Katalog

SAYFA ALTfc =CUMHURİYET= :20 Haziran 1971 Ihtiyarlıli Yazan Çizen 40 20 Y'İL ONCE Yeni bütçe 1»32 senesıne 10.000.000 liralık borçla girildigini» açıklamıştır. Vekil bu konuşmasında. geçen ılk beş ayda gelırın normal bır şekilde yürüdüğünü, 6 ncı ayda gelinn değıştiğı içm hukümetin buna karşı bazı kararlar almak zorunda kaldığını sözlerine eklemıştır. Haziran 1932 tarihli Dr. İhsan ÜNLÜER  Dctlıikalıti tebessanı Haftadan mmaya Adnan TAHİR 0 ERKEK mUleünln lhtıyarlamas: üzerine martavallar döktürüp ahkâm kesmeyen bilgin yok gibi. Mösyö FAN • Finfon, erkeklerde andropoz dediğimiz yaşlanma 35 yaşından itibaren başlar demiş, Mister FÎN Fanfon, 45 inde, FAN • FON • FİN ise 50 sinde.. Gerçekte hepsinin de kendi gençliklerine «AUabaısmarladık» dedikleri yaşl&n ilim adına jtiraf etmekten başka b^r şey yaptığı yok. Meşhur zampara şair Goethe'nin ise yaptıklan tam tersine. Ulemanın hepsine carta çekercesine 89 uncu bahannda bile yemedeği berze kalmamış. Ihtiyarlığın heykelıni yapanlar onu bir tarafmda akıl ve hikmet. diğer tarafmda itldal ve temkin sembolleri kondurarak yaparlar. Bu ihtiyarbJc tasviri neye yarar? Bir saat tistUnü süslemeye, ya da bir koltuğa oturtulmaya.. Ama ihtiyarlık büstünü bana yaptırtsalardı onu ben şahlannuş bir atın üzerine kondururdum. $ NKARA, 1» (Telefonla) Dün, Mecliste Maüye Veku li bır nutuk soylemıştır. Bu nutkunda Vekil, «30 Mayıs akşamına kadar 161.000.000 lirahk tahsisat yapıldığını, 196 milyon liralık tnasraf bütçesi. ne göre gelirimizde 33.500.000 lıralık bir indirim farkı görüldüğünü, fakat bnna mnkabil HARtCÎ Ticaret Ofisı tarafından yapılan bir istalistikten, Türkiye'nin de ynmurta itaraç eden memleketlerden oldugn ve en ziyade Italya, Fransa ve tspanya'ya vumurta sevk ettiği anlaşılmıştır. SEHRlMtZDE ekmek bnhranı yaratan fınncılar bak. kında kanunî işleme başlanmıştır. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 I I 12 13 14 15 16 17 18 Doğuyor Ömrüme bir 28 yaş güneşi birl birazcık saz çalmasın «40* ından sonra azanı tabat ve teneşir paklar» denır. Ne yanlış, ne ınsaisız kötülemeler yarabbı.. Biyolojist BUFFON bile çapkın yaşlılan hayranlıkJa izlemişti «Deli basa kır düşmez» demiyor muyuz?. Görmekteyız kl, yaşlanma sadece bazı organlannuzın rölântide çalışmaya başlamasıyla olmuyor. îhtiyarhğı bız TELKİNLE bir elbıse gibi gıymekteyiz. Ne acı. Seneler geçtikçe saçlar, disler ve benzeri şeyler varsın azar azar vücudumuzu terketmeye baslasınlar. Amma gençlıkten bir zerre bile fedakârlık eünemeliyiz. BÜYÜK BABAYA GELELEVI ORUNUNUN nışanında o: «Sevgiden asanmadı çönül» tangosuna ayak uydurarak dansetmekten hoşlanır da: «Şebabet gitti afa elden / Başımdan gitmiyor sevda . • şarkısını dinlemek istemez bir türlü. «Gençler bilebilseler. ihtiyarlar yapabilseler» lâfı da bir hayli saçma. thtiyarların neler yapabileceğıni parti başkanlanndan öğrenelim: Doğnyor ömrüme bir 28 yaş güneşi Bir ku? okşar gibi sen saçlanmı okşarken Koklarun ellerini. gülleri koklar cibi ben Avucundan aJırun kış giinü bir vaz ateşi. Şahabettin beyın ağlayıp sızlanması da yersiz. Insanın, bazan ömrüne 28 yaş güneşıni doğdurması içın iki tane hap vutması da kâfı gelıyor. Nüfus kâğıtlannın esklmeslne ve vücutlannın zayıf zayıf olmasına ragmen ne genç kalrrus yaşlılarla doludur dUnyamız.. ömrünce kabızlık çekmış sıska ve cılız bir adam olan VOLTAÎRE'in bir sozü vardı: «Bir atlet vücudu içinde ergin bir ruh.» ü, atlet ruhunu 85V ne kadar bir den bir kemik vü cudunda taşımıştı. Parıse geüp pılıçler taraiından dıdiklenmeseydi daha da yaşayacaktı Plyerlotı de bttcürtügöne •« nüfus kâğıdının haylı eskıhğine rağmen tnaksi etekliler tarafından paylaşılamamıştı zamanın. da. Meşhur Newton, edip Fontenelle, ömrünce yemeklerini bebek terazisinde tartan mızmız Canaro, hepsi de ihtiyarlıga carta çekmiş gençlerdı Hayat pamuk ipligi ile bağlıdır ama o ipük ne kadar ince olursa o kadar davanıklı oluyor. 40 TAN SONRA SAZ Düşman kardeşler ÇALIMZ T B İR FİLM seyretmiştim yıllar öncesi.. Rüya kadar güzel, vuslat gibi de unutulmaz. Venedik Festivallerındcn birinde misafır kordelâ olarak sunmuşlardı. lşte özeti: €Bir üçe .. Her köşesi yağlı boya bir tablo sanki... Renk ve ışıktan geçilmiyor. . Sürekli bir çoban kuşağı sanırsınız ilk bakışla. Yollan tertemiz, evleri pınl pırıl, bahçeleri cennet... Ve de insanları... Birbirini seven, birbirine saygıh.. I5 ahlâkı ön plânda, sorumluluk duygusu kutsal bir şey. Bir de muzik topluluğu var Uçede. Hocalan yaşlı bir bestekâr. Onun yönetiminde gece gündüz çalışıyorlar... Amatör elemanlann tümü hevesli, kabiliyetli. Ülke çapında bir yansma düzenlenmiş .. Önce, üçe temsilcileri il merkezinde yanşacak... Finale kalanlar da başkentte karşüaşacaklar. Böylece o yıltn ülke birincisi meydana çıkacak. Fakat günün birinde söz konusu orkestra, çeşitli nedealerden ötürü ikiye bölünüyor. Taraflar, hocanın yakasına yapışıyorlar... Arzuları yeni birer beste. Hazırlıklar bu yönde geliştirilecek, yarışmaya da ayrı ayn katılacakJar. Bestekâr üzgün... Bestekâr Cmıtsiz .. Barıştırma çabaları faydanın zerresini bile sağlanuyor. Adamcağız ister istemez oturuyor, iki beste daha yapıyor, bajlıyor iki grubu ayrı ayrı çalıştırmaya. B Bizimkilerle boznştuk . Bn gece burada yatmak zorundayım .. İR IAŞLININ birazcık hafifmeşreb olduğunu, gençlığe özerup onların modasına uyduğunu, ıçtaden, zamparalıktan hoşlandığını gorünce derhal damgayı vururuz: «Bn adam haddiai bilmiyorj» Bir 65' lık gencin küçük bir kaçamak yaptığını doğru bulmayız da «Torunlarından ntan» deriz. Şoyle 40 ını aşrmşlanmızdan • •• Nişanlı olduğumuz gfinlerde «Ban\unu git başka yerde yap Balıkları ürkütüyorsun .« demiyorduD ama. N ÎHAYET, yarışma günü il merkezine iniyorlar .. Bir heyecan, bir telâş .. Sıra kendilerine geldiğinde hoca iki tarafı da sahneye dâvet ediyor: «Arkadaşlar. . Şfandi söz sırası bende . Dedikierimi aynen yaparsanız başan blıim olur... Aksi halde fiyasko...» Birinci gruba donüyor: «Slz, sol tarafa yerlejtn... Notalannın çıkann... Haıır olun.» İ ' «Sfa de sag tarafa yerleşin... Notalannızı çıkann... Hazır •lun.» Sonra tümüne birden sesleniyor: «Gözleriniz bende olsun... Hlç itiraz yok... Baslıyoruz.. Berikiler bayret içinde. Fakat terslenmek gibi bir şey akıllarmın köşesinden bile geçmiyor. Böylece de başlıyorlar çalmaya. Emsalsiz bir müzik yankJanıyor kulaklarda . Jüri tepeden tırnağa dikkat kesilmiş... Seyirci kalabalığı hayran... Sonra bitmez tükenmez alkışlar ve oybirliği ile verilen birincilik karan. * •• V SÜRPRtZ başan, düşman kardeşlere, düşmanhk duygulannı hemen oracıkta unutturuyor. Sarmaş dolaş oluyorlar bir hamlede... Hem gülerek, bem ağlayarak .. Hoca da gözyaşlanru tutamıyor.. Böylece de sır, kendiliğinden çözümleniyor... Meğer, iki taraf için yaptığı, iki ayn beste değil, beraber çalındığı zamao butün haline gelen tek bir bestenin iki ayn parçasıymış. Daha sonra illerarası yarışmanın da bu sayede birincisi oluyorlar. Ne güzel, ne tatiı, ne ibret verici bir sonuç... Sadece muzik daUnda değıl, polıtikada da geçerli ve uygulanması pekâlâ müınkun. , * EN GENÇ VAŞLI ÖNEMLİ NOKTALAR GENÇ KADIN yenı ehiıyet aJmıştı. O gun ılk defa şehir içinde araba ile bir gezinti yapacaktı. Yıllardan berı araba kullanan l;o cası da yanındaydı. Erkek şöyl* dedi: • Bak kancığun .. Işıklann ktrmızıya döndüğünü görüncr he men dur&caksın, yeşile döndüğünü gorünce hemen geçeeeksin .. Benim suratımın sapsan olduğunu görünce de hemen yavaşlaya caksın. Üst tarafı kolay^ D SATILIK ALMANYA'daki büyük gazetelerden binnde şöyle bir ilân yayınlanmıştır : «Un sekiz ciltlik büyük ansiklopediyi yan fiyata satıyorum. Ciltler hiç açılmadıfı ıçin çok temiz dnrnmdadır. Satın aldıktan sonra bizim evde ansiklopediye lüzum olmadıgını (arkettim. Çfinkü kanm ber şeyi biliyorj» X AZIS1 Z OKSANBİRLİK Roussel'e, Londra televizvonundakı ko nuşması: «Yaşlılığı mı yok. sa gençligi mi seçersiniz sör» dıye sorunca o: « Saçlanmın aklaştığına çok memnunum. çünkö bövlece bana daba çok kişi akıi danışıyor» dedi. Seni zambak gibı sördükçe açık pencerede Gül açar bahtımın evvelki bazanlık korusu Genç eder ufknmu hülyalarımın genç kokusu Sorarım ak saçımın örttuğü vıllar nerede? Turp gıbi bir emekü kaptan tanımıştım. Nüfus kâğıdı nayli eskimis olmasına rağmen yaşlılığı hıç kondurmazdı kendisine. «Şimdi 96 yaşındayım 20'lik bir delikanlıya karşi danırum, 20'lik kızJar da ben] mahçup durnma düsüremez ..> derdi. Akşamdan sabaha, vazdan kışa, tansiyon pansıyon demez icer ıçerdi. Plâfın kumsalına çekilmiş bir kayıgın Uzerinde kurardı sofrasını. Güneşin altmda 150 lololuk bir ateş parçaa gibi fcızanr etrafa aeşe saçardı. O kadar ateşlı U kadar genç.. Tekâut olduktan sonra armatör gemılerde çaıışıvor Okyanusları Kurbagalıdere kadar tanıyordu. Bitmez tükenmez seterlerıni zevk ve gururla anlatırdı Geçenlerde rastlayınca vurulmusa döndüm. Ahmak bır nekim kafasına Kılçık atmış' < Bu kadar fırlanuş kolesterinJe bu raşta bövle vaşannıaz» demış ona Zavallı Kaptan oır den bir kemık sıçana donmüştü perhizden. Gözlenm doldu: «O doktor seni öldürmüs fcap tan» dedım. SOLDAN SAGA : 1 Babasınm gorevi dolayısıyle çocukluğu Abtfulmecıd saraylarında geçmış, sultanlarla beraber aiaturka ve alafranga muzık derslerı almış, ilerde bu saray hayatını yazarak degerlı bir vesıka bırakmış, besteler vapmış (Mânı oluyor halımi Seni ey tacı senm .. Yaslı'gıttım şen geldım . Marş .... gibi) değerlı bır bayan. Bir balık 2 Fransa'da şehır Lüzumlu yıvecek içecek. Alaturka musikıde makam. 3 Kımyada germanyum TERSt aşagılık, âdı Geceyı misafır olarak yakın birinde geçırmek Bk sebze, 4 T£BŞİ haberleşme (Eskv, dıl) Bir çeşit balta. S TERSİ kımyada stronsıyum TERSİ kimyada manganez Üçüncü Meh. met zamanı, Hatvan ve Eğn mağlubiyetlennden sonra Alman kuvvetlerinın şereflerını kurtarmak içın müttefıklerivle hücuma geçtiğı, önce Tatar kuvvetlerı tarafıncfan tepelendıği, fakat tekrar saldınp kısmen kazanarak ganımet hırsına kapıldığı, bu sırada padlşahın çekılmesmi önleyen Hoca Sadeddin'in önderliğinde mağlup olduğu savaşın, verin adı Senato üyesı 6 Pıerre ön adı ile Türk dostu bır Fransız yazan. TERSİ güzellik karşısında duvulan heyecan ve havranhgı tekrar başkalarında uyandırmak içın ınsanın kullao. dığı yaratıcılık TERSİ devam etme (Eski dil). 7 Vüzümüzun dönük olduğu yon Osmanlı tarihınde besledığı sıpahılerle savaşa katılmak şartıvle vergisı alınıp bevlere ve. nlen arazı. Pek uçta ve kenarda mâna'îina TERSİ e lektnkte direnç kanununu bulan Alman âlımi. 8 TERSİ bırakıp gıtme Frıtz ön adı ve virtüozu olduğu kemanı ile Delibes'ten, Rosenthal'den ders almış, keman içın kısa melodık eserler yazmış Amerika'da bır otomobil kazası ile bırkaç yıl sanatı, konserleri, sonra da bır kenarda kendisi durmuş Avusturyalı bestecı 9 Dağ kıriangıcı Cınhindi'nde bır ulke TERSİ (tımyaria altın. türmü? büyük Alman bilginl (Johanness). 16 ö n adı Camılle olup Fransa'da açık hava. da tabıat karşısında atelye dışında resim yapanlar ekolunun (Barbızon) öncülerınden Fransız ressamı. TERSİ hafıf yokuş TERSİ kimyada osmıyumun sımgesı Kimyada manganez. YUKARIDAN AŞAG1VA : 1 tlk adı Selma olup oğretmenlık yıllannda edındığl balk ve köy hıkâyelerını edebıyat alanına geçtıkten sonra uslubunca değerlendirİD romanlar, hikâyeler yapn.ış, (Gösta Berlın, Eskı Şato, CborloUe Lo«resköld... £İbı) Nohcl almış ve Nobel'ın daıml jifrisı seçılmış lsveçlı kadın yazar Bir göçmen su ku$u. 2 Amerıkal. bü. yük filozof Başlangıcı olmayan zaman TERSİ bır içki. 3 Mayi'nın yansı tran* ın petrol iskelesı şehir TERSİ bir silâh 4 Dünyavı, öz varlıklan, mevcudati' kendı kendine hareket eden, şeklı, yerı olmavan. bölünmeyen, dağılmayan bırtakım cevberlerle (Monad) ızah etmış büyük Alman fılozofu Kartacalı büyük komutan 5 Vietnam'ın eskı adı Hindistan'd'aki tarihi Hınt Türk împaratorluğunun hükümdarlarından, Babür* un torunu ilmı sever ımarcı bıt Şah Bir sehir avukatlannm bağlı bulunduğu birlik 6 TERSt 2 Dünya Savaşı'nda parasütle fngıltere've ınmış yan kaçık ve Hitler'in muavini (Rudolf) Bırısıne dokunacak sozler Atalarımızın vazı takımı. 7 «Salavının Gelecektekı Havatı» sensının yazan, Akademı â?ası. şaır, yazar bır Fransız edıbı (Georges) Kim. yada selen Elektrıkte direnç bırımı B Kımvada çınko Ön adı Kdouard olan Dıvandaiîi Çıplak (Olympla), Kırdakı Çıplak (Kırda öğle yemeğı) gıbı eserlerıvle zamanında ahlâksız diye anılmış büyük ressam Yapraklari haşlanıp venen bır bitki. 9 Bir hıtap edatı Afrıka'da bır eöl TERSİ vı AKSİ TESADÜF O AKŞAM canı sıkılan genç bır adam, kalkmıs yakın bır arkadaşımn evine gitmiştı. Kapıyı evin hanımı açtı : «Sen misin... Hoş geldin, safa geldin... Bnynr... Kocam yok ama bir kahve içersin... Gevezelik ederiı...» «Kocan yoksa niç girmeyeyim... Işlerin vardır...» «Hiçbir isim yok... Girebllirsin.. Kocam da fazla gecikmez berhalde... Bn gece seninle çıkaca|ını söylemişti... Seni burada çörünce ne kadar mem. nnn olacaktır kimbiiir . Fena mı, bnrada bnluşnr çıkarsımz.» iyohat acentesi Otobüs ve uçakla 2 Temmuz'da 30 gunlük büyük Avrupa turu her şey dahil 7.000. TL. Venedik'te 2; Cenevre'de 2; Paris'te 3; Hamburg'da 3; Amsterdam'da 2; Kopenhag'da 3; Stockholm'de 3; Helsinki'de 3; Leningrad'da 3; Moskova'da 3 gün Uçakla İstanbul'a dönüş. 2 Temmuz'da Karadeniz Doğu Anadolu gezisi 17 gün vapur ve otobüsle 1.500. TL. 28 Agustos'da tzmir Fuan gezisi 5 gün 550. TL. Aynca: 15; 20; 25; 30 günlük çeşitli üginç Avrupa turlan; Tatil Köyleri Rezervasyonlan. Broşürlerimiz isteyenlere gönderilir. Beyoğlu İstiklâl Caddesi 184. Tel: 44 54 09 Ankara; Atatürk Bulvan 103 Tel: 18 47 84 Cumhuriyet 5i6oJ lâvet Et satan esnaf 10 Nevsehır'de ılçe Emmanuel on adı ile hmuk Alman fılozo10 Blasco ön adı ile buvufc fu TERSİ vardım eden, var. îspanyoi romancısı tlk adı Kıtnn rrâna^ına (Eskı dıl) 11 Paul olup kemancılıkla Oasid TFRSİ ıı?prınrie rfnğriuaumuz yan müzık havatında buvuk un hava«ı. su\u bızım olan bu yapmış, bır ara Türkıve've mu tapraklar TERsl kızil kezik havatımızı düzenleme«ı içın tane ar tuvu TKRSİ atın en davet edılmış Alman altı«t. or yavdtdiı e.dışı 12 Kaplıca kestra $efl. teorist ve be<=tecı. ölii vücut Yıelt 13 Bır 11 Hz. Muhammed'ın, Mertı havvdn sesı Hacımce normal. ne'ye goçten ıkı vıl sonra Mek den buvuk TERSİ bır vel. kelı putperestJere karşı ka^dn 14 TERSİ dılenclve verilen dığı savaşın ısmı Bır nota paıa Bır havvan Notada TERSİ bütün çezegenler can duraklama lsaretl 15 Cehlar, feza âlemı 12 TERSİ hpnnem atesı mânasma TER. ağır anlamma (Kskı dıl) Sl karner lö asırda vasamıs Hayvanın sağına soluna vuru sıırlerı ve devrının saırlerıne lan yıiklek veva sert olmavan alt fe?ker<"=] dıvanı ile saır eşyanın buvük bohçası TER. Abdullâtıf'ın tnahla'=ı ttalva" Sl İnce dokunmuş tok ıpek. da nehır lh Pa^ıla Halk 13 Bır dıvan şaınmlz Ital Kendı«ını tacız eden ouera oryanlann en büvuk şaın olup kestrası arkadaslarıncfan e«erbüyük eserı Dıvına Commedıa' lenne vapılan «atasmalaıdan ta yt Arap şairı Ebü Maarrı'den Ineıltere'ye kadar kaçmakla çaldıgi ıspatlanmış sanatçı kalmamış, oranın tebaa=ı olmus TERSİ eskl yazı sanatımi7in ve Ingı!ı?lerın en büvuk besteson Reisülhattatini (yenı vazı cısı «avılmıs bır Almjn (Geor» çıkana kadar) büyük u«tas> Frıedrıch) 17 TERSİ havatı Kâmıl Hoca'nın soy tsmi 14 sıvı Hındıstan'dd Gandhı'den TERSt kimyada nıkej Bü sonra ikıncı Iıder olmu* Düvüt: yük Fransız klmyacısı Genış devlet adamı (Javarhlal) lik. 15 Yans kayığı Bau. Kuru ve sıska 18 Haber verdelaıre etkısınde yetışmıs »em me, uvandırma FERSİ kubotlzmin kurucularından bir çuk nebat Kımvada gumu? Fransız şairt (Arthur) Gecegenlenn yorungelerıne Odir Kımvada ftalsıvumun sımkanunları ile Kopernık'ın du gesı Kımvada radon Bulmacanın çozümii çüncelerinı daha doğruya go. 1. sayfamızdadır. Yaşayan fürkçenin dostu AYLIK FİKİR VE SANAT OERGİSİ rilSAR V A Z 1S 1Z I A Z 1 S 1 Z