Katalog

17TEMMUZ1992CUMA CUMHURİYET SAYFA 17 p y Çaiil- Barcelona Yaz Olimpiyat Oyun- lan'nın başlamasına bir hafta kala kentte son hazırhklar tamamlanıyor. Yiizme yanşlarının yapılacağı yüzme havu- zuna son anda yerleşririlmesi planlanan çan ise kente geien konuk kafileler tarafından ilgi ile izleniyor. Postacı kapıyı temizlik için çalacak GAZİANTEP (AA) - Gazi- antep Çevre Kurulu, halkın PTT araahğıyla çevre temiz- liği konusunda uyanlmasına kararverdi. Vali Yardımcısı Abdülka- dir San başkanhğında topla- nan çevre kurulu, işyerlerin- den ve evlerden, cadde ve sokaklara çöp aülmasının, halı, kilim çırpılmasının çev- reyi kirleıtiğini ve çeşitli şika- yetlere neden olduğunu göz önüne alarak bu konuda bil- gilendirici nitelikli el ilanlan hazırlatılmasını, bunlann PTT aracıhğıyla evlere dağı- tılmasını kararlaşürdı. Yollar kanser yapıyor p Check-lip- Mıami'deki Metro hayvanat bahçesinin gözdelcri arasında yeralan Kanpur adlı kapian gecen hafta sağlık kontrolünden geçti. Dr. Miller, Kanpur'- un diş ve gözlerinden tedavi edileceğini açıkladı. ANKARA (AA) - Sağlık Ba- kanhğı, toz kalkmasın diye yollara dökülen yanık yağın kanserojen etkisi olduğunu bildirdi. Bakanlık. tûm illere genelge göndererek, bunun önlenmesini istedi. Refık Saydam Hıfzıssıhha Merkezi'nce konuyla ilgili olarak hazırlanan raporda. şu görüşlere yer venldi: "Yollara dökülen atık yağ, belki birkaç günlük tozlan- mayı önlemekte ise de kuru- yan zemin tekrar eski haline dönüşerek bu defa kalkan tozlar yanık yağlar ile birlikte orada yaşayan insanlar tara- fından solunum yoluyla alı- nabilmektedir." KÜÇÜk Venedİk- Antalya'nın Tekirova yöresinde bulunan Palmariva tatil köyünde önceki akşam, 'Venedik Gece'si düzenlendi. Yerli ve yabancı turistlerin katıldığı ani- masyonda bir çok kişi de elbiseleriyle havııza atladı. HABERLEREV DEVAMI OLAYLABIN GERÇEK MBaştarafi 1. Sayjada rine mafyadan medet umuyor- sa, adalet perisi önemli bir has- talığa yakalanmış demektir. Ekonomi ile adalet arasında- ki bağıntı böylece ortaya ç'ıkı- yor; gelir dengesizliği veyüksek enflasyon adalet mekanizmala- rını "tahrip" ediyor; hele bu olu- şumun on yıl boyunca sürmesi ve yapısallaşması, iyileşme umutlarını da yok ediyor; ada- let dünyamızda gayri meşru ku- rumlaşma böylece gerçekleşti. Demek ki "âlem gene ol âlem" diyemeyiz; "böylegelmiş, böyle gider" avuntusuna kapı- lamayız. Çok ciddi bir tehlike- nin kırmızı ışıklan yanmaktadır; kimse bu gidişe kayıtsız kala- maz. Yü'zeysel politika ile öylesine haşır neşir olmuşuz ki temel top- lumsal sorunlarımız geriye itili- yor. Türkiye'nin ekonomik denge- lerini yeniden sağlamak, yıkıcı etkilerini hafıfletmek için enf- lasyonun hızını kesmek, gerçek bir yargı reformunu yürürlüğe koymak zorundayız. Bu, bir po- litika gereği değildir; toplumsal yasamm sağlığı için zorunluluk- tur. • * * Bush'tan • Baştarafi 1. Sayfada leraçacağınıyazdı. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü. Büyükelçi Kaya Topcri tarafın- dan dün yapılan yazılı açıkla- mada. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın 11 haziranda Bush'a gönderdiğı mektuba yanıt ver- diğini belirterek. Bush'un. "Turgut Özal'ın yeniden sağlı- ğma kavuştuğunu öğrenmek- ten, kendisinin ve eşinin büyük mutluluk duyduklannı" yazdı- ğı yer aldı. Açıklamaya gore. Bush, Bosna-Hersek konusun- da banşçı bir çözüm yoluna ulaşmak için müşterek gayret sarfetmeşi hususunda Cumhur- başkanı Özal'la "mutabık" ol- duğunu, ilk adım olarak ulusla- rarası camianın Saraybosna'ya insani yardım sağlama yolun- daki gayretlerinin başam a ulaşması gerektığini ve Bosna- Hersek halkının trajik durum- lannın bir an e\ vel sona erdiril- mesi gerektiğine inandığını be- lirtti. Akaryakıta • Baştarafi I. Sayfada en az yüzde 15 olması gereken zammı, "tüketiciyi koruma" amacıyla düşük tuttuklannı kaydetti. Rakamlann, dünya fıyatlanyla karşılaştınlmasını isteyen Devlet Bakanı Tansu Çiller de, "Ne dedik? Dünyayla bütünleşiyoruz. kucaklaşıyo- ruz" diye konuştu. Akaryakıt fıyatlanna yüzde 5 oranında yapılan. son 10 gü- nün ikinci zammı tartışma ya- rattı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Faralyah, zam karannı TÜPRAŞ'ın verdiğini kaydetti. Faralyah, piyasada yüzde 15"- lik paya sahip yabancı petrol şirketlerinin de. akary akıtfiyat- lanndan rahaısız olduklannı, yüzde 85 düzeyinde gereksinimi karşılayan yerli firmalar fiyat- lan yükseltinedikçe. zam yapa- madıklannı anlattı. Akaryakıta, çok kısa sürede ikinci kez zam yapılmasının ne- denıni, "Uzunzamandırdevam eden zararlannı yavaş v a\ aş ye- diriyorlar" sözleriyle açıklayan Faralyah, "ANAP döneminde entegrasyon bozulmuş. bunla- nn hepsi sorunlu şirketler hali- ne gelmiş" görüşünü savundu. TÜPRAŞ Genel Müdürii M. Kemal Işık, dün akaryakıt zam- tnı konusunda yapüğı \azılı açık- larnada, dolar kurunun Türk Lirası karşısında gösterdiği artışa işaret ettı. EAGLE RENT A CAR'dan «depozitosuz kiralık otolar Tel: 346 89 85 Fıat Tempra SXA, 1992 model motor no: 6008266. şase no: C*6)14401 araamın garantı belgesı Uybolmuştur. Hukumsüzdur. MCAMMER PEKER KÎT'ler zam için onay bekliyorANKARA (Cumhuriyet Bö- rosu) - Akary akıt fiyatlannın son 10 gün içinde yüzde 10'dan fazla artması. bütün ürünlerde zam beklentisi yarattı. Dolar ve petrol fıyatlanndaki artışlara karşın, uzun süredir fıyat artır- mayan KİT yöneticilerinin, zam yapmak için hükümetten onay bekledikleri bildiriliyor. Tekel, 1991'de 2 kez zam yaptı- ğı ürünlerinin fiyatlannı bu yıl hiç arttırmazken^ THY iç hat se- ferleri bilet bedellcri de vaklaşık 1 yıl arttınlmadı. Son 1.5 ay- dır yapılan zamlarla demir- çelik. şeker. tüpgaz. alüminyum \e çimento fıyatlan yüzde 5-15 oranlan arasında arttı. Ulaştır- ma Bakanı Yaşar Topçu. PTT hizmetlerinin fiyatlannın artı- nlmasının sözkonusu olmadı- ğını şöyledi. KİT yöneticilerinin akarya- kıta 6 temmuzda yapılan yüzde 5 oranındakı zammı dikkate alarak yapmaya başladıklan maliyet hesaplamalan henüz tamamlanmadan, akaryakıt fi- yatlannın önceki gün yüzde 5-6 daha arttınlması, birçok ürün- deki zam beklentisini güçlen- dirdi. Dolann, yılın ilk 6ayında hızla yükselmesiyle maliyet ya- pılan önemli ölçüde bozulan birçok KİT'in. son akaryakıt zammı karşısında ürün fiyatla- nnı artınnalannın zorunlu hale geldıği kaydediliyor. Maliyetlerdeki artışa karşın. bu yıl ttrün fiyatlannı arttırma- yan Tekel Genel Müdürlüğü. 1991'de 2 kez zam yapmıştı. Türk Hava Yollan (THY) iç hat seferleri biletlerine de yakla- şık 1 yıldır zam yapılmıyor. Kullandığı gırdılerin önemli bir bölümünü dolar karşıhğı sağla- yan THY'nin son akaryakıt zammıyla iç hat bilet fiyatlannı arttırmasına kesin gözle bakılı- yor. Şehir Hatlan vapurlan bilet fiyatlannın belırlenmesinde hü- kümetin önemli rolü olduğynu belirten Denızcılik İşletmeleri Genel Müdürlüğü yetkilileri. maliyet-fiyat yapısında önemli sıkınülar yaşadıklannı vurgula- dılar. Ulaştırma Bakanı Yaşar Topçu. önceki gece gazetecile- rin sorulannı yanıtlarken, PTT hizmetlerine zam yapılmasının Bush'tan videolu mesaj MEHMET SARAÇ AYŞE YILDIRIM İspanyol Yahudilerinin Tür- ki\e"ye göç edışinin 500. yıldö- nümü Dolmabahçe Sarayı'nda düzenlenen galayla kutlandı. 500. Yıl Vakfı târafından dü- /enlenen gala. Karadeniz Eko- nomik İşbirliği Bölgesi zırvesiy- le ortaya çıkan Cumhurbaşka- nı Özal ile Başbakan Demirel arasındaki gerginliği de yumu- şattı. Çalada ABD Başkanı George Bush'un video mesajı ıki büyük ekrandan konuklara ızlettirildi. Bush mesajında. "Batı Hıns- tiyanlığı, Yahudileri ezdiği za- man Osmanlı onlara elini uzat- tı. Türkler, Türkiye Cumhuri- yeti. ezilen kişileri topraklann- da kabul etme gibi eski bir geleneğe sahıptir. Türkiye bi- zım dostumuzdur. Saddam Hüseyin'ın karşısında da yanı- mızda yer aldı" dedi. Galaya Cumhurbaşkanı Turgut Özal. İsrail Devlet Baş- kanı Haim Herzog. TBMM Başkanı Hüsamettin Cindo- ruk. Başbakan Süleyman De- mirel, Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü ile bazı bakanlar. askeri ve sivil üst düzey yetkili- ler katıldı. Konuklar. saray bahçesinde 500. Yıl Vakfı Başkanı Jack Kamhi ve eşi tarafından karşı- landı. Mumlarla süslenmiş bahçede kokteyle katılan ko- nuklar arasında Türkiye Ha- hambaşı David Aseo. işadam- lan SakıpSabancı. Rahmi Koç. Üzeyir Garih, sanatçılar. gaze- teciler. diplomatlar ve Tür- kiye'deki Yahudi cemaatinın önde eelen isimleri yer aldı. Sarayın bahçesinde yer alan yemek düzeni içinde protokol masası Yahudi cemaatinin ön- de gelenleriyle liderleriıı kay- naşmasını simgeliyordu. Proto- kol masasında îsrail Devlet Başkanı Haim Herzog ile bir- likte ver alan Cumhurbaşkanı Özal, Herzog'a SHP lideri İnönü'yü tanıştırdı. Masaya en son gelen Başbakan Süleyman Demirel bir anda sarayın hare- ketlenmesine neden oldu. Ga- zeteciler günlerdir süren Özal- Demirel küskünlüğünün nasıl sona ereceğini merakla bekler- ken. Demirel önce Cumhurbaş- kanı Turgut Özal'a ardından da Bayan Herzog'a "iyi akşam- lar" dileğinde bulundu. Daha şonra yerine oturan Demirel'e İsrail Devlet Başkanı Herzogu unuttuğu hatırlatılınca Demirel yerinden kalkarak Devlel Baş- kanı'na "iyi geceler" diledi. Gala içinde yer alan gösteri- de sefaraılann (İspanya'dan Akdeniz ülkelerine göç eden Yahudiler) İspanya'dan Os- manlı ülkesine göçleri, Osman- lılar tarafından gördükleri "hüsnü kabul" ve her iki halkın kaynaşması sembolik ve sanat- sal bir düzenleme içinde müzik. dans ve ışık eşliğinde dile getiril- di. Sarayın sol tarafındaki bah- çe kapısında kareografısi Ber- nard Trux tarafından yapılan ve Haldun Dormen'in sunduğu gösteri büyük bir ilgı ile izlendi. Tarihi bir olayın yaşandığını söyleyen Demirel. konuşmasın- da Yahudilerin Türkive'de hür. eşit ve mutlu birer \atandaş olarak yaşamını sürdürdüğünü kaydetti. Yahudi vatandaşlann diğer vatandaşlardan ayn ol- madıgmı belirten Demirel, 500 yıl önce dünyada hoşgörünün dahi olmadığı bir dönemde Türklerin Yahudilere gösterdi- ği hoşgörünün unutulmasının mümkün olmadığını söyledi. Demirel. Türkiye ve İsrail arasındaki ilişkilerin de olumlu bir şekilde gcliştiğını \urguladı. Gala gecesinde daha sonra bir konuşma yapan Cumhurbaş- kanı Ozal, New York'ta düzen- lenen galanın ardından konuk- lan bu kez de İstanbul'da a&r- 19 PKK'h öldiirüldü • Baştarafi 1. Sayfada da bir grup PKK mılitanı tara- fından baskın düzenlendi. Köy koruculan ile PKK'hlar arasın- da çıkan ve yaklaşık 8 saat sü- ren çatışmada 7 köy korucusu ile bir kız çocuğu yaşamını yitir- di. Bölgeye gelen güvenlik güç- leri, PKK militanlan ile köy yakınlanndakı İncebel dağla- nnda karşılaştı. Çatışmada. Koyunoba baskınını gerçekleş- üren PKK'hlardan 16'sı öldü. Şırnak'ın merkeze bağh Be- yazoğlu bölgesinde de aynı gün devriye görevi yürüten güvenlik güçleri, bir grup PKK'h ile kar- şılaştı. Çatışmada PKK'hlar- dan 3'ü öldürüldü. Militanlann üzerinde 2 Kalaşnikof marka silah, 4 el bombası ve örgütsel doküman elde edildi. Şırnak'ın Uludere ilçesine önceki gün saat 20.00 sıralann- da PKK'hlar tarafından uzak- Koyunbaba köyö'nde çattşma tan roket ateşi açıldı. Bir saat süreyle açılan ateş sırasında hü- kümet binası. emniyet lojman- lan ve Ziraat Bankası hasar gördü. Saldında bir polis me- muru ile bir vatandaş hafif ya- ralandı. Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçe- sınde geniş çapta bir arama sözkonusu olmadığını söyledi. Topçu, bu doğrultudaki söy- lentilerin anımsatılması üzeri- ne, "Kim yapmış zammı? be- nim haberim yok. Söylentiyi kim çıkarmışsa ona sorun" de- dı.Demir-çehk, alüminyum, şe- ker ve tüpgaza son 1,5 ay içinde yüzde 5-15 oranlan arasında zam yapıldı. Ereğli DemirÇelik Fabrikalan, 23 haziranda ürünlerinin fiyatlannı yüzde 5-15 oranlarında arttırdı. Şeker Fabrikalan, 25 haziranda şeker fıyatlanna yaklaşık yüzde 5 zam yaptı. Resmi Gazete fiyatı. yüzde 33.3 arttınlarak, 2 bin lira oldu. Etibank Seydişehir Alü- minyum tesislennde üretilen alüminyum fiyatı da binde 6 zamlandı. lamaktan büyük memnuniyet duyduğunu söyledi. Özal ko- nuşmasında "Sadece Yahudi vatandaşlanmız değil. Tür- kiye'de melce (sığınacak yer) arayan herkcs burada samimi- yetle kucaklanmıştır Türkiye geçmişte olduğu kadar bugün de ısüraptan kaçanlar için mel- cedir. Türkiye, göğüslemek zo- runda kalacağı her türlü sıkıntı- ya rağmen bu politikasından hıçbir zaman şaşmayacaktır" dcdi. • Urtadoğu'da yeni bir işbirliği ortamının ortaya çıkmasını görmekten memnunluk duydu- ğunu ifade eden Özal. "Bizi bu akşam mevcudiyeti ile onurlan- dıran Başkan Herzog'a, Orta- doğu'da adil ye kalıcı bir ban- şın tesisi yönünde Türkiye'nin imkânlannın elverdiği ölçüde katkıda bulunmaya hazır oldu- ğunu ifade etmek istiyorum" dedı. yapıldı. Yaklaşık 300 polis ve askerin katıhmıyla saat 05.00'te başla- yıp saat 07.00'de son bulan ara- mada Reşit Burun adlı şahsın evinde Kalaşnikof silah. Ab- dülvahap Duygu ve Şeyhmus Çelik'in evinde birer tabanca ele geçirildı. HEP Viranşehir İl- çe Başkanı Çeçen Topçu'ya ait e\in bahçesinde de bir tabanca bulundu. Olağanüstü Hal Bölge Valili- ği, Hakkâri ve Tunceli illerinde 5 militanın kendiliğinden gü- \enlik birimlerine teslim oldu- ğunu bildirdi. Valilik Diyarba- kır. Mardin. Muş ve Şırnak illerinde yürütülen operasyon- lar sırasında yasadışı örgüt içe- risinde faaliyette bulunduklan gerekçesiyle yakalanan 28 kişi- nin sevk edildikleri mahkeme- lerce tutuklandıklannı da açık- ladı. GIJNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada me sürecinde ilerliyor. Neredeyse bir yüzyıla varan geçmişiyle yeniden yaşama geçirilmeye çalışılan CHP. Kenan Paşa sayesinde ortadan kaldırılan siyasal varlık- lardan biri. Söze her başlayan demokratik solla sosyal demokratla- rın birleşeceğinden dem vuruyor. Amaç belli, hatta istekli- si bol ama 'rivayet muhtelif.' Dün CHP'yi demokrat sol tüzüğe kavuşturduğunu söyle- yerek asıl sahibi olduğuna inandırmaya çalışan DSP Ge- nel Başkanı Ecevif le CHP'nin son genel idare kurulu üye- leri uzun bir görüşme yaptılar. Meclis'teki toplantı uzadıkça kimileri umutlandı, kimileri telaşlanmadı. Umuda kapılanlara göre toplantının uzama- sı demek, olumlu sonuçlara varılma olasılığının güçlen- mesi demekti. Telaşlanmayanlar daha gerçekçiydi. Bülent Ecevit'in CHP ile birleşme konusunda öne sürdüğü koşullardan vazgeçtiğini hayal etmek, daha çok düşsel bir dünyada yaşamakla eşdeğerdi. Ecevit'in ilk açıklamaları CHP şemsiyesi altında SHP ile DSP'nin birleşme olasılığını daha başından zora koşuyor. Örneğin, Erdal inönü'yü aynı kabın içinde görmeyen, hele CHP'nin son genel başkanı olması nedeniyle yine aynı hakka sahip çıkar görünen tutumuyla olayı yokuşa sürmü- yor muydu? Oysa Ecevit, 80'lerde bir ekim günü CHP Genel Başkan- lığı'ndan istita ederken öne sürdüğü kimi nedenlerle bu- günküler arasında hayli farklı bir görünüm çiziyor. istifayı duyurduğu gün, Adalet Partisi Genel Başkanı Demirel'e de ayrılıp ayrılmayacağı sorulmuştu. Ama De- mirel, "Beni askerler getirmedi genel başkanlığa. Topla- sınlar AP büyük kongresini, delege indirsin beni aşağı" demiş. istifayı aklının ucundan bile geçirmediğini söyle- mişti. Geçen ay bir gece Ecevit'e, 1980'lerdeki istifasından sonra Demirel'in davranışını anımsattığımda, "Öyle mi ol- muştu?" diyerek bir önemli olayı atlamayı yeğledi. Üstelik, bir başka olay belleklerde hâlâ taze izler taşıyor. Partilerin kurulmaya başladığı günlerdi. Ecevit evinde, kimseyle konuşmuyor, CHP örgütünden Or-An'daki evine gidenleri bile kabul etmiyordu. Bir öğleden sonra, Ecevit'le parti kurulma aşamasına gelindiğinde ortaya çıkan durumu görüştük. 'Müstafi ge- nel başkana göre' askersel dönemde parti kurulamaz, canlanamazdı, bir başka kadro öne sürülerek yönetile- mezdi. Çünkü demokratik ortam yoktu. Doğruydu, ancak Türkiye'ye özgü bir başka doğru daha vardı. CHP gibi başı askerlerce hapsedilmiş, gövdeşi ol- duğu gibi ayakta duran bir partiye 'şimdilik' geçici bir yö- neticibulunabilir, demokratik koşulların geri döndüğü gün CHP bütün görkemiyle -hatta 12 Eylül öncesi kadrosuyla- siyaset sahnesinde eski etkin yerini alabilirdi. O günlerin Ecevit'i, bu görüşleri tümüyle reddediyordu. CHP'yi unutmayı, yeni bir parti kurmayı kafasına takmış- tı. Partiye öncü birtakım dernek çabaları başlattı ve sonra CHP'nin belki de misyonunu tamamladığına inanarak DSP'yecan verdi. Şimdi -eşinin muhalefetine karşın- CHP ile flört ediyor. Ne var ki son genel başkanlık sıfatını kullanarak -dünkü toplantıda belki kimilerini yumuşatmış- CHP ile ilgili geliş- melere koşullar sıralıyor, ön planda söz sahibi olmanın kurallarından vazgeçmiyor. Kısacası Ecevit, Ecevit'e endeksli bir CHP istiyor. İsrail Cumhurbaşkanı Herzog'un gezisi Huristik 9 HALUK GERAY ANKARA - ABD Dışişleri Bakanı James Baker'm, önü- müzdeki hafta Kudüs'egidecek olması, İsrail ve Türk dışişleri yetkilileri arasında yapılması beklenen ikili görüşmelerin ip- taline neden oldu. Filistin Bü- yükelçisi Fuat Yasin, tsrail Cumhurbaşlcaru Haim Her- zog'un. İstanbul'da "turist" olarak bulunduğunu söyledi. Sefarad Yahudilerinin İs- panya'dan, Osmanlı İmpara- torluğuna gelişlerinin 500. yılı- na ilişkin kutlamalar için Tür- kiye'de bulunan İsrail Cumhur- başkanı Haim Herzog'a refakat etmesi beklenen üst dü- zey diplomatlann, İstanbul'a gelmediği bildiriliyor. Dışişleri çevreleri, Herzog'un İstanbul'- daki ziyaretleri sırasında An- kara'da temaslar yapmalan beklenen İsrail üst düzey yetki- lilerinin, gelemeyeceklerini bil- dirdiklerini ifade ettiler. Kay- naklar, İsraıJü yetkililerin. Baker'm önümüzdeki hafta, Ortadoğu sorununa çözüm bu- lunması ıçın bölgeye gelmesi nedeniyle "ön çahşmalar" yap- malan gerektiâni bildirdıkleri- ni aktardılar. İsrail'de yapılan genel secimlerden sonra, Baş- bakan olan İşçi Partisi lideri İzak Rabin, Filistinlilere özerk- lik sağlanacağını açıklamıştı. Başbakan Demirel'i önceki gün ziyaret eden 17 Arap ülke- sinin Ankara'daki temsilcileri- nin, Türkiye'nin, Ortadoğu sorununda "hakca ve adil" bir çözüm için izlediği dış politika- yı devam ettirmesini istedikleri öğrenildi. Herzog'dan Türkiye'ye şükraıı KÜRŞAT AKYOL İsrail Devlet Başkanı Haim Herzog 500 yıl önce İspanya'- dan göç eden Yahudileri kabul eden Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye'ye şükranlannı bil- dirdi. Konuk Devlet Başkanı Her- zog'un İstanbul ziyaretinin ikinci günü program değişiklik- leri nedeniyle hareketli başladı. Herzog. dün normal programı- na göre 09.00 ile 12.00 arasında ziyaret etmesi gereken Topkapı Sarayı'na gitmedi. Saat 10.30 civannda Neve Şalom Sina- goğu'nu ziyaret ederek yakla- şak bir saat süren dını ayıne katıldı. Herzog. Galata Kulesi yakınlanndakı sinagoğun giri- şinde Başhaham David Aseo tarafından karşılandı. Ayinde. önce İbranice ardından İngiliz- ce birer konuşma yapan Her- zog. Yahudi halkının Türkiye'- ye şükran duyduğunu belirtti. Osmanlı jmparatorluğunun 500 yıl önce İspanya'dan kovu- lan Seferadlan (Akdeniz ülkele- rinde yaşayan Yahudilen) kabul ederek onlara yurt sağla- dığını anlattı. İsrail Havayolları'na bombalı saldırı İSTANBL L (AA) - Taksim Elmadağ'da bulunan İsrail Havayollan El-Al'ın bürosu. dün saaı 12.00 sıralannda yaklaşık 100 kışilık bir grubun taşlı sopalı saldınsına uğradı. Elmadağ'da ara sokaklar- dan çıkarak toplanan grup. İsrail Müslümanların kanın- da boğulacak' ve 'İsraıl ecclin çok \akın" şcklinde sloganlar atarak. Cumhuriyet Caddesı üzerindekı. El-Al bürosunu taş yağmuruna tuttular. Büroya ellerindekı sopalar- la da saldıran göstericiler. kın- lan camlann üzerinc "İsrail ecelin çok yakın" yazılı bir p;»nkart bıraktılar. GOZLEM UĞUR MUMCU • Baştarafi I. Sayfada silahlandırıldığı, Kürt ayaklanmalarında kullanılmak üzere İngiliz stlahlarını San Saltık'lardan Binbaşı Musta- fa Bey ile aynı aileden İstanbul Emniyet Müdürü Dersimli Miralay Halit Bey'in yardımlarıyla Ankara'ya nasıl gön- derdiği; bu olay nedeniyle Kürt Mustafa Paşa'nın baş- kanlığındaki Divanı Harp'te nasıl sucsuz bulunup salıve- rildiği anlatıyor. Mondros ve Sevres anlaşmalarından sonra Kürt ay- dınları, Kürt milliyetçiliğini kullanarak Batı desteğinde bir Kürtdevleti kurmak istemişlerdi. Bu amaç, Kuzey Irak'ta ABD'nin ve "Çekiç Güc"ün ko- ruması altında gerçekleşti. Kendisini Marksist sayan da saymayan da birer Kürt milliyetçisidir. Aralarındakı tek fark, silahlı eylemlere başvurup, başvurmamalarıdır. PKK, silahlı eylemlere başvuruyor. ERNK cephe ve ARGK ordu örgütleri olarak silahlı ayaklanmayı ve şiddet yolunu seçiyor. "Türkiye Kürdistanı Sosyalist Partisi" ile aynı siyasal doğrultudaki KOMKAR (Federal Almanya Kürdistan İşçi Dernekleh Federasyonu) silahlı eylemleri reddeden ve bu eylemlere karşı çıkan iki Kürt örgütüdür. Bu gerçeğin altını çizen 2 haziran tarihli yazımıza KOMKAR'dan bir yanıt geldi. KOMKAR MerkezYürûtme Kurulu adına yazılan mektupta, söz konusu yazının "ırkçı-şoven mantıkla" kaleme alındığı, yazının "Kürt yurtsever guçler arasında varolan görüş aynlıklarını de- rinleştirerek düşmanlığa dönüştürme" amacıyla yazıldı- ğı ileri sürülmektedir. KOMKAR Merkez Yürütme Kurulu üyelerine kendi ya- yın organları "Denge Komkar" dergisinden alıntılar ya- parak yanıt vermek; konuya gerekli açıklığı getirmeye yeter. *Yurtdışında yayımlanan "Denge Komkar" dergisi, 1 Nisan 1987: -Kürt Yurtsever Hareketi ciddi birprovokasyon ile karşı karşıyadır. (..)saldırganlığı çılgınlık düzeyine ulaştırdılar (..) kan doktuler. Aynı derginin 29 Mayıs 1987 sayılı yayınından da bir alıntı yapalım: -Halkımızın yiğit evladı Ali Hoca (Ramazan Adıgüzel) PKK'h ajan provokatörlerce katledildi. -Türkiye Kürdistanı Sosyalist Partisi 4 Mayıs 1987 gün- lü açıklaması: -12 Eylül sonrasında PKK nın ipleri Ortadoğu planında başka güçlerin eline geçti.(..) PKK hem yurtiçinde hem yurtdışında Kürt ulusal nareketine ve genel olarak Tür- kiye'de devrim ve demokrasi güçlerine karşı bir provo- kasyon aracı olarak kullanılıyor. Kürdistan İşçi Derneği Fransa örgütü başkanlannın (Ali Akagündüz) öldürülmesi üzerine "Denge Komkar" adlı derginin 1 Temmuz 1987 tarihli sayısında yayımla- nan 21.6.1987 tarihli bildiriye de göz atalım: -Bu şerefsizce saldınnın sorumlusu da yıllardır Av- rupa'nın şu veya bu ülkesinde dernek basan, kundakla- yan, devrimci ve yurtsever kişilere saldıran, onları öldü- ren, yaralayan, bu işi temel politika haline getiren Apocu çetedir. TKSP lideri Kemal Burkay, 1983 yılında "Devrimcilik mi, Terörizmi mi? PKK Üzerine'' başlıklı bir kitap yazmış, PKK adına, bu kitaba 1984 yılında yayımlanan Devrim- cilerdeki Kafa Kanşıklığı mı, Yoksa Bir Küçük Burjuva Reformistinin Iflah Olmaz Hastalığı mı? "adlı kitapla yanıt verilmiştir. Bu gibi olaylarda ölçüt, silahlı eylemler ve terördür. Bugün, Kürt aydmları tarafından karalanan ve suçlanan Türk aydmları, "SS kararnamelerine" karşı çıkarak, HEP'e yapılan baskıları kınayarak, Anayasa Mahke- mesi'nin Ceza Yasası'nın 125. maddesini "şartlı tahliye" kapsamı dışında tutan karannı eleştirerek, Güneydoğu'- daki insan haklarını çiğneyen devlet görevlilerini sergile- yerek "Çekiç Güç'e karşı çıkarak demokrasi ve uygarlık görevlerini yerine getiriyorlar. Bir kısım Kürt aydını da düne kadar değişmez slogan yaptıklan "Amehkan emperyalizmi" ile suçladıkları ci- nayet örgütlerini "Kürt milliyetçiliği" söz konusu olunca hemen unutuveriyorlar! ARADABIR • Baştarafi 2. Sayfada adayımn da rektör olabilme şansı öbürlerinden daha az olmayacaktır. Rektör atanmasına ilişkin bu en yeni yasasıyla yasako- yucunun üniversite öğretim üyelerine karşı beslediği gü- vensizlik ve kuşku da belgelenmiş bulunmaktadır. Demok- rasi kılıklı bir 'dikte edicilik' üniversitelerin yönetimi için uygun görülmektedir. Gerçek demokratlık, gönderilecek olan rektörlerin. kendilerinden istemeyeceğimiz, ancak is- terlerse gösterebilecekleri bir erdem niteliğini hâlâ koru- maktadır. Demokrasi işlevselleştirilememiştir. Bu yasaya göre altı aday adı, oylamaya katılsak da katılmasak da YÖK'e gönderilecektir. Aday adaylarından her biri, daha sonra ilk üçe girmelerini zorlaştıracak şeyler yapıp söyle- mekten elbette kaçınacaklardır. Aday YÖK'e nasıl gider- se, rektör olarak da öyle gelecek ve kalacaktır. Ancak oy- lamaya katılarak bu aday adaylarından herhangi birine oyumuzu vermekle, hakkımızdaki bu güvensizlik belgesi- ni, aynı zamanda onaylamış da olacağız. Bu sonuç karşı- sında, "Herkes kendi aday adayını, bu kaygıların hiçbirini taşımaksızın, ortak hesaplarını kollayıp gözeterek destek- liyor; bari biz de, üniversite onların ya da bunların eline geçmesin diyerek kendi adayımızı kendimizle birlikte bu daha az onurlu duruma sevk edelim de, ilk altının içine gir- meye bakalım..." hesabını kolaylıkla savunamayız. Ancak oylamaya geçerli oy kullanarak katılmanın bir haklı koşulu olabilir: Aday adaylarından birisinin, en çok ve rektörlük için makul çoğunlukta oy alamamış olmasına karşın rek- törlüğe atanması durumunda, bu görevi üstlenmeyeceğini kamuoyuna duyurması... Ancak bu aday adayına oy ver- mek herkese ve üniversiteye bir şey kazandınr.