28 Mart 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/14 DIŞ HABERLER 14 OCAK 1990 SSCB Gorbi,Litvanya'yı ikna edemediöovyet lideri Gorbaçov, Litvanya'daki temaslannı dün tamamlayarak Moskova'ya döndü. Gorbaçov, SBKP'den ayrılma karan alan Litvanya Komünist Parti yetkililerini bu kararı geri almaya ikna edemedi. Dış Haberler Servisi — Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov, Litvan- ya'daki temaslannı dün tamamlayarak Moskova'ya dondıi. Gorbaçov bağımsızlık kararı alan Litvanya Komünist Panisi yet- kilileri, bu karan geri almaya ikna edemedi. Gorbaçov, bu cumhuriyetteki üçüncü gü- nttnü, bağımsıylık karan alan Litvanya par- ti örgütünün yetkilileri ve bu adıma karşı kurulan "aJternatif" Litvanya Komünist Partisi'nin liderleriyle görüşmeye ayırdı. Görüşmede ilk önce görüşlerini acıkla- yan bağımsızlık yanlısı Litvanyalı komü- nistler, Litvanya'daki parti örgütünün ka- rarını geri almasını beklemek yerine, SBKP yönetiminin, merkezle cumhuriyet parti ör- gütleri arasında iliskileri bir an önce yeni bir temele oturtulması gerektiğini savundu- lar. Partiyi kendi başlattığı perestroyka sü- recinde geride kalmakla suçlayan bağımsız- lıkçı Litvanyaülardan "Sovyet Ljtvanyası" Gazetesi'nin yazüşleri müdüni Vasily Yel- yanov, "Litvanya halkının büyük bir ço- ğunluğunun, bağımsızlık için gerekli feda- kârlıkları yapmaya hazır olduğunu" söy- ledi. SBKP'ye bağlıhğın devamuu savunan "alternatif" Komünist Parti'nin flyeterin- den Vikenty Pavlovic ise, bağımsızlık yan- hlarını Sovyet federasyonunu parçalamak isteyen gayri resmi grupların etkisi altında kalmakla suçladı. Bağımsızlık yanlısı Litvanya KP'si lide- ri Algirdas Brazauskas ise aldıklan bağım- sızlık kararımn, SBKP'den idoelojik ola- rak kopma anlamına gelmediğini, yalnız- ca parti örgütünün popularitesinin koruma- yı amaçlayan örgütsel bir karar olduğunu söyledi. Toplantıda, zaman zaman sertleş- tiği büdirilen bu görüşmelerden sonra söz alan Gorbaçov, Litvanyalı komünistleri, bugün böyle konuşabilme özgürlüklerini yaratan perestroyka sürecini, yeterince ol- gunlaşmadan budamakla suçladı. Gorbaçov'un konuşmasının daha geniş biçimde daha sonra yayırnlanacağı bildiril- di. Gorbaçov, bu arada, dün Liüvanya'da- ki en üst düzeydeki askeri yetkililerle bir gö- rüşme yaptı. Görüşmede, perestroykanın "askeri yönlerinin" ele alındığı ve Sovyet komutanların, ordunun "perestroykaya bağlılıklannı vurguladığım" belirtildi. Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri Mihail Gorbaçov, ayrıca perest- royka sürecinin yarattığı, "soyalizmin po- tansiyelinin kanıtlanabileceği tarihsel fırsa- tın", Litvanya Komünist Partisi'nin aidı- ğı bağımsızlık kararı gibi adımların yarat- tığı bunalırnlar yüzünden kaçırılmaması çağrısında bulundu. Gorbaçov, Litvanya Komünist Partisi'- nin bağımsızlık karannın ele alındığı dün- kü toplantıda yaptığı konuşmada, SBKP'nin, Lenin'in "Ulusların kendi ka- derlerini tayin hakkı" ilkesine bağlı oldu- ğunu ve SSCBVi oluşturan halklann, bu haklarım SSCB'den aynlma biçimi de da- hil, kullanabilmelerinin bugünkü Sovyet anayasasında da öngörüldüğünü bildirdi. Gorbaçov, Litvanya Komünist Partisi'- nin aldığı bağımsızlık karannın, halkın ya- rarlanabileceği özgürlüklerin kullamlması şansıru yaratan perestroyka sürecine ağır bir darbe olduğunu ve "perestroykanın kök salması için" sabırlı olunması gerektiğini vurguladı. Komünist Parti yöneticileriyle görüşme- den önce Litvanya'nın başkenti Vilnius'taki bir televizyon seti üretim fabrikasını gezen Gorbaçov, burada işçilerle konuştu. Gor- baçov, konuşması sırasında Litvanya'nın SSCB'den aynlma kararını sık sık eleştir- di. Gorbaçov'un Litvanya ziyareti sırasın- da "en sert" eleştirileri yaptığı konuşma- sında, Litvanyalılar'ı, kendi katıhmları ol- madan almabilecek kararları uygulamak zorunda kalabilecekleri yolunda uyardı. Siyasi gözlemciler, Gorbaçov'un Lhvan- ya ziyaretinin, yeterince basanlı geçmedi- ğini belirtiyorlar. Gözlemciler, Gorbaçov'- un Litvanya'nın SSCB'den ayrılması ko- nusunda yaptığı önerilerin ve görüşmelerin, yeterince etkili olamadığım, Litvanyalıla- rın, aynlma konusunda ısrarlı olduğunu kaydediyorlar. Öte yandan Mihail Gorbaçov'un, "Ay- nlma konusunda hazırlanacak bir yasa ta- sansı pariamentoda göriçiılecek" şeklinde- ki sözleri, Litvanya'da tepki ile karşılandı. Litvanya Komünist Partisi yetkilileri ve mu- halefet güçleri, Gorbaçov'un sözlcrini bir "kandırmaca" olarak değerlendiriyorlar. Litvanya'daki Sajudis bağımsız hareke- tinin lideri Vytautas Landsbergis Gorba- çov'un sözlerini "politik bir tnzak" olarak değerlendirdiklerini, önerinin, kabul edile- mez olduğunu söyledi. Landsbergis, "Eğer, Ljtvanya, SSCB'nin legal bir parçası olsay- dı, o zaman böyle bir şey düşünulebilirdi" şeklinde konuştu. Litvanya ve diğer Baltık cumhuriyetleri, ülkelerinin 1939 yılında Sovyetler Birliği tarafından zorla işgal edil- diğini ileri sürüyorlar. Baltık cumhuriyetlerinden Estonya'da da Gorbaçov'un aynlma konusunun çözü- müne ilişkin sözleri tepkiyle karşılandı. Es- tonya Komünist Partisi yöneticileri, Gor- baçov'un sözlerinin vaatten öte gidemeye- ceğini, Baltık cumhuriyetlerinin, birlikten ayrılmalannın, yakın bir zamanda gerçek- leşeceğini bildirdiler. Ajanslar, Gorbaçov'un Litvanya ziyareti sırasında tam anlamıyla kişisel prestijini or- taya koyarak Litvanyalılar'ı aynlma komı- sundan vazgeçirmeye çalıştığını belirtiyor- lar. Sovyetler Birliği'ndeki diğer curahuriyet- ler de Gorbaçov'un Litvanya gezisinden sonra ortaya çıkacak durumu bekliyorlar. SSCB'ye bağlı 15 cumhuriyetin büyük bo- lürnü, federal yapıdan aynlmayı istiyor. Cumhuriyetlerin, Litvanya'nın alacağı tav- ra göre hareket edecekleri ve önümüzdeki günlcrde birçok cumhuriyette, benzer so- runlann yaşanacağı da çeşitli çevrelerce dile getiriliyor. AZERBAYCAN Savaş kapıdaAzeriler ile Ermeniler arasındaki çatışmalar sürüyor. Karabağ'da tam bir iç savaş yaşanıyor. Azerbaycan'da Ulusal Savunma Konseyi oluşturuldu ve Ermenistan'a savaş açılması istendi. Bakû'da.Halk Cephesi'nin düzenlediği mitingde, iki semte Atatürk ve Izmir adı verilmesi çağrısında bulunuldü. ROMANYA Dts Haberler Servisi — Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov, etnik kar- gaşaya ve aynlıkçılığa karşı uyanlanru sur- dürürken, ulkenin Kafkasya bölgesinde hu- zursuzluk ve karmaşa giderek yükseliyor. Karabağ'da Ermeni-Azeri çatışması tüm şiddetiyle sürüyor. Azerbaycan'da Lflusai Savunma Konseyi oluşturuldu ve Ermenis- tan'a savaş ilan etme karan alınması isten- di. AP'nin haberine göre, Ermenistan sınır- ları içinde yer alan Dağlık Karabağ bölge- sinde tam bir iç savaş durumu hâkim. Er- meniler ve Azerilerin silahlandıklan ve bir- birlerine ait çeşitli köylere baskınlar düzen- ledikleri bildiriliyor. Karşılıklı rehin alma eylemleri ise tırmanıyor. Azerbaycan'ın başkenti Bakû'da ise Er- menilere karşı ayaklanma başlatıldığı bil- diriidi. AA'nın Bakü'deki kaynaklardan edindiği bilgilere göre halk cephesiyle ilgi- si olmayan "eylemci gruplar", kentteki Er- menile'rin evlerini ve bazı araçlan yaktılar. Miliiyetçi eylemcilerin Ermenilerin evlerine yaptığı saldırıda biri yaşlı kadın iki kişinin öldüğü haber veriliyor. öte yandan Azer- baycan Halk Cephesi, dün düzenlediği dev mitingde, Azerbaycan Yüksek Sovyet'ini olağanüstü toplanma ve Ermenistan'a sa- vaş ilan etme karan almaya çağınrken, Azerbaycan halkının haklarım korumak için geçici bir Ulusal Savunma Konseyi oluş- turdu. Konseyin başkanhğına Azerbaycan Halk Cephesi'nin başkanı olan Ebulfes Ali- yev'in getirildiği bildirildi. "Ulusal Savunma Konseyi"ne bağlı "gençlik gruplarından" ilkinin dün Dağlık Karabağ bölgesine gönderildiği bildirildi. Azerbaycan Halk Cephesi kaynaklan, ARNAVUTLUK Ermenilerin çoğunlukta olduğu Dağlık Ka- rabağ bölgesine gönderilen bu gruplann, bölgedeki "Ermeni tahakkümüne" son ver- mek amacıyla çaba göstereceklerini bildir- diler, ancak söz konusu gruplann gücünü ve silahlı olup olmadıklannı açıklamadılar. Bu arada Ermenilere yönelik saldınlar- dan sonra polisin bazı tutuklamalar yaptı- ğı ve kentte olağanüstü güvenlik önlemleri aldığı haber verildi. Bakû'dakı kaynaklar, raiting öncesi Azer- baycan televizyonunun "Itarnaz bir tıktikle" yerel TVde Türkan Şoray'ın baş- rolünü oynadığı bir Türk fılmi göstererek, halkı evde oturmaya özendirmeye calıştık- lannı, ancak bu "taktigin" ise yaramadığı- nı söylediler. Bu arada, Halk Cephesi bugün düzenle- diği mitingde, kentin iki büyük bölgesinin adlanru değiştirdiğini ilan etti. Halk Cep- hesi yetkilileri, Bakû'nun Kirov bölgesinin adının "Atatürk", "Ekim Devrimi" bölge- sinin adının da "Izmir" olarak anılması için tüm Bakûlulara çağrıda bulundu. Bakûlu- lar, iki kent birbirine çok benzediği için Iz- mir'e ve Izmirlilere büyük bir sempati du- yuyorlar. Bu arada Ermenistan Cumhuriyeti'nin başkenti Erivan'dan Stepanakert'e gönde- rilen bir parti silahın daha ele geçirildiği açıklandı. Lenkeran kentinde ise durumun tümüy- le "Halk Cephesi"nin kontrolünde olduğu haber verildi. Halk Cephesi kaynaklan, "Dağlık Karabağ'da Azerbaycan egemenliği kurulrnadığı sürece Azerbaycan devletinin sözünün Lenkeran'da da geçmeyeceğini" vurguladılar. İlticacı asker: Ülkem kaynıyorAltNA (Cumhuriyel) — Arnavutluk'ta yönetime karşı ayaklanmalann başgöster- diği yolundaki iddialar yoğunlaşırken Yu- nanistan'a iltica etmeyi başaran bir Arna- vut askeri, ülkesinin "kaynadığını" öne sürdü. Alber Ceka adlı 20 yaşındaki asker ge- çen salı günü sınır nöbetindeyken Yunanis- tan topraklanna geçmeyi başarmış ve siyasi iltica hakkı istemişti. Atina'ya getirilen as- ker, Arnavutluk Göçmenleri Derneği'nde duzenlenen basın toplantısında ülkesinde kaydedilen ayaklanmalann yönetim tara- fından kanlı bir şekilde bastınldığından söz etti. "Arnavutluk kaynıyor. Işkodra ken- tinde halk yollara dökulüyor. Birçok kisi öldiiriilüyor. Baztsı (komunizm düşmanla- n) ilan cdilerek meydanlarda asıldı" diyen Arnavut askerınin demeci, dünkü Yunan gazetelerinde geniş bir şekilde yayımlandı. Yunanistan'a kaçışım anlatan Alber Ce- ka, geride bıraktığı dört kardeşi ile anne ve babası için endişe duyduğunu söyledi. Ar- navutluk yönetiminin "çok sert" olduğu- nu ve dünyadaki gelişmelerin "kulalctan kulaga" öğrenildiğini belinen mülteci, Ro- manya'daki olaylann da aynı yöntemle du- yulduğuna dikkati çekti. Ramis Alia yöne- timinin tez zamanda yıkılacağına inanan Arnavut askeri, bütün ülkede sıkıyöqetim ilan edildiğini öne sürdü. Tiran yönetimi- nin, Yunanistan'daki yaşam koşullanmn "çok kötii" olduğunu duyurmakla iltica et- mek isteyenleri yüdırmaya çalıştığını ve sı- nır askerlerine ülkeden kaçmak isteyenle- re "vur emri" verildiğini ekledi. Alber Ce- ka, Arnavutluk halkının sabahtan akşama kadar kesintisiz bir şekilde çaiıştığını, an- cak karşıhğında alınan maaşlann ne yiye- ceğe, ne de'giyeceğe yeterli plmadığını id- dia etti. ARNAVUTLUKELÇİSİ: Yunanlı gerici unsurlar ülkeme iftira ediyorANKARA (Cumhuriyel Biirosu) — Arna- vutluk'un Ankara Büyükelçisi Nesip Kaçi, Yunanistan'daki, "Gerici ve megalo idea- list" unsurlann Ulkesine karşı iftira kam- panyası başlattığını söyledi. Romanya'dan sonra Arnavutluk'ta da halkın hareketlenmeye başladığına ilişkin haberlerin basrnda yer alması üzeriae Bü- yükelçi Kaçi bir açıklama yaptı. Arnavutluk'a karşı sistemli olarak sür- dürülen propaganda faaliyetlerinin ülkesi- nin Yunanistan'la olan sınırında yaşayan "kara papazlar" ile Ortodoks kilisesi yö- neticileri tarafından köruklendiğini öne sü- ren Kaçi, şunlan söyledi: "Yunanistan'da bu vahşi kampanya baş- lar başlamaz, Arnavutluk'un dışında yaşa- yan bir avuç Arnavut mullecisi vaktiyle fa- şist ve Nazist diışmanlarla işbirliği yapmış olan kimi hain kimselerle ve özellike duşuk Kral Ahmet Zogo'nun anormal ogiu Lcka ile Paris'te toplanarak, Arnavutluk ulusu- na çağnda bulunarak bugünku halk idare- sine karşı ayaklanraasını istediler. Asiret re- isi eski Kral Ahmet Zogo'nun oglu, dün- yaca bilindiği gibi gizli silab ve uyuşturucu madde kaçakçılığı yaptığı için yalnız Gü- ney Afrika devletinde sığınma bıdabilen bir serseridir. Onun Arnavutluk ve Arnavut- luk halkına hitap etme hakkı yoklor. Hem de insan haklannın çiğnendigi bir ülkeden sesienmesi çok gariptir." Kaçi, "Eski huyundan vazgeçmeyen" Sırbistan'ın da Yunanistan"daki "Gerici- ler ve megalo idealistlerle işbirliği içinde ol- duğunu" ileri surerek şunlan söyledi: Öte yandan ltalya'nın, Tiran'daki Mas- lahatgüzan Paolo de Nicola, Arnavutluk'- ta durumun sakin ye normal olduğunu söy- ledi. Ankara'daki ATA temsildsi tarafından AA'ya yapılan yazılı açıklamada, de Nico- la'nın Tiran'da önceki gece Arnavutluk Dı- şişleri Bakanhğı ile yaptığı bir- görüşmede, "Italyan radyo, TV ve haber organlamun Arnavutluk'ta durumun gergin olduğu, hu- zursuzluk yasandığı şeklindeki haberleri asılsızdır. Haberleri ttalyan bükümeti yay- mıyor" deuıği bildirildi. UCİGASH COMUNlSTı KOMÜNİST KATİLLER KAHROLSUN — Bükreş'te dnceki gün düzenlenen gösteride ögrendler "Kahrolsun komünist katiller" yazılı pankartlar tasıdılar. (Folograf: Renter) Komünist Parti artık yasakR , komünist partiyi yasaklayan ilk Doğu Avrupa ülkesi oldu. Halkın yoğun baskısı altında kalan Ulusal Kurtuluş Cephesi, kaldınlmış olan ölüm cezasmın da referanduma sunulmasını kabul etti. BBC'nin Bükreş muhabiri 'Rumen halkında büyük bir intikam arzusu var' dedi. Dış Haberler Servisi — Romanya'da Ko- münist Parti'nin yasadışı ilan edilmesi ge- niş yankı uyandırdı. Romanya yönetiminin aldığı bu kararla bir Doğu Avrupa ülkesinde Komünist Parti ilk kez vasaklanıyor. Daha önce Macaristan Komünist Partisi kendini fesh etmiş, Polonya Komünist Partisi de bu ayın sonunda kendini fesh etme karan al- mıştı. Ancak bu iki Ulkede komünist parti- ler yasaklanmış değil. Gözlemciler Romanya'da Komünist Par- ti'nin yasaiJanmasının halkın devrik Dev- let Başkanı Nikolay Çavuşesku rejimine duyduğu nefretin büyükiüğünü gösterdiği- ni belirtiyorlar. Ulusal Kunuluş Cephesi, halktan gelen yoğun baskı ile önceki gece Komünist Par- ti'yi vasaklamanın yanı sıra, çok önemli başka bir karar daha aldı ve kaldınlmış olan ölüm cezasmın referanduma sunulmasını kabul etti. Referandum 28 ocakta yapüacak. Romanya'da tarihi karann alındığı önceki gün çok hareketli geçti. Cuma sabahı Ça- vuşesku'ya karşı ayaklananlan anmak için düzenlenen tören kısa süre sonra antikomü- nizm gösterisine dönuştü. Binlerce kişi, Ulu- sal Kurtuluş Cephesi'nin toplandığı binanın önune birikerek yönetimde hâlâ komünist- lerin bulunmasını protesto etti ve devlet ay- gıtından komünistlerin temizlenmesini is- tedi. Çoğunu öğrencilerin oluşturduğu gös- tericiler a>Tica Securitate üyelerinin yargı- lanmalanmn da çok yavas yüriidüğunü be- lirterek ölüm cezasmın kaldınlmasını pro- testo etti. Göstericiler, ölüm cezasmın kal- dırılıp kaJdınlmaması konusunda referan- duma gidilmesini istediler. Göstericiler ak- şama kadar Ulusal Güvenlik Cephesi'nin merkezi önünde beklemelerine rağmen ta- leplerine bir yanıt alamayınca hava gergin- leşti. Kalabalığın büyüdüğu "Kahrolsun ko- mnniznT, "Llusal Kurtuluş Cephesi isüfa" diye sloganlar atılmaya başlandığı gözlen- di. Gerginliğin anması üzerine akşam geç saatlerde merkez binasından dışarı çıkan Ulusal Kurtuluş Cephesi Konseyi Başkanı ton tliescu, Komünist Parti'nin yasaklan- dığını ve ölüm cezasımn kaldırılması konu- sunun 28 ocakta referanduma sunulacağı- nı açıkladı. Ulusal Kurtuluş Cephesi Niko- lay Çavuşesku ile eşi Elena'nın kurşuna di- zilmelerinden bir gün sonra ölum cezasını kaldırmıştı. Böylece cephe, kendi kararın- dan geri dönmek durumunda kaldı. Iliescu'nun açıklaması üzerine, kalabahk sevinç gösterileri yapmaya ve "Ulusal Kor- tuluş Cephesi, bizden yana" diye bağırma- ya başladı. BBC'nin Bükreş muhabiri, halkın katli- am yapan Securitate" (gizli polis) yetkilile- rinin idam edilmesini istediğini ve referan- dumda büyük bir olasüıkla ölüm cezasmın tekrar kabul edüeceğini belirtti. Muhabir, "Halkta buyiik bir intikam arzusu var. Bu kontroidan çıkarsa ülke kanlı olaylara sahne olabilir" dedi. AP'ye göre Ulusal Kurtuluş Cephesi, Ko- münist Parti'nin önde gelen yetkilûerinin tu- tuklu bulunduğurm açıkladı. Ancak Ulusal Kunuluş Cephesı'nde de eski komünistler bulunduğundan bunlann durumunun ne olacagı merak konusu. Temaşvar'da yönetim ordunun elinde ' Romanya'ya îRşkin diğer bir gelişmede Temeşvar kentinde Ulusal Kurtuluş Cçphesi Konseyi'nin yerel organiannın istifa ettiği ve yeni yerel yönetim birimi oluşturuncaya kadar yönetimi ordunun ele aldığı bildiril- di. Kaynaklar Teraeşvar yerel organiannın cuma günü kentte düzenlenen yoğun pro- testo gösterileri sonucu istifa ettiklerini bil- dirdiler. Göstericiler birçok Securitate üye- sinin hâlâ dışanda dolaşmasım ve yöneti- min Securitate'ye karşı yumuşak davranma- sını protesto etmişlerdi. Nicu, katliam emrinden yargılanacak Bu arada Nikolay Çavuşesku'nun oğlu Nicu Çavuşesku'nun "katliam emre vermek ve devlet parasını çalmak" suçlanndan yar- gılanacağı bildirildi. AA'nın haberine göre Romanya Başsavcısı Gheorges Arobn, tele- vizyondan yayımlanan demecinde, Nicu 1 nun davasının ne zaman başlayacağı konu- sunda bilgi vermedi. Bu arada Çavuşesku yönetiminin devril- mesinin ardından, 43 yıldan bu yana ilk kez yapılacak serbest seçimlerin, muhalefetin hazırlanması amacıyla ertelenmesi konu- sunda anlaşmaya varıldığı bildirildi. Köylü Partisi Başkan Yardımcısı Ion Barbus, Re- uter ajansına yaptığı açıklamada, Nikolay Çavuşesku yönetiminin devrilmesinden son- ra onaya çıkan yeni partiler ile yönetimde- ki Ulusal Selamet Cephesi'nin (USC) Kon- sey Başkanı Ion Iliescu arasında seçimlerin ertelenmesi için prensip olarak anlaşmaya vanldığını kaydetti. YUGOSLAVYA DIŞİŞLERİ BAKANILONCAR7NCUMHURÎYET'EDEMECİ: Ortak Avrupa Evi'ne gidiliyor ICudimun Loncar'a göre en büyük değişim Sovyetler'in diğer Doğu Avrupa ülkelerine olan etkisinde görülüyor. Loncar, Arnavutluk hakkında ise şü anda ayrıntılı bilgi verecek durumda olmadığını söyledi. ÜMtT ASLANBAY BELGRAD — Yugoslav>a FederaJ Cum- huriyeti Dışişleri Bakam Budimir Loncar, Doğu Avrupa ülkelerinde yaşanan değişim ile birlikte, Batı ile aralannda bir detantm oluştuğunu belirterek bu gelişmelerin sonu- cunda "Ortak Avrupa Evi'ne gidikbileceğini" söyledi. Loncar, değişim- lerin Yugoslavya için "sorun oluşturmayacagını" dile getirirken, Doğu Avrupa'da yaşananlaruı Sovyetler Birliği'n- deki glasnost ve prestroykadan kaynaklan- dığını, ancak ABD'nin politikalannda da değişim olduğunu ifade etti. Bağlantısız ülkelerin önde gelenlerinden olan Yugoslavya'nın Dışişleri Bakam Lon- car, Arnavutluk'daki olaylar konusunda ise "şu anda bilgisi olmadığını" ancak "ner şe- yin değiştiğini" anlattı. Loncar, Cumhuri- yet'ın sorulannı şöyle yanıtladı: — Doğu Avrupa'daki geüşmeleri nasıl de- ğerlendirijorsunuz? LONCAR — Bu gelişmeler sadece Avru- pa ve Doğu Avrupa için önemli değil, bü- tün dünya için çok önemli, tarihi bir olay- dır. Bu olaylar önce Sovyetler Birliği'ndeki değişime bağlı, prestroyka ve glasnosta da- yalı. Bu değişiklikleri yapan ülkelerin de belli özellikleri var ama. Her ülke kendi şartlanna göre değişiyor. tlk aşamada, bu ülkeler kendi ülkeleri içinde problemlerini halletmeye çalışıyorlar. Ama giderek Avru- pa çapında bir işbirliği belirmeye başlıyor. Bu olaylardan önce, karşılıklı görüşmeler yapıldı bu ülkeier arasında. Sonra bir "dettnt" oluştu. Tabii bu ülkeler bunu ka- bul ettiler çünkü görüşlerine de yakın. So- nuç olarak şunu söyleyebiliriz ki Batı'da ül- keler bir "entegrasvona" giderken, Doğu- da tam tersi bir eğilim var. Bizim görüşü- müz bu, olumlu bir süreçtir ve devam ede- cektir. Demokradkleşme olacak, piyasa ve ekonomik konuiarla birlikte, bloklann de- ğişimi gerçeklesecektir. Her ülkede çoğul- culuk güçlenirken bütün ülkeler arasında eşitlik de gerçekleşebilecektir. Tabii bütün bunlardan yeni bir ortak Avrupa evi kuru- labilir. Burada büyük rol, AGlK'e (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı) düşüyor. — Bloklann değişimi Avrnpa güvenliği- ni nasıl etkiler? LONCAR — Paktlardan birinin kalkma- sı, diğerinin kaiması söz konusu değil. Fa- kat görülüyor ki Varşova Paktı'nda baa de- ğişmeler olacak. Tabii bu değişmeler diğer paktı da etküeyebilir. En önemli konu yine de silahsızlanma. Bu konuda iki ayrı durum var. 23 ülkenin Avrupa'daki konvansiyonel silahları kaldırması, diğeri ise iki süper gü- cün nükleer silahları. Bu konudaki görüş- meler başarılı olursa, bloklann transfor- masyonu da kolaylaşır. — Değişim ile birlikte, sınırlann da de- gişmesinden söz ediliyor. Yugoslavya'daki çok uluslu yapı, BaJkanlar'daki sınır çatış- ntalan, böyle bir sonuca yol acabilir mi? LONCAR — Helsinki kararlan şu anda daha da Önemli. Azınlıklann korunması, sı- mrlann olduğu gibi kaiması bu kararlarda var. Yügoslavya'yı ise bence hiç düşünme- ye bile gerek yok. — Degişmeyen tek ülke Arnavutluk ola- rak gözüküyor. Sizin bu konudaki düsün- celeriniz neler? LONCAR — Arnavutluk'taki şu andaki gelişmeleri çok iyi bilmiyorum. (Arnavut- luk'ta ayaklanma olduğu haberlerini de kas- dederek) Şu anda detaylı bilgi veremem. Ama her şey değişiyor. Herhalde bundan bağımsız kalınamaz. Bazı ülkelerde değişim aniden geliyor ve çok zor oluyor. Bazı ül- kelerde de çok yavaş gidiyor. Çünkü bu eği- limler her yerde var. En büyük değişîm ise Sovyetler Birliği'nin diğer ülkelere olan et- kisinde. Ama aynı zamanda ABD politika- sında da. Sovyetler Birliği'ndeki reformlar çok önemli ve daha derin. Ancak ABD'de- ki değişim de önemsiz değil. — Bu değişimler sizce Bush - Gorbacov- un Malta buluşmasının sonucu mu? LONCAR — Bunun sonucu olduğunu söyleyemiyoruz. Ama mutlaka etkisi var...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle