25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
GüvenJik Konseyı'nin Ortadoğu ile ilgıli kararlarl • 1967 TARİH VE 242 SAYIll KARAR 1 lsraü, işgal ettiği topraklardan cekümelidır. 2 Çahşmalar durdurulmah, bölgedeki tüm ülkelerin hükümrarilık, siyasi bağımstzhk ve toprak bütünlüğü tanmmalıdn. 3 Bölgedeki ultisîararosı su ycillarındatı geçiş serbesüiği tamnmalıdır. 4 Fiüstin mültecileri s o rumına âdü bir çözüm bulunmahdır. 5 Düşman ülkeler arasmda yeni çahşmalarm önlenmeii amacıyla süâhsızlandvrumıf bolgeler kurıdmahdır. fsrail üzerindeki baskıların yoğunlaşması bekleniyor GÖZLEMCiLERE GÖRE, ABD'DE BAJKANUK SEÇiMlERiNiN YAXLAŞTlOl $U GÜNLERDE FORD VE KiSSiNGER, İSRAil'E GOLAN'DA ÖOÜN VERMESi iÇiN BASKI YAPACAK İSRAiL BATI JERİA VE GAZZE'DE FiLiSTiN DEVlETiNiN KURUlMASINI KABUL ETMiYOR. FKÖ iSE GÜVENUK KONSEYi'NiN 0RTADOCU KOMUSUNDAKi 242 VE 338 NOIU KARARLARINI REDDtDiYOR. Politikada sorunlar ERGUN BALCI Şili Örneği FKO'NUN DE KATILACAĞI BM GÜVENUK KONSEYİ, ORTADOĞU SORUNÜNU PAZARTESÎ GÖRÜŞMEYE BAŞLIYOR TASEB ARAFAT: Dflnyara kendlnl klbul ettirdl.. önümüzdeki pazartesi günü Güvenlik Konseyinde Ortadofeu konusunda başlayacak olan görüşme şimdiye değin yapılanlardan değişik bir anlam taşımaktadır. Zira 12 ocaktaki görüşmeye ilk kez Fiiistin Kurtuluş örgütü de katılacaktır. Güvenlik Konseyinin, Ortadoğu konusundaki toplantıya Fiiistin Kurtuluş örgütünü davet etrne karan, bilindiği gibi îsraüin sert tepkisine yol açmış ve Kudüs hükümeti görüşmeleri boykot ettigirıi açıklamıştı. Aslında FKÖ'nün Güvenlik Konseyıne davet edilmesi, îsrail'in geçen yıl diplomatik alanda yediği darbelerin sadece biridir. 1975 aralık ayında Genel Kunılun 35'e karşı 7J oyl» Siyonizmi rrkçılıkla e? tutan karar tas»ns«w kabul ettnese. İsrail'in dünyadaki yalnızhğını vurgulamıstı. Bundan kısa süre sonra Güvenlik Konseyi, 12 ocakta Ortadoğu konusunda yapacagı toplantıyı FKÖ'yü davet etmeye karar vermiştir. ABD'nin bu karar alınırken çekimser kalıp. vetosunu kullanmaması ise Kudüs yetküileri için ağır bir darbe olmustur. Ve nihayet geçen yıl aralık ayında İsrail'in Lübnan'a karsı düıenledigi büyük hava akmmı görüşmek üzere olaganüstü toplanan Güvenlik Konseyine FKÖ temsilcisinin de katılması. bu örpüt için yeni bir laJer teşkil etmiştir. tnlann daha da artması beklenmektedir. ABD'de Başkanlık seçimlerinin yaklaştığı bir sırada Gerald Ford ile Henry Kissinger'in Israil'e ödün vermesi için baskı yapmalan olasılıjtı çok güçlüdür. İki devlet adamı bu şekilde. Amerikan halkının karşısına Ortadofu'da anlaşma sağlamış başanlı diplomatlar eö rünümünde çıkmak istemektedir. öte yandan Sovyetler, Suriye. Irak. Libya ve Filistinliler de kuş kusuz İsrail üzerindeki baskılarını yoğunlaştıracaklardır. tsrail'in Fiiistin ve Golan konulanndaki katı tutumu ABD* nin isini Eüçleştirirken. Sosyetlerin de bölgede prestijinin artmasına yol açmaktadır. Nitekim ABD'den umudu kesen Arap ülkeleri Moskova"nm ardında toplanmakta, Îsr8il'in işgal altındaki Arap topraklannı terketmesi için Moskova'nın yapacagı girişimlere bel bağlamak tadırlar. Bu bakımdan Washington'un tsraü'e hiç olmazsa Golan'da ödün vermesi için baskı yapması beklenebilir. Böylece Beyas; Saray. Suriye lideri Hafız Esafla arasını düzeltme olanağına kavuşacaktır. Bu arada îsrail'in Golan'da kurduğu yerleşmelerden bazılarını terketmesi de, bu cephede gerginliğin azalmasma yardımcı olacaktır. öte yandan Mısrr'da büyük bir olasılıkla îsrail'in Sina'da yeniden bir miktar çekilmesini isteyecekür. • 1973 TARİH VE 3 3 8 SAYILI KARAR Gürcnüfc Konneyf, 1 Oriadoğu'da cereyan eimekte olan sataşo fcafılan bütün taraüardan ateşi keamelerini ve bu karann kabıü edümesinden en aeç 12 saat sonra bütün askerî faaJiyetJere son verme\er'xm isier. Ateşkes. taraflarm su anda işpal ettikleri rnevzilerde yürürlüğe girecektir. 2 tloiii laraflardan atejtn hemen kesUmesinden sonra, Göveniifc Konseyinin 19$7 yıUnda aldtğı 242 sayut karannın bütün maddeleriyle uygulamnastm ister. 3 Güvenlik Konseyi. atesfcesin başlamosıvta aj/nt anda. güvenilir bir himave altmda, Oriadoğu'da ddil ve sürefcli btr banşm sağlanması amacıyla. taraflar arasında aörnşmeler açümasma karor vermiştir. r. Sheila Cassidy dört yıldır SUİ'de doHoriuk vapan bir İngiliz Bayan. Son günlerde dış basında genlş yer kapsayan öyküsü ise geçen yıl ekim aymda başhyor. Bayan Cassidy bir akşam evinde otururken kapısı vuruluyor; kapıyı açtığında bir rahip, yakmlardaki manastırda ağır yarah olan geriUaya bakmasmı rica ediyor kendmden. Bayan Cassidy bu işin başını derde sokacagını bildiği halde gorev duygusuyla tereddüt etmeden manastıra gidiyor ve yasa dışı solcu (MIR> örgütünün başkan yardımcısı olan yarah adamı tedavi ediyor İki haıta sonra Bayan Cassidy, başka bir manastırda hasta bir rahibeyi ziyarete gittiğinde olaylar başhyor. «Birden alt katta silâh sesleri duydum» diyor Dr. Cassidy. Ve alt kata koştuğumda manastınn temizlilc işleriyle uğraşan kadının kurşunlarla deük deşik olmuş dunımda yerde yattığmı görüyor. Bu arada otomatik tabancalarla içeri dalan Şili Gizli Polisine (DINA) mensup ajanlar isminin Cassidy oldugunu öğrenince «Aradığımız kadm bu» diyerek kendisini merkeze götürüyorlar. Burada btr odaya karjatılan Dr. Cassidy, soyularak bir yatağa bağlanıyor ve kendisine yarım saat elektrik şoku uygulanıyor. Bundan sonra (M1R) liderini nerede tedavi ettiği soruluyor. Dostlannı ele vermek istemeyince, işkence tekrar başhyor. Elektrik şoklan, dayak ve ırza geçmeler dört gün sürüyor ve dördüncü günün sonunda direncini yitiren Bayan Cassidy konuşuyor... İstediği bügiyi alan gizli polis, Cassidy'i bir cezaevine naklediyor. îngiliz hükümetinin durumu öğrenmesi ve Şili hükümetloe uzun süre baskı yapması sonucu Cassidy, serbest bırakılıyor ve Londra'da başından geçenleri açıkhyor. İngiltere hükümeti ise olayı protesto amacıyla Şili BUyükelçisini geri çekiyor. D Artması bekleniyor Bu yıl ise, îsraü üzerindeki baa HAHZ Akılcı tutumuyU tsraili ESAT: yalnızlıt» ittl. Katı politikasın» tepkiler artıyor ÎZAK RABtN: Çin yönetîminde etkin olmak îsteyen üç grup arasındaki mücadelenin kızışması bekleniyor Çin Başbakanı ve ülkenin Baskan Mao'dan sonra ikinci kişisi olan Çu En Lay'ın ölümünün çinin iç ve dış politikasmda kısa dönemde önemli bir değişikliğe yol açmayacagı bildirilirken, çeşitli batılı kaynaklar halen Komünist Parti ve Devlet kademelerinde varolan gruplar arasındaki mücadelenin hızlanacağı görüsünü öne sürmektedirler. Çeşitli kaynaklara göre bugun Çin'de birbirleriyle anlaşmazlık içinde olan üç siyasal grup vardır. Bunlann birincisi daha önce Çu En Lay'm önderlik ettiği ve bugun Teng Hsiao Ping'in çevresinde toplanmış olan «Pekin Grubu»dur. Aralannda Kültür Devrimi öncesinde devlet bü rokrasisi içinde bulunan ve yakın zamanlarda saygmhklarını yenWen kazanan jniksek devlet görevlilerinin de bulunduğu bu grup «ekonomizm» olarak nitelenebilecek bir görüş çerçevesinde, hızlı bir sanayileşme ve iktisadî bağımsızlık amacıyla özellikle Batılı ülkelerle yakm iliştaler kurma yanhsı «ılımlı» egilim olarak nitelenmektedir. Liderleri arasında Mao'nun karısmın da bulunduğu «Şanghay Grubu» ise il:tisadî kalkınma için devrimci değerlerin ne olursa olsun ikinci plana itilmesine karşı çıkmakta ve ABD ile kapitalist Avrupa ülkeleriyle de «revizyonist» diye nitelenen sosyalist ülkelerden daha yakın ilişki kurulmasım istememekteclirler. İç politika ise bu grup, bazı toplumsal eşitsizliklerin giderilmesini uzun vadeli kalkmma planlarından önemli bulmaktadır. Iin Piao'nun «askert grubu» nun tasfiyesinden sonra Halk Kurtuluş Ordusu içinde ortaya çıkan yeni bir eğiümin lideri ise Pekin Askeri Bölge Komutanı Çen Hsi Lien'dir. Bu grubun siyasal yönetimde askerlerin de etkin olmasmı istediği ve iç sorunlarda «Pekin Grubu»na, dış politikada ise ABD ile fazla yumuşama istemeyen «Şanghay» grubuna yakın oldukları öne sürülmektedir. Çeşitli yorumculara göre Çin'de bu gruplann djşında parti içinde de özellikle ekonomik hoşnutsuzluklara dayanan bazı muhalif unsurlar ve hatta Sovyetlere karşı «esas düşman» gibi davranümasını istemeyen bazı eski komünist militanlar da bulunmaktadır. Ancak bunların sistemli bir etkinlik içinde bulunduklarma dair bir bilgi bulunmamaktadır. (Dış Haberler Servisi) Çu En Lay 1949'dan bu yana Çin Halk Cumhuriyeti Başbakanlığı görevindeydi Çin'in yakın tarihine damgasını vuran bırkaç kişiden biri olan Çu En Lay büyük bir mandarin ailesine mensuptur. Babası profesör, annesi ise kültürlü bir kadındı. Aile çevresinden ilk kültürel etküeri alan Çu En Lay, küçuk yaşta İngilizce ögTenmiş ve orta öğrenimini Nankay'da, üniversiteyi de yine aynı kentte tamamlamıştır. Çocukluk yıllannda edebiyata olan yetenekleriyle kendini çevresine kabul ettiren Çu En Lay, Çin'in yüzyıl başında içine girdiği toplumsal hareketlilik ortamında siyasete yöneldi, 1919'daki öğrenci eylemlerinde lider olarak sıvrildi. Bir süre sonra tutuklanan Çu En Lay bir yıl hapis yattı. O günlerde kendisiyle birlikte tutuklananlar arasında bulunan bir kızla evlendi. Hapisten çıktıktan sonra Fransa'ya giden Çu En Lay, burada hem çalıştı, hem kendini yetiştirdi ve o sıralarda kurulmuş olan Çin Komünist Partisi'ne bağlı bir örgütün yöneticileri arasına girdi. Çu En Lay, 1924 yılmda 26 yaşmdayken Çin'e döndü. Kanton bölgesinde bulunan milliyetçi devrimci lider Sun YatSen ile ilişki kurdu ve aynı yerde kurulan Wnampoa Askeri Akademisinde siyasal sekreter olarak çalıştı. Çu En Lay, ertesi yıl ünlü Şangay ayaklanmasımn örgütleyicileri arasında yef aldı. Ancak ayaklanmadan kısa bir süre sonra Çan KayŞek Komünist Parti ile ittifakım bozarak işçi kitlelerine karşı saldınya geçti, Şangay'daki devrimci yönetimi kanlı bir biçimde devirdi, Çu En Lay Fıltjtin Fillstln konusunda ise KudUs yetkilileri, Batı Şeria ile Gazze'de bir Fiiistin devletjnin kurulmasına kesinlikle karşı olduklannı açıklamışlardır. Ancak Başbakan îzak Rabin' in, ABD'nin baskısıyla rurumunu yumuşatarak Filistinlilerle ilişki kurmuı olasıhk dışı detUdir. Rabin'e kendi kabinesi içinden de yönde baskılann geldiği bilinmektedir. TeMiketi bolga Ortadoğu'da halen en tehlikeli bölge Golan cephesidir. Siyasal gözlemcilerin kanısına göre, bu yıl bir savaş patlarsa, Golan'da patlayacaktır. Ve bu savaşa Suriye'nin yanı sıra Filistinliler, Ürdün ve Irak katılacaktır. Bu takdirde, Sina'da da çarpışmaların başlayacağı kesindir. Ancak askerî uzmanlara göre, Mısır ordusu büyük çapta bir savaşa henüz hazır olmadığından bu cephedeki çarptşmalar sınırlı kalacaktır. Mısır ordusunun yedek parça ve cephane bakımmdan büyük sıkıntı içinde olduğu bildirilmektedir. Ayrıca çeşitli kaynaklardan silâh almaya başlayan Mısır, silâh standardisyonunu da henüz gerçekleştirememiştir. 12 ocakta Güvenlik Konseyinde başlayacak olan görüşmelerde diğer bir sorun da Filistin'in tutumudur. FKÖ, Güvenlik Konseyinin Ortadoğu ile ilgiii 242 ve 338 No. lu kararlannı tanunadığını ve bu kararların degişmesini istediğini açıklamıştır. Oysa Israil ve ABD Ortadoğu sorununu ancak 242 ve 338 No. lu kararlar çerçevesinde görüşebileceklerini belirtmişlerdir. FKÖ'ye göre, bu kararlar Fiiistin sorununu ikinci plana ittiğinden Ortadoğu bunalımına temel çözüm getirme olanağından yoksundur. Sonuç olarak 12 ocakta başlayacak olan görüşmelerin ateşli tartışmalara yol açacağı söylenebilir. (Dış Haberler Servisi) Şimdi Şili ile ilgiii bir başka haber: Yüksek rütbeli on subay, General Pinochet'e iki hafta önce verdiklert muhurada, rejimin daha ılımlı bir yola sokulmasını, bazı r«formların yapümasını ve Pinochet'in mart ayma kadar istila etmesini istemişlerdir. 6 ocak tarihli «The Times» gazetesinde ise şu ilginç haber yer alıyor: «VVashington, Pinochef nin ordudaki ve Hristiyan Demokratlar arasındaki muhalillerini giderek daha dikkatli dinlemeye basladı.» Haber ilginçtir; çünkü CTA'nm yardımıyla başa geçen Pinochet'in kanlı yönetiminin dozajı kaçırmasmm, artıis Washington'un da canını sıkmaya basladıgını gösteriyor. Diğer bir deyimle Pinochefye yol görünmuştür. Pinochet, yerli ve yabancı sermayenin çıkarlannı korumak için, gene yerli ve yabancı sermayenin el birligi ile Şili halkına karşı gerçekleşürdikleri büyük ihanet sonucu başa getirümişti... Zira, 11 eylül 1973'te kımlı bir darbe ile öldürülen Salvador Allende, tüm ekonomik ve sosyal güçlüklere rağmen altı ay önce 4 martta yapılan seçünlerde oy sayısınj arürmıştı; hem de enfl&syondan en çok etkllenen düşük gelirli halk kesitinde. Ancak sermayenin bekçisi Pinochet bu sermayeye zarar vermeye baslamıştır. Gerçl Allende'nin yaptıgı tüm miUîleştirmeler iptal edilmiş. yabancı şirketlere tekrar kucak açılmıştır. Ama ekonomi hızla uçuruma yuvarlanmış, entlasyon oram •/. 35O'ye fırlamıs Ulkedeki görülmemiş dehşet yabancı sermayeyi bile ürkütmüs, yatınmlar düşmüştür. Bu arada yabancı bir bayan doktora karşı girişilen insanlık dışı davranışlar, Pinochet'nin dünyada bütün bütüne rezil olmasına yol açmıştır. Ve görünüş odur ki, Batı burjuvazisi, diğer evlâdı Franko'yu lânetlediği gibl, dozajı kaçıran bu evlâdını da kapıya koymaya hazırlanmaktadır. Pinochet'in yerini, bu denli tepk» uyandırmayacak daha akülı bir diktatöre terketmesi zamanı yaklasmaktadır. Ancak şurası kesindir ki, Pinochet sahneyi terketse bile Şili halkı için kurtuluş gelmeyecekttr. Zira laşizm bir Vcea geldikten sonra kolay gitmez. Ve Şili'de bu faşizmin gelmesinde, CIA, yabancı tekeller, onların ıçteki işbirlikçisl yerli sermaye, bu sermayenin vurucu gücü olan «Vatan vo özgürlük Hareketi» gibi sağcı tedhiş örgütleri, doktoruyla, mühendisiyle, avukatıyla ya da küçük dükkân sahibiyle en kaypak ve kararsız toplum kesitini oluşturan küçük burjuva sınıfı el ele çalışmışlardır. Ama bu gericiler koalisyonun solda d» akılsız yardımcüan olmuştur. Muhalefetle her türlü diyolofu reddedip, Allende'yi «Daha hızll, daha tazla milllleştirme» diye sıkıştıran Sosyalist Parti ile yasa dışı fabrika ve toprak işgallerini teşvik eden. Aliende'yi relormist bulan ihtilâlci sol (MIR) örgütü de karşı taraiın eline güçlü kozlar ver»rek, kanlı diktaya giden volun açılmasını kolaylaştumışlardır. Şili tecrübesi, az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde karanlık emelli sağ unsurlann çeşiüi kışkırrmalanyla karşı ka.rşıya bulunan solun ve özellikle bu kanattaki gençlerin hiçbir zaman akildan çıkarmamalan gereken bir derstir. Çu En L»T, Başkan Maonun eşi Çlans Çin. Tene Siao Pinç re diğer parti yetkUileri bir toplanü sırasında.. da yakalanarak ölüme mahkum edildi, ama kaçmayı başardı. Siyasal çalışmalarıru 1931 yılına kadar gizli olarak sürdüren Çu En Lay bundan sonra Kanton Komününü kurmuş ve bunun ardından Mao ÇeTung'un yamna gitmiştir. Japonya'nın 1936 yılmda yeniden Çin'e saldırmasıyla Çan KayŞek kuvvetleriyle komünistler arasında kurulan ulusal ittifakta iki grup arasındaki ilişkileri düzenleyen Çu En Lay, Japonların ülkeden kovulması ve Çan Kay 5«k ile komünistler arasmdaki iç savaşın komünistlerin zaferiyle sona ermesinden sonra, 1949'da kurulan Çin Halk Cumhuriyeti'nde Başbakanlık ve Dışişleri Bakanlığı görevlerini üstlenmiştir. 1924 5ilından beri Çin Komünist Partisi siyasal büro üyesi olan Çu En Lay, 1949 yıhndan ölümüne kadar Başbakan olarak kalmıştır. Dışişleri Bakanlığı görevini ise 1958 yılına kadar sürdürmüştür. 1954 Cenevre anlaşmalanna Çin adma katılan Çu En Lay'm uluslararas politikadaki etkin rolü bu tarihten itibaren bir «Üçüncü Dünya Bloku» kurulması yönündekı çalışmalanyla ortaya çık maya başlamıştır. 1955 yılında Bandung'da toplanan «Bloksuzlar Konferansı» Çu En Lay'in bu politikasının en büyük başarısı olmuştur Çu En Lay Çin Sovyet çatışmasımn başlamasmdan çok önce 1950 yılında iki ülke arasındaki genis çerçeveli dostluk anlaşmasmm imzalayanlar arasındaydı, ancak çatısma geüştikçe Sovyetler tarafından en çok suçlanan kişilerden birisi oldu. 1966'da baş latılan «Büyük Proleter Kültür Devrimi» sırasmda Ldu Şao Şi grubunun partiden ve yönetimden tasfiyesi işlemlerinde Lin Piao ile en büyük rolü oynayan Çu En Lay, bir süre sonra Lin Pıao'nur' temsil ettiği «ordu kesimi» ile de anlaşmazlığa düştü. ABD ve kapitalist Avrupa ülkeleri iie yakınlaşması yönündeki siyasetini eleştiren Lin Piao ve «Kızıl Ordu» grubu önemli ölçüde devlet kademelerinden tasfiye edilirken umutsuz bir darbe girişiminde bulundular, ancak başaramadılar ve Lin Piao uçakla Sov yetler Birliğine kacmak isterken öldü. Çu En Lay'm «revizyonist ve sosyalemperyalist» olarak nitelenen Sovjetler Birliğine karşı ABD ve Avrupa ülkeleriyle yakmlaşma ve bazı uluslararası politik hesaplar vığruna, örneğin Sey lan'daki osl ayakianmadan hiikümete yardım etmesi, İıan'la ilişki kUTarak bu ülkenin saldırısı altındaki Dofar gerillalarına yardımın kesilmesi .vb. uygulamaları eleştiren grubun etkinliğinin yok edilmesiyle Çu En Lay. Çin'in iç ve dış politikasını kesin olarak denetimi altına aldı ve dilediğı yönde peliştirerek başta ABD yöneticileri Ford, Nixon, Kissinger olmak üzere çok sayıda Batılı ülke liderlerinin Çin'i ziyaret ederek iliskileri geüştirmesini sağladı. Gen«lUkl< isadamı avukat dişçi çibi dıs göriinüşıin önemli olduçu öne sücüJtn meslcU nahipleripin efttim gösterdikleıi makyaj modasının kadınlann büyük tepldsiyle karsılaşhğı beUrtüiyor. Başbakan adayı Ping, Kültür Devrimi sırasında sürgüne gönderilmişti Çu En Lay'in ölümüyle Başbakanlığa en yakın aday olarak nitelenen Teng Siao Ping 71 yaşmda ve Çin standartlarına göre oldukça genç bir iider. Çu En Lay'in hastalığı süresince Başbakanlık görevini vekâleten yürüten Siao Ping'in asli olarak jürüttüğü görevler ise Başbakan Birinci Yardımcılığı. Genelkurmay Başkanlığı ve Komünist Parti Başkan Yardımcılığı. 1 metre 48 santim boyundaki Çinli liderin politik yaşamı bugüne dek oldukça ilginç iniş çıkışlar göstermiş. Teng Siao Ping, Başkan Mao ile birlikte «uzun yürüyüş.e katılmış, Çin Japon savaşında ve Çin iç savaşında etkin rol oynamış bir kişı. Siao Ping, Kültür Devrimi öncesinde, Çin Komünist Partisi Genel Sekreteri, Politbüro üyesi ve Başbakan Yardımcısı olarak kendisine iyi bir siyasal kariyer yapmıştı. O dönemde Ping'e sert eleştiriler, zamanın Savunma Bakanı Lin Piao'dan gelmekteydi. Nitekîm Kültür Devrimi'nin doruğuna ulaştığı 1965'lerde Siao Ping, Komünist Parti Genel Sekreterliği ve Başbakan Yardımcılığı görevlerinden ıızaklaştınlmış ve «Burjuva revizyonisü», «tblis» ve hatta «Hilkat Garibesi» olarak tanımlanmış ve büyük ülkenin en ücra köşelerine sürgüne gönderilmişti. Uzun yıllar ortada görünmeyen Ping'in 1973'te yeniden Başbakan Yardımcılığma atanması ise çok kişiyi şaşırtmıştı. Bugun ise Ping, Çin'de idari, siyasi ve askeri alanda büyük etkinliğe sahip bulunmaktadır. Yerli ve yatancı gözlemciler, enerjik re katı tutumlu bu Çinli liderin sarkmış yüzü, titreyen sesi ve öksürükten boğulacakmış hissini veren nefeslne hâlâ zeki ve titia olduğu görüşünde birleşiyorlar. (Dış Haberler Serdsi) Avrupa'da erkeklerin de makyaj yapmağa başladıkları bildiriliyor Geçtiğimiz yılın Avrupa'daki moda çılgmlıklanndan biri de erkeklerde görülen makyaj merakı olmuştur. Fransız «Le Point» dergisine göre bu moda Batı Avrupa'da erkekler arasında oldukça hızlı biçimde yayılmaktadır. Ayni konuyla ilgiii olarak bir araştırma yayınlayan tngiliz magazin dergisi «Harpers and Queen« ile Fransız «20 Ans» dergileri de soruna salt moda açısından ve belli ölçüde alaylı biçimde yaklaşmışlardır. Ancak çeşitli yayınlarda, kadınlann makyajlı erkeklerden hoşlanmadıklan yönünde yazıların yer alması üzerine Fransa'da erkekler için özel olarak hazırlanmış makyaj malzemesi kutulannın satış oranmda büyük düşmeler olduğu bildirilmektedir. Buna karşıhk Ingiltere'de bu eğilimin çok daha geniş bir rağbet bulduğu söylenmektedir. Yine de Avrupalı erkeklerin, makyaj biciminde olmasa da «güzelleştirici bakıma» büyük eğilim gösterdiklen bir gerçek. Bazı eczanelerde, erkekler İçin hazırianmış ten bronzlaştırıcı ve besleyici kremlerin çok yüksek satış oranlarına ulaştıklan bunun kanıtı 'arak gösteriliyor. Bu eğilimle birlikte Avrupa' da yaygmlaşmava başlayan veni bir iş alanı da ortaya çıkmıştır: Erkek güzellik salonları. Bu salonlara devam edenlerdekı artis oranınm son sekiz yılda % 40'a ulaştığı bildirilmektedir. Paris'teki Carita adlı bir erkek güzellik salonunun sahibi bu konudaki soruya şu karşılığı vermiştir: «Erkekler önceleri İçeri çok çekinerek giriyorlardı. Sonra git gide açıldılar. Başta derilerini temizletmekle işe başlıyorlar, sonra kaslanyle kirpiklerinin bakımını yaptırıyorlardı. Hatta içlerinde kıl aldıranlar bile oldu.» Oscar Wilde'in ünlü roman kişisi Dorian Gray'e benzemeye çalışan bu erkeklerin nasıl kişilerden oluştuklan da geniş merak feonusu olmaktadır. Bazı araştırmalara göre, güzel bir gBrünüşe sahip olma çabası içindeki bu erkekler genelUkle iş adamı, avukat, dişçi gibi dış görünüşün iş yaşantısmda önemli olduğu öne sürülen mesleklere dahil insanlardır. Buna dayanarak da, erkeklerdeki makyaj yapma eğiliminin, yüksek topl u m s ^ sınıflarda ilginç bir moda olarak benimsendigi öne sürtilmektedir. Güzellik uzmanlan ise, genellikle makyaj ile bakım arasındaki smırın pek açık olarak fark edilemediği ve bu yüzden de erkeklerdeki bu egiUmin kolayhkla kadınlardakl makyaj merakına dönüsebileceğini söylemektedirler. Ancak, bazı vülsek «sosyete« çevreleri dısında kadınlann pr'eklerdeki bu egilime büyük tepki gösterdikleri belirtilmektedır. (Dıs Haberler öervisi) Federal Almanya'da işsiz sayısı I milyon 223 bıne ulaştı TENG SİAO PtNG Bir yılı aşkın bir »üredir Başbakanlık görevini fiilen yürüten Ping, Çin'de idarî, askeri ve siyasi alanda en etkin liderlerden biri durumunda.. NURENBERG Federal Almanya'da işsiz sayısı, 1975 yüının aralık ayında 109 bin 200 artarak bir milyon 223 bin 400'ü bulmuştur. Nürenberg'deki Federal İş Bulma Dairesi Başkanı Josef Çu En Lay döneminin Çin dış Stingl, ücretlilere göre işsiz orapolitikası açısmdan önemli geliş nınm 1975 yılının kasım aymda 0 ,o 4,9 ve aralık ayında lo 5,3 artmelerinden biri de Tayvan adasın t'.ğım beürtmiştir. da Çan Kay Şek yönetimindeki Milliyetçi Çinin uluslararası poFederal Almanya'daki kısmî işlıtikada tecrit edilmesi ve Çin siz sayısı da 58 bin artarak 748 Halk Cumhuriyetinin Birleşmiş | bin 200'ü bulmuştur. Buna karşıMilleüer'e girmesi olmuştur. j lık, boş işyeri sayısı, 14 bin 800 azalarak 168 bin 400'e inmiştir. (Dıs Haberler Servisi),
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle