığıru öne sürdü. Aksoy, sahte evrak düzenleyerek belediyeyi 45 milyon lira zarara ugratan RP'lilerile ilgili soruşturmanın sürdüğünü de açıkladı. 27 Mart yerel seçimlerinden sonra Fatih'teki seçimlerin iptal edilmesi üzerine RP'b Belediye Başkanı Mehmet Ali Şahin'in yerine Bakanlar Kurulu karan ile atanan Dr. Hasan Basri Aksoy. yazıb bir açıldama yaparak RP'bleri suçladı. Aksoy, kendisiyk ilgili "belediyenin arsalannı baraç-mezat sattığı" tarzında bazı gazetelerde haberlenn yer aldığını bebrterek satışlann. dönemin Beiediye Başkanı Mehmet Ab' Şahin ile Başkan Yardımcısı Emüı Batur'un imzaladığı belgelerle gerçekleştigini kaydetti. Devlet işlerinin ve yönetimin "devanüıuk arzettiği"ni vurgulayan Aksoy'un açıklaması şöyle: "Belediyeyi 217 milyon lira iledevir aldım. A«ııkat Mehmet Ali Şahin, 56 milyar lirayı 1.5 aylık döneminde harcamcş ve kasa boş olarak bana de> rfdilmiştir. 15 milvarın üzerinde mıiteahhit ve ticaret erbabı alacağı, 3.5 milyar lirakk işçi maaş ve emeklilik ikramiye alacağı, 11 milvar liralık memur ve işçi maaşıda 15 Haziran 1994 tanhinde ödenmek zorundaydı. Önümde 17 günlük süre \ardı. tlkr Bankası alacaklan 1994 vıiı itibarıyla bitirildiğinden yapdacak olan, beledivenin -daha önceden oldugu gibi- gayrimenkuUerinin değerlendirilmesi\di. Bu nedenle Mehmet Ali Şahin *e Emin Batur'un hazıriadığı satış ve ihale dosyalannı gündeme getirerek geiir temin etmek istedîm." Satış ışlemlerinı asıl başlatanlann Refah Partib Belediye Başkanı ve başkan yardımcılan olduğunu vurgulayan Aksoy. elde ettiği gebrlerle işçi borçlannı sıfırladığını ve maaş ödeceyecek durumagelindiğini bebrtti. Aksoy açıklamasında. Mehmet Ali Şahin'in dagntjğı bildirilerde "İşcilerin alınterini kunımadan verdim" dediğini hatırlarak şöyle dedi: "Oysa işcilerin 20 yıllık alınterinin karşılığı olan 1.5 milyar liralık emeklilik ikramiv elerini ödemevip 3 milyar lirav ı büyükşehir bekdiyesine vererek düriist olmayan birdavranış içine girmiştir. Aynca Şahin.dağıttığı bildirisinde 'görevinde suiıstimal olanlan Teftiş Kurulu'na verdim' derken yanuş ve gerçekdışı beyanda bulunmuştur." Hollanda'nın en büyük seyahat acentasının sahibi dertli: Sokaktanmüşteritopluyoruz LATÎFSANSÜR KUŞADASI - Hollanda'nın en bü- yük seyahat acentası Olimpia Interna- tional'ın sahibi Rob Vander Poel, Türk turizminin sorunlannm aşılama- masının en büyük sorumlusu olarak, Türk hükümetlerinin izlediği yanlış poh'tikayı gösterdi. Avrupa'daki Türk turizm bürolannın kesinlikle göreyleri- ni yapmadıklannı savunan Poel, "Üzü- lerek söylüyorum ki kaliteli müşteriden çok, sokaktan müşteri toplamaya çalışıyoruz" dedi. Hollandalı turizmci Poel, Kuşa- dası'ndaki incelemeleri sırasında Türk turizmini değerlendirdi. Türkiye'nin, içinde bulunduğu sorunu sağlıklı ola- rak değerjendirmesi gerektiğini belir- ten Poel, İspanya'nın aynı türden so- runlar yaşadığına dikkat çekti ve şöyle konuştu: "Gecen pazar Hollanda'da yayım- lanan gazetelerin tümünde İspanya'da ETA'nın bomba attığı haberleri yer aldı. Hemen ertesi gün İspanya turizm büro- larınca büyük bir kampanya başlatüdı. İspanya poüsinin ek önlemler aldığı, tu- rizm açısından bir tehlikenin söz konusu olmadığı anlatıldı. Kampanya ile İspan- ya rezarvasyonlarında hiçbir oynama obnadı. Türkiye'de Marmaris ve Fethi- ye'ye bomba atıldı. Ama hiçbir yetkUi kalkıp bir şey söylemedi. Rezarvasyon- lar hemen düştü. Türk turizm büroları Türkiye'nin imajını düzeltme yolunda hiçbir şey yapmıyorlar. Tam bir sessiz- likhakim." Avrupa basınmda "Türkiye'nin do- ğusunda savas var. Tehlike var, gitme- yin" haberlerinin sıkça yer aldığını da vurgulayan Poel, "Hiçbir yetkili çıkıp da savaş bile olsa bunun oldugu Doğu bölgesi batıya binlerce kilometre uzak- ta, Ege'de, Akdeniz'de savaş yok" de- mediğini, bunun da turizmi olumsuz etkilediğini söyledi. Turizm bütçesini de eleştirdi Turizm Bakanlığı'mn teşviklere ayırdığı bütçeyi de eleştiren Poel, "Ba- kanlık, teşviklere ayırdığı bütçeyi tanıtı- ma ayırsın. Benzini indirerek, ayakbastı ücretlerini düşürerek tur operatörlerine çıkar sağlamasuı; o bütçe ile sağlıklı bir tanıtım politikası düzenlesin. İmajını düzeltecek kampanyalar başlatsın" dedi. Poel. Türkıye'nin İspanya kadar turizm potansi\eb"ne sahip olduğunu da belirterek, "Sessizliğinizi bozun" diye konuştu. Avrupab parlamenterlerin. ınsan haklan ihlallerini gerekçe göstererek Türkiye'ye baskı uyguladıklannı da belirterek şöyle konuştu: "Avrupa'da yaşayan Türkleri gören Avrupalı, Türkiye'ye gehneden Türkiye ile ilgili yargısını değiştirmiyor. AVTU- palılar insan haklan ihJaileri konusunda Türkiye'yi suçluyorlar. Ancak Franco zamanında İspanya'da en acımasız iş- kencelerin, insan haklan ihlallerinin y a- şandığı, vine bu dönemde başanlı kam- panyalarla İspanya turizminin atılım yaptığı unutiümamalı. Türkiye'nin bir diğer olumsuz yönü ise Güneydoğu'da yaşananlar. HoUanda Dışişleri Bakanı çıkıp HoUanda vatandaşlarına 'Türki- ye'nin doğusuna gitmeyin' dedi. Ora- daki insanlar Türkiye'nin doğusu ile batısı arasında uzaklığı bilmediklerin- den Türkiye'ye gebnekten vazgeçiyor- lar." Sınavaginneden asistan olanlara tepki büyüyor Karaman 'tn SSK Tepecik Hastanesi'ne atanmasını, İzmir Tabip Odası Başkanı, skandal olarak niteledi. İZMİR (Cumhuriyet Ege Büro- dahibye asistanı olarak atanan Dr. • - """ - Meral Karaman'ın yurtdışına çık-su) - Tıpta Uzmanlık Sınavı'na gir- meden yatay geçiş yoluyla sağlık kurumlanna atananlara tepkıler sürerken bazı doktorlann yurtdışı- na bile gitmedikleri anlaşıldı. Ata- ma beigesinde yurtdışından yatay geçiş yoluyla SSK Tepecik Hasta- nesi'ne asistan olarak atandığı be- lırtilen Dr. Meral Karaman'ın yurt- dışına çıkmadığı beliriendi. izmir Tabip Ödası Başkanı Aytekin Ba- şargan. "Yatay geçiş suiistimaün- den sonra, yurtdışına çıkmadığım belirlediğimiz ve atamasında Taba- bet Lzmanlık Kurulu'nun karan da bulunmayan Dr. Meral Karaman'ın asistan olarak atanması çok büyük bir skandaldır" dedi. Yatay geçiş yoluyla Tıpta Uz- manlık Sınavı'na (TUS) girmeden Türkiye'deki hastanelere asistan olarak atananlara tepkiler sürer- ken izmir Tabip Odası, SSK'ye yurtdışından yatay geçiş yoluyla madığını belirledi. Dr. Meral Kara- man'ın SSK Tepecik Hastanesi'ne, 20 Nisan 1994 tarihinde atandığım bebrten İzmir Tabip Odası Başkanı Aytekin Başargan. "Atama karan- run gerekçesinde, 'Kişinin yurtdı- şmdaki ihtisas eğitiminin geriye kalan kısmını yurdumuzda ta- mamlamak üzere' ibaresi vardır ve doğal olarak adı geçen kişinin yurt- djşuıdan getdiği varsayılrnış"dedi. SSK Tepecik Hastanesi Dahiliye Kliniği'nde çabşan Uzm. Dr. Ha- nın Yenice de Dr. Meral Kara- man'a yurtdışında ihtisas yapıp yapmadığı konusunda sorular yö- nelttiklerini belirterek, "Kendisi 1992'de 7 ay rapor ajarak Belçika'- da eğitim yaptığını söylüyor. Bu du- rum bile, yani raporlu oldugu tarihte yurtdışına çıkması suç olur. Bu nok- tayı kendisine anımsattığımızda, başkalannm da bu isi yaptığını söy- hlyor " dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle