29 Mart 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE İKİ 3 Mart 1969 CUMHURÎYET ADIKONMAMIŞ AKARŞIZM Pıot. Bahri SAVCI meğe götürecek degerleri ve knrnmlan lle birlikte değiştirmeyi öneren bir dinamit gençlik grnpnnnn yaptığı sosyal hareketlenmeden korkuyor. Üniversite kapısında bes sıra polis kordonn ve demir korngan, ünivenite yönetiminde sertlik, hükuraet yönetiminde «polis devleti» nsnlleri istemeyen; akademik hürriyetlerin yürümesini öğreneilerin üniversite içinde temsilinin gerçekleşmesini, ynrt ve dünya ölçüsünde de miUetleraraıı kapitalizm lle ersperyalizmin toplnmlan kendi özgürlüklerine yabancılaştıran etkilerini sileeek reformasyonlara girişilmesini dileyen bareketlerden ürküyor. Bn korkn ve ürküntü ile, îşçi Partisi iktidan, tngiltere'deki gençlik hareketlerini, toplnmn yıkacak bir «mnrdar saçmalık» olarak niteliyor. Bn sosyal hareketlenmeyi, bir sosyal izm battâ bir Marksizm bile saymıyor. Onn, henüz adı konmamış bir anarsizm, bir ihtilâlcilik dahi olarak görüyor. Mnhafazacı ve liberallerden knrnln mnhalefet de, bn sosyal hareketlenraenin, tngiltere'nin şimdiki knrnmlarını bozmasından korkarak bn konnda hükumeti destekliyor. Radyo Televizyon yönetimi, tngiltere'de bn hareketlenmeyi tntmıyan büyük bir kamn oyunnn var oldnğnnn belirtmefe ve yaymağa çalısıyor. Basın ve Kilise, konnya çok objektif bir yaklaşım görnntüsfl ile bakma inaneı vermeğe cabalıyarak aynı yolda analizler yapmıya ugrajıyor. Universiteye gelince : O galiba hepsinden daha Snde gidip âdeta siddetle karsı koymağa hazırlanıyor. Sosyal düşüncenin öncülügünü yapmak üzere knrnlmnş olan London Scbool of Economics (Londra Ekonomlk Bilimler Oknln) bn hareketleri tngiltere'deki tüm otoriteler ile bir fizikî çekişme haline giriş sayıyor. Kendini bnndan kornmak içln «dişe diş» prensibine nyarak, kapılara polis kordonn koynyor, demir koruganlar taktınyor. Oğretmenlerini, islerine son verilmek müeyyidesi altında, sorgnya çekip yargılamağa girişiyor. (Anayasa kornması altındaki üniversite hocalığının mntlnlnçn, ve fakat bu mntlnlnğnn yüklediği sosyal davranı* gösterme zornnn ile, Türk meslektaşların knlaklan çınlasın.) Ve böylece, bir kelime ile. tngiltere. flnlversite Sğrenci hareketlerinden korkarak finlversite üzerinde baskıya kadar giden bir şiddeti bile öngörmüş olnyor. NGtLTERE KORKUYOR İtoplnmnn eleştirisini yapan,: ve Kendileyta kapitalizm ve emperyaUzmle boznlmnf bir onn çfirfllnceleyenlerin bildirdigl verilere göre; modern sanayilesme gelişmeleri lle birlikte, 1leri kapitaUsi nlkelerin çeliskileri de arttnıçtır. Ama bnna rsgmen, ekonominin ürt sahiplerinin dnramn sarsılmamıştır. Hatti knvvetlenmistir. Çünkfi modern gelisim onlara, aynı lamanda toplnmn kendi yönlerine sartlandınna ve denetim altında tntmada pek yararIı olanaklar da vermistir: Kitle haberlesme araçlan, korporasyonlar, kapitalist plânlama Srgütleri. kapitalist bürokrasi ve teknokrasi gibi . . tleri kapitalist düzenin fist sahipleri ellerine geçen bn çok knvvetli «sartlandırma ve denetim altında tntma araçlan» ile, öteki kategorilere egemenliklerini artırmı^lardır. Bövleee temsilci organların dizginleriyle siyasal iktidar, ilerlemis sanayi kapital Ulkelerinin fist sahipierinin tekelinde kalmıstır Sdeta .. Bn da onlann gücfinü, bir gizll «tahakkflm» dflzeyine çıkarmıstır. Çünkü ynkanda adı geçen araçlar ve olanaklar, parlâmentoda toplnmnn gSzti Snfinde vapılan eski klfisik açık tartışmanın, elestirinin. yüzlestirmenin, aeığa vnrmanın, alternatif 6nennenin, çücünfl ve etkisinl kendi dilekleri vönfinde isleme zornnda bırakmıstır. Büvük kitleyi de bn dnrnmn kabnle sartlandırmıstır. Ve bSyleee de. kitleler. modern kapitalist pltniamanın ve bfirokrasinin föstfrdiH y8nde calışan kitle haberlesme araçlan etklsi altında, rerçek slyasaya kar^ı yabancılastınlmıstir. Bnnnn sonncn, ileri kapitalist ekonominin flst sahiplerinin, alt mensnplara ecemenIlfi. ve fakat, onlara verdikieri bazı tavizlerle dençelendirilmis bir dnrnmnn sürflp ritmesi temelinde bir düzen mevdana gelmistir. Fakat bn toplnmlarda. aynı zamanda, bnna paraiel bir baska «eüsme daha olraaktadır : Ezilen sınıflann. kategorilerin, ekonominin alt mensnplannın sosyal diiek ve isteklerinln de artısı; bnnlann yerine getirilmesl •fireeine, nytnlamavı tamamlama işlemine fiilen de katılma dileklerinin de ortava çıkı•ı.,. Bn yenl ıreiisim. aslında, etkisiz dnmma itilen kate^orilerin. kapitalin eçemenlitini ve IıattS diktasını saflayan knmmlar üzerinde reformasyonlsr istemeslnl «retiriyor. SSİ :jy:^:y|H:i:::::::y::j]j:::î§::^= Ortak Pazar ve Türk Tarımı ceğl A.Ş. seklindekl Kurumlar içinde birleşecek tanmsal üretim ve tuketim kooperattflerinin kurulması. Aracılann amlması ve fiatlann ucuzlaması. Devletin teknik tanm personelmin bu ku rumlara hizmet edebilmesi, satış ve kârlan üzerinden prim almalannm sağlanması. Devlet Cretme Çırtliklerinın bunlann geliştırme merkezleri olması. Geliştırma merkezlerinin bir Tanmsal Prodüktive Merkezine ve Devlet Plânlama Teşkılâtma teğlanması. • Köylerde eğitim düzeninin değıştırderek tatbikî tanmsal Ü retım derslerine öncelik verilmesi. • Bu kurumlann yapacakian ihracattan elde edecekleri gelirden Kurumlar Vergisl ahnmaması. Böylece bu kurumlara köylünün ve halkın sahip olması ve devletin de teknik ve idari yönden katkısı sağlanmıs olacaktır. Tunç AGÜN Aydm Sok 27/A Tenidoğan, • tZMÎT zdmll görünen ve bu yolda başanyla Uerleyen «îsrail Yahudi Emperyaüzmi» nin sırtını dayadıgı kuvvetin yine Amerika olduğunu göremiyecek kadar mantıksızlık içersinde bulunmak tadırlar. ugün, hem Türklügün, hem de Islâmlyet düşmanlannın oaş destekçisi Amerika'yı, «Milliyetçi • Müslüman» sloganıyla savunanlar, Türklüğe ve Dine karşı tam bir ihanet tablosu çızmektedırler. Bu uyutulmuşlarm icraatmdan çıkan olanlar ise; «Amerika giderse. Rusya çelir» yutturmacasıyla şahsıyetsizligi sürdürmektedırler.. Hüseyin OZDOGAN I.Ü. Hukuk Fak. Cihad ne demektir? Cihad kelimesinin kökeni Arapçadır. Cihad, tavaş demektir. Ne var ki, düpedüz savaş değildir cihad .. Müslümanlann din nğrnna savaşmasıdır. Harpleri harplerden ayıran özellikleri gözden ırak tntamayız. Millî knrtulns savaşiyle emperyallst saldın arasındaki ayırımı bilmiyen, yirminci yüzyıl tarihine akıl erdiremez.. Cihad'ın ne oldnfunu bilmiyen ortaçağdan bn yana nzanan karanlığın anlamını kavnyamaz. Sn Ikl maddede toplanan özet, tüm vatandaslarımmn ezberinde bnlnnmalıdır : 1 Îslâm devleii cihadla kurulmuştur. 2 Türkiye Cumhuriyeti millt kurtulus savaşiyle kurulmuştur. Son yıllarda her iki deyim (cihad ve millî knrtnlnş savası) Babıâli basınında, açık otnrnmlarda, vaızlarda sık sık knllanılraaktadır. Atatürkçüler : Millî kurtnlnş savası bitmedi. tktisadi istiklâl savası, millî iktisat ilkesinde anlamını bulnr. Millî bağımsizlığımm gölgeliven askerî, sivasi, iktisadi baskı ve bağlantıları tasflye etmeliyiz derken. Cmmetçi ve Seriatçı takımı : Din elden eidivor, camiler tehlikede, cihad bayrağını açtık . çağrısında vatandası vatandasa kırdırmak, kardeşi kardeşe vurdurmak propa?andasını yürütmektedirler. İS Snbafın «Kanlı Paıar» ı cihad seferberliginde bir aşamadır. Altmcı Filo'vn kıble kabnl ederek kılınan namazdan «onra Taksim'de insan boğazlıvanlann «din ugruna savaştıkları» kendi dilleriyle kendi gazetelerinde yazılıdır. Bn kadar açık bir olay karsısında iktidarın tntumn «din uğruna savasanlan» kornmak yolnnda vürümüstür. Ne gariptir ki. 19«9 Tfirkiyesinde Amerikan Altmcı Filo'snnn protesto edenlerl öldfirmek. tslâmı kornmak, dini kurtarmak. camileri savnnmak sayılmıstır. Oysa Birinci Dünva Sa\asında tnsilizlerle birlik olnp Türkleri arkadan hanrerliyen Arap ümmetcileri ile Amerikayla ittifak niruna kardeslrrini bıraklıvan tsianbnl seriatçılıîı arasında bir fark voktnr. Blrisi tntellieence Senice ile işbirliğl Içindeydi, ikincisi CIA ile sarmas dolastır. Hikâvenin garipliti bnrada da noktalanmıyor.. Türkite'de Amerikan Elçisinin otomobilini üniversltelilerin vakması memleketi birbirine katmıs, sivasi partilerin baskanlan telâsa düsmüs. Amerika'ya arzı nbndlyet politikasındaki edebivata resmî atızlar yeni parlak sayfalar açmıslardır. Bn olarların ardından Taksim Mevdanında Altmcı Filo nğrnna cihad ilân edip. Atatürk Anıtı dibinde vatandas boSazlamak faslı baslamıstır. Ne var ki, içine düstfifümüz acı çıkmazi pek ivi belirtecek yeni dersler birbiri ardından gazete sayfalannda vankılanıvor. Nitekim Amerikan Cnmhnrbaskanı Nixon'nn Avrnpa cezisi protestolarla dolnp tasmıstır. Londra, Bonn, Berlin. Roma'da on binlerce polisin tedbirlerine rafcmen ortalık birbirine eirmis. Amerikan knmpsnvalannm bnlnndn^n binalara saldınlmıv. ramlar kırılmıs. varalananlar olmnstnr. Bn saldınların hedefi, Amerikan Elçisinin otomobili değildir, Amerikan Elcisi de defildir.. Doğrndan doğrnya Amerik» Devleti Cnmhnrbaşkanıdır. Bnna rafmen ne hükumet ve devlet baskanlanyla parti IIderlerinin etekleri tntnsmnstnrNe de Amerika'ya karsı olan kisilere cihad açılmıştır. Demek ki gereken «cihad» bayragtnı açmak bizimkilere dflsflyor. Avrnpa Hıristivanlanna karşı Amerikan protestanlanyla birlikte «eihad» açıp tslîmiveti ve camileri kurtarmak törevi tstanbnl «eriatcılannın kaçıntlmaz Sdevi haline relmistir. Zavallı Türkivemiz iste böylesine saskınlı^a düsürülmBştnr. Gercekte bn saskınlık Atatürk devrimlerinden sapmamn sonncunda dogmnstnr. Gazi Mastafa Kemal vaşarken bn memleketin hiçbir ferdi agzına «cihad» kelimesini alamazdı. Mlllf Knrtnlnş Savasının bayragtnı diken Basknmandanm filkesinde eihad ilSn etmek.. Ve bn eihadı Amerikan Altıneı Filosnnn kıble tSyin ederek açmak Olacak is degiidl .. Ama oldnrnldn. Amerikan Cnmhnrbaskanına değil, Amerikan Elçisine degil, Amerikan Elçisinin otomobillne ilismenin herkesi tirtir tltrettlgi bir psikolojik ortam varatılmıstır Türkive'de^ Bn sevlyeye dfisen bir toplnm, simdi Nlxon*nn gezisinde olan bitenleri degerlendirmekte büyük müskiller içinde kalacaktır. Uygarlık bahçesi bildiğimiz Avrnpa'da Amerikan Cnmhnrbaskanına do(rnltnlan sert tepkileri, ve Roraa, Bonn, Londra gibi başkentlerde kopan kıyameti Amerikancıl basınımızın nasıl yornmlayacağı meraka deSer .. Snnd şeriatçıhgıyla komprador kapitalizminin cihad hayragı Atatürk Türkiyesinde dalgalanırsa ve milWTnrrtnW«f savasıvla kürntmuş «nmtnrnŞHte dlh "nğruna vatan|)Bf"tatandftsı boğarfstsa 3000 yılınv'Mglu gelisecek her tnrlü olaya karsı şaskınlıklarımız yoğnnlasacaktır. :::: » • • • •••• • ••< • •• • •• • •• aym Gülten Kazgan'ın Tiirkiyenin Ortak Pazoı karşısındflkl problemlerint eleştlren yazısı konuyu bir ucundan UJtmaktadır. Türkiveda tanm gelirinln toplam tnllll gelir için(iefci oranı °,'s 60'ın üsUlr.de, Ortak Pazarda lse "> 40'ın altmda olduğuna göre meseleye brr de bu açıdan bakmak yerinde ola caktır. Türklye Ortak Pazara girdik ten sonra altüann sanayi maı lan için bir pazar olacaktır Fa kat gerek fert başına düşeıı mılİi gelirin altüara nisbetjo Ç K O düşük gerekse milll gelir dağılımırun büyük halk kitlesı aleyhi ne eşitslz olması dolayısüe istihlâk malları yönünden Türkıye «Büyük Pazar» sayüamıyacaktır. Türkiyenin nüfus kapasitesi bu görüşü destekiiyen ayn btr faktördür. Gümrük duvarlannıa kalkrnası daha yOk TürKyenin kaoaji tesi sınırlı Ortak Pazar tanmsnm tRiuamlayıcusa olmasına yan yacaltır. Ancak bunun için Tür kiyede tarurun modern ölçdJer le tafbik edilmesi ve Uretinr.n sayı ve kalite bakunınd&n b;iyük çapta gelişmesi şarttır. Türkiye kendlsi bımu ynpa marsa OrtaK Pazar sermavjsi kolayca girecek, hiçbir oıganlzasycna sahip olmıyan Türıt ;an m.na kendi auun damgaUyaca,k, Türk tanmsal ürünlerinl de güm rük cdemeden berabennde g^tü ıtceYtir. S B Diyanet Ulerine açık mektup 1 İslâm'ın gerçek ayın llhan Selçuk'un «8. Filo Kumandanı ne diyor?» ve «Sana ad bulamadım» yazılarmm ilkınde; Amerika'nın, Dünya MiUetlerini sömürme gayesine uygun olarak bu Filo"ya duşen fonksıyonu bizzat Filo Kumandanı'nm agandan açıklayan, ikincisinde ise; ülkemiz dahilinde bu somürülme ve kullamlmadan kat'iyen rahatsız olmayan kimselerin tutumlannı belirten yazüannı ibretle okuduk. Butün bu gerçeklere rağmen, Amerika'nın savunuculugunda dünkü hâdiselerı hatırlamaksızın, halı hazırdaki durumlan görmeksizin, Milliyetçi • îslâm bağırtısıyla eyleme geçenlerin beyınleri tümden şuursuzlaşmış demektir. Irkımızın ezeli düsmanı «Elen emperyalizmi» nin, geçmişte Anadolu'yu, bugün ise Kıbns TürW6Rttnü y(Jk' eftne pölitikastnda •ea büyükd«stek • kuvveti Amerika'dan gordügü unutulrauştur. Kişüiği ne olursa olsun o zaman ki, göreviyle milletimizi temsil eden bir Başbakan'a gönderilen haysıyet kıncı bir belge, Müliyetçi olduklannı söyleyen bu kitleyi birer Türk fertleri olarak hiç mi hiç rencide etmemiştir. «Islâmın Savunucusu» yaygarasını koparanlar, Arap Müslüman dlndaşlannın şahsmda Islâmı yok etmeye a S Türkiye bunu önliyemez mi? ürklyede saruyı sektöründ'3 modemleşm» daha sonra başlamış ve daha hızla gelişmıştir. Ancak mesele dennlemesıne inceleneoek önemdedir. (T) Tarımda ıthâl edilecek mad de sanayie nazaran azdır. Türkıyede tanm işçisi çoktur ve tek nık sanayi işçisine nisbetle ucuzdur. Emek Sermaye Organizasyon üçlüsü mukayesesmde Türkiyenin koşullan bakımından sanayide sermaye, tanmda ise organizasyon ihtlyacı ağır basmaktadır. Türkiyenin tanm endüstrisi ÜEünl«rinı ihraç imkânlan sanayT'ftrftraerini ihraç imkânlanndan çoktur. Daha az sermaye ile ve daha kısa zamanda yurdfl döviz sokacak tanm sektörü bu karakteriyle diger sektörlerin besleyicisi de olacaktır. (5) Türkiyede sanayi, özel sektöre afırlık verilerek geliştirilmeye çalışılmıştır. BUyük kredi enjeksiyonlan, gümrük duvarlan ve küçük sanayide malî kontrol"un yetersizligi bu sektörde | aşın kâr yaratmıştır. tç pazar için ürün yapan özel sektör gümrüklü ve pahalı ithâl malım ikame eden mallan yapmak varken hele ithalât kısıtlanmca nijre Türkiyede zaten var olan tanm Urünlerinln organizasyonuna yö I nelsindi? I (5) Tarun kısmen agalann elindedir. Fakat gerek bunlann, gerekse küçük toprak sahiplerinin modern tanmın gerektirdiği emeksermaye oranına aldırmadıklan. pazarlama ve standardizasyonla ilgilenmedikleri bilinmektedir. Çünkü bunlar toprak varhğını veraset yoluyla elde etmişlerdir ve özel teşebbüsün «Müteşebbis» ruhuna da sahip değıllerdır. (3) Tarımsal gelişme büyük ölçüde Orman varlığına, su yollarınm kontrol altına alınmasına dolayısile erozyon ve toprak kısırlığmın önlenmesine bağhdır. Bu da ya devletçilikle veya dev organizasyonlarla olur. Geç neti ce verecek ve endirekt olan bu çok pahalı yatınmlan millî imkânlarla ancak devlet yapabilir. Bu bir çeşit Liberasyondur Î B V BtR ÇEŞtT LtBERASTONDTJR : Blçimsel demokrasinin bütün ş&saasına rsgmen karar verme ve nygalama gücünün ynkanda adı geçen olanaklar ve araçlar vola İle kapitalist ekonominin üst sahiplerinin elirçok sornnlann altında bnnalmıs tngillerinde tekellesmesinden knrtnlmadır. Bütün tere'nin bn korknsn o kadar da yabana toplnmsal ilişkilerin bn tekelin şartlandırmaatılamaz. lanndan ve denetlerinden nzakta kalmasıdır. Gerçekten tngiltere'nin önemli sornnlan BOylece kitlelerin «karar ve nygnlama sflrevar : Kara renkli eski müstemleke halklanel» ne sahip çıkması hareketidir. Daha dogrnnjn tnçi^ere'ye göçleri, Güney Afrika'djkJa , ^ STI boniart»» »(lnnnmı dileüdir. Kitlelerin bir garıp ırkçılık politikası, Knzey trlânda si•iyasete yabancılastırılmaktan knrtnlnp siyavil haklar hareketlenmesi, protestanların daseti. «çalısma» nın bir fonksiyonn halinde knlha geniş sivil haklar elde etme ayaklanman lanması egilimldir. gibi sornnlar ile; Vietnam'daki emperyallım Fakat bn Hberasyon hareketi, bn egilim •avaşını lânetleyen, ve milletlerarası kapitakarsinnda da ekonominin fist sahiplerinin bir lizm ile emperyalizmin kendi ülkelerindekl tepkisl baslıyor : kitle bareketlerini şartlandıran ve denetleyen Bir defa, elindeki olanakian ve araçlan baskılannı sileeek reformasyonlar istenmesl fistön bir hararetle isletip, sn üstüne çıkmıs •ornnn gibi çetln konnlar bnnlar arasındadır. reform dileklerine karsı orta tabakalar üzeFakat bütün bn sornnlar; iktidan ile, rinde, reformlara karsı bir görüs yaratmafca mnhalefeti ile, basını ile, Radyo Televiıyoçalımyorlar. nn ile. Üniversitesi ile, Kilisesi ile tngiltere' yi ne kadar ürkütüp bir şiddet tepkisine itse Sonra, halkta nyandınlmif bn olnmsnı de, ilk özgürlnk belgesini daha Osmanlı DevCÖrüsün haemine davanarak, <Law and ordre» leti knrnlmadan önce elde etmiş bir ülkenin terimi içinde BSrencilerin, isçilerin, daha gedenge içgüdüsü bnrasını bir fasirm filkesi haniş Szjrnrlnk dileyicilerin, refonncn protesto line de getirmiyor. ve g6sterilerine karsı, kendi ellerindeki siddet yollannı knllanmafa eür'et ve kuvvet bnGetirmiyor, getiremiyor ama, hüknmetin, lnvorlar. Bn snretle. bn klâsik demokrasi fildinamik gücler gelişmesine «henfiz adı konkelerinde, Sdeta bir «polis devleti» nvçnlamamamış bir anarsizm» diyerek onn tehdit etIan ortava çıkıyor. mesi ve üniversite hocalannın meslekten koBU KADARLA DA KALINMIYOR : Povnlma müeyyidesi ile bir sorgnya ve yargılalisin siddet tedbirlerine ek olarak ekmek pamağa çekilmesi de, Szgürlük kavramına karrası ile ovnama joluna sapma çareleri de fi tehlikeli bir davranıs teşkil etmemezlikten aranıyor: ögrend bnrsnnn kesme ve ünivernzaktır. Bn tehlikeli dnrnmn yaratanlar, kensite hoeamnı meslejinden etme tehditleri knldi ülkelerini • hem de haksız yere bir «baslanılıyor. kılı demokrasi» ülkesi derekesine düsürmekBir kelime ile, kitlelerin kendilerini şarttedir. landırma ve denetim altında tntma dfizenine erim icatlannı bir yana bırakarak tnkar« giristikleri liberasyon hareketine karsı, giltere'deki bn tatsızlık dummnna e£ttsiddet voin ile sindirme çarrleri de aranıyor. memiz gerekir. Çünkü bn, aslında yalnız tn B Yabana atılamaz iij üİ mperyalizme karsı» yapı lan «Mustafa Kemal Yürüvüşü» müslümanhSı Hıristiyanlığa uşaklık ve efenrtılerine hizmette kan dökmek olarak anlıyan bir topluluk tarafından Taksim Atatürk Âbide1;! etrafınds basılmıs, gerçek müslürfıan ve vatanseverlerin, efendilerinin öğrettiği sekllde «Komünistler Moskova'ya» sloganları ile Taksim MeyJanında kan dökülmüstür. Bu nasıl müslümanhk anlayışıdır ki, camiden çıkıldıktan sonra millî ve halktan yana eylemde bulunanların üzerine kan dökmek ihtirası lle yanarak saldınp birçok masum insanlar kanlar içinde yerlere düsürülür ve carailer görevliler tarafından bir kısım cahil lnsanlan yurdun bağımsızhgını savunanlar üzerine cihad il&nı ile tecavüzün planlandığı yerler olabiUrî... Eskiden huzur bulduğumu? eamilerde, bugün cinayetler tezgâhlanıyor, vâiz kürsülerinrie kandan baska lâf edilmiyor. Hıristıyan menfaatlerine çıkanlara karsı çogu cahil ceraaat cihad'a çağrıhyor. Bu mucfur müslümanlUtî»,. ^ v Diytnet I isS. sizler nasü o ljtin kesesinden min ederken bir kısım zavallv lan menfaatlerine âlet edenlerle birlik olarak bir kısmına karşı çıkanyorsunuzT... Ben devlete vergi ödeyen bir memurum, benim katkıda bulun >»•••••••••• dugum bütçeden maas alan sizlerin ve diğer din adamlannın görevi herhalde kardesi kardeşe vurdurmak olmamalıdır. Nihat ADATEPE Avusturya'da uğradığı elîm kazada Büyükdere • tstanbnl oğlumuz TEŞEKKÜR hayata gözlerinl yuman 1969 Yılında MURAT GÜNEL'in kaybı dolayısiyle mektup, telgraf ve çelenk gönderraek, camie ve kabristana gelmek, ayrıca ziyaretimizde bulunmak suretiyle acımızı paylaşan akraba ve dostlanmızla kendi arkadaslarına, müessese ve derneklere, Aslan Çimento Şirketi mensuplarına, Çimento Is Sendıkasına candan minnet ve şükranlarımızın ulaştmlmasına Gazetenizin tavassutunu rica ederiz GÜNEL, ÖKTEM, GÜRCAN, KENBER Aileleri adın» Babası TAHSİN GÜNEL (Cumhuriyet • 2179) MİLLÎ PiYANGO Yine yenilik getîriyor giltere'nin tatsızlıgı deüldir: Batılı siyasal yapının ve siyasal iktidar sahinligi olaymın ça(das gelismelere ve sosyal dileklere intibak sıkıntısı çekmesinden gelen bir tatsızlıktır. tleri sanayi ülkelerinin de birlesik bir sornnndnr. Bngün Aristo zamanının değerlerine, Ronssean, Montesqnien zamanlannın yargılanna saplanıp kalan bir durmn ve biçimsei demokrasiden bütün yapıcı güelerin katkısına davalı bir demokrasi cıkarmıya ngrasanlar için bngün empervalist kapitaüzmin elindeki dizginlerin altında boznlmns bir sosvete v> onnn araçlan ile vetinmek oiacak İs detildir. Devrimd bir demokrasl knrmak istlvenler. tonlnmn. kendi 5r?ürHik!erine vabaneılastıran emnervalist kapitaüzmin toplnmn kendi denetimf ve eeemenliii altında tntan deŞerlerine ve knmmlsmna karsı bir devrimi tnriitmek i«rterler elbet . Onlara simdi. bir hükâmet sandalveiinden .bir korknnc «nfat ile nitelendirilmis bir anarsİ7min kı«skırtıcılan. vıkıcılan divebilirsiniz. Onları kirli. mnrdar pvlemlerp eirişmiş bir »«nk;>k» o'srak alraltabilirsiniz de .. Fakat tsrihin snvnn altındaki derin akv pnı h"""nUn relismpvi oniarın vönfinde ç51 Savumıcu riddet e iste bn noktada da. bn kez. bnna karsı hir «savnnnen siddet» istidadı bas^Ssteriyor. tneiltere*nin ve ileri sanayilesme ülkelerinin tatsızlıfı bn karsılıklı istidatların eatısmasından meydana gelivor. Bn savnnnen siddet. aslında simdilik • aneak bir terim haiindedir. Daha dofrnsn. kapitalizm ve empervalizm ile boznlmns, yeterslz hale gelmis deSerlere, knrnmlara ve araçlara itirazdan üeri fitmis deHldir. Simdlllk bn savnnnen siddet: Tetersiz kalmıs deterleri ve knrnmlan çok sıkı bir elestiriden; bnnnn çok kalabalık protesto rSsterileri lle bellrtilme«inden: bnnnn oreanize edilebilmesi Içln dar çereeveli bazı fiilî islemlere mnhataplann «ademi nzalan» na ratmen snrismekten Ibaret kalıvor. tneiüz tsçl Hflkümetinin «adı konmamış anarsizm» terimini lcat etmesi; savnnncn siddetin altmdakl reformasyon istekleri ile. resmî otoritelerin bn ademi nzalanna raSmen fiilî hareketleT Istidatlannın artmasından dnvnlan korkndan çeliyor. 1969 Yılında: Daha fazla şans, Daha fazla isabet, Daha fazla çeklliş... AÇIKLAMA «Yaşayan en büyük Rus romancısı» Aleksandr Solzenitsin'in «Yirmınci Yüzyılda Rusya'da yazılmış en önemli roman» olarak nitelenen, iki cilt, 760 sayfa ve 25 lira Iıatla satışa çıkan ünlü romanı: Sonuç cnebt sermaye bahsettiğtraiz • kısa dönemde karşüıksız yan yatınmlan bugün için yapamadığmdan ve Türk iç pazan için ürün verdiginden tanmsal yatının yapmamıştır. Fakat Ortak Pazar içmde durum degişebılir, Altılar gıda ihtiyaçlannın önemli bir kısmını Türkiyeden temin etmeyi daha avantajla bulacaklardır. Yatınlacak sermaye tekrar geriya döneceği için Türkiyenin tanmsal gelişmesi için çalışacak ve yan yatınmlar da yapılacaktır. Bunlar uzun dönemde karşüıksız da değüdir. Isveç orman endüstrisi misaU gibi. Türkiyenin bu durumu kendi lehine çevirmesi de mümkUndür. • Devlet ve halkın iştirak ede Artık ayda üç defa servete kavuşmu imkâni elinizdedir. Millî Piyango en çok ve en büyük ikramiye ödeyen müessesedir. 9 Marfia yine bir kişi mllyoner' yüzlerce kişi de yüzbinlerin onbinlerin sahibi olacaktır. E İLK CEMBER ALTIN KITAPLAR İFTİHARLA SUNAR Milyonlarca Çinli neden bir insanın ardınca coşup gidiyor İÇÎN SİPARÎŞ ADRESt: •E. YAYINLARI, P.K. 12 İSTANBüL» dur. P.K. 112 ve 121 olarak yayınlanan iki ilânda posta kutusu numaralan yanJış vavınlanmıstır Düzeltiriz. (Cumhuriyet: 2165) Sonuc »nn tngilizlere biz 8freteeek degillz ^ ? ama gene de belirtelim : Anarsizmden knrtnimamn yoln, yaşanılan çafın getirdifi •osyal dilekleri Szgürlük içinde ele almak ve yerine getirmektir. NUN tÇtN BV TATSIZLlGl GERÇEK" TEN tNCELEMEK GEREKtR. ŞSyle ki: Çok ilerlemiş sanayi ülkelerinin dnrnmnnn (\ MİLLİ PİYANGO, her ayın 9, 19 ve 29 unda sizlere bol şanslar diler. Fakültemiz Basın ve Yayın YUksek Okulu için Sosyal Psikoloji, Halkla lliskiler, Radyo Televizyon (Progratncılık, Habercilik, Yazarhk) dailarmda aslstanlık sınavı açılacaktır. Yabancı dll sınavı 103.1969 Pazartesl günü saat 14J0'da FakUltede yapılact'ttır. îsteklilsrin en geç 83.19B9 Cumartesi güntl »aat 1SJ0V» kadar Dekanhga müracaatlan. (Baam: A S909 11375/8188) Himbîis Siyasal Bilgiler Faküllesi Dekanlığmdan MAO'YA TAPANLAR Yılın Kitabı. Yilmaz ÇETlNERMn usta kaleminden 14 büyük resim ilâvesiyle 318 sayf». 1* T.L. Cumüuriyet 2166
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle