19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
GAKANTILI YERLİ VE AVRUPA DersAraçlarımız Daimî sergimizde teşhir edilmektedir. BOL ÇEŞİT. KALİTE, UCUZIATK, GABANTİ Yalnız AK DERS ARAÇLABLVDA BULURSUNUZ. Ak Kitap, Kırtasiye, Ders Aıaçlan Ankara Cad. No. 78, İstanbul T. 22 47 43 Feza Reklâm: 774/1039 umhuriYel KURUCUSü: CTJNUS NADİ Boaıan >kuduktan ^pnra Ke mal Ğül MO» sunu fokuyoruz. Bu iki aya okumak ç«ds şeyler d sıziçre. Gözlerinftin önünden bir rde yjfcikacatc. bir ık mackgerçeği bir âBBt gı daha sağlam rasının çağırtnzdaki kavrayacaksımz.» ALTAN Ödcmeli ;on TEKİN ÎAYINEVİ Karatekin Ankara cad jesi Ökçe'yl 43. yı! soyı 15266 Telgraf ve mektup adresfc Cumhuriyet İstanbul Posta Kutusu: İstanbul No. 246 Telefonlar: 22 42 90 22 42 96 22 42 97 22 42 98 22 42 ö9 Pazar 29 Ocok 1967 I st an ba 1 Feza Reklâmj752/1017 fNÖNÜ, DEMİREL'LE GÖRÜŞMEK ÜZERE DÜN BAŞBAKANLlGA GELÎRKEN... Öğretmenler meselesi ve Tural'ın emirnamesi üzerinde INONU,DEMIRELLE GORUSTU YAZIK YAZIK! eçen gün C.H.P. ortak toplantısında Grup Tönetim Kurulu adına bir savanma yapan Profesör Turhan Feyzioglu, uzun konuşmasında belki on defa kendisini ve arkadaslarını su katılmaraış Atatürkçüler olarak niteliyor ve böyle olduğu için sosyalizme karşı çıktıklarım ileri sürüyor. îste Ulus gazetesinde özeti yayınlanan konuşmadan bu konu ile ilgili bir örnek: «Biz Atatürkçü C.H.P.'lileriz. Atatürk'ün akla ve çaçdaş bilime dayanan göriislerini sosyalizme tercib ettik ve edeceŞiz..» Alınız bir örnek daha: «Açık konusan biziz. Biz Atatürkçüyüz. Atatürkçülüğü sosyalizmin her çesidine tercih ediyornz.» tsterseniz bir örnek daha : «Atatürk'ün partisinin sosyalist bir parti olmadığını söylemek bizim görevimizdir.» Hadi bir tane daha: «Tıllardanberi sosyalizme karşı Atatürkçülüğü savundum. Tıllardanberi Atatürk'ü kendi emellerine alet etmek istiyrn sosyalistlere. hele ihtilâlci, diktacı sosyalistlere karsı gerçek Atatürkçülüğü savnnan sayısız yazılanm ve konusmalarım vardır.» t'lns gazetesinde yayınlanan, özete bakarak yukarıya çıkardıfım örnekleri daha da çoğaltmak mümkündür. Banları görüp de Sayın Feyzioğlu'nun hepsi birer C.H.P.li olan milletvekili ve senatörlere karşı CH.P.'nin sosyalist olmadığı hnsnsnnda neden böyle israrla durmaya lüzum gördüğiinü anlaraak dofrusu güçtür. C.H.P. nin tüm üretim araclannı devletleştirmek ve bunu da ynrdumuzda düsün özgürlüğünü yok ederek bir dikta rejimi yolu ile gerçekleştirmek istiyen bir parti olmadığını aklı basında herkes bilir. C.H.P.'li vatandaşlar süpbesiz herkesten iyi bilirler. Hele CH.P.'yi parlâmentoda temsil etmek dnrumuna erişmiş sayın senatör ve milletvekillerinin onlardan da iyi bilmeleri gerekir. Böylesine seçkin ve olgun bir toplulok karsısında Sayın Feyzioğlu'nun aynı anlama gelen cümleleri arka arkaya tekrarlıyarak C.H.P. saflan içinde, başta Genel Baskan tnönü olmak üzere, sanki partiyi asırı bir yöne sürüklemek istiyenler varmış gibi kürsüde tepinmesi, ne C.H. P. hesabına, ne de Türk demokrasisi besabına bizce olumlu bir davranış sayılamaz. Sayın Feyzioğlo'nnn ve sayın 8'lerin davranışına basında hangi kalemlerin alkış tnttnğnna dikkat edilirse, bu davranıstan kimlerin yararlanmak istediği kolayca anlaşılır. Fakat daha önemli bir nokta var: Fikir özçürlügünü benimsemiş, ileri görüslü b;r profesörden ziyade bir eski zaman medrese softasına yakışacak bir eda ile Sayın Feyzioilu, «Biz Atatürkçüyüz; sosyalizmin her türüne karşıyız» diye bas bas bağırır, âdeta bu cümleyi bir âyeti kerime gibi ezberleterek zorla kafalara sokmak isterken, farkında olmaksızın feci bir dogmacılığa kaymakta ve yalnız C.H.P.'nin gelisimine degil, Türk demokrasisinin çeleceğine de çomak sokmaktadır. Bu ne biçim bir özgürlük anlayısıdır ki, Atatürkçülüğü tekeli altına almakta, kendi partisini her türlü hamle gücünden yoksun bırakmakta ve en köiüsü kendisi gibi düsünmeyen bütün vatandaslara, «Biz de Atatürkçüyüz!» diyebilmek şerefini çok görmektedir. Yani Sayın Feyıioğlu paralelinde bulunan C.H.P.'liler Atatürkçü olacaktır da İnönii ile beraber onun daha solunda yer alan C.H.P.'liler Atatürkçü sayılmıvacak mıdır? Bu takdirde, Sayın Profesörü izlemeyen, hele sevki kaderle, ya da bilerek, istiyerek baska bir partiye girRiis bulunan vatandasların hali nice olacaktır? örneğin bizde sosyalist düsüncenin güclenmesi için çalışanlara Atatürk düşmanı mı denecektir? Bu raantığa geçerlik tanınırsa yurdumuzdaki demokratik gelismenin nasıl karanlık bir rota çizeceğ'ni simdiden görmemeye imkân var mı? Yazık ki, kisisel bırsların gözünü kararttığı kimi politikacılarımız, hem de Atatürk Tflrkijesinde yetişmis, Avrupalarda okumuş aydın politikacılarımız, Atatürkçülükten böylesine habersiz görünebilivorlar. Gerçekten yazık! ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) aşbakan Süleyman Demirel, dun CHP Genel Başkanı Israet Inönü ile Başbakanlıkta 1 saat 15 dakika suren bir görüşme yapmıştır. Görüşmeden sonra Inönü, basına bir açıklama yaparak, Basbakanla «tlkokul öğretmenlerinin sikâyetleri ve öfrenci kuruluşlarının sorunları» konularında gorüştüğünü söylemiştir. Öte yandan, Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Tural'ın komunizmle ilgıli emirnamesinin doğurduğu havanın da Demirel Inonü konusma'inda söz konusu edıldıği kuvvetle tahmin olunmaktadır. B «Türk Silâhlı Kuvvetlerini uyarmak bir görevdir» CKMP Genel Başkanı Alpaslan Türkeş, «27 Mayıs, haris menfaatler ve siyasî yatırımlar için bencil bir şekilde sömürülmektedir» demiştir. Trakya gezisine çıkmak üzere şehrimize dün gelen Türkeş, Fatıh llçe Merkezının açılışını yapmış ve bu arada iç ve dış politika konularında görüşlennı açıklamıştır. CKMP lideri, 27 Mayıs ve Yassıada Mahkemesi kararlarının ıstismar edildiğını, bu konudaki yayınların «hakıkatten uzak olduğunu» belirtmiş, Kıbrıs konu sunda Hukumeti şiddetle tenkid etmıştır. Türkeş, daha sonra, Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Cemal Tural'ın «Komünızmle» ılgili olarak gönderdiğı genelge üzennde durmuş ve demiştir ki: (Arkası Sa. 7. Sü. 3 de) Öğretmen/er/n sikâyetleri CHP Genel Başkanı tarafından arzulanan göruşme, saat 16' da Başbakanlıkta başlamış. Inonü gorüşmeye gelirken gazetecılere, bir açıklamada bulunmamıstır. Başbakan Demirel ile başbaşa yaptığı goruşmeden sonra saat 17.15'de Basbakanhktan ayrılan Inönü, gorüşme &' nusunda gazetecilere şunlarr t.oylemiştir: «Sayın Başbakama göriiştüm. İki konum vardı. Birincisi, bazı yerlerde ilkokul öğretmenleri gördükleri muamele üzerine sikâyet için bana telgraf çekmislerdi. Onları Sayın Başbakana arzettim. flgiyle dinlediler ve mesgul olacaklarını vaadettiler. tkinci mesele, tstanbul Teknik t'niversitesi Senatosa; talebe tesekkülleri ve meseleleri fiıerinde bir inceleme yapmış ve Basbakana bir rapor gSndermişler. Bir suretini de bana vermişlerdi. Onun üzerinde görüştük. Başbakan raporu önemli telâkki etmiş, üzerinde çalısıvor.» (Arkası Sa. 7. Sü. 4 de) Amerika uzay yarışınmilk kurbanlannı verdi DIŞ HABERLER SERYİSİ Aya gidecek« Apollo 1»prova sırasında yaııdi; üç Astronot öldii 19o8 DE AYA GİDECEK «APOLLO. NUN TEMStLİ RESMt Öğretmenler, nefis müdafaasına çağırıldılar Son gün.erde çeşıtıi ılıerde ögretmenlere yapılan baskı, yer değiştırmeler ve Bakanlık emrine alman öğretmenlerle ilglli olarafe dün bir basın toplantısı düzenlıyen Türkiye öğretmenler Sendikası Başkanı Prof. Bahri Savcı ve Türkiye Öğretmenler Dernegi Milll Federasyonu Başkanı Hayrettin üysal. öğretmenlere yapılan baskınm Türk milletini uyandırmamak için olduğunu söyliyerek, «Bütün öğretmen arkadaşlan insafsız idareye karşı sıkı bir nefis müdafaasma çağınyoruz» demişlerdir. OLTAYl KESIYOR Dernek ve Cemiyetlere 4,6 milyon yardım yapılması kabnl edildi İl Genel Meclısi, dernek ve cemıyetlere 4 milyon 660 bin lira yardım yapı'.masını sert ve iki saat devam eden görüşme sonunda dün kabul etmiştir. C.H.P. Grupu, derneklere yardım yapümasını, ka nuna aykın bulduklarını ileri sürmüş, oylamaya katılmamıştır. Bütçe Komisyonu Başkanı, yar dımın kanuna aykın bulunmadığını ileri sürmüştür. Bu arada C.H.P. li üyeler, Özel İdare parasının «mirasyedi» zihniyeti ile harcandığını, yardım yapıîması kararlaştınlan bazı demeklerin mevcudiyetinden şupheye düştüklerini söylemişlerdir. Kl RBA.NLARDAN kıdemli astronot Grissom 40 yaşındaydı. Geride karısı ve iki çocuğunu bırakmıştır. giden hava, riizgârın yön değiştirjp, karayele çe\irr/esi üzerine birden bire sertleşmis. ve dün yaçmurla birlikte sulu kar yagışi başlamıştır. Yapılan tahminlere go're mevzii kar yağışı bugün de devam edecektir. Ancak havanın ilerki günlerde tedrici bir düzelme göstereceği belirtilmektedir. Diğer taraftan Karadenizdeki biiyük toriklerin takibinden kaçan küçiik balık süriileri, Boğaz ve Haliç'e akın etmişlerdir. Resimde, Köprü üstünde balık tutanlnıa mâni olarak oltayı kesen bir zabıta memunı göıülüjor. İktisadi Devlet Teşekkülleri borçlarını ödeyemez durumda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) evlet Plânlan.a Teşkilâtı tarafmdan hazırlanan «İktisadî devlet teşekküllerinin finansman durumu» ile ilgıli (çok gızli) raporda, ikD tisadi devlet teşei>n.üllerinin malî durumlarının 1965 yılından sonra tek İLK defa uza\a çıkmayı bekliyen 31 yaşındaki astronot Deniz Binbasısı Roger B. Chaffee Ege Tütün Piyasası açıldı, müstahsil paniğe kapıldı (Yurt Haberler Servisi) Ege halkının ve özellikle ekicilerin günlerdır bekledıği tütün piyasası, dün açılmıştır. Tekelin bazı yerlerde piyasaya geç girmesi ve tüccarın da çekımser davranması, Ege tütüncüleri arasın da panik yaratmıştır. Alım yerlerinde Tekel bir kaç küçiik partiyi baş fiyattan aldıktan sonra fiyatları düşürmüş, tüccar ıse 9 liralık baş fiyatını derhal 6.30 kuruşa dü şürerek piyasayı durgun bir hale sokmuştur. Tevkif edilen öğrencılerm sayısı 11 'e çıktı TMTF olaylarından ötürü önceki gün tevkif edilen Ege Üniversitesi Taîebe Gemiyeti 2. Başkanı Erol Sönmez ile İzmir İktisadi ve Ticari llimler Akademisi Talebe Cemiyeti Genel Sekreteri Zeki Demirtaş, dün İzmir'den getirilerek, Sultanahmet Cezaevine konulmuştur. Böylece, tutuklanan bğrencilerin sayısı, 11'e yükselmiştir. Henüz dâva açılmadı Öte yandan, Savcıhkça haklarında Türk Ceza Kanununnn 159'uncu maddesine göre soruşturma yapılan TMTF'lı öğrencı kuruluş başkanları için henüz dâvâ açılmamıştır. Hükumetin mânevı şahsiyetinı tahkir suçları ile ılgilı dâvaların açılması «ızıne» bağlı olduğundan, Savcılık hazırlanan dosyayı Adalet Bakanlığına göndermiş ve dâva nın açılması için ızin ıstemistır. Ancak. aradan 6 gün geçmesine rağmen, Bakanlıktan da bu dâvanın açılmasına dair herhangi bir izinin gelmedığı öğrenilmıştir. Siyasal Bilgilerde 153 öğrenci yemekten zehirlendi ANKARA (CumbuTiyet Bürosu) Siyasal Bilgiler Fakültesi yurdunda kalan, 153 öğrenci, önceki gece yedikleri etli patates ve makarnadan zehirlenmişlerdir. Ayakta tedavileri yapılarak, yurtlanna dönen öğrencilerden 7 si hastahanede ahkonmuşlar vs dün sabah taburcu edümi$lerdir. NADİR NADÎ rar bozulmaya yv«. tutmasının nedenleri geniş olarak belirtilmekte ve almması gerekU tedbirler etraflı bir şekilde gösterilmektedir. " " iktisadi devlet teşekkülleri borç larmın toplam olarak 2 5 mılyarı aştığı, ödemelerin ° o73 ünü teş kıl ettiği, başka bır deyişle borçlarmı ödeyemez duruma düştiiklerıne işaret edilmektedir. Raporda bırınci beş yıllık plânda, iktisadî devlet teşekküllerinın <kaynak yaratmaları) ilkesınin ka bul edildiği belirtilmekte ve tesbit edilen çalışma ilkesi şöyle özetlenmektedir: | p Karla mahsur 0 Elde bulunan tesisler en uyŞemdinli'de gun üretim seviyesinde çalıştırılarak maliyetler düşürülmelidir. hastalar, ölüme Q Serbest piyasa şartlarma uy gun davramşlarla kâr en yuksek terkedildi sevıyeye çıkarılmalıdır. y ç Yesilkoy Meteoroloji tstasİktisadî devlet teşekkülleriyonundan bıldırıidığine gore, nin yatınmlan, öz kaynaklara vebugün şehrımızde hava, araya başka sağlam kavnaklara dahklı kar jağışlı olacak, sıvanılarak yapılmalıdır. caklık (1) dereceye kadar duşe:ektir. Ruzgârlar; Yıldız Kötü durumun Poyraz'dan, zaman zaman fır tına halınde esecektır. Dun nedenleri en yuksek hava sıcaklığı, 3 raporda belirtıldiğine göre, plâtı derere olmuştur. lı dönemin başlangıcında iktisadi devlet teşekküllerinin mali duYURTTA KAR rumlarında olumlu bir gelişme Yurdun çesıllı bolgelerinbaşlamış ve bu durum 1965 yılına de kar ve soğuk, tekrar ba=;kadar devam etmıştir. 1965 yılınlamıştır. Gerede, Bolu, İzmit, dan sonra iktisadi devlet teşekAdapazarı, Burdur ve Nazilli, kullerinın mali durumlan yenibu aradadır. den bozulmaya başlamıştır. tktiHakkâri'nın Şemdinli îlçesi sadi devlet teşekküllerınin 1966 vı Beledıye Başkanı Abdullah lmda 428 milyon 350 bin, 1967 yıÇiftçi, dün Devlet ve Hükulında ıse 1 milyar 347 milyon 23 met Başkanlarına bırer telgbin lira işletme açığı vereceği raraf çekerek, 3 aydır karla porda gösterümektedir. kaplı bulunan ilçede hastaİktisadi devlet teşekkülleri yetların ölüme terkedıldiğini bıl kilileri ile Devlet Plânlama Teşdırmis, yardım ıstemıstır. kilâtı ilgüileri yaptıkları toplanŞemdinli, halen karanlıktadır tılar sonucunda, işletme açıklarıve yıyecek, yakacak sıkıntısı nin 1965 yılından itibaren tekrar çekılmektedır. Telgraflar, «Bi artmaya başlamasınm nedenleri zi knrtann!» cumlesiyle son şu şekilde tesbit edümıçtir: bulmaktadır. (Arkan 8». 7, Sü. 2 de) İstanburda kar yağışı bekleniyor 36 YASINDAKt White da evli ve iki çocuk sahibiydi... APE KENNEDY (Florida) Insanoğlunu Aya götürmek üzera hazırlanan devasa uzay gemisınde dün sabah çıkan yangında «Saturn, Apollol» ın üç kişilik mürettebatmın hepsi ölmüştür. Yangında can veren astronotlar sunlardır Boşluga ilk defa çıkan Amerıkah uzay öncüsü Havacı Yarbay Virgü I. Grissom (40 yaşında), uzayda ılk yuruyen Amerıkalı sıfatını alan Havacı Yarbay Edward White II (36 yaşında) ve ılk defa uzaya çıkmayı bekliyea Denız Binbasısı Roger B. Chaffee (31 yaşında). Amerıkanın en gözde üç astronotunun derhal öldüğü anlaşılmaktadır. Kaderın garıp bir tecellısı netıcesınde astronotlar uzayda değil, yerde ölmuşlerdır. Sebebı henuz anlaşılamayan «Apollo1» facıası, Amerikayı derın bır yasa gommüştür. Başkan Johnson üzüntüsünü behrterek. «Üç r«İ« ee"Ç. »»HmtoM için sörev basında hayatlannı vermislerdir. Bu büyük bir kayıptır. Astronotların ailelerinin acılannı paylaşınz» demiştir. Uzay çalışmalarında Başkan Johnson'ın özel temsilcısı olan Başkan Yardımcısı Humphrey, faciaya rağmen Amerıkanın uzay çalışmalarına devamda kararlı olduğunu bildırmıstır. HumphKİLİS, (özer ÖZTEP bildirirey aynca, «acele ve geniş» bır CHP Genel Sekreteri tahkikat açılmasını emretmiştir. yor) Bulent Ecevit, Antakya, ReyNasıl oldu? hanlı, Kınkhan, Hassa ve Kılıs' te «Ortamn solu» nun ızahmı Yangın Turkıye saatıyle dün yapmış ve bu arada, «Bir memsabaha karşı 01.31 de, uç astroleketi istilâ etmek için her zanot, 21 şubatta havalanıp kendiman silâhlı askerlere ihtiyaç lerıni uzayda 14 gun müddetle \oktur. Bir memleketi istilâ etdolaştıracak olan «Apollo1» kapmek için icabında bir soya fasulünde çahfmaların provasını sulyesi bile kâfi geliyor» deyaparken çıkmıştır. miştir Mıllî Havacılık ve Uzay tdareEcevit in mılletlerın hayatınsının (NASA) bır sozcusü, kapda ekonomık bağımsızlığın önesül kapılarının sımsıkı kapalı olmınden bahseden konusması, duğu bir sırada yangın çıktığını ozelhkle Kilis'te çok büyuk üve uç astronotun ıçerde takılıp gı uyandırmıştır. Soya yağı kokaldığını söylemiş, ve şunları nusunda Amerıkalılann oynailâve etmıştir : dığı oyunu anlatan Genel Sek «Astronotlar Grissom, Whireter şunları söylemiştırte ve Chaffe'in uzay elbiseleri «thtiİâlden sonra iktidarda içinde kapsüle girmelerinden bulunduğumuz sırada Amerika sonra kabinin kapaklan kapabize neden zeytinyağı yıyorsunarak kilitlenmistir. Astronotlar, nuz? Siz baska devietlerin yar dar kabin içinde, 21 subattaki dımı ile yasıyan bir devletsiniz. denemenin son provasıyla mesZeytinyağınızı bana verin. Kigul olduklan bir sırada, tatbiki losunu 14 liradan alırım. Ben geriye doçru saymanın sona erde size soya ya?ı veririm, dedi. mesine 10 saniye kala, alevler Teklif cazip geldi, kabul ettik. kapsülü sarmıs ve uzay adamlaSonra ne oldu bilir misiniz? Arı, büyük bir ihtimalle, ne oldumerika bizden bir süre 14 liğunu anlamaya fırsat bulamaradan zeytinyagını aldı. Bize, dan o anda ölmüslerdir. ibracat piyasasındaki müş*erile rimizi kaybettirdikten sonra Oksijen maskelerini takmış o(Artık yeter, bizde de istihsal lan astronotlar, kımıldamaya da(Arkası Sa. 7 Sü 6 da) hi fırsat hulamadan feci şekilde ölmüslerdir. Tangının nereden ve nasıl çıktıgı hâlâ hilinmemektedir. lUili(Arkası Sa. 7, Sü. 5 de) C Ecevit, iş adamlarımn sorularma cevap verdi Kollarının «Siyasî meclisler 5 Y. Hâkimler Kuruluna üye seçmemeli..» Yargıtay Başkanı Öktem, Anayasa'da değişiklik yapılması gerektiğini söyledı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dün, Türk Hukuk Kurumu Başkanı Munci Kapani'nin düzenlediği bir açık oturumda Yüksek Hâkimler Kuruluna Senato tarafmdan iki üyenin iki yıldanberi seçilmemesi sebebile «kararlanmn muallel olup olmayacağı» konusu tartışılmıştır. Bu konuda konusan Yargıtar Başkanı Imran Öktem, bir mesleki kuruluşta siyasî teşekküRerin seçtiği üyelerin bulunmasınm «Tarafsızlığına halel getireceğini» ileri sürmüş, Anayasa'nın Yüksek Hâkimler Kurulunun kuruluşu ile ilgili 143. vc 144,'üncü maddelerinin değistirOmesine dejinerek, şunlsn söylemiştir: «Ben, 1965 yılında adalet yılının açılışı münasebetıyle yaptığım konuşmada, (Yüksek Hâkimler Kurulumın kuruluş tarzı bozuktur) demekle, işte bugün karşılaştığımız durumu kastetmiştim. Bu neticeyi 1965 yılında görmüstüm. Şımdi akla bir sual gelmektedır: Anayasaya ilişelim mi. ilişmeyelim mi? Eğer Anayasada gedik açmak gerekırse bu açılır. Açılacak yerinde açılır, açılmayacak yerinde açılmaz ve bu yerin karşısiTdi dımdık dururuz. Y. Hâkimler Kurulu, bir siyasi meclis midir ki üyeleri sıyasl teşekküiler tarafmdan seçüir?» İmran öktem Yüksek Hâkimler Kurulunun bir meslekî tesekkül olduğunu. yargıtay üyelerinden hiç birinin, siyasi meclisler tarafmdan seçilmeye tenezzül etmediklerini bildirmiş, şunlan ilâve etmiştir: «Yuksek Hâkimler Kuruluna seçilecek olanlar, meclis kapılannda oy toplamak için sıyaset adamlarımn peşınde koşuyorlar Bunlann oralarda ne ışi var? Buna, bidayette yol açılmamalı ve Anayasanın bu 'ükmü ona göre tertiplenmeliydi. Ortada bir hastalık vardır. Artık Anayasa'da bır gedik açılabilır.» (Arkası Sa. 7, Sü. 1 de) ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Gençhk Kollıırı Merkez Yonetım Kurulunun, Parti Gençhk Kollarına gönderdiğı genelgede, son olaylara ve bazı senatorlerle milletvekillerinin tutumlarına defınılmekte ve «Türkiyenin aydınlık yarınlannı hazırlavan CHP nin ve (Ortanın solu) politikasının zaafını hayal edenler >akın bir gelecekte hüsrana uitrayacaktır» denılmektedır. Feyzioğlu: «Atatürk'ün partisini kimse sosyalizme sürükleyemez » KAYSERİ Dun saat 14 de mototrenle şehrimıze gelen C.H. P Grup Başkanvekillerınden Prof Turhan Feyzioğlu. ıstasyonda dostları ve bır kısım parti'ıler tarafından karsılanmıştır tstasyondan Parti İl Merkezine gelen Prof Fevzioğlu. «C.H.P. teşkilâtı ıe hemşehrilerimle temas etmeye geldim» dedıkten sonra şu konuşma>n yapmıştır: (Arkası Sa. 7, Sü. 6 d»)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle