25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SA1TA ÎKÎ eCUMHURÎTET: 3 Mart 1971 «•••«•• Küçük Kurultay vetî Yasama meclislerinde grupu bulıınan siyasî partilerin, söz ve cl birliği ile, Anayasa iizerinde jçiriştikleri ameliye, normal nir tâdil, yani olağan bir değişiklik değil, Türkiye Cumhuriyeti sistcminin tebdil veya tağyiri, yani başkalaştırılması sohucunu doğuracak nitoliktedir. Gerçekten bu operasvon, Anayasa Malıkemesi kararlarır.ı hüktimsüz kılmaya ve Anavasayı kanunlara uydurnıay. vönelmiş hulunmaktadır. Biiindiffi gibi. Anayasa Mahkemesi. son kararîarından foiriylp, Devlet Memurlftrı Kaıııınıuuin, Curohııriyet SriialASıi üyeleri ve, mil«hier.ck vs yftlluki.jrina îiişkin vs ııv£uhınmasına başianan maddesini, dî, S|va«î Prtrliler Kanumınu. flevlet hütbu tçşekküllmlfn kimine. her yıl öönyören IıükmüTiii Anarahnlarak iptal ctti. Anayasaya cörc vprildifjî gunUcn ircçcrlî ve. ctkili O kpsîn ş<a vasama meclisleri ol, hiıtün nrçan'an, makamlan, jtermak i %P. tiizH kîçilrri haglar, vani bilimsel eleştîri dişinda tartışmava knnıı ynpılaüjaz vç tüm gereklefi ve sönuçları ilç yerinç ANAYASA IAGYIR Prof. Dr. Lutfi DURAN T . R , pârlartient«»rlprin ödpnpk ve yollukları. H1 1 ikidft bir lartışmaya könu yapılarak, yaıwpr]i,slprinîn kamunyn önündeki itîbasarsmaya \esile lpşkil edecek bîr sorun olmaktan çıkarJlmaSı bakımmdan da zorun. ludui. Bir kısı'n siyasî partilere devlet yardimi sağliınmasina gplinpp; Anayasaya gore ^demokratik siyasî hayatın vazppçilmpz unsurları» olan bu tfşpkküllprin kamu yaranna <;ühşmaKi. finans çpvı'plprinin güç ve ptkisinden korunması ilfı ilgili bir düzpnlempdir. Bu îtibarJa Anayasada yapılması teklif pdîlen hcr |kî de&işiklik de. sonuç olarak, Türkiy* Cumhurîyetinîn (Umokratik niteliğini sa|lama ve kuvvetlenUirmc amacmı grütmektedir. kin İptal karaı'l, sadpce MilİPt Meclîsi iîçünpü dönemi sona orincpye kadar, yani en çok îki buçuk yıl süre ile görevde bulunacak üyelpr hakkında etkili olan bir kesin hükümdür. T. B.M.M., Anayasanm 82 nci maddpsinin son fıkrasıni, uygvn pörntü>orsa, dnrdiıncü dörıemin başından itibaren s'eçprli olmak üzprp, kaldırabilir. Fakat, bu dpğîşîkiiği derhal yürürlüğe knvacak şrkilde kabul Pderse; Yükspk îMahkproc kararınm nishî kpsîn hüküm ptkisi de önlpnmis olmaz mı ve yasama or£ftnını bağlayan bir vanı ve kuvveii kaljr mı? yandan. Aüiavasa Mahkpmesince esastan iplal pdilcn Siyasî Partiler Kanununun bu tpşekkiillprdeu bir kısmma. devlet bütçesinde öden^k ayrılmasını öngören hükmünü Anayasaya aktarmaya yönelen teklif, Türkiye Cumhuriyptinin çok partili demokratik niteliği ile biç bir suretle bağdaştırılamıyacağindan, Türk Devlet sisteminî tebdil veva tağyire müncer olacağı gibi; Yüksek Mahkemenin bu durumu ör.lpycn dcnçe gücünü kırmaktadtr. Buna karşılık denilir ki, «Devlet şpklinin Cıımhurivet olduğu hakkindaki Anayasa bükmü» dışında her maddesini özel usulüne %'nrc, değiştirmeye vetkili olan T.B.M.M., dilerse, Anayasami7dan yasama yargisını da kaldırabileceğine göre; pvlpviyeile Anayasa Mahkemesinin rienge giicünü, gerekli gördükçe, etkisiz kılabilir. AL ncak, Anavasa sistemimizJn bu temel * * müpssesesi ve mekanizması böylece yasama meclislerinin takdirine bırakıhrsa; bu organin, önce Cumhurivet csasının deffiştirilmesini yasakhyan Anavasanııı 9 uncu maddesini kaldırıp, sonra da «Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir» diyen 1 inci m^addesini de dilediği biçimp sokabileceğini kabul etmek mümkün olur. Oysa, devlet yapısında bu gibi temel deçişiklikleri, revizyon yetkisine sahip olsa bile olağan yasama organı değil, yalntzca aslî kurucu güçler ferçekleştirebilir. Kaldı ki, Partilerarası Komisyon sozeüsünün, Anayasa dejpşikliği teklifleri için ileri sürdüğü gerekçe ve dayanaklardan hiç biri doğru ve yerinde değildir. Anayasanm 82 nci maddesi son fıkrasının, devlet memurları ayIıkları için kabul edilen katsavı esası He bagdaşmazhğı iddiası, Millî Birlik Komitesi A nayasa Komisyonunca hazırlanan ön tasannın 40 mcı maddesinde «echelle mobile» sistemi önerilmiş oldugu balde, 82 nci maddesi ile bugiinkü engelleyici hükmün sevkedilmiş buIunması karşısmda geçerli olamaz. Diğer bir deyişle, Kurucu Meclis, yiirürlükteki 82 nci maddenin son fıkrasını koyarken, devlet memurları ayiıklan hangi esasa göre tesbit edilirse edilsin, TB.M.M. üyelerinin, ödenek ve Oym \sa sfi7 knr.usu kariTÎann. açıklanmasımlaıi lıernen !>onra, bîr kaçı tfkmil ftiyâ&ifrfin ve teşekküllerhun Ç k O V ağlf tepkî Ve tenkidleriyle kaışılaştıgi göP rüldü. Özellikle âna muhalefet partisîmn kopa İKİpri, iptal hükiinilprini dpmukrasiye indirilmİŞ bü.viik darbe diye nitplivprpk, Anayasa MahkPW»*«î fia^kanını dahî polemiğe çirmpvr; zorlsdı. Daha. kötiîsü, bu şîddetlî çıkış, yergi Vt SIKİaınalârla hirlikte, kimi parlamenterlef I'İH. iptal kararlarına sebpp VP dayanak olan Anayasa maddeJerinin deKİştirilmesi ynlunda, arkAda.^anndan imza toplamaya kovulduklan dııyuldtı. Hfemen arkasından, grrup'u sîvasî partiler. btı tekil VP dağınık teşebbüslerin kısa siiredr. kf«in ve ohlımlu sOmıca ulaşamıyarajhna iııanmıç olarak kî. kendi aralarmda süratlc anhı?arak. daha önce seçim kamınlarını clıi7putii'mck üzere parlamento dışında ktırmııs nldnkJan kojmisvona, bu yönde Aıiayasa dee;işikli£ini saçlıyucak nitelikleri hazırlama KÖrevir.î verdi, Aylar, hattâ vıllartfjr seçim sorilnJanm çnzümlerraîyeıı büyiik partîlerara'n n, kpndî tpşpkküllprinin VP parlampnpara konusunu bir kaı; gün içprisindr riüzpnlprip, ia&arı ve jçerpkfesijle MCCIİHİ Başkanhfiina sundu. O Yctcrli rünürse görünsün. buffünkü hal ve şartlar altında ve Türkiye Cumhuriyetinin siyasî sistpmi karşısında, ffetirilen tekliflerî Anayasanm tebdili veya tağyiri olmaktan kurtarıp, normal tâdili vpv;t deçiştirilmosi niteliğinde bir npp^asvnn olarak kabul ettirmcye ycterli dpRildir. Çünkü, yapılmak istenen deçişikliklor, İkinci Cumhuriypt Anayasa sistpminin ypn: temcl ilkesi olan T.B.M.M. nin yasama y^tkisini. Anayasa Mahkemesinin yargı yetkisi ile denkleştirmp mekanizmasını kırmaya yönplmiş bir h'şebbüstür. Filhakika, 1%1 A navasası, Ririnri Cumhuriyetin 1950 • 1960 dönpminin, 1924 Tpşkilâtı Esasiyc Kannnunu yozla^ıtıran uysulamaları ile ortava çıkan Mec lis pfifemenlİRİıip ve çoRunluk istibdadma karşı bürük bir tepki \p kuvvHli bir teminat olmak Üzere, yasama işlpmleıinin Anayasa Mahkemesincc yargi yolu ile dpnetlenmesi u««l ve müessesesini, siyasî sistemimizin temel taşları arasına koymuştur. fîerçi Anav3samız dctiştirilemez bir melin de^îldir ve Anavasa Mahkemesince îptal pdilcn bîr kanun hükmünün Anayasaya kor4ulamıyacafîi sö>]pnemez. Ancak, yasama organı, Yüksek Mahkpnıpnin belirli ve geçici sürpli bir dumma ilişkin kesin hüknıünü sırf düşürmek ve ptkisiz bırakmak ve, tanımı ve ni« trligi ffereği kamu yararı veya kamu görovi ile ilîrilı bulunmiyan, tersine bplli sosyal sınıf, tabaka ve zümreleri ve çıkarlannı temsil ve müdafaa cden teşekküllerin bir kısmma Hazineden. yani halkın kesesinden para dağıt* mak gibi çok partili demokratik rejimde asla riüşüniilemivecek bir şeyi gerçekleştirmek içın Anavasayı de£iştirme yohına ^irerse, bu amelive, normal bir revizyon sayılamaz. . v ' e ^'" Anayasa Mahkertıesinin parla» menterlerin ödenek ve yolluklanna u ^prekçplcr, krndi B nnaaçıklama rp,makul ve uysrun gibibaşlanf denli gö yolluklarma hu suretle yapılarak zam ve ilâvelerden, ancak ertesi genel seçimlerrien sonra yararlanmalarını, bilerek ve istiyerek emretmiştir. Böylece, Anayasa, yasama organının, sadrce birinci derecedeki devlet memurları aylığinı yükseltcrek, parlamenterlerin ödenek ve yolluklarını arttırmasını enşcellemiştir ki, yapılması istenen de^îşiklikle bıına da yol açılmaktadır. İşte asıl bu yola sapıldıçında, ödenek ve yolluklar sorıınu sık sık tartışma konıısu olacak ve T.B.ÎM.M. nin kamuoyu öniinde itibarının 7edelpnmpsine plverîşlî Ortam raratılaoaktır. Her şeye ragîtien, sırf kendi çıkarlannı saglamak için, yasama meclîsi üyelerinin glriştikleri bu Anayasa d^^îsikliffinin halk arasında kolay kolay unutulacafîı sanılmamalıdır. Aksine, iktisadî hunaltmlann ba?çösterdiği vc g;eçim sıkıntılarmm çojraldıîn hpr Tam»n, acı acı ve şiddetli tepkilerle batırlanacakt'r, iyasî partilerin kamu yaranna çalısan ve kamu görevi yapan tcsekkülter olduğu srrekçesine ffclincr; buna benzer bir fttrüsü bir meslekdaşımız bir jrazctenin düzenledigi ve yayınladığı forumda nasılsa açıklamı? ol. makla beraber: bövle bir iddia, bugrüne kadar hiç hir yerde, herhançi bir kimse tarafmdan np riüsiinülmüş, np d? ortava konmustur. Ceroekten, pşvanın (abiatına avkırı olan bu gibi bir îridia kabul edilpeek olursa; devlptin kamu >aranna çalışan bütün riernpklpre, tnesbk kuruluşlarına ve sivasî partilere devletin malî yardımda buluntnası 7orunluÇıı ile karşıiaşılacağı gîhi; dpmokrasînin orta diregi, külfet ve nimptlerde eşitlik ilkesînîn ııyçıılaımıasl ve korunması için, bu Reniş anlamda kiinıu yaranna hizmet edcn iilkpdekî heırıpn tüm gerçpk vp tüzel kişilerp Ha7İnenin kapıRIKJ açık tutmak çerekir. Bövle bir şey hayal bile edilemiypcppjnp çnrp; özel tÜ7pl kişiler olan siyasî partilerin bütçe Öripneklfrindcn, büyük çogunhiRiı partisiz ve hattâ politikara yabancı yoksııl halkm 7ararma beslcnmesi asla caiz ve mümkün S Sonııc partîlerin derhal angetirdikleri Anayasa değişiklik teklifleri, demokratik rejimin itibar ve kuvvetini de^il. münhasıran bu teşekküllcrin ve parlamenterlerin özel çıkarlannı sag;lamaya ve arttırmava yarıvabilir. Ancak. A nnyasa iizerinde îririşilen stfz konusu amelîvp, Osmanlıların Hazinei Hassadan vaptığı Rİbi, devlet bütçesînden ülufe dağıtmakla kalmavıp, Türkiye fhımburiyetinjn sivasî sistemini tebdil ve tagyir ederek, ülkenin ve halkın bugünfjnü ve gelecegini de olumsuz ve ağır şekilde etkilemeye yönelmîştir. Bu bakımdan bir yazıann bir kaç gün önce bu sütunlarda, ayni sorun dolayısiyle. «Liderlerin intihan» ndan ve kabramamnın düşüşünden yana yakıla söz etmesi. bizleri, yanî aade vatandaşları duypulandırmaz ve iljrilendirmez. Bugün asıl önemli ve fiilen etkili olan husus, Türkiyede yüz yılların özlemi ve umudu, anayasal düzen ile gerçek demokratik rejimin tahribine girişilmiş bulunmasıdır. Anayasa Mah* kemesi, Anayasanm ideolojisine ve temel ilkelerine aykırı anayasa değişikliklerinin sakat ve iptali gerekli olduğu görüşünü benimspyip uygıılarsa; belki, hu sonu belirsiz gidisi durdurabilir. Ancak bugün kaderimize hâkim olanların, bu yoldaki yargı kararına ne denll uya«aklan veya nasıl bir tcpki gösterecekleri kestirilemez. ifibaTİa, gruplu B ulaşarak. alelacele artilerarası Komisyon sözfiisü. bu arada yaptıgı ve radyo Ile de yayınlanan hasin tnplantışuıda, bazırl<»nan Anavasa degîşiklîk tpklîflerini açıklarken. savunmayı da iftmat pimpdL Bu tpkliflpr ilp, TJB.M.M. ÜVPletinin îçiıırip bulundukları dnnpm snnuna kadar zamlı ve ilâveli ödenpk ve yolhık almaInrı« en^eHiyen Anayasanm 82 nti maddesinin son fikrası kaldırılmak istpnmpkte. VP, • n genel seçimlerde geçerli oyların en az ^n "' 5 inj kazanan veya en az on milletvekili rıkaran parlülere dcvletçe yardım yapılmasını sa£lamak Hmacıvla Anavasanııı 5> ncı maddef sinp vpni bir fıkra cklenmeM ön(pörülmek(edir. Kadyo yayjnından hafiîramda tutablldifcîm kadar ilp, Komisvon sözcüsünc fföre, Anavas.Tmn 83 nci muddesinin son fıkrası. barem sîstpmî çerçevesînde clüşüniHmüş vc konulmuş bir hüküm nlmak istîbarîvİP, PevİPt MpmurKanununun jçptîrdiçi lıpr vıl dejfişpbilpn ftyı esası ile bağdaşamaz; buııun kaldınl P C.H.P. Küçük Kurultayı toplanacakmıs.. Parti yöneticileri parasal sorunlarda biribtrine Küçük Kurultayı toplayıp bir karara varmak gcrekıyormaş.. Kolay degil C.H.P.'nin durumu: Kuyudan adam çıkarmak için Anayasa'yı değiştireceksm.. Orman suçlarının affı için Anayasa'yı de^^!"rf.ceksı.n: Sivasî partilere yardım için Anayasa'yı deftistıreceksın.. Mebuslara ramlı maas için Anavasa'yı değiştireceksm.. Sonra da: Ben devrimei partiyım.. diycceksin. Dosfrusu zor is. , C.H.P. yöneticileri biribirlerine dnlandıkçîi, Kıırnltayiarcıan ioazet almak ü?ere toplantıva yönrlivorlar, Acaba ne diyecekler Küçük Knrnltavm nyfifrint? N'asıl bir çerekçe buJacaklar. Adalet Partisiyle ortftklasa Aııavasa'nın ırzma çeçmek u*ere harekrtfi eeçtikleri bHli. Hangi namıısla C.H.P.'H. mehu* berJerr bir rfin önc<> 10.500'ü sa*Jamalt üzere Anavasa'nın degıştırilmosine rarıdır? Gercekte C.H.P. Küçük Kuruîtayı pekâla toplanabılırdı... Ama niçin? Denird} ki; Ey C.H.P.'liler, memlfkot 7or tccitlerdedir. Buvuk se. birlorde patiamalar çatlamalar. Anadoln'da öeretmcnlere saldırılar. ve her vanda sivavî cinavetler sürüvor. Gençlcnmı/ o dürülüvor. Ordu buzursu/lıık ieinde tktidar saibeli.. Bovle bir durumda C.H.P.'nin omuzlanna a^ir yükler düsuynr. Bız de sirlere danısmak ve taribi bir karara varmak için Kurultayı topladık. Su sıralarda C.H.P. Küçük Kurultayı toplanabilirdı... Ama tiîrin? Denirdi ki: Ey C.H.P.'liİPrî Sivasî iktidar Sivasal Riltriler Fakültesıne kaslen polisini saldırtmıs. kız öğrencilere isçal ordulannın reva görmiveceSi muameîe va\ımıs, ^enelere liiçbir insanın kabul rdemivoce&i ruliim vöntenılrri uvgulamıs. devletin devletlıİi ci$nenmi<5. htıknkıın eneukhı'u nrtaya çıkmıs . Ardından FîaceHepe öirencî Yurdunda avnı islemler tekrarlanmış... Ba a£ır darum karşısmda kesin kararlar almak ihtiyacını dııv. duk. Camhurîvet devletinde srençliJfe karşı uycnlanan Na/î metodlarının topyekun karsısına çıkmak için sizden kuvvet almak îstivoruz; nc dersiniz? Sn sıralarda C.H.P. Kunıltayı toplanabîlirdî. Ama niçin? Denirdi ki: Ev C.H.P.'lilor! fkridarın basında dolasan vol«««7lnk iddiaları demokratik diİ7oni ramura batıracak kadar kirlidir. Buna raemen he«;an snrulamıvor. Parlamentodaki çoçunluk, n kar kavgılanna bncplik tamdı£ı »cin is jröremivor. Volsuzltık iddîalarını incelemeklp eörrvM komi«îronların basma nimadık isler ^elivnr. Devletin resmî Bankasmın müfettis raporları hasıraltı ediiivor. Yiiksek Murakfihe Heveti iiveleri hallaç pamujjtı sribi atıhyor. Meclis ktılislerinde mehtıs pazarı kurulavor. Bn vetme7mis gîbf Cumhuriyet devletinîn temel ilkesi olan lavikük avaklar altma alınıyor. Meclis bahçesinf» cami vaptınlıyor. Bizim parlamentodaki i h e savımiT karsı knvmnya vcterli değil Sizleri tnpladık ki bize rubsat veresini?;. tktidar partisinin karsifina yekvüeot dikilelim, ve dîvelim ki: Ya bu sorumsnz gidise son verir. Comhnriyet devletinîn ilkelerini vç hnkıık devleti vasalarını hice savmaktan vazçeçersin. Ta da biz Büvük Mİllet Meelisinden çekilir, seni tarib karşısmda mesulivet'nle basbasa bırakınz C.H.P. Kücük Kurultayı bunlar için ça^rılmıyor toplantıya... Ya niçin ça^rılıvor? Mebus beyler hu devre 7amlı maas alamıvorlarmıs da. Ana~ yasa'vı dfgistirmek istivnrlarnııs da, ÜO verinc 10.500 almak SO icin Küeük Kurultayın toplanıp mebus beylere rubsat vermesi gerekmis... Siz şn hale bakın! Mebus beyler, parasal kayçılan için Knrultay topiamak ni. yetindeler. Şimdi her bir Kurultay üyesi, trene binip Ankara'ya giderken hesap edecek: Acaba oyumu han*i yana vereyim, 10.500*1 üklere ml, 3500 lüklere mi? Bövle bir şey için Küçük Knrultay toplamak çerekmeı lu, böyle bir sebeple toplanan Kurultav ynlen Liifüktür. ItMMMIIiailllllllllflllfltıaıtıııııılınmn AYAK SESt kahinpsi bütçpyi 2'AÜ o\Ia kabul pttirehildi. Red oyu kulla nani.ir liiK. 4 A.P. li, 6 C.H.P li nv» katılmamış Kabul oyu verenİPTİıı 9 u ba£ımsızlar VP başka partiden kişiler. Demek A.P. iktidarı yirmi hpş, yirmi altı ovluk bir çoğunluğa dayanarak ayakta duruyor. Muhalpfpt 198 e çıkmış, buna Meclise gclmiyen on dört muhalif mîiletvekilini de pklerspk 212 eder, Ne diyormuş Başbakan, <>apsınlar 22fi >ı çekileyinı». 228 ya 14 oy gerekir. Nasıl bulunacak hu 14 kişi. Sorun burada!., Dprlçr kj, A.P. den D.P. ye geçecek yirmi ottız milletvekili vaı:. Kıınlar muİMlcfcte katıhnca «demokratik» yoldan iktidar pl dpğjştirccek. A.P. giriecek de kim gelecek peki? C.H.P., D.P., M.f;.p, üçlüsü? Buyurun yurdu yönetin bakâlım! Feyzioğlu, Bozbp\li, Ilccvit üçlÜSÜ tarafmdan «troyka yönptimi»? Birî hir yana çcker. öteki bu >ana, Ortadaki de kpndi istediğj yöne. Oynat oynatabilirsen yerinden!,. Ortak vdnetim olamıyacak, hu kesin! Öyleyse geriye ne kalıynr? tinlü deyimiyle hangi «alternatif» var? Seçim! Buyurun seCtme.,. Belirli partilerin belirl' aday adayları. Binlerce lirayı koİHVİıkla bu işp yâtııabilpnlpr, p^rar, aga, zengîn, ya da eşrafın, aganm. ??npinin yardımmı saglamış avukat. doktor, aytlın kişiler! Spçim sonunda genc busünkü Meclise bcnziyen bir «Meclis» çıkarnk orlava, C.pne A.P.. D.P.. C.H.P., M.G.P. seçime katılabilirse ÎYI.N.P. nin tcmsilcilerindcn kurulacak yeni hir meclis. Belki hiç biri çogunluğu elde edemiyecek. Haydi ortak yönetim! Ecevit'in nrtamn solu ekibiyle Sükan'iı, Bilgiç'li, Menderps'li D.P., bir de Fpvzioğlıınun M.G.P. si elelp! Veısinler mi vermpsinlpr mi, haftidarca çfkişmp, anlaşma, barışma, gene ayrılma, bo7uşma. Sonunda gpne çekişmplpr başlıyacak, Nedir «alternatif»? Yeni bir seçim .. Bîr daha, hjr daha, bir daha... Bunlar olmıyacak spylpr değih Sandıksal demokrasi adı verilen. ama gerçpkte demnkrasivle tamaıtıpn ilçisiz bir oyun başka sonuç verpnıpz ki! Spçmen, seçemiyor işte! Okumasız yazmasız, kolay aldatılan, hemencecik ııyutulan bir seçmen yığını!. Karşısına adav olarak çıkan bir mutlunun mutlusu azınlık! Şu partidpki bay falanca bir dc bakiyorsun bu kez başka partinin adayı! Ya da iktidar partîsindpn muhalefpte, muhalefptten iktidara transfer nluvermîş! Kısaçası bir kaç bin aday adayı arasımla bir danışıkh dövüş... Liste başlarına oturanlar önceden seçilmiş sayarlar kendilerini. Bütüt. iş ön seçimde. Parayı veren nasıl düdüğü yalarsa burada da parayı vpren, ama en çok parayı veren liste başına kıımlur. Neymiş, sandıksal demokrasiymiş!» Böyle hesapları yapanlarl gördükçe, yazjları okudukç» gülmek geliyor îçimdpn. Yok on beş kişi A.P. den D.P. ye geçseymiş tamammıs! Seçimlerde Erbakan'ın partisi A.P. den bilmem kaç yüz bin oy alsavmış, C.H.P. de bundan yararlanacakmış. Bu yüzden C.IF.P., Erbakan'a karşı ses çıkarmıvormuş! Gülünç işler hunlar! Hem srülıinç, lıem yararsız. Sonuçsuz... Kısir döngünün durmaksızın uzaması .. Peki çare ne? «Çelebi böyle olur bizde de demokrasi^ dedlğin» Ie yazıyı bitirmek en kolavı. Ama hiç bir şey bitmez böyie dpmekle» Gene kafalarda sorular knTiIacak, çıkar yollar aranacak. Türk ulusu için yararlı, olumlu tek bir adım atamadık bu sandık demokrasisi ile. Köylere, kentlere daha da yaydık kaSize bir şiir sunacagım. Çare arayanlar, çıkar yol düsünenler bu şiiri okuyup kendiliklerinden ulaşsınlar bir sonuca, bir yoruma .. Bütün bu demokrasicilik ovunları dışında bir bilinçlenjTipnin habercisidir bu şiir. Bir kaç yüz, bir kaç bin partici, onlann yakını, dostu, taraftarı, haydi hir o kadar da cicî demokrasinîn «crdcm» ine bilerek bilmiycrek kanmış, inanmış olanlar bir yana .. Ama bilinçlî Türk halkı, aydmı. askeri, işçicl, öğrentisî, öğretmneni şairiıı bize müjdesini verdiği uyanışm, dirilişin, kalkıııışm içindedir. işte sin Uaglaroa'nm daha hiç bir yerde yayınlanmamış «Ayak Spsi» adlı şiiri: «Kocaman gunler mi yaşadın yine/Aç daha aç, tok daha tok/îate ayak sesi/ Yürüdü bir adım/ Belirli aralıklarla değıl/Çabuk değil/Umudunu yitirmek üzereydin ki/Yürlidü bir adım/ Belkj kuylerdedır/Belki kentte, belki dağlarda,/Duydun mıı/Yürüdü bir adım.» Kvct. adım adım yürüyor o «beklenen»! Nedir o? Bir bilinçtir, Clusun ayaklanmış bilincidir. umududur, güvenidir. Atatürkün Anıtkabirden dışarı çıkmasıdır. fiençliğin, bu ıılusun hü tün ııyanık güçlprinin şahlanmasıdır. Bir adım, bir adım daha Kentte. dBgda. köyde... Umudunu tam vitirirken duyıılan bir ayak spsi. Şairler gelpoekten hahpr verir. Falcı olarak deçil. hir ül 'cenin yarmını öncpden gören, JMrrım»; iraat Yüksek Mühendislerine yapılan uygulama da haksızhğm dilcffelmişâbidelerindendir. Yasa, tcknik hizmetler sınıfı bölümündc. mer'î hükümlere göre, Yüksek Mühendis, Mühendis, Yüksek Mimar, Mimar, Jeoloğ1 ve kiraya^er ve benzeri adları saymaktadır. (d) fıkrasmda, yüksek ögreniiîi çör müş olanlar ile yüksek tekniker yetiştiren o kııllardan mezun olanlar 10. derecenin ilk kademesimîen, bıznlardan mühendis, mimar sıfatmı almış olanlar 10. derecenin îî. kademesinden ise başlarlar denilmektedir. Yasa yürürlüge girdigi tarihte, Türkiye'nin hütün Ziraat Fakülteleri 5 yılhk osretım uygulamakta, mpzunlarına da Ziraat Yüksek Mühendisliği diplomasını. bugffin oldîigu °ibi, geçmiş oonpmde de, vermekte idi, bu bo!ümün başında, mer'i hükiimlere göre Yüksek Mühendis, Mıihendıs, Yüksek Mimar, Mimar deyımleri açıkça yer aldığı haide Türkiye'nin, toplamı 1 binl 0 a?an, kalkınmada özel yeri olan Ziraat Yüksek Mühendislerine, Mühendislerden de az bir intibakm uy^ulanması bu sınıfı tPdirgin eden olaylar zincirinin bir halkasıdır. Dört yıl okuyan Ziraat Yüksek Mülıendislerinin en açağı V. öfvecenm 2. kademe^ine, 5 yıl okuyanlarm da 9. derecenin 3. kademesine mtibakları gerekirken, aym dipî.omayı alan fakat bir yıl fa?la oğretim yapan. gerçekte oğrenim saati bile az o lau, aynı smıf için uygulanan bu haksız işlem Tanıncılarda d o ğan üzgünlüğün nedenidir. Bir yıl sonra fakülteyı bitirenin, ken disinden önce bilirip ışe baslayandan bir derece veya 9 yılhk bir kademe farkı ile ışe başlatılması, ilgilileri çi!.eden çıkarmak t a kanunun rpformcu diye nitelendirilmek lsienen ruhuna gölge düşürmektedir. asanın kabulünden çok önce, bütün Ziraat Fakülteleri 5 yılhk öğretimi uy^uladıkları için kanun koyııcu 36/ITd fıkrasında 4 yıl eğıtim gören Mühendis ve Mimara değinirken toplamı 10 binleri bulan, eskiden 4 vı 1 öğretım goren. Ziraat Yüksek Mühendislerine değinme miştir. Bu unutma, hata veva zuhu'den olmayıp, her ikisi de Ziraat Yüksek Mühendisî olanlar arasmda farkı kabul etmemesinden ileri Relmiştir. Kaldı ki. kanun koyııcuya vanhşlık unutma va ben.rerleri söylenemiyecsği de bir hukuk kurahdır. Hakka ve hukuka avkırı yanlış na si7İanma ve verinde konuudıır. l Haksızlığın dile gelmiş abidesi YAZAN Vali Niyazi TOKER ÎCÎSLERÎ BAKANLIĞI TEFTİS KURULUNDA kültesi ile Hukuk Fakülteleri do 3 yıl oğretim yapardı şimdı 4 yıl. Ayrı ayn doncmde mezu.i olanlar arasında ayrım yapma kımsenin aklmdan geç>nediğine göre Ziraat Yüksek Mühendisleri arasmdakı bu ayırımı anlamaya Adalet ve insaf ölçüleri engeldir. Ziraat Yüksek Mühendislerinden maaşla girip az para alankır yevmıye veya D ve E cetve]ine gırenlerden daha aşağ^ı kıdem ve derereve oturtulmaktadır. Bu uygulama türlü Bakan]ıklar ve gensl niüdiirlıikler arasında da ayrı ayrıdır, inandırıcı bir dayanagı olmayan hayal kırıklığı yaratan bu tutuma reformcu bir nitelikte verilemez. eğitim düzenl yaratmışlardır. öylerde öğretmenlerin yaşan tıları daha kötüdür. Nasıl .seçineceğiz diye çırpmmaktadırlar, inandıklan, bağlı kaldıkları Atatürk ilkelerinden saptırma, karşı çıkma, engelleme öğretmenieri canlarından bezdirmektedir. Bir ülke yolsuz, ışıksız, hastanesiz kalabilir, hattâ sa vaş içinde de kalabilir. ancaK eğitim ve öğretimden yoksun bırakılamaz, oğretim için çalışanı küçümseyemeyiz. Güçsüz, yoteneksiz ve olanaksız bırakamayız. Kadro ve okul durumları, oncelik sıralan. kıdemleri gözönüne almarak vapılmayan ve farklıhk doğuran intibakîar ö$retim ve eğitim ordusunu yarafeyan, üzen, tedirgin eden nedenlerdir. Kaliteli yaratıcı, mllllyetçl, millet ve yurtsever bir gençlik yetiştirerek bizi çağdaş uygarhk, düzeyine çıkaracak öğretmenlere gerçek değerlerini vererek iyl bakmak başta gelen görevimizdir. Kalitesi düşürülen. horlanan her türlü işlem kendilerine uygulanan bir öğTetim kadrosundan milletçe yararlanmaya imkân yoktur. Bu nedenle. öğretmenieri iyi anlamaya ve dertierine çare bulmaya mecburuz. Devlet memurları kanununda kanımıza göre en önemli yerin bunlara verilmesi lâzırndır. Kalitesiz Oğretim milleti yozlaştırır. Birbirine düşürür, devletı de yıkar. V EFA T Merhum Em. Alb. Niyazi Aytug ve merhume Nazime Aytuğ oğlu, Ayten Maden, Berran Vural. Aysen Aytuğ kardeşi, Muzaffer Vural ve Sait Maden'in kayınbiraderi Chrysler Sanayi A.Ş. mensubu: ERTAC AYTÜĞ 1 Mart Pazartesi günü müessif bir trafik kazası neticesi vefat etmiştir. Cenazesi 3 Mart Çarşamba günü oğle namazını müteakip Kadıköy Osmanağa Camiinden kaldmlacaktır AtLESt Moran: 378/ISOL1 K de tutulmamış olması da tasannın yapıcı ve reformcu ruhumuzu zedelemıştır. Din Hizmetleri Sınıfı; Personel kanunundan en az şikâyett olan genellikle bu smıftır. bunun nedeni umduklanndan daha iyı bir duruma gelmiş olmalandır. DEVGENÇ jş Genel Tönetim Kurulu Toplantısı /' 6 Mart 1971 Cumartesi saat 10.00 da Ankara'da QJ yapdacaktır Bütün Türkive'dc Genel Merkeze bafclı {> olan ya da olmayan DevGenç örgütlerinin birer tem v> sılci ile katılmaları duvurulur' a DevGonc IMcrkez Yürütmc Kurulu Cumhuriyet Sağ!?k hiısneflerî S Y duyaıı bir çeşit ermiş Cwa.TA I aglık Hizmetleri; Sağlık hizmetleri kuruluşunun tam giin veya sosyahzasyon bölgelerinde çalışmalan nedeniyle tanmmifi, uygulama gelmekfe olan bir düzenleri vardı. personel kanunu ile bu düzen bozulmuştur. Aynca serbest çahşanlardan bir kısmını kamu hizmetina almak amacıyla tanınan haklar, nedeniyle kendini hizmetinin ba şından beri, millete ve görevlne adayanlardan üstün, bir kadroya bağlanmadan almmaları, yan öde melerin kaldınlması her derecedeki büyük ve küçük spğlık personehni ınciten direnrneye iten olaylardır. ğitim ve oğretim Hizmetleri; Üruversıtelerın bu kanunun kapsamı dışında tutulması, yasalarımn çıkanlmaması, maaş ve ödenek aldıklan kanunlann kaldırılmış olması karşısmda bu kuruluşlarda çahşanlara yapılan ödemelftri dayanıksız bırakmıştır. Sayıştayın bu durumu nasıl kabul ettiği ilginç bir konudur. Geçici madde ile da olsa bir yön verilmemesi bu kurumlan boşlukta bırakmıştır. Öğretmenlerin yükselen yaşantı düzeyi ile orantılı olmayan bir ortama itiîdiği bir gerçektir. Bu gerçek nedeni ile kaliteli olanlar ayrılmakta ayrılmayacak durumda olanlar katlanmakta, kafası çalışanlar da ahlâk, oğretim ve eğitim kurullanna aykın da oksa, ö^el dershaneler açmak ve açhrmak, cocukları bütünlemevf oğitim kuraltarına aykırı da gidin diye vol göstermek hattâ °'n 100 garanti. vermek suretiy ardımcı Hizmetler Kmıfı: Personel kanunu en ziyade bu sınıfa varamıştır Hizmetliler umduklan. hattâ nayal ettiklerinin bile üstüne çıkmıslardır. D. ve E. cetvelinde olanlar da memurtardan daha iyi bir duruma getirilmişlerdir. örneğin Sular tdaresi Genel M Ü düflügünde bir şoförün Geneî Müdür Yardımcısmdan daha üs tün veya aynı düzeye getirildiğı gibi: Yasa bir çok nedenlerl© uzmanlık kadrosuna veya ücretlı ve yevmiyeli bir lşe alınmasıru paglayanlarm bu haksız tutumunu tescü etmekte kanunun reformcu ruhumı zedelemektedir. Aynı fakülteden aynı yıl mezun olan îki kişiden biri uzmanlık veya ihtisas kadrosuna ahndığı için 6 ncı derecenin 1 inci kademesine intibak ederken, nor mal ve iltimassız olan 10 uncu derecenin ilk kademesinden başlatılmakta iki arkadaş arasında 12 yılhk derece ve para farkj yaratılmaktadır. Yargı organları bu kanun dışmda olmakla beraber geçici madde ile devlet memurları kanunundan en çok yararlananlardır. • Y j /IRÂŞTIRMft HİZMETİNDE 0N YIL 196i 1971 On yıldır resmî ve özel sektör için yapmakta olduğumuz etüdleri yürütmede bize yardımcı olan ve anketörlerimize cevap vermek lutfunda bulunan binlerce vatandaşımıza toşekkür eder, saygılarımızı • • • • sunarız PEVA Piyasa Etıid, Müşavirlik r e • Araştırma Ltd, Şti. İstiklftl Cad İmam Sokak No. 1 Beyoglu îstanbul • E hizmetleri mniyet Hizmetleri; Ordulaşan jandarma, kendisine bir sığmak buîmuştur. Polis, hastalığı iyl teşhis edilemedigi için gründen güne durumu kötüIeşen bu şerefli meslek llişkileri adına üzülmemek elden geimiyor Morâl durumu bozuk olan p o 1 i s e mesai saati de tanımıyoruz. Memurlar günde 7 saat çalışır, birbuçuk pün istirahat etti*ı halde poli^e ınaç, miting, soygun, yüruyuş adı ile her saat yoğun canını da tehlikeye koyan işler vermekteyiz. Vatandaşın canını ve mahni korurken canı tehlikeye giren polise hızmetiyle orantılJ bir yaçama düzeni verilmemesi haklı bir iizüntü konusudur. Bekledikleri ve özledikleri yasanın van ödemel^rini alıp g v ^ türdüSünfi srnrmeİFri avrıca faz S@81UÇ ukanda genei hatlanvla degindiğimiz personel kanununun yarattıgı anlaşmazhk a ^ çıklafnadan da anlaşılacağı üzere', paradan zivade uyprulamada bir taraflı. hak ve hukuk ilk&sine ve kıdeme dayfinmayan. sosyal adaletsizlik kaynRgı olan uygulamadır. E Y Cumhuriyet TCDD İ^lelmesi İsfanbul Âlım ve Satım Komisyonu Reîslijünden: W Ton Uıırâa Celik Talaşı SatılacahUr Kanun koyucu bu yanhşlıklan ancak ve ancak vasa volu ile ve her kurumun vetkili adamlannı dinleyerek düzeltebflir. Hak ve Adalet. esit İse eşJt ücret llkelerine avkırı vapılan çok farklı sonuc doguran. bencil, taraf tutan uygulama ancak bu şekilde düzeltilebilir O zaman Kanunun reformcu nitelıgı haklı olarak s Not: Bu yazı dizisi yan ödemolerın lV:prlıste kabul rdilme 1 Ankara mağazasmda mevcut 10 ton hurda celik talaşı 22/3/1971 günü saat 15.00 te Sirkeci'deki Komisyonumuzda müteahhit nam ve hesabına açık artf7rma sııretiyle satıîacaktır. 2 Muvakkat teminatı 310 Iira olup şartnamesi Knr>Msvon'imuzd3n bfdclsiz almnbilir. 3 Taliplerin bildiriîen gün ve saatte Romisyonnmuzda hazır bulunmalan. (Basm 11634/1853)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle