20 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SATFA DÖRT : CUMHURİYET: gfbl Doğu eepheslnds de fasla yorgun dü?müstü. Tank, zırhlı vasıta, uçak, cephane ikmall çok güç sartlar «ltında yapılıyor, kısa sürede eriyip giden eratm yertae taze kuvvet gönderme yeteneklerl hergün biraa daha azalıyor, hatti imkânsız hale geliyordu. Bir de psikolojik sebep rardı bunlann dışında. Almanlar, Alman «skerinin yenilmezliğine Inanmışlardı. Bu noktadan hareketle plân ve programlara yenilgi ihtimalınin zerresi katılmıyordu. Acı gerçeklerle burun buruna gelindiğinde de bu bakımdan hazırhğa benzer bir şey bulunmadjğı için panik havası bas gösteriyor, arkasından da kan gö^tieyl götürüyordu. «Zitadel Harekâtı» nın da hezimetle sonuçlanması, bunun böyle olduğunu bir kere daha ispat etmişti. Artık Almanlar. Doğu cephesinden süratle çekiliyor, Ruslar da Batıya dofru süratle ilerliyorlardı. •Garp cephesinde yeni bir sey yok» diyen ünlü yazann kulakları nasıi da çınlıyordu o aralık Kmbilir?.. Cünkü Şark cephesinde olduğu kadar Garp cephesinde yeni çok şey vardı... : 4 Ekim 1971 SB ALDIRININ en korkunçtan daha korkuncn güney kesiminde gelişmeğe başlanuşü. Hot'un, emrindeki bütfin nrhlı birlikler, Sovyetlerin çok güvendigi çıkmtaya Tar güçleriyle bu yönde çuHannuçlardı. Obojan bölg«si büyük bir tehlike üe bunm burnnaydı. S SAVASIARMIN KADERINl Ahnan geneHnırmaymm bu çerrede taarrnza kaldırdıği kuvvetler hiç de yabana atılır cinsten değfldi: Beç pryade kolordusu «Pan. •er» lerden kuroftı aeklz nrhlı kolordu, bfr de motorlze kolordu. Bu sonuncusu yine GUneyda mevzUenmij durumdakl Feldmares&l Von Manstein oTdusuna bagh Wr birHirtl. TafcviT» kurvetl olarak «aldınya istlrak •türftalsti. Harekâta kahlan tank saym topyekun yediyUzdü. Sovyet komuta heayetl «akbrv nın her an blrsz daha dayanılmaz hale geldiğini görünce, ileri hatlan, geridekl taze kuvvetlerle desteklemek aonmlugunu duymuçtu. îlk günkü taarruza karsı koyma çabası sonunda verdikleri kayıplar ümit kıncı rakamlara ulaşıyordu... Buna rağmen lyi dayanmıslardı. Bunca fedakârlıktan sonra geri çekflmek, btltün yollan düşmana açmak, kur tulusa doğru yönelmis durandaki son imkânlan da koybetmek anlamına geliyordu. Almanlar, bu son dereca takviyeli cepheyi yanp geçerse onlan artık hiçbir kuvvet durduramaz, böylece Rusya"ınn kaderi de kesinlikle belli olur, Al Ahnan aaldırm fevsedikten sonra karşı nldınya geçme »ırası Rnslara (elmişti. Fotograf, derlenip t«tparlanmış •• takviye almış dnramdaki Rns tanklarını fö»teriy«r. YARIN: Almanlar uyuyor mu uyanık ını? Çelik Mihver kuvvetlerinin bütün cephelerde çözülmesinden «onra Istilâ altındaki sehirler geri alınmağa başlanmıştı. Fototnt, bu harekât sırasında Almanlar tarafından boşaltılnuş bir »ehre giren bir Amerikan tankını gösteriyor» Cephelerde çok şey var manlann bütün ülkeyl lşgtıl plim kolayhkla uygulanabüirdi. İkinci Oünya Savaşının en büyük ve en korkunç zırhlı birlikler çarpışması Fakat düşman baskısı tahmin edilenden çok daha etkili va yıkıcı sonuçlar vermege başlamıstı. Bu durumda Güney kesiminin tamamı, Kurs ve stratejllc bir değer taşıyan çıkmtı k&şla göz arasmda düşebilirdi. Sovyet komuu heyeti finl blr kararla gert plânda bekletilen beşinci zırhlı orduyu derbal harekete geçirerek düşman Ustüne »aldı. Bunun tteerlna Almanlar da mevcuda llâveten general Kempt emrindeki tanklardan uç jüz t&nesini daha Güney kesımlne tahrik ettiler. Son koz LMANLAR, ilic savunraa hatlannı, büyük kayıplar verme pahasma bir kere daha aşmaga muvalfak olmuşlardı.. Şimdl aıra Udnd hattaydı. Burada, yüzlerce Rus tankı merzilenmişti. Aldıkları emir gereğince tank birlüderi yerlerlnden kıpırdamaksızm sâbit bir kale gibi düşmanı engelleyecek, durmaksuan da karşı tarafı ate» yağmuru altında tutacakü. slinds simsiyah ve kocaman btılutlar dolaşıyordu. Beklenen şid detll yagmur her an bosanabüirdi. IMnci Dönya Savaşının en büyük, en görülmemiş zırhlı birlikjer çarpışması birazdan patlak verecekti. Devlerin savaşı gi bi bir şey olacaktı bu. Çarpışmalara toplam olarak binbeşyüz tank katılmıştı. Birbiri üstüne yürüyen binbeşyüz canavar... Saldm öylesine körü köriine yapılıyordu ki, eski yıllann meydan muharebelerinde olduğu gibl zırhlı araçlar, suvariler misali hızlannı alamamıj, birbirlerini imha ederekten ilerledikleri sırada birbirlerini geomek zorunda kalmışlardı. Çarpışmalar bu yuzden bir hamiede kitle sa^şı olmaktan çıkmış, münferit karşılaşmalara inhisar etmişti. Tanka karşı tanfc... Küçiik birliklere karşı küçük birlikler savaşı çügıncasına sürdürüyor, dostu düşmandan ayırd etmek son derece güç oluyordu. Keslf blr duman tabakaa ortalığı sarnuş, bombartümanlar sebebiyle topragın altı bir kere daha üstüne gelmeğe başlamıştı. Kayalar havada uçuşuyor, tos bulutları, ortalıgı, gökyüzünü kaplayan kara bulutlardan daha liyade karartıyordu. lnölâkler öylesine seri ve fatılasızdı ki, devanlı surette gijk. gürlüyormus gibi garip bir tesir uyanıyordu iki tarafta da... îsabet alan tanklar yanıyor, çelik gürültüleri patlamalan birkaç aisli daha korkunçlastırıyor, savaş alaru hallaç pamugu gibi atılıyor, kan gövdeyi götürüyor, alev alan zırhü araçlarla birlikte yanan asker cesetlerl, bütün çevreye mide bulandıncı bir yanık et kokusu yayıyordu. A 15 «Aferim yavrnlanm, tas oralardan barava yeldiniz demek, oknmsk için bn kadar yol yü. rüdunü* ha... sferin...» Basksn, Nevvare ö$. retmene anlatmıştı dnrumn belii ki... Sonra kü. çfik öerftmen eğitimbaşına döndü: «EJitimbasım, bu çocnklar yaz seçmelerin» katılmamıslar mı, yoksa kazanamamışlar mı?» «Katılmı^Iar, kazanmıslar da bizim çağrımıs nlaomamjs. Gec kalmea ds hakları kayboldu tabii > «Toooo .. Egititnbafim, çocoklann haklan var. Sen yoln izi olmayan, bir küçük tnektn. bun nlasmadıfı daÇ başinda otnrt bnnları, son. ra da sııçn bunlara yükle, olur mu? Snç dev. letin, olmaz... Aferin çocnkiarım. göreTİm sizi^. Çekinmeden eevap vereceksiniz?» diverek (,ocukları okşadı. Direktör eeldi. En başta Rıza, yanında S e . lim, onnn yanında Kemal, en sonra Garip. Sı. rayı kficük kız ögretmen yaptı. KSçük kıs a. yskta, diierleri otnrnyorlar. Egitimbası ıırayIa adlannı yazdı. «Kurura üçunflzfin de soyadı syni, ksrdef misinir?» «Amra cocnklarıyız efrndim» dedi Rııa. tlk sorn Rıza'va somldn. Rıza biletnedl. Selim'e sordular. Selim de «efendim, »a», öjretmenim » diye kekeledi, elini kaldırdı, bile. medi. Krmal'e atladılar. Kemal düz^öo bir Türkçe ile karsılık vermeye çalıjtı an» o da bileraedi. Sıra Garip'e feldi. Garip bir çırpıda kitaptan oknr tibi bildi. Gene bastan bir soru, jrene »ynı. gene bsştan bir sorn, gene aynı... Sf lim de, Kemal de bir eandsn, bir nmntla karşılık vermek istiyorlar ams, eb olmnyor... Garip her «ornlanı bilivordn. Hiç takılmadan kar. •ıİıklan çatır çatır veren Gsrip ilçi çekmişti. «Knznın senin adın ne?» Garip. adını trfivenle. çekinmeden. ntanm». dan «ÖTİedi: «Kuınm bn Saskaralıiarın adı da hep Gsrip mi oluvor? Hatırlarsamz bn adla bize tene başvnran •Imnstn...» «Dirrktöriira. onn meznn ettik. Geçen sene Stretmen oldn » Eiitimbasının bn sözünü Ga. rip kesti: «Evet. bizim kSyde çok b« ad da, en iyl b»na yakısır» dedi. «O d» neden kuznm?» Nevvare atıldı: «Direktörüm, daha mı yakımıasın? Dizlerrte eeket, 43 nomara ayakkabı, yamalı pantslon, ya. malı zıbın, pınl pınl zekâ » «Kuzum sen bn oknlda oknyabillr misin? Burasi zordnr, çflçdür . » «Benden iyi kimse oknvamaz. En ivj ben oknrum. Ben çok oknrnra. Bn^ine kadar iki iiç bin kitap okndom... dedi Garip, çabnk çabnk. «Knzvm neler «Sylfiyorsnn, kaç bin, kae bin?» «Üç bin...» «Ben bile oknmsdım o kadar, tterden bnln. Tor«un da oknvorsan knzum?» Görülmemîş bir şey T EMJIUZ aymın onikind sabahı böylesine korkunç ve gürültülü başlamıştı. Gökjü konu ve resim: AYHAN B A Ş O Ğ L I T ] j GÜNAHKÂR KRALİÇE cKöy odasında okornm, Gani Ağa'nın oda. da oknrnm. Bir de hn arkadasların vardı, babasının bes binden fazla kitabı var, orüan dı oknrum tider Hep amcam beni çağirır, bcı oknrnm, o dinler » «Knzum su iki bin kitaptan bans sadeeı bes tanesinin adını söyle...» «Kerem ile Aslı, Âsık Garip, Kerbell Vak's. n, Kerbelâ'nın öcü. EmevHer, Hazreti Mn. hammed'in Hayatı. Imdat Ta Ali, Havber Ks. lesi Cenri...» «Yeter yeter knznm» dedi direMSr. Ben beı tan sövledim. Su çazetevi oku bakalım...» «Milli sefimiz Eskisehir'i sereflendirecekler. dir. Reiticnmbur Hazretlerinin bn sevahatler öç (riin sürecektir. Teni hizmete tirecek oiat DDY fabrikasını mübarek ellerivle açacaklar. dır. Şereflerine verilecek olan vemekte bir ko. nnsma vapacak olan » «Pcki» diyerek kesti direktSr yel rib! eseı «Bn arkadaşmızın bn kadar kitap okndnft dotrn mu?» DiSerlerine sordu. Selim sözö kim. teye kaptırmadı: «Doimdur efendim, cok oknmuftnr, Altah verırisidir ona.» Selim böylece tek hir sornya tam cevaplandınnıştı. Oyle pat kiit söyledi ki.. Direktör Rıza'va döndfl: «Senin babnnın kitaplan varmıs, »en niçin oknraazsın kuznm?» Rıza sönüktii, donnktn. nmndunn yitirmiü. ti, Garip'i arkasmda getirdigine pisman olmujtn. Çok yavaş sesle, yarımyamalak konustn: «Efendim köy isinden, tarlatapandan elira olmuyor. Bizim igimiz bnoların gibi yüngfil de. tiİ.» «Knznm »en evine dön. babana yardımcı ol, iyl bir çiftçi ol. lkinize çelince, ceiecek yıl «eç. me sınavlanna iyi hazırianın. Tek kazancımız Garip oldn» dedi ve egitimbaşına dönerek: «Sizlerin düsüncesi nasıl?» dedi ortak bir •ornyla: «Direktörüm ba<ka bir sonuç var mı. yok, •çıfc.. » dediler onlar da. Nevvare susmaştn. «O halde, bn üçii bemen köylerine eitsin. bn Garip huzuyu vıkavın. giyindirin ve hemen derse girsin yann. hosça kalın...» dedi ve elleri. ni sıktı 6£retmenlerin, ritti. Onlar da dağıldı. E$itimbaüi haskanı çasırdı, dnrnmn söyledi, bas kan taktı arkasına dörtleri. Kar» . Ardahan yotnnnn fistüne çıktılar. Baskan söylendi öbür. lerine. kızdı yol bovnnca. Rıza, Garip'e yönünii bile dönmedi. Yüzüne hile bakmadı. Selim bir ara yanladı, Kemal de geldi Garip'in yanına.. «Kazandın oîlum, sen artık Allahın kuln oldnn, biz de keçinin kılı... Hiç değilse iki buçuğa bize ver de vo) parası cderek köve dönek...» Yük kamvnnunun ustüne Rızs çok aceie çiktı. Ortada bir cuknra. çuvallann arasına Cİrdi. önü Ardahan'a dnnüktü. Ne Garip'e, ne Cılavnz'a donüp bakdı. Kemal ile Selim, aldık. lan iki bnçnk lirayı hiç önemsemediler. Gözle. rinden yas akıyordn ıpıl ıpıl... Her ikisi de Ga. rip'e, Cıiavnz'a el salladılar, kamyonnn arkasın. da tutundnkları sandıklann üstünden .. Sekiz saat sonra AVAŞ alanının enl, boyu ve derlnligi ancak kilometrelerle ölçülebilecek kadar geniş kapsamlı idi... Ve içinde binlerce insandan gayrı binlerce de tankm, zırhlı aracın yattığı bir mezarlığı andınyordu. Tüyler ürpertici bir manzaraydı bu... En katı yürekmerin bile dayanamayacagı kadar korkurtç bir manzara. Sekiz saat sürelj çılgın çarpı?malardan sonra hava yavaş yavas kararmaya baslamıstı. Gece indiginde yanan yerlerin ne kadar çok olduğu daha belir11 bir şekilde dikkaU çekecektl. Taraflar, birbirlerini biraz daha hırpalavabilmek için ateşe hâlâ devazn ediyorJardı. Her iki taraf da en azından üçyüzellişer tank kaybetmişti bu çarpışmalar sırasında. Sadece sekiz saat içinde toplam olarak yediyüz tankın işe yaramaz duruma dü$mesi savas tarihinde bir rekor teşki) edlyordu. Almanlar, glriştikleri saldm sırasında kırk • elli kilometre ilerleme pahasına onbine yakın asker kaybetmişlerdi. Bu sonuca göre «ZitadeJ Ha> rekâtı» tahmin ve tasavvurlann tamamiyle aksine basansızlığa uğranuş sayılabilirdi. S DİŞİ BOND S O N ^^™ «7v ^"^ CINflYET Türkçesi: Şehba] AYGEN PaoM ve Clavet?.. Nasıl olmuftu da avm âkıbete uğramışiartfı?.. 5u iki.'i, şimdiye kadar kendısinin farkedemediği bırtakün ipuçlan yakalamış olacaklardı. Araa üstünde durmağa degmezdi artık... Olup bi tenler çoktan mâziye kansmT«!tı. Oysa önerali sayılması gereken bir şey varsa istikbaldi ?adece... Bir an önce davranmalı, telâşa kapslrnaksızın bitirmeliydi bu işi. Bir yandan da Jabeke'ye kar ş! hayranljk rfuymaktan fcendini alamıyordu. Böylesine knrkunç ve tehükell bir rakiple çarpışacagı için memnundu... He!e onu venüiriye uğ rattıktan sonra memnuniyeti kaç misll artacaktı kimbilir?. Muhasebeci geldiginde bir süre konuştular.. Sonra vesikaları, faturaları ve hesap defterlerinl tesüm ettl ona. Artık «Super!atif»te kalmasına lüzura yoktu. Bir taksiye atlayarak evin yolunu tuttı. Kansı Helene evde dejjildi. Hizmetçiye tembih etti. Kendisinin bir yere Eideceğini, ancak kırk sekiz saat sonra dö. nfcegini hanımma o söyleyecekti. Küçük bir bavula tiras makinası ile diğer tuvalet malzemesini ve çamaşırlannı yer. lejtirdi. Yapılması gereken tahkikatı çok kısa zamanda bi. tireceğînrfen emindi. Fakat ay. nı anda, bunca yıllık karîsmın Jabeke ile sarmaş dolaş olduğunu tahmin edebilseydı. keyfi bu derece veruıde o!Briıksel'de trenden iner tnme» bir taksiye binmişti: «Grand Hotel'e lütfen.. » Pişı doldurdu, odasına çıfctj, hemen sıcak bir duş yaptı. Tren yolculukîanndan sonra kendinde garip bir yapışkarüılc hissederdi daima. Temizliğe, şık hğa, zeraiete düşkün adamlaıın tümünde ^örülen bir haldi bu. Aşağı tndlği zaman, resepsiyon memuru onun yaklaştığını görünce hemen yerinden kalktı. Kendisinden bir şey istenecegini anlamıstı. «Bana ufak bir yardımda bulunursanız müteşekkir lcalınm size...» diye Valotl nezaketle konuştu. «Bmnırun efendim... BSnredin Ne yapabüirim sizin için?» «Mesele şu .. Geçen hafta, yakın arkadaşlanmdan birt buraya, sizin otele gelmis ve bir süre kalmıştı... Ya iki ya da tiç gün... Giderken normâl olarak bir fatura almış... Fakat sonra bu fstıırayı kaybetmis... Şimdl bir kopyısım istiyor... çkînkü Brüksel'e geldiğlni ve burada kaldığmı her ne pahasına olursa olsun İspat etmek zorunda. Aksi halde çalıştığı şirketten sö« konusu masraflan almasına ixn> kân yok...» (Arkası rar) TİFFANY JONES Karsı taarruz "LMAN yüksek komuta heyeti bu saldırıya girişmeden önce, birlikterin karşüaşması muhtemel her türlü zorlugu, engeli, düşmanm mukavemet gücünü ve bağh ayrmtılann tümünü titizlikle dikkate almujlardı. Fakat Rus gizli lstihbaratınm taarruz plânıru saniyesi saniyesine haber aldığından, savunnıa hazırlıklanmn da buna göre tutulduğundan pek haberdar degiüerdi. Alrnan kuvvetleri, kendi saflarında bulunan yabancı uyruklu devşirme askerlerin ihanetine uğramıştı... GerekU haberler karşı tarafa muntazaman uçuruluyor, ya da söz konusu askerler tarafından bizzat götürülüyordu. Buna orantılı olarak Alman askeri bütün cephelerde olduğu A GARTH Sayın ŞofÖrler! Sehirlerarası karayollarına c!ı!len beyaz çizgüer, tizin emnivetiniri tağlar. Gece ve günduz bu çtzgiler* uyarak seyrcdlnlz. Aksi halde hem va. *ıtan<z kazaya u&raı, hem ir e*> zalandırılırsınız. Türkiye Trafik Derneği Ne vakit lstersen tabit..; Burada buluşuruz yine... Gelmeden önc« bir telefon edersin degil ml ?...» «Tarnam.» Birbirine son derece güvenen iki öşi gibi samİTniyetle el sıkıştılar, vedalaştılar. Valotl arabadan Indl. Yazıhanesine girer girmez Kuzey Ganna telefon ederek Brüksel'e hareket edecek ilk trenin saatinı öfrenmek tstediğini söyledi. Saat altıya çeyrek kala bir efcspres vardı. Bu durumda muhasebeeisini rahat rahat bekliyebilir, işlerinl acele etmeksizln bitirebilirdl. tş korrusunda <.?t tıtizdi öteden beri. Koltuklardai» birine gömül»rek sıgarasmı yaktı. Brüksel'e kadar uzanmanın şart olduğuna inamyordu. Jabeke'nin bu ışl nasıl becerdigl meselesini çözümlemek tçin ilk adımı oradan ataeaktı. Aslmda cinayetleri Jabekenin işlediŞinden. paraları da onun yürütrü»Unden su anda yüzde yüz emindl. Pakat aceml avcılar gibi çok uzaktan ateş ederek kuşu ıskalamak lstemiyordu. En uygun mesafeye vannalı, çok dikkatU nlsan almalı, avını tek rfarbede alaşağı etmeliydi. Yıllann teorübesi de bunu gerektiriyordu zaten. PaoH ile Clavet, bu yönde çok hatalı davranmış olacaklardı. Onlann durumuna düşmemek amacı ile zaman ve zemin şartlannı kendi lehtne döndürmell, gafil avlamanın yollannı »raştırmalıydı. Moreau'nun paralar uğrun» kurban gittiği malumdu. Ya
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle